• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Yurtdışında hayat daha mı iyi?

bu tamamen görceli bir durum

ülkede nasıl yaşadığınız, neleri öncelediğiniz, neleri önemsediğiniz ve ne beklediğinizle alakalı

mesela siz işteyken evi silen süpüren bir de tencere yemek yapıp koyup giden bir hatice hanım varsa, çocuğunuz anneniz bakıyor, okula gitse okuldan ablanız alacak vs. ise

kurunuz tarhananız memleketten gelip, siz de yazın 1 ay memlekete gidip yaylaymış, obaymış fadime teyzenin kızının nişanı ali abinin oğlunun asker uğurlamasıymış kopup çoşup geliyorsanız, babanız mangalı yakarken siz söğüş hazırlıyorsanız

ne biliyim aynı mahallede doğdu, büyüdü tüm esnaf tüm mahalleli tanıdık sabah evden çıkıp akşam dönene kadar 29579286 kişiye selam vererek günü geçiriyorsanız

nebahat teyzeler akika kurbanı ya da "araba kuyruğu doğrultma"sı kesip size de kavurup getiriyorsa
görümcenizin kızının gelinlik provasına kayınvalidenizle eltinizle birlikte gidiyorsanız
hacı uğurlamaya, bayram temizliğine, diş buğdayına, mezuniyete, ve daha aklıma gelen gelmeyen her bahaneye bir arada iseniz, bir arada olmasanız ölüyorsanız. ezan sesi duyunca seviniyor, bayram sabahı aile görmeden o bayramı bayram saymıyorsanız
.....

böyle yaşıyorsanız zor. gitmeyin daha iyi.

ama sadece kendi eşiniz-çocuğunuz yaşıyorsanız
daha batılı denecek türdeyseniz. bayramda aile yanına değil otel tatiline gidiyorsanız mesela
çocuğa kendiniz bakıyoranız, evinizi kendiniz idare ediyorsanız
kurbanı memlekette değil büyükşehirde kesiyor, veya kesmiyor bağışlıyor belki görmüyor bile iseniz

AVM'ye gitmeyi aktivite saymıyorsanız
işten çıkıp spora gidip, doğa yürüyüşüne gidip, az tüketip, çok okuyup her işinizi kendiniz yapıyorsanız, 35 yaşında dil öğrenmek ya da yüksek lisansa başlamak gibi şeyler yapmak isteseniz bu yaştan sonra delirdin mi otur ourduğun yerde " değil de "evet insan her yaşta gelişmeli öğrenmeli" kafasında iseniz...(çünkü belli düzeni olan insanlar başka ülkeye gidince en çok b konfor alanından çıkma sorununu yaşıyor, esnek ve gleişmeye çaık olmak önemli)
trafikte harcadığınız zamana üzülüyor
çocuğunuz hele ki kızsa giydiğine yediğine kimse karışmasın istiyorsanız
hayatınızı planla programla geçiriyor mesela son dakika değil 2-3-4 senelik planlar yapıyor ; sonra memlekette her gün bi olay olmasından dolayı sıtkınız sıyrılıyor ise

durduğunuz kabahat.
Hangi ulkeden bajsediyorsunuz bilmiyorum.Almanyada yillardir yasayip Almanca öğrenmemis,orada küçük Türkiye kurmuş bi kitle var mesela.
 
Almanyada garsonlar iyi maas almiyor ki. Mesela Almanyada yüksek maas almiyorlar. Verilen bahsisler de o kadar cok olmuyor her yerde. Hangi ülkede maaslari iyi ki?
Amerikada saat üzerinden aldıkları rakam çok kötü değil, ama en çok bahşişle geçiniyorlar, çok bahşiş veriliyor Amerika’da sanki artık kanunen mecbur gibi. Olmadığı halde. Yüzde 10-15 bahşiş normal görülür, bir kahve falan içiyorsanız. Akşam yemeği falan ise %20 mutlaka. Ama garson sadece bir örnekti, benim anlatmaya çalıştığım konu için.
 
