Blog

IAB Turkiye’den Kadınların İnternet Kullanımına Dair Yeni Rapor

IAB Türkiye, Türk internet kullanıcılarının profilini ortaya koyan İnternet Ölçümleme Araştırması’nı yayınlandı. IAB’ye göre Türkiye’de 12 yaş üstü 24,55 milyon internet kullanıcısı var ve araştırma bu kullanıcıların yüzde 86′sını kapsıyor.

IAB araştırmasına göre her gün veya haftada bir kaç kez internete giren kullanıcı sayısı Mart 2011′de 7,2 milyon iken, Eylül 2011′de 8,5 milyona ulaşmış. Araştırma kadın kullanıcıların istatistikleriyle öne çıkıyor.

Türk İnternetinde Kadın Kullanıcılar

Mart-Eylül 2011 tarihleri arasında sosyal medyadaki kadın kullanıcıların 7,5 milyondan 7 milyona düşmesi ilginç ancak aynı sürede dijital anneler 2,2 milyondan 2,7 milyona yükselmiş.

Üniversite ve üstü eğitimli kadınlarımızın sayısı ise 1 milyon artarak 2,1 milyona ulaşmış. Eğitim durumunda en büyük kesim olan lise mezunları 3,17 milyon kişi, tüm kadın kullanıcıların yüzde 30′una denk düşüyor. İlkokul ve altı eğitim seviyesindeki internet kullanıcısı kadınlar ile ortaokul mezunu olanlar arasında sadece yüzde 1′lik fark var.

Kadın internet kullanıcılarının yüzde 56′sı, 5,9 milyon kişi 12-24, yüzde 24′ü ise 25-34 yaşları arasında. Yüzde 3 oranında (351,150 kişi) ise 55 yaş üzerinde.

IAB’nin 6 ay önceki raporuna kıyasla kadın kullanıcıların yaz aylarında da, sosyal medyada yaşanan kopukluğa rağmen, internetten kopmadığını görüyoruz. Kadın internet kullanıcılarının yüzde 67′si 25 yaş üstü ve ev alışverişinden sorumlu, yüzde 85′i ABC1 SES (sosyo ekonomik statü) grubunda, yüzde 60′ı C, yüzde 15′i ise DE gurubunda. Kadınların yüzde 21′i özel ve devlet sektör çalışanı.

Araştırmaya katılan kadınların yüzde 46′sı öğrenci, yüzde 33′ü çalışan, yüzde 21′i ev kadını. Kadınlar sosyal ağları haberleşmek için, forum ve blogları ise bir şeyler araştırmak için kullanıyor.

IAB son olarak ülkemizdeki internet kullanıcısı kadınların yüzde 43′ünün gazeteyi ve haberleri internetten okuduğunu, yüzde 42′sinin internetten dizi ve video izlediğini paylaşıyor. Bu kitlede en büyük payı yüzde 38 ile 18-24 yaş arasındakiler oluşturuyor.

Kaynak Webrazzi

IAB Türkiye (Interactive Advertising Bureau Türkiye) nedir?

IAB Türkiye İnteraktif Reklamcılık Derneğidir.

IAB Türkiye’nin amacı nedir?

1. Endüstriyi standartlar ve kurallar oluşturacak şekilde organize etmek,

2. İnternet mecrasının gelişmesine, reklam yatırımlarından aldığı payın artmasına katkı sağlamak,

3. İnteraktif reklamcılığın gelişmesine katkıda bulunmak için endüstrinin önde gelen platformu olmak, reklam dünyasını ve kamuoyunu bilgilendirmek.

4. Bilgi değişim ve aktarım merkezi konumunda olmak,

5. İnternet’in reklam mecrası olarak tek çatı altında ve tarafsız bir biçimde ölçümlenmesini ve denetlenmesini; bu konuda karşılaştırılabilir ve objektif belgeler, veriler hazırlanmasını sağlamak,

6. İnternet’in kolay satın alınan ve değer üreten bir mecra haline getirilmesine katkı sağlamak,

7. İnternet ortamında yayınlanan reklamların belirli teknik standartlarda olması için bilgilendirme ve yönlendirme yapmak,

8. Reklamverenlere ve ajanslara, İnternet’in verimli bir mecra olduğunu anlatmak için etkinlikler seminerler, broşür vb. malzemelerin yapımı ve dağıtımı, araştırmalar vb.) yapmak,

IAB Türkiye’ye kimler üye olabilir?

Online, e-posta, kablosuz, interaktif televizyon ve gelişmekte olan diğer platformları da içermek kaydıyla, herhangi bir formda interaktif reklam yeri pazarlaması yapan kuruluşlar yayıncılar, interaktif ajanslar, medya ajansları, reklamverenler IAB Türkiye üyesi olabilir.

IAB Türkiye’nin üyeleri kimlerdir?

IAB Türkiye’ye Reklamcılar Derneği ile Reklamverenler Derneği kurucu üye olmak üzere dijital dünyada faaliyet gösteren kuruluşlar üyedir.

20 Eylül 2011
FALL LOOK: SAINT HONORÉ 2011 SONBAHAR KOLEKSİYONU

FALL LOOK: SAINT HONORÉ, 29
2011 SONBAHAR KOLEKSİYONU
Aaron De Mey, can alıcı şıklık trendinden esinlenerek kadınsılığın doruk noktasındaki kadınların gösterişli stillerini kutluyor. Kadınlığını cesurca dışa vurabilen bu yaratıcı jenerasyon; belirgin
gözlerden çarpıcı dudaklara, dalgalı çizgilerden ipek çorap alamadıklarında bacaklarına dikiş izi görünümü vermek için çizdikleri düzgün çizgilere kadar stillerini ön plana çıkardılar.

Bu özgür kadınların stilleri ve Lancôme enstitüsünün 1935’den beri tarihi yuvası olan (29,Saint Honoré) adres ile sembolize edilen bu sonbahar koleksiyonu, Paris’in ruhunu her zamankinden
fazla onurlandırır. Burası, Parisli kadını ortaya çıkaran ve zarafeti bünyesinde barındıran varılacak son hedef: 29, SAİNT HONORÉ’ DE RANDEVU…

KOLEKSİYON:
Maison Lancôme Allık Paleti- Taze, Seçkin bir Işıltı

Paris’in ruhu bu sezonun allığını etkiler: Paris sokaklarında bir lamba tarihi Lancôme Maison 29, Faubourg Saint Honoré’nin kaldırımlarını aydınlatırken Eiffel Kulesi’nin siluetini seçebilirsiniz.
Gerçek bir sanat eseri olarak ortaya çıkarılan, zarif ve tarihi kartpostal dizaynını taşıyan bu allık, kadınların aklını çeler ve Paris’in 1940’ların sonundaki güzel masallarını anlatır. Kutusu altın bir plaka ile işlenmiştir, şehrin en ünlü mekânını andırır.

Allık renklerinde, Aaron De Mey yumuşak gül pembesi için evrensel bir harmoni yaratmış ve üzerine hafifçe altın sarısı serperek dekore etmiştir.

