Eşimin ailesi ile kültür çatışması...

violetworld

Popüler Üye
Kayıtlı Üye
1 Kasım 2017
356
235
35
Merhabalar.

Sanırım derdimi en iyi burada anlatabilirim ve bana akıl verirsiniz ne yapacağım ile ilgili. Uzun olursa nolur kusuruma bakmayın, okuyarak beni anlamanız benim için çok önemli :KK43:

Ben 5-6 aydır evliyim, başka ülke vatandaşıyım. Eşimle sanal olarak tanıştık, kendisi çok medeni, aydın birisi gibi gözüküyordu (öyledir de aslında) ve kendisine aşık olarak evlendim. O da bir kaç yıldır ailesinden ayrı yaşamak için başka ilçeye taşınmış. Ailesi ile ilk olarak sanal tanıştırdı, normal sıcakkanlı ve "köylü" tarzları vardı, sevdim aslında, iyiydiler. Sonra bizim ülkeye geldiler isteme, düğün ves. için. İlk olarak, annesi tarafından şoku orada yaşadım. Zaten genel olarak ailesi çok varoş, medeniyetsiz, nerede nasıl konuşacağını bilmeyen, düşük seviyeli insanlar. Annesi ise aşırı derecede tahammül sınırlarını zorlayacak şekilde görgüsüz ve düşüncesiz birisi. Cahilin cahili ve sanki 3 yaşındaki çocuk gibi insanı tahammülden çıkaran davranışları var. Üstelik aşırı derecede egoist birisi. Evlatlarını düşünmez, sadece kendini düşünür, sofrada diyelim 5 hurma varsa 5ni de yer (fırsat bu fırsat diyerek) başkalarını hiç düşünmez. Midesine, parasına düşkün, her şeyde çıkar güden... mesela, çocuğuna birşey yapacaksa illa ki karşılığında birşey olursa yapar. Aksi halde yapmaz, kötü-kötü konuşur hatta, "ne yapacağım ya!" gibi. Duş kullanmayı bilmez, ben geldikten sonra benim evimde yeni öğrendi, önceden kovayla banyo yapardı. Yaklaşık 20 yıldır da İstanbul'da yaşıyor kendisi.

Neyse, biz buna tahammül ettik yine de, iyi insandır ves. dedik. Sonra evlendim geldim, başka ülkeye taşındım ve adapte olmaya çalıştım, çalışıyorum. Eşim ailesinin bu varoş halini bildiğinden zaten uzak duruyor, biz de ayrı yaşıyoruz zaten. Ama gelenek görenek ve s. haftada 1 kere veya 2 haftada bir eşimin ailesiyle yüzleşmek durumu oluyor veya birlikte bir şeyler konuşmamız, yapmamız icab ediyor. Burada önemli bir nokta: eşimin ikinci bir kimliğini ailesiyle birlikteyken farkettim ve şokunu yaşadım. O da ailesinin yanında varoş birisine dönüşüyor.

Öncelikle; çok çok küfürlü konuşuyorlar. Ağıza alınmayacak küfürlerle. Mesela sofrada oturmuşuz, konuşuyoruz (bağırmadan da konuşamıyorlar bu arada), birden bire "g**nü eşşek s***in" derler mesela. Normal birşeymiş gibi. Ben 30 yıldır ailemde 1 kere bile küfür duymamış insanım.
Bir-birlerine çıkar güdenlik yapmak bir yana, kötü laflar söylüyorlar, eşim ailesine sürekli kızıyor bağırıyor - o da ona bağırıyor - annesi mesela "o köpeğe muhtaç olmam" diyor, eşim de "inşallah geberirsin de mezarına bile gelmem" gibi laflar söylüyorlar ve s.

Anlattıkça sinirlerim bozuluyor diye uzun uzun anlatmayayın, siz kendiniz anladınız artık...

Eşime sorduğumda neden böyle yapıyorsunuz diye, "biz bu lafları derken aslında gerçek anlamını ifade etmiyoruz, sadece köyde böyle alışmışız, annemler de değişemiyor falan..." yani, kasıtlı niyetli şekilde söylemiyorlarMIŞ.

