Blog

  • Alexandre Vauthier 2014 Bahar Koleksiyonu

    Alexandre Vauthier 2014 Bahar Koleksiyonu

    Alexandre Vauthier 2014 Bahar Koleksiyonu galerimizde sizlerle…

    Alexandre Vauthier 2014 Bahar Koleksiyonu

    Alexandre Vauthier 2014 Bahar Koleksiyonu
    Alexandre Vauthier 2014 Bahar Koleksiyonu
    Alexandre Vauthier 2014 Bahar Koleksiyonu
    Alexandre Vauthier 2014 Bahar Koleksiyonu
    Alexandre Vauthier 2014 Bahar Koleksiyonu
    Alexandre Vauthier 2014 Bahar Koleksiyonu
    Alexandre Vauthier 2014
    Alexandre Vauthier 2014
    2014 Alexandre Vauthier
    2014 Alexandre Vauthier

    alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (1) alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (2) alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (3) alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (4) alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (5) alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (6) alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (7) alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (8) alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (9) alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (10) alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (11) alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (12) alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (13) alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (14) alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (15) alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (16) alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (17) alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (18) alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (21) alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (25) alexandre_vauthier_2014_bahar_koleksiyonu (26)

  • Kalça estetiğine talep arttı…

    Kalça estetiğine talep arttı…

    Moda trendleri, kadınların estetik taleplerine de yön veriyor…

    İlerleyen yaş ile birlikte yüz çevresi ve dekolte bölgesinde olduğu gibi, kalçalarda da çeşitli deformasyonlar gelişebiliyor. Son yıllarda kadınlar tarafından kalça estetiğine talep arttı.

    Zaman içinde kalçada oluşan doku kayıpları ve sarkmaların kalça estetik operasyonlarıyla giderilerek, kişinin vücuduna özel çözümler sunulduğunu belirten Estetik ve Plastik Cerrah Prof. Dr. Erol Kışlaoğlu, konuyla ilgili görüşlerini paylaşıyor.

    DOKU YETERSİZLİĞİ VE SARKMALARDA AYNI OPERASYON İLE BAŞARILI SONUÇLAR ALINIYOR

    Zamanın kalçalarda bıraktığı izlerden olan doku yetersizliği ve sarkma gibi çeşitli deformasyonlar, kalça estetiğinde aynı operasyon ile kolayca gideriliyor. Kalça askılama işlemini içeren bu operasyonda, kalçanın yukarı dikilmesi sayesinde daha dik ve sağlıklı bir görünüm elde ediliyor. Ameliyat kesi izi olmadığından oldukça avantajlı sayılan bu uygulama, kadınlardan büyük rağbet görüyor.

    KALÇA ESTETİĞİNDE İZLER KOLAYCA SAKLANABİLİYOR

    Kalçaların özellikle de yan kısımlarında daha yoğun görülen içe çökmeler, yağ dolgusu yapılarak etkisiz hale getiriliyor. Bu sayede kalçanın daha orantılı ve yuvarlak hatlı bir görünüme sahip olduğunu söyleyen Estetik ve Plastik Cerrah Prof. Dr. Erol Kışlaoğlu, konuyla ilgili görüşlerini aktarmaya şu sözlerle devam ediyor:

    “Kalça germe ameliyatında fazlalık deri kısım çıkarılarak, ameliyat izleri alt çamaşır kenarlarına uygun şekilde konumlandırılır, bu hafif izlerin en az ölçüde görünmesi sağlanır. Kalça estetiğinde uygulama genel anestezi altında, hastanın durumuna da bağlı olarak yaklaşık 4-5 saat kadar sürer.”

    KALÇA ESTETİĞİNDE 10 GÜN İSTİRAHAT YETERLİ OLUYOR

    Kalça şekillendirme ameliyatlarıyla estetik sorunlarına veda eden kişiler, operasyonla aynı gün içerisinde evine dönebiliyor. Gevşemeyle deri elastikiyetini kaybeden kişiler, daha genç ve güzel bir görünüme bu uygulama sayesinde sahip oluyor. Hastanın bir gün hastanede yattıktan sonra evine çıkmasının mümkün olduğunu ifade eden Prof. Dr. Erol Kışlaoğlu, 10-15 gün evde istirahatten sonra, hastaların sosyal yaşantılarına dönebileceğini sözlerine ekliyor.