Les OEillades- Göz ve Kaşlar için Far Paleti

Cilveli bir bakışın, yürek parçalayarak titreşen kirpiklerin, sofistikeliği ve zarafeti yansıtan çok çekici gözlerin hikayesi…

Bu palet sayesinde geceleri yoğun ve buğulu bakışlar elde ederken gündüzleri de doğal, şeffaf bir görünüm elde edilebilir. Mat ve sedefli dört doğal rengi bir araya getiren palet, gözleri ve kaşları belirgileştirir. Bir kadının ihtiyacı olabilecek her şey bu değerli kutu içerisinde saklıdır, onun altın plak kaplı kutusu dışarıdaki en prestijli Paris mekânını anımsatır.

Le French Touch Absolu

Lancôme’un ikonik koleksiyonları içinde üçüncü defa gördüğümüz, Le French Touch Absolu kendini her zamankinden daha arzu edilir bir şekilde ortaya çıkarıyor.

Klasik şıklık ve modernizm arasındaki ittifak, yaldızlı metal dış yüzeyinin üzerine güzelce kazınmış; kapağı Lancôme’un sembolü olan gül ile süslenmiştir.

İçerisindeki, Pro- XylaneTM ile zenginleştirilmiş, ipeksi formül sayesinde dudaklarınızı besler ve yeniden dolgunlaştırır.

Renk olarak ise: Kesinlikle, kırmızı!

Lancôme’un, 1945’te yaratılan ilk saf kırmızı ruj olan “Shaker’’dan esinlenen, Aaron De Mey en moda renk tonlarında 3 ayrı ruj yarattı.

Le Vernis
Kadınların dışarıya makyajsız çıkmayı hayal bile edemediği zamanlarda, muhteşem bir görünüm elde etmek için en önemli nokta ojelerin rujlar ile uyum içinde olmasıydı. Lancôme, Le French Touch Absolu ile birlikte kullanılmak üzere Le Vernis’i yaratıyor; 022 numara ile sofistikeliği yorumlarken, 29’un multi-renkli tanecikleri ve koyu rengiyle kadınlığın en gizli yönlerini taşıyor.

Hypnôse Drama

Anlık değişimlerin ustası göz açıp kapayıncaya kadar kirpiklerinize hacim kazandıran Hypnôse Drama bu sezon daha önce hiç görülmemiş koyu gri rengi ve sınırlı sayıda üretimi ile karşınızda. “Bu renk, kirpikleri fazla makyaj yapılmış izlenimi vermeden belirginleştirmek ve şekillendirmek için mükemmel.” diyor Aaron De Mey. Maskaranın uygulanması için en iyi yöntemse tek bir yoğun dokunuş yerine gözün iç köşesinden dışarıya doğru kat kat hafif dokunuşlar uygulamaktır.

Sonbahar koleksiyonunda sınırlı sayıda üretilen bu 8 muhteşem makyaj ürününü Lancôme’un olmazsa olmaz makyaj ürünleri ile tamamlayın.

Artliner

40’lı yılların grafik trendiyle gözlerinizi belirginleştirmek için, Lancôme’un efsanevi Artliner’ını kullabilirisiniz. Kullanımı kolay özelliği sayesinde en acemi olanların bile profesyonel bir hassasiyetle uygulama yapabileceği bir üründür.

Ombre Absolue Palette

Saint Honoré Koleksiyonu için Lancôme en çok farların vazgeçilmezliğine dikkat çeker. Eskimeyen renklerin uyumundan oluşan, bakışları kuvvetlendiren farlar, her göz rengine uyumlu şekilde en nazik bakışlardan en buğulu bakışlara kadar birçok değişik görünüm elde etmenizi sağlar.

Le Crayon Khôl

Pigmentler açısından son derece zengin olan bu göz kalemi, göz çevresini hassasça belirginleştirir. Gözlerinizdeki ışıltıyı kuvvetlendirmek için, bu sezonun suya dayanıklı, siyah rengini deneyin.

14 Eylül 2011
Visionnaire Lancôme

Visionnaire
İleri Düzey Cilt Düzeltici
Kırışıklıklar, gözenekler ve homojenlik.

Lancôme’un yeni güzellik vizyonu: Kozmetik bir operasyon geçirmeyi düşünen her 2 kadından 1’i bunu ertelemeyi düşündü*. Siz de Lancôme’un yeni cilt bakımını keşfetmeye ne dersiniz?

*Kişisel değerlendirme -34 kadın

Zamanının İLERİSİNDE olan cilt bakımı
Lancôme, gerçek anlamda güzel bir cildi yeniden yapılandırmak için formüle edilmiş ilk cilt bakım ürünü VISIONNAIRE [LR 2412 4%] ile çığır açıyor.
Bir Lancôme teknolojik buluşu olan olağanüstü yeni bir molekül.
Bu molekülün ismi: LR 2412.
Dokusal mikro-dönüşüm dizisini başlatmak amacıyla epidermisin katmanları arasında kendini sürükleyebilme özelliğine sahip bir molekül.
Sonuç olarak cilt gözle görülür oranda değişime uğrar: cildin dokusu güzelleşir, kırışıklıkların, pigmenter ve damarsal düzensizliklerin görünümü azalır ve gözenekler sıkılaşmış görünür.

Yeni GÜZELLİK VİZYONU
KADINLAR YAŞLARI KAÇ OLURSA OLSUN DAHA DİNAMİK, DAHA ÇEKİCİ HALE GELİYORLAR VE CİLTLERİNİN DE BUNU YANSITMASINI İSTİYORLAR.

Artık söz konusu olan, ciltlerinin yaşlarını açığa vurup vurmadığı değil, hem profesyonel hem de kişisel yaşamlarında, içlerinde kendilerini nasıl hissettikleri, enerjileri ve mükemmelliği arayışlarıdır.

Kadınlar; kırışıklıkları ve görünen yaşlarıyla savaşmaktan daha çok, gerçek anlamda güzel bir cilt kalitesi arzu ederler: daha pürüzsüz, daha dolgun, pigmentasyon ve damarsal düzensizliklerin olmadığı bir cilt.
Kısaca, gerçek anlamda güzel bir cilt.

Kadınlar bugün bunu başarmak için hedefe yönelik müdahalelerin yeterli olmadığını biliyorlar. Dermatolojistlerin yardımıyla ya da evlerinde, onları mükemmelliğe götürecek çok sayıda yol arıyorlar.

Bu nedenle, günümüz kadınları kusursuz bir cilde sahip olmak için çok sayıda çözüme ihtiyaç duyuyor ve gözle görülür değişimler yaratan sonuçlar istiyor.

KADINLAR DEĞİŞİYOR,
LANCÔME ONLARIN ARZULARINI ÖNGÖRÜYOR.

LR 2412
VİZYON SAHİBİ BİR TASARIMI OLAN MOLEKÜL
12 YILLIK ARAŞTIRMA – 20 PATENT

DOĞADAN ESİNLENİLDİ

En iyi yenilikler çoğu zaman doğayı gözlemleyerek yaratılmıştır. Araştırmacılarımız da her zaman bitkilerin kendini onarmak için geçirdiği sürece ilgi duymuştur.

Amaçları, kendilerine aktif olarak cilde etki etme konusunda ilham verecek yeni içerikler tanımlamaktı.