Buna artı olarak, sevgisizlik görüyorum kendi aralarında. Guya seviyorlarmış da, sadece sevgini gösterme yolları buymuş, konuşma şekilleri buymuş.

Kendimden ve kendi ailemden bahsedeyim. Sevgi dolu ve saygılıyız bir-birimize. Çıkar güdmeden severiz, yardım ederiz. Annem zaten çok fedakar ve sevgi dolu birisi. Ailemin tüm bireyleri öyle. Mümkün olduğu kadar ufkumuzu açmaya, okumaya ve öğrenmeye meyilliyiz. Küfür falan zaten asla dilimize gelmez. Ve ailemiz her zaman en güvenli ve sevgi, huzur dolu bir yer oldu hepimiz için.

ŞİMDİ; ilk zamanlarda ben eşimin ailesini olduğu gibi kabullenmeye çalıştım, onun 2.ci kişiliğini de. Ama sanırım bu huzursuzluk ve öfke içimde biriktiği için, artık çok sinirli ve tahammülsüz birisine dönüşmüş durumdayım. Ve bende eşim gibi küfürlü ve bağırışlarla konuşmaya, kavga etmeye başladım maalesef. Kendimi çok yalnız hissettiğim için hırçınlığım ve küskünlüğüm daha da arttı. Depresyona girdim. Kültür çatışması, aile uyuşmazlığı benim için artık dayanılmaz bir hale geliyor. Kavga etmek istemiyorum, hep diyorum kendini topla, sen böyle birisi değilsin, lütfen daha anlayışlı ol ves. ama bir bakıyorum ki, bağırıyorum. Geçen hatta kavga esnasında sandalyeyi yere nasıl çırptıysam sandalye kırıldı arkadaşlar.... :KK43: Hevessizim, mutsuzum, umutsuzum... Eşime sevgimin bazen kaybolduğunu bile hissediyorum ara-sıra. Acaba bu evlilikte hata mı yaptım diye düşünmeden edemiyorum.

Şuan kredi borçlarım yüzünden terapiye gidemiyorum maalesef. Ama bir şekilde bu durumu şimdilik çözmem lazım. Lütfen söyleyin arkadaşlar, Türk aileleri hep mi böyle oluyor, normal bir şey mi? Ya da ben nasıl bir bakış açısına sahip olayım? Ne yapayım?
 
Yahu ne alakası var Türk ailesiyle , hayir böyle değiliz, eşinizin ailesi çok extreme bir durum , 45 yaşındayım daha hiç şahit olmadım şu söylediklerinize
Yani yanlış bir evlilik yapmışsınız, eğer boşanmak istemiyorsanız eşiniz sizin ülkenize gelsin ve orda hayat kurun kendinize , ileride çocuğunuz olursa bu aile ile çok zorlanirsiniz
 
Merhabalar.

Sanırım derdimi en iyi burada anlatabilirim ve bana akıl verirsiniz ne yapacağım ile ilgili. Uzun olursa nolur kusuruma bakmayın, okuyarak beni anlamanız benim için çok önemli :KK43:

Ben 5-6 aydır evliyim, başka ülke vatandaşıyım. Eşimle sanal olarak tanıştık, kendisi çok medeni, aydın birisi gibi gözüküyordu (öyledir de aslında) ve kendisine aşık olarak evlendim. O da bir kaç yıldır ailesinden ayrı yaşamak için başka ilçeye taşınmış. Ailesi ile ilk olarak sanal tanıştırdı, normal sıcakkanlı ve "köylü" tarzları vardı, sevdim aslında, iyiydiler. Sonra bizim ülkeye geldiler isteme, düğün ves. için. İlk olarak, annesi tarafından şoku orada yaşadım. Zaten genel olarak ailesi çok varoş, medeniyetsiz, nerede nasıl konuşacağını bilmeyen, düşük seviyeli insanlar. Annesi ise aşırı derecede tahammül sınırlarını zorlayacak şekilde görgüsüz ve düşüncesiz birisi. Cahilin cahili ve sanki 3 yaşındaki çocuk gibi insanı tahammülden çıkaran davranışları var. Üstelik aşırı derecede egoist birisi. Evlatlarını düşünmez, sadece kendini düşünür, sofrada diyelim 5 hurma varsa 5ni de yer (fırsat bu fırsat diyerek) başkalarını hiç düşünmez. Midesine, parasına düşkün, her şeyde çıkar güden... mesela, çocuğuna birşey yapacaksa illa ki karşılığında birşey olursa yapar. Aksi halde yapmaz, kötü-kötü konuşur hatta, "ne yapacağım ya!" gibi. Duş kullanmayı bilmez, ben geldikten sonra benim evimde yeni öğrendi, önceden kovayla banyo yapardı. Yaklaşık 20 yıldır da İstanbul'da yaşıyor kendisi.

