Kategori: Sağlık

  • Böbrek Taşları Ve Tedavisi İçin Doğal Kür

    Böbrek Taşları Ve Tedavisi İçin Doğal Kür

    Böbrek taşları pek çok kişinin muzdarip olduğu bir rahatsızlıktır. Böbrek taşları ve tedavisi için doğal kür tarifimiz ile bu taşlardan kurtulabilirsiniz. Böbrek taşı düşürme doğal formülü yüzünüzü güldürecektir.
    Size bildireceğimiz böbrek taşlarını döken bitkisel kür yalnızca böbrek taşında etkili değildir, safra taşlarını da eritmeye yardımcı olur.
    Böbrek taşı hastalığı belirtileri arasında ağrılı idrara çıkma, böbreklere yakın bölgelerde ağrı, karın ve kasıklarda ağrı, bulantı ve kusma yer alır.
    İdrarda kötü koku, kan, koyulaşma gibi emareler de böbrek taşının belirtileri arasındadır.

    Malzemeler
    1 bardak esmer şeker veya akçaağaç şurubu
    1 bardak zeytinyağı
    1 bardak limon(kabuğu da dahil)
    1 bardak maydonoz köküyle maydonoz
    1 bardak organik bal

    Yapılışı
    Limon yıkayıp ince ince dilimleyin.
    Maydonoz kökünü topraklı dış kısmını biraz kazıyıp atın, maydonoz kökünü küçük
    parçalar halinde kesip limonu da ekleyin, daha sonra, bal, zeytinyağı ve organik akçağaç şurubunu veya esmer şekeri katıp , güzelce karıştırın.
    Karışımı bir cam şişeye koyun ve bozulmaması için buzdolabında muhafaza edin.

    Nasıl İçilir?
    Her sabah aç karına 1 yemek kaşığı, akşam 1 yemek kaşığı olmak üzere günde 2 defa tüketin.
    Bu doğal kür böbreklerinizdeki ve safra kesesindeki taşları eritip dökecektir.
    Size verdiğimiz bitkisel kür yalnızca taşlar için şifa değildir, vücuttaki enfeksiyon ve bakteriler için de şifadır.
    Tedavi sırasında bol su veya meyve suyu tüketmelisiniz.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

  • Yumurta dondurma nedir?

    Yumurta dondurma nedir?

    Yumurta dondurma uygulaması, anne adaylarından en verimli çağlarında elde edilen yumurta hücrelerinin özel bir dondurma programı ile ileride kullanılmak üzere dondurulmasıdır. Kadınlarda kariyer planlaması, hayat şartları gibi faktörler yüzünden evlenme yaşının, bebek yapma planlarının daha ileri yaşlara ertelenmesine yol açar. Ancak anne adayların doğal yollarla ya da tüp bebek gibi yardımcı üreme yöntemleriyle hamile kalma şansı yaşın ilerlemesiyle beraber düşer. Bu olumsuz etkinin ortadan kalkması amacıyla, erken dönemde yumurtalıkların uyarılmasıyla elde edilen yumurta hücreleri uzun zamanlar aynı verimlilikte muhafaza etmek ve gereksinim duyulduğunda çözdürülerek kullanılmak için, yumurta dondurma uygulamasından yararlanılmaktadır. Bu şekilde anne adayları hangi yaşta hamile kalmak isterse, yumurtaların kalitesi ve yaşı dondurma uygulamasının gerçekleştiği zamanda olacaktır. Bu şekilde sağlıklı bir hamilelik sağlanacak ve bebeklerde sağlıklı olacaktır. Bknz : Yumurta Dondurma Nasıl Yapılır?

    Yumurta, insan vücudunda en büyük ve karmaşık bir yapıya sahip olan hücredir. Düşük ısılara karşı hassas bir yapı gösterir. Daha evvel yapılmış olan çalışmalarda olgunlaşmamış yumurtalar dondurulurken, günümüzde olgunlaşmış yumurtaların dondurulması ile, bunların daha dayanıklı olduğu anlaşılmıştır. Yumurta dondurma uygulaması kadının üreme yetisini muhafaza eden bir uygulamadır.

    Yumurta dondurma işlemi nasıl uygulanır?

