Blog

  • Yemekten sonra çaydan uzak durun!

    Yemekten sonra çaydan uzak durun!

    Uzmanlar uyarıyor! Kan dolaşımını bozuyor ve dolaşımın yavaşlamasıyla kan göllenmesi meydana geliyor.

    Yemeklerin hemen ardından çay, kahve ikram edilmesi sindirime yardımcı olmadığı gibi kan dolaşımını bozuyor ve dolaşımın yavaşlamasıyla kan göllenmesi meydana geliyor

    Giresun Üniversitesi (GRÜ) Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nezihi Küçükarslan, sıvı alımı konusunda toplumda çay alışkanlığının söz konusu olduğunu söyledi.

    Prof. Dr. Nezihi Küçükarslan, toplumda yemeklerden sonra çay ve kahve ikram edilmesi geleneği olduğuna dikkati çekerek uyarıda bulundu.

    Kahve zayıflatır mı ? tıklayın !

    Küçükarslan “Yemekten sonra alınan sıcak sıvı kan dolaşımını bozuyor, kan dolaşımının bozulması ve yavaşlamasıyla kan göllenmesi meydana geliyor, buna bağlı olarak da sindirimin hareketi bozuluyor. Kabızlık değil de sindirimde bozulma tarzında bir durum meydana geliyor. Gaz oluşumu dolayısıyla sindirim daha da zorlaşmakta, kişinin uyumaya yönelmesi, inme dediğimiz felç geçirme hadiselerinin daha fazla görüldüğü bilimsel olarak kanıtlanmış durumda” dedi.

    Prof. Dr. Nezihi Küçükarslan, çayın yemekten sonraki bir saatlik periyodun ardından ikram edilmesinin, bünye açısından daha sağlıklı olacağını söyledi.

  • Mucize yöntem diyetleri zarar veriyor!

    Mucize yöntem diyetleri zarar veriyor!

    Zayıflamanın altın kuralı kendinize uygun diyet programını seçmekten geçiyor. Ancak ‘mucize yöntem’ olarak sunulan bazı diyetler vücuda yarardan daha çok zarar veriyor.

    Yüzlerce farklı diyetin iddialı vaatlerle insanlara sunulduğu günümüzde, bazı diyet programları uzun dönemde faydasız olmakla beraber ciddi sağlık sorunlarına da yol açabilir. Huffington Post haber sitesi, en tehlikeli üç diyeti derledi.

    Tek gıda tüketmeyin Buna göre en çok sağlık sorununa yol açacak diyetlerden ilki sadece tek bir ürünün uzun süre tüketilmesine dayanan programlar. Günler boyunca sadece belli bir meyve yenilmesini ya da çorba içilmesini öneren programlarla kalori eksikliği hisseden vücut enerji sağlamak adına kaslardan kaybetmeye başlıyor. Bu durum metabolizmayı uzun dönemde yavaşlatarak diyetten sonra alınacak kalorilerin yakımını engelliyor. Diyetteki yiyeceğin fazlaca tüketilmesi ise şişkinliğe hatta ishale sebep olabiliyor. Sadece proteinden kaçının Tehlikeli bulunan bir diğer diyet ise tamamen protein ağırlıklı olarak beslenmek. Et ağırlıklı beslenme ve karbonhidrat alınmamasıyla vücüt en önemli enerji kaynağından yoksun kalıyor. Dokular ve beyin gibi organlar için hayati öneme sahip olan karbonhidratların bulunmadığı bir diyet, bulantı, ağız kokusu, baş ağrısı, böbrek taşı, gut ve böbrek yetmezliği gibi hastalıklara da sebep olabiliyor.

    Kalori kısıtlamayın Vücudun ihtiyacından az kalori almasına yönelik yöntemler de zararlı. Bunlar uygulandığında vücut daha az kalori ile “idare etmeyi” öğreniyor. Böylece metabolizma hızı düşerken, yağ rezervi artıyor ve en basit fonksiyonlar bile daha uzun zaman alıyor.