Neyse, biz buna tahammül ettik yine de, iyi insandır ves. dedik. Sonra evlendim geldim, başka ülkeye taşındım ve adapte olmaya çalıştım, çalışıyorum. Eşim ailesinin bu varoş halini bildiğinden zaten uzak duruyor, biz de ayrı yaşıyoruz zaten. Ama gelenek görenek ve s. haftada 1 kere veya 2 haftada bir eşimin ailesiyle yüzleşmek durumu oluyor veya birlikte bir şeyler konuşmamız, yapmamız icab ediyor. Burada önemli bir nokta: eşimin ikinci bir kimliğini ailesiyle birlikteyken farkettim ve şokunu yaşadım. O da ailesinin yanında varoş birisine dönüşüyor.

Öncelikle; çok çok küfürlü konuşuyorlar. Ağıza alınmayacak küfürlerle. Mesela sofrada oturmuşuz, konuşuyoruz (bağırmadan da konuşamıyorlar bu arada), birden bire "g**nü eşşek s***in" derler mesela. Normal birşeymiş gibi. Ben 30 yıldır ailemde 1 kere bile küfür duymamış insanım.
Bir-birlerine çıkar güdenlik yapmak bir yana, kötü laflar söylüyorlar, eşim ailesine sürekli kızıyor bağırıyor - o da ona bağırıyor - annesi mesela "o köpeğe muhtaç olmam" diyor, eşim de "inşallah geberirsin de mezarına bile gelmem" gibi laflar söylüyorlar ve s.

Anlattıkça sinirlerim bozuluyor diye uzun uzun anlatmayayın, siz kendiniz anladınız artık...

Eşime sorduğumda neden böyle yapıyorsunuz diye, "biz bu lafları derken aslında gerçek anlamını ifade etmiyoruz, sadece köyde böyle alışmışız, annemler de değişemiyor falan..." yani, kasıtlı niyetli şekilde söylemiyorlarMIŞ.

Buna artı olarak, sevgisizlik görüyorum kendi aralarında. Guya seviyorlarmış da, sadece sevgini gösterme yolları buymuş, konuşma şekilleri buymuş.

Kendimden ve kendi ailemden bahsedeyim. Sevgi dolu ve saygılıyız bir-birimize. Çıkar güdmeden severiz, yardım ederiz. Annem zaten çok fedakar ve sevgi dolu birisi. Ailemin tüm bireyleri öyle. Mümkün olduğu kadar ufkumuzu açmaya, okumaya ve öğrenmeye meyilliyiz. Küfür falan zaten asla dilimize gelmez. Ve ailemiz her zaman en güvenli ve sevgi, huzur dolu bir yer oldu hepimiz için.

ŞİMDİ; ilk zamanlarda ben eşimin ailesini olduğu gibi kabullenmeye çalıştım, onun 2.ci kişiliğini de. Ama sanırım bu huzursuzluk ve öfke içimde biriktiği için, artık çok sinirli ve tahammülsüz birisine dönüşmüş durumdayım. Ve bende eşim gibi küfürlü ve bağırışlarla konuşmaya, kavga etmeye başladım maalesef. Kendimi çok yalnız hissettiğim için hırçınlığım ve küskünlüğüm daha da arttı. Depresyona girdim. Kültür çatışması, aile uyuşmazlığı benim için artık dayanılmaz bir hale geliyor. Kavga etmek istemiyorum, hep diyorum kendini topla, sen böyle birisi değilsin, lütfen daha anlayışlı ol ves. ama bir bakıyorum ki, bağırıyorum. Geçen hatta kavga esnasında sandalyeyi yere nasıl çırptıysam sandalye kırıldı arkadaşlar.... :KK43: Hevessizim, mutsuzum, umutsuzum... Eşime sevgimin bazen kaybolduğunu bile hissediyorum ara-sıra. Acaba bu evlilikte hata mı yaptım diye düşünmeden edemiyorum.