    Adet döngüsü içinde anne adayının yumurtalıkları, hormonlu ilaçlarla uyarılır. Yumurtalıklardan ultrasonografi ile ve yumurta toplama iğnesiyle yumurtalar toplanır. Toplanmış olan yumurtalar özel kimyasal solüsyonlarda belli bir süre bekletilir. Daha sonra ise -196 derecede sıvı azot içeren yapılarda dondurulur ve bekletilir. Vitrifikasyon tekniği ile uygulanan yumurta dondurma yöntemi, başarılı bir şekilde yapılır. Bu teknik hızlı dondurma prensibi ile uygulanır. Bunun hızlı yapılmasındaki önem ise, dondurma uygulaması esnasında yumurtaların hasar görmesine sebep olabilecek buz kristallerinin meydana gelmesinin önlenmesidir. Vitrifikasyon tekniği ile dondurulmuş olan yumurtalar, çözündüğünde % 90-100 oranında canlılık sağlanmaktadır. Canlı olarak çözdürülen yumurtalar, baba adayından elde edilen spermlerle mikro enjeksiyonla döllendirilir. Bu embriyolar daha sonra anne adayının rahmine aktarılarak, hamilelik elde edilir.

    Yumurta dondurma işlemi kimlere uygulanan bir yöntemdir?

    Kanser tedavisine başlayacak olan anne adaylarına uygulanabilir. Kanser tedavileri gören kemoterapi ve radyoterapi uygulamaları kadının yumurtalıklarının kalıcı olarak zarar görmesine sebep olabilir. Bu tedavileri gören anne adayları tedavi ardından hamile kalamamaktadır. Tedaviden önce dondurulan yumurtalar ya da yumurtalık dokusu ile, kadının daha sonradan bebek sahibi olabilme yetisi saklanır.

    Erken menopoz ihtimali olan kadınlara uygulanabilir. Özellikle ailesinde erken yaşta menopoza girmiş akrabaları olan anne adaylarının kendisi de erken yaşta menopoza girme ihtimali taşır. Bu sebeple kadınların doğurganlık yeteneklerinin ileri yaşlara taşınmasını sağlamak için yumurta dondurma uygulaması yapılabilir.

    Yumurtalık rezervi azalan kadınlara uygulanabilir. Her kadın doğduğunda belirli bir yumurta rezervi ile dünyaya gelir. Bu rezerv her ay yaşanan adet dönemlerinde belirli bir oranda azalır. Özellikle 35 yaşla beraber, kadının doğal yollarla hamile kalma ihtimali git gide azalır. Bunun sebebi yumurtalık rezervleri azalmış ve yumurtaların kalitesinin düşmesidir. Bu durumda evliliğini ve hamile kalmayı ileri bir yaşa aktarmış olan kadınların ileri yaşlarında gebe kalmasını sağlayabilecek yumurta toplama işlemi uygulanabilir.

    Yumurtalıkların alınmasını gerektirecek operasyonlardan önce de uygulanabilir. Anne adayları yumurtalıklarını etkileyecek hastalıklar sebebiyle cerrahi müdahale görecek ise, ileride bebek sahibi olmalarını sağlayacak yumurta dondurma uygulaması yaptırmaları önerilir. Rahmin alınmadığı, yalnızca yumurtalıkların alınmasını gerektirecek müdahaleler, bebek sahibi olmaya engel teşkil etmemelidir.

    Tüp bebek tedavisi esnasında: Tüp bebek tedavisi esnasında anne adayından elde edilmiş olan yumurta hücrelerine karşılık, baba adayından sperm elde edilemediği durumlarda yumurtalar dondurulabilir. Bunlar daha sonra sperm elde edilince tekrar kullanılabilir.

    Yumurta dondurma işlemi hangi yaşlarda yapılmalıdır?

    Kadının yumurtlayabildiği her yaşta,yumurta dondurma işlemi yapılabilir. Ancak bunun için en uygun yaşların 35 yaşından önce olduğu bilinen bir durumdur. Çünkü bu yaşlara kadar yumurta hücreleri sağlıklı ve istenen kalitede olur. Bu yaşlardan sonra elde edilen yumurtalar ise, sağlıklı bir hamilelik sağlanması için yeterli olmaz. Ancak kimi zaman zorunluluktan dolayı bu yaşlardan sonra da yumurta dondurma işlemi uygulanabilir.

    Yumurta dondurma işlemi ardından yumurtalar ne kadar süre bekletilebilir?

    Dondurulmuş olan yumurtalar için belirli bir bekleme süresi yoktur. Yumurtalar gereksinim duyulduğu zaman çözdürülerek hamilelik elde edilmesi için kullanılabilir. Hatta dondurma uygulaması esnasında gruplar halinde işlem yapılarak, farklı zamanlarda hamilelik sağlanması için kullanılabilir.

