Blog

  • Yaz stiliniz için Vintage ikonlardan ilham alın

    Yaz stiliniz için Vintage ikonlardan ilham alın

    Bu yazı şık geçirmek isteyenlere esin kaynağı olacak Hollywood’un altın kadınları onlar… Özellikle belden kemerli elbiselerle, efil efil uçuşan bir tarz yaratabilirsiniz.

    yaz_stili (1) yaz_stili (2) yaz_stili (3) yaz_stili (4) yaz_stili (5) yaz_stili (6) yaz_stili (7) yaz_stili (8) yaz_stili (9)

    Kaynak: cosmopolitanturkiye.com

  • Doğum kontrol hapları kanser sebebi mi?

    Doğum kontrol hapları kanser sebebi mi?

    Kısa süreli kullanımının risk yaratmadığı bilinen doğum kontrol hapları, 10 yıldan daha uzun süre ve özellikle 20 yaş öncesinde kullanılmaya başladığında meme kanseri riskini arttırıyor…

    Sözcü’de yer alan habere göre meme kanseri açısından en büyük risk faktörü BRCA1 ve 2 genlerindeki yapısal bozulmalardır ki bu durumda meme hücrelerinde DNA’da meydana gelen hasarların tamirinde aksaklıklar olmakta ve meme kanseri riskini arttırmaktadır.

    BRCA1 ve 2 mutasyonu olan kadınlarda meme kanseri riski diğer kişilere göre beş kat daha fazladır. Angelina Jolie’nin BRCA 1 gen mutasyonu saptanıp meme ve over kanseri riskinin yüksek olduğu belirlenince yumurtalığını ve her iki memesini koruyucu olarak aldırması tüm dünyada genetik olarak kanser riski yüksek olarak saptanmış hastalarda ‘koruyucu amaçlı bilateral mastektomi’ operasyonunu popüler hale getirdi. Elbette meme cildi ve bazen meme başının korunarak tüm meme dokusunun boşaltılması ve silikon yerleştirilmesi, riski yüksek hastalarda ciddi bir koruma yaratsa da memenin doğal yapısını kaybetmesi, geri dönüşümsüz bir girişim olması bu seçeneğin gerçekten çok iyi düşünülüp değerlendirilmesi gerektiğini göstermektedir.

    “Unutmamak gerekir ki meme kanserlerinin sadece yüzde 10’luk bir oranı ailesel nedenlere bağlı. Anne tarafında genç yaşta meme kanseri görülmesi, risk açısından önem taşır” diyen Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Dr. Tayfun Hancılar, meme kanseriyle ilgili merak edilenleri anlattı…

    Menopozda hormon tedavisi zararlı mı?

    Hormon ilaçlarını beş yıl ve daha uzun süre kullanan menopoz sonrası dönemindeki kadınlarda meme ve rahim kanseri riski artar. 10 yıldan daha fazla süre hormon takviye tedavisi uygulanan kişilerde meme kanseri riskinin arttığını ileri süren çalışmalar da vardır. Öte yandan en yaygın korunma yöntemlerinden biri olan doğum kontrol haplarının kısa süreli kullanımı durumunda risk yaratmadığı bilinmekle birlikte, 10 yıldan daha uzun süre kullanımlarda ve özellikle 20 yaş öncesinde kullanmaya başlayan kişilerde meme kanseri riski artmaktadır. Esas dikkat edilmesi gereken nokta, doğum kontrol hapıyla birlikte sigara içimi kanser ve kalp hastalıkları riskini arttırmaktadır.

    Beslenmede nelere dikkat edilmeli?

    Tüm kanser türlerinde genel olarak yağ oranı yüksek gıdalarla beslenmenin olumsuz etkisi olduğu kabul edilir. Örneğin, genç yaşlarda yüksek lif içeriğiyle beslenen kadınlarda ileriki yıllarda meme kanseri görülme oranı yüzde 20’ye yakın daha az görülmektedir. Menopoz sonrası vücut yağ oranı yüksek kişilerde östrojen hormon üretimi daha da azalacağından meme kanseri riski fazladır. Ancak son dönemde beslenme konusu gereksiz bir şekilde abartılmış ve “Sarımsak yerseniz kanser olmazsınız” düzeyine gelmiştir. Doğuştan itibaren sağlıklı beslenme kanser riskini azaltır mı? “Evet azaltır…” Ancak tedaviye yardımcı olabilecek destek besinler standart kanser tedavilerine alternatif olarak sunulunca yarar değil zarar verecek hale gelmiştir.