  • Nezle ve Gribe Seksi Çözüm

    Nezle ve Gribe Seksi Çözüm

    Mevsim kış, nezle (soğuk algınlığı) ve grip ortalıklarda kol geziyor. Herkesi yatağa düşüren ve okulundan işinden eden nezle ve gribe savaş açmaya ne dersiniz. Nasıl mı? Tamamen doğal yollarla nezle ve gribi çok kolay atlatmak mümkün… Bir kahve kupası Osmanlı şerbeti veya kırmızı şarap, bir çay kaşığının ucuyla karabiber, 10 adet karanfil, 1 tatlı kaşığı bal, bir çay kaşığı toz tarçın, ter atmak ve güzel bir sevişme nezle ve gribe çok iyi geliyor…

    NEZLE NEDİR?

    Nezle ve grip aynı hastalık değil ve hep birbirine karıştırılıyor. En sık kış ve bahar mevsimlerinde görülen nezle, çeşitli virüslerin yol açtığı, üst solunum yollarında bazı belirtilere yol açan hafif seyirli bir hastalık… Nezlenin belirtileri arasında; boğaz ağrısı, hapşırma ve aksırma, burun akıntısı ve burun tıkanıklığı, ses kısıklığı, nadiren ateş (genelde 38 altında), nadiren baş ağrısı ve nadiren tüm vücutta kırgınlık sayılabiliyor. Hastalığın bünyeye yerleşme süresi 24 – 72 saat arasında değişiyor. İlk belirti çoğu zaman kuru kaşıntılı boğaz ağrısı şeklinde oluyor. Koku ve tat duygusunun azalması, kulaklarda basınç hissi ve ses kalitesindeki değişiklikler gibi durumlara sıkça rastlanıyor. Belirtiler ortalama 7 gün sürüyor.

    GRİP NEDİR?

    Grip, ateş, öksürük, baş ağrısı, halsizlik ve kas ağrıları ile seyreden akut bir virüs hastalığı… Grip, ülkeler ve kıtalar arası yaygınlaşma özelliğine sahip olan bir hastalık olarak ciddi akciğer hastalıklarına yol açabilmesinden dolayı nezleden ve diğer solunum sistemi hastalıklarından farklı bir konuma sahip… Grip ve nezle bulaşma şekilleri ve belirtiler yönünden benzerlik gösteriyor ama gripte baş ağrısı, kas ağrıları ve ateş daha ön planda oluyor. Günümüzdegrip aşıları gripten korunmanın en güvenli yolu… Gribin belirtileri arasında; ani baş ağrısı, 38–39 C ateş, daha çok sırt, kol, bacaklarda olmak üzere tüm vücutta genel ağrı ve kırgınlık, yorgunluk, genelde kuru öksürük , bazen burun tıkanıklığı, hapşırma ve nadiren boğaz ağrısı, üşüme, titreme, terleme sayılabiliyor.

    HAFİF KIRGINLIK DURUMUNDA NE YAPMAK GEREKİYOR?

    Nezle ve grip olunacağı çoğu zaman önceden tahmin ediliyor ve öncesinde hafif bir kırgınlık hissediliyor. Hafif kırgınlık durumlarında, terleme kürleri, hamam, sauna, soğuk-sıcak duşlar, sıcak mürver meyvesi şurubu, diğer kırmızı meyve suları, C vitaminli taze sıkılmış meyve suları, mürver çiçeği, ıhlamur çiçeği veya zencefil çayları, uçucu yağlar ile masajlar, refleksoloji, dinlenme, temiz havada zorlamayan yürüyüşler, stresten uzak kalma ve “sevişerek iyileşme” adını verdiğimiz sihirli iksirin içilmesi çoğu zaman çok işe yarayan tavsiyelerin başında geliyor. Ancak nezle ve grip başladığında ve ağırlaştığında, bir hekime muayene olunması, düzenli beslenilmesi ve istirahat edilmesi gerekiyor.