    Yumurta dondurma uygulamasının başarısız olmasına yol açacak etkenler nelerdir?

    Bu işlemin başarıya ulaşmasını sağlayacak en önemli faktör, çözülmek üzere dondurulan yumurtaların canlılığını kaybetmesidir. Yumurta hücresi insan vücudundaki en büyük hücredir. Yapısında oldukça fazla oranda su bulunmaktadır. Dondurma esnasında yumurtanın içindeki suyun buz kristallerine dönüşmesi, yumurtanın hasar görmesine yol açar. Bu yumurtalar çözdürüldükten sonra döllenme şansı bırakmaz. Fakat bu olumsuz etki yumurta dondurma uygulamasında kullanılmaya başlayan vitrifikasyon tekniği ile aşılmıştır. Bunun yanında döllenme esnasında uygulanan yöntemlerde bu başarıya katkı sağlamaktadır. Dondurulan yumurtaların çevresinde yer alan zona pellucida ismi verilen kabuğun sertleşmesi spermin döllenme esnasında yumurtaya girişine mani olur. Bu güçlüğün aşılması için, spermin yumurtaya doğrudan olarak enjekte edildiği ICSI yöntemi kullanılmaya başlanmıştır. Bu yöntemler sayesinde yumurta dondurma uygulaması ardından elde edilen hamileliklerde artış meydana gelmiştir. Bu hamileliklerde doğumsal anomali bildirilmediği,  kadınların doğurganlık yaşı daha ileri yaşlara kadar ilerletilmiştir.

    Yumurta dondurma işleminde başarı oranı nedir?

    Yumurta dondurma uygulaması anne adaylarında yumurtalık yumurta rezervi olduğu her yaşta uygulanabilen bir tekniktir. Bu uygulamanın her geçen gün daha fazla rağbet görmesi ve gereksinim duyanların artması sebebiyle, teknolojik çalışmalar yapılarak geliştirilmesine çalışılmaktadır. Dondurma uygulamasının vitrifikasyon tekniği ile uygulanmaya başlanmasından sonra, başarı oranları giderek yükselmeye başlamıştır. Bu şekilde yumurtalardaki canlılık oranı fazlalaşmıştır. Yumurtaların mikro enjeksiyon tekniği ile spermlerle buluşturulması da başarıya katkı yapan uygulamalar içine girmiştir. Bugün, yumurta toplama işleminin başarı oranları, tüp bebek tedavisinde elde edilen başarı oranlarıyla aynı seviyeye gelmiştir. Elde edilen başarı oranları % 35-50 arasında değişmektedir.

  • Ameliyatsız Yüz Estetiği (Fokuslu Ultrason)

    Ameliyatsız Yüz Estetiği (Fokuslu Ultrason)

    Sevgili Kadınlar Kulübü Üyeleri Hanımlar;

    Bu gün sizlere fokuslu ultrason ameliyatsız yüz ve vücut germe hakkında bilgi vermek istiyorum… 

    Son zamanlarda gelişen teknolojiyi özellikle estetik ve cilt bakım alanında görmekteyiz. İnsanların yaşlarının ilerlemesine bağlı olarak ciltlerinde meydana gelen kırışıklık ve benzeri gibi hasarların düzeltilmesi noktasında onlarca çalışma yapılmaktadır.

    Ancak insanların çoğu yapılan bu çalışmalarda tercihlerini ameliyatsız yüz germe yönünde kullanmaktadırlar. Bu uygulamanın birçok aşaması vardır. En çok tercih edilenler arasında ise; Fokuslu Ultrason Doublo A Terapidir. Herhangi bir cerrahi müdahaleye gerek kalmadan bu uygulamanın gerçekleşiyor olması da rağbetin neden bu denli artış gösterdiğini açıklar niteliktedir. İlerleyen dönemlerde proteinlerin yapım işleminden yıkım işlemine geçişi dolayısıyla, ciltte onarımlarda bulunmaması yüz kaslarının sarkmasına, çene altında gıdı oluşmasına ve cildin kırışmasına neden olmaktadır. İşte yüz gerdirme yöntemi ile birlikte yaşanan bu sıkıntılar giderilmektedir. Bir diğer adı ultraformer olan bu fokuslu ultrason yöntem ile bahsedilen sıkıntıları yaşayan ciltler eski görünümüne yakın bir görünüm kazanır.

