- 9 Mart 2011
- 11.979
- 9.596
- 448
- Konu Sahibi shadowshows
-
- #41
Valla bana kalırsa bi mesleğin olup mutsuz olcağına, bi mesleğin olmasın ve eşinle mutlu mesut yaşa veya başka bi yerde işe gir, çalışmak istiyosanda..
caım Allah yardım etsin zor bir durum seni en iyi ben anlarım sanırım çünkü 2 yıllık evliyim ve 1 yılı aşkın bir süredir eşimden ayrıyım eşim diyarbakıra eğitime gitti mesleki eğitimdi gitmesi gerekiyordu devlet gönderdi sonuçta tayin falan ayarlayamadık ve hala ayrıyız ama ne yapalım şimdi oturup sinir krizlerimi geçirelim biraz olumlu yanlarından bakmak lazım hala eşimle sevgili gibiyizaramızda hiçbirşey eksilmedi üstelik katlanarak çoğalıyor her geçen gün her buluşmamız inanılmaz heyecanlı her ayrılığımız inanılmaz hüzünlü oluyor onu her defasında sanki yeni tanışmışız ilk buluşmamıza hazırlanır gibi heyecanla hazırlanıp bekliyorum mum ışığında yemekler hazırlıyorum değişik gecelikler alıyorum onun için özel şeyler hazırlıyorum arkadaşlarla konuşuyoruz onlarda 2 yıllık evliler ve mum ışığında yemek diyorum bizden geçti diyor gecelik diyorum öyle yoruluyorum ki iş yerinde onunla uğraşamıyorum diyor daha neler neler ama biz herşeyi ilk günkü heyecanı ile yaşıyoruz gelinlik bile bakamadım demişsin ben düğünüme 10 gün kala memlekete gittim beyin olarak öyle yorulmuştum ki ben sadece gelinlik denedim annemlerin ablamların yakıştı güzel oldu dediğini aldım evet herşeyim mükemmel (acaba gerçekten öylemiydi yoksa ben öyle görmek istediğim için mi öyle) hayatım boyunca çok az şeylerden şikayet ettim her zaman bardağın dolu tarafını görmeye çalıştım ve ben kazandım öyle mutluyumki:)) kocamı taparcasına seviyorum (töbeestağfirullah sadece sevgimi anlatabilmek için ) benim için yukarda Allah aşağıda eşimdir şimdi ne alaka ben ne anlatıyorum sen ne diyorsun diyebilirsin canım ama şikayet etsen üzülüp ağlayıp sızlasan ne olacak sanki ne kazanacaksın hiçbirşey o yüzden boşver olumlu yanlarınmı görmeye çalış akıl vermek değil asla sen kendin için en iyisini bilirsin tabii ki bu nacizane benim fikrim:)) son olarak şunuda söylemek istiyorum eşim mesleği gereği çok tehlikeli bir iş yapıyor emniyette çalışıyor ve ben her sabah uyanır uyanmaz yatağımdan dahi çıkmadan eşimi arıyorum ve emin olki telefonu açar açmaz şükrediyorum çünkü hala arayabileceğim dünyalar değerinde bir eşim var :))) umarım hep mutlu olursun ve bu yazdıklarını bir gün gülerek hatırlarsın :))
canım ben erkek arkadaşımla okulumuz yüzünden 12 saat uzaklıktayım...
ciddi düşünüyoruz ve ikimiz de okul bitince kppsye girmek istiyoruz..
o benden 1 sene önce girecek sınava ve ist. yaşamak istiyoruz
ve ona da söylüyorum.. ayrı yere kesinlikle atanmak istemiyorum...
eğer öyle birşey olursa özel sektörde bir iş bulup çalışıp sonra tekrar sınava girmeyi düşünüyorum..
ama evli olduğum halde ayrı şehirlerde yaşamayı kaldıramam ben..
çünkü şu an yeterince sıkıntı yaşıyoruz.. ievliyken düşünemiyorum bile...
keşke sen de özele girip bir yıl bekleyip tekrar girseydin sınava..
evlilik ayrı şehirlerde yaşanmaz bence...
İşallah bi gün bu yazdıklarımı okuyunca çok şükür geçti o günler diyeceğim. Bu cuma Ankaraya gidiyorum, nişanlımda gelinliğimi alacağız, fotoğrafçıyı ayarlayacağız, davetiyeleri sipariş vereceğiz. Bi seferde bitsin hepsi istiyoruz, uzadıkça uzadı çünkü. Rüyalarıma giriyor çünkü, düğünüme 3 saat kalmış, ama daha gelinliğimi alamamışım, fotoğrafçıya hala karar verememişiz. Nasıl bir bilinç altıysa artık, hiçbirşey yetişmeyecek diye korkuyorum. Hepsi gelip geçecek tabi, bu tatlı heyecanları gülerek hatırlayacağım belki. Ben biraz pinpirikliyim işte, herşey mükemmele yakın olsun istiyorum, sanki baştan savma oluyo gibi geliyo. Evimizede bitek yatak odası takımı alacağız, gerisi bekar evi bekar eşyaları şeklinde kalacak. Zaten ben Ankarada kalsaydım bile herşeyi alamayacaktık. Kredi çekip borca girecektik. Senin işinde çok zormuş, tehlikeli bir yerde görev yapıyor olması çok zor yani.