Şuan kredi borçlarım yüzünden terapiye gidemiyorum maalesef. Ama bir şekilde bu durumu şimdilik çözmem lazım. Lütfen söyleyin arkadaşlar, Türk aileleri hep mi böyle oluyor, normal bir şey mi? Ya da ben nasıl bir bakış açısına sahip olayım? Ne yapayım?
Uluorta edilen küfürler hoş değil ancak küçümsediğiniz, eleştirdiğiniz ailenin oğlunu kendinize eş seçmişsiniz demek ki çok uzak gelmemiş size. Ben boşanmanızı öneririm, medeni, mükemmel ailenizin yanına dönün
 
Yahu ne alakası var Türk ailesiyle , hayir böyle değiliz, eşinizin ailesi çok extreme bir durum , 45 yaşındayım daha hiç şahit olmadım şu söylediklerinize
Yani yanlış bir evlilik yapmışsınız, eğer boşanmak istemiyorsanız eşiniz sizin ülkenize gelsin ve orda hayat kurun kendinize , ileride çocuğunuz olursa bu aile ile çok zorlanirsiniz
Zaten çocuk olduğu zaman bu insanlar arasında travma alacak diye korkuyorum. Sonuça baba tarafı, illa ki görüşecekler... çok korkuyorum.

Bu benim 2.ci evliliğim ve eşimle aslında bir-birimizi seviyoruz, bir birimize karşı saygılıyız da. O bazen şakayla yine küfürler eder, bu da canımı sıkar ama şakasına ediyor diye aldırmıyorum. Aslında keşke etmese.
 
Uluorta edilen küfürler hoş değil ancak küçümsediğiniz, eleştirdiğiniz ailenin oğlunu kendinize eş seçmişsiniz demek ki çok uzak gelmemiş size. Ben boşanmanızı öneririm, medeni, mükemmel ailenizin yanına dönün
Eşim asla öyle birisi gibi gözükmüyordu ki! Aklıma gelmezdi böyle birşeyle karşılaşacağım
 
Yine klasik benim ailem şöyle iyi, böyle medeni, şöyle kültür düzeyi yüksek eşimin ailesi cahil, ortam görmemiş, varoş temalı konulardan biri. Hayır bu kadar iyi ailede yetiştiğini iddia eden kızlarımız böyle bir ailenin yetiştirip terbiye verdiği adamlarla nasıl evlenebiliyor ben onu anlamıyorum hiç. Eşinizi sevip evlenebildiğinize hatta sonrasında onlar gibi olabildiğinize göre aslında birbirinden sandığınız kadar farklı değilsiniz bence.
 
Merhabalar.

Sanırım derdimi en iyi burada anlatabilirim ve bana akıl verirsiniz ne yapacağım ile ilgili. Uzun olursa nolur kusuruma bakmayın, okuyarak beni anlamanız benim için çok önemli :KK43:

Ben 5-6 aydır evliyim, başka ülke vatandaşıyım. Eşimle sanal olarak tanıştık, kendisi çok medeni, aydın birisi gibi gözüküyordu (öyledir de aslında) ve kendisine aşık olarak evlendim. O da bir kaç yıldır ailesinden ayrı yaşamak için başka ilçeye taşınmış. Ailesi ile ilk olarak sanal tanıştırdı, normal sıcakkanlı ve "köylü" tarzları vardı, sevdim aslında, iyiydiler. Sonra bizim ülkeye geldiler isteme, düğün ves. için. İlk olarak, annesi tarafından şoku orada yaşadım. Zaten genel olarak ailesi çok varoş, medeniyetsiz, nerede nasıl konuşacağını bilmeyen, düşük seviyeli insanlar. Annesi ise aşırı derecede tahammül sınırlarını zorlayacak şekilde görgüsüz ve düşüncesiz birisi. Cahilin cahili ve sanki 3 yaşındaki çocuk gibi insanı tahammülden çıkaran davranışları var. Üstelik aşırı derecede egoist birisi. Evlatlarını düşünmez, sadece kendini düşünür, sofrada diyelim 5 hurma varsa 5ni de yer (fırsat bu fırsat diyerek) başkalarını hiç düşünmez. Midesine, parasına düşkün, her şeyde çıkar güden... mesela, çocuğuna birşey yapacaksa illa ki karşılığında birşey olursa yapar. Aksi halde yapmaz, kötü-kötü konuşur hatta, "ne yapacağım ya!" gibi. Duş kullanmayı bilmez, ben geldikten sonra benim evimde yeni öğrendi, önceden kovayla banyo yapardı. Yaklaşık 20 yıldır da İstanbul'da yaşıyor kendisi.