    SEVİŞEREK İYİLEŞİN…

    Sofralarımıza tat katan karabiber sadece çorbaların ve yemeklerin üzerinde lezzet vermiyor, mikropları öldürüyor, ağrıları dindiriyor, bedensel ve zihinsel yorgunlukları gideriyor, afrodizyak etkisiyle cinsel gücü arttırıyor, cinsel arzuları kamçılıyor, nezle ve öksürüğe çok iyi geliyor. Daha çok ağız kokusunu gidermek için alınan karanfil, ruhsal ve bedensel yorgunlukları gideriyor, bulaşıcı hastalıklara karşı insanı koruyor ve cinsel gücü arttırıyor. Tüm dünyada bilinen en eski baharatlardan biri olan tarçın, enfeksiyonlara iyi geliyor, kasları gevşetiyor, bağışıklık sistemini güçlendiriyor, halsizliği yok ediyor, vücut direncini arttırarak nezleye iyi geliyor ve cinsel isteği arttırıyor. Özellikle tarçınlı bal düzenli kullanıldığında pek çok ilaçtan daha sağlıklı ve daha etkili bir ilaç olabiliyor. Sık ya da ağır soğuk algınlığı şikâyeti olanlar bir kaşık ılık balı, çeyrek kaşık toz tarçınla üç gün boyunca birer kez alabiliyor. Bu tedavi çoğu kronik öksürüğü ve soğuk algınlığını tedavi edebiliyor, sinüsleri temizleyebiliyor, boğaz ağrısını iyileştirebiliyor, bağışıklık sistemini güçlendiriyor ve vücudu bakteri ile virüs saldırılarından koruyor. Balın düzenli tüketimi akyuvarları güçlendirerek bakteri ve virüs hastalıklarına karşı direnci ve cinsel gücü artırıyor. Başta kış hastalıkları olmak üzere hastalıklara karşı korunmada büyük fayda sağlayan, Osmanlı saray mutfağında ve halk sofralarında eksik olmayan Osmanlı şerbeti, cinsel isteği arttırmanın yanında, nezle ve gribe de çok iyi geliyor. Osmanlı’da taze meyve ve gül, demirhindi, kızılcık, zambak, menekşe, fulya, yasemin, muhabbet, iğde ve nilüfer gibi çiçeklerden yapılan yaklaşık 300 şerbet çeşidi bulunuyordu. Özellikle kızılcık, ayva, karadut ve dağ çileği şerbetleri öksürük ve soğuk algınlığına şifa arayanlar için bire bir… Osmanlı şerbeti yerine, yapısında en önemli minerallerden biri olan seleniumu barındıran kırmızı şarap da tercih edilebiliyor. Çünkü üzüm veya başka meyve sularını türlü yöntemlerle mayalandırarak elde edilen içeceklerin kullanımı rahatlamayı ve stres atılımını kolaylaştırıyor. Filozof Eflatun’un “ Az içilen şarap ilaç gibidir, yaşlıları gençleştirir, hastaları iyileştirir!” sözünü doğru çıkartan kırmızı şarap, düzenli ve ölçülü alındığında cinsel isteği arttırıyor. Grip ve nezle aynı evde yaşandığı için genellikle partnere bulaşıyor. Bu nedenle karabiber, karanfil, tarçın, bal, Osmanlı şerbeti veya tercihen kırmızı şarap, hastalığın bulaştığı partnerle güzel bir sevişmeyle ve ter atılmasıyla ruha ve bedene şifa verebiliyor. Nasıl mı? İşte sihirli iksirin formülü“Bir çay kaşığının ucuyla karabiberi, 10 adet karanfili, 1 tatlı kaşığı balı, bir çay kaşığı toz tarçını, ısıtılmış bir kahve kupası Osmanlı şerbeti veya kırmızı şarap ile yavaşça karıştırın. Bu karışımı yavaş yavaş için, ardından çok kalın giyinin ve yine çok kalın yorganların altına girin. Bir süre sonra terlemeye başlayacaksınız. İyice terleyin ve sonrasında partnerinizle sevişin. Boşalıp rahatladıktan sonra duşunuzu alın ve hayatınıza kaldığınız yerden devam edin…”

