Ters tepki vakaları yaşayanlar :-))

flocke canım yine harika bir konu açmışsın tebrik ederim

açıkçası ben sulugöz olarak tabir edilenlerdenim ne yazık ki eşim de bunun farkında ama yine de ağladığım zaman kıyamaz hiç ve öyle bir bakışı vardır ki gerçekten içinin acıdığını hissederim

şimdi gelelim benim yaşadığım ters tepkiye

eşimle flörtümüzün yeni dönemi, ben bi olaydan dolayı kızmışım ve trip yapıyorum. arkadaşlar okula yakın bir cafeye gidiyor, ben de takıldım peşlerine gittim. benimki nasıl olsa arkamdan gelir diyorum bir de arkadaşlarımız da ortak hani. bekledim bir süre, baktım bu geldi neyse msj yazıyıor bana aynı masada olmamıza rağmen; 'ben arka masaya geçp oturucam sen de gel konuşmamız lazım' ben tabii 'hayır gelmeyeceğim' diyorum. vs diye uzuyor. benimki masadan kalktı, baktım çıktı gidiyor, ben arkasından bakakaldım halbuki az daha ısrar etse tamam diyecektim neyse geri döner diyorum falan ama yok benimki aldı başını gidiyor. bir hışımla masadan kalktım yetişmeye çalışıyorum buna. En sonunda aradım açmadı önce sonra açtı 'bekle' dedim. bir de fırça atıyorum niye gidiyorsun diye eşim sağolsun bazen hatırlatır bunu bana 'aşkım sen peşimden az koşmadın diye'
 
kızlar napıyosunuz ya, çıkıp gidenin peşinden koşulur mu, büyük konuşmayayım hayatta peşinden gitmem
 
bigün de ben....çıkıyos o vakit.2 hafta filan olmuştu,hatılayamıyorum vaktini şincik.
eften püften alakasız bi yerden konuyu tutturdum,önce ordövr olarak bi surat salladım,ara sıcaklar olarak dik cevaplar verdim,tam ana yemeğe geçip kavgaya hazırlanıyordum ki şööle bi cevapla karşılaştım:'bana bak,abukçana bişeyden tartışma çıkarmaya çalışma,kalkar giderim...gelemem ben ööle dramlara...':26:
15 saniye sessizlik oldu.ağlama tribini sevmesem de 'ağlasam mı şimdi acep?hayır tükürdüğümü de yalayamam ki şimdi...'gibi bi düşünce neticesinde,ağlamayı tehlikeli bulup cıvıklaşmayı yeğledim.
bu ilk ve son oldu...daha da yeltenmemiştim böylesi triplere.bana göre değil,ben yapamıyom gari...
 
oyyy bu tam tepmiş işte...
 

eşini tebrik ediyorum ne güzel okumuş seni, her adam yapamaz ha
 
kızlar napıyosunuz ya, çıkıp gidenin peşinden koşulur mu, büyük konuşmayayım hayatta peşinden gitmem

valla haklısın canım normalde gidilmez de artık nasıl bi beklentiye kapıldıysam o an yaşadığım şokla adamın peşine düştüm ama olsun be güzelim iyi ki gitmişim aşkımın peşinden
 
bi keresinde eşim beni bırakıp gitmişti, oturduğumuz yerde,
nasıl olduysa cebinden cüzdanı kaymış, düşmüş, bende sonra fark ettim cüzdanı
ben oturmaya devam ettim, 5 dk sonra geldi, cool bi şekilde cüzdanı uzattım
çok zevkliydi benim için o an
 
Son düzenleme:

çok iyi yaaa
 
.............
 



 
Yine üniversite yılları ve eşimle flörtümüzün yeni dönemleri.. kantinde otururken bilimum trip çalışmalarının ardından yanından kalkıp dışarı çıkıp banklardan birine oturdum. Bekliyorum bekliyorum gelmiyor.. Allah Allah ne oldu acaba diye içim içimi yiyor :18: bekle Allah bekle gelen-giden yok.. sonra baktım benimki çıktı dışarı ' aşkım gel işte niye uzatıyorsun dondun zaten dışarıda' ben sesimi çıkarmadan paşa paşa kalktım tabi
 
yok yok,sen de benim gibi bu işi yüzüne gözüne bulaştırıyorsun,annadım ben bu doğuştan yetenek getiren bi iş...bize göre değil.
 
