zalimi'nin günlüğü

offf annem hiç destek olmuyor bana o yapılırmı diyo yada başka şekillerde hep diyetimi bozuyor keşke şöyle evden uzaklaşma imkanım olsaydı
 
benm tek sorunum üşüme dünden beridir üşüyorum çok annem yemeyen insan üşür sen daha çok üşücem diyo

ama oda yapacakmış kilo verdiğimi görünce diyete yönelmeye başladı

dün sabah 8. çıkıyordum bugün yani şimdi -2

gerisini var sen düşün guzum ben çok sevdim ayrıca açta değilim bol tuzlu yeme alışkanlığımdan da kurtuldum

daha önümde çok var umarım daha çok kilolar veririm

tabi ayrıca yeşil çay içiyorum

sirkeli su

sarmısak

ve hafif hazırlanmış kekik suyu

evde kendim yapıyorum bir bardağa azcık kekik

acı çehre de var onada başladım
 
selam diyet arkadaşım yazdığın bütün hikayeleri okudum hepsi birbirinden güzel ve manidar yaşını bilmiyorum ama yaşından olgun gibi duruyorsun umarım hayat istediğin bütün güzellikleri sana versin kilolarıda unutmadım ha diyete ve yağlardan kurtulmaya devam yılmak yok (aramızda kalsın bu hafta kaçamakları fazla kaçırmışım 600gramcık verdim)ama devaaaaaam öpüyorum seni:içelim:
 
teşekkür ederim cnm arada uğra yorumlarınızı bekliyorum olsun dert etme düzgün yapıldımı veriliyor ben meyve gününü unuttum yoğurtla başladım güne inci abla ara ver dedi ama ara vermeyim diye düşünüyorum zaten kaçamaklarda oldu baya yarın en başından başlıyım 3kilo verdim ben 82ye indim hastayım çıkardım annem peynir ekmekle yoğurtlu makarnayı dayadı oklavayla girişcem yemezsen dedi bugün bozdum yarın tekrar başlıcam neyse 2-3 kiloda iyidir
 
Son düzenleme:
BıR KARA FATMANIN GÜNLÜĞÜNDEN

Dün gece yine ölümle burun buruna geldim. Kendime bir zarar geleceğinden degil ama karım Cemile ne yapar sonra. Biz akşam yemeğimizi genelde saat 11-12 gibi yerdik, ama ev sahiplerimizin misafiri geldiğinden geç vakitlere kadar oturup yatmadılar. Neyse ki konukların gitmesiyle birlikte uykuya daldılar. Bir süre ortaliğın sakinleşmesini bekleyip, yiyecek toplamaya başladım. Bugün misafirler geldiği için menü çok zengindi. Pasta ve börek kirintilarına bayılırız. Her neyse ben nevaleyi toplarken
birden mutfağın isigi yandi ve "Aaaaaa! Karafatma"
diye bir ses duydum.

Uyuz adam, ben bir erkeğim Fatma da nereden çıktı.Benim adım ısmail. Böyle şeyler delikanlıyı bozar.

Hadi beni karımla karıştırdın diyelim. Sen ne kadar korkak bir adamsın. Benim kaç katım büyüklüğünde olmana rağmen bu bagırış da ne böyle? O korkunç sesin kesilmesiyle birlikte,sanki ben ona bir şey yapmışım gibi beni kovalamaya basladı. ınanın o kadar da
dikkat ediyorum, tabak, çanak bardak üzerinde dolaşmamaya çünkü bu adamın karısı çok titiz.

Bazen diyorum ki bu gıcıkların misafiri geldiğinde git ortalarda dolaş böylelikle utanılacak duruma düşsünler..Ama yapamıyorum işte. Ne olursa olsun,ekmek yediğin tekneye kötü gözle bakmamak gerekir.

Ben eve geldiğim ilk yılları hatırlıyorum da ne güzeldi o günler. Rahmetli kayınbabam ve kayınvalidem beni evlerine kabul etmişlerdi. O zamanlar rahattık,çünkü ev sahibimiz Rıza amca kördü. Bu sebeple evin her yerinde serbestçe dolaşabiliyorduk. Hatta Riza amcayla aynı sofrada yemek yediğimiz günlerde oldu. Gerçi bizleri görebilseydi nasil davranırdı
bilmem ama o hep yüreğimizde yaşayacak. Rıza amcanın durumu pek iyi sayılmazdı, memur emeklisiydi. Bu evde rahmetli karısınınmış,bu yüzden yiyecek konusunda bu kadar fazla seçenegimiz yoktu. Ama daha mutlu ve huzurluyduk.

