Yaramaz oğlum ve yaptığı!!

Alıntıyla yazsanız da ben de farketsem yazdığınızı.

Neyse..

Sizin gösterdiğiniz sevgiyi, sabrı, anlayışı kullanan çocuklar da var.

Ufak sorunlara karşı kimse ceza verip bundan mutluluk duymaz.

Anlamadığınız şey o gösterdiğiniz sınırsız anlayışı kötüye kullanma konusunda ısrarlı olan çocukların varlığı.
Gerçekten varlar ve sandığınız kadar masum olmayabiliyorlar da.

Defalarca uyarmanız, cümlelerin başını sonunu değiştirerek kırk türlü anlatmanıza rağmen
aynı yanlışı yapmaya devam ediyorlar.

Alay edercesine, ben de şu kadarcık boyumla senin sabrınla böyle oynarım dercesine..

Karşınızda haksız yere morartılmış, şişirilmiş göz, kırılmış diş, yarılmış kafa görünce
gelen veliye montessoriyi siz anlatırsınız artık.

Ölmedi ya çocuğunuz canım yaşıyor işte orası yaralı eksik kalıversin aaaa montessori okuyun biraz diye yollarsınız :)

Benim için birinin diğerinden üstünlüğü yok.
Hiç birini gereksiz şımartmam ya da cezalandırmam.

Daha yazmayacağım size..
İyi akşamlar..

Çocuklardan bahsederken 'masum olmayabiliyorlar' demenizi şiddetle kınıyorum. Eğer çocuklarımızın masum olmadığına dair bir inancınız varsa, ben de onları yetiştiren aile ve eğitimcilerinde arayın sebebini demek istiyorum. Montessori yöntemleriyle böyle dalga geçmeniz de bazı yeni nesil öğretmenlerimizin malesef bakış açılarının ne kadar dar ve sabırlarının, kendilerini geliştirme isteğinin ne kadar az olduğunun göstergesidir bence. Bizim öğretmenlerimizin arzusu faydalı bireyler yetiştirmekti, şimdi ne yazık ki çoğunun arzusu diğerlerini kenara itip çalışkan öğrencilere odaklanmak, bu stratejiyle de bir şekilde özel kurumlara vs kapağı atmak olmuş malesef.... Okul hayatıma Bir çocuğun masumiyetini yitirdiğini düşünebilen bir eğitimcinin elinde başlamadığım için şükrediyorum şu an...
 
Çocuklardan bahsederken 'masum olmayabiliyorlar' demenizi şiddetle kınıyorum. Eğer çocuklarımızın masum olmadığına dair bir inancınız varsa, ben de onları yetiştiren aile ve eğitimcilerinde arayın sebebini demek istiyorum. Montessori yöntemleriyle böyle dalga geçmeniz de bazı yeni nesil öğretmenlerimizin malesef bakış açılarının ne kadar dar ve sabırlarının, kendilerini geliştirme isteğinin ne kadar az olduğunun göstergesidir bence. Bizim öğretmenlerimizin arzusu faydalı bireyler yetiştirmekti, şimdi ne yazık ki çoğunun arzusu diğerlerini kenara itip çalışkan öğrencilere odaklanmak, bu stratejiyle de bir şekilde özel kurumlara vs kapağı atmak olmuş malesef.... Okul hayatıma Bir çocuğun masumiyetini yitirdiğini düşünebilen bir eğitimcinin elinde başlamadığım için şükrediyorum şu an...

Ben devlette öğretmenim hanımefendi.
Kapağı özele atmak yerine devletteki çocuklara faydalı olmayı seçtim.

Masumiyetini tamamen yitirmiş çocuk yoktur, masumluğu zaman zaman elden bırakan çocuk vardır.

Bunu da bu işin içindeki ben sizden iyi bilirim.

Anlama sorununuzu alıp uzaklaşarak benle muhattap olmazsanız sevinirim.

Evet sizin çocuğunuza verilen ciddi bir hasar sonucu siz aman ölmedi yaa dişi de kırılıversin, kaşı da patlayıversin der.
Diğer çocuğa hiç kızmazsınız tamam mı?

Hadi selametle..
 
Ben devlette öğretmenim hanımefendi.
Kapağı özele atmak yerine devletteki çocuklara faydalı olmayı seçtim.

Masumiyetini tamamen yitirmiş çocuk yoktur, masumluğu zaman zaman elden bırakan çocuk vardır.

Bunu da bu işin içindeki ben sizden iyi bilirim.

Anlama sorununuzu alıp uzaklaşarak benle muhattap olmazsanız sevinirim.