Bitkiler zarar gördüğü zaman, jasmonik asit adında bir “sinyal molekülü” üretirler. Bu molekül, zarar görmüş dokuların iyileşme sürecini aktif hale getirir ve dayanıklılıklarını artırmaya yardımcı olur.

Bitkiler içerisinde, onarım ve savunma mekanizmasının çalışmasını başlatan bu “sinyal molekülü”dür.

ÖZEL TASARLANMIŞ BİR MODEL YARATMAK

Araştırma hedefimiz: jasmonik asidin onarıcı gücünü insan cildine mükemmel şekilde uyumlu bir bileşik içerisine kopyalamak. Araştırmacılarımız, 12 yılı aşkın süredir bu içeriğin yaklaşık 20 adet türevi üzerinde çalışmıştır. Bu çalışmalar sonucunda LR 2412 olarak tanımlanan molekül doğmuştur.

HER ZAMAN VE HER YERDE VAR OLAN BİR MOLEKÜL
CİLDİN TÜM KATMANLARINA NÜFUZ EDEBİLEN EVRENSEL BİR FORMÜL*
LR 2412, cildin tüm katmanlarında kendiliğinden geçebilecek şekilde tasarlanmıştır. Cildin tüm katmanlarına nüfuz edebilme özelliğine sahip evrensel bir formül*.
LR 2412, hem sulu hem lipid yapılara benzerlik gösterir. İlk etkileşim anından itibaren, cilde karışır ve kendini tüm katmanların içine sürekler. Cildin tüm bölümlerine nüfuz etmesi sayesinde gücü en derin katmanlarına kadar yayılır*.
*Epidermisin tüm katmanları

CİLDE NÜFUZ EDEN DOKU
ÖZELLEŞTİRİLMİŞ BİR FORMÜL

Formülü LR 2412’nin belirli özellikleri çerçevesinde geliştirildi, böylece tüm etkisini gösterebiliyor ve VISIONNAIRE
[LR 2412 4%]’in evrensel başarısını en üst seviyede tutuyor.

BENZERSİZ BİR DUYUSALLIK

Dokusu ciltte erir ve anında nüfuz eder. Uygulama anından itibaren cilt, parmakların ucunda değişime uğrar: haz veren bir duyguyla sarılır, yumuşak, ipeksi ve esnek görünür.
VISIONNAIRE [LR 2412 4%]’in saf parfümü, çağdaş ve hafif bir baş nota olarak gülün tazeliğini, özgün bir koku yaratmaya yönelik sofistike notalara sahip değerli çiçeklerle birleştirir.

TÜM CİLT TİPLERİNDE TEST EDİLDİ
VISIONNAIRE [LR 2412 4%]’in performansı farklı cilt tipleri üzerinde test edildi: Hispanik, Kafkas kökenli, Asya kökenli ve Afro-Amerikan.
GÜVENLİKTEN ÖDÜN VERMEYEN BİR PERFORMANS
VISIONNAIRE [LR 2412 4%] hassas ciltler dahil tüm cilt tiplerinde ve göz çevresinde dahi kullanılabilir – yıl boyunca, sabah ve gece.

LÜKS VE YÜKSEK TEKNOLOJİYE SAHİP BİR TASARIM

Gelecek şekilleniyor. Lüks kendini baştan yaratıyor. VISIONNAIRE [LR 2412 4%] bunun en iyi göstergesi.

Şişesi cam ve metalin yüksek teknoloji bir karışımından ilham alır. Gümüş ve bakır taşının birleşimi, tıpkı bir lazer ışınıyla çizilmiş gibi.

Yeniliklere açılan bir çağın ruhu. En ileri görüşlü tasarımın derinliği.

Visionnaire [LR 2412 4%] İleri Düzey Cilt Düzeltici
Tavsiye Edilen Tüketici Fiyatı: 190 TL – 30 ml
250 TL – 50 ml

KUSURSUZ BİR CİLT İÇİN BİRBİRİNİ TAMAMLAYICI
İKİ CİLT BAKIM FORMÜLÜ
Lancôme’un özgün teknolojik buluşunu ortaya koyan bu iki serumu, her zaman daha fazlasını isteyen kadınların kusursuz cilt arzusunu karşılamak amacıyla tasarlandı.

GÉNIFIQUE Gençlik Aktivatörü, Lancôme’da her şey Génifique ile başlar. Temizlenmiş bir cilde ilk dokunması gereken bakım ürünü Génifique ile gözle görülür oranda gençleşmiş bir cilt için genlerinizin aktivitesini harekete geçirin*.

Daha sonra ise güçlü ve etkili formülüyle VISIONNAIRE [LR 2412 4%] ile; gerçek anlamda güzel bir cildi yeniden yaratmak için kırışıklıklar, gözenekler ve eşit bir cilt tonuna yönelik İleri Düzey Cilt Düzeltici’sini uygulayın.
*Proteomik Çalışma – 24 kadın – 8 hafta

Sonrasında günlük bakım rutininize devam edin.
VISIONNAIRE
[LR 2412 4%]

VISIONNAIRE[ LR2412 4%] reklam kampanyasında Lancôme yepyeni bir mükemmellik görüşü sunuyor.
Odak noktası, farklı kökenlerden kadınların yüzleri (Beyaz tenli, Esmer tenli, Afrika-Amerika kökenli ve Asya kökenli). Ciltleri VISIONNAIRE [LR2412 4%] İleri Düzey Cilt Düzeltici’nin faydalarını ilk defa ve somut bir şekilde gösterir.

14 Eylül 2011
PRP nedir ? PRP nasıl uygulanır ?

Op. Dr. Naci Çelik PRP hakkında bilinmesi gereken her şeyi bizlerle paylaştı.

1. PRP nedir, PRP nasıl uygulanır?

PRP yani Platelet Rich Plazma (Platelet/Trombosit Yönünden Zenginleştirilmiş Plazma) yöntemi ilk olarak 15 yıl önce stomatolojistlerin (Diş cerrahları) yaşlılara yerleştirdikleri titanyum implantların diş etleri zayıfladığı için kısa sürede düşmesini önlemeye yönelik bir çözüm aramaları sonrası geliştirildi. Öyle bir madde üretilmeliydi ki bu madde diş etine yerleştirildiğinde yumuşak olan bölge güçlenmeli ve ve implantı tutabilmeliydi. Bu güçlendirici maddenin vücut tarafından kabul edilmesi ve zaman içinde vücuttan atılmaması da gerekiyordu. Kanı santrifüje ettikten sonra pıhtılaştırdılar ve sert bir jel haline dönüşmesini sağladılar. Santrifüje edilmiş kanın ilk kullanımı uzun yıllar önce Japonya’da, sonraları İspanya ve Amerika’da başladı.

