Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
anne babadır atılmaz diyeceğim ama sizin anne babanız değişikmiş , hayret ettim nasıl böyle olunabiliyor diye , bence tek yapmanız gereken onlara gidip gelmemek, aradıkları zaman huzursuzluk çıkmasın diye konuşmak ve kapatmak , ve eşinize geçmişte yaşadıklarınızı anlatmayın bence, çocuğunuza da tabiki, kötü şeyler yaşamışsınız, Allah a havale edin, geçmiş geçmişte kalmıştır, siz eşiniz ve çocuğunuzla hayatınıza devam edin..Sevgili arkadaşlar, bu saat oldu gözüme uyku girmedi, anlatıp akıl almak istiyorum.
Baba: küçüklükten beri acımasızca döven, sadece 15+15 i bilemedim diye 8 yaşımda iken sırtımda süpürge sopası kıran, 21 yaşında üniversite öğrensicisi iken annemi aldattı diye yüzüne bakmadığım için kafamı duvarlara vurup yüzümü gözümü morartan, annemi bizim yanımızda döven, parası olduğu halde ödemeyip yurttan yaka paça atılmama sebep olan bir adam. (dahası var ama kısa keseyim)
Anne:koca koca diye ölüp biten, çocuklarına geberin diyip aynısı kocasına söylediğimde "ağzın tutulsun" diyen, hayatımda birkez bile saçımı okşadığını hatırlamadığım, yüzümü sık yıkadığım için, saçımı istediği gibi yapmadığım için, ev işlerindeki yardımımı beğenmediği için, fazla güldüğüm için, somurttuğum için, yemeğin soğanını az koyduğum için vs vs bahane bulup süreli rencide eden hakaret eden bir kadın.
Çocukluk ve gençliğim psikolojik ve fiziksel şiddetle geçtiği halde bunları ima bile etsem asi, nankör, katı kalpli ilan edildim hep.
Gelelim bugün e, evli bir çocuğu olan bir kadınım. Şuan hayatım yolunda olsada onları asla affedemiyorum, hatalarını kabul etmek yerine, beni satmadıkları, tecavüz etmedikleri, ve okuttukları için şükretmem gerekirmiş gibi bir tavırdalar. Beni güya arayıp soruyorlar hergün ama bu bana işkence gibi, çünkü ben sevgi, şefkat, ilgiye şuan muhtaç değilim. Zamanında vereceklerdi. Günlük hayatta pamuk gibi mutlu ve sakinim, ama onlarla iletişim kurar kurmaz modum düşüyor ve hep eskiye gidiyorum. Tedavi falanda fayda etmedi maalesef. Sadece görmek istemiyorum onları, artık biryerde patlayıp tek tek sayasım var yaptıkları herşeyi ve aramayın beni diyesim...
Uykulu yazdığım için karışık olabilir kusura bakmayın. Sizler ne önerirsiniz?
Affetmeye çalışmayın. Son yıllarda kişisel gelişim okuyanlarda çok var bu affetme saplantısı. İttirecen kaktıracan ama ille de affedecen. Bir de affedememenin stresini yüklemeyin omuzlarınıza. Çünkü affedilecek şeyler değil bunlar. Oysa kendisine tecavüz eden birini affedemediği için psikoloğa gelen bir kadın, affetmek zorunda değilsin dendiğinde iyileşmişti.Affedetmeye çok çabaladım ama hiçbir zaman büyük bir hata yüzünden değil, saçma sebeplerden bunları yaşatıp yaşama sevincimi öldürüp, sürekli kendimi suçlu ve kötü olarak görmeme neden oldukları için affedemiyorum. Hep "suçum neydi, neyi yanlış yaptım" diye geçirilen çocukluğum ve gençliğim yüzünden affedemiyorum.
Neden görüsmeye devam ediyorsunuz?Sevgili arkadaşlar, bu saat oldu gözüme uyku girmedi, anlatıp akıl almak istiyorum.
Baba: küçüklükten beri acımasızca döven, sadece 15+15 i bilemedim diye 8 yaşımda iken sırtımda süpürge sopası kıran, 21 yaşında üniversite öğrensicisi iken annemi aldattı diye yüzüne bakmadığım için kafamı duvarlara vurup yüzümü gözümü morartan, annemi bizim yanımızda döven, parası olduğu halde ödemeyip yurttan yaka paça atılmama sebep olan bir adam. (dahası var ama kısa keseyim)
Anne:koca koca diye ölüp biten, çocuklarına geberin diyip aynısı kocasına söylediğimde "ağzın tutulsun" diyen, hayatımda birkez bile saçımı okşadığını hatırlamadığım, yüzümü sık yıkadığım için, saçımı istediği gibi yapmadığım için, ev işlerindeki yardımımı beğenmediği için, fazla güldüğüm için, somurttuğum için, yemeğin soğanını az koyduğum için vs vs bahane bulup süreli rencide eden hakaret eden bir kadın.