    fokuslu-ultrason_rev

    Bu yöntemde odaklanmış ses dalgaları kullanılmaktadır. Kullanılan bu ses dalgaları ile cildin 1,5 ila 3 milimetre derininde veya lazerin ulaşamayacağı 4,5 milimetrelik olan derin dokularda kollajen adı verilen bir maddenin üretimini sağlayan bir yöntemdir. Aslında kişilerin ilerleyen yaşlarda ciltlerinde meydana gelen kırışıkların temel sebeplerinde biri cilt altı bağ dokularının zayıflamasıdır. Yapılan bu yöntem ile birlikte cilt altı bağ dokularının güçlenmesi sağlanmaktadır. Cildin altına gönderilen dalgalar sayesinde bu bağların güçlenmesi ile birlikte, yüz daha da gergin bir hal alacaktır. Bu sayede artık kişiler yaşlanma belirtilerine elveda deme şansını yakalayacaklardır. İşlem sırasında herhangi ciddi bir ağrı hissedilmemektedir. Müdahale sonrasında kısa sürede işlemin etkisi kendini belli etmektedir.

    Detaylar İçin: Tıklayınız! inceleyebilirsiniz.

    Teşekkür eder keyifli, sağlıklı ve güzelliklerle dolu günler dilerim… Dr Mehmet Akgün

     

    Dr. Mehmet Akgün Soru Sormak İçin Tıklayınız !!!

  • Sinüzite İyi Gelen Bitki Çayı Tarifi

    Sinüzite İyi Gelen Bitki Çayı Tarifi

    Bugün sağlık köşemizde sinüzite iyi gelen bitki çayı tarifine yer verdik. Sinüs kışın sıklıkla karşılaşabildiğimiz burunda tıkanıklık, geniz akıntısı, ateş, halsizlikle seyreden kişiyi hayattan bezdiren enfeksiyonlardandır.
    Size bildireceğimiz tarifle sinüs ve sinüs ağrılarına son verebilirsiniz.

    Malzemeler
    1/4 su bardağı su
    1/4 su bardağı filtresiz elma sirkesi
    1 yemek kaşığı bal
    1 tatlı kaşığı kırmızı biber
    limon

    Yapılışı
    Suyu kaynatın.
    Küçük bir cam ya da kupada sıcak su ve elma sirkesini birleştirin.
    Bal ve kırmızı biberi ekleyin. Iyice karıştırın.
    Üstüne limon sıkın.
    Sıcak sıcak tüketin

    Sinüzit İçin Doğal Tedavi Yöntemleri Tıklayınız

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir

     

  • Karaciğeri Temizleyen Detoks Çayı Tarifi

    Karaciğeri Temizleyen Detoks Çayı Tarifi

    Karaciğer vücudumuzun en önemli organlarındandır. Bedendeki toksinlerin filtrelenmesinden ve atılmasından sorumludur.Karaciğeri temizleyen detoks çayı tarifi ile sizde sağlığınıza tekrar kavuşabilirsiniz.
    Karaciğeri Temizleyen Bitkilerden Oluşan Bu Çay;
    Safra salgılanmasını uyarır
    Vücudu ve karaciğeri toksinlerden arındırır.
    Karaciğer fonksiyonlarını geliştirerek bağışıklık artırır
    Karaciğer dokularını korur
    Kanı temizler
    Öksürük ve soğuk algınlığını rahatlatır.
    Vücutta dolaşımı artırır
    Cilde faydalıdır.
    Kan pıhtılaşmasını önler
    Kötü kolesterolü düşürür
    Her türlü iltihaplanmayı azaltır
    Yağ yakmakta yardımcı olur

    Malzemeler
    2 tatlı kaşığı zerdeçal(soyulmuş ve ince ince rendelenmiş)
    1 tatlı kaşığı taze zencefil, soyulmuş ve ince rendelenmiş
    Yarım tatlı kaşığı tarçın
    bir tutam karabiber
    1 tatlı kaşığı organik bal
    1/4 bardak süt veya hindistan cevizi sütü

    Karaciğeri Korumanın Etkili Yolları İçin Tıklayınız

    Yapılışı
    Kaynar suya zederçal ve zencefili atın, kapağını kapatıp
    15 dakika demlensin
    Tarçın, karabiber ve bal karıştırın, zencefile katın.
    Ardından sütü ilave edin.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

    karaciğeri_temizleyen_icecek

  • Lazer Epilasyon Öncesi Yapılması Gerekenler Nelerdir?