PRP medikal bir uygulamadır. Sadece doktorlar tarafından yapılmalıdır. Doktor hastasını muayene ettikten sonra içinde özel bir jel bulunan küçük tüplerin içine az miktarda kan alır ve santrifüj işlemi uygular. Bu işlemin sonunda tüplerdeki kan bileşenlerine ayrılır: yani her mililitresinde yaklaşık 200.000 trombosit bulunan bu kanın kırmızı hücrelerden oluşan kısmı ayrılır, böylece mililitrede 1,5 milyona kadar trombosit yoğunluğuna sahip olan bir jel elde edilir. İşte buna PRP adı verilir. Trombositlerin kanın pıhtılaşması ile ilgili işlevleri var, fakat aynı zamanda bir doku hasarının iyileşmesini sağlayıcı özellikteki büyüme faktörlerini de salgılıyorlar. Dolayısıyla santrifüj işlemi uygulanan kandan elde edilen PRP, yani trombositi bol olan kısım ya mezoterapi yöntemiyle ya da maske haline getirilerek yüz, boyun, saç, vs istenen bölgeye uygulanıyor. Böylece dokulardaki hasarın ya da yaşlanmanın etkilerini geriye çevirecek doğal büyüme faktörleri istenen bölgeye verilmiş oluyor.

Aslında önerilen yöntemle elde edilen iki farklı kan ürünü var; biri PRP diğeri de trombin serum. Bunlar iki farklı tüple elde ediliyor. PRP tüpünde kanın pıhtılaşmasını önleyen bir madde bulunuyor. Diğer tüpte ise aksine kanın pıhtılaşmasını sağlayarak bu trombositlerin dolgu maddesi gibi kullanılmasını sağlayan trombin var. Bu ikisi bir arada kullanıldığında deride yenileyici etki daha güçlü biçimde ortaya çıkıyor.
Yani kendi kanınızdan dolgu maddesi yapılıyor ve, yüzdeki temel kıvrımlara ve ince çizgilere uygulanıyor.

Hyaluronik asit içeren dolgu maddeleri 6-8 ay kadar dayanır. Dolgulu PRP hem kendi kanınızdan üretilir hem de doldurulan bölgedeki deri yaşlanmasına karşı geri sayım başlatan biyolojik bir süreci tetikler! Yani sadece doldurmaz aynı zamanda savunması zayıflamış, zamanın veya çevrenin yıpratıcı etkilerine karşı savaşmada yenik düşmüş bölgeye destek göndermiş olur.

2. PRP bir tür kök hücre tedavisi midir?

PRP bir kök hücre tedavisi değildir. Ancak dolaylı yoldan kök hücreler üzerinde çalışır. Trombositlerin içindeki büyüme faktörleri deri hücrelerine fibroblast üretme mesajını ileten birer uyarandır. Fibroblastlar da kolajen ve elastin üretmek için anahtar niteliğindeki yapılardır. Dolayısıyla Regenkit PRP bütün bu süreci başlatan trombosit sayısını çoğaltarak dolaylı olarak kök hücreler ile çalışır, çünkü dolgu uygulaması sonrasında deride oluşan fibrin ağları ortamdaki kök hücreleri de kendi yapısında toplar. Ayrıca son yıllarda plastik cerrahlar yağ enjeksiyonu ameliyatları sırasında hastadan alınan kanla elde edilen PRP’ yı hastadan alınan yağ içine karıştırarak yağ enjeksiyonu uygulamasına başlamışlardır. Bu verilen yağın tutma olasılığını arttırmaktadır. Yine karın germe, yüz germe, meme dikleştirme ve küçültme gibi ameliyatlarda operasyon alanına ve insizyon hattına PRP uygulaması yapılması kanama, kötü yara iyileşmesi vb problemleri azaltmaktadır.

3.PRP’nin herhangi bir yan etkisi ya da enfeksiyon riski var mı?

Şayet doğru kit kullanılırsa (Regenkit) hiçbir riski ve yan etkisi yoktur. Çünkü Regenkit her seans için tek kullanımlık enjeksiyon ve tüp içeren bir kittir. Son derece güvenlidir. Yan etkisi de olamaz çünkü sizden alınan size, sadece size fazlasıyla geri verilmektedir.

4.PRP’nin gözle görülen sonuçları nelerdir?

Cilt daha parlak ve canlı görünür. Özellikle yüz bölgesinde karşılaştığımız güneş ve yaşlılık lekeleri yumuşar, göz altı bölgesi torbalanmalar ve mor renk değişikliklerinde düzelme olur. İnce çizgiler yumuşar. İnsanlar “Çok genç görünüyorsun. Estetik ameliyat mı yaptırdın?” diye sorabilirler. Oysaki son derece doğal bir yöntem olan PRP sadece zaten sizde olanı size daha güçlü bir şekilde geri verir. Bu da cildinizin savunma mekanizmasıdır. Bir güzel tarafı da PRP’nin etkileri uygulama yapılan bölgenin çevresinde de görülür. Yüze yaptırdığınızda saçlarınız da canlanır örneğin.

5. PRP uygulamalarında nasıl bir protokol izleniyor? Sonuç almak için kaç seans yaptırmak gerekir ?

Mezoterapi ile uygulanan uygulamalı PRP 15’er günlük aralarla 3-4 seans yapılır. 8-10 ay sonra 3-4 seanslık bir kür daha yapılır. Dolgu ve mezoterapinin bir arada uygulandığı bir başka protokol de var, burada da PRP 21-28 gün arayla 3 seans uygulanır. Altı ay sonra doktor hastasını kontrol eder. Şayet hasta menopoz dönemindeyse ya da sigara, alkol gibi kötü alışkanlıkları varsa doktor 1 kür daha yapmaya gerek duyabilir. Kişi kendine iyi bakıyorsa, sağlığına dikkat ediyor, cildini UV ışınlarından koruyor ise 2.kür için 1 hatta duruma göre 2 yıl beklenir.

Aslına bakarsanız sadece PRP değil genel olarak neşterli ve neştersiz estetik uygulamalarına Kore ve Çin’de büyük ilgi var. Çünkü bu ülkelerdeki kadınlarda genç görünme ve genç kalma konusu takıntı haline gelmiş durumda. Japonya, Kore ve Filipin’de de kadınlar bu tür uygulamalara çok ilgi gösteriyorlar.

Kadınlar Külübü Özel Röportaj

08 Eylül 2011
Unnado’dan okula dönüş kampanyasını kaçırmayın!

Unnadó.com, okulların açılmasıyla başlayan alışveriş telaşında %70’e varan indirimlerle okul alışverişlerinde de ebeveynlerin yanında olduğunu hissettiriyor.

Okulların açılmasıyla başlayan alışveriş telaşında hem kalite hem de uygun fiyatları bir arada bulma olanağı sağlayan unnado.com okul ihtiyaçlarına yönelik özel indirimleriyle daima anne babaların yanında olduğunu hissettiriyor.

Okul ihtiyaçlarını hem kaliteli hem de en uygun fiyatlara bulabileceğiniz unnado.com’da seçkin markalı anne, bebek ve çocuk ürünlerine %70’e varan indirimlerle sahip olunabiliyor.

Unnado.com Okula Dönüş Kampanyalarında;

Pediped Ayakkabı 139.00 TL’den 41.90 TL’ye
Skip*Hop Sırt Çantası 79.00 TL’den 27.90 TL’ye
Nici Winter Bear Peluş Omuz Çantası 69.00 TL’den 41.90 TL’ye
Simsally İçi Dolu Kalem Kutusu 50.00 TL’den 29.90 TL’ye
Next Accesssory Beslenme Çantası 39.50 TL’den 22.50 TL’ye
Cool Gear 350 MI Soğutuculu Açılır Kapaklı Şişe 20.00 TL’den 12.90 TL’ye
Play-Doh Oyun Hamuru 39.90 TL’den 27.90 TL’ye
Şahinler Yarım Kollu Penye Atlet 6’lı Paket 46.00 TL’den 30.50 TL’ye indi.

unnado.com’a üyelik ücretsiz olup, sadece davet ile üye olunabilinir. Üyeler düzenlenen kampanyalardan günlük olarak haberdar edilerek fırsat ürünlerinden yararlanabilirler.
Üye olmayan anneler www.unnado.com/davet/unnado adresine bilgilerini bırakarak hemen üye olabilirler.