    Cem Keçe

  • İç tasarım 2014 dekorasyon trendleri

    İç tasarım 2014 dekorasyon trendleri

    2014 tasarım trendlerini evinize şık ve yenilikçi bir makyaj verecektir.   İç tasarım 2014 dekorasyon trendleri galerimizde sizlerle…

     İç tasarım dekorasyon trendleri

     İç tasarım 2014 dekorasyon trendleri
    İç tasarım 2014 dekorasyon trendleri
     İç tasarım 2014 dekorasyon trendleri
    İç tasarım 2014 dekorasyon trendleri
     İç tasarım 2014 dekorasyon trendleri
    İç tasarım 2014 dekorasyon trendleri
     İç tasarım 2014 dekorasyon trendleri
    İç tasarım 2014 dekorasyon trendleri
     İç tasarım 2014 dekorasyon trendleri
    İç tasarım 2014 dekorasyon trendleri
     İç tasarım 2014 dekorasyon trendleri
    İç tasarım 2014 dekorasyon trendleri
     İç tasarım 2014 dekorasyon trendleri
    İç tasarım 2014 dekorasyon trendleri
     İç tasarım 2014 dekorasyon trendleri
    İç tasarım 2014 dekorasyon trendleri
    2014 dekorasyon trendleri
    2014 dekorasyon trendleri
    dekorasyon 2014
    dekorasyon 2014
    2014 dekorasyon
    2014 dekorasyon
    2014 dekorasyon örnekleri
    2014 dekorasyon örnekleri
    2014 dekorasyon örnekleri
    2014 dekorasyon örnekleri
    dekorasyon
    dekorasyon

    ic_tasarim_dekorasyon_trendleri (1) ic_tasarim_dekorasyon_trendleri (2) ic_tasarim_dekorasyon_trendleri (3) ic_tasarim_dekorasyon_trendleri (8) ic_tasarim_dekorasyon_trendleri (11) ic_tasarim_dekorasyon_trendleri (13) ic_tasarim_dekorasyon_trendleri (14) ic_tasarim_dekorasyon_trendleri (15)

  • Saçlara da çay sürülür mü?

    Saçlara da çay sürülür mü?

    Özellikle kış aylarının vazgeçilmezi olan çay, keyifli anlarda içilecek sıcacık bir mola olmanın yanı sıra güzelliğin kapılarını da aralıyor.

    CİLT YENİLEYİCİ MASKE

    Bu maske cildinizdeki toksinlerin atılmasına yardımcı olacak. Üç yemek kaşığı yoğurtla bir tatlı kaşığı bal ve çayı karıştırın. Gözlerinizi koruyarak yüzünüze sürün ve 20 dakika beklettikten sonra yıkayın. Cildinizdeki yumuşaklık ve canlılık hissini hemen fark edeceksiniz.

    ŞİŞ GÖZLERDEN KURTULUN

    Özellikle yorucu bir günün ardından ya da bilgisayar karşısında uzun süre kaldıysanız veya akşam çok geç uyuduysanız, gözleriniz şiş ve yorgun görünebiliyor. Fakat bu durum canınızı sıkmasın. Birçok derde çare olan çay şiş gözler konusunda size yardımcı olabilir. Bunun için iki poşet çayı yarım çay fincanı kaynar suda 15 dakika demleyin sonra buzdolabında biraz soğumasını bekleyin. Buzdolabında soğuduktan sonra iki parça pamuğu çaya batırın, sıktıktan sonra göz kapaklarınızın üzerine yerleştirin ve yaklaşık 10 dakika kadar bekletin. Gözlerinizin çok daha iyi göründüğünü göreceksiniz.