    Estetik ve Estetik Cerrahi hakkında bilgi için tıklayın!

  • Yeşil çay, bal ve zeytinyağı

    Yeşil çay, bal ve zeytinyağı

    Gözleriniz çok yorgun olduğunda, sabah kuruduğunda anneniz ne yapardı hatırlıyor musunuz? Demlenip soğumuş çayı alır kompres yapardı. Annelerimizin bir bildiği var derken boşuna demiyoruz. Gözlere en iyi çay geliyor ama yeşil çay.

    Yapılışı; İki poşet yeşil çayı sıcak suyun içinde 5 dakika bekletin. Sürenin sonunda bardağın içinden alıp ılınması için bekletin. Koltuğa uzanıp yeşil poşetlerini gözlerinizin üzerine yerleştirin, 10 dakika bekleyin.
    Siyah noktalar için;
    Bal ve limon; cildin derinlemesine temizleyerek, siyah noktalardan arındırılmasını sağlar. Cam bir kâsenin içinde 1 tatlı kaşığı bal ve 1 çay kaşığı limon suyunu karıştırıp siyah nokta olan bölgelere sürün. 15 dakika bekleyip ılık suyla durulayın.
    Nemsizliğe karşı;
    Kuruyan cildinizi nemlendirip parlak bir görünüm elde etmek için saf zeytinyağı sürün. Cildinizdeki ışıltıyı anında fark edeceksiniz. Cilt türünüze uygun nemlendirici kremi; ihtiyacına göre sabah ve akşam düzenli uygulayın.

  • Evlenmeden önce böyle değildin neden değiştin

    Evlenmeden önce böyle değildin neden değiştin

    Bir çok insan, ilişkisinin başlangıcında eşinin kendisine özgü bazı alışkanlıklarını, özelliklerini, davranışlarını eskiden onda görüp de son derece hoşlandığı bazı kişilik özelliklerini sıkıcı bulmaya, aslında bunların onunla ilişkiyi sürdürmek için yeterli olmadığını düşünmeye başlar. Mesela önceden eşinin cömertliğinden son derece memnun olan bir eş daha sonra onu savurganlıkla, müsriflikle suçlamaya başlayabilir ve bunu sorumsuzlukla ilişkilendirebilir. Ya da daha önce son derece kuralcı ve disiplinli olan eşinin bu özelliğini ilk başlarca ‘’ prensiplilik ve kararlılık’’ gibi görürken belli bir zaman sonra baskı gibi algılamaya başlar ve özgürlüğünün ne kadar fazla kısıtlandığını düşünüp bunalmaya başlar. Eşinin bir zamanlar hayat dolu bulduğu atılgan,girişken tavırları belli bir zaman sonra kendi üzerinde istila edilme duygusu yaşamasına neden olabilir. Ve buna benzer örnekleri çoğaltabiliriz.

    Bu dönüşlerin bu değişen düşüncelerin bir açıklaması olmalı. Bizler kendilerini şu veya bu şekilde eksik hisseden varlıklarız. Ve var oluş amacımızın en ön planda olanı ise kendimizi bir şekilde tam ve kusursuz hissedebilme arzumuzdur. Bizler eşlerimizi bu ruhsal bütünlüğümüzü tamamlama arzumuzla seçer onun bizi tamamlayacağını umut ederiz. Çünkü çocukken hepimizin travmaları ve bu travmadan kaynaklanan yaraları söz konusudur. Bu yüzden evlilikle ve eş seçimi ile ‘’birbirimizi tamamlıyoruz’’ yada ‘’biz bir elmanın iki yarısıyız’’, ‘’ruh ikiziyiz’’ vs gibi tamamlanma arzumuza yönelik sözler sarf ederiz ve bu beklentiyle ilişkilerimize başlarız. Yani çocukluktaki bütünleşmemiş olan taraflarımızın tamamlayıcısını ararız. Düşünme ve hissetme konusundaki yetersizliğimizi giderecek ve dengeleyecek birini seçmeye çalışırız.Yani bazen bir regülatör (ayarlayıcı, dengeleyici), bazen bir gaz pedalı, bazen bir fren ararız. Ve eşlerimizle bütünleşme yoluyla, eksik ve gizli kalıp doyrulmamış taraflarımızla tekrar bağlantı kurmayı ümit ederiz.