Çocukluk ve gençliğim psikolojik ve fiziksel şiddetle geçtiği halde bunları ima bile etsem asi, nankör, katı kalpli ilan edildim hep.
Gelelim bugün e, evli bir çocuğu olan bir kadınım. Şuan hayatım yolunda olsada onları asla affedemiyorum, hatalarını kabul etmek yerine, beni satmadıkları, tecavüz etmedikleri, ve okuttukları için şükretmem gerekirmiş gibi bir tavırdalar. Beni güya arayıp soruyorlar hergün ama bu bana işkence gibi, çünkü ben sevgi, şefkat, ilgiye şuan muhtaç değilim. Zamanında vereceklerdi. Günlük hayatta pamuk gibi mutlu ve sakinim, ama onlarla iletişim kurar kurmaz modum düşüyor ve hep eskiye gidiyorum. Tedavi falanda fayda etmedi maalesef. Sadece görmek istemiyorum onları, artık biryerde patlayıp tek tek sayasım var yaptıkları herşeyi ve aramayın beni diyesim...
Uykulu yazdığım için karışık olabilir kusura bakmayın. Sizler ne önerirsiniz?
Yaparım, hatta bana en iyi gelecek şey buymuş gibi hissediyorum.Bence arasıra da değil hiç görüşmeyin. Silin. Anam, babam yok sayın. Bunu yapamaz mısınız?
Nokta atışı bir tespitiniz olmuş, ve şimdi farkına vardım. Gerçektende hep kendi anneliğim ve hissettiklerimle kıyaslıyorum. Oğluma söylediğim kelimeleri bile doğrusunu seçmek için öyle büyük çaba harcıyorum ki, onu böyle çok severken hep kendimdeki hatayı bulmaya çalışıyorum. En çok buna yıprandım belkide...Herkes şanslı doğmuyor maalesef. Yaşadıklarınız sizi eminim çok daha güçlü bir insan yapmıştır. Evladınıza daha iyi bir anne olmanıza vesile olmuştur hatta. Çocukluk travmaları ileride yetişkin olunca özellikle de -anne olunca- daha çok ortaya çıkıyor sanırım. İnsan kendi çocukluğuyla kıyaslıyor. Çocuğunda kendi çocukluğunu görüyor sanırım bir nevi.
Bir de insan kan bağı var diye ailesini sevmek zorunda da değil. Ben de babasız büyüdüm. Bugün babamın ölüm haberini alsam, yan komşumuz ölse daha fazla üzülürüm çünkü bir şey paylaşmadım, aramızda bir bağ oluşmadı. Sizin aileniz de bu yaşa gelmenizde maddi emekleri olmuştur belki (babamın o da yok) manevi bağınızi sıkı bir şekilde devam ettirmek zorunda değilsiniz size iyi gelmiyorlarsa. İnsan ne ekerse onu biçer bu hayatta, yapacak bir şey yok. Vicdanen bu konuda rahat olun.
Sizin artık bir evladınız var, yaşadıklarınız geçmişte kaldı. En büyük şansınız evladınız ve siz ona ileride "iyi ki benim annemsin" dedirtecek musmutlu anılarla dolu bir annelik yapacaksınız. Kendinizi geçmişe kapatarak bugününuzu ve yarininizi kaçırmayın. Biliyorum unutmasi hic kolay değil ama herkesin hayatında acılar var inanın. Allah kimseye geçmişi unutturacak başka acılar vermesin. Yani ben de şimdi çocukluğuma gitsem oturur ağlarız birlikte burda :) hele annemlerin çocukluğunu anlatsam birkaç sezonluk drama çıkar4 kardeş neler çekmişler ama şimdi esamesi yok, sadece arada biz neler çekmişiz diye anlatıyorlar ibret olsun diye :)
Uykum kaçmıştı konunuzu görünce bana da dert oldu yazmadan çıkmak istemediminşallah yarınlarınız dününuzdeki tüm kötü hatıraları unutturacak yepyeni güzel anılarla dolsun
![]()
Aslında bir nevi buradan "Görüşme artık" önerisini duymaya geldim. Çünkü şuan da faydaları olmadığı gibi hala hiçbirşey beğenmezler. Moral bozarlar, eleştirirler.Neden görüsmeye devam ediyorsunuz?
>Tmm annedir babadır,ama size iyi gelmiyorlarsa mesafe koyun en azından.
Eskiden fiziksel varmıs,suan psikolojik siddet devam ediyor.
Görüsmemek en iyisi bi süre.
Şuan tüm ama tüm gücümü kendi ailemi mutlu etmeye ve oğlumu düzgün yetiştirmeye harcıyorum, onları affetmeye zaman ve enerji harcamak bile çok görünüyor zaten gözüme.Affetmeye çalışmayın. Son yıllarda kişisel gelişim okuyanlarda çok var bu affetme saplantısı. İttirecen kaktıracan ama ille de affedecen. Bir de affedememenin stresini yüklemeyin omuzlarınıza. Çünkü affedilecek şeyler değil bunlar. Oysa kendisine tecavüz eden birini affedemediği için psikoloğa gelen bir kadın, affetmek zorunda değilsin dendiğinde iyileşmişti.