Son düzenleme:
Bulgarlaristanda türkler, slav bulgarlar ve çingeneler yaşıyor.Olumsuz bahsettiğiniz kesim çingeneler.Bulgarlar ve türkler minimum lise , çoğunlugu universite mezunu insanlar.Avrupa külturune yakin ve entegre olabilen insanlariz.Marokanlari niye yazmadinizki???
hanımefendi alınmanız gereken bir durum yok
her ülkenin iyisi var kötüsü var; benim çingene (bulgar değil bakın direkt etnik olarak çingene) olan da çok arkadaşım var; konu etnisite değil x ülke pasaportu.

demek istediğim şey şu:
türkler almanyayaa gideli 60 sene oldu artık

bulgarlar ise AB'ye üye olunca
suriyeliler de savaştan sonra geldiler

yani bizim meselemiz eski mesele artık yeni azınlıklar var ,biz gündemden düştük.

zaten yazdığım diğer mesajlara bakarsanız entegre olamayan türker için de çok güzel şeyler yazmadığımı fark edecekiniz.

millet ayrımı yaptığım yok benim.
 
hep mi mühendisler gidiyor
hiç sanatçı yok mu aranızda göç eden
biraz da bu konuda bilgi verin
Evet benimde çevremde göç edenler mühendis, akademisyen, doktor. Beyin göcü kısacası. Sanatçı en son magazinde görmüştüm. Kerem Kupacı vardı. Hayat Bilgisi dizisinde Pikaçu karakteriyle meşhur olmuştu. Londra’ya yerleşmiş. Orda ders veriyormuş. Tolga Karayel’i biliyorsunuzdur zaten. Amerika’da tır şöförlüğü yapıyor. Haluk Bilginer’inde İngiltere’de tiyatro alanında en az Türkiye’deki kadar meşhur olduğunu duymuştum. Müzisyen bilmiyorum göç eden.
 
Ben isvecte dogup buyudum herzaman derim, Turkiyede ya zengin olacaksin yada tatillerde gidip geleceksin. Cocuklarimin turkiye egitim sisteminde egitim görmesiniz istemezdim ilerde, hep sinav sinav nereye kadar. Burada genclerin okul disindada sosyal faaliyetlere zaman ayirabiliyorlar ve gencler icin ekonomi cokta buyuk sikinti degil.
İsveçi anlatan bir video izlemiştim sonrasında baya araştırma yapmıştım. Gerçekten hayran kaldım o ülkeye keşke bir imkanımız olsa da oraya gitsek. Yok komşuluk yok insanlık falan filan bunlar boş işler. Doğru düzgün yasayamadiktan sonra samimiyetin bir önemi yok bence.
 
İsveç değilde İsviçre için çok iyi şeyler duydum ben. Benim ex eşim İsviçre’ye Bern şehrine yerleşti, İsviçreli bir kadınla evlendi. Vatandaşlık almış. Gelir düzeyleri çok yüksekmiş, medeniyet had safhadaymış. Tanıdıklarımıza anlata anlata bitiremiyormuş.
 
Benim de bi 3 aylık Japonya gezisi olmuştu. Çok farklı bir kültür bi o kadar da saygılı bir toplum..orda yaşamayı istermiydim
Ben çok zorlanmıştım, çok farklı bir toplumdu; lakin alışmak için oradaki küçük bir markette kasiyer olarak çalışmıştım yüksek lisansımı yaparken.
Çok farklı insanlara denk gelmiştim, zaten Tokyo'daydım. Çok zor alıştım gerçekten çünkü Japonlar dışarıdan gelen insanlara çok soğuk ve mesafeli davranıyorlar. Ama arkadaşlıklarını bir kere kazandığınız zaman inanılmaz can dostları oluyorlar.
Bir gün Japon tarzı bara(Izayaka) gitmiştik, yani herkes yerde oturuyor, arkadaşlarım ve onların aileleri ile topluca yiyip içmiştik. Sıcaklıklarını orada hissetmiştim.
 
Yurt disina hic gitmedim ama sirf bu kaba saba insanlar yuzunden gitmek isterdim imkanim olsa. Boyle negatif bi toplum olamaz. Insanlarin gelecegini korelttiler. Berbat bi donem yasiyoruz eskiden de oyleydi zaten. Medeniyet sifir, insanlari egitimsizlikle senelerdir korelttiler.
Oyle denmiyor ama,ifade sekliniz yanlis.Siz nekadar almansaniz Bulgaristanda yasayan diger azinliklarda okadar bulgar...Alman medyasi turklerle ilgili haber yaparken almanlar demiyor.Ayrica forum genis bir kitleye hitap ediyor,verdiginiz bilginin yanlis oldugunu dusunuyorun.Avrupada bir okadar polonyali ve romanyalida var.Ben sahsen 166 cesit irktan insanin yasadigi bir sehirdeyim.
 
