aşk nedir?

baktıqında nefesin kesilir
dokunduqunda titremeye başlarsın
qördüqünde heyacanlanmaya başlarsın

aradan zaman qeçti

baktıqında normal nefesler başlar
dokunduqunda denqe başlar
qördüqünde heyacan biter ve artık tanınmış bir insan olarak qörür...

birazdaha zaman qeçer

baktıqında bakarsın
dokunduqunda dokunursun
qördüqünde qörürsün

daha daha qeçer
baktıqında aynı
dokunduqunda aynı
qörünce sıkılırsın artık

aşk böyle işte qelip qeçici :) tüketici ve meraklı bir duyqu yakaladıqında uzun süre sonra kendiliqinden de bırakır :)
 
SEN ASK NEDiR BiLMEZDiN:asigim:

sen ask nedir bilmezdin
gulup gecerdin sevgilere uzaktan
simdi genis bir bahcedir kalbin
sevgiden, guzellikten, asktan


simdi iri gozlerin arzu dolu
yakan, ozleten bir sey ellerinin sicakligi
gitgide eksiliyor bakislarinda yuzun
gecen asksiz gunlerin biraktigi


bir cesme var aramizda goruyo musun
tadilmamis hazlar serin sularda
simdi bahcende acan bir gul geceler
simdi gozlerin en guzel uykularda


boynun beyaz mi beyaz, cildirtasi, olduresi
saclarin daha parlak, daha bir kapkara
her aksam bir ay doguyor kirpiklerinden
kosuyor ayaklarin safaklardan safaklara


artik ask dolu soyledigin sarkilar
durmadan bir bugu yukseliyor sesinden
en cilgin sevdalara cagriyor dudaklarin
heder olmus, uzun yillar otesinden


ickilerin tadi degisti artik
dunya, o kohne ve eski dunya degil
simsicak bir ekmegi paylasiyoruz seninle
bu bir gercek, hayal degil, ruya degil


simdi umitlerimiz halkalari bir zincirin
bir baska haz basliyor biri bitti mi
bana aski sen tattirdin, sen ogrettin
oysaki sen ask nedir bilmezdin

Şeniz

UMIT YASAR OGUZCAN
 
Aşk Nedir fisfisfis

Aşk var ki yüreğini ömür boyu kanatır.
Aşk var ki bir insanı yeni baştan yaratır.

Aşk bazen sadakattir bazen koynunda yılan.
Bazen de mesafedir aşkı ölümsüz kılan.

Aşk vardır iksir gibi içince baş döndürür.
Aşk vardır ki insanın ocağını söndürür.

Aşk var ki sevgiliye kavuştuğun an biter.
Aşk var ki ölene dek sönmez sinende tüter.

Aşk var çıkarır yoldan, aşk var kör eder gözü.
Aşk var tarifi yoktur, naçar bırakır sözü.

Sevin diyor yaradan acın kitabı bakın.
Kin tutan şeytana eş, sevense Hakk’a yakın.

Aşk var tatlı bir rüya, aşk var uykusuzluktur.
Aşk var kavuşmak suya, aşk var ki susuzluktur.

Aşk var isyankar eder, aşk var büktürür boyun.
Aşk var masum ve temiz, aşk var ki tam bir oyun.

Aşk öyle bir illet ki derdi kederi bitmez.
Bir kez çöreklendi mi artık kapından gitmez.
Şeniz
Bazen aşka tapıyor, bazen iğreniyoruz.
Oysaki biz hayatı aşktan öğreniyoruz.

Aşk vardır ki ismini tarihlere yazdırır.
Aşk vardır ki insanın mezarını kazdırır.

Aşk sonsuz bir işkence çekilmez bir acıdır.
Ne var ki her cefası yinede baş tacıdır.

İbrahim Yavuz Kötü Kazen
 
Aşk üzerine şiirler, romanlar hatta destanlar yazıldı. Aşk için savaşlar yapıldı (Truvalı Helen'i bilirsiniz).

Peki nedir bu aşk?

Türk Dil Kurumu'na göre;
"Aşırı sevgi ve bağlılık duygusu, sevi, amor" demek.