    İnsanlar eşlerinde ilk başta onlarla ilgili olarak gurur duyduğu bazı özellikleri belli bir zaman sonra bir tehdit gibi algılanmaya başlayabilir. İlişkinin ilk başında tanıştığı kız arkadaşının seksi giyiminden etkilenen erkek daha sonra bunlardan rahatsız olmaya başlayıp eleştirmeye ve belli bir zaman sonra bunları yasaklama yoluna gidebilir. Ya da eşinin ilk başlardaki yaratıcı ve bilge tarafları ile ilgili olarak eşini idealize ederken ilişkinin belli bir sürecinden sonra bu özellikleri \\\’ çok bilmişlik\\\’\\\’ gibi düşünceye dönüşüp eşine sinirlenme nedeni olabilir. Bunun nedeni olarak ise her insanın kendisini özel hissetmeye, ötekinin karşısında öne çıkmaya yani kendisinde aslında çok istediği ama geçmişte bastırmak zorunda kaldığı özelliklerinin ötekinin özelliklerinin gölgesinde kalmak istememe gibi bir ihtiyaç taşır. Yani belli bir zaman sonra bunlar bir var oluş mücadelesine dönüşmeye başlar. Çünkü bunları artık sinir bozucu, bilmişlik, taşkınlık, aşırıcılık gibi tanımlamanın nedeni bireyin kendisindeki bastırılmış duyguların ortaya çıkmak istemesidir. İlişkinin en başında tamamlanacağını düşünen birey belli bir noktada ötekinin (eşinin) bazı özelliklerinin kendi özelliklerini bastıracağını ve onu silik bırakacağını düşünür. Ve bundan hareketle nasıl kendisinin ebeveynleri, geçmişte kendisinin bir takım kişilik özeliklerini bastırmak zorunda bıraktıysa o da aynı şekilde kendi ebeveynleri gibi ötekine (eşine) davranır ve onu baskılamaya başlar. Yani rol değişimi yaşanır kendisi ,bir zamanlar altında ezilen ebeveyn gibi, eşi ise bir zamanlar ezilen, bastırılan kendisi gibi olur. Yani bir rövanştır aslında. Burada anlaşılması gereken en önemli nokta bu davranış ve hamlelerin kesinlikle bilinç dışı olması ile alakalıdır. Bireyler bunları yaparken asıl nedenlerinin farkında olmayıp bilinç düzeyinde açıklama getirirler. İlk başlarda hoşumuza giden özellikler artık varlığımızı tehdit eder ve varlığımızı korumak için eşimizdeki gerçekliği azaltmaya başlarız. Fakat bunun kendi gerçekliğimizle alakası olduğunun farkında olmadığımız için de belli bir zaman sonra da eşimizdeki bu azalttığımız gerçeklikleri biz yapmamışız gibi eşimizi değersizleştirmeye ve onu silik, bakımsız, olmakla suçlarız. Yani tam bir kısır döngü içine gireriz. İlk başlarda arzuladığımız eşinizin tamamlayıcı kişilik özeliklerine dair artarak katlanan huzursuzluğumuz belli bir zaman sonra evlilikteki büyük ve yıkıcı dalgalanmanın zeminini oluşturmaya başlar. İlk başlarda onun tamamlayacağını zannettiğimiz kişilik özellikleri ile uğraşmaktan daha sonra onun gerçekten evlilik ve ilişkide sorun yaratacak özellikleri göz ardı eder ve eşinizin kronik depresyon hastası, alkolik, cimri ya da sorumsuz diye tanımlayacağınız özelliklerini görmeye başlarsınız. Böylece isteklerimizin gerçekleşemeyeceğini, çocukluk yaralarınızı saramayacağını anlar, hayal kırıklığına uğramaya başlarsınız. Bu defa da nasıl çocukken incitildiğiniz gibi eşiniz tarafından da incitilebileceğinizi ya da incitildiğinizi anlar ve bunalım döneminin başlangıcı olur. Yani acı gerçeğin görüntüsüyle yüz yüze, baş başa kalırsınız. Bazen bu acı gerçeğin anlık görüntüsüne, ilişkinin en başında bile rastlanabilir. Bazı danışanlar bunu balayında bile rastladıklarını ama görmezden geldiklerini söylerler. Bu anlık görüntüler daha sonra çok netleşir. Zaman ilerledikçe ve ilişki derinleştikçe bu görüntüler artık silik kalamaz. Evliliklerde eşler zaman zaman geçmişte ebeveynleriyle yaşadıkları ilişki biçimlerini tekrar yaşadıklarına dair hisler yaşarlar. İlişkilerinde geçmişteki ilişki biçimlerini hatırladıklarını hatta neredeyse bire bir olduğunu söylerler.