Amerika’da çok iyi bir okula gitme şansı olanlar kesinlikle kaçırmamalı. Ivy league denen okullar mesela ama onlar değilse de başka çok iyi okullar var. Çok paraları var, Harvard üniversitesi geçen yıl 1.5 milyar dolar bağış toplamış mesela milyon değil, milyar dolar. O yüzden çok araştırma yapılabiliyor, burs veriliyor. Bunlar çok önemli. Ama tabii her yer kolej dolu her mahallede okul var. Demek değil ki hepsi iyi. Okumak için gidenler çok iyi araştırsın. En iyi üniversiteler diye listeler var az çok fikir verir.
Benim kariyer hedefim şu an Türkiye'de kalıp sinemaya yönelmek üzerine. Genelde çevrem bunu komik veya gerçek dışı bir hedef olarak görüyor o yüzden insan etkileniyor haliyle. Yanlış mı yapıyorum diye düşünüyorum bazen. Yine de senarist olmak istiyorum ve onun üzerine çalışıyorum.

Arkadaş çevremin çoğunluğu da yazılıma odaklanmış durumda. Herkes kendini geliştirip Amerika'ya kapağı atma derdinde. Başka bir yorumda S sassyassyy yazılımcı olduğunu yazmıştı. Kesin dönüş yapmak istemesi beni çok şaşırttı mesela. Gerçekten kendi yaş aralığımda tanıdığım insanların yarısından fazlasının hedefi yazılım ve yurtdışı üzerine.

Her konuştuğum arkadaşımdan 'Udemy'de yazılım dersleri var, yazılım ve bilgisayar mühendisliği dışında iş yok, yazılım demiş miydim, Amerika, yazılım, Amerika' bunlar dışında bir şey konuşmuyor kimse.
 
Türkiye'de sade garsonları azarlamiyolar usttekiler her meslekte alttakini azarliyor. Keske o isci haklari bizde de uygulansa. Garsondan hem dil istiyolar hem de asgari ucret bile vermiyolar. Sonra zaten bi sekilde tazminat haklari olmasin diye kendileri sebepsiz cikartiyo. Ahlak yok ki.
 
Oyle denmiyor ama,ifade sekliniz yanlis.Siz nekadar almansaniz Bulgaristanda yasayan diger azinliklarda okadar bulgar...Alman medyasi turklerle ilgili haber yaparken almanlar demiyor.Ayrica forum genis bir kitleye hitap ediyor,verdiginiz bilginin yanlis oldugunu dusunuyorun.Avrupada bir okadar polonyali ve romanyalida var.Ben sahsen 166 cesit irktan insanin yasadigi bir sehirdeyim.
sanıyorum benim mesajım için yazmışsınız ama yanlış alıntı yapmışsınız, cevap yazdığınız kişi ne oluyoruz diyecek :)

ben almanyada yaşamıyorum ki, yaşadım bir dönem ama şu anda tr'deyim
alman pasaportum da yok. türküm yani, sadece türküm.

"polonyalı muslukçu" esprisi de yapardım ama burada herkes bilmiyor
ya da sadece suriyeliler değil, filistinliler de aynı savaş saikleriyle iltica ettiler. ama kimse filistililer için mevzu çıkarmaz çünkü 1 güncel değiller 2 çok değiller 3 gettolaşmış değiller. bunlar önemli :1 güncel -kalabalık ve getto olmak ya da belli sektörleri domine etmek gerekiyor konu olmak için.

kısacası başat olarak hani prototip baskınsa o konuşulur. ben de 166 çeşit ırktn insanlarla çalıştım, 166 çeşit ırktan insan yaşayan şehirlerde yaşadım. hiçbir ırkla da sorunum yok.

hatta bulgar pasaportlu çingene arkadaşlar genelde güzel türkçe de biliyorlar zaten :) ve fakat almanlarla konuştuğunuz zaman konu şu: AB'ye giren ülke bulgaristan, AB'ye girince 3 aya kadar serbest gezme hakkı olunca gelip otel temizliği, garsonluk, vs ne kadar iş varsa yapanlar yine onlar. başa sektörleri ele geçirdikleri de konuşulyor.

sizin tepkiniz bizimkilerin "onlar kürt ama türk değil" tepkisine benzedi. ister türk olsun ister kürt, ister laz ister çeçen türk pasaportlu mu, türkiye'den mi gitmiş ona türk denir, bitti gitti, bu bu kadar basit bir konu.
 
Benim kariyer hedefim şu an Türkiye'de kalıp sinemaya yönelmek üzerine. Genelde çevrem bunu komik veya gerçek dışı bir hedef olarak görüyor o yüzden insan etkileniyor haliyle. Yanlış mı yapıyorum diye düşünüyorum bazen. Yine de senarist olmak istiyorum ve onun üzerine çalışıyorum.