Bir de örnek cümle içerisinde kullanmış. Hepimiz biliriz bu beyti;

"Gönlüm düştü bu sevdaya
Gel gör beni aşk neyledi.":bbo:

Yunus Emre.

Ama ben tatmin olmadım. Biraz daha araştıralım bakalım neler çıkacak...

Aşkın formülü açıklanmışlar. Bilim adamları "Aşk nedir?" sorusunun cevabını bulmuş. İngiliz Fizik Uzmanı Dr. David Lewis başkanlığında psikolog, matematikçi ve ilişki uzmanlarından oluşan bu heyete göre

aşk "her an değişken yapıya sahip bir duygu" imiş.

Aşk formülünde en önemli duygular hayalperestlik, karizma, aşkın kimyasal yanı, güven, samimiyet ve kişisel imaj olarak belirlenmiş. Açıkçası bu araştırma da beni tatmin etmedi. Hemen hemen herkesin aşık olduğu bir ortamda aşkın tanımını yapmak ve aşkı çözmek çok zor olmamalı.
Biraz daha araştırıyoruz.

"Aşk,bazen sihirli bir iksir gibidir.Oyun oynarsın o iksirle..Ya zehirler seni,ya da büyüler.":a015:

"Aşk, bazen yıllanmış bir çınarın öksüz kalan son yaprağıdır. Ürpetir seni yalnızlık... Ya vargücünle tutunursun, yada yere düşer kaybolursun."

"Aşk, bazen uzaklara dalmaktır. Gıpta edersin başkalarının duygularına... Ya hasret çekersin, yada çektirirsin."

"Aşk, bazen sanatçı ruhunu yansıtmaktır. Sözcükler sessizleştiğinde konuşur onlar... Ya aşkını gösterirler, yada çöküşünü."

"Aşk, bazen bilgilenmektir. Satırlar içinde bulur seni... Ya gerçekleri çıplak gözle görürsün, yada kendini masallarla avutursun."

Aşk için yapılmış binlerce tanımdan ve aşkı açıklamak için söylenmiş milyonlarca sözden bir kaçı... Belki de aşk için yapılabilecek en güzel tanım budur:

"Aşk tanımsızdır.":asigim:

Tanımını yapamasak da biliyoruz ki aşk en güzel duygu.
 
Dünyanın ilk aşk şiiri Türkiye'de İstanbul Arkeoloji Müzesi'nde sergileniyor. :asigim:

Dünyanın ilk aşk şiiri:

Damadım, kalbimin sevgilisi
Güzelliğin büyüktür baldan tatlı
Aslan, kalbimin kıymetlisi
Güzelliğin büyüktür baldan tatlı

Benim değerli okşayışlarım baldan tatlıdır
Yatak odasında bal doludur
Güzelliğinle zevklenelim
Aslan seni okşayayım
Benim değerli okşayışlarım baldan tatlıdır
Damadım benden zevk aldın
Annem söyle sana güzel şeyler verecektir
Babam, sana hediyeler verecektir.

Sen beni sevdiğin için Şeniz
Lütfet bana okşayışlarını
Benim Tanrım, benim koruyucum
Tanrı Ellil'in kalbini memnun eden Şusin'im
Lütfet bana okşayışlarını
 
Dünyanın ilk aşk şiiri Türkiye'de İstanbul Arkeoloji Müzesi'nde sergileniyor

Şiirin hikayesi:


Sümer inancına göre, toprağın bereketini ve toprağın verimli olmasını sağlamak amacıyla, Kral'ın yılda bir kez Bereket ve Aşk Tanrıçası Enlil yerine bir rahibe ile evlenmesi kutsal bir görevdi.

Bu şiir büyük bir olasılıkla Kral Şusin için seçilmiş bir gelin tarafından yeni yıl bayramını kutlama töreninde söylenmek üzere kaleme alınmıştı ve ziyafetlerde şölenlerde müzik, şarkı ve dans eşliğinde söyleniyordu.
 
Aşk...:asigim:

Üç harften oluşan, kısacık bir sözcük dilimizde... Bu denli kısa olup da, söylendiğinde, okunduğunda ya da duyulduğunda insanın dikkatini çeken, içinde birşeyleri kıpırdatan... Bu denli kısa olup da, uğrunda ölünen, öldürülen, yemeden içmeden kesilinen ya da deli olunan bir durumu anlatan kaç sözcük vardır ki...

