Tip1 Diyabetli Annenin Normal Doğum Öyküsü

Morusevenanne

Geçici Olarak Hesap Pasiftir !
tek ayak cezası
Kayıtlı Üye
21 Mayıs 2015
837
1.051
Doğum öncesi burda sadece normal doğum öykülerinin tümünü okumuştum. Sezaryan olanları okumadım bile. Beynimi öyle alıştırdım öyle inandırdım ki sonunda normal doğurdum :) yazacaklarım biraz uzun ve detaylı. Çünkü diyabetli hamilelerin çoğunun doğum öyküsü okumaya çok ihtiyacı var! Pozitif doğum hikayesi deniliyor ya hani, benimki ne bilmiyorum :) çok acı çektiğim için pozitif değil sanırım. Ama imkanı yok denileni başardığım için kendimle ve vücudumla gurur duyuyorum. Yani güzel ve cici şeyler okumayacaksınız. Psikolojiniz bile bozulabilir. Tek anlatmak istediğim " yeterki isteyin! "

çevremde tip1 diyabet olup normal doğum yapan hiç tanıdığım yok. Tip1 diyabetli tanıdığım bile yok :KK70: ama gebeliğe bağlı diyabetlerde hep sezaryan oluyorlardı. İnternetten bakıp dururdum ama hep sezaryan sezaryan sezaryan.... Eşime başarcam ben bunu demiştim. Ki daha hamile bile değilken araştırıp dururdum. Hamilelik öncesi zor ve sıkı bir diyetle hemoglabina1c'yi 6.0 a düşürdüm. Yüksek ha1c'lerde malesef kesinlikle hamile kalmanızı önermiyorlar. Planlı bir hamilelik yaşamak zorundasınız yani. Süpriz bebekten diyabetten ötürü kaçınmalısınız.
Gel gelelim hamile kaldım. öyle zor geçti ki. Diyabetle beraber hamileliği götürmek tam bir kabustu. Üstelik çalışıyordumda. 9 ay boyunca kustum. Doğum anında bile kustum :KK70: açılma olurken kusabilirmiş insan ama benimki haddini aşınca herkes bi noooluyo bu kadın ne doğurcak böyle!? Dediklerini duydum :) canavar çıkacak sandılar sanırım. :KK70: 9 ayda başıma ne talihsizlik varsa geldi. Umulmadık herşey nüksetti bedenimde. Umudumu bi ara kaybedip ya bebek doğamayacak ya bn doğururken ölcem ya da doğarken bebek ölcek diyordum. Bi miyom belasıda çatmıştı ki eh yani. Dönem dönem miyomlar sancı yapıyodu. Ama dayanılcak gibi olmuyodu. Doğum sancıları gibi 15 dakkada bir 7 dakkada bir 5 dakkada bir vuruyordu. Evde artık napacağımı şaşırır halde oluyordum. Secde pozisyonunu alıp sallanınca biraz hafifliyodu ağrılarım. Saatlerce popom havada alnım yerde sallanıyodum :) Doktor hatta 24. Haftada doğuruyorum sandı. Anlattıkların doğum sancısı deyip nst'ye bsğlamıştı. Ve 24. Haftada özel hastanede başlayan sürecim araştırma hastanesine sevk edilmemle dahada seyir değiştirdi. Dönem dönem şekerden dolayı hastanede yatırıldım. Sürekli kustuğum için serum aldım. Vajinal bi operasyon bile geçirdim hamile iken. Başa çıkabilirima sandığım diyabetim aldı başını gitti. Bebek geliştikce bambaşka tepki verdi. Kontrol dışı aldı başını gitti her ay. Tek çare saat başı ölçümdü. Onada sabır dayanırsa.. Çalışan kadın olmayı ve stresli bir iş ortamını düşünürsek varın siz düşünün. İş yerinde hamileymiş diyabetliymiş bakmazlar. Dahada yüklenmişlerdi bana. Defalarca ağlayarak çıkmıştım odamdan. Güçlü olanın kazandığı iş ortamında resmen canımı çıkardılar.
Bu süreçte bide etraf vardı. Kesinlikle kimse olumlu şey demedi bana. Ailem ve eşim dışunda. 6. ayda bile aldır diyenler çıkıyodu. Canından kıymetlimi eziyet çekiyosun aldır ya da vakumla çeksinler dedi kadının biri. Öz abim bile üstü kapalı aynı şeyleri ifade eder olmuştu. Kayınvalidem sürekli kusanların bebeklerinin ölü ve sakat doğduğunu anlatıyodu. Etraf beni potansiyel sorunlu görüyodu :) amaan o mu? Hep uyuntu o ya. Sorunlu o...diyen bakışlar ve laf imaları ile yaklaşıyodu. Herkes mırın kırın ediyorum sanıyodu. 8. ayda merdiven çıkamaz hareket edemez halde idim. Hareket anında direk şekerim düşüyodu ve dahada toparlayamıyordum. 32.haftada ani bi kararla izne ayrıldım. O gün tam 12 defa kustuğumu hatırlıyorum. Ve her seferinde midemden su çıkıyodu yani. Safra derler hani.. Sarı sarı kusuyodum. Yarı baygın izne çıktım ve hastaneye yatırıldım. 5 gün kaldım. Şekerimin oynaklığı ve kusmalarım ilgi noktası idi :) gastroloji en sonunda pes etti ve ben sizden korkuyorum ya..bi türlü anlayamıyorum neden kusuyosunuz dedi :) kendi doktorumda bazıları 9 ay kusar ama çokkk nadir görülür. Araştırmalarda sürekli kusan kişilerin bebeklerinin ilerde zeka olarak daha gelişmiş olduğunu sinir yapılarının çok kuvvetli olduğunu anlatıyodu. Banada dalga geçiyo gibi geliyodu ya da avunayım die sölüyo herlade demiştim. Ama biraz araştırdım ve hakkaten öyle şeyler yazıyordu. Bu süreçtede inanılmaz yalnızım. Eşim sürekli şehir dışında. İçinde olsa ne yazar adam gelemiyor hastaneye bile benle. Çoğu kez yalnız gittim yatışımı yaptırdım. Ağlaya ağlaya. Otobüse binip yatışımı yaptırmaya giderken öyle bi koyuyoduki içime kimsesizlik. Ailem başka şehirde ve annemin çok ciddi sağlık problemleri vardı. Hatta bi ara annem yaşadığım şehire geldi ve rahatsızlandı. Aynı hastanede yattık :) eşimin ailesi? Sevgisizlikleri ve sahiplenmeyişleri kahretti beni hep. 9 ay kustum ama bir lokma pişirip bi yemek vermedi bana. Hem kustum hem eşimi doyurdum. Hem kustum hem işe gittim.