Rıza amca bir gün görünmez kazaya kurban gitti.Gerçi onun için bütün kazalar görünmezdi. Rıza amcanın toprağa verildiği gün biz de oradaydık.Karşı komşusu Osman Zeki bey bize geldiğinde ceketini asmıştı. Biz de bunu fırsat bilip ceketin cebine girdik. Ardından Osman Zeki beyle birlikte mezarlığa doğru yola koyulduk. Rıza amcanın üç tane oğlu vardı
ama bugüne kadar sadece nüfusta gözüküyorlardi.
Hayırsızlar daha ilk günden evi satışa çıkardlar.

Evi şu anda oturan adam ve karısı satın aldı. Eve ayak basmalarıyla kayınbabam ve kayınvalidemi öldürmeleri bir oldu. Adam sonra iğrenerek cansız bedenleri kağıda sararak çöpe attı. Sanki kendisi çok temizmiş gibi. Halbuki tuvaletten çıktıktan sonra ellerini yikamadığına defalarca sahit oldum.

Şimdilerde kendine üzerinde rahmetli kayınvalidemin resmi olan bir ilaç almış, durmadan üzerimize sıkıp duruyor Kayınvalidem Sultan hanım gençliğinde fotomodel oldugu için bu tür ilaçların üzerinde resmi bulunuyor. Hatta bir iki reklam filminde de oynamıştı. Ama evlenince mecburen bıraktı. Çünkü kayınbabam tam bir Osmanli erkeğiydi. Bugüne kadar
rahmetli Rıza amcanın anısına bu evde oturduk,artık daha fazla dayanacak halimiz kalmadı. Eşe dosta haber saldık. Kendimize göre bir ev bulur bulmaz taşınacağız buradan. Belki de sizin evinize yerleşiriz hayat bu belli mi olur?
 
Ben kibrit çöplerini insanların yaşantılarına benzetirim.
Kibrit kutusu insanın yaşadığı toplumu ifade eder bir bakıma…
Bazı kibrit çöpleri vardır bir amaç için yanarlar, kimi bir sigara yakar,
kimi bir ocak, kimi boş yere yanıp tükenir hiçbir işe yaramadan. Kimi
ise bir ormanı, bir evi, büyük bir alanı yakar kül eder, kendisiyle birlikte.
Kibrit kutusunu açıp baktığınızda hepsi aynı gibi gözükse de birbirinden
farklı kibrit çöpleri vardır.

Bazıları yanamayacak kadar incedir yakarken kırılır zannedersiniz ama
bilirmisiniz en iyi onlar yanar. Bazıları da epeyce kalın. Zannedersiniz ki
yanınca yeri göğü yakacak ama yakınca bir bakarsınız foss diye bir ses çıkarır
kendisini bile yakamaz. Sadece ucundaki kimyasal madde alev bile almadan
kararır gider. Kimileri eğri büğrüdür ama yine de bir kibrit çöpünden
beklenen fonksiyonları eksiksiz yerine getirirler.

Her zaman en üstteki kibrit çöpleri ilk önce yanar. İşte insan yaşamı da bu
kibrit çöplerine benzer, kimi insanlar vardır kendinden beklenileni
asla yerine getiremezler, kalın kibrit çöpü gibi kendi kendilerini yok eder giderler,
kimi insanlar vardır bir lambanın fitilini yakarlar kendileri yok olup gitse de ışığı kalır.

Eğri ve kırık kibrit çöpleri gibi sakat insanlar vardır aramızda yaşayan, onları
şekilleriyle değil işlevleriyle değerlendirmeliyiz neyi yaktığına bakmalıyız.

Kibrit kutularını içinde yaşanılan topluma benzetmiştim; ıslak bir kutudaki
kibriti istediğin kadar uğraş yakamazsın demek ki içinde yasanılan toplum
insanı istemese de çok etkiler. Bazı kibrit çöpleri de aykırı insanları ifade eder
tüm kibrit çöpleri aynı yöne bakarken onlar tam tersine bakar kutuda.

Kutu açıldığında ilk önce onlar göze çarpar ve herkesden önce yanarlar.
Aykırılık başa beladır. Bazı kibrit çöpleri birbirine yapışmıştır dikkat
ederseniz onlar da kafadar insanlar gibidirler kanka misali biri yanınca diğeri de yanar.
Ama en tehlikelisi kendiyle birlikte kutuyu da yakan kibrit çöpleridir.

İçinde bulundukları toplumu çökertirler. Bazı kibrit çöplerinin ucunda kimyasal maddesi yoktur.
Ne yaparsa yapsınlar yanamazlar. Toplumun içerisinde ot gibi yaşar giderler.
Toplum nereye onlar oraya.