Eğer aşk, salt bir sözcük olsaydı; yaşanan bir gerçekliğe delalet etmeseydi, bu kadar bizi ilgilendiren ve etkili bir kavram olabilir miydi ki...:1hug:
 
Aşk her toplumda vardır ama yaşanış renkleri farklıdır. Bunların renklerini birbirinden ayıran ise, bireylerin içerisinde yaşadığı toplumsal, kültürel koşullar, bireylerin yetişme tarzları ve çocukluk yaşantıları, kişilik özellikleri, değerleri ve tercihleridir.:icecream:
 
:asigim:Tarihsel ve güncel anlamda, aşkın yüzlerce, binlerce tanımı yapılmıştır ve gelecekte de yenileri eklenecektir bunlara. Keza yine aşkı konu alan binlerle ifade edilecek şiirler, öyküler, romanlar yazılmış; oyunlar sahnelenmiş, türküler yakılmış, şarkılar söylenmiştir.
Ressamlar, ellerinde fırçaları ve paletlerindeki renklerle, tuvale aksettirmeye yeltenmişlerdir onu.:icecream:

Aşk, yalnızca sanatın ve edebiyatın farklı alanlarında değil, felsefede de işlenmiştir. Filozofların bazıları aşk’ı bir varlık olarak ele alıp, “aşk nedir” sorusunu yanıtlamaya, onun neliğini ortaya koymaya ve belirlemeye girişmişlerdir.

Bunlardan bazıları makaleler yazmış, bazıları daha kapsamlı çalışmalar yapmıştır.

Schopenhauer’in Aşkın Metafiziği, Afşar Timuçin’in Aşkın Diyalektiği, yine yaklaşık olarak aynı kapsamda değerlendirilebilecek olan Alain Finkielkraut’un Sevginin Bilgeliği, Herbert Marcuse’un Eros ve Uygarlık, Erich From’un Sevme Sanatı, bu çalışmalardan bazı örnekler olarak sayılabilir.Şeniz
 
Bunların yanısıra, bilim alanından da, özellikle psikolog ve psikiyatristler aşk üzerine çalışmalar yapıp eserler ortaya koymuştur.

İster bilimsel, ister sanatsal, isterse felsefi anlamda ele alınsın, aşkı bir varlık, bir olgu olarak gören ve belirlemeye yönelen her girişimin temelinde, buna girişen bireyin, kendi öznel, deneyimleri ya da deneyimsizlikleri; anlamlandırmaları, yanılsamaları, hayalleri; içerisinde yaşadığı koşullardaki tercihlerini hem kendisi hem de diğerleri nezdinde meşrulaştırma çabaları vardır.

sırnaşık şey

Bu çaba, kendilerinin, yani öznelliklerinin paranteze alındığı, hatta, sanki hiç yokmuş gibi algılanmasına olanak veren genelleşen belirleme ve önermelerde bulur ifadesini... Yapılan tanımlarda daha da belirgindir bu özellik... Bundan dolayı yapılan her genelleme öznelliği aşma yada gizleme çabasıdır.

Çünkü bilinmesini, sorgulanmasını, alenileşmesini istemez kendi yaşantısının...:mymeka:
 
:asigim:Tarihsel ve güncel anlamda, aşkın yüzlerce, binlerce tanımı yapılmıştır ve gelecekte de yenileri eklenecektir bunlara. Keza yine aşkı konu alan binlerle ifade edilecek şiirler, öyküler, romanlar yazılmış; oyunlar sahnelenmiş, türküler yakılmış, şarkılar söylenmiştir.
Ressamlar, ellerinde fırçaları ve paletlerindeki renklerle, tuvale aksettirmeye yeltenmişlerdir onu.:icecream:

Aşk, yalnızca sanatın ve edebiyatın farklı alanlarında değil, felsefede de işlenmiştir. Filozofların bazıları aşk’ı bir varlık olarak ele alıp, “aşk nedir” sorusunu yanıtlamaya, onun neliğini ortaya koymaya ve belirlemeye girişmişlerdir.

Bunlardan bazıları makaleler yazmış, bazıları daha kapsamlı çalışmalar yapmıştır.