    Lazer Epilasyon Öncesi Yapılması Gerekenler Nelerdir?

    Lazer epilasyon tedavisi tüyleri azaltmanın veya kökten yok etmenin tek yoludur. Lazer epilasyon öncesi yapılması gerekenler makalemiz bu uygulamayı yaptırmak isteyen kişilere yön göstermek için hazırlanmıştır.
    Vücutta istenmeyen tüylerin aşırı miktarda olması genetik kökenli veya çeşitli nedenlerden olabilir. Lazer epilasyon yaygın olarak yüz, boyun, koltukaltı, göğüs, sırt, genital bölge, kollar, bacaklar, parmaklar,ayaklar üzerindeki istenmeyen tüyler için kullanılır. Lazer tedavisi öncesinde, süreç hakkında bilgi edinmek için bir dermatolog ile istişare edip, kullanacağınız lazerin yan etkileri olup olmadığını, sizin tüy rengi, cilt tonu ve tüylerinizin özelliklerinin lazere uygun olup olmadığını öğrenin. Bu makalede, lazer epilasyona hazırlamak için yardımcı olacak tipik tedavi öncesi talimatları bildireceğiz.

    lazer epilasyon öncesi yapılması gerekenler
    lazer epilasyon öncesi yapılması gerekenler

    Koyu renkli ve kalın tüyler ısıyı daha iyi tuttukları için lazer epilasyon ile tedavileri daha başarılı sonuçlar verir.
    İnce ve açık renk tüyleriniz varsa bu konuda biraz şanssınız demektir.

    lazer_epilasyon_oncesi_ne_yapmali
    Lazer epilasyon yaptırmadan 4-5 hafta ağda, cımbız, gibi yöntemlerden uzak durun.
    Jilet kullanabilirsiniz.

    lazer epilasyon öncesi yapılması gerekenler
    lazer epilasyon öncesi yapılması gerekenler

    Candela GentleLASE gibi ağrıyı en aza indirgiyecek, son teknoloji ürünlerde lazer epilasyon yaptırın.Bu özel lazer aynı zamanda diğer lazerlere göre daha derin köklere nüfuz eden Alexandrite lazer içerir.

    lazer epilasyon öncesi yapılması gerekenler
    lazer epilasyon öncesi yapılması gerekenler

    Tedaviden önce jiletle traj olun.Bu uygulama acıyı en aza indirecektir.

    lazer_epilasyon_oncesi (5)
    Tedaviniz önce 24 saat kafeinden kaçının. Böylece lazer epilasyon tedaviniz daha rahat geçebilir.

    lazer_epilasyon_oncesi (6)
    Tedaviniz sırasında acı olası bir durumdur. Sakın panik olmayın.

    lazer_epilasyon_oncesi (7)
    Lazer epilasyon öncesi ağrıyı kesmek için soğutucu yoğunluğunun artırılması veya ağrı kesici krem uygulanması gibi taleplerde bulunun.

    lazer_epilasyon_oncesi (8)

    İşlemden sonra lazer operasyonu yapan kişiyle irtibata geçin.
    Şayet lazer epilasyon uygulamasından sonra cildinizde kızarıklık, tahriş görürseniz canınızı sıkmayın, bunlar, hassas ciltli kişilerde olabilecek görülebilecek durumlardır.
    Eski teknoloji lazer epilasyonda iyileşme bir kaç gün sürebiliyor, fakat yeni teknoloji lazer epilasyon tedavisinde 1 saatte cilt eski haline dönebiliyor.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

  • K Vitamini Eksikliği Ve K Vitamini Eksikliğinin En Önemli Belirtileri

    K Vitamini Eksikliği Ve K Vitamini Eksikliğinin En Önemli Belirtileri

    Vitaminler arasında K vitamini güçlü kemikler ve damarlar için oldukça önemlidir. K vitamini eksikliği ve K vitami eksikliğinin en önemli belirtileri makalemiz bu konuda bilgi verme amaçlı hazırlanmıştır.

    k_vitamini_eksikligi (1)Kanama
    K vitamini eksiğinin en önemli belirtilerinden biri de anormal kanama ataklarıdır.
    Mesela burnunuzda veya diş etlerinizde kanama meydana gelebilir.
    İdrar yolundan kan gelmesi de bu emarelerdendir.