Affetmeyin ama durumla barışın. O ailede doğan kız çocuğu ben de olabilirdim, siz olmuşsunuz. Sizin şanssızlığınız ve asla sizin suçunuz değil. Kaldı ki bizler de muhteşem ailelerde büyümedik. Toplumumuz, aile yapısı açısından hastalıklı. Böyle düşünün.
Şu an ne güzel bir aileniz var. Zor şeyler yaşadım, benim suçum değildi ama şimdi mutluyum diye düşünün. Affetmemek değil ama durumla barışmak sizi sürekli öfke duymaktan koruyacak. Enerjinizi öfke duymak yerine kendi çocuğunuza çok mutlu bir anne figürü olmaya harcayın
En beni çılgına çeviren de, sırf sevişip bir yumurta ve sperm bağışladılar diye ömrüm boyu haklarını ödeyemeyeceğim varlıklara dönüşmüş görünmeleri ve hürmet duymak zorunda gösterilmem.Artık yalvarıyorum ne olur herkes anne baba olmasın cinsel organı olan herkes anne baba olmak zorunda değil..
Şu yaşanılanlara bakın ya içler acısı kaç yaşına gelmiş unutamıyor, unutulmaz doğurmakla anne baba OLUNMAZ..
Hiçbir borcum yok. Aksine zamanında çalışıp ekonomik destek olmuşluğum var, ona bile teşekkür etmek yerine "kaç kuruş kazanıyorsun ki zaten" diyerek küçümserlerdi. Yani yok yok yok, elimde "Ama şöyle de iyi yanları vardı" diyecek birşeyim yok.Iyi de ozur dilememisler ki affetsin kadin. Bence iletisimi sifira indirin modunuzu dusuruyorlarsa. Onlara ne borcunuz var ki?
Ben böyle konuştuğum zaman moralimi bozan kişileri hayatımdan çıkardım ve şuan çok mutluyum aynısını sana da tavsiye ederim sana bukadar zarar veren iz bırakan kişiler annende babanda olsa bence hayatından çıkar bi faydalarıda yok belliki uzak kalmak huzur verir bence sanaSevgili arkadaşlar, bu saat oldu gözüme uyku girmedi, anlatıp akıl almak istiyorum.
Baba: küçüklükten beri acımasızca döven, sadece 15+15 i bilemedim diye 8 yaşımda iken sırtımda süpürge sopası kıran, 21 yaşında üniversite öğrensicisi iken annemi aldattı diye yüzüne bakmadığım için kafamı duvarlara vurup yüzümü gözümü morartan, annemi bizim yanımızda döven, parası olduğu halde ödemeyip yurttan yaka paça atılmama sebep olan bir adam. (dahası var ama kısa keseyim)
Anne:koca koca diye ölüp biten, çocuklarına geberin diyip aynısı kocasına söylediğimde "ağzın tutulsun" diyen, hayatımda birkez bile saçımı okşadığını hatırlamadığım, yüzümü sık yıkadığım için, saçımı istediği gibi yapmadığım için, ev işlerindeki yardımımı beğenmediği için, fazla güldüğüm için, somurttuğum için, yemeğin soğanını az koyduğum için vs vs bahane bulup süreli rencide eden hakaret eden bir kadın.
Çocukluk ve gençliğim psikolojik ve fiziksel şiddetle geçtiği halde bunları ima bile etsem asi, nankör, katı kalpli ilan edildim hep.
Gelelim bugün e, evli bir çocuğu olan bir kadınım. Şuan hayatım yolunda olsada onları asla affedemiyorum, hatalarını kabul etmek yerine, beni satmadıkları, tecavüz etmedikleri, ve okuttukları için şükretmem gerekirmiş gibi bir tavırdalar. Beni güya arayıp soruyorlar hergün ama bu bana işkence gibi, çünkü ben sevgi, şefkat, ilgiye şuan muhtaç değilim. Zamanında vereceklerdi. Günlük hayatta pamuk gibi mutlu ve sakinim, ama onlarla iletişim kurar kurmaz modum düşüyor ve hep eskiye gidiyorum. Tedavi falanda fayda etmedi maalesef. Sadece görmek istemiyorum onları, artık biryerde patlayıp tek tek sayasım var yaptıkları herşeyi ve aramayın beni diyesim...
Uykulu yazdığım için karışık olabilir kusura bakmayın. Sizler ne önerirsiniz?
Dövsede sövsede aileniz nasıl aramayın diyebilirsiniz evet zor şeyler yaşamışsın bir yandanda haklısın ama aile işte atılmaz
bir gün canın yandığında ilk koşacak ailedir ne olursa olsunNiye atilmaz? Kan bagi varmi diye? Adamlar herseyi yapsin ama atilmasin öyle mi? Öyle bir atilabilir ki.
Ne demek sen biliyormusun cocuk yasta hakaret görmek, dövülmek? Merhamet duymayan herkes atilabilir.