    Bir çok insan eşine, kişilik özellikleri benzerlik göstermese de, o sanki ebeveynlerinin bir kopyası gibi ilişki kurar ve onlarla mücadele verir. Yarım kalmış tarafları üzerinde çalışma ihtiyacının getirdiği zorunlulukla, ebeveynlerine ait bazı özellikleri eşler üzerine yansıtılarak, sonra da eşler sanki onlarmış gibi onları geçmişte hoşnutsuz olduğu ya da yeterince cevap alamadığı konularda tahrik edip onlardan arzuladıkları cevabı almaya çalışarak bir nevi yarım kalmış tamamlanamamış ve istenilen bir şekilde sonlanmasını istedikleri senaryoları tekrarlarlar ve bunun içinde senaryolarına uygun insanları seçerler. Bu yüzden bazı çiftler ‘’hep aynı konuda kavga ediyoruz’’ ifadesini kullanmaları tesadüf değildir.

    Her ne kadar insanlar ilişkilerin en başında tavlamak, kabul edilmek, kabul görmek, kabullenilmek adına bazı özeliklerini gizlese de aslında her seçilen kişi, her seçilen eş, tesadüf olmadığı gibi, geçmişin yankılanmasına uygun düşen ve aşina ya da yansıtmaya ve yansıtılmaya müsait birilerini seçerler.

    Kimisi, geçmişte yeterince ilgi gösteremeyen ebeveynini tedavi etmek adına, kimisi geçmişinde sürekli baskı gördüğü ebeveynini cezalandırmak adına, kimisi ise geçmişteki ilgisizliği ve yarım kalmış çocuksu ihtiyaçlarını giderebilmek adına birilerini seçer, Evlilik bilinç dışı bir tercih olup, bilinç dışı süreçlerin işlediği ve hakim olduğu bir deneyimdir.

    Bazen aynı konular üzerinde tartışır, bazen tartışma zemini yaratacak davranışlar sergiler ve tahrik eder ve geçmişteki yaraları deşip bu şekilde tedavi olacağını bekleriz.

  • Sevgililer günü pastası

    Sevgililer günü pastası

    Bize her gün sevgililer günü diyenlere sevgililer günü pasta tarifini veriyoruz…

    MALZEMELER
    Pandispanyası için:
    3 yumurta
    1 su bardağı şeker
    1 çay bardağı süt
    4 çorba kaşığı tepeleme un
    1 paket kabartma tozu
    1 paket vanilya
    1 çay kaşığı ucu kadar kırmızı gıda boyası

    PASTA KREMASI İÇİN:
    2 su bardağı süt
    1 su bardağı şeker
    2 yumurta
    1 vanilya
    3 yemek kaşığı un
    Yarım labne peyniri
    Bütün krema malzemelerini labne peyniri hariç birlikte pişirin,piştikten sonra ılımaya bırakın,ılınan kremaya labne peynirinin yarısını katıp mikserle çırpın.

    ARASI İÇİN:
    Muz
    Damla çikolata
    Krokan

    KEKİ ISLATMAK İÇİN
    1 su bardağı süt
    1 çay kaşığı nescafe

    ÜZERİ İÇİN:
    1 paket sade krem şanti
    1 su bardağı süt
    Kırmızı gıda boyası
    Dekor kalp pasta süsleri
    1 paket kremşantiyi sütle çırparak kar haline getirin ardından gıda boyasınıda ilave ederek tekrar çırpıp buzdolabına sertleşmesi için kaldırın.

    YAPILIŞI: Öncelikle pandispanyasını hazırlayalım.Önemli bir püf noktası malzemelerin ortam sıcaklığında olması şart. Yumurta ve şekeri iyice çırpın.Daha sonra diğer malzemeleri katarak çok fazla çırpmadan karıştırın. Yağlanmış ve unlanmış kalp kek kalıbına hazırlanan harcı döküp önceden ısıtılmış 170 derecelik fırında kadar pişirin (ilk yarım saat kesinlikle fırının kapağını açmıyoruz)

    Pastamız pişip soğuduktan sonra ortadan ikiye düzgün bir şekilde kesebilmek için öncelikle bir bıçak yardımıyla sadece uc kısmını kullanarak pastamızı tam ortadan hafifçe çizikler atarak kesilecek yeri belirleyelim daha sonra pastanın çapından daha uzun olacak şekilde 4 kat dikiş ipliğini bir araya getirerek iki ucunu düğümleyin.İki taraftan elinizle ipi gerin.Bıçakla işaret yaptığınız yerleri yavaş hareketlerle ipi ileri doğru yürütün.Keki düzgün şekilde kesmiş olursunuz.