Çevremdeki hamilelere bakıyodum. Keyifler gırla gidiyor. Ben her Allahın günü ağlıyorum kusuyorum. Süsler püsler partiler havada uçuyor. Fotoğraf çekimleri ayarlanıyor hastane odası süsleri tamamlanıyor. Ben? Bense yeterki doğsun zerre başka şey istemiyorum. Sağlıklı olsun diyorum. Ki zaten yapacakda gücüm yoktu. 32. haftadan sonra tamamen eve çakılı yatağa bağlı kalmıştım. Arada eşim gelip zorla uyandırıp hava almam için arabayla gezdiriyodu. Ha bide deli gibi uyuyordum. Aralıksız 7/24 :)
37. Haftada giderek suyum anormal derecede artmıştı. 38 haftalıkken Doktor suni sancı ile doğumu önerdi. Yoksa bu aşırı suyun risk olacağını anlattı. Kabul ettim :) çokda zor olacağını bil dedi. İlk doğum ve suni sancı, normalden daha fazla acı hissedebilrsib dedi. Korkmadım ki :) anında yatışım yapıldı. Evden eşyalarımı aldık geldik. Aileme haber verdik. Hastanede yatan annem çıkışını yaptırmış yola çıkmışlar. Gece ailem yanımdaydı.
İlk önce bi ilaç yerleştirdiler rahime. İlk doğum ve suni sancı ile olacağı için kolaylaştıracak açılmayı dedi doktorum. O ilaçla 11 saatte 2 cm açılma oldu. Ben olmayacak bu iş demedim değil :) o gece aç susuz uykusız geçti. 5 dakkada bir ağrı vardı hep. ertesi gün sabah suni sancı bağlandı. Sancılar hissedilir hale geldi.öğleye kadar adım adım arttırdılar sancıyı. Öğlen 12 gibi dayanılmaz bir hal aldı. Tarifi yok yani. Açılmada sadece 4 cm di. Onca saatte 4 oldu ben nasık 10 a kadar sabrederim diyorum. Başımdan aşağı litrelik soğuk sular döküyordum. Nefesimi tüketmicektim güya hüf hüf hüff yaparak sancıları atlatacaktım. Hııı çok öyle oldu! Deli gibi bağırıyordum :KK70: bu arada doğurana kadar yatağa bağlı kaldım. Nst taktılar sancıları yattığım yerde çektim hep. Yalvarıyodum artık çıkarında ayağa kalkayım die. Müsade etmediler caniler :) dayanamıyorum dediğimde epidural yapıldı. Onca acı çektim şimdi hatırlamıyorum bile ama o epidurali hatırlıyorum. Iııyhh iğrenç bi his vermişti bana. Sancının hafiflediği bi anda yerleştirdiler güya. Ama 45 dakka sürmedi etkisi. Çok az hafifletmişti acımı. Süreklide saat başı açılma muayenem vardı. Maşallah bakmayan kalmamıştı artık. Öyle kötüde değildi. Sadece açılma artınca hoşuma gitmedi muayene anında hissettiklerim. Suni sancı artırıldı yine. Ne olduysa ondan sonra oldu :KK70: 3 saatin içinde açıla 5 cm'den 9 cm'e geldi. Ama o 3 saat! Ah o 3 saat! Eşimle annem yanımda. Eşimi sürekli kovuyorlardı doğumhaneden erkek yasak diye. Gizli gizli alıyordu annem içeri. Kendiliğnden ıkınma refleksi oluşmuştu zatn. Sancı geldiğinde insan bağırıyor ve son noktasında ıkınman geliyor. Bi ara yine yükseldi ortamda seslerim. Sancı geldiği anda Eşime döv beni dedim bi ara. Suratıma vur diyorum vurmuyor. Ne bilim o an cidden iyi gelcekti. Baktım vurmuyor elimi sık diyorum sıkıyor ama ne çare. O sıra irademi artık saldığımı hatırlıyorum. Eşime denk getirdiğim eşime kendime denk getirdiğim kendime :KK70: yatağı yumrukla, destek yerlerinden tutup deli gibi sarstığımı hatırlıyorum. Yani bildiğin çıldırdım.
Ağzımdan çıkan tek şey "doğurcam onu! Doğurcam! Normal doğurcam! Yapamazsın diyenlere inat sağlam doğurcam!" :) Ve bi 4 saatde öyle geçti. Gelen bayan bi doktor oldu o anda. Yapıştım koluna bırakmadım. Ya beni öldür ya gitme :KK70: kadın muayene bile etmedi ama doktorumu çağırdı hemen. Ve apar topar annemle eşimi çıkardı. Doktor gelmeden meşhur çatal hazırlanmaya başladı. Noluyor doğuruyom mu neden onları oraya hazırladılar diye konuşup duruyorum.
Doktorum baktı ve 9 cm dedi. Aha! 9 cm mi. Nasıl birden oldu ya..
O dakkadan sonrada çeneme vurdu stres. Yani bildiğin saçma sapan konuşmaya sayıklamaya başladım. 13 kişi vardı odada. Nasıl ıkınacağımı anlattılar. Karnına değil büyük tuvaletini yapar gibi aşağjna ıkıncaksın dediler.
Sancı geliyor, bekliyorum. Artıyor. Nefes alıyorum 10 a kadar sayarken aşağıma ıkınıyorum. 3.kez gelen turda kafası biraz çıkmıştı bebeğimin. Doktor dokun bak dedi ama reddettim. Garip bi korku ve reddedişti. Dokunamadım. Kafamı doğrultup bakmıyodum bile aşağı kısma.

