Kızlar selam,
Yaklaşık 2 hafta önce 3 senelik ilişkim bitti.
Çok sevdiğim bir büyüğümün aracı olmasıyla tanışmıştık. O zaman yurtdışında çalışıyordu.İyiliği, doğruluğu dürüstlüğü, sorumluluk sahibi olması beni öyle çekti ki tanıdıkça sevgimin de eklenmesiyle güzel bir uyum yakaladık.
Ben üniversite okuyordum o zamanlar ve bana okulum biteceğinde kendisininde Türkiye'ye döneceğini söylemişti. Hiç üstelemedim tamam dedim. Nitekim uzakta olduğunu bilerek kabullenmiştim onu ve o aşamada hayatında söz sahibi olmak doğru değildi.
Okulum bitti bana söz verdiği şekildi geldi. Fakat yurt dışındaki imkanları burada bulamadığı ve maddi manevi tatmin sağlayamadığı için farklı bir ülkeye gitti bu sefer. Giderken her ne kadar gönlüm olmasa da, kendi bencilliğimi bir tarafa koydum ve o mutlu olsun diye tamam dedim. Ne olursa olsun bekleyeceğim seni.. Giderken bir buçuk sene için gittiğini ve 2016'nın sonunda geleceğini söylemişti. Yine tamam dedim, ben seni beklerim. Nitekim iki hafta öncesine kadar bekledim de. Zaman yaklaştıkça iş bulma konusundaki paniği arttı ve bana 'Acaba ben ocakta bi sureliğine Kanada'ya dil okuluna mı gitsem?' teklifiyle geldi. Ona bu uzaklığın beni psikolojik olarak çok yıprattığını ikinci kez bana söz verdiğini ve artık söylediği tarihte dönmezse hayatında olmayacağımı söyledim. O ise bana bunun kararını hemen veremeyeceğini ve düşünme aşamasında olduğunu söyledi. Kendimi seçenekler arasına koyulmuş gibi hissettiysem de bunu yüz yüze konuşmak üzere kapattık. İçim içimi yiyordu ama elden ne gelir. Darbeden sebep izinler iptal olunca yine eldeki imkanlarla konuşmaya karar verdik bu konuyu çünkü dayanamıyordum. O süreçte düşünmüş ve Dil okuluna gitme fikrini kabullenmeye karar vermiştim ama henüz paylaşmamıştım. Konuşurken bana kabaca gideceği tarihe kadar ayarladığını, ocaktan sonra 3 aylığına Kanada'ya gideceğini, dil okuluna şirket gönderdiği için dönüşte de tekrar çalıştığı yere gideceğini söyledi. Başımdan aşağı kaynar sular dökülse de sakinliğimi korumaya çalıştım ve Türkiye'ye ne zaman döneceğini sordum. Bana bir tarih veremeyeceğini, tarih verdiğinde içinde bulunduğumuz duruma düşeceğimizi söyledi. Oysa aylar öncesinden bana evlenme teklifi etmiş ailemle tanışmıştı. Babamın da ilk sorusu 'Ne zaman döneceksin?' olmuştu.Her şey bu kadar ciddiyete binmişken yan çiziyor olması beni mahvetti..Bense bunu artık daha fazla kabul edemeyeceğimi söyledim ve bunu kendim için yapmam gerektiğini yazdım. Devam edemezdim.. Hem uzaklık, hem hayal kırıklığı, hem araya giren soğukluk..
Ben bu konuşmaları yaparken ardı ardına tonlarca şey yazarken bana söylediği şey bunu illaki konuşuruz şimdi uyu, bunun kararını bugun vermek zorunda değiliz, pişman olacağımız şeyler yapmayalım oldu.
Ve sonrasında yazdıklarıma bi cevap dahi vermeden 2 haftayı sessiz bi şekilde geçirdi..
Kalbim acıyor. Sevgimden değil hayal kırıklığımdan. Yanlış mı yaptm diyorum ama önünü göremediğim ve yılların vermiş olduğu umutsuzluk ve yorgunluk beni yanlış yapmadığım konusunda ikna ediyor. Sonrasında ise hiçbir çaba göstermemiş oluşu bunun kanıtı.
Biliyorum.. Belki beklemen gerekirdi diyeceksiniz , bazılarınız da haklısın diyecek.. Sadece paylaşmak istedim yüreğimin acısını hafifletmek adına..