ACABA SİZ HANGİ TÜR KİBRİT ÇÖPÜSÜNÜZ HİÇ MERAK ETTİNİZ Mİ ?
 
aman da aman senin diyet günlüğünde mi varmış agucuk bugucuk :1hug:




mayısın daha başına gelmeden verdiğin 10 kiloyu kutluyorum.. :hooray: koruyacağına da canı gönülden inanıyorum

şu an 80.3 kiloyum inanamıyorum


şu an da da 76 kilosun ben de buna inanamıyorummmm kaydirigubbakcemile5


ben de diyet günlüğümü yapıcam kıskandım :dilcikar:
 
hadi size bir destan yazdım

bitirebilirseniz cvp yazarsınızopuyorumnanaktan

slm sizleri çok özledim

hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum

balçova katilinin yakalanmasına çok sevindim

tipinde bile meymenet yok

yattıkça kusuyorum

tabi ağlıyorum sonrada acısından

birşeyler yutmaya çalışıyorum

neler olduğunu ilk günden anlatayım

öncesi ve sonrası baya komik olan bir 2.5 gün geçirdim

27sinde gittim ogün 2ye 10 kala ameliyathaneye indirdiler

ay bir tırstım

sonra baktım bir sürü hasta

kiminin kolu kırık kimi sezeryan olcak

bir süre orada derya baykalı seyrettik

sonra doktorum geldi

güzel parmaklı diyom ben ona

tabi ona deil kendi kendimize konuşurken

bir hastayı aldı

of ya benden sonra geldi

benden önce gidiyor ya dedim

onunki kolay ve çabuk çıkacak dedi

radyofrekansa götürdüler

10-15 dk sonra bizi el sallayarak çıktı adam ameliyattan

bana moral oldu tabi bak iyi falan diye

sonra anestezist ve doktorum geldi

hadi bakalım gidiyoruz dedi

mersedes diye dalga geçtiğimiz

özel şöförü doktorlar olan sedyeyi sürdüler ameliyathaneye

ay bir titredim çok soğuktu

müzik açıktı çok komiğime gitti

doktoruma dedim saat kaç

kaç saatte çıkarım ameliyattan kaçta odama çıkarım falan diye

saolsun hepsin cvpladı

yarım saat ile en fazla 1 saat sürer dedi

2.5-3 gibi girdim en fazla 3.5 -4 gibi çıkar 5 gibi odanda olursundedi

ameliyattan saat 5.5-6 gibi çıkmışım

zaten az vakit için narkoz verildi tabi 6.5 tu ortalığı yıkarak uyandım

yoğun bakım hemşiresi morfin yaptım dinlen ve sus acımasın dedi

yüzümü sildi

neren ağrıyor dedi gözüm ve boğazım dedim

biraz kıvrandım orada hasta bakıcılardan biri geldi hadi gidiyoruz odaya dedi

bana diyolar bağırma tmm diye ama nafile

inletmişim ortalığı

hasta bakıcılara servis bölümünde

personel beyler veya personel arkadaşlar diyolar

beni getirmiş odaya

hadi geç kendin bakalım yatağına diyormuş

annem bir süre bağırdığımı ve kimseyi dinlemediğimi söylüyor

personel hadi kafanı azcık kaldır ben geçireyim demiş

yok hatırlamıyorum ama bağırmışım bide ona

sonra zar zor kendim geçmişim

hemşire geldi iğne yap dedim

aşşada yapılmış dedi

sonra doktor yapılsın demiş yaptılar

sonra sağ gözümün felaket batmasıyla uyandım

ağlaya ağlaya öldüm

doktora gösterdik bişi yok dedi

tuvalee gittim

dönüşte başka doktora gösterdim

batıkon kaçtı al bu jeli sür olmazsa gözcü çağırırız dedi

o gün bir dolu iğneyle totodan tabi

bozağım ağrımıyordu

ama gözümün sızlamasından

diğer refakatçıyla odada kalan başka hasta refakatçısıyla oturduk

bazen ateşim düşüyor titriyorum

sonra sabah oldu 6da geldi hemşire damar yolunu göstererek ne zmn çıkcak acıyo dedim