    SAÇLARINIZI PARLATIN

    “Saçlara da çay sürülür mü?” diye sormayın. Eğer saçlarınız yıprandığı için cansız ve mat görünüyorsa çay banyosu gibisi yok. Saçlarınızı ilk olarak normal şampuanınızla yıkayın ve durulayın. Sonrasında daha önce demlediğiniz çayı saçınıza dökün ve yaklaşık beş dakika kadar saçınızda bekletin. Saçınızı duruladıktan sonra kurutma makinesi yardımıyla değil de kendi kendine kurumasını bekleyin. Ardından saçınıza istediğiniz gibi şekil verebilirsiniz.

    Çayın içeriğinde bulunan tein adlı madde hem uyarıcı hem de susuzluğu giderici özellikler içeriyor. E vitamininden 20 kat daha güçlü bir antioksidan olan polifenol adlı madde ise kan dolaşımını hızlandırırken, hücrelerin oksitlenmesini önlüyor ve cildin yaşlanmasını geciktirerek sıkılaştırıcı bir etki sağlıyor.

    CİLDİNİZİ CANLANDIRIN

    Özellikle kuru ciltler için kurtarıcı görevi gören çayı güvenle kullanabilirsiniz. Nemlendirici yüz kreminizin içerisine biraz çay ekleyin ve yüzünüze gece yatmadan önce sürün. Sonra cildinizi ılık suyla yıkayın ve kurutun. Cildinizin yumuşacık olduğunu göreceksiniz. Çayın içeriğinde bulunan doğal astringent isimli madde doğal bir sıkılaştırıcıdır. Bu nedenle cildinizi sadece çayla yıkama bile canlanmasına yardımcı oluyor.

    Not: Yapılan araştırmalara göre yüzü siyah ya da yeşil çay ile yıkamak cilt kanserinden de korunmaya yardımcı oluyor.

    AKNELERİNİZİ GİDERİN

    Eğer yüzünüzde sivilce çıkacağına dair işaretlerin farkına vardıysanız önleminizi çayla alabilirsiniz. Bir poşet çayı birkaç dakika sıcak suda demledikten sonra poşeti çıkarın ve biraz soğumasını bekleyin. Sonra sivilcenin çıkacağı yere koyun ve 5-10 dakika sivilcenin üzerinde bekletin. Poşeti aldıktan sonra sivilcenin olduğu yeri bir süre yıkamayın. Sivilce üzerinde yarattığı etkiye inanamayacaksınız!

  • 2014 Pastel saç modası

    2014 Pastel saç modası

    2014 Pastel saç modası galerimizde sizlerle..

    2014 Pastel saç modası

    2014 Pastel saç modası
    2014 Pastel saç modası
    2014 Pastel saç modası
    2014 Pastel saç modası
    2014 Pastel saç modası
    2014 Pastel saç modası
    2014 Pastel saç modası
    2014 Pastel saç modası
    2014 Pastel saç modası
    2014 Pastel saç modası
    2014 Pastel saç modası
    2014 Pastel saç modası
    2014 Pastel saç modası
    2014 Pastel saç modası
    2014 Pastel saç modası
    2014 Pastel saç modası
    2014 Pastel saç modası
    2014 Pastel saç modası
    2014 Pastel saç modası
    2014 Pastel saç modası

  • Tüp bebekte R-Spodin

    Tüp bebekte R-Spodin

    Amerikalı ve Japonya bilim adamları kadınlarda yumurta kesesinin gelişimini ve büyümesini destekleyen R-Spodin adını verilen yeni bir hormon keşfetti.

    Amerika’da Stanford ve Japonya’da Akira Üniversitesi’nde yapılan araştırmalarda kadınlarda folikül gelişimini destekleyen ve yumurtalıklarda yumurtaların büyümesini uyaran yeni bir hormon keşfedildi. Yeni hormona “R-spondin2” adı verildi.
    Yumurtaların büyümesini sağlayan yeni hormon: R-Spodin