Unnadó Hakkında;
unnadó, anne, bebek ve çocuklara özel, markalı ürünlerin bulunduğu, üyelerine özel indirimler ve ayrıcalıklar sağlayan bir alışveriş kulübüdür.
unnadó, kaliteli ürünleri ve kaliteli markaları en uygun fiyatlarla üyelerine en iyi hizmet kalitesiyle sağlamayı, üyelerine özel olmanın farkını yaşatmayı hedeflemektedir. unnadó üyeleri, seçkin markalı anne, bebek ve çocuk ürünlerine %70’e varan indirimlerle sahip olma şansı bulurlar. Bunun yanı sıra, arkadaşlarını unnadó’ya davet etmeleri ve arkadaşlarının üye olup alışveriş yapmaları durumunda 10TL’lik indirim çeki kazanırlar.

08 Eylül 2011
limango bu yıl da Gamze Saraçoğlu’nun IFW kapsamında düzenlediği defilesinin co-sponsoru

limango’nun moda ve tasarım danışmanı, tasarımcı Gamze Saraçoğlu’nun “Tribute to Kubrick/Kubrick’e Övgü” koleksiyonu İstanbul Fashion Week (IFW) kapsamında, limango’nun co-sponsorluğunu üstlendiği göz alıcı bir defileyle sergileniyor. Gamze Saraçoğlu’nun bu koleksiyonu efsane yönetmen Stanley Kubrick’e ve Kubrick sinemasına övgü niteliği taşıyor.

limango, 10 Eylül’de gerçekleşecek Gamze Saraçoğlu defilesinin geçen yıl olduğu gibi bu yıl da co-sponsoru oldu. Efsane yönetmen Stanley Kubrick’e ve Kubrick sinemasına övgü niteliği taşıyan bu koleksiyonda Saraçoğlu, Kubrick’in unutulmaz filmlerinden “Space Odyssey” serisinden ilham aldı.

İstanbul Fashion Week kapsamındaki Gamze Saraçoğlu defilesi, İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB), Moda Tasarımcıları Derneği (MTD), Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) ve İstanbul Moda Akademisi (İMA) işbirliğiyle düzenleniyor.

Koleksiyonlarında özellikle el işçiliğiyle fark yaratan Gamze Saraçoğlu, bu defilesinde hasır tekniğini detaylara taşıyor. İpek, şifon ve ketenlere, tamamen el işçiliğiyle yaratılan hasır detaylar, biyeler ve drapeler eşlik ediyor.
Defilenin hemen ardından limango’nun organize ettiği ‘after party’, “Private Fashion Break” gerçekleşecek.

limango hakkında:
limango, ilk olarak 2007 yılında Almanya’da limango.de adresinde faaliyete geçmiş bir “private shopping” platformu. limango.de internet mağazası, 2009 yılının başında dünyanın en büyük perakende şirketlerinden Otto Group tarafından satın alınarak faaliyetlerini genişletmeye başladı. limango’nun Almanya’dan sonra ilk yatırım yaptığı ülke Türkiye oldu ve limango.com.tr 2009’un mayıs ayının başında kullanıma açıldı. limango.com.tr, Otto Group’un Türkiye’deki ilk ve tek internet yatırımıdır. Türk tüketicisini gerçek “private shopping” (özel alışveriş) kavramıyla tanıştıran Otto Group, limango.com.tr ile alışverişe ve modaya yön veren projeleriyle sektördeki güçlü konumunu koruyor.

Otto Group hakkında:
1949 yılında kurulan Otto Group, bugün yaklaşık 50 bin çalışanıyla dünyaca ünlü bir perakende ve hizmet grubudur. Avrupa, Asya ve Kuzey Amerika başta olmak üzere, 20 ülkede faaliyet gösteren ve farklı alanlarda sektör liderliğini sürdüren 123 önemli şirkete sahiptir. 11 milyar Euro’nun üzerinde cirosuyla Otto Group, Amazon’dan sonra dünyanın ikinci büyük e-ticaret şirketi olarak ekonomi listelerinin üst sıralarındaki yerini korumaktadır. Katalog, e-ticaret ve perakende kanallarından aktif satış yapan grup, çok kanallı satış stratejisiyle her yıl başarı grafiğini daha da arttırmaktadır.
Dünyada “private shopping” kavramını yeniden şekillendiren, 2007 yılında 3 ortaklı bir satış şirketi olarak Almanya’da kurulan, ağırlıklı olarak çocuk ve bebek ürünleri satışı yapan limango.de internet mağazası 2009 yılının başında dünyanın en büyük perakende şirketlerinden Otto Group tarafından satın alındı. 2009’un mayıs ayının başında faaliyete geçen limango.com.tr ise Otto Group’un Türkiye’deki ilk ve tek internet yatırımıdır.

07 Eylül 2011
Dekorasyonda Siyahın Cazibesi

Benim için dekorasyonda korkutucu renkler vardır. Tercih ederken çok iyi düşünmek gerekir. İşte bu renklerden biri de “siyah”. Kullanmak ciddi anlamda cesaret işi. Dozunu o kadar iyi ayarlamalısınız ki eviniz iç karartıcı olmanın kıyısından bile geçmemeli. İşte size böyle birkaç örnek göstereceğim. Baktığınız zaman cezbedici ve ferah olduklarını görebiliyorsunuz.

Siyahın yanına en yakışan renk her zaman “beyaz” olmuştur. Kontrast yaratmak için beyazı mutlaka ve bol bol kullanın. Siyahın karanlığını azaltabilen tek renk beyazdır çünkü. Fakat bunun yanı sıra yeşil ve kırmızıyı da kullanmaktan çekinmeyin derim. Birbirlerine çok yakışıyorlar.

Siyahın kullanılma tercihlerinden biri de zengin ve elegan görünmesi. Bu tarz dekorasyonlar sizi yansıtıyorsa kullanmakta sakınca yok. Bu senenin en trend rengi, moda dünyasında da sık sık karşılaştığım kum rengiyle tamamlayın. Siyaha yakışan renklerden biri daha!

Zebra desenleri hala vazgeçilmezlerden biri. Özellikle aksesuarlarınızda kullanabilirsiniz.

Siyah mobilya ve eşyalar konusunda seçimlerinize dikkat edin. Fakat doğru kullandığınızda harikalar yaratabileceğinizi de aklınızdan çıkarmayın!

Evinizde huzur daim olsun!

Yazı : Eda Sivas – evmanya.com
Görseller : homeinfurniture.com

06 Eylül 2011
Sadece diş fırçalamak yetmez !

Dişler ağzın sadece %25’ini kaplar. Bu yüzden dişleri mükemmel fırçalamak bile ağzın tamamını temizlemeye yetmez.
AĞZINIZA GEREKEN ÖZENİ GÖSTERİYOR MUSUNUZ?