Yaklaşık 2 hafta önce 3 senelik ilişkim bitti.
Çok sevdiğim bir büyüğümün aracı olmasıyla tanışmıştık. O zaman yurtdışında çalışıyordu.İyiliği, doğruluğu dürüstlüğü, sorumluluk sahibi olması beni öyle çekti ki tanıdıkça sevgimin de eklenmesiyle güzel bir uyum yakaladık.
Ben üniversite okuyordum o zamanlar ve bana okulum biteceğinde kendisininde Türkiye'ye döneceğini söylemişti. Hiç üstelemedim tamam dedim. Nitekim uzakta olduğunu bilerek kabullenmiştim onu ve o aşamada hayatında söz sahibi olmak doğru değildi.
Okulum bitti bana söz verdiği şekildi geldi. Fakat yurt dışındaki imkanları burada bulamadığı ve maddi manevi tatmin sağlayamadığı için farklı bir ülkeye gitti bu sefer. Giderken her ne kadar gönlüm olmasa da, kendi bencilliğimi bir tarafa koydum ve o mutlu olsun diye tamam dedim. Ne olursa olsun bekleyeceğim seni.. Giderken bir buçuk sene için gittiğini ve 2016'nın sonunda geleceğini söylemişti. Yine tamam dedim, ben seni beklerim. Nitekim iki hafta öncesine kadar bekledim de. Zaman yaklaştıkça iş bulma konusundaki paniği arttı ve bana 'Acaba ben ocakta bi sureliğine Kanada'ya dil okuluna mı gitsem?' teklifiyle geldi. Ona bu uzaklığın beni psikolojik olarak çok yıprattığını ikinci kez bana söz verdiğini ve artık söylediği tarihte dönmezse hayatında olmayacağımı söyledim. O ise bana bunun kararını hemen veremeyeceğini ve düşünme aşamasında olduğunu söyledi. Kendimi seçenekler arasına koyulmuş gibi hissettiysem de bunu yüz yüze konuşmak üzere kapattık. İçim içimi yiyordu ama elden ne gelir. Darbeden sebep izinler iptal olunca yine eldeki imkanlarla konuşmaya karar verdik bu konuyu çünkü dayanamıyordum. O süreçte düşünmüş ve Dil okuluna gitme fikrini kabullenmeye karar vermiştim ama henüz paylaşmamıştım. Konuşurken bana kabaca gideceği tarihe kadar ayarladığını, ocaktan sonra 3 aylığına Kanada'ya gideceğini, dil okuluna şirket gönderdiği için dönüşte de tekrar çalıştığı yere gideceğini söyledi. Başımdan aşağı kaynar sular dökülse de sakinliğimi korumaya çalıştım ve Türkiye'ye ne zaman döneceğini sordum. Bana bir tarih veremeyeceğini, tarih verdiğinde içinde bulunduğumuz duruma düşeceğimizi söyledi. Oysa aylar öncesinden bana evlenme teklifi etmiş ailemle tanışmıştı. Babamın da ilk sorusu 'Ne zaman döneceksin?' olmuştu.Her şey bu kadar ciddiyete binmişken yan çiziyor olması beni mahvetti..Bense bunu artık daha fazla kabul edemeyeceğimi söyledim ve bunu kendim için yapmam gerektiğini yazdım. Devam edemezdim.. Hem uzaklık, hem hayal kırıklığı, hem araya giren soğukluk..
Ben bu konuşmaları yaparken ardı ardına tonlarca şey yazarken bana söylediği şey bunu illaki konuşuruz şimdi uyu, bunun kararını bugun vermek zorunda değiliz, pişman olacağımız şeyler yapmayalım oldu.
Ve sonrasında yazdıklarıma bi cevap dahi vermeden 2 haftayı sessiz bi şekilde geçirdi..
Kalbim acıyor. Sevgimden değil hayal kırıklığımdan. Yanlış mı yaptm diyorum ama önünü göremediğim ve yılların vermiş olduğu umutsuzluk ve yorgunluk beni yanlış yapmadığım konusunda ikna ediyor. Sonrasında ise hiçbir çaba göstermemiş oluşu bunun kanıtı.
Biliyorum.. Belki beklemen gerekirdi diyeceksiniz , bazılarınız da haklısın diyecek.. Sadece paylaşmak istedim yüreğimin acısını hafifletmek adına..