50başbakan/devlet başkanı, 350 bakan/parlamenter, 20 ülkeden 65 kalbur üstü üniversite ve 400 akademisyen... Davos’ta bu yıl biraraya gelen 2500 kişinin geri kalanı da iş dünyasının kreması, bankacılar, IMF ve BM gibi uluslararası kurumların ve büyük STK’ların başkanları, gazeteciler, sanatçılar...
Dünya Ekonomik Forumu, geçmiş yıllardan farklı olarak bu yıl açılışını SANATLA, sanatın toplumu değiştirme gücünü sergileyerek yaptı. Kendi ülkelerindeki en hayati sorunları dünya kamuoyunun gündemine getirmeyi başarmış 2 ünlü genç kadını dinlerken, o kürsüde neden Türkiye’den bir sanatçı yok diye hayıflanmadım desem yalan olur. Özellikle de yerel giysileri içinde sahneye çıkan Pakistanlı Sharmeen Obaid-Chinoy’a çok imrendim.
Kadına şiddete Oscar
Sharmeen Obaid, Pakistan’a ilk Oscar ödülünü getiren 33 yaşında bir film yönetmeni. Kadına karşı şiddeti sergileyen Saving Face (Yüzü Korumak) adlı filmi, geçen yıl kısa metrajlı belgesel dalında Oscar’a layık görülmüştü. Filmde Pakistan ve Suudi Arabistan’da namussuzluk ve erkeğe sadakatsizlik suçlamasıyla eşleri tarafından yüzlerine asit atılan kadınlar konu ediliyor.
Obaid özetle dedi ki: “Kendi ülkemde bu filmin olayların seyrini değiştirme gücünü gördüm; eşlerinin yüzüne asit atan erkekler hapsi boyladılar. Son 12 ayda ülkemde konuşamayanların sesi oldum, onlara cesaret verdim, mesajlarını kamuoyuyla paylaştım...”
Pek çok Müslüman ülke gibi Türkiye için de çok hayati bir sorun olan kadına karşı şiddetin, DEF’in açılışında Davos ahalisinin gündemine getirileceği, 40 yıl düşünsem aklıma gelmezdi doğrusu. 15 yıldır aralıksız izlediğim Davos toplantıları için büyük bir yenilik.
Charlize Theron’un gündemi
Sharmeen Obaid’in ardından sahneye, ülkesi Güney Afrika’ya ilk Oscar ödülünü götüren ünlü aktris Charlize Theron çıktı. 2003’te Monster (Cani) ve 2005’te The New Country (Yeni Ülke) filmleriyle 2 kez en iyi aktris Oscar’ını alan Theron, kendi ülkesinde çok yaygın olan AIDS’le mücadele için dernek kurmuş; BM Barış Elçisi olmuş.
Kongre Merkezi’nin büyük salonunu dolduran iş dünyasının elitlerine ve siyasetçilere, sorumluluklarını hatırlatan Theron özetle dedi ki: “Dünyadaki AIDS’li insanların dörtte üçü, Sahra Altı Afrikası’nda. Ülkem Güney Afrika’da 9 milyon AIDS’li var. Anneden çocuğa geçtiği için nesilden nesile taşınan bu hastalığın kökünü kazımayı, ancak sizlerin desteğiyle başarabiliriz.”
Kimi zaman gözleri dolarak konuşan 36 yaşındaki dünyaca ünlü güzel ve alımlı bu genç kadının, bir kısım Davos ahalisini etkilediğine kuşku yok.
Moskova Virtüözleri
DEF’in bu yılki Kristal Ödülü’nü paylaşan bu 2 genç kadının ardından dünyaca ünlü orkestra şefi Vladimir Spivakov yönetimindeki Moskova Virtüözleri Oda Orkestrası’ndan enfes bir konser dinledik. Spivakov’u son 1 yılda yurt içinde ve yurt dışında 3-4 kez dinledim.
Hangi dinleyiciye neyi çalacağını iyi belirlemek ayrı bir ustalık. 1 saatlik konseri benim gibi az sayıda klasik müzik hastasına da, önceliği klasik müzik olmayan Davos ahalisine de aynı keyifle izletti. Büyük sanatçı olmanın bir koşulu da seyirciyle sürekli empati kurmak.
‘Enerji devrimi ABD’nin Ortadoğu politikasını değiştirmeyecek’
Obama’nın Enerji Bakan Yardımcısı Robert Hormats, Davos ahalisini Ortadoğu’nun güvenliği konusunda rahatlattı. Konvansiyonel olmayan kaya gazı ve petrol devriminin ardından enerjide hızla kendine yeterli hale gelmekte olan ABD’nin, Ortadoğu’ya ilgisinin azalacağı beklentisi Batı’da endişe yaratıyordu.
Dün Uluslararası Enerji Ajansı Başekonomisti Dr. Fatih Birol’un moderatörlüğünü yaptığı enerji oturumunda Hormats soru yağmuruna tutuldu:
* Artık ucuz petrolünüz ve gazınız var. Ortadoğu ile neden uğraşasınız?
* Zaten Ortadoğu petrolü artık Batı’ya değil, Doğu’ya gidiyor; dolayısıyla bölge daha çok Doğuluları ilgilendirmiyor mu?
ABD’nin bölgede varlığını aynen koruması için 2 önemli neden bulunduğuna işaret eden Hormats, bu nedenleri şöyle sıraladı:
“1) Evet bizim enerji faturamız çok ucuzladı; ancak dünyanın diğer bölgelerinde de enerji fiyatlarının çok fazla yükselmemesi lazım ki ABD’nin ticareti, ihracatı aksamasın. Dolayısıyla elimizi o bölgeden çekemeyiz.
2) Arap Baharı’nın ardından gerekli reformların yapılması açısından bize hâlâ çok kilit bir rol düşüyor. ABD, bölgedeki güvenlik rolünden vazgeçemez; zira vazgeçtiği takdirde yerini alabilecek ülke yok. Dünyanın herhangi başka bir ülkesinde böyle bir kapasite yok.”
Enerji oturumunun konuşmacılarından Birleşik Arap Emirlikleri merkezli Dana Gas’ın CEO’su Majid Jafar, ABD’deki enerji devrimini, dünyada son 5-6 yılın en önemli ekonomik olayı olarak niteledi. Dr. Birol ise Obama yönetiminin enerji verimliliği sayesinde 2. enerji devrimini de gerçekleştirdiğine dikkat çekerken, otomobillere yeni yakıt standardı getirerek ciddi enerji tasarrufu sağladığını hatırlattı.
Kaynak : Milliyet