    Kestiğiniz kekin tabanını servis tabağına alarak nescafeli ılık süt karışımıyla ıslatın ve pişen kremayı sürün üzerine damla çikolata, krokan ve muz dilimlerini dizin 2.kat için kek parçasınıda koyun,nescafeli süt karışımıyla ıslatın.Daha sonra üzeri için hazırlamış olduğunuz kırmızı kremşantinin bir kısmını pastanın her tarafına düzgün bir şekilde yayın,kalan kısmınıda yıldız uçlu sıkma torbası yardımıyla kenarlarına şekiller yapın ve varsa dekor kalp süsleriyle süsleyin yada dr.oetker pasta süslerini kullanarak yazılar yazabilirsiniz hadi bakalım kolay gele nefis ve şık bir aşk pastası afiyet olsun

    Sevgililer günü pastası
    Sevgililer günü pastası
  • 2014 Baharı için ilham verici trendler

    2014 Baharı için ilham verici trendler

    Londra Moda Haftası’ndan 2014 Baharı için ilham verici trendler

    Deriler bahar sezonuna keskinlik ve köşelilik getiriyor. Siyah ve kahverengi tonlarındaki deriler kadınlığı da ön plana çıkartıyor. Deriler bir anlamda güçlü ve kendinden emin kadını simgeliyor. Havalar ısınsa da bile bahar aylarında derilerden vazgeçemeyeceğiz.

    2014 Baharı için ilham verici trendler

    2014 Bahar trendleri
    2014 Bahar trendleri
    2014 Bahar trendleri
    2014 Bahar trendleri
    2014 Bahar trendleri
    2014 Bahar trendleri
    2014 Bahar trendleri
    2014 Bahar trendleri
    2014 Bahar trendleri
    2014 Bahar trendleri

    2014_bahari_icin_ilham_verici_trendler (1) 2014_bahari_icin_ilham_verici_trendler (2) 2014_bahari_icin_ilham_verici_trendler (5)

  • Sigara tüp bebek tedavisini olumsuz etkiliyor!

    Sigara tüp bebek tedavisini olumsuz etkiliyor!

    Sigara kullanan kadınlarda tüp bebek tedavisi sürecinde daha yüksek doz hormon tedavisine gerek duyuluyor; çünkü sigara kullanan kadınların kan ve östrojen seviyesi diğer kadınlara göre daha düşük olduğu için daha az miktarda yumurta gözleniyor