Cnm güzel düşünmüşsünüzde, hayat malesef planladığın gibi gitmiyor. bizde öğrenciyken çok farklı planlarımız vardı, ama hiçbişy planlandığı gibi gitmiyor. Ben zaten özelde çalışıyordum, ama bu yere girmem gerekiyodu, seçimden önce girdim girdim yani. Seçimden sonra laboratuvarlarda kadro açılma ihtimali azdı. Biz mezun olunda hemen evlenmeyi planlıyorduk mesela, mezun olalı 2 sene geçti ama daha yeni evleniyoruz. Üniversitedeyken herşey toz pempe ve basit geliyor insana. Ama hayat asıl mezun olduğunda başlıyor. Tekrar öğrencilik yıllarıma dönmek için neler vermezdim. Bende senin gibi net ve kesin konuşurdum hatta:) Neyse ben istediğimi söyleyim, birinin söylemesi hiçbişey ifade etmezi yaşayıp görmedikten sonra...
7 senelik bir ilişkim var. Son 3 seneyi hep ayrı geçirdik, nişanlım okul bitince memleketinde kaldı 2 sene. 2010 nun sonlarına doğru yanıma geldi, iş buldu, evlenince oturacağımız eve bile taşındı. Beyaz eşyalarımızı çeyizlerimizi aldık, herşey güzel gidiyordu. Nişanlandık, düğün mekanımızıda tuttuk. Nişandan 1 hafta sonra devlete benim mesleğimden alım olacağını öğrendim. Türkiyenin her yerini yazdım. Sırf laboratuvar istediğim için Türkiyenin her yerini yazdım. Laboratuvar dışındakiler hep köydü, köyde yapamam diye düşündüm. Kazandım, nişanlıma tam 14 saat uzakta bir şehire geldim. 2 aydır burdayım. Yapayalnız kaldım, 2 ay sonra düğünüm var, yaşadığım şehir küçücük hiçbirşey yok. Hafta sonu 14 saat gittim, 1 gün gelinlikçi gezdim geri döndüm. O bile baştan sağma oldu. Hiç böyle hayal etmemiştim ben. Hayatımın en güzel günleri olacağını sanırken şuan hep depresyonda geziyorum. Düğünüm için hazırlık dahi yapamıyorum. Ailemi, nişanlımı, arkadaşlarımı çok özlüyorum. Evimizde oturamayacağız birlikte, evleneceğiz ama hep hasret çekeceğiz. Ben burda yalnız, o orda yalnız. Evlendiğimizi anlayamayacağız. Normal çiftler gibi olamayacağız. İnsanlar sorup duruyor ne yapacaksınız siz diye, hep bişeyler kıvırıyorum ama aslında ne yapacağımızı hiç bilmiyorum. Tayinin çıkmaz senin boşuna umut etme dedikçe birileri ağlamamak için zor tutuyorum kendimi. Burda o kadar yalnızımki, konuşmaya ihtiyacım olduğunda çağırabileceğim tek arkadaşım bile yok. Ama herkese iyi görünüyorum, çünkü ben istedim geldim, kimsenin pişman olduğumu düşünmesini istemiyorum. İşim çok güzel, hep hayal ettiğim, istediğim iş. Ama bu kadar yalnızlıkla nasıl başaçıkacağım, ne zaman nişanlımla kavuşacağım bilmiyorum. Sürekli umutsuzum, hiç tayinim çıkmayacakmışım gibi geliyor. Korkuyorum. Kuracağımız yuvamıza engel olmuşum gibi geliyor. Herşey güzel olacakken ben bozmuşum gibi geliyor. Neden evleniyorsunuz zaten uzaktasınız dedikçe birileri içimden bir parça kopuyor. Ben hayatımın yanlışınımı yaptım, yoksa geleceğim için çok önemli bir adımmı attım bilmiyorum. Neresi evim bilmiyorum. Evlendikten sonra Ankaraya gittiğimde annemde değil eşimde kalacağım, tek fark bu olacak. Evcilik oynuyormuşum gibi geliyor, sorguladıkça dibe vuruyorum. Nişanlımla hep umut dolu konuşuyorum, o umutsuzluğa düştükçe ona moral vermeye çalışıyorum. Ama aslında ben ondan daha umutsuzum(
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?