çıkardı ama bir bardak kan aktı yatak üs baş battı

iğnem yapıldı gözüm açılmaya başladı

ama ölüyorum uykusuzluktan 24 saattir uyumuyorum

sonra kahvaltı geldi

dün sabah 1 bardak süt içtim ilaç içtim

sonra yarım bardak anca içtim 10a kadar

çünkü bir yudum yutmaya çalışıyorum kusuyorum azıcık

sonra doktor geldi akşama çıkabilirsin dedi

daha sonra hadi gel bakalım yavaş yavaş muayene edelim dedi

gittim

beklediğimizden daha kötü yaran kalacaksın dedi

ee bişey yiyemedim

sorumlu doktor hoca çıkınca baksın olmazsa serum takarız dedi

oda 10da çıktı ameliyattan güzel parmaklıylan

geldiler

dedi bak bişey yutmaya çalış orada kasları çok yıprattık dedi

ne kdr acırsa o kdr iyileşecek dedi

senmisin ou diyen

26-27 saat oldu ameliyattan çıkalı artık yutmaya başladım bişiler

açlıktan midem gaz doldumu hava yuttukça

e bide aç karnına antibiyotik içtim 2 kere

sonra 2 bardak süt 1 bardak ayran 2 bardak su sabahta 1 bardak süt içtim

istersen yumuşak sakızlardan çiğne

istersen sakız çiğniyormuş gibi yap dedi

firt gece düşü sakız vardı onu ağzımda açıp kapatıyorum

dondurma yasak sen küçük değilsin onlar normal ameliyatlarda dedi

sabah vizite geldiler

dedim ben çıkmak istiyorum

hem yttum işte dedim

yarama baktı

düne nazaran azcuk iyi dedi

çıkabilirmiyim dedim

8 gün yatacaktın dikişlerin kusarken patlayabilir dedi

tmm söz zorlamıcam nolur çıkarın beni dedim

doktora verdiğim sözü tuttum

annem un kavurup yoğurt çorbası yaptı

3 tabak içtim ve 2 kere kustum sadece

su içemiyorum bu iyi deilmiş

ama narkozu çıkaramadım daha

bugün yuttuğum kanlar azcık azcık çıktı içimden

ölüyorum zannettim

tmm şükür iyiyye işaret bu ama zorlama dedi

aşşada babamı beklerken bide yukarı çıkmıştım

sonra en ufak taze kırmızı kan gördüğünde hemen servise geliyorsun acil olarak dedi

eğer olmazsa ödenmeyen ilaçlar yazdı biri ağrı kesici biri antibiyotik

haftaya bugün gel bakalım dedi

dikişler kendi düşücekmiş

güzel parmaklıya niye geç geldim deyince

kanamanı durduramadık o sırada gözüne bakıkon kaçtı dedi

neyse artık evdeyim dün sabah 6dan şu saate kadar 4 rula havlu kağıt bitirdim

biz 1tane anca gider diyorduk iyileşinceye kadar

1bizim götürdüğüz 2 teyzemin getirdiği

1de orada çalışan biri var komşu ondan aldığımız bitti

şimdi yenisini açacağım

2-3 cm bir yer küçük dilin arka tarafınfan dikişli ve oraya gittikçe bişi kusuyorum

yatamıyorum tükürükten boğuluyorum

böle böle iyleşcem inş.

2 kilo serum yedim ve 1 ilo aldım yarına yazarsın bebişim

verdiği ilaç kilo aldırıyormuş alacaksın dedi

gerçi babam gitti ilaçları almaya ama

bende dolaşayım biraz evde
 
yutamama hissiyle bugün doktora gittim

sağ tarafında şişlik vardı sanki biri boğazımın iç tarafından

küçük dilime kadar baskı yapıyor sürekli bişi değiyor ve bulantım oluyor

onun için gittimm doktora baya bayaa ağır atlattın sen bu ameliyatı

dokular sol taraftakiler oluşmuş

sağ taraftakiler daha dikişleri düşmemiş

3 ay daha devam eder dedi eğer geçmezse tekrar gel dedi

çok kötü bişimiş bu ya

oof off
 

geçmiş olsun canım..
günlüğünüde yeni fark ettim hayırlı olsun en kısa zamnda azimle zayıflaman dileğimle opuyorumnanaktan
 
hımmmmmmmmmmmm
bademciklerinimi aldrıdın gecmiş olsun
edebi yönün kuvvetli zalimicim
hikayeleştirerek anlatmışsın zevkle okudum ameliyatını :))))))))))
şaka bir yana valla zok zor cok cok gecmiş olsun alllahım amaliyat falan göstermesin bir daha inşallah canım
 
hayatımı kitaba çevirme istiyorum hayallerle yaşamaya çalışan hayallerimin bir gün gerçekleşeceğine ümid ederek yaşıyorum hikaye şeklinde ordan oraya atlarım ama sıkılmadan okumana sevindim diyetisyene gitmeyi bıraktım bebişten dolayı işten ayrıldı yeni gelene de gidemem eğer almaya başlarsam ilerlemeden gitcem tabi
 
off ewet ya ne zor günlerdi o günler başladım yazmaya sıkıntılarım tamamen bitsin kurtulayım şu hayvandan para amacı olmayan sadece yaşadıklarımı anlatan bir kitap olacak
 
arkadaş olarak ekle foto albümü yaptım fotolardaki farklara da yorumlarınızı beliyorum öpüldünüz bu sıkıntılı günlerimde mutlu olcammı acaba
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…