    Çocuk özlemi çeken ve başka yardımcı üreme tedavilerinden sonuç alınamayan çiftlere uygulanan bir üreme yöntemi olan tüp bebek tedavisi sonucu oluşan gebeliğin normal gebelik ile hiçbir farkı yoktur. Yalnızca döllenme işlemi vücut harici bir ortamda teknolojik imkanların kullanılması ile sağlanır. Tüp bebek tedavisinde başarılı sonuçlar alabilmek için bazı kurallara uyulması gerekir.
    Tedavinin seyrini değiştirebilecek en önemli etkenlerden birinin sigara kullanmak olduğunu söyleyen Liv Hospital Tüp Bebek Uzmanı Dr. Serkan Oral “Sigara kullanan kadınlarda tüp bebek tedavisi sürecinde daha yüksek doz hormon tedavisine gerek duyulur. Çünkü sigara kullanan kadınların kan ve östrojen seviyesi diğer kadınlara göre daha düşük olur. Bu nedenle de daha az miktarda yumurta gözlenir. Ayrıca sigara nedeni ile tedavinin erken sonlandırılması bile söz konusu olabilir” diyor.
    Tüp bebek tedavisi, kısırlık sorunu yaşayan çiftlere gebelik sağlayabilmek için uygulanan bir yöntemdir. Tüp bebek yaptırmaya karar veren çiftlerin tedaviden başarılı sonuç alabilmek için tedaviyi olumsuz etkileyecek bazı davranış ve alışkanlıklardan uzak durması gerekir. Tüp bebek tedavisi başından sonuna kadar oldukça hassas bir dönemi içerir. Bu dönemde anne adayının birçok şeye dikkat etmesi gerekir. Özellikle anne adayı sigara kullanıyorsa tedaviye başlamadan en az 3 ay önce sigara alışkanlığından vazgeçmelidir. Çünkü sigara tedavi sürecini zorlaştıracağı gibi bebeğin gelişimini de olumsuz etkileyen bir faktördür.
    – Sigara üreme sistemini nasıl etkiliyor?
    Sigara normalde de östrojen hormonunun üretimini olumsuz yönde etkiler. Bu nedenle tüp bebek tedavisinde tedavi başarılı bir şekilde yol alırken üreme sistemini olumsuz yönde etkileyerek tedavinin seyrini değiştirebilir. Sigara bebeğin gelişeceği alanlara zarar vererek oluşan gebeliğin anne rahmine tutunmasını zorlaştırır. Anne yaşı 35’in üzerinde ise tüp bebek tedavisi ile gebe kalma oranı sadece yüzde 20-30 kadardır. Bir de anne sigara kullanıyorsa, tedaviden başarılı sonuç alma olasılığı daha da düşer. Sigara üreme sisteminde ve fonksiyonlarında ciddi sorunlara yol açarken erken menopoza neden olabilir. Günümüzde erken menopozun tam olarak nedeni açıklanamasa da bu konuda sigaranın payı büyüktür. Fazlaca sigara kullanan kadınların erken menopoza girme olasılığı diğer kadınlara nazaran daha yüksektir.
    – Sigara gebelik üzerinde hangi sorunlara neden olabilir?
    Sigaranın içeriğinde barındırdığı kimyasal maddeler kromozom bozukluklarına ve anne karnındaki bebekte birtakım anomalilere yol açabilir. Anne adayının yaşı her ne olursa olsun sigara kullanımı nedeni ile kusurlu bebek oluşumu, gebeliğin düşük ile sonlanması ve ölü bebek gibi riskler açığa çıkabilir. Tüp bebek tedavisi uygulanan ve sigara kullanmaya devam eden anne adaylarında gebelik sağlansa bile gebeliğin düşük ile sonuçlanma olasılığı oldukça yüksek değerlerdedir. Sigara kullanan adayların sigaradan vazgeçmeden tüp bebek tedavisine dahil olmasının hiçbir anlamı yoktur. Çünkü sigaranın tüp bebek tedavisini olumsuz etkilediği gerçeği kesindir.
    – Erkekler üzerindeki olumsuz etkileri nelerdir?
    Sigara kullanımı tıpkı kadınlarda olduğu gibi erkeklerde de üreme fonksiyonlarında olumsuz etki yaratır. Sperm sayısı, hareketliliği, kalitesi ve şekli sigara kullanmayan erkeklere oranla daha düşük olur. Dolayısı ile tüp bebek tedavisi için negatif sonuçlara yol açar. Tüp bebek tedavisi oldukça meşakkatli, masraflı ve özellikle anne adayı için zor bir süreçtir. Bu zorlu süreçten başarılı bir sonuç alabilmek ve sağlıklı bir bebek dünyaya getirebilmek için çiftlerin sigarayı mutlaka tedavi sürecine başlamadan terk etmesi gerekir.

    Tüp Bebek Özel Bölüm için tıklayın!

  • Evde Romantik Akşam Yemeği Nasıl Hazırlanır?

    Evde Romantik Akşam Yemeği Nasıl Hazırlanır?

    Sevgilinizle baş başa romantik bir akşam yemeği için biraz zaman ayırın ve kendi tarzınızı yansıtacağınız bir program hazırlamaya başlayın.

    Sevginizi göstermek için romantik bir akşam yemeği önerileri;

    Bu geceyi unutulmaz kılacak adımlardan ilki elbette ki davet. “Akşam bana yemeğe gelsene” demek yerine daha romantik bir davetle akşama kadar heyecanlanmasını sağlayabilirsiniz. Zaten aynı evde yaşıyorsanız davete ne gerek var! demeyin, biraz farklı davranmaktan kimseye zarar gelmez.