    Acıbadem Maslak Hastanesi Tüp Bebek Merkezi uzmanlarından Op. Dr. Halit Fırat Erden konuyla ilgili şu açıklamada bulundu:
    ”R-Spodin kadınlarda doğurganlık şansını ve tüp bebek tedavilerinde başarıyı artırabilecek bir hormon. Bu hormon sayesinde geçerli doğurganlık tedavilerinin etkinliği artırılabilir veya farklı tedavi seçenekleri oluşturulabilir. Bilim adamları keşfettikleri R-Spodin hormonunu çoğaltıp farelere enjekte ederek olgun yumurta üretimi elde etti. Elde edilen yumurtalarda farelerde yumurtalık hücrelerinin büyümesini desteklemede kullanıldı. Bu yumurtalar döllendiğinde başarılı gebelik ve sağlıklı yavrular dünyaya geldi. Amerikalı ve Japon bilim adamlarının yeni keşfettiği yöntem bize neyi müjdeliyor sorunun yanıtı şudur: Bilimin keşfettiği R-Spodin hormonu, kadının doğurganlığını dolayısıyla da çocuk sahibi olma şansını artıracaktır. Over hormonu Folikül Uyarma Hormonu (FSH) ile birlikte kullanıldığında, FSH nedeniyle tek başına tedaviye iyi yanıt vermeyen kadınlar için yeni bir tedavi seçeneği olabilir.

    Kısırlık Bir Hastalıktır, Eksiklik Değil…
    Op. Dr. Halit Fırat Erden sözlerine şöyle devam etti:
    ”Günümüzde Türk toplumunda kısırlık bir eksiklik olarak görüldüğü için evli çiftler bu sorunu utanılacak bir durum olarak saklamaya çalışıyor.

    Kısırlık sorunu bir eksiklik değil hastalıktır. Kişi nasıl bir alerji hastası olduğunda tedavi oluyorsa çocuk sahibi olamadığında da tedavi olmalıdır.

    Çocuk sahibi olmaya çalışan çiftler tedavi sürecinde maddi-manevi zor süreçlerden geçtikleri için psikolojileri bozulabilir. Bilim uzun süredir infertil ailelere güzel haberler verebilmek için soluksuz çalışıyor. Tüp bebekte başarıyı artıran yeni hormon R-Spodin’de bu çalışmalardan birinin sonucu. Yeni hormonun keşfi ile tüp bebek tedavi seçeneklerinde her şeyi değişecek gözüyle bakılıyor. Ancak insanlarda etkin bir şekilde kullanması ve güvenli olduğuna karar vermek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç var.”

    Tüp bebek özel bölüm için tıklayın !

  • Düz karın diyeti kuralları

    Düz karın diyeti kuralları

    Kilo sorunuz mu var, göbeğinizden mi şikayetçisiniz! Yazın bikini giydiğinizde düz bir karına sahip olmak istiyorsanız Düz Karın planını uygulayın.

    İlk Adım: Alışkanlıklarınızı gözden geçirin. Bu planı uygulamaya başlamadan önce yiyip içtiklerinizi, egzersiz, yürüyüşleri not alın. Ufak bir not defteri ya da notebooka kaydedin. Mümkün olduğunca detaylandırın. Örneğin öğle yemeğinizi masanızda mı yiyorsunuz? Stres, üzüntü gibi durumlar yemenizi arttırıyor mu? Tüm bunlar neden zayıflayamadığınız ve kilo aldığınız sorusunun cevaplarıdır. Tuttuğunuz günlüğe kilonuzu, kalça, bel, göğüs, basen ölçülerinizi yazın. Çekebiliyorsanız bir fotoğrafınızı çekin. İleri de değerleriniz düştükçe bu sizi motive edecektir.

    Belki size yakın cafede atıştırmaktan vazgeçeceksiniz ya da rahatlamak için içtiğiniz bir şişe şarabı artık içmeyeceksiniz. Normalde diyette 1 kadeh şarabın zararı yok ancak çoğu kişi kendini tutamayıp şişeyi bitirdiği için zayıflamakta zorlanabiliyor.