Sancı geliyor. Artıyor. Nefesimi alıyorum sayıyorum 10 a kadar ama oda ne tekrar anında geliyor. Sancın geçmediyse tekrar nefes al ve ıkın dediler. Yapıyorum. Ama yine geçmiyor! Yine 10 a kadar ıkınıyorum. 30 saniye boyunca ıkındım. 2. Tur 30 saniyede kalbim sıkıştı. Nefesime bişey olmuştu. Zor bela "nefes!" Diyebildim. Hemen burnuma bişey, ağzıma kanca givi bişey, suratıma bi maske taktılar. Oh dedim...

Sancı yine geldi. 30 saniyelik ıkınmayı gerçekleştirdim ama nefes! Ağzımdakilere rağmen nefes alamadım. Konuşamadım. Zangır zangır titrediğimi hatırlıyorum. Nefessizlikten sanırım. Damar yolumdan bi iğne yapıldı. Oksijeni artırdılar. Oh.. Biraz rahattım. Uykusuzluktan mı sancılarla nefessiz kalmamdanmı bilmem şuur gitmeye başlamıştı. Kndimi başka yerlerde görüyordum. Ölmüş dedemi gördüm. Şaka gibi. Filmlerdeki gibi. Bana şekerin düşüyor cihazını getirdim al ölç dedi dedem. Elimi uzattım almak için. Sonra birisi ismimi söylüyor beni sarsıyordu. Benim elim havada uzatmışım. Hemşire bana "nerdeyiz şuan. Nerdesin şuan. Adın ne" diyodu bana. Hepsine sağlıklı cevap verdim. Şuurum aynı şeyi bikaç kez yaptı bana ve ben başladım çene yapmaya.
"Lan gerçekten filmlerdeki gibi. Görünüyorlar bana. Ama ölmücem. Doğurcam ben" dedim. :KK70: bi ara kafamı kaldırdım. Elimle tek tek saydım odadakileri 1 2 3..5..7..9..10 oha düğüne mi geldiniz! 11.12.13 yuhh görmeyen kalmadı... Ve odada bi gülüşmeler :KK70:
Koluma doktorun biri yüklenmiş altında kalmış. Tepemden aşağıma müdahele ediyor resmen. "Yaaa doktor koparcan kolumu. Bende diyorum niye yok gibi kolum ödüm çıktı koldanda olduk diye".. :KK70: ben bildiğin çeneye bağladım. Hem 30 saniye ıkın hemde aralarda çene.

Bana çok iyi ıkındığımı söylediler hep. Bu hastaya iyi bakın böylesi ıkınma 10 kadında 1 dedi doktorum. Bu anne çok akıllı ve fedakar. Normal doğum kendi isteğiydi. Diyabetli olmasına rağmen istedi bunu diye diğer düğüne gelen tayfaya anlatıyordu :KK70:

Bi ara makat kısmım inanılmaz acıdı. Bu acıdan ıkınamadığımı söylediğimde bedeni çıkıyor o yüzden ama ıkınmazsan daha çok acır dediler. Sonrada vajinada bir yanma oldu. " Kafasından sonra gerisi çok kolay demiştin doktor hani inanılmaz yanıyor acıyor" :KK70: kafası daha kolay çıkmıştı. Bedeni baya acıttı yani aşağı kısmımı. Doktorda odadakilere ders anlatır gibi anlatıyordu bişeyler. Benle ilgisi yoktu yani i. Hocaları asistanlara ders veriyor yani.
30 saniyelik ıkınma turum 6 sefer sürmedi bile sanırım. Yaklaşık yarım saat içinde doğum bitmişti.
Bir rahatlama hissi ile cik'leme sesi oldu saniyeler içinde :) gözümü açtım. Pat diye üZerimde idi. Bembeyazdı :) ama suratı bana dönük değildi. Ağlamıyorduda. Dokun dediler. Dokuncam ama titremekten dokunamıyorumki. Elim havada titremekten bebeğe ulaşamıyorum. Zor bela dokundum. Çok güçsüzleşmiştim kendime çekemedim bebeğimi ama bi koku geliyodu. Evlat kokusu. Gerçekmiş çok güzel kokuyor dedikleri. Aldılar üzerimden..sol yanda temizlediler. Ama benim işim bitmemişti. Dikiş atılacaktı. Doktorum kesmediğini, oluşan yırtığı dikeceğini söyledi. Ne önemi vardı! İsterse kessindi. Ben doğurdum ya, gördüm ya, ölmedim ya, gerisi ne önemi vardı. Soluma baktığımda bebeğim öylece yatmış kımıl kımıl etrafa bakıyor. Ağladımı hiç hatırlamıyorumm. Annemlerde diyor odaya getirdiklerinde ağlamadı bile diye.
Bebeği götürdüler. Ben kaldım bi başıma. Dikiş acıtıyor dedim. Uyuşturdular. Hala acıyr dedim yine iğne yaptılar. Dahada yapmam artık iğne dedi doktor :) kaç dakka sürdü bilmiyorum. Bitti işimiz ve ayağa kaldırıp tekerlekli sandalyeye alındım. Deli gibi titriyordum. Doğumhaneden odama götürdüler. Ailemi eşimi görünce başladım ben yine " doğurdum gördünüz mü! Ben doğurdum! Normal doğurdum! Başardım! Ben doğurdumm!..." :KK70: eşim kalkmama yardım ederken ağlıyordu. Ben hem gülüyordum hem ağlıyordum.
- "Nerde o!"
+ burda aşkım.
- ay götürdüler sandım. Götürmücekler dimi. Kalsın burda. Bişey dediler mi şekeri nasılmış. Baktılar mı. İyi di mi. İyi olsun o. Ben doğurdum onu iyi olsun oooo..nidaları eşliğinde ağlamalar... :)