    Cinselliği nasıl etkiler?

    Meme kanseri nedeniyle cerrahi müdahale ya da radyoterapi gören kadınlarda cinsel istek azalmaz ancak meme derisi daha az duyarlı olabilir ya da tedavi gören memede bir süre ağrı hissedilebilir. Bazen kemoterapi hormon düzeyini etkileyerek cinsellikte azalma yapabilir. Bu nedenle eşler arasındaki iletişim, bu sorunların üstesinden gelmeyi sağlar. Unutulmamalıdır ki, radyoterapi tümörü öldürür aşkı değil…

    Meme kanserli hastalar saç boyayabilir mi?

    Genel olarak saç boyalarındaki kimyasalların kanser riskini arttırdığı belirtilmişse de elimizde çok kesin bilgiler yoktur. Saç boyalarının içinde bulunan aromatik amin ve fenol saç derisi içinde N nitrozaminlere dönüşerek kanserojen etki yapabilirler. Yapılan araştırmalar yılda 12’den fazla ve koyu renk saç boyayan kadınlarda kanser riskinin bir miktar daha fazla olabileceğini göstermiştir.

    Mamografi hangi sıklıkta yapılmalıdır?

    Bu konuda çok farklı yaklaşımlar olmakla birlikte, Amerikan Kanser Derneği 45-54 yaş arasında her yıl 55 yaş üzerinde iki yılda bir (hasta talep ederse yılda bir) mamografi çekilmesini uygun görmüştür. Elbette meme kanseri riski yüksek hastalar mamografiyi daha erken dönemde ve bazen MR’la birlikte çektirebilirler.

    Radyoterapi gören hastalar nelere dikkat etmeli?

    Meme kanserinde radyoterapi yan etkileri düşük bir tedavidir. Hastalar özellikle tedavi sonuna doğru hafif bir halsizlik hissedebilirler. Radyoterapi esnasında memede ağırlık hissi, gerginlik, ciltte hafif kızarıklık ve kaşıntı olabilir. Genellikle basit dıştan krem uygulamaları netice verir. Şeker tüketimi konusunda kuşkular devam etmekle birlikte radyoterapi esnasında kesin olarak yasaklanan bir gıda yoktur. Pamuklu, sert olmayan sutyen kullanılmalıdır. Radyoterapi esnasında doktorunuza danışmadan tedavi bölgesine losyon, krem vb. sürülmemelidir.

    Koltuk altı deodorantları kanseri tetikler mi?

    Deodorantlarda  bulunan aliminyum bazlı maddeler ve parabenin risk oluşturduğunu söyleyen iddialar varsa da bu, yapılan çalışmalarda kanıtlanamamış ve Amerikan Kanser Enstitüsü ve ABD Gıda ve İlaç İdaresi deodorant kullanımının meme kanseri riskini artırmasıyla ilgili bilimsel bir veriye rastlanmadığını açıklamıştır. Buna rağmen 16 yaşın altındaki çocuklarda deodorant kullanımı konusunda dikkatli olunmalıdır.

  • Yağları yakmanın kolay yolu

    Yağları yakmanın kolay yolu

    Ramazan ayında alınan kilolardan kurtuluşun yolu metabolizmayı hızlandırıp yağları yakmaktan geçiyor

    Takvim’de yer alan habere göre Acıbadem Kayseri Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Esra Kula, şu önerilerde bulunuyor:

    * 2.5 litre su için.

    * Öğle ve akşam öğünlerinden birinde sebze, pilav, makarna, çorba gibi karbonhidrat kaynakları, diğer öğünde et, tavuk, balık gibi protein kaynakları ile beslenmek yağ kaybı ağırlıklı kilo yönetimini sağlıyor.

    * Günde en ez 2 porsiyon süt veya kefir tüketimi yağ depolamayı önlüyor, zayıflamaya yardımcı oluyor.

    * Günde 6 öğün yemek kalori yakımını artırıyor. t Zencefil ve acı kırmızı biber gibi baharatlar metabolizmayı hızlandırıp vücudun yağ yakma kabiliyetini yüzde 25 artırıyor.