Ben de tripcan olarak tanınırım çevremde. Özellikle erkek arkadaşıma trip atıyorum ama sanırım eskisi kadar değil artık. Geçen sevgililer gününde taksimde buluştuk hayatımla işte gün güzel geçti ama sonunda tartıştık biraz taksim meydanın ortasında ben biraz hatalıydım ağır bir laf söyledim ona o da çok kızdı ben de sinirlendim onun elinde de benim poşetim var ver poşetimi ben gidicem dedim iyi git dedi ben de bitsin o zaman dedim o da iyi bitsin dedi. Sonra ben başka otobüs durağına o başka durağa gitti böyle sinirli sinirli. Ondan sonra biraz hatalı olduğumu anladım ben aradım bunu açmadı bir iki kez en sonudna açtı otobüse de binmedim bir daha açmazsa basıp gitme modundayım en sonunda açtı beyfendi nerdesin dedim boşver napıcan dedi ısrar ettim en sonunda söyledi meğer o da binmemiş otobüse taksim gezi parkında oturmuş buz gibi havada bir yerleri dona dona sigara içiyomuş. Ben de hemen yanına gidiyim bari dedim ama durağa giderken o sinirle yüzüğümü çıkarıp çantaya attım dönerken yolda yüzük arıyorum yana döne çıkardığımı görmesin diye. Gittim sonra biraz o trip yapıyor bu sefer onun da yüzük yok o da çıkarmış hemen. Neyse sonra öpüştük koklaştık barıştık biraz da parkta oturduk şubat ayında bir yerlerimiz dondu haliyle.
 
Son düzenleme:
floke konun hayırlı olsun bana trip yaptıklarında geri dönmüştür hep çünki normalde çok hoşgörülü ve yumuşağımdır kedi gibi buda karşı tarafta nasıl bir etki yaratıyor bilmem sesimi çıkarmam gibi geliyor herhalde sessiz atın çiftesi pek olur derler ya
 
bu akşam eşime kızgındım, dedikodu süper geldi kızlar, bide bana diyoki ne yazıp duruyosun, ne yazdığımı bilse mahvoldum
 
yok yok,sen de benim gibi bu işi yüzüne gözüne bulaştırıyorsun,annadım ben bu doğuştan yetenek getiren bi iş...bize göre değil.

gerçekten de doğuştan gelen bir yetenek bence de ben de hiç yapmayı beceremem mesela. hatta işin kötüsü genelde bana trip yapılıyor

nişanlımı çoğunlukla ben ararım. geçenlerde o aradı, ben de sık aramadığı için geç açıp biraz naz yapmak istedim güya tabi naz bizim neyimize... telefon baya çaldıktan ben de diğer telefonumla biraz arkadaşımla görüştükten sonra açtım. tabi nişanlım küplere binmiş, oysa alt tarafı 10 dk geç açtım hemen başladı triplere ''kırk yılda bir arıyorum seni, onda da neden ulaşamıyorum sana'' falan filan, ben de böle hem aramıyor arayınca da biraz geç açtığım için trip yapıyor yok anam benim de bu işleri öğrenmem gerek böyle gitmez bu :84:
 