Ağzınız, onunla yer, onunla iletişim kurarsınız! Hatta ölümsüz sevginizi onunla gösterirsiniz. Yaşamsal bir organ olan ağzınız, hayattaki en iyi şeylerden keyif almanıza yardımcı olur. Fakat ona gereken değeri verip en iyi şekilde bakıyor muyuz?

Yapılan araştırmalara göre, ağızdaki bakterilerin gruplaşarak oluşturduğu plak tabakası, diş eti hastalıklarının bir numaralı sebebidir. Peki acaba sizde diş eti hastalığı olup olmadığını nasıl anlarsınız:

• Diş etleriniz hassas, şiş veya kırmızı mı?

• Dişlerinizi yumuşakça fırçaladığınız halde diş etleriniz kanıyor mu?

• Veya ne yediğinizden bağımsız olarak ağız kokusu probleminiz var mı?

O zaman sizde de, pek çok insanda görülen diş eti problemi var demektir.

Diş eti problemlerine karşı savaşmak için, ağzınızın tamamındaki plak tabakasını derinlemesine temizlemeniz gerekir. Sadece dişleri fırçalamak, bunun için yeterli değildir.

Dünyada ilk olarak 116 yıl önce piyasaya sürülen, dünyanın 1 numarası Listerine®, artık Türkiye’de tüm marketlerde.

İlk 2008 yılında eczane kanalında satışa sunulan ve üç senedir Türkiye’de 2000’in üzerinde diş hekimine tanıtılan Listerine® ağız bakım ürünü, diş hekimlerinden tam not aldı.

Yapılan bir araştırmaya göre, Türkiye’de kendi ağız bakımı için ağız bakım ürünü kullanan diş hekimlerinin %85’i, Listerine®’i tercih etmektedir.*

Listerine® diş fırçalama sonrasında kalan ve plak oluşumuna neden olan bakterileri %97’ye kadar temizler.

Günde 2 kez kullanıldığında plak oluşumuna karşı 24 saat korur. Nefesinizi tazeler.

Değişik tatlarda ürün çeşitleri ile 250 ml ve 500 ml ambalaj boyları ile eczanelerden sonra artık marketlerde.

Listerine® 250 ml Tavsiye edilen tüketici fiyatı: 8,90 TL
Listerine® 500 ml Tavsiye edilen tüketici fiyatı: 14,90 TL

Fırçanın başladığını Listerine® bitirir.
*Listerine®’in tanıtıldığı 298 diş hekimi üzerinde, Aralık 2010’da yapılmış bağımsız Nielsen Pazar araştırmasına göre.

SADECE DİŞ FIRÇALAMAK YETMEZ!
FIRÇALAMA SONRASI LISTERINE STAY WHITE AĞIZ BAKIM ÜRÜNÜ İLE TEMİZLENEN DİŞLER DAHA BEYAZ

Ağız ve diş bakımının tam yapılmadığı durumlarda diş çevresinde biriken yiyecek artıkları bakteri plağı oluşumuna ve ağız kokusuna neden olur. Ağızdaki temizlenmemiş plak tükürük ile birleşerek tartar (diştaşı)oluşturur. Biriken tartar sebebiyle dişeti iltahaplanabilir, çekilebilir ve ileri safhalarda diş kaybedilebilir.

Diş fırçalama sonrasında kalan ve plak oluşumuna neden olan bakterileri ağız bakım ürünüyle temizlemek gerekir.

Listerine® StayWhite ağız bakım ürünü diğer Listerine® ağız bakım ürünleri çeşitlerinin de sahip olduğu plak oluşumunu engelleyen ve diş iltihaplanmasını önleyen etkisinin yanı sıra anti-tartar etkiyi ek bir içerik ile daha kuvvetli bir şekilde sunmaktadır.

Listerine® StayWhite ağız bakım ürünü günde 2 kez kullanıldığında plak oluşumuna karşı 24 saat koruma sağlar.

Listerine® StayWhite ağız bakım ürünü esansiyel yağ içeriği ile plak oluşumunu azalttığı gibi Çinko Klorür içeriğiyle tartar birikimini azaltır ve bu sayede diş lekelerini önler.

Listerine® StayWhite’ın leke oluşumunu önlemek için plak ve tartar birikimini azalttığı klinik olarak kanıtlanmıştır.
Dişleri daha temiz, parlak ve doğal beyazlığında tutar.

Listerine® StayWhite 250 ml Tavsiye edilen tüketici fiyatı: 8,90 TL
Listerine® StayWhite 500 ml Tavsiye edilen tüketici fiyatı: 14,90 TL

*Listerine® ‘in StayWhite çeşidi sadece eczanelerde satılır.

06 Eylül 2011
Bölgesel yağlardan kurtulmak isteyenlere: Liposhaping

Liposhaping, fazla kiloların depolandığı kol, gıdı bölgesi, kalça, baldır, bacak ve diz arkası, bel gibi alanlara estetik biçim vermek için kullanılıyor. Kısa sürede sonuç alınan, az ağrılı bir yöntem olduğu için hastalar bu yöntemi tercih ediyor. Üstelik işlem sırasında lokal anestezi uygulandığı için hasta ameliyat sonrası normal hayatına devam edebiliyor.

Liposhaping, bölgesel olarak toplanmış fazla yağ birikimlerini uzaklaştırma ve vücut konturlarını şekillendirmeye yönelik bir girişim olarak karşımıza çıkıyor. Üstelik bu işlem başarılı sonuçlar vermenin yanı sıra aynı zamanda son derece de güvenli.

Transmed Saç & Kozmetik Cerrahi Kliniği’nden Op. Dr. Uğur Dikmen Liposhaping işlemi hakkında bilinmesi gerekenler hakkında şunları söylüyor:

İşin sırrı ince kanüller kullanmak

Liposhaping kavramının temel farkı işlemde kullanılan kanüllerin boyutu ve cilt altına verilen sıvı miktarının emilen miktara oranıdır. Liposhaping, çok daha ince mikrokanüllerle, diğer tekniklerde kullanılan sıvı miktarının genellikle iki katının kullanılmasıyla gerçekleştirilir.

Vücudun alt yarısı, üst yarısından bir beden büyük olanlar için ideal

Liposhaping, vücudun her bölgesine uygulanabilen son derece güvenli bir girişimdir. İnatçı karın yağları, jokey pantolonu görüntüsü yaratan fazlalıklar, diz üstü, bacak içi, ayak bileği, bel kenarı, gıdı bölgesi, kol altı yağları ve hatta sutyen izi yaratan sırt yağları bu yöntemle inceltilebilir.

Liposhaping yaptırmaya en uygun adaylar, vücutlarının belirli bölgelerinde yağ fazlalıkları bulunan, elastik cilde sahip normal ağırlıktaki kişilerdir.

Lokal anestezi altında yapılan son derece güvenli bir girişim

Liposhaping işleminde, liposuction’dan farklı olarak lokal anestezi uygulanır. Bu nedenle çok daha güvenlidir. Genel anesteziden doğabilecek riskler yoktur.