    * Zerdeçal ve zencefil gibi baharatların bağışıklık güçlendirerek hastalıklardan koruyucu etki göstermesi için karabiber, pul biber gibi baharatlarla karıştırılması, az miktarda yağ içerisinde ısıtılarak yemeklere eklenmesi gerekiyor…

  • Zorbalık Hakkındaki Korkunç Gerçekliği Anlatmak İçin Elmaları Kullanan Öğretmen

    Zorbalık Hakkındaki Korkunç Gerçekliği Anlatmak İçin Elmaları Kullanan Öğretmen

    Eğer sizden, zorbalığın çocuklar üzerindeki tahrip edici etkilerini açıklamak için konuyu destekleyen bir malzeme istemiş olsaydım, muhtemelen aklınıza bir meyve kâsesine uzanmak gelmezdi. Ancak İngiltere, Birmingham’da bir öğretmen bunu yaptı ve sonuç harika oldu.

    Rosie Dutton okullarda bilinçli farkındalık eğitimi veren bir öğretmen. Geçtiğimiz günlerde Facebook sayfasında, zorbalık hakkında verdiği bir dersle ilgili bir paylaşımda bulundu. 160 binden fazla paylaşım alan bu muhteşem ders kısa zamanda viral olarak yayıldı. Dutton sayfasında, “Böyle bir tepki almayı beklemiyordum” diye yazdı. “Umarım bu elma dersinin daha ileri götürebiliriz ve çocuklarımızla, sözcüklerimizin sebep olabileceği acı hakkında açıkça konuşmaya başlayabiliriz.”

    İşte öğretmen Rosie Dutton’un o çok çarpıcı elma dersi:

    Bugün bir sınıfta çocuklara iki elma gösterdim. Çocuklar bunu bilmiyorlardı ama dersten önce elmalardan birisini sürekli yere düşürmüştüm ve her ikisi de dışarıdan mükemmel görünüyordu. Daha sonra konuştuğumuzda çocuklar elmaların ikisinin de aynı göründüğünü söyledi; ikisi de kırmızıydı, aynı boydaydılar ve yenecek kadar lezzetli görünüyorlardı.

    Sonra, yere düşürüp durduğum elmayı elime aldım ve çocuklara bu elmadan hiç hoşlanmadığımı, bence iğrenç olduğunu, renginin korkunç durduğunu ve sapının çok kısa olduğunu söyledim. Ben hoşlanmadığım için onların da hoşlanmasını istemediğimi söyledim ve bunun üzerine onlar da elmaya kötü şeyler söylediler.

    Bazı çocuklar bana delirmişim gibi baksa da elmayı elden ele dolaştırdık ve, “Sen pis kokulu bir elmasın”, “Niye var olmuşsun ki!”, “Herhalde için kurt doludur” gibi şeyler söyledik.

    Elmayı gerçekten sözlerimizle didik didik etmiştik. Zavallı ufaklığa acımaya başlamıştım aslında.

    Sonra başka bir elmayı elden ele dolaştırdık ve ona, “Sen çok güzel bir elmasın”, “Kabuğun ne kadar güzel” ya da “Ne hoş bir rengin var” gibi güzel şeyler söyledik.

    Nihayet her iki elmayı birlikte gösterdim çocuklara. Elmaların benzerlikleri ve farklılıkları hakkında konuştuk, değişen bir şey yoktu; iki elma hâlâ birbirine benziyordu.

    Ardından elmaları kestim. İyi davrandığımız elmanın içi pırıl pırıl, taze ve suluydu. Kötü şeyler söylediğimiz elmaysa çürük ve ezik içindeydi.

    Galiba çocukların kafasında o anda bir şimşek çaktı. Durumu anlamışlardı; o elmanın içinde gördüğümüz ezik çürükler ve zedelenmiş parçalar aslında birisi bize sözleriyle ya da yaptıklarıyla kötü davrandığında içimizde yaşadığımız şeylerdi.

    Zorbalık Hakkındaki Korkunç Gerçekliği Anlatmak İçin Elmaları Kullanan Öğretmen
    Zorbalık Hakkındaki Korkunç Gerçekliği Anlatmak İçin Elmaları Kullanan Öğretmen

    İnsanlar zorbalığa uğradıklarında, özellikle de çocuklar, içlerinde kendilerini berbat hissederler ve bazen başkalarına neler hissettiklerini göstermez ya da anlatmazlar. Eğer o elmayı kesmeseydik, ona ne kadar acı vermiş olduğumuzu asla bilmeyecektik.