Son düzenleme:
İlk aylarımız, buluşmaya giderken ben en güzel çikolatalardan aldım. Bakırköy'de bi alışveriş merkezinde dolaşıyoduk aynı zamanda çikolata yiyoruz ama bi baktım bu azcık ısırdı filan sonra koydu cebine. bende özel günümdeydim sanırım, tam ters, asabi olduğum günler. çikolatayı cebine koyunca beğenmedin dimi, benim aldığım çikolatayı nasıl yemezsin diye çıktım alışveriş merkezinden gidiyorum. arkama bi baktım gelmiyor bu, iyice sinir oldum. dışarda bi yerde gizlice saklanıyorum acaba beni arayacak mı diye ama yok göremedim bunu. sinir oldum orda bankların birine oturdum.
telefonum sessizdeymiş sanırım o ara, benimkinin de kontoru yokmuş bir sürü ödemeli atmış, meğer çıkmış peşimden beni arıyormuş ama ikimizde birbirimizi görememişiz. ben arasam mı aramasam mı derken sabit bi nodan telefon geldi. nasıl korkmuş otobüs durağına kadar gitmiş, gittiğimi filan sanmış. bende alışveriş merkezinin ordayım ben, gitmedim bi yere hıh dedim kapattım.
sonra geldi oturuyoruz. bu kızmış triplerde, neden böyle yaptın anlamadım ben bişey dedi. bende hıh banane dedim. ikimizde bi an birbirimize bakıyoruz sonra geri başımızı aksi yöne çeviriyoruz derken barışmıştık ama beni o an araması heyecanlanması çok hoşuma gitmişti. tabi burda tepen bişi yok ama aklıma geldi anlatayım dedim. birde 3 yıl önce yani 17 yaşında filanım nasıl çocuklukmuş ama
 
birde 3 yıl sonrasını anlatayım. askerden geldi, okuduğum şehre geldi görüştük filan sonra geri İstanbul'a döndü ama bi baktım beyefendi beni pek aramaz olmuş sürekli arayan ben olmuşum. konuşmalarında filan hiç soğukluk yok kötü yönde bişey yok ama aylar sonra görüşüp tekrar ayrılınca ben baya kötü oldum özlemimi daha çok hissetmeye başladım derken 2 saatte bir arar olmuşum.

sonra laf atmaya başladım, ne bu ya sürekli ben arıyorum hiç arayıp ilgilenmiyosun diye, altan almasını filan bekliyorum haklısın demesini bekliyorum derken lafı yedim "ama aşkım saat başı arıyosun zaten bana fırsat bırakmıyosun ki dedi" bende " hıh iyi aramıyorum o zaman bende" dedim kendi haline bıraktım ama bi yandan nasıl özlüyorum nasıl içim bi garip anlatamam. sonra ben gene duramadım bu konuda tartışırken tartışırken nasıl olduysa bazen büyür ya tartışmalar, ben azcık alttan alsın derken arasın sorun ilgilensin derken beyefendi hiiçç arkadaşlarıyla akrabalarıyla gezip duruyor.

bi haftasonu öğlen bi aradım bunu arkadşıyla dışardaymış. "vay efendim sen nasıl bana günaydın demezsin ben senin aramanı bekliyorum birde üstüne dışarı çıkmışsın bana haber vermiyosun" derken benimki "ee yeter artık ne oluyo sana anlamıyorum çok sıkıyosun beni o yüzden bende aramak istemedim biraz kendi halime bırak beni" dedi. bende sinirime ağlamaya başladım, nasıl olsa yumuşar bu dedim, cevabımı da çok güzel aldım "yeter artık bıktım bu hallerinden en iyisi bitirelim sende biraz kendine bak garip garip hareketlerin var anlamıyorum seni" dedi

şok şok şok
yaşadım sonra aradım doğru ben seni çok sıktım filan dedim geri barıştık. o gün bu gündür kendi haline bırakıyorum bana fırsat kalmadan beyefendi kendi koşup duruyo peşimde.

ağlamak filan fayda etmiyo bacılaarr sakın sürekli zırıl zırıl başlamayın valla 3 yıl çekti benimki şimdi artık ağlama güçlü ol salıyosun kendini diye kızıyo, bakıyo ben çeşmeleri açcam hemen bi bahane bulup telefonu kapatma yoluna gidiyo
 
Son düzenleme:
ben değil ama onu ters teptirdim feleği şaştı..ben ilişki de karşımdakine bolca saygı ve sevgi gösteren biriyim.. artık o da nasıl havaya girdiyse ben olmasam çok üzülürsün mutlu olamazsın gibi vs derdi.. yani özgüven tavandı...bir gün iyice dolmuşum heralde seni istemiyorum dedim kafede onu bıraktım gittim..neye uğradığını şaşırdı.. günlerce yalvardı..bir daha dönmedim ona...ben kaçtığım için gelecekse hiç gelmesin ...çünkü ben o kaçıyor diye peşinde değildim...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…