Schopenhauer’in Aşkın Metafiziği, Afşar Timuçin’in Aşkın Diyalektiği, yine yaklaşık olarak aynı kapsamda değerlendirilebilecek olan Alain Finkielkraut’un Sevginin Bilgeliği, Herbert Marcuse’un Eros ve Uygarlık, Erich From’un Sevme Sanatı, bu çalışmalardan bazı örnekler olarak sayılabilir.Şeniz

yahu herkezden daha çok sen fikrini yazdın :) bakıom bakıom maşallah sana nediyelim aşk kadını diyelim mi :)
 
“Aşk şiddettir.”:eek:klava:


“Aşk tutkudur.”:icecream:


“Aşk iradedir.” yasakkelime

Tanımlarının her birinde gizlenen bireysel yaşantılar ve bunlara dayanan öznel anlamlandırmalar vardır.

Ancak tanımın genelliğinden dolayı, bunları okuyanlar, bu tanımları verenlerin/yapanların bireyselliğini düşünmez bile... Oysa bu tanımlar, gerçekliğini esas olarak, tanımı yapanın, adına “aşk” dediği ilişkide bulur.
Daha ötesinde değil...

Acaba yaşanan gerçek bir aşk mıydı? Okuyan bilebilir mi ki bunu...


Aşk’ı varolana aşkın kılmaya çalışmanın anlamı da gereği de yoktur. Aşk metafizik bir şey olmadığı gibi, herhangi, sıradan denilebilecek bir şey de değildir.:asigim:
 
Aşk ilişkidir...

Ne var ki her aşk, karşılıklı yaşanan gerçek bir ilişkiye dayanmadığı gibi, her ilişki de aşk değildir.

Adına aşk denilen ilişki, diğer tüm insan ilişkilerinden farklıdır. Hem öznesi ve özne/nesnesi hem de yaşanışı açısından...

‘Aşk ilişkidir’ önermesi,Şeniz

nedir? sorusuna genel bir yanıt olsa da, kendi başına açıklayıcı değil elbette. Bundan dolayı sorular sormak gerek yükleme.

Aşk nasıl bir ilişkidir?Çok üzgünüm çoook

Aşk neden bir ilişkidir?Şeniz

Bu ilişkiyi diğer insan ilişkilerinden ayırıcı ve ayrıcalıklı kılan nedir?

Soruları çoğaltmak mümkün ama, gerek yok şimdilik...Çok üzgünüm çoook
 
çok şekersin, art niyetle yapılmamış her şeyin başımın üstünde yeri vardır meslekdaşım...:içelim:
 
Aşk, düşünsel, duygusal, bedensel boyutuyla, öznenin özne/nesnesini bütünsel anlamda fethetme ve onun tarafından fethedilme isteğine dayanan bir ilişkidir.Şeniz

Öznenin, özne/nesnesiyle buluşamadığı ya da özne/nesnenin idealleştirildiği yerde, gerçek, yaşanan bir aşk yoktur. Ki “platonik aşk” denilen ve giderek hastalıklı bir hal alan bu durumda gerçek bir aşktan değil, saplantılı bir bilinç halinden söz edilebilir yalnızca...

Çünkü ortada ilişki yoktur.

İlişkinin olmadığı yerde de aşk...Kötü Kazen
 
İnsanın hem en güçlü, hem de en zayıf olduğu ilişkidir aşk...:emir_bebek:

Çünkü çırılçıplak yaşanır; düşünsel, duygusal ve bedensel boyutuyla... Teklifsiz, beklentisiz, çıkarsız ve ikircimsiz yaşanır. Ki orada, ne bir gonca gülün gölgesine yer vardır ne de bir kuş kanadının...

Eğer bunlar, “acaba”, “ama”, “ancak” gibi sözcüklerle peydah olursa bir ilişkide, biline ki aşk sırra kadem basmıştır çoktan... Ve onun adı artık aşktan başka her şey olabilir...

Ama asla aşk olamaz.:uhm:

Atalay Girgin
 
Aşk tek kelimeyle tutkudur bence!......
Şartı yoktur,kaygısı çoktur.
 