    Çocuklara geçen hafta birisinin kötü sözleri yüzünden incindiğimi anlattım. Dışarıdan belli olmuyordu, gülümsemeye devam ediyordum. Ama birisi bana kelimeleriyle acı vermişti ve içimden canım yanıyordu.

    Elmanın tersine biz buna engel olabilecek güce sahibiz. Çocuklara, birbirimize kötü şeyler söylemenin iyi olmadığını öğretebilir, bunun karşımızdakilere ne hissettirdiği konusunda konuşabiliriz. Çocuklarımıza birbirlerini savunmalarını ve hiçbir şekilde zorbalık yapmamalarını öğretebiliriz, tıpkı o gün elmaya kötü şeyler söylemeyi reddeden küçük kız gibi.

    Eğer kimse zorbalığa engel olmak için bir şey yapmazsa içimizden daha da çok inciniriz. Gelin, nazik ve duyarlı çocuklardan oluşan bir kuşak yaratalım.

    Dilin kemiği yoktur ama bir kalbi kırabilecek kadar güçlüdür. Bu yüzden söylediklerinize dikkat edin.

    Sonradan Eklenen Açıklama:

    Böyle bir tepki görmeyi beklemiyordum ama öyle çok soru geldi ki birkaç noktayı aydınlatmam gerektiğini düşündüm.

    Elma kırmızıydı ve zedelendiği belli olmasın diye yere defalarca ama nazikçe attım. Dokunduğunuzda zedelendiği hissediliyordu ama gözle görülmüyordu. Sınıfta kimse bunu fark etmedi.

    Kesilmiş elmaları görünce çocuklar çok etkilendiler ve çocuklara, söylediğimiz şeylerin insanlara acı verdiğini görmediğimizi vurgulamak için elmayı dersten önce bilerek zedelediğimi anlattım. Bu da onları çok etkiledi. İstediğim etkiyi yarattıktan sonra çocuklarla beraber yaptığımız çalışmalar hakkında konuştuk. Tüm faaliyetlerimiz takım çalışmasını, saygıyı, akran desteini, çatışmaları çözmeyi, özsaygıyı ve güveni desteliyor. Ve çocuklar ihtiyaç duyduklarında destek için nereye gideceklerini biliyorlar.

    İnanılmaz desteğiniz ve nazik sözleriniz için hepinize teşekkür ediyorum.

    Alıntı: http://www.boredpanda.com/teacher-apple-bullying-lesson-re…/

    Çeviri: egitimpedia.com

  • Belen Tava tarifi

    Belen Tava tarifi

    Hatay mutfağından tadı damağınızda kalacak bir lezzet. İşte sofralara renk katacak Belen Tava tarifi…

    Belen Tava tarifi için Malzemeler

    – 500 gram et
    – Sıvı yağ
    – 2 adet soğan
    – 8 diş sarımsak
    – 3 adet orta boy domates
    – 5 adet yeşilbiber
    – 3 adet taze kırmızı biber
    – Karabiber
    – Kırmızı pul biber
    – Tuz
    – Zahter (Taze Kekik)

    Belen Tava tarifi Yapılışı

    Öncelikle kırmızı biberleri, yeşil biberleri, soğanları halka şeklinde, domatesleri küp şeklinde ve eti küçük küçük doğrayın. Eti tencereye koyun ve suyunu çekinceye kadar pişirin. Üzerine sıvı yağ ekleyin ve hafifçe kavurun.

    Doğradığınız domatesleri, soğanları, yeşil biberleri, kırmızı biber ve baharatları içine ilave edip karıştırarak kavurun. Üzerine göz kararı tuz serpin ve maydanoz yaprakları koyun.

    Unutmayın, tencere yerine güveçte yaparsanız lezzeti daha hoş olacaktır.

    Kaynak: haberturk.com/yemek-tarifleri

  • Makyaj malzemelerinin kullanım süreleri!

    Makyaj malzemelerinin kullanım süreleri!

    Makyaj malzemelerinizin de bir son kullanma tarihi var. Ve bu son kullanma tarihi geçen tüm malzemeler cildinize ciddi zararlar verebilir ve kötü gözükmemize neden olabilir.

    Dünyada görsellik bu kadar ön plana çıkmışken, güzel ve bakımlı görünmenin bir yolunun makyajdan geçtiğini biliyoruz. Ancak kozmetik ürünler konusunda sizleri uyarmak isterim. Makyaj malzemelerinizin de bir son kullanma tarihi var. Ve bu son kullanma tarihi geçen tüm malzemeler cildinize ciddi zararlar verebilir ve kötü gözükmemize neden olabilir.