Neyse, biz buna tahammül ettik yine de, iyi insandır ves. dedik. Sonra evlendim geldim, başka ülkeye taşındım ve adapte olmaya çalıştım, çalışıyorum. Eşim ailesinin bu varoş halini bildiğinden zaten uzak duruyor, biz de ayrı yaşıyoruz zaten. Ama gelenek görenek ve s. haftada 1 kere veya 2 haftada bir eşimin ailesiyle yüzleşmek durumu oluyor veya birlikte bir şeyler konuşmamız, yapmamız icab ediyor. Burada önemli bir nokta: eşimin ikinci bir kimliğini ailesiyle birlikteyken farkettim ve şokunu yaşadım. O da ailesinin yanında varoş birisine dönüşüyor.

Öncelikle; çok çok küfürlü konuşuyorlar. Ağıza alınmayacak küfürlerle. Mesela sofrada oturmuşuz, konuşuyoruz (bağırmadan da konuşamıyorlar bu arada), birden bire "g**nü eşşek s***in" derler mesela. Normal birşeymiş gibi. Ben 30 yıldır ailemde 1 kere bile küfür duymamış insanım.
Bir-birlerine çıkar güdenlik yapmak bir yana, kötü laflar söylüyorlar, eşim ailesine sürekli kızıyor bağırıyor - o da ona bağırıyor - annesi mesela "o köpeğe muhtaç olmam" diyor, eşim de "inşallah geberirsin de mezarına bile gelmem" gibi laflar söylüyorlar ve s.

Anlattıkça sinirlerim bozuluyor diye uzun uzun anlatmayayın, siz kendiniz anladınız artık...

Eşime sorduğumda neden böyle yapıyorsunuz diye, "biz bu lafları derken aslında gerçek anlamını ifade etmiyoruz, sadece köyde böyle alışmışız, annemler de değişemiyor falan..." yani, kasıtlı niyetli şekilde söylemiyorlarMIŞ.

Buna artı olarak, sevgisizlik görüyorum kendi aralarında. Guya seviyorlarmış da, sadece sevgini gösterme yolları buymuş, konuşma şekilleri buymuş.

Kendimden ve kendi ailemden bahsedeyim. Sevgi dolu ve saygılıyız bir-birimize. Çıkar güdmeden severiz, yardım ederiz. Annem zaten çok fedakar ve sevgi dolu birisi. Ailemin tüm bireyleri öyle. Mümkün olduğu kadar ufkumuzu açmaya, okumaya ve öğrenmeye meyilliyiz. Küfür falan zaten asla dilimize gelmez. Ve ailemiz her zaman en güvenli ve sevgi, huzur dolu bir yer oldu hepimiz için.

ŞİMDİ; ilk zamanlarda ben eşimin ailesini olduğu gibi kabullenmeye çalıştım, onun 2.ci kişiliğini de. Ama sanırım bu huzursuzluk ve öfke içimde biriktiği için, artık çok sinirli ve tahammülsüz birisine dönüşmüş durumdayım. Ve bende eşim gibi küfürlü ve bağırışlarla konuşmaya, kavga etmeye başladım maalesef. Kendimi çok yalnız hissettiğim için hırçınlığım ve küskünlüğüm daha da arttı. Depresyona girdim. Kültür çatışması, aile uyuşmazlığı benim için artık dayanılmaz bir hale geliyor. Kavga etmek istemiyorum, hep diyorum kendini topla, sen böyle birisi değilsin, lütfen daha anlayışlı ol ves. ama bir bakıyorum