    Fetal Gelişim
    Vitamin K eksikliği belirtileri biri hamile olduğunda fark edilir ve fetüste iç kanama ve yüz gelişiminde kusurlar görülebilir.
    K vitamini fetüsün genel gelişimine yardımcı olur.
    Bu durum, hamile kadınlara K vitaminin takviye olarak verilme nedenlerinden biridir.

    k_vitamini_eksikligi (2)

    Kanda Pıhtılaşma
    Vücutta özellikle K vitamini olmak üzere vitamin eksikliği belirtilerinden biri,
    vücudunuzun yoğun kan pıhtılaşmasıdır.
    Bunun nedeni K vitamini eksikliğinde kan protrombin içeriğinde azalma meydana gelmesidir.

    Kalsiyum Birikmesi
    K vitamini eksikliği çoğunlukla yumuşak dokuda olmak üzere vücutta kalsiyumun aşırı birikimine yol açabilir.
    Bunun sonucunda damar sertliği oluşur.

    Bağırsak Problemi
    K vitamini eksikliğinin bir olumsuz yönü de bağırsaklarda soruna yol açmasıdır.
    Safra yolları tıkanıklığı, malabsorbsiyon, kistik fibrozis ve ince bağırsaklar rezeksiyon bu vitamin yoksunluğunda görülen semptomlardır.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

    k_vitamini_eksikligi (3)

  • Tüp Bebek Neden Tutmaz?

    Tüp Bebek Neden Tutmaz?

     

    Tüp bebek tedavileri için yüzde yüz bir başarı garantisi asla verilemez. Bu sebeple de her denemenin pozitif olarak sonuçlanması mümkündür değildir.  Tüm tedavi öncesi geçirilen süreçte, embriyo gelişim dönemi ve transfer uygulamasında yapılan işlemler gayet başarılı geçse dahi, olumsuz sonuç alma (negatif sonuç) riski mevcuttur.

    Başarılı olmayan bir neticeyle sonuçlanan tüp bebek tedavisi ardından kişilerin haklı olarak yönelttiği ”neden?” sorusuna cevap verebilmek gerekir. Ancak ne yazık ki, tedavi öncesinde, labaratuvar sürecinde ve embriyo transfer işlemlerinde hiçbir olumsuzluk yaşanmamış ve sonrasında da fark edilmemiş ise, bu soruya yanıt verebilmek oldukça güçtür. Çünkü bebek oluşumu oldukça gizemli bir olaydır ve hala mucizevi tarafını muhafaza eder.  Tedavi ardından başarısız bir sonuç almayı etkileyebilecek çok sayıda faktör mevcut olabilir.
    Tüp Bebek tedavilerinde başarısz olmaya sebep olabilen faktörler:
    Anne adayının yaşı ile alakalı olarak yumurta hücrelerinde meydana gelebilecek genetik nedenler, yumurtalıklarının uygulanan ilaçlara yeterli cevap vermemesi, yumurta rezervlerin iyi durumda olmaması ve yumurtlarda meydana gelebilecek morfolojik bozukluklar, baba adayındaki kötü sperm morfolojisi, rahim duvar kalınlığının yeterli kalınlığa erişememesi, adayın verilen ilaçları tavsiye edilen şekilde ve dozda kullanmaması, transfer ardından uyulması gereken kurallara uymaması tüp bebek tedavilerinde olumsuz sonuç almayı etkileyen durumların başında gelir.

    Tedavi ardından embriyoların rahim duvarına tutunma süreci

    Tüp Bebek tedavilerinde anne adayına gelişen embriyoları arasından tutunma yetisi en iyi olanlar aralarından ayrılarak transfer edilir. Embriyolar transfer edildikten sonra tutunma bölgesi olan rahim duvarı tamamen kontrol altında olmayan bir bölgedir. Rahim zarından ötürü olan ve tıbben hala açıklanamayan nedenlerden dolayı tutunma yaşanamayabilir
    1 – Rahim zarı (endometrium) kalınlığı; yaklaşık 8-10 mm olması gereken kalınlık, kimi zaman yeterli olmayabilmektedir. Geçirilmiş enfeksiyon yada cerrahi işlemler neticesinde hasar görmüş rahim zarındaki incelmeye yol açabilir. Bu durum genellikle yanıtı olmayan ve tedaviyi olumsuz etkileyebilecek nedenler arasındadır.
    2 – Rahim duvarında yapısal hastalık olmayışı; özellikle ultrasonla teşhis edilebilecek, myom, polip gibi yer kaplayan sorunlar, embriyonun beslenmesini etkileyebilecek perde (septum-subseptum), yapışıklık gibi patolojilerin daha tedavi başlamadan değerlendirilerek önlemlerinin alınması çok önemlidir.
    Tüm bunların neticesinde, olumsuz sonuç alındığı zaman; neden başarıya ulaşamadık, nerede hata yapıldı, kusur bende mi, gibi soruları sormamak için tedavinin başında oldukça ayrıntılı bir inceleme yapmak gerekir. Başarısızlığa yol açabilecek olası problemler tedavi edildikten sonra tedaviye başlamak, alınabilecek en mantıklı önlemdir.
    Tekrarlayan tüp bebek başarısızlığına neden olan etkenler nelerdir?