    Kozmetik ürünler gibi kişisel bakım ürünlerinin kimseyle paylaşılmaması ve bireysel kullanılması gerekir. “Allığından bir parça kullanabilir miyim?” ya da rimelini sürebilir miyim? diyen arkadaşlarınızı reddetmeyi bilmeniz gerekir. Arkadaşınızın cildindeki bir bakterinin size geçme ihtimali oldukça yüksek. Ayrıca kozmetik ürünler kullanılmaya başlandığı günden itibaren, bakteri toplar ve ömrü kısalır. Yapılacak en iyi şey ürünü özenli bir şekilde saklamaktır. Kuru ve serin bir ortamda saklamak kozmetik ürünlerin kısa sürede bozulmasını engeller.

    Kozmetik malzemelerin kirli ellerle kullanılması sonucu karışan bakteriler kozmetik ürünlerin ömrünü kısaltır. Bu ürünler kullanılmadan önce eller mutlaka sabunla iyice yıkanmalıdır. Bu arada cildinizde yara, enfeksiyon gibi durumlar varsa makyaj malzemeleri enfeksiyon riskinizi artırıp, mikropların vücudunuza yayılması an meselesi olabilir.

    RİMELİN ÖMRÜ 6 -12 AY

    Genelde kozmetik ürünlerde son kullanma tarihi yazmaz. Bu nedenle halk arasında kozmetik ürünlerinin de ömrünün olabileceği bilinmez. Kozmetik ürünler iyi bir şekilde muhafaza edilmezse belirtilen tarihten çok daha önce bozulabilir. Son kullanma tarihleri yazmayan kozmetik ürünlerin, dokusunda ya da kokusunda herhangi bir değişiklik gözlemleniyorsa, bu ürünler mutlaka çöpe atılmalıdır. Bazı ürünler ise, daha sıvı ya da daha koyu bir yapıya dönüşür. Üzerinde lekeler, değişiklikler, gözenekler oluştuysa, ciddi derecede rengi değiştiyse, normalinden farklı bir kokuya sahip olduysa kesinlikle kullanılmaması gerekir. Fondöten, maskara, dudak parlatıcısı ve sıvı makyaj malzemeleridir. Bu malzemelerin kullanım süreleri genellikle, açıldıkları tarihten itibaren 6 ile 12 ay arasıdır. Rimel 3 ile 6 ay, allık 12 ile 18 ay, ruj 18 ay, far 12 ay, eyeliner 6 ay, göz kalemi 24 ay, duş jeli 24 ayda bitmeli.

    (YASEMİN MİRAS / AKŞAM GAZETESİ)

  • Vajinismus ve botoks

    Vajinismus ve botoks

    Vajinismus tedavisinde son dönemlerde botoks ile tedavi daha popüler olmaya başladı. Botoks yapılırken kullanılan madde bir çeşit zehirdir. Etkisini sinir dokusunu tahrib ederek gösterir. Bu nedenle o sinirin uyardığı kaslar felç olur.Bu felç geçicidir . 4-6 ay içinde sinir lifleri yenilenir ve kaslardaki bu felç durumu ortadan kalkar. Botoksun yüz kırışıklıklarını düzeltme etkiside bu şekildedir ve geçici bir durumdur.

    Vajinismus vagen kaslarının aşırı derecede kasılması ve ağrı ile birlikte ilişkiye müsaade etmemesi durumudur. Eşler arası büyük sorunlara yol açmaktadır.

    Tedavi yöntemleri arasına botoks son zamanlarda katılmıştır. Vagen kaslarının spazmını engellemek için geçici felç oluşturan bu toksinin uygulanması ile ilişkinin temini fikri oluşmuş ve başarılı sonuçlar alınmıştır.

    Toksin vagen kaslarına uygulanır. Etkisini bir hafta içinde göstermeye başlar. Ancak uygulamadan sonra ilişki denemesi 2 hafta sonra yapılmalıdır. Vagen kaslarındaki bu gevşeklik ortalama 4 ay sürer, sonra düzelir. Bir kere ilişki oluştuktan sonra genellikle sorun çözülmekte ve yeniden ilaç kullanımı gerekmemektedir.

    Hafif alkol ve sakinleştiriciler ilk ilişki öncesi faydalı olur.