Doğduktan yarım saat sonra emzirmeye başladım. Hemen doşur foşur ememiyorlar zaten. Çok güçsüz oluyorlar. 3 gün hastanede kaldık. 2.gün biraz düştü şekeri bebeğimin hemen mama dediler. Hıh.. Azmettim emzirmek için uğraştık. 5 kişi bebeği mıncırarak emzirmeye çalıştık. Çünkü haftasından önce doğdu. Baygın kuş gibi sadece uyuyordu. Ne yapsak uyanmıyordu. Ama emmesi lazımdı. Yanağına dokun ayağına dokun kafasına dokun anca öyle emiyordu. 3.gün iyi ememediği için taş gibi oldu göğsüm. Elle sağmaya kalktı kayınvalidemle hemşireler. Allahım. Salak kafam ne diye yaptırdıysam. Siz siz olun elletmeyin memenizi. Çok canımı yaktılar :KK43: Pompanızı alın hamile iken. Sağma gerekirse pompa ile sağın. Çin işkencesiydi resmen elle sağmaları. Kayınvalidemin bunun sütü yok gelmiyor sütü bebek aç kalıyor nidaları eşliğinde 3 gün kaldım hastanede. Soranlarada ben doğurdum demeye başlamıştı. Gelmiş bana anlatıyo bide. Senin mi bu bebek dediler bende ben doğurdum dedim. Benim dedimm. Benim oğlum bu. Aşkııım oğluşum benim..diye sevgi patlaması yaşası kaynanam. benim ciNnetime ramak kaldı. Geçirmişte olabilşrşm içimden cinneti :KK70:

Doğumun ilk günü ateşim yükseldi. Tansiyonum ve şekerimde aşırı yükseldi. O sebepten 2. gün bırakmadılar. 3.günde bebek iyi ememedi belkide sütüm azdı ve sarılık yükselmeye başladı diye kaldım kendi isteğimle. 3 gece uykusuz kaldım! Saniyelik uykum yoktu. Sonunda yine olan olmuştu zoraki uyu diye ikna etmişlerdi yarım saat sonra kaldırcaklardı ama ben uykuya geçemiyordum. Yani geçiyorum ama saniyelik. Küt diye uyuyor pat diye sıçrayarak uyanıyodum. Nefes alamayarak uyanıyodum. Saniyede rüya görüp uyanıyordum. Başladım sıçramaya. Elim kolum bedenim istemdışı fırlar gibi reaksiyon veriyodu. Ve bir ağlama. 3.günün sonunda irademi bırakmıştım. Hüngür hüngür ağladım. Hemşireler doktor sinir boşalması yaşıyor dediler. Bizimkiler bebişin emmeyi öğrenmesi 10 gün sürdü ve 10 gün saat başı emzirdim. Sarılığı öteledik sık emZirme ile. Hastaneye gidip kontrol oluyordu sarılılık artıyormu die. Ordaki bayan eşime çok inat olduğumu söledi :KK70: bazıları yapamıyorum acıyor diye emzirmiyor. Ama eşinizi gördüm. Elini ısırarak ağlayarak emziriyordu dedi.
yapcam dediğini yapar diye eşimde dert yanar gibiydi. :)
15 gün sonra 2 saatte bir emzirdim. 30 gün sonra kendisine bıraktım. Ne zaman isterse o zaman emiyor.

Çok isterdim ciciş bi hamilelik geçireyim. Tatlış bi hikayem olsun. Acımadı diyeyim herkese falan. Ama benim gibi kronik hastalara bu anlattığım doğumum ilham olsun. Zor olabilir. Acıyabilir. Ama ANNESİNİZ. :) katlanılıyor. Çekiliyor. Düşüyorsunuz en dibe baZen. Ordada eşiniz kol kanat oluyor size. Yapamam diye bişey yok. İnsan istedi mi herşeyi yapar.
Ben asla sezaryan istemedim. Perinataloğa gittiğimde normale bi engel yok dediğinde dahada direttim. 3 doktorla tanıştım bu aşamada risklerimden ötürü. 2si kesinlikle sezaryan dedi. araştırma hastanesindeki son Doktorum normali destekledi.
Beyninizi şartlandırın. sağlık açısındam sıkıntılı bir birey olduğum için toparlamamda zaman aldı. Kansızlık oldu bitkinleştim. Baygın düştüm. Yinede saat başı emzirdim o sıralarda. 1 ay geçti mesela halen dikişlerim düşmedi. Diyabet erken iyileşmeyi önlüyor malesef. Sonra ıkınmalardan mütevellit aşırı bir hemoraid oluştu ciddi bir acı ve rahatsızlık oluştu geçeceğe benzemiyor. 9 ay kusmaktanmı bilinmez midem sık sık ağrıyor. Sırtıma vuruyor. Hamilelikte başlamıştı durup durup gözlerimde arpacık çıkıyor. Dişim iltahaplandı en son, kulağıma vuruyor ağrısı. Psikolojik üzüntülerimide eklersek doğum sonrasıda cebelleştiğimi anlayabiliriz :)
Ama gördüm ki anne olmak, acı ağrı eşiğini yükseltiyor. Önceden olsa koşa koşa doktora giderdim, şimdi bebekle zOr olur çıkmayayım, sık emiyor çıkamam, sonra gideriz yeeaa diye diye 2 aylık olmak üzere bebiş :)
Türlü süsüm püsüm, lohusa terliğim olmadı. Hastane odam dımdızlak hastane odasıydı işte. Hamileyken dış çekim doğunca yenidoğan çekimimiz olmadı. Bunlar niye olmadı diye aklıma bile gelmediler. Çünkü sağlıksızlık öyle bir yıprattı öyle bir hayat enerjimi söktü aldı ki, gözüm zerre bişey görmedi. ÖZenemedim. İsteyemedim bile bişey. Hatta eşim bebeğimiz ve benim aynı karede hiç fotoğrafımız halen yok. :) hastanede de hiç kimse çekilmemiş onu farkettik. Tek ilgi bebekti. Oda sağlıklı olmuştu. Gerisi umrumuzda değildi.
Süsü eksik diye, püsü yok diye üzülenler var çevremde. Ben bilmiyorum o hissi ama koyverin gitsin ya. Karnınızda taşıdığınız Canınızdan kıymetli mi.