    Tüp bebeğin tutmadığı durumlar için birincil etkenler:
    Gebeliğin gerçeklemesini sağlayacak embriyonun genetik yapısı bozulmuş olması
    Yumurta gelişimini sağlayacak olan ilaçların düzenli olarak kullanılmaması
    Embriyonun gelişimini gerçekleştiren kültür ortamının yeterli olmaması
    Embriyonun dışını saran zarın kalın olması
    Bu gibi durumların olması, tekrarlayan tüp bebek başarısızlıklarına yol açabilir.

    Bknz: Başarısız Tüp Bebek Sonrası Yeniden Denemeler Tıklayınız!

    Tüp bebeğin tutmadığı durumlar için ikincil etkenler:

    Rahim ile alakalı doğuştan olan bozukluklar
    Rahimde embriyo tutunmasını engelleyen, miyom ismi verilen rahim dokusundan kaynaklanan, çapları genellikle
    1-15cm arasında değişebilen selim tümörler
    Embriyonun rahim içine tutunarak büyümesini önleyen pıhtılaşma
    Daha önce geçirilmiş enfeksiyon hastalıklar yüzünden ortaya çıkanyapışıklıklar
    Anne adayında genetik ya da daha sonra meydana gelen fonksiyonel bozukluklar
    Bu gibi nedenlerden ötürü, tüp bebek tedavisi birden fazla kez denenmesine rağmen başarılı bir sonuç vermeyebilir.
    Tüp bebeğin tutmadığı durumlar için üçüncül etkenler:
    Endometriosis hastalığı ismi verilen çikolata kistleri
    Tüplerde ortaya çıkan enfeksiyon hastalıkları
    Karın içi ameliyatları sonrası oluşum gösterebilen hidrosalpenks bir başka deyişle tüplerin tıkanarak şişmesi
    Tüplerin tıkanması ya da şişme durumları. (tedavi edilebilir olsa da, gebelik oluşumuna engel teşkil edebilir.)

     

    Sorularınız İçin: Prof. Dr. Bülent Tıraş

     

    Kadınlardaki kısırlık sebepleri nelerdir? Öğrenmek için tıklayınız!

  • Migren Hastaları İçin Örnek Günlük Diyet Listesi

    Migren Hastaları İçin Örnek Günlük Diyet Listesi

    Migren rahatsızlığı özellikle kadınlarda çok sık karşılaşılan bir hastalıktır. Migren için örnek günlük diyet listesi makalemiz migren hastası birinin öğünlerde nasıl beslenmesi hakkında
    bilgiler veriyor. Migren hastaları nelerden uzak durmalı? Migren hastaları için yenmemesi gereken yiyecekler neler bunları bilip kaçınmak  çok önemlidir. Migren diyeti yaparak migren ataklarını en aza indirgeyebilirsiniz.
    Migren genellikle kendini şiddetli baş ağrısı şeklinde gösteren, çeşitli semptomlarla ortaya çıkan nörolojik bir durumdur.
    Işığa ve gürültüye karşı aşırı hassasiyet, bulantı, kusma gibi haller de migren hastalarında sık görülür.
    Birkaç saatten üç güne kadar migren atakları sürebilir.
    Migren tedavileri arasında şunlar yer alır; dinlenmek, başa soğuk veya sıcak kompres uygulamak,çeşitli ilaçlar kullanmak…Migren diyeti yapmak migreni önlemede etkili yollardandır. Migren diyetinde temel esas vazoaktif amin gıdaların alımını sınırlamak ve bol lifli diyet, bol su içmek üzerine kuruludur.
    Böyle bir beslenme programı kişilerde migren ataklarının azalmasını sağlar.