Dikiş yok, iz yok, pürüz yok

Çok ince kanüllerle çalışıldığı için, dikiş gerektirmez. Dolayısıyla operasyon bölgesinde dikiş izi kalmaz. Dokulara ve damarlara zarar vermeyen hassas kanüllerle çalışıldığından oluşabilecek hafif morluk ve kızarıklıklar minimum seviyededir. Bunlar operasyonu takiben en fazla on gün içerisinde kaybolur.

Yağ birikmesinin olduğu yere bir çeşit anestezik solüsyon karışımı olan tümesans serumu verilmesi sayesinde bölgeden alınacak yağ kitlesi tamamen akışkan hale getirilir. Böylece, işlemin yapıldığı yağlı bölgelerin daha kolay tespit edilmesi ve yağların daha homojen şekilde emilmesi mümkün olur. Girişim sonrasında düzensizlikler ve pürüzler oluşmaz. Mikrokanül kullanımı daha az çaba gerektirir ve cerrahın mikrokanüllerin yönü ve konumlarını daha kolay kontrol etmesine olanak sağlar. Girişimde kesin sonuç elde edilirken daha yumuşak ve nazik hareket edebilmek mümkündür.

Liposhaping kimlere uygulanabilir?

Bu operasyon öncesinde fiziksel olarak sağlıklı, psikolojik açıdan dengeli ve beklentilerinizde gerçekçi olunmalıdır. Yaşınız önemli değildir; bununla birlikte, çok ileri yaştaki hastaların cildi elastikiyetini kaybetmiş olabilir ve cilt yapısı daha sıkı olan genç hastalarda elde edilen sonuçların aynıları elde edilemeyebilir. Vücutlarında çok geniş bir bölgeye yayılmış aşırı yağ birikmeleri olan bireyler de tumesans (tumescent) liposhaping yaptırmak için uygun aday sayılabilirler. Bu kişilerde yağ miktarı göreceli olarak azaltılır.

Dört haftada bikini formuna kavuşabilirsiniz

Liposhaping girişiminde hızlı iyileşme sağlanır ve normal yaşantınıza dönmeniz çok daha kolay olur. İşlem bittikten hemen sonra yürüyerek evinize gidebilirsiniz. Hastalar uygulamanın hemen ardından bile gözle görülür değişiklikleri fark edebilirler. Bununla birlikte, üç hafta sonra çok daha yoğun bir iyileşme görülür. İşlemden yaklaşık üç ay sonra ise nihai vücut konturu ortaya çıkmış olur. Uygulama sonrasında aynı gün sosyal hayata geri dönülebilir ve dört ila altı hafta içinde bikini giyebilecek forma kavuşulur.

Transmed’de başarıyla uygulanan Liposhaping tedavisi hakkında daha ayrıntılı bilgi almak ve bir konsultasyon randevusu oluşturmak için http://www.transmed.com.tr/ adresini ziyaret edebilirsiniz. Sağlığınız için lütfen sadece profesyonel çalışan klinikleri tercih ediniz.

Transmed Saç & Kozmetik Cerrahi Kliniği
Adres: Fulyalı Sokak No:7 İç Levent, 34330 İstanbul, Türkiye
Telefon: 0212 281 1300

Transmed hakkında:
Transmed, 1994 Şubat ayında, İstanbul’da, Dr. Melike Külahçı tarafından, ileri teknik Saç ve Kozmetik Cerrahi hizmetlerini sunmak üzere uluslararası bir tıp merkezi olarak kurulmuştur. Türkiye’de saç nakli cerrahisinde Foliküler Ünite Transplantasyonu tekniğini uygulamasıyla adını duyuran Transmed, 1998 yılında Epilight ve Alexandrite Laser ile Lazer Epilasyonu Türkiye’ye tanıtmış, daha sonra da ayakta Liposuction olarak da bilinen Liposhaping ile birlikte Kozmetik Cerrahi hizmetlerini sunmaya başlamıştır.

Saç nakli cerrahisi alanında Türkiye’de ve dünyada öncü olan Transmed’in kurucusu ve Medikal Direktörü Dr. Melike Külahçı, ESHRS (Avrupa Saç Restorasyon Cerrahisi Derneği) Kurul Üyesi ve ISHRS (Uluslararası Saç Restorasyon Cerrahisi Derneği) Kurul Guvernörü’dür. Transmed ekibi, 2011 yılının Mayıs ayında saç alanında dünyanın en iyi araştırmacı ve cerrahlarını The Next Big Thing konferansında İstanbul’da bir araya getirerek konferansa ev sahipliği yaptı.

Dünyanın alanında duayen kabul ettiği 30 başarılı cerrahtan biri olan Dr. Melike Külahçı Medikal Direktörlüğü’nde Transmed’de saç nakli ve saç tedavileri, dünyayla aynı anda en güncel teknikler ile uygulanmaktadır. Bugün Transmed, büyük operasyon kapasitesi ve yüksek başarı yüzdesiyle, her yıl 47 ülkeden yabancı hasta çekmektedir.

Transmed’de başarıyla gerçekleştirilen kozmetik cerrahi uygulamaları ise şu şekildedir: Liposhaping, göğüs büyütme, göğüs küçültme, göğüs dikleştirme, karın germe, jinekomasti (erkeklerde meme küçültme),kulak estetiği (otoplasti), yüz germe, göz kapağı, burun operasyonu, yağ enjeksiyonu, çene implantı.

Cerrahi olmayan ancak medikal profesyonellik gerektiren selülit ve incelme tedavileri, akne izleri ve cilt lekelerinin tedavisi, doğum ve liposuction sonrası deri tedavileri, vücut sıkılaştırıcı ve gençleştirici medikal cihazlı uygulamalar ise Transmed’in sunduğu kozmetik çözümler arasında yer almaktadır.

Transmed; Türkiye, ABD, Almanya, Fransa, Benelux ülkeleri, Yunanistan, Rusya, Mısır ve Kuveyt’te başarıyla faaliyet göstermektedir.

06 Eylül 2011
Fashion’s Night Out İstanbul 2012

Manhattan’dan Milano’ya, Paris’ten Moskova’ya modanın en büyük alışveriş partisi başlıyor! Bu tarihi not edin: 15 Eylül 2011

Fashion’s Night Out, İstanbul’daki ikinci yılını daha büyük bir katılım ve coşkuyla kutlamak için hazır. Tasarımcılar, ünlü isimler ve modayla ilgilenen herkesin gözü o gece vitrinlerde olacak. Bu seneki Fashion’s Night Out, 11 Mart depreminde felaketten etkilenen bölgelere yardım yapacak.

Özel davetler ve etkinliklerle festival havasında geçen Fashion’s Night Out için siz hazır mısınız?

15 Eylül akşamını not edin ve o geceyi sakın kaçırmayın! İyi alışverişler!

Tarih: 15 Eylül 2011
Saat: 18.00-00.00
Yer: Nişantaşı, İstinye Park, Bağdat Caddesi

Fashion’s Night Out ile ilgili haberler vermeye devam edeceğiz. Bakalım, hangi markalar nasıl etkinlikler düzenleyecek? Özel indirimler, hediyeler ve diğer her şey hakkında bilgi edinmek için bizi takip edin!

Fashion’s Night Out İstanbul başlıyor!