    Romantizm denildiğinde akla ilk gelen şeylerden biri kuşkusuz loş ışık. Tüm ışıkları söndürüp evin belli noktalarına mumlar yerleştirin. Bu mumların direkt gözünüze dikilen bir noktaya değil bir takım objelerin yanına veya arkasına koyarsanız daha verimli bir sonuç elde edebilirsiniz.

    Eğer kokuyla alâkalı herhangi bir sıkıntınız yoksa mutlaka afrodizyak etkili bir tütsü yakın. Tütsüyü alırken kaliteli bir marka seçmeye özen gösterin aksi takdirde bırakın afrodizyak etkisinden yararlanmayı kötü koku nedeniyle yemeği kendinize ve partnerinize zehir edebilirsiniz. Yasemin, manolya, sandal ağacı ve misk kombinasyonlarını içeren tütsüler kullanabilirsiniz.
    Masa seçimi önemli, geceyi sandalye üzerinde mi geçireceksiniz yoksa daha rahat bir koltukta mı? Eğer komplike bir yemek yapacaksanız mutlaka masa-sandalye ikilisini kullanmanızda yarar var. Sadece şarap ve aperatiflerden oluşan bir menü düşünüyorsanız büyük bir tepsi hazırlayıp rahat koltuğunuzu da tercih edebilirsiniz.

    Taze çiçekler ortama renk katacaktır, bunu yaparken alışılmışın biraz dışına çıkın ve gül dışında bir çiçek seçin.

    Müzik, malum Türkçe müzik seçenekleri arasında neşeli ritimdeki şarkıların hüzünlü sözleri, hüzünlü ritimdeki şarkıların da neşeli sözleri olabiliyor, o yüzden herhangi bir dizeye takılıp geceyi berbat etmemek için hafif bir müzik seçmekte yarar var.

    Yemek seçimi gecenin en önemli odak noktalarından biri. Kolay yenebilen ve lezzetli yemekleri tercih edin. Soslu bir spagetti çok lezzetli olabilir ama yerken düşeceğiniz durum sizi sıkıntıya sokabilir. Afrodizyak etkili yiyecekler listesinin başında karides gelir, yanında beyaz şarap ile nefis bir menü yaratabilirsiniz. Roka da afrodizyak etkili sebzelerin başında gelir, güzel bir peynir ve yaban mersiniyle hazırlayacağınız roka salatası etkili olacaktır. Tarçın, çikolata, bal, muz, nar ve avokado seçeneklerinden bir ya da birkaçını içeren bir tatlı pişirebilirsiniz.

    Son olarak, yemek sonrası şaraba devam edecekseniz güzel bir meyve tabağı hazırlayın, üzerinize hoş bir kıyafet giyin malum romantik bir gece planlarken masaya kot pantolonla oturmak çok başarılı bir hareket olmayabilir

  • Nasıl hızlı kilo veririm?

    Nasıl hızlı kilo veririm?

    Kilo vermek isteyen birçok insanın aklına ilk gelen, genellikle ‘Nasıl hızlı kilo veririm?’ sorusudur. Bu durum, hızlı kilo vermek isteyenlere yönelik yüzlerce diyet kitabı ve diyet listesinin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Fakat hızlı kilo verirken en çok dikkat etmeniz gereken şey, size uygun diyet listelerini uygulamak olacaktır; çünkü kilo verirken karşınıza çıkabilecek en büyük tehlikelerden biri de yanlış diyet tariflerini uygulamaktır.

    Hızlı ve sağlıklı kilo verme sürecinde size yardımcı olacak püf noktalarından bazıları şunlardır:

    Hızlı kilo vermek istiyorsanız yapılacak en iyi şeylerden biri, haftada en az 3 gün veya isteğinize bağlı olarak her gün spor yapmaktır.

    Dü zenli olarak spor yapmak kilo vermenin ilk şartıdır. Spor yapmadan verdiğiniz her kilo kaslarınızın erimesine ve kaybettiğiniz kiloları geri almanıza yol açabilir.

    Hızlı kilo vermenin etkili, sağlıklı ve lezzetli yollarından biri de taze sıkılmış meyve suları tüketmektir. Kahvaltı yapmaya başlamadan önce sıkacağınız meyveleri hazırlayın. Meyve sıkacağı kullanarak her sabah, markete gitmek zorunda kalmadan 5 dakika içerisinde taze meyve suyuna sahip olacaksınız. Meyve suları metabolizmanızı hızlandırarak hızlı kilo vermenize yardımcı olacaktır.