    Op. Dr. Turgay KARAKAYA tarafından yazılmıştır.

  • Müstakbel kayın valide ile tanışma gidiyorsunuz

    Müstakbel kayın valide ile tanışma gidiyorsunuz

    Artık zamanı geldi. Müstakbel kayın validenizle tanışmaya gidiyorsunuz. Acaba sizi sevecek mi, peki tarzınızı nasıl bulacak?

    Müstakbel kayın valide ile tanışma gidiyorsunuz

    İlk izlenim çok önemlidir… Ama özellikle sevdiğiniz adamın annesinin gözünde bırakacağınız ilk izlenim daha da önemlidir. Peki ama onunla tanışmaya giyerken ne giymelisiniz? Hem kişiliğinizi hem tarzınızı yansıtan sade giysiler mi yoksa klasik, sıradan bir şeyler mi?

    • Bu ilk buluşmanın sizi endişelendirmesi çok normal. Yıllardır bizlere erkek annelerinin oğullarına bir türlü gelin adayı beğenemediklerini, beğenseler de burunlarından getirdikleri anlatılıp durdu. Şimdi tabuları yıkma zamanı. Müstakbel kayın validenizle konuşacak bir şey bulamasanız bile onu duruşunuz ve giydiklerinizle de etkileyebilirsiniz. Zaten yapılan araştırmalara göre bir insanın diğer kişi hakkında fikirleri ilk 6 saniye içinde giyinişi ve duruşu sayesinde oluşuyor.
    • İlk görüşmenizde giydikleriniz kesinlikle kişisel tarzınızı yansıtsın. Basit ve klasik bir şey, korkunç bir kutuplaşmaya neden olabilir. Karakterinizle çatışan giysiler üzerinizde emanet gibi durabilir ve ilk andan insanların güvenini kaybedebilirsiniz.
    • Siz siz olun parıltılı ya da pullu, vücudu saran, düşük bel Pantolon ya da mini bir etek giymeyin. İlk buluşmada bunların giyilmeyeceğini hemen hemen herkes bilir!
    • Siz sevdiğiniz adamın annesi için genç ve hanım hanımcık ve onun oğlu için birazcık seksi bir şeyler giyebilirsiniz. Klasik parçaları modern bir şekilde uyarlamaya çalışın. Yüksel bel bir Pantolon, topuklu ayakkabılar ve fötr şapka… Modası geçmiş şeyler giymeyin, aşırı namuslu görünmenize hiç gerek yok…
    • Güzel bir kombinasyon için önce dolabınızdan temel parçaları seçin. İç açıcı ve size yakışan bir renk seçin. Bu basit bir elbise, kot ya da özel bir bluz olabilir.
    • Aksesuarınızı özenle seçin. Bu, daha parlak ve daha profesyonel bir görünüm sağlar. Çok sade olan giysilerinize hareketlilik sağlar. Ama sakın aşırıya kaçmayın. Birden fazla aksesuar yerine tek bir aksesuarla ilgi odağı bile olabilirsiniz. Yadigar bir takı, boynunuza sardığınız ipek bir eşarp ya da annenizin sizin için aldığı çanta!
    • Erkek arkadaşınıza özellikle nerede yemek yiyeceğinizi sorun. Herkesin şık elbiselerle gittiği bir yemeğe siz kotunuzla katılmak istemezsiniz değil mi?

    Bunları unutmayın!

    • Saçınızla muhakkak ilgilenin. Çünkü anneler bilirler ki saçları bakımlı ve güzel olan kadınlar hem sağlıklarına önem veriyorlardır hemde mutludurlar. Saçlarınızı çok abartmadan yaptırın. Belki sadece hafif dalgalı bir düz fön bile yeterli olacaktır.
    • Eğer tanışmanız erkek arkadaşınızın annesinin evinde olacaksa siz siz olun eliniz boş gitmeyin. Belki bir pasta, belki güzel bir şarap… Bu düşünceli bir insan olduğunuz izlenimi verir.
    • Yüksek kahkahalar atmak yerine kibar ve samimi bir şekilde gülün.

    Kaynak: hthayat.com

  • En iyi diyet tatil sonrası olur!..

    En iyi diyet tatil sonrası olur!..

    Bayram tatili bitti, gönlünüzce özlediğiniz her şeyi yediniz. Hatta biraz fazla abartmış bile olabilirsiniz. Muhtemelen kilo da aldınız. Peki, şimdi nasıl zayıflayacaksınız?