Eğlence ve alışverişi birleştiren, mağazaların hem indirim yapıp hem parti verdiği Fashion’s Night Out 16 Eylül Perşembe gecesi yapılacak!

İlk defa geçtiğimiz yıl New York, Londra, Milano ve Tokyo gibi moda başkentlerinde düzenlenen Fashion’s Night Out (FNO), aynı hafta içinde 16 ülkede birden düzenlenen bir moda etkinliği. Bu etkinlik bizde 16 Eylül akşamı İstanbul’da Bağdat Caddesi, Nişantaşı ve İstinye Park’ta kutlanıyor.

FNO nedir?
Vogue dergisinin girişimiyle düzenlenen organizasyonun düzenlendiği şehirlerin popüler alışveriş noktalarındaki mağazalar 24.00’e kadar açık oluyor. Aslında Fashion’s Night Out için büyük bir alışveriş partisi demek daha doğru olur çünkü bu geçen yıl bu etkinliğin çıkış noktası, yaşanan ekonomik durgunluktan sonra insanları alışveriş yapmaya teşvik etmekti.

16 Eylül akşamı etkinliğe katılan mağazalarda indirim ve hediye fırsatları sunuluyor, özel ikramlar eşliğinde canlı müzik ya da DJ performansları düzenleniyor. Mağazalara gidenler modellerle, moda tasarımcıları ve stil danışmanlarıyla tanışma fırsatı yakalıyorlar. Ayrıca pek çok oyuncu ve müzisyen de geceye destek veriyor.

İNCİ, Vogue “Fashion’s Night Out” şenliğinde!

İNCİ’nin, 2010-2011 Sonbahar – Kış Koleksiyonu, ilk kez “Fashion’s Night Out” etkinliğinde alışveriş tutkunlarıyla buluşacak.

Türk deri sektörünün öncü markalarından İNCİ, Vogue Türkiye öncülüğünde 16 Eylül akşamı İstanbul’da ilk kez gerçekleştirilecek “Modanın En Büyük Alışveriş Partisi – Fashion’s Night Out” etkinliğine İstinyepark ve Bağdat Caddesi – Suadiye mağazaları ile katılıyor.

İNCİ, şehir yaşamına farklı esintiler getirecek “Şehirdeki ‘SEN’i Keşfet” konseptli 2010-2011 Sonbahar – Kış Koleksiyonu’nu geceye özel pek çok etkinlik ve sürprizler ile birlikte ilk kez alışveriş tutkunlarının karşısına çıkarıyor.

FNO Gecesi’nde İnci’de başka neler olacak?

İNCİ’nin 2010-2011 sonbahar-kış sezonunu açılışını gerçekleştireceği Fashion’s Night Out kapsamında; alışveriş şenliğinin coşkusuna özel müzik ve dekorasyon eşliğinde İnci’nin İstinyepark ve Bağdat Caddesi-Suadiye mağazalarında gerçekleştirilecek etkinliklerden seçmeler…

Catwalk – Ekspozisyon / İstinyepark İnci
İnci’nin 2010-2011 Sonbahar-Kış Koleksiyonu, farklı seans saatlerinde mini bir ekspozisyonla sunulacak.

Milkyhead Design Show / İstinyepark İnci
Ayakkabı, çanta vb. pek çok ürünü özgün tasarımlarıyla boyayan ve farklılığı benimseyen genç tasarımcı Nur Teker, İnci’nin yeni sezon modelleri ile özel bir “Milkyhead Design Show” gerçekleştirecek. Özel tasarımla boyanacak İnci ayakkabıları, Fashion’s Night Out gecesine özel olarak satışa sunulacak.

Bahar Korçan Design Ayakkabı Sergisi / İstinyepark – Suadiye İnci
Ünlü tasarımcı Bahar Korçan’ın “Kabullen ya da Değiştir” koleksiyon felsefesiyle tasarladığı ve üretimi İnci tarafından gerçekleştirilen ayakkabılar ,sadece Fashion Night Out’a özel sergilenecek.

Vogue’un Seçimi / İstinyepark – Suadiye İnci
Vouge Türkiye Moda Koordinatörü Naz Bileydi’nin İnci’nin 2010-2011 Sonbahar-Kış Koleksiyonu’ndan seçtiği ürünler “Vogue’un Seçimi” olarak alışveriş sırasında İNCİ müşterilerine raflarda yerini alacak.

Seymen Şener’den Şehir İlüstrasyonları/ İstinyepark İnci
Seymen Şener’in İnci’nin Sonbahar-Kış şehir konsepti paralelinde şehir temalı illustrasyonlarından oluşan kataloğu mağazada yer alacak, Katalogda yer alan illustrasyonların istenilen ölçüde siparişi alınarak satışı gerçekleştirilecek.

Tat Tasarımcısı Maksut Aşkar ile Şehirli Lezzetler / İstinyepark İnci
Maksut Aşkar ve ekibi; alışılmış şehir tadına kattığı farklı yorumları içeren, “şehrin hızına ayak uyduran şehirli lezzetleri”ni, İnci’nin koleksiyon teması “şehir” konsepti ile Fashion’s Night Out adına bütünleştirerek alışveriş severleri ağırlayacak.

İstanbul Fashion Week 2011 Eylül
İstanbul Moda Haftası takvimi belli oldu. İFW (İstanbul Fashion Week) bu yıl 7-10 eylül tarihleri arasında TRT Tepebaşı Binası otoparkına kurulacak çadırda düzenlenecek.

Bu sene listede bazı değişiklikler var. Örneğin ilk olarak, Zeynep Tosun ve Günseli Türkay bu sene yoklar. Geçen sene ifw’de defile yapmama kararı alan Hatice Gökçe bu sene ifw’ye tekrar katılıyor.

Deniz Kaprol, Özgür Masur ve Gamze Saraçoğlu en çok merak edilenlerin başında geliyor yine. Cengiz Abazoğlu ise Adil Işık için hazırladığı kapsül koleksiyonla ilk defa ifw’de olacak.

İstanbul Fashion Week 2011 Eylül Takvimi

7 Eylül Çarşamba
16:00 – Karma 1 (Jale Hürdoğan, Aslı Güler, İpek Arnas)
17:30 – Argande
19:00 – Atıl Kutoğlu
21:00 – Tween

8 Eylül Perşembe
13:00 – Niyazi Erdoğan
14:30 – Simay Bülbül (Prezentasyon)
16:00 – Özlem Kaya
17:30 – Nejla Güvenç
19:00 – Stüdyo Kaprol
21:00 – Koton

9 Eylül Cuma
13:00 – Karma 2 (Şafak Tokur, Seda Zoroğlu, Çiğdem Akın)
14:30 – Özgür Masur
16:00 – Hatice Gökçe
17:30 – Lug von Siga (Gül Ağış) (Tarihi Galatasaray Hamamı)
19:00 – Özlem Süer
20:30 – adL by Cengiz Abazoğlu
21:30 – Mehtap Elaidi

10 Eylül Cumartesi
13:00 – Deniz Kaprol
14:30 – Rana-Berna Canok
16:00 – Tuvana Büyükçınar
17:30 – Gamze Saraçoğlu
19:00 – Giovane Gentile
21:00 – Twist

06 Eylül 2011

Blog

Renk olarak ise: Kesinlikle, kırmızı!