    Düz Karın Diyeti Kuralları

    Tuttuğunuz günlüğe baktığınızda acil olarak zayıflamanız gerektiğini gördünüz. Hayatınızın kontrolünü ele alarak düz bir karına sahip olabilirsiniz. Günde üç öğün yiyin. İyi bir kahvaltı yapın; bir öğününüz protein bakımından zengin -bu öğlen veya akşam olabilir-, tavuk, kahverengi pirinç gibi tam tahıllılar, bol sebze, kremasız ev yapımı çorba ya da salatadan oluşmalı. Gün içinde 5 porsiyon meyve ve sebze tükettiğinizden emin olun. Acıkmayı beklemeyin. Öğün atlamak, çok acıkmak aşırı yemenize neden olur. Sağlıklı atıştırmalıklardan seçin sabah kahvaltıdan sonra veya akşam çay zamanı bunları tüketin. Güne bir bardak sıcak suya sıkılmış limon suyu içerek başlayın. Gün içinde en az 6-8 bardak su içtiğinizden emin olun. Ayrıca, bir kaç bardak bitki çayı da içebilirsiniz. Yediğiniz ekmeğin şeker oranına dikkat edin. Kepekli olanları tercih edin. Sandviç yerine büyük bir kase çorba veya salata yiyin. Ekstra karbonhidrat ihtiyacı duyarsanız yulaflı kek, diyet atıştırmalıklar enerji seviyenizi dengelemenizi sağlar. Şekerli yiyeceklerden uzak durun. Atıştırma için meyveyi ya da bir kaç ufak parça kakao oranı yüksek çikolatayı tercih edin.

    Yemeğinize çok tuz atmayın. Bu vücudunuzun daha çok tuz tutmasına neden olabilir. Yemek yerken yavaşça ve başka şeyler düşünmeden yemek yiyin. Porsiyonlarınıza dikkat edin. Yiyecek etiketlerini, miktarlarını kontrol ederek tüketin. Mümkün olduğunca ufak tabak kullanın ve yemeğinizi çok yavaş yiyin.

    Düz Karın Kahvaltılıkları

    Ballı yulaf ya da taze meyve suyu, taze meyveli yoğurt, haşlanmış yumurta, domates gibi yiyecekler tüketin.

    Yulaf: Yulaf karbonhidrat ve lif bakımından zengindir. Metabolizmanızı hızlandırır, sizi tok tutar.

    Yoğurt: Protein bakımından zengin yoğurt mükemmel bir atıştırmalık. İçine bal, meyve veya tahıl taneleri koyabilirsiniz. Sindirim sisteminizi çalıştırarak, vücuda gerekli kimyasalların daha iyi emilimini sağlar. Az yağlı yoğurt tüketmeye özen gösterin.

    Sağlıklı Yiyecekler Yiyin: Yağlı bir şeyler canınız istediğinde yararlı yağ içeren avakado, zeytin, fındık, çekirdek ve bitter çikolata yiyin. Bunları beslenme öğünlerinize azar azar ekleyebilirsiniz.

    Yeşil Çay: Antioksidan bakımından zengin yeşil çay düz karın için idealdir. Kan şekerinizi düzenler, daha az karbonhidrat almanızı sağlar.

    Salatalık: Serin ve diüretik salatalık midenizin küçülmesine de yardımcı olur. Sizi tok tutar ve cildinizin iyi görünmesini sağlar. Düz karına sahip olmanızı sağlayacak diğer yiyecekler karpuz, kuşkonmaz, pırasa, kereviz olarak sıralanabilir.

    Tatlı Atıştırmalıkları

    Bir kase çilek, böğürtlen

    Ufak bir muz

    Olgun bir armut veya şeftali

    Bir adet olgun incir

    Bir mandalina

    3-4 kare siyah çikolata

    Bir bardak taze sıkılmış meyve suyu

    Zencefil ya da meyveli yulaflı bisküvi

    Lezzetli Atıştırmalıklar

    Çorba

    Az yağlı yoğurt

    İki avuç içi dolusu çerez

    Avuç içi kadar fındık

    Yarım avakado

    Havuç gibi sebzeler

    Bir kaç tane ufak domates

    7 Günlük Egzersiz

    Aşağıdaki egzersizi mutlaka 7 gün boyunca düzenli olarak yapın. Sonuçlara siz de inanamayacaksınız!