Arkadaş çevremin çoğunluğu da yazılıma odaklanmış durumda. Herkes kendini geliştirip Amerika'ya kapağı atma derdinde. Başka bir yorumda S sassyassyy yazılımcı olduğunu yazmıştı. Kesin dönüş yapmak istemesi beni çok şaşırttı mesela. Gerçekten kendi yaş aralığımda tanıdığım insanların yarısından fazlasının hedefi yazılım ve yurtdışı üzerine.

Her konuştuğum arkadaşımdan 'Udemy'de yazılım dersleri var, yazılım ve bilgisayar mühendisliği dışında iş yok, yazılım demiş miydim, Amerika, yazılım, Amerika' bunlar dışında bir şey konuşmuyor kimse.
Evet çok doğru benim de etrafta gördüğüm herkes bilgisayar mühendisi. Bir sanatçı bir arkeolog yok. Siz hedefinize odaklanın, boş verin. Herkes bir ofiste yazılım yapmaktan mutlu olmayabilir, çok komik ısrarlar zorlamalar. Üstelik sinema ve senaryo ile ilgiliyseniz nerede olduğunuz da önemli değil yani bu iş Amerika’da Almanya’da yapılır diye bir kural yok.
 
Son düzenleme:
İsveçi anlatan bir video izlemiştim sonrasında baya araştırma yapmıştım. Gerçekten hayran kaldım o ülkeye keşke bir imkanımız olsa da oraya gitsek. Yok komşuluk yok insanlık falan filan bunlar boş işler. Doğru düzgün yasayamadiktan sonra samimiyetin bir önemi yok bence.
Halki biraz soguk gibi ama genel olarak cok durust insanlar. Cok fazla yargilama ve dedikodu kulturu yok.
 
Benim kariyer hedefim şu an Türkiye'de kalıp sinemaya yönelmek üzerine. Genelde çevrem bunu komik veya gerçek dışı bir hedef olarak görüyor o yüzden insan etkileniyor haliyle. Yanlış mı yapıyorum diye düşünüyorum bazen. Yine de senarist olmak istiyorum ve onun üzerine çalışıyorum.

Arkadaş çevremin çoğunluğu da yazılıma odaklanmış durumda. Herkes kendini geliştirip Amerika'ya kapağı atma derdinde. Başka bir yorumda S sassyassyy yazılımcı olduğunu yazmıştı. Kesin dönüş yapmak istemesi beni çok şaşırttı mesela. Gerçekten kendi yaş aralığımda tanıdığım insanların yarısından fazlasının hedefi yazılım ve yurtdışı üzerine.

Her konuştuğum arkadaşımdan 'Udemy'de yazılım dersleri var, yazılım ve bilgisayar mühendisliği dışında iş yok, yazılım demiş miydim, Amerika, yazılım, Amerika' bunlar dışında bir şey konuşmuyor kimse.
ben soyle soyleyeyim yani tabi hayal kirmak gibi olmasin, tabi cok basarili olanlar da vardir ama oyle udemyden veya googledan ders alip yurt disinda bekledikleri gibi bir yazilim isi yapamaz cogunluk. tabi kendilerini gelistirirler ama zor, olmaz yani. sizin hayaliniz onlarinkinin yaninda daha gercekci bence.

ben stajimi googleda yapmistim undergrad yaparken, sonra tabi is basvurusunda bulundum beni tel avivde calismaya cagirdilar gitmedim. san franciscodaki ofise de adam beni almadi. beni beni bihterini :KK70: udemyden ders alani kim ne yapsin yani? su an kendi isimizi kurduk, dunyanin her yerinden yurutebiliriz bunu. masterda cok yipraniyorum, bitince en az bir yil hic calismadan turkiyede bombos yatmayi planliyorum. tamam yeter artik calisayim dedigimde de isler turkiyeden de iyi yuruyor olursa kalirim ulkemde, amerikaya donup ne yapacagim kafayi yerim herhalde. amerikaya yazilim hayaliyle gelenler buyuk ihtimalle gidemeyecekler, gitseler de cok yipranacaklar beklediklerini bulamayacaklar.
 