Evet sizin çocuğunuza verilen ciddi bir hasar sonucu siz aman ölmedi yaa dişi de kırılıversin, kaşı da patlayıversin der.
Diğer çocuğa hiç kızmazsınız tamam mı?

Hadi selametle..

Siz benim ne iş yaptığımı biliyor musunuz ki? Ayrıca biz size aferin deyin demiyoruz elbette; ama kurduğunuz cümleleri bir daha okursanız bir eğitimciye hiç yakışmadığını siz de farkediceksiniz. Hatta ben sizi tanımıyorum ama çocuğunuz olmadığını düşündürüyor yazdığınız yazı bana. Devlette görev yapıyor olduğunuz için böyle kafanıza göre ceza verme hakkına sahip görüyorsunuz kendinizi zaten. Özel okulda bu şekilde davranamazsınız. Dediğim gibi, benim harika bir öğretmenim vardı. Ve sınıfımızda zihinsel özürlü bir çocuk, birkaç tane sürekli iten vuran kıran çocuk, hatta bir tane de hırsızlık yapan bi çocuk vardı. Biz o hırsızlık yapan çocuğun kim olduğunu hiç öğrenmedik biliyor musunuz? Ve bir daha tekrar etmedi aynı olay. Cezasız, bağırtısız çağırtısızca öğretildi o çocuğa doğrusu. İşte öyle bir öğretmenimiz vardı! Zihinsel özğrlü arkadaşımız parmağıyla burnunu karıştırır sonra ağzına götürürdğ elini misal, hiçbirimiz gülmedik bir kere bile; en yaramaz en kavgacı olanlar en iyi anadolu liselerini kazandı; ailelerinin sınıfa gelmesine bile gerek kalmazdı bir olay olduğunda; bizim öğretmenimiz vuranın itenin ailesini alır yaralananın evine giderdi sıcağı sıcağına çözülsün tatlıya bağlansın olay diye. Öyle bir kadındı işte :) sizin ne kadar tahammülsüz bir insan olduğunuzsa zaten burdaki yorumlara verdiğiniz cevaplardan belli! Çok yanlış bir meslek seçmişsiniz ya neyse... Buraya da yazıyorsanız herkes size ayyy haklısın desin diye tazıyorsunuz herhalde, ama kimsenin öyle bir mecburiyeti yok. Ve burası mülkünüzmüş gibi, git falan diyemezsiniz insanlara. Biz sizin öğrenciniz değiliz, önünüzde çocuk yok sizin. Saygıyı bırakmayın elden bence...
 
Çocuğunuzun okulda başka sorunları problemleri olabilir mi acaba? Konuşmayı denediniz mi Oğlunuzla yada Öğretmeniyle bu konuyu? Ve birde hiç kızmadan hiç kötü birşey söylemeden neden arkadaşına vurduğunu neden böyle davrandığını sordunuz mu? Mutlaka bir nedeni vardır. Ceza vermek yerine neden sonuç ilişkisini denemenizi tavsiye ederim ilk önce. Nedenini bilirseniz sonuca daha çabuk varırsınız.
 
Canım ceza verdiğinde belli bir bölge seç evin içinde ve ceza süresi ver ona yaptıklarının doğrumu yoksa yanlış mı olduğunu düşünmesini söyle düşüldükten sonrada fikirlerini al ve Özür dilemesini sağla daha sonra da yaptığı yanlıştan dolayı ona yasak koy mesela bugün parka gidemezsin ya da tv yok gibi.. ama sen telefonda yasak yazmışsın telefonun zaten o yaştaki çocuğun elinde olmaması gerek her açıdan fazlasıyla zararlı benim yigenlerim var küçük benim telefonumla oyun oynamak istediklerinde Hayır bu size yasak gelin beraber oyun oynayalım diyorum. Onu tv telefon dışında doğal şeylere çekin örneğin kitaplar alın çok güzel çocuk kitapları var ders verici düşündürücü yaptığı yanlışları anlamasini sağlayacak türde çok kitap var evde hikaye saati yapın ve okuyun daha sonra sence yaptığı doğru muydu peki neden yanlıştı ya da yaptığı yanlısı düzeltmek için ne yapmalı vs... gibi iste yani ona yaptığı ve dışardan duyduğu gördüğü yanlış hareketlerden dolayı ne çıkarması gerektiğini bu sorularla öğretebilirsiniz allah yardımcınız olsun
 
Son düzenleme:
Kötü davranış sergilediginde nasıl ceza veriyorsan iyi güzel davranışlar edindiginde yaptigindada ödüllendirmeyi unutmayın bu çok önemli
 