Nasıl doğurdun, nasıl cesaret ettin diye soranlara cevabım; "Korkmayın, anne oluyorsunuz!.. Olunca anlarsınız" :)
 
Allah bagislasin evladini Anali Babali buyutsun insallah rabbim
yalniz çokk asiri zorlanmisin ben 3 dogumun toplaminda bu kdr zorlanmadim onu belirtelimde hami$ler korkmasin dogurmakdan :)
 
Cesaretinize hayran kaldım allah sağlıklı büyütmek nasip etsn analı babalı büyütn inşallah beni korkuttunuz ama ynede normal diye direnicm:anne:
 
Doğum öncesi burda sadece normal doğum öykülerinin tümünü okumuştum. Sezaryan olanları okumadım bile. Beynimi öyle alıştırdım öyle inandırdım ki sonunda normal doğurdum :) yazacaklarım biraz uzun ve detaylı. Çünkü diyabetli hamilelerin çoğunun doğum öyküsü okumaya çok ihtiyacı var! Pozitif doğum hikayesi deniliyor ya hani, benimki ne bilmiyorum :) çok acı çektiğim için pozitif değil sanırım. Ama imkanı yok denileni başardığım için kendimle ve vücudumla gurur duyuyorum. Yani güzel ve cici şeyler okumayacaksınız. Psikolojiniz bile bozulabilir. Tek anlatmak istediğim " yeterki isteyin! "