Kesinlikle doğru. Kurallar ihlal edilmemeli hangi ülke olursa olsun kurallara sıkı sıkıya uyarım.
Benim şikayet daha çok günlük hayat şikayeti. Mesela Türkiye’de bir garson bana sempatik davranmazsa alınmıyorum, zaten çok çalışıyor az kazanıyor kim bilir hangi amiri azarladı falan diye düşünüp anlayabiliyorum.
Yurtdışında bir garson surat yaparsa sinirim bozuluyor, güzel maaşın var, çok yüklü bahşiş alıyorsun, öyle azarlama falan da olmaz çalışan haklarından dolayı, ee ben de çok kibar bir insanım sen ne diye surat yapıyorsun diyorum (tabii içimden), sonra sinirim bozuluyor.
hımm tamam şimdi anladım
evet benim de tr'de hizmet sektöründe çalışan insanlara toleransım daha yüksek; çok fazla çalışıyor insanlar. yorgun olabilir, bıkkın olabilir. işten çıksa iş bulamayabilir oysa 1. dünya ülkelerinde en azından iş bulamam diye bir derdi yok.
 
ben soyle soyleyeyim yani tabi hayal kirmak gibi olmasin, tabi cok basarili olanlar da vardir ama oyle udemyden veya googledan ders alip yurt disinda bekledikleri gibi bir yazilim isi yapamaz cogunluk. tabi kendilerini gelistirirler ama zor, olmaz yani. sizin hayaliniz onlarinkinin yaninda daha gercekci bence.

ben stajimi googleda yapmistim undergrad yaparken, sonra tabi is basvurusunda bulundum beni tel avivde calismaya cagirdilar gitmedim. san franciscodaki ofise de adam beni almadi. beni beni bihterini :KK70: udemyden ders alani kim ne yapsin yani? su an kendi isimizi kurduk, dunyanin her yerinden yurutebiliriz bunu. masterda cok yipraniyorum, bitince en az bir yil hic calismadan turkiyede bombos yatmayi planliyorum. tamam yeter artik calisayim dedigimde de isler turkiyeden de iyi yuruyor olursa kalirim ulkemde, amerikaya donup ne yapacagim kafayi yerim herhalde. amerikaya yazilim hayaliyle gelenler buyuk ihtimalle gidemeyecekler, gitseler de cok yipranacaklar beklediklerini bulamayacaklar.
yani bunun gibi bir şey yazacaktım siz daha güzel yazmışsınız

benim alanım direkt yazılım değil ama işim gereği data science-big data projelerim de var- henüz öyle çok aşmış şeyler de değil.
süper uzman değilim yani. böyleyken bile benim de gördüğüm:

udemy'den ders alarak olacak şeyler değil bunlar.
vasat yazılımcı alacaksa koskoca bir hindistan var onun için zaten....
bilemedim.
 
o gece okulun girisindeki bankta uyuduk ikimiz biskuvi yiyerek. :KK70: telefonlarimiz calismadi, iki kisiden rica ettik ikisi de vermedi. korkunctu ya gercekten yani alistik ama bir de bize sorun. ki ben dunyada 50den fazla ulke gezmis biriyim, amerikada yasadigim boklugu hicbir yerde yasamadim.
Yaşadığınız kötü deneyim için üzüldüm. Geceyi bankta uyuyarak geçirme düşüncesi korkunç.
mesela Las Vegas’a gittiğimizde hayran kalmıştım. Gayet uygun fiyatlı bir otelde Flamingo, muazzam bir açık büfe vermişlerdi. Otellerin standart odaları bizim suitler gibiydi. Yeter ki müşteri gelsin nasılsa kumarla kazanırız diye düşünüyorlardı. Ben Amerika’da hep güzel ve Farklı deneyimler yaşadığım için hayalimi süsleyen ülkeydi. Önceki yorumlarda da bahsedilmiş. Fırsat hikayelerinin olduğu ülke de Amerika. Bir Türk’ü okumuştum. Yoksul bir ailenin çocuğu olarak Amerika’ya göç etmiş. Çok zorluklar yaratmış sonra Çobani diye yoğurt markası yaratmış ve Amerika’nın en zenginlerinden biri. İşte böyle hep madalyonun tek tarafını gördüm. Sizin yazdıklarınız gerçekten çok şok etti beni.
 
İsveç değilde İsviçre için çok iyi şeyler duydum ben. Benim ex eşim İsviçre’ye Bern şehrine yerleşti, İsviçreli bir kadınla evlendi. Vatandaşlık almış. Gelir düzeyleri çok yüksekmiş, medeniyet had safhadaymış. Tanıdıklarımıza anlata anlata bitiremiyormuş.
Çok yakın bir arkadaşım İsviçre’de, çok kez ziyaret de ettim sürekli sohbet ederiz. Gelir düzeyi yüksek bir ülke herkesin bildiği gibi. Rahat yaşamıyorlar diyemem, fakat müthiş pahalı bir ülkedir vergiye çok para gider. Sağlık hizmeti de pahalıdır. Her şey o kadar pahalı ki benim arkadaşım alışveriş için Fransa’ya geçiyor hafta sonları, ordan alıyor market alışverişini. Sadece pozitif şeyleri anlatmışlar bellli ki tanıdıklara.
 
Back
X