Siz benim ne iş yaptığımı biliyor musunuz ki? Ayrıca biz size aferin deyin demiyoruz elbette; ama kurduğunuz cümleleri bir daha okursanız bir eğitimciye hiç yakışmadığını siz de farkediceksiniz. Hatta ben sizi tanımıyorum ama çocuğunuz olmadığını düşündürüyor yazdığınız yazı bana. Devlette görev yapıyor olduğunuz için böyle kafanıza göre ceza verme hakkına sahip görüyorsunuz kendinizi zaten. Özel okulda bu şekilde davranamazsınız. Dediğim gibi, benim harika bir öğretmenim vardı. Ve sınıfımızda zihinsel özürlü bir çocuk, birkaç tane sürekli iten vuran kıran çocuk, hatta bir tane de hırsızlık yapan bi çocuk vardı. Biz o hırsızlık yapan çocuğun kim olduğunu hiç öğrenmedik biliyor musunuz? Ve bir daha tekrar etmedi aynı olay. Cezasız, bağırtısız çağırtısızca öğretildi o çocuğa doğrusu. İşte öyle bir öğretmenimiz vardı! Zihinsel özğrlü arkadaşımız parmağıyla burnunu karıştırır sonra ağzına götürürdğ elini misal, hiçbirimiz gülmedik bir kere bile; en yaramaz en kavgacı olanlar en iyi anadolu liselerini kazandı; ailelerinin sınıfa gelmesine bile gerek kalmazdı bir olay olduğunda; bizim öğretmenimiz vuranın itenin ailesini alır yaralananın evine giderdi sıcağı sıcağına çözülsün tatlıya bağlansın olay diye. Öyle bir kadındı işte :) sizin ne kadar tahammülsüz bir insan olduğunuzsa zaten burdaki yorumlara verdiğiniz cevaplardan belli! Çok yanlış bir meslek seçmişsiniz ya neyse... Buraya da yazıyorsanız herkes size ayyy haklısın desin diye tazıyorsunuz herhalde, ama kimsenin öyle bir mecburiyeti yok. Ve burası mülkünüzmüş gibi, git falan diyemezsiniz insanlara. Biz sizin öğrenciniz değiliz, önünüzde çocuk yok sizin. Saygıyı bırakmayın elden bence...

Siteden,konudan git demem elbette.
Benle muhattap olmayın derim rahatlıkla:)
Olmayın evet..

Evet bizim dönemimizde de sınıflarda böyle ciddi sorunlar olmazdı.
Olsa da dallanıp budaklanmadan çözülürdü.

O o zamanki öğretmenlerin farkından ziyade çocukların ve velilerin edepli oluşundan kaynaklanıyordu ama.

Orada bir yanlışınız var işte.

Ne iş yaptığınızla ilgilenmiyorum.
Hayırlı bir iş yapmadığınız, kayda değer biri olmadığınız benim öğretmenliğimi şuradaki üç yorumumdan değerlendirmenizden belli zaten.

Yanlış da bir yorumum yok. Çok çok haklıyım.
Masal anlatmıyorum gördüklerimden yola çıkarak yazıyorum bunları.

100'ü bulmamış mesaj sayınızla atıp tutmayın.
Beni tanıyanlar nasıl bir öğretmen olduğumu bilir.

Doğurmama gerek olmadan kendimden neler veririm ben öğrencilerime.
Öğrencilerim değil çocuklarım derim.

Burada hiç tanımadığım insanlara okulla ilgili her sıkıntılarında üşenmeden yardımcı olan biriyim.

Sizin gibi boş beleş konuşmuyorum.

Kimseden haklısın duymaya ihtiyacım yok çünkü kendimden eminim ben.

Neyse daha fazla muhattap olmayacağım sizinle.
Banlanmaya değer görmedim..
 
kesimlikle ya biz komşunun kızı ile birbirimize girerdik ayırmazlardı kendilerini savunmayı öğrensin derlerdi ve halada annelerimiz biz görüşüyoruz çocuk için kavga olayı tamamen saçmalık çünki kavga ettikten sonra oyuna davem ederdik ağlamaktan şişmiş gözlerimizle:KK70:
düşünsene annelerin kavga edip küstüğünü ne kadar gereksiz
bi şey sormak istiyorum siz kavga ederken aileleriniz sizi ayırmazlarmış savunun kendinizi diye.. ee şiddeti engellemek bunun neresinde.. ben bu yönteme hem katılıyorum hemde bu kadar duyarsız kalınmaması gerektiğini savunuyorum açıkçası..
 