Aziz Nesin ve aşk üzerine
Şeniz
madem ki bir aşkın var,
ne güzel tadını çıkar...

her şeye boşver ve aşkı yaşa...
ille de büyük aşk olması gerekmez;
yaşanan her aşk büyüktür,
yeter ki çıkarmasını bil...

çok büyük umutlar bağlama,
yarını hiç düşünmeden,
günü gününe sev,
sevginin tadını çıkar...

sevgide geleceği düşünürsen
aşkı bombok edersin.
sakın haaa ...:icecream:

sonsuz monsuz diye herifin başını yeme...
her şeye boşver;
öylesine sev ki,
sevdiğin erkeği bile umursama,
salt kendin için sev,
bencilce yaşa aşkı,
bütün maddesiyle...

yaşamdan elinde kala kala
salt yaşadığın sevgiler kalır sonunda,
aslolan aşktır yaşamda...
dolu dolu,
dolu dizgin,
zilzurna,
saniye saniye aşkı yaşayarak sev...
iki yil, üç yıl sürecek diye umutlanıp enayilik etme...
ister sürer, ister sürmez...

sen o anı yaşa yeter ki...

yitirdiğin zaman;
yaşadıklarını kazanmış olacaksın...

sonunda elbet yitireceksin,
ama yitireceğini hiç düşünme;
çünkü aynı zamanda kazanmışsındır da...
anılar kazanıyorsun daha ne...

iç o zaman, sarhoş ol...
yüce yüce şeyler düşünme severken,
sevgiyi berbat edersin;
çünkü sevginin kendisinden daha yüce bir şey olmaz...
aferin sana seviyorsan,seviliyorsan...

sakın kuşkulara kapılma.
severken yirmi yıl sonrasını değil,
yirmi dakika sonrasini bile düşünme...
an an yaşa, derin derin hem de...

afferin sana...Şeniz:asigim:

çok sevindim. işe güce boşver...

keyfince yaşa, sev...

sevildikce sev,sevilmeyince de tastamam boşver
ve o zaman o güzelim yalnızlığına sarıl...

o yalnızlık ki, bütün sevgilerden daha güzeldir
ve sonunda ...

kollarımızla sararız...

o zaman da hiç üzülmeyeceksin.
çünkü nasıl olsa,
sığınacak bir yalnızlığımız var;
günün birinde anamız bile bizi bırakır gider,
ama o yalnızlığımız,
biz yaşadıkça bizi hiç bırakmaz...

severken bunları düşünme,
lütfen yarınsız sev ki,
sevginin tadını çıkarasın.

hadi, sevgiyle öperim. yaşa sen...Şeniz
 
Kimim Var Ki?..

Evinden kitaplarından uzakta mısın
Arada bir telefon et kendine
Kendine mektuplar yaz yanıt beklemeden
Kartlar gönder kendine her gittiğin uzaklardan
Sevgilim diye başlayıp öperim diye biten
Senin senden başka kimin var ki arasın

İnince trenden yada uçaktan yalnızlığın
Sevinçle karşıla yalnızlığını garlarda hava alanlarında
Ayrılışlarda da sarılıp öpüş yalnızlığınla
Uğurla kendi kendini dönüşsüz yolculuklara
Bekle kendini uzak yolculuklardan dönersin diye
Senin senden başka kimin var ki beklesin

İçki masalarında bir başına mısın
Kendinleysen yetmelisin kendine
Çoğaltıp yalnızlığını konuş bir çok kendinle
Kaldır içki bardağını kendi şerefine
Ağlaşarak gülüşerek tartışarak kendinle
Senin senden başka kimin var ki bulasın

Düşmanlarının saldırılarından yuvarlandıkça yerlere
Tutup kendi saclarından kaldır kendini
Seni sana bildirecek kimsen yok başka kendinden
Ölünce senin bile haberin olmayacak öldüğünden
Haber ver kendine ki öldüğünü bilesin
Kimin var ki senin sana öldüğünü söylesin

Kendi kendinin hem konuğu hem ev sahibisin
Zamanın varken ağırla kendini sarılıp öperek
Biliyorsun nasıl olsa yakın o gelecek
Kimileri diyecek
Daha şimdiden sev kendini sev kendini sev
Kimin var ki senin seni senden başka sevecek.........

AZİZ NESİN
 
X