- 28 Mart 2012
- 8.170
- 2.003
Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen "isimsiz bebek" cinayeti davasının iddianamesinde yer verilen ayrıntılar kan dondurdu.
Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen "isimsiz bebek" cinayeti davasının iddianamesinde yer verilen ayrıntılar kan dondurdu.
Olay Sabır K.(23) adlı genç kızın evlilik dışı ilişki sonucu hamile kalmasıyla başladı. Ankara'da birlikte yaşayan Sabır K., geçen yıl ablası Ayşegül K. ile birlikte anne ve babasının yaşadığı Bala İlçesi'ndeki köye bayram ziyaretine gitti. Evde aniden fenalaşan genç kız kendisini tuvalete zor attı. Burada bebeğini doğuran Sabır K. ne yapacağını bilemez haldeyken, yardımına ablası koştu.
PANİĞE KAPILDILAR
Habertürk'ten Cemal Doğan'ın haberine göre ailesinin gayrimeşru çocuktan haberdar olmasından korkan iki kardeş, bahçedeki samanlıkta göbek bağını kestikleri bebeğin başına ve vücudunun değişik yerlerine küt cisimle defalarca vurdu.
Öldürmeyi başaramadıkları bebek ağlamaya başladı.
Anne ve babalarının ağlama sesini duyacağından korkan kardeşler paniğe kapıldı. Ayşegül K. ambulans çağırdı. Ambulans gecikince bebeği kendi arabalarıyla hastaneye götürmeye çalıştılar. Yolda ambulansla karşılaştılar. Görevliler ilk müdahaleyi yaptı ancak bebek hastanede hayatını kaybetti.
ADET SANCISI SANIYORDUM
Savcıya verdiği ifadede, iddianamede "isimsiz bebek" olarak geçen çocuğuna T.Y. adlı bir gençten hamile kaldığını ancak hamile olduğunu bilmediği söyleyen Sabır K. o gün ise adet sancısı geldiğini zannettiğini söyledi.
Sabır K. bebeğin tuvalette düştüğünü, ablasının yanına geldiğini, gerisini hatırlamadığını belirtti.
Abla Ayşegül K. ise, Sabır'ın hamile olduğunu bilmediğini, annesinin, kardeşinin hasta olduğunu söylemesi üzerine evin dışındaki bahçe tuvaletine girdiğini, bebeğin canlı vaziyette yerde ağladığını söyledi.
Abla "Tere düşüp yaralanan bebeği kurtarmak için hemen hastaneye hastaneye gittik." dedi.
EN AĞIR CEZAYI VERİN
İki kardeş, bebeğin düştüğü için öldüğünü belirterek suçsuz olduklarını söyledi. Adli Tıp raporunda bebeğin yüzünde ve göğsünde morluk, şişlik ile kafatasında kırıklar bulunduğu, kafasına aldığı darbeler nedeniyle öldüğü belirtildi.
Tutuklu yargılanan iki kardeşin ilk duruşmasında savcı, "Kasten yakın akrabayı öldürme" suçuyla sanıklar hakkında istenen "müebbet" hapis cezasının yetersiz olduğunu savunarak, "ağırlaştırılmış müebbet" cezasıyla yargılanmalarını talep etti. Savcının bu talebini sonraki duruşmada değerlendireceğini açıklayan mahkeme duruşmayı 26 Ağustos'a erteledi.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/29589128.asp
Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen "isimsiz bebek" cinayeti davasının iddianamesinde yer verilen ayrıntılar kan dondurdu.
Olay Sabır K.(23) adlı genç kızın evlilik dışı ilişki sonucu hamile kalmasıyla başladı. Ankara'da birlikte yaşayan Sabır K., geçen yıl ablası Ayşegül K. ile birlikte anne ve babasının yaşadığı Bala İlçesi'ndeki köye bayram ziyaretine gitti. Evde aniden fenalaşan genç kız kendisini tuvalete zor attı. Burada bebeğini doğuran Sabır K. ne yapacağını bilemez haldeyken, yardımına ablası koştu.
PANİĞE KAPILDILAR
Habertürk'ten Cemal Doğan'ın haberine göre ailesinin gayrimeşru çocuktan haberdar olmasından korkan iki kardeş, bahçedeki samanlıkta göbek bağını kestikleri bebeğin başına ve vücudunun değişik yerlerine küt cisimle defalarca vurdu.
Öldürmeyi başaramadıkları bebek ağlamaya başladı.
Anne ve babalarının ağlama sesini duyacağından korkan kardeşler paniğe kapıldı. Ayşegül K. ambulans çağırdı. Ambulans gecikince bebeği kendi arabalarıyla hastaneye götürmeye çalıştılar. Yolda ambulansla karşılaştılar. Görevliler ilk müdahaleyi yaptı ancak bebek hastanede hayatını kaybetti.
ADET SANCISI SANIYORDUM
Savcıya verdiği ifadede, iddianamede "isimsiz bebek" olarak geçen çocuğuna T.Y. adlı bir gençten hamile kaldığını ancak hamile olduğunu bilmediği söyleyen Sabır K. o gün ise adet sancısı geldiğini zannettiğini söyledi.
Sabır K. bebeğin tuvalette düştüğünü, ablasının yanına geldiğini, gerisini hatırlamadığını belirtti.
Abla Ayşegül K. ise, Sabır'ın hamile olduğunu bilmediğini, annesinin, kardeşinin hasta olduğunu söylemesi üzerine evin dışındaki bahçe tuvaletine girdiğini, bebeğin canlı vaziyette yerde ağladığını söyledi.
Abla "Tere düşüp yaralanan bebeği kurtarmak için hemen hastaneye hastaneye gittik." dedi.
EN AĞIR CEZAYI VERİN
İki kardeş, bebeğin düştüğü için öldüğünü belirterek suçsuz olduklarını söyledi. Adli Tıp raporunda bebeğin yüzünde ve göğsünde morluk, şişlik ile kafatasında kırıklar bulunduğu, kafasına aldığı darbeler nedeniyle öldüğü belirtildi.
Tutuklu yargılanan iki kardeşin ilk duruşmasında savcı, "Kasten yakın akrabayı öldürme" suçuyla sanıklar hakkında istenen "müebbet" hapis cezasının yetersiz olduğunu savunarak, "ağırlaştırılmış müebbet" cezasıyla yargılanmalarını talep etti. Savcının bu talebini sonraki duruşmada değerlendireceğini açıklayan mahkeme duruşmayı 26 Ağustos'a erteledi.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/29589128.asp
Son düzenleyen: Moderatör:
(