Kızlar Oğlum 5 yaşını dolduracak bu ayın sonunda nasipse. Yaşı küçükte değil fazla. Neyin doğru, neyin yanlış olduğunu anlatınca anlayacak bir şey. Nedense anlamıyor. Söylüyoruz, anlatıyoruz, sadece anlık anlıyor, özür diliyor ve sonra tekrar eski hareketlerini tavırlarını sürdürüyor. Dün işten eve girdim ve telefonum çaldı. Baktım oğlanın öğretmeni. Meğerse benim oğlum dün okulda bir arkadaşının yüzüne "tokat" atmış ve çocuğun burnunu kanatmış!!!!! Çocuğun burnunun kanaması da bir hayli sürmüş ve doğal olarak ailesini aramışlar. Ailesi de çok kızmış. Oğlum okuldan gelene kadar öyle sinirliydim ki anlatamam. Böyle gerçekten ilk defa artık dövmek istedim oğlumu. Tabi ki dövmedim ama çok kızdım. Babası ile anlattık ona yaptığı yanlışı. Ceza verdik. Bakalım ne olacak. Ya ben neyi eksik yapıyorum? Ne yapmam lazım? Derler ya "dayak cennet çıkma", doğru mu acaba? Şuanda cezalı? TV, Televizyon, Telefon hiç bir şey yok. Çikolata yok. Sınırlı sayıda ve zamanda idi dediğim bu şeyler, artık hepsi bitti. Çok sinirliyim gerçekten ya!!!


Edit: Bir çocuğunda sırtını ısırıp, morarttı!!!!!!
Acaba okula gitmek istemediği için böyle davranıyo olabilirmi çocuklar gerçekten çok zekiler çünkü bu yüzden hırçın davranıyo olabilir sizin onu bırakmanızın tepkisi olabilir bu durum
 
Acaba okula gitmek istemediği için böyle davranıyo olabilirmi çocuklar gerçekten çok zekiler çünkü bu yüzden hırçın davranıyo olabilir sizin onu bırakmanızın tepkisi olabilir bu durum
Okula gitmeyi istememe gibi bir durumumuz yok cok şükür ama ara sıra is yerime gelmek istemiyorda değil :) öğretmeni ile de konuştum. Sadece oyun amaçlı yapıyormus. Şimdi çok şukur o yaramaz 2 arkadaştan birini veli aldı okuldan. Diğerinin de sınıfı değişti oğlum daha iyi
 
Okula gitmeyi istememe gibi bir durumumuz yok cok şükür ama ara sıra is yerime gelmek istemiyorda değil :) öğretmeni ile de konuştum. Sadece oyun amaçlı yapıyormus. Şimdi çok şukur o yaramaz 2 arkadaştan birini veli aldı okuldan. Diğerinin de sınıfı değişti oğlum daha iyi
Gözünüz aydın;))
 
bi şey sormak istiyorum siz kavga ederken aileleriniz sizi ayırmazlarmış savunun kendinizi diye.. ee şiddeti engellemek bunun neresinde.. ben bu yönteme hem katılıyorum hemde bu kadar duyarsız kalınmaması gerektiğini savunuyorum açıkçası..
6 yaşında iki kız çocuğu düşünün kavga ediyorlar zaten ortada çok büyük fiziksel güç yok ikimizde dengiz
kaldı ki 15 dakika sonra sarım gurum olmamızda cabası ve bu hergun rutin olan bir kavga illa annemlerin yanında olmuyordu ki
 
Ben devlette öğretmenim hanımefendi.
Kapağı özele atmak yerine devletteki çocuklara faydalı olmayı seçtim.

Masumiyetini tamamen yitirmiş çocuk yoktur, masumluğu zaman zaman elden bırakan çocuk vardır.

Bunu da bu işin içindeki ben sizden iyi bilirim.

Anlama sorununuzu alıp uzaklaşarak benle muhattap olmazsanız sevinirim.

Evet sizin çocuğunuza verilen ciddi bir hasar sonucu siz aman ölmedi yaa dişi de kırılıversin, kaşı da patlayıversin der.
Diğer çocuğa hiç kızmazsınız tamam mı?

Hadi selametle..
ben size cok katiliyorum 5 yasi icinde bir iglum var ve krese gidiyor ama bole birseyle karsilassam cok cok uzulurdum ve cocugum adina incinirdim..sonucta karsidaki de cocuk ama bir tarafta anne yuregi en azindan bir ceza bekliyor
 
Back
X