  • Cocostar kek tarifi

    Cocostar kek tarifi

    Cocostar kek nasıl yapılır ? Cocostar kek malzemeleri nelerdir ? Cocostar kek tarifi…Malzemeler: 
    4 yumurta
    1 su bardağı şeker
    2 yemek kaşığı kakao
    1 su bardağı süt
    1 çay bardağı sıvıyağ
    2 su bardağı un
    2 paket kabartma tozu
    Yarım limon suyuKek fırından çıkınca ıslatmak için:
    1 su bardağı süt

    Kreması için: 
    3-3.5 su bardağı süt
    5 çorba kaşığı irmik
    1 çay bardağı şeker
    1.5 su bardağı hindistan cevizi
    2 yemek kaşığı tereyağ veya margarin (60-70 g kadar)

    Üzeri için:
    1 paket bitter çikolata (80 gr)
    2 yemek kaşığı çokokrem

    Yapılışı: Öncelikle yumurta ve şeker 5 dakika çırpılır. Süt,kakao ve yağ eklenip çırpılır un,kabartma tozu (üzerine yarım limon suyu sıkılır) konur ve karıştırılır. Yağlanmış orta boy dikdörtgen borcama dökülüp 170 derecede pişirilir.Fırından çıkınca üzerine soğuk süt kaşık kaşık gezdirilir.

    Kek pişerken süt ve irmik ocağa konarak kaynayıncaya kadar karıştırılarak pişirilir kaynayınca şeker konur 1-2 dakika kaynatılıp ocaktan alınır.Tereyağ ve hindistan cevizi eklenir yağ eriyene kadar karıştırılır.

    Kek ılıyınca üzerine krema düzgünce yerleştirilir (kıvamı biraz koyu oluyor kekin üzerine kaşık kaşık paylaştırıp düzeltin) Çikolatayı ve çokokrem beraber benmari usulu eritip kremanın üzerine yayın ve biraz soğuyunca çatalla şekil yapın dolapta bir süre dinlendirip servis yapın (1 gece bekletirseniz dahada güzel olur)

    NOT: Arzu edenler 1 paket Bitter çikolata sosu kullanabilirler.Yalnız paketin üzerinde yazan sütten yarım bardak eksik kullanınız..

    Afiyet olsun…

  • Kaşları güzelleştiren yağlar

    Kaşları güzelleştiren yağlar

    Hint yağı ve tatlı badem yağı; kaş ve kirpikler için zararsız mükemmel nemlendiricilerdir. Yalnızca nemlendirmekle kalmaz aynı zamanda onları besler. Kirpiklerinizin doğal rengini ortaya çıkarmakta da çok marifetlidir. Hint yağ; Hint yağı ağacının tohumlarından elde edilen zengin, kayganlaştırıcı ve yumuşatıcı bir yağdır. Dudak bakımında da kullanılır. Tatlı badem yağı; badem ağacının tohumlarından sıkılır, nemlendirici ve besleyici etkileri vardır. Ancak şuna dikkat çekmek isterim: Acı badem yağı gözler için zararlıdır, kullanılmamalıdır.

    Banyo sonrası maske :

    1 çay kaşığı Hint yağı
    1 çay kaşığı tatlı badem yağı

    Yukarıda ki yağları iyice karıştırın, temiz bir pamuklu kulak çöpünü bu yağa daldırın ve özellikle banyo sonrası, kaşlara ve daha sonra göz içine ve göz çevresi cildine değdirmeden kirpiklere uygulayın

    DİKKAT : Göz çevresi cildine değdirmemeye çalışınız.
    Açıklama : Bir saat kalması yeterlidir.

    İşlem sonunda gül suyu ile temizleyin. Gül suyu temizlerken nemlendiren ve onarıcı bakım yapan bir üründür. Sağlıklı, mutlu ve güzel kalın.