    En iyi diyet tatil sonrası olur!..

    Tatilde fazlaca börek, kek, pasta gibi karbonhidrat içeren besinleri tükettiniz. Bu sizin kan şekerinizin yüksek kalmasına, böylece kilo almanıza sebep oldu. Bu yüzden hemen tatil sonrası diyet yapmak çok işe yarar. Yakın zamanda aldığınız bu kiloyu biraz dikkat ederek hızlıca verebilirsiniz. Çünkü çabuk gelen kilo çabuk gider. Bu yerleşik olmayan dönemsel kilodur. O yüzden en güzeli, arayı açmadan çabucak halletmeniz. Yalnız bu süreyi ne kadar açarsanız, kilo vermeniz de o kadar zorlaşır.“Karbonhidrat ile proteini ayır”, hayatımda duyduğum en saçma cümlelerin başında gelir. Bu bileşenleri besinlerden ancak laboratuvarda ayırabilirsiniz. Örneğin süt hem yağ hem protein hem de karbonhidrat içerir. Dolayısıyla bunları birbirinden siz ayıramazsınız.

    KARBONHİDRATI UNUTUN!

    Peki, siz ne yapabilirsiniz? Öncelikle yapmanız gereken önümüzdeki 2 hafta yüksek karbonhidrat içeren gıdaları unutmanız. Hangi gıdalar yüksek karbonhidrat içerir?

    * Unlu çorbalar
    * Pirinçli, unlu gıdalar
    * Kek, börek, poğaça gibi hamur işleri
    * Baklava, kadayıf gibi şerbetli tatlılar
    * Bal, reçel, pekmez
    * Her türlü meyve suları

    PROTEİNİ ARTIRIN

    Sindirimi zor olan protein grubu besinleri artırın. Peki biz nelere protein diyoruz?

    Bonfile, tavuk, hindi, balık, ton balığı, somon gibi et türleri Peynir türleri, Yumurta, Süt, yoğurt, ayran, kefir…

    KAHVALTIDA YUMURTA

    Omlet, menemen, haşlanmış hangisini isterseniz olabilir ama mutlaka yumurta tüketin. Yanında bolca salata olabilir. Hatta yumurtanın yanında yağsız peynir de tüketebilirsiniz. Proteinden zengin bu öğünde yumurtanın içine mantar, biber, domates, soğan, kabak, pırasa gibi sebze de ilave ederseniz tuvalete daha rahat çıkarsınız.

    ÖĞLE VE AKŞAM ET

    Mümkünse bir öğünde beyaz, diğerinde kırmızı et tüketebilirseniz şahane olur. Böylece sıkılmadan bu iki haftayı geçirirsiniz. Yukarıda sıraladığım, yağsız et seçeneklerini tercih edebilirsiniz. 1 el kadar (200-300g) yeterli olacaktır. Kümes hayvanlarının derisini yememelisiniz. Etleri yağsız olarak, ızgara, fırın, buharda ya da haşlanmış yapabilirsiniz. Kızartma ve kavurma oldukça yağı çeken pişirme yöntemleridir. Bu yüzden bu yöntemi tercih etmeyin. Yemeklerinizi yaparken ilave tuz kesinlikle kullanmayın.

    ARA ÖĞÜNLERİNİZİ DÜZENLEYİN

    Ana öğünlerin arasını daraltacak, günlük 2-4 adet ara öğün yapmanız kan şekerinizi dengeler. Kan şekerinizi kontrol edebilirseniz daha rahat kilo verebilirsiniz.

    Ara öğünlerde ne tüketmelisiniz?

    Badem, fındık, ceviz
    Süt, yoğurt, ayran, kefir
    Salatalık tok tutar
    Ara öğünlerinizi desteklemek ve tok kalmak için yanına 1-2 adet salatalık ekleyebilirsiniz eğer tuz koymazsanız günde 5-6 salatalığı rahatça yiyebilirsiniz.

    en_iyi_diyet
    En iyi diyet

    KALORİ DENGENİZİ KORUYUN

    Negatif kalori dengesi oluşturmalı ve bunu korumalısınız. Bu da şu anlama geliyor; Günlük 2.000 kalori harcıyorsanız 1.500 kalorilik yemek yemelisiniz demek. Böylece günlük (-)(500 kalori) düşük kalori alacağınız için zayıflarsınız. 1 kilo eşittir 7.000 kalori. Bu demek oluyor ki, 1 kilo zayıflamak için yaşamınızdan 7.000 kalori azaltmalısınız. Bunu ne sürede yaparsanız kilo verirsiniz? Diyelim ki yedikleriniz ve harcadıklarınız arasında her gün (-)(250 kalori) fark oluşturdunuz. Bu, 1 ay sonunda yaklaşık 7.000 kalori yani 1 kilo kaybetmeniz anlamına gelir.