çevremde tip1 diyabet olup normal doğum yapan hiç tanıdığım yok. Tip1 diyabetli tanıdığım bile yok :KK70: ama gebeliğe bağlı diyabetlerde hep sezaryan oluyorlardı. İnternetten bakıp dururdum ama hep sezaryan sezaryan sezaryan.... Eşime başarcam ben bunu demiştim. Ki daha hamile bile değilken araştırıp dururdum. Hamilelik öncesi zor ve sıkı bir diyetle hemoglabina1c'yi 6.0 a düşürdüm. Yüksek ha1c'lerde malesef kesinlikle hamile kalmanızı önermiyorlar. Planlı bir hamilelik yaşamak zorundasınız yani. Süpriz bebekten diyabetten ötürü kaçınmalısınız.
Gel gelelim hamile kaldım. öyle zor geçti ki. Diyabetle beraber hamileliği götürmek tam bir kabustu. Üstelik çalışıyordumda. 9 ay boyunca kustum. Doğum anında bile kustum :KK70: açılma olurken kusabilirmiş insan ama benimki haddini aşınca herkes bi noooluyo bu kadın ne doğurcak böyle!? Dediklerini duydum :) canavar çıkacak sandılar sanırım. :KK70: 9 ayda başıma ne talihsizlik varsa geldi. Umulmadık herşey nüksetti bedenimde. Umudumu bi ara kaybedip ya bebek doğamayacak ya bn doğururken ölcem ya da doğarken bebek ölcek diyordum. Bi miyom belasıda çatmıştı ki eh yani. Dönem dönem miyomlar sancı yapıyodu. Ama dayanılcak gibi olmuyodu. Doğum sancıları gibi 15 dakkada bir 7 dakkada bir 5 dakkada bir vuruyordu. Evde artık napacağımı şaşırır halde oluyordum. Secde pozisyonunu alıp sallanınca biraz hafifliyodu ağrılarım. Saatlerce popom havada alnım yerde sallanıyodum :) Doktor hatta 24. Haftada doğuruyorum sandı. Anlattıkların doğum sancısı deyip nst'ye bsğlamıştı. Ve 24. Haftada özel hastanede başlayan sürecim araştırma hastanesine sevk edilmemle dahada seyir değiştirdi. Dönem dönem şekerden dolayı hastanede yatırıldım. Sürekli kustuğum için serum aldım. Vajinal bi operasyon bile geçirdim hamile iken. Başa çıkabilirima sandığım diyabetim aldı başını gitti. Bebek geliştikce bambaşka tepki verdi. Kontrol dışı aldı başını gitti her ay. Tek çare saat başı ölçümdü. Onada sabır dayanırsa.. Çalışan kadın olmayı ve stresli bir iş ortamını düşünürsek varın siz düşünün. İş yerinde hamileymiş diyabetliymiş bakmazlar. Dahada yüklenmişlerdi bana. Defalarca ağlayarak çıkmıştım odamdan. Güçlü olanın kazandığı iş ortamında resmen canımı çıkardılar.
Bu süreçte bide etraf vardı. Kesinlikle kimse olumlu şey demedi bana. Ailem ve eşim dışunda. 6. ayda bile aldır diyenler çıkıyodu. Canından kıymetlimi eziyet çekiyosun aldır ya da vakumla çeksinler dedi kadının biri. Öz abim bile üstü kapalı aynı şeyleri ifade eder olmuştu. Kayınvalidem sürekli kusanların bebeklerinin ölü ve sakat doğduğunu anlatıyodu. Etraf beni potansiyel sorunlu görüyodu :) amaan o mu? Hep uyuntu o ya. Sorunlu o...diyen bakışlar ve laf imaları ile yaklaşıyodu. Herkes mırın kırın ediyorum sanıyodu. 8. ayda merdiven çıkamaz hareket edemez halde idim. Hareket anında direk şekerim düşüyodu ve dahada toparlayamıyordum. 32.haftada ani bi kararla izne ayrıldım. O gün tam 12 defa kustuğumu hatırlıyorum. Ve her seferinde midemden su çıkıyodu yani. Safra derler hani.. Sarı sarı kusuyodum. Yarı baygın izne çıktım ve hastaneye yatırıldım. 5 gün kaldım. Şekerimin oynaklığı ve kusmalarım ilgi noktası idi :) gastroloji en sonunda pes etti ve ben sizden korkuyorum ya..bi türlü anlayamıyorum neden kusuyosunuz dedi :) kendi doktorumda bazıları 9 ay kusar ama çokkk nadir görülür. Araştırmalarda sürekli kusan kişilerin bebeklerinin ilerde zeka olarak daha gelişmiş olduğunu sinir yapılarının çok kuvvetli olduğunu anlatıyodu. Banada dalga geçiyo gibi geliyodu ya da avunayım die sölüyo herlade demiştim. Ama biraz araştırdım ve hakkaten öyle şeyler yazıyordu. Bu süreçtede inanılmaz yalnızım. Eşim sürekli şehir dışında. İçinde olsa ne yazar adam gelemiyor hastaneye bile benle. Çoğu kez yalnız gittim yatışımı yaptırdım. Ağlaya ağlaya. Otobüse binip yatışımı yaptırmaya giderken öyle bi koyuyoduki içime kimsesizlik. Ailem başka şehirde ve annemin çok ciddi sağlık problemleri vardı. Hatta bi ara annem yaşadığım şehire geldi ve rahatsızlandı. Aynı hastanede yattık :) eşimin ailesi? Sevgisizlikleri ve sahiplenmeyişleri kahretti beni hep. 9 ay kustum ama bir lokma pişirip bi yemek vermedi bana. Hem kustum hem eşimi doyurdum. Hem kustum hem işe gittim.
Çevremdeki hamilelere bakıyodum. Keyifler gırla gidiyor. Ben her Allahın günü ağlıyorum kusuyorum. Süsler püsler partiler havada uçuyor. Fotoğraf çekimleri ayarlanıyor hastane odası süsleri tamamlanıyor. Ben? Bense yeterki doğsun zerre başka şey istemiyorum. Sağlıklı olsun diyorum. Ki zaten yapacakda gücüm yoktu. 32. haftadan sonra tamamen eve çakılı yatağa bağlı kalmıştım. Arada eşim gelip zorla uyandırıp hava almam için arabayla gezdiriyodu. Ha bide deli gibi uyuyordum. Aralıksız 7/24 :)
37. Haftada giderek suyum anormal derecede artmıştı. 38 haftalıkken Doktor suni sancı ile doğumu önerdi. Yoksa bu aşırı suyun risk olacağını anlattı. Kabul ettim :) çokda zor olacağını bil dedi. İlk doğum ve suni sancı, normalden daha fazla acı hissedebilrsib dedi. Korkmadım ki :) anında yatışım yapıldı. Evden eşyalarımı aldık geldik. Aileme haber verdik. Hastanede yatan annem çıkışını yaptırmış yola çıkmışlar. Gece ailem yanımdaydı.
İlk önce bi ilaç yerleştirdiler rahime. İlk doğum ve suni sancı ile olacağı için kolaylaştıracak açılmayı dedi doktorum. O ilaçla 11 saatte 2 cm açılma oldu. Ben olmayacak bu iş demedim değil :) o gece aç susuz uykusız geçti. 5 dakkada bir ağrı vardı hep. ertesi gün sabah suni sancı bağlandı. Sancılar hissedilir hale geldi.öğleye kadar adım adım arttırdılar sancıyı. Öğlen 12 gibi dayanılmaz bir hal aldı. Tarifi yok yani. Açılmada sadece 4 cm di. Onca saatte 4 oldu ben nasık 10 a kadar sabrederim diyorum. Başımdan aşağı litrelik soğuk sular döküyordum. Nefesimi tüketmicektim güya hüf hüf hüff yaparak sancıları atlatacaktım. Hııı çok öyle oldu! Deli gibi bağırıyordum :KK70: bu arada doğurana kadar yatağa bağlı kaldım. Nst taktılar sancıları yattığım yerde çektim hep. Yalvarıyodum artık çıkarında ayağa kalkayım die. Müsade etmediler caniler :) dayanamıyorum dediğimde epidural yapıldı. Onca acı çektim şimdi hatırlamıyorum bile ama o epidurali hatırlıyorum. Iııyhh iğrenç bi his vermişti bana. Sancının hafiflediği bi anda yerleştirdiler güya. Ama 45 dakka sürmedi etkisi. Çok az hafifletmişti acımı. Süreklide saat başı açılma muayenem vardı. Maşallah bakmayan kalmamıştı artık. Öyle kötüde değildi. Sadece açılma artınca hoşuma gitmedi muayene anında hissettiklerim. Suni sancı artırıldı yine. Ne olduysa ondan sonra oldu :KK70: 3 saatin içinde açıla 5 cm'den 9 cm'e geldi. Ama o 3 saat! Ah o 3 saat! Eşimle annem yanımda. Eşimi sürekli kovuyorlardı doğumhaneden erkek yasak diye. Gizli gizli alıyordu annem içeri. Kendiliğnden ıkınma refleksi oluşmuştu zatn. Sancı geldiğinde insan bağırıyor ve son noktasında ıkınman geliyor. Bi ara yine yükseldi ortamda seslerim. Sancı geldiği anda Eşime döv beni dedim bi ara. Suratıma vur diyorum vurmuyor. Ne bilim o an cidden iyi gelcekti. Baktım vurmuyor elimi sık diyorum sıkıyor ama ne çare. O sıra irademi artık saldığımı hatırlıyorum. Eşime denk getirdiğim eşime kendime denk getirdiğim kendime :KK70: yatağı yumrukla, destek yerlerinden tutup deli gibi sarstığımı hatırlıyorum. Yani bildiğin çıldırdım.
Ağzımdan çıkan tek şey "doğurcam onu! Doğurcam! Normal doğurcam! Yapamazsın diyenlere inat sağlam doğurcam!" :) Ve bi 4 saatde öyle geçti. Gelen bayan bi doktor oldu o anda. Yapıştım koluna bırakmadım. Ya beni öldür ya gitme :KK70: kadın muayene bile etmedi ama doktorumu çağırdı hemen. Ve apar topar annemle eşimi çıkardı. Doktor gelmeden meşhur çatal hazırlanmaya başladı. Noluyor doğuruyom mu neden onları oraya hazırladılar diye konuşup duruyorum.
Doktorum baktı ve 9 cm dedi. Aha! 9 cm mi. Nasıl birden oldu ya..
O dakkadan sonrada çeneme vurdu stres. Yani bildiğin saçma sapan konuşmaya sayıklamaya başladım. 13 kişi vardı odada. Nasıl ıkınacağımı anlattılar. Karnına değil büyük tuvaletini yapar gibi aşağjna ıkıncaksın dediler.
Sancı geliyor, bekliyorum. Artıyor. Nefes alıyorum 10 a kadar sayarken aşağıma ıkınıyorum. 3.kez gelen turda kafası biraz çıkmıştı bebeğimin. Doktor dokun bak dedi ama reddettim. Garip bi korku ve reddedişti. Dokunamadım. Kafamı doğrultup bakmıyodum bile aşağı kısma.

