
Birçok tasarım ödülünün sahibi olan Ford’un modada yükselişi 1994’te Gucci’nin baş tasarımcısı olmasıyla başladı. Onun yenilikçi ve kışkırtıcı tasarımları lüks ürün piyasasına tamamen bambaşka bir yön kazandırdı. 2000 yılında Yves Saint Laurent’in de baş tasarımcısı olarak, yarı erotik yarı mistik bir yaklaşımla markayı yeniden canlandırdı. 2005 yılının Nisan ayında, Gucci grubundan ayrıldıktan 1 yıl sonra da kendi adını taşıyan Tom Ford markasını yarattı.

Tom Ford optik ve güneş gözlüğü koleksiyonunda; metalik tonlardan gölgeli siyahlara, sıcak kahverengilerden amber rengine varan zengin renk seçenekleri mevcut. Çerçevelerse mimari plastiklerden hafif metallere, yuvarlaktan hafif kareye varan farklılıklar gösteriyor.

Tom Ford koleksiyonuna özgü diğer bir özellik ise zengin madde karışımları, cilaları, dokusu ve cesur tasarım unsurları: özel plastikler yenilikçi bir renk etkisi yaratıyor; esnek menteşeler rahatlık ve hafiflik sağlıyor; naylon metaller güç ve zarafet katıyor; ince plaklar uyumlu bir şekilde Tom Ford logosunu taşıyor. Bazı özel çerçevelerde ise tasarımcının başharfleri kabartma şeklinde saplara işlenmiş. Güneş gözlükleri kadar optik çerçeveler üzerine de büyük bir titizlikle çalışan Ford: “ Şık ve bir tarzı olan optik çerçeveler yaratmaya çalıştım. Piyasadaki çoğu çerçeve çok sıradan olduğu için güzel tasarlanmış optik çerçeveler bulmak çok zor. Kendi optik koleksiyonumun güneş koleksiyonum kadar yenilikçi ve güzel tasarlanmış olmasını istedim.” diyor. Hem erkek hem de kadın modelleriyle bu eşsiz koleksiyon, tasarımcının ayırt edici özellikleri olan elit ve minimalizmden besleniyor.

turkuazoptik.com/