    HER YERE YÜRÜYÜN

    Her gün 1.000 kalori fark açmanız oldukça zordur. Diyetle 500-750 kalori fark ancak olur. Kalan 250-500 kalori fark için spor yapmalısınız. Ancak bu şekilde 1.000 kalori veya üzerinde bir fark oluşturabilirsiniz. Her zaman aklında tutmanız gerek gerçek şu ‘Vücudunuzdaki fazla kiloyu başka bir şey yiyerek değil, harcayarak azaltabilirsiniz’. Bu da yürümeniz anlamına geliyor. Her fırsatta gidebildiğimiz her yere yürüyerek gidin. Ayrıca bu rutin hareketin dışında, günde ilave 5.000 adım atmalısınız. Rutin işlerinizin dışında haftada 200 dakika yürüyüş kilo vermenizi sağlar. Bunu bir günde yapamazsınız. Haftada 4-5 kez 40-50 dakika yürümeniz sizi kurtarır. Günaşırı yapmanız oldukça yeterli olur. Yürüyüş sırasında elinizde mutlaka su olsun. Diyetle birlikte yapacağınız bu yürüyüşler size kendinizi çok daha iyi hissettirecek. Her şeyden önce kilo vereceksiniz. Sıkı terleyeceksiniz. Moda girecek daha çok hareket edeceksin. Bu arada vücudunuzun elektrolit dengesi bozulursa kramp oluşur. Siz en iyisi kramp olmadan yürüyüş günleri 1 şişe maden suyu içerek tedbirinizi alın.

    (SEREN AKSÜS / AKŞAM GAZETESİ)

  • Patatesli kek tarifi

    Patatesli kek tarifi

    Malzemeler:

    5 adet patates
    3 adet yumurta
    1 su bardağı yoğurt
    1/2 su bardağı ayçiçek yağı
    1/2 su bardağı un
    1 paket kabartma tozu
    1/2 demet maydanoz
    1/2 demet dereotu
    1/2 demet nane
    4 daltaze soğan
    1 tatlı kaşığıpul biber
    1 çay kaşığıtaze çekilmiş tane karabiber
    1 çay kaşığıtuz

    Üzeri için:

    1 su bardağı rendelenmiş kaşar peynir

    Nişastasını salan doğranmış patatesleri duruladıktan sonra kağıt havlu ile kurulayın ve kekharcına ekleyin. Bu şekilde harcınız sulanmamış olur ve lezzetinden ödün vermez.

    Yapılışı:

    Kabuğunu soyduğunuz patatesleri yıkadıktan sonra küçük küpler halinde doğrayın. Bol su dolu bir kabın içinde bekletin.

    Maydanoz, dereotu ve naneyi incecik kıyın. Taze soğanları ince halkalar halinde dilimleyin.

    Yumurta, yoğurt ve ayçiçek yağını ayrı bir kapta bir çırpıcı yardımıyla karıştırın.

    Elenmiş un ve kabartma tozunu da ekledikten sonra kıvam alana kadar karıştırmaya devam edin.

    İncecik kıyılmış yeşillikler, doğranmış taze soğan, tuz, pul biber, taze çekilmiş tane karabiber ve kişniş tohumunu ekleyin.

    Gördüğünüz gibi az miktarda un ile bir kek harcı yapmayı başardık. Nişastasını salan patateslerin suyunu süzün ve kek harcına ekleyin.

    Tahta bir kaşık yardımıyla son bir kez karıştırdığınız kek harcını derin bir tepsi ya da yuvarlak kek kalıbına dökün.

    Önceden ısıtılmış 180 derece fırında 30 dakika kadar pişirin. Son dokunuşu yapmak üzere fırınlanmış keki fırından çıkartın ve rendelenmiş kaşar peyniri ilavesi ile 10 dakika daha pişirin.

    Boyuna uzayıp giden kızarmış peynire ses verin. Dilimlediğiniz keki sevdiklerinizle paylaşıp, onları da mutlu edin. (haber7.com)