Sancı geliyor. Artıyor. Nefesimi alıyorum sayıyorum 10 a kadar ama oda ne tekrar anında geliyor. Sancın geçmediyse tekrar nefes al ve ıkın dediler. Yapıyorum. Ama yine geçmiyor! Yine 10 a kadar ıkınıyorum. 30 saniye boyunca ıkındım. 2. Tur 30 saniyede kalbim sıkıştı. Nefesime bişey olmuştu. Zor bela "nefes!" Diyebildim. Hemen burnuma bişey, ağzıma kanca givi bişey, suratıma bi maske taktılar. Oh dedim...

Sancı yine geldi. 30 saniyelik ıkınmayı gerçekleştirdim ama nefes! Ağzımdakilere rağmen nefes alamadım. Konuşamadım. Zangır zangır titrediğimi hatırlıyorum. Nefessizlikten sanırım. Damar yolumdan bi iğne yapıldı. Oksijeni artırdılar. Oh.. Biraz rahattım. Uykusuzluktan mı sancılarla nefessiz kalmamdanmı bilmem şuur gitmeye başlamıştı. Kndimi başka yerlerde görüyordum. Ölmüş dedemi gördüm. Şaka gibi. Filmlerdeki gibi. Bana şekerin düşüyor cihazını getirdim al ölç dedi dedem. Elimi uzattım almak için. Sonra birisi ismimi söylüyor beni sarsıyordu. Benim elim havada uzatmışım. Hemşire bana "nerdeyiz şuan. Nerdesin şuan. Adın ne" diyodu bana. Hepsine sağlıklı cevap verdim. Şuurum aynı şeyi bikaç kez yaptı bana ve ben başladım çene yapmaya.
"Lan gerçekten filmlerdeki gibi. Görünüyorlar bana. Ama ölmücem. Doğurcam ben" dedim. :KK70: bi ara kafamı kaldırdım. Elimle tek tek saydım odadakileri 1 2 3..5..7..9..10 oha düğüne mi geldiniz! 11.12.13 yuhh görmeyen kalmadı... Ve odada bi gülüşmeler :KK70:
Koluma doktorun biri yüklenmiş altında kalmış. Tepemden aşağıma müdahele ediyor resmen. "Yaaa doktor koparcan kolumu. Bende diyorum niye yok gibi kolum ödüm çıktı koldanda olduk diye".. :KK70: ben bildiğin çeneye bağladım. Hem 30 saniye ıkın hemde aralarda çene.

Bana çok iyi ıkındığımı söylediler hep. Bu hastaya iyi bakın böylesi ıkınma 10 kadında 1 dedi doktorum. Bu anne çok akıllı ve fedakar. Normal doğum kendi isteğiydi. Diyabetli olmasına rağmen istedi bunu diye diğer düğüne gelen tayfaya anlatıyordu :KK70:

Bi ara makat kısmım inanılmaz acıdı. Bu acıdan ıkınamadığımı söylediğimde bedeni çıkıyor o yüzden ama ıkınmazsan daha çok acır dediler. Sonrada vajinada bir yanma oldu. " Kafasından sonra gerisi çok kolay demiştin doktor hani inanılmaz yanıyor acıyor" :KK70: kafası daha kolay çıkmıştı. Bedeni baya acıttı yani aşağı kısmımı. Doktorda odadakilere ders anlatır gibi anlatıyordu bişeyler. Benle ilgisi yoktu yani i. Hocaları asistanlara ders veriyor yani.
30 saniyelik ıkınma turum 6 sefer sürmedi bile sanırım. Yaklaşık yarım saat içinde doğum bitmişti.
Bir rahatlama hissi ile cik'leme sesi oldu saniyeler içinde :) gözümü açtım. Pat diye üZerimde idi. Bembeyazdı :) ama suratı bana dönük değildi. Ağlamıyorduda. Dokun dediler. Dokuncam ama titremekten dokunamıyorumki. Elim havada titremekten bebeğe ulaşamıyorum. Zor bela dokundum. Çok güçsüzleşmiştim kendime çekemedim bebeğimi ama bi koku geliyodu. Evlat kokusu. Gerçekmiş çok güzel kokuyor dedikleri. Aldılar üzerimden..sol yanda temizlediler. Ama benim işim bitmemişti. Dikiş atılacaktı. Doktorum kesmediğini, oluşan yırtığı dikeceğini söyledi. Ne önemi vardı! İsterse kessindi. Ben doğurdum ya, gördüm ya, ölmedim ya, gerisi ne önemi vardı. Soluma baktığımda bebeğim öylece yatmış kımıl kımıl etrafa bakıyor. Ağladımı hiç hatırlamıyorumm. Annemlerde diyor odaya getirdiklerinde ağlamadı bile diye.
Bebeği götürdüler. Ben kaldım bi başıma. Dikiş acıtıyor dedim. Uyuşturdular. Hala acıyr dedim yine iğne yaptılar. Dahada yapmam artık iğne dedi doktor :) kaç dakka sürdü bilmiyorum. Bitti işimiz ve ayağa kaldırıp tekerlekli sandalyeye alındım. Deli gibi titriyordum. Doğumhaneden odama götürdüler. Ailemi eşimi görünce başladım ben yine " doğurdum gördünüz mü! Ben doğurdum! Normal doğurdum! Başardım! Ben doğurdumm!..." :KK70: eşim kalkmama yardım ederken ağlıyordu. Ben hem gülüyordum hem ağlıyordum.
- "Nerde o!"
+ burda aşkım.
- ay götürdüler sandım. Götürmücekler dimi. Kalsın burda. Bişey dediler mi şekeri nasılmış. Baktılar mı. İyi di mi. İyi olsun o. Ben doğurdum onu iyi olsun oooo..nidaları eşliğinde ağlamalar... :)