    Migren Nasıl Geçer? makalemizi okumak için tıklayınız

    Migren Hastaları İçin Yenmemesi Gereken Yiyecekler
    Kabuklu deniz mahsülleri, midye, yengeç, karides
    Füme balık , füme uskumru, ringa, mezgit balığı, vb
    Düşük yağlı, lor peyniri, dahil her çeşit peynir
    Yoğurt
    peynirli tatlılar
    bezelye
    bakla
    avokado
    armut
    muz
    Ananas
    ahududu
    erik
    Narenciye (limon, portakal, greyfurt, limonu)
    Kola
    demli çay, koyu kahve, buzlu çay, yeşil çay
    Çikolatanın her çeşidir

    Bu gıdalardan uzak durmanın yanı sıra, sağlıklı beslenin, işlenmiş gıdalardan uzak durun,lif içeriği yüksek gıdalar tüketin, günde 10-12 bardak su için.

    Kahvaltı
    1 bardak yağsız süt 1 tatlı kaşığı şeker
    kahvaltı gevreği
    1 bardak elma suyu

    Kuşluk
    2 yulaf kurabiyesi
    Elma / armut / şeftali
    İçecek olarak su

    Öğle Yemeği
    Tahıl ekmeğinden olan sandwiç ekmeği
    Balık veya tavuk
    1 kase salata
    su
    Öğle Atıştırma
    1 avuç kuruyemiş
    Elma / armut / şeftali
    İçecek olarak su

    Akşam Yemeği
    Tavuk göğsü fileto,beyaz balık veya yağsız kırmızı et
    pilav, makarna veya patates
    Salata
    İçecek su

    Akşam Ara Öğün
    2-3 adet yulaflı bar
    Elma / armut / şeftali
    İçecek olarak su

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

  • Öksürüğü Kesen Doğal Şeker Tarifi

    Öksürüğü Kesen Doğal Şeker Tarifi

    Yaz kış soğuk algınlığına yakalanabiliyoruz, bunun sonucunda veya kimi zaman da alerji kaynaklı öksürük başımıza dert oluyor. Öksürüğü kesen doğal şeker tarifimiz ile
    ilaç kullanmadan öksürüğü atlatabilirsiniz.

    Malzemeler
    Yarım su bardağı şeker
    1/3 su bardağı mısır şurubu
    1 su bardağı su
    otlar (Daha fazla bilgi için ileriki adımlara bakın)
    sebze / gıda renklendirme
    pudra şekeri

    Öksürük İçin Bitkisel Tedavi Kürü İçin Tıklayınız

    Bitkileri 1,5 bardak suda demleyin.
    Size aşağıda otlar bildireceğiz, dilediğinizi dilediğiniz miktarda kullanabilirsiniz.
    Bu otları aktarlardan bulabilirsiniz.
    yabani kiraz kabuğu
    Ekinezya, kökler, yapraklar, çiçekler veya tohumları
    çam iğneleri veya iç kabuğu
    Horehound (çok acı olduğu gibi idareli kullanın)
    civanperçemi
    mürver ağacı
    osha kökü
    kekik
    karahindiba çiçeği veya kökleri
    adaçayı
    sığırkuyruğu yaprağı
    hatmi otu
    spilanthes
    nane
    okaliptüs
    karakafes yaprakları
    muz yaprağı veya kökleri
    fesleğen
    biberiye
    şeftali dal yaprakları
    zencefil

    Yapılışı
    Şeker, mısır şurubu ve bitkisel çayı karıştırın. Şeker eriyene kadar karıştırarak, kısık ateşte pişirin.
    Mazlemeler kristalleşmeye başlıyana kadar karıştırmaya devam edin.
    Isıyı azaltın. Nemli bir bezle tencerenin kenarından kristalleri silin.
    Bir kaç dakika sonra ocaktan alın.
    İçine biraz gıda boyası katın.
    Yemek kaşığıyla karışımdan alıp, küçük bir tepsiye koyun, şeker biçimi verin.
    Tamamen soğuyunca şekerleri tavadan alıp, pudra şekeri sürün.
    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.
    oksurugu_kesen_dogal_seker_tarifi (1)

    oksurugu_kesen_dogal_seker_tarifi (2)

    oksurugu_kesen_dogal_seker_tarifi (3)

    oksurugu_kesen_dogal_seker_tarifi (4)

    oksurugu_kesen_dogal_seker_tarifi (5)

    oksurugu_kesen_dogal_seker_tarifi (6)

    oksurugu_kesen_dogal_seker_tarifi (7)

    oksurugu_kesen_dogal_seker_tarifi (8)

    oksurugu_kesen_dogal_seker_tarifi (9)