    İradenize hâkim olmak, sizin için en zor şeylerden biri olabilir. Fakat irade konusunda kendinizi geliştirdiğiniz zaman, neleri yiyip yemeyeceğinize ya da ne kadar yiyeceğinize karar verebilecek ve daha mutlu olacaksınız. Kilo vermenin en önemli şartlarından biri de az yemek olduğu için iradenize hâkim olmadan hızlı kilo verebilmeniz mümkün değildir.

    Hızlı kilo vermek istiyorsanız tuzu azaltmak da yapacağınız en önemli şeylerden biridir. Yemeklerde tuz kullanımını tamamen bitirmektense kullandığınız miktarın yarısını atmayı deneyebilirsiniz. Yemeklerde kullandığınız fazla miktarda tuz, vücudunuzun su toplamasına yol açar ve hızlı kilo vermenize engel olur.

    Diyet Listeleri için tıklayın!

    Hızlı kilo vermek istiyorsanız yemeklerde acı kullanmayı ve acı biber yemeyi ihmal etmeyin. Acı biber yemek sizi zayıflatırken vücudunuz için de faydalı olan vitaminleri almanızı sağlar.

    Sabahları aç karnına içilecek bir bardak ılık su da hızlı kilo vermek için bilinen bir yöntemdir. Sabahları aç karnına sıcak su içmek zararı olmayan ve sizi rahatlatabilecek bir yöntem olduğu için onu da deneyebilirsiniz.

  • Saç derisinin bitkisel ilacı

    Saç derisinin bitkisel ilacı

    Kepeklenmenin altında üst derinin kuruması olan çeşitli deri hastalıkları da yatabilir. Mantar hastalıkları, sedef hastalığı, diskoid lupus gibi hastalıklarda da kepek dediğimiz beyaz pullanmalar görülür. Bu hastalıklar ancak dermatoloji uzmanlarının ele almasıyla düzelebilir.

    Kepekli saçın birçok farklı nedeni olabilir. Stres, yorgunluk ve mevsim değişiklikleri kepeğin tetikleyicileridir. Ayrıca saç bakımınız deri yapınıza uygun olmayabilir. Kullanılan şampuan, saç boyaları kepeklenme yapabilir. Bu sebeplere bağlı olarak kepeklenme artıp azalabilir. Az su içmek, dengesiz beslenmek; özellikle biotin, çinko, omega3, A,D,E vitamini eksiklikleri cilt bozuklukları ile birlikte kepeklenmeye yol açar.

    Kullanılan kepek şampuanlarından etkili sonuç alınmadıysa cilt uzmanlarına danışma zamanı gelmiştir. Tabii her soruna olduğu gibi kepekli saça için de bitkisel çözümler vardır. Bitkiler cildimizin en içten dostu olabilir. Hem içten (taze meyve ve meyve suları, bitki çayları) hem de dıştan (losyon, tonik, maske, krem ve banyolar) tedavi edici etkileri vardır.
    Kepeğe karşı tonik
    * Kepeğe kayın, ısırgan otu, çay ağacı, limon otu, tere, öküzgözü, dulavrat otu, hodan yaprağı, hodan çiçekleri, kaynamış keten taneleri, hindiba kökü, hindiba yaprağı ve hindiba çiçekleri iyi gelir. 1 su bardağı kaynamış suya bu bitkilerden arzu edilen bir bitkiden 3 tutam alınarak hazırlanır. 5 dakika demleyerek saça banyo sonrası masaj yaparak uygulanır.
    * Gece yatmadan önce limonlu sirke, Hindistan cevizi yağı, nane yağı ya da zeytinyağını saçlı deriye uygulamamız hazırladığımız bitki losyonlarının etkilerini artırır.
    Kepeğe karşı maske
    Ezilmiş ıhlamur yapraklarından lapa, aloe vera yapraklarının jeli ya da ezilmiş çemen tohumu lapası uygulanabilir. Hem kaşıntı hem de pullar giderilebilir.
    Malzemeler
    1 tutam gül
    1 tutam civanperçemi
    1 tutam kekik
    1 tutam turunç
    1 tutam hindiba
    Hazırlanışı
    Bu bitkileri 5 dakika demleyin. Demlenmiş bitki çayını banyo sonrası saçlı deriye masaj yaparak uygulayın. Bu karışımı rahatlatıcı çay olarak da içebilirsiniz.