Doğduktan yarım saat sonra emzirmeye başladım. Hemen doşur foşur ememiyorlar zaten. Çok güçsüz oluyorlar. 3 gün hastanede kaldık. 2.gün biraz düştü şekeri bebeğimin hemen mama dediler. Hıh.. Azmettim emzirmek için uğraştık. 5 kişi bebeği mıncırarak emzirmeye çalıştık. Çünkü haftasından önce doğdu. Baygın kuş gibi sadece uyuyordu. Ne yapsak uyanmıyordu. Ama emmesi lazımdı. Yanağına dokun ayağına dokun kafasına dokun anca öyle emiyordu. 3.gün iyi ememediği için taş gibi oldu göğsüm. Elle sağmaya kalktı kayınvalidemle hemşireler. Allahım. Salak kafam ne diye yaptırdıysam. Siz siz olun elletmeyin memenizi. Çok canımı yaktılar :KK43: Pompanızı alın hamile iken. Sağma gerekirse pompa ile sağın. Çin işkencesiydi resmen elle sağmaları. Kayınvalidemin bunun sütü yok gelmiyor sütü bebek aç kalıyor nidaları eşliğinde 3 gün kaldım hastanede. Soranlarada ben doğurdum demeye başlamıştı. Gelmiş bana anlatıyo bide. Senin mi bu bebek dediler bende ben doğurdum dedim. Benim dedimm. Benim oğlum bu. Aşkııım oğluşum benim..diye sevgi patlaması yaşası kaynanam. benim ciNnetime ramak kaldı. Geçirmişte olabilşrşm içimden cinneti :KK70:

Doğumun ilk günü ateşim yükseldi. Tansiyonum ve şekerimde aşırı yükseldi. O sebepten 2. gün bırakmadılar. 3.günde bebek iyi ememedi belkide sütüm azdı ve sarılık yükselmeye başladı diye kaldım kendi isteğimle. 3 gece uykusuz kaldım! Saniyelik uykum yoktu. Sonunda yine olan olmuştu zoraki uyu diye ikna etmişlerdi yarım saat sonra kaldırcaklardı ama ben uykuya geçemiyordum. Yani geçiyorum ama saniyelik. Küt diye uyuyor pat diye sıçrayarak uyanıyodum. Nefes alamayarak uyanıyodum. Saniyede rüya görüp uyanıyordum. Başladım sıçramaya. Elim kolum bedenim istemdışı fırlar gibi reaksiyon veriyodu. Ve bir ağlama. 3.günün sonunda irademi bırakmıştım. Hüngür hüngür ağladım. Hemşireler doktor sinir boşalması yaşıyor dediler. Bizimkiler bebişin emmeyi öğrenmesi 10 gün sürdü ve 10 gün saat başı emzirdim. Sarılığı öteledik sık emZirme ile. Hastaneye gidip kontrol oluyordu sarılılık artıyormu die. Ordaki bayan eşime çok inat olduğumu söledi :KK70: bazıları yapamıyorum acıyor diye emzirmiyor. Ama eşinizi gördüm. Elini ısırarak ağlayarak emziriyordu dedi.
yapcam dediğini yapar diye eşimde dert yanar gibiydi. :)
15 gün sonra 2 saatte bir emzirdim. 30 gün sonra kendisine bıraktım. Ne zaman isterse o zaman emiyor.

Çok isterdim ciciş bi hamilelik geçireyim. Tatlış bi hikayem olsun. Acımadı diyeyim herkese falan. Ama benim gibi kronik hastalara bu anlattığım doğumum ilham olsun. Zor olabilir. Acıyabilir. Ama ANNESİNİZ. :) katlanılıyor. Çekiliyor. Düşüyorsunuz en dibe baZen. Ordada eşiniz kol kanat oluyor size. Yapamam diye bişey yok. İnsan istedi mi herşeyi yapar.
Ben asla sezaryan istemedim. Perinataloğa gittiğimde normale bi engel yok dediğinde dahada direttim. 3 doktorla tanıştım bu aşamada risklerimden ötürü. 2si kesinlikle sezaryan dedi. araştırma hastanesindeki son Doktorum normali destekledi.
Beyninizi şartlandırın. sağlık açısındam sıkıntılı bir birey olduğum için toparlamamda zaman aldı. Kansızlık oldu bitkinleştim. Baygın düştüm. Yinede saat başı emzirdim o sıralarda. 1 ay geçti mesela halen dikişlerim düşmedi. Diyabet erken iyileşmeyi önlüyor malesef. Sonra ıkınmalardan mütevellit aşırı bir hemoraid oluştu ciddi bir acı ve rahatsızlık oluştu geçeceğe benzemiyor. 9 ay kusmaktanmı bilinmez midem sık sık ağrıyor. Sırtıma vuruyor. Hamilelikte başlamıştı durup durup gözlerimde arpacık çıkıyor. Dişim iltahaplandı en son, kulağıma vuruyor ağrısı. Psikolojik üzüntülerimide eklersek doğum sonrasıda cebelleştiğimi anlayabiliriz :)
Ama gördüm ki anne olmak, acı ağrı eşiğini yükseltiyor. Önceden olsa koşa koşa doktora giderdim, şimdi bebekle zOr olur çıkmayayım, sık emiyor çıkamam, sonra gideriz yeeaa diye diye 2 aylık olmak üzere bebiş :)
Türlü süsüm püsüm, lohusa terliğim olmadı. Hastane odam dımdızlak hastane odasıydı işte. Hamileyken dış çekim doğunca yenidoğan çekimimiz olmadı. Bunlar niye olmadı diye aklıma bile gelmediler. Çünkü sağlıksızlık öyle bir yıprattı öyle bir hayat enerjimi söktü aldı ki, gözüm zerre bişey görmedi. ÖZenemedim. İsteyemedim bile bişey. Hatta eşim bebeğimiz ve benim aynı karede hiç fotoğrafımız halen yok. :) hastanede de hiç kimse çekilmemiş onu farkettik. Tek ilgi bebekti. Oda sağlıklı olmuştu. Gerisi umrumuzda değildi.
Süsü eksik diye, püsü yok diye üzülenler var çevremde. Ben bilmiyorum o hissi ama koyverin gitsin ya. Karnınızda taşıdığınız Canınızdan kıymetli mi.

Nasıl doğurdun, nasıl cesaret ettin diye soranlara cevabım; "Korkmayın, anne oluyorsunuz!.. Olunca anlarsınız" :)
Harikasın be kadın mızık mızıklara inat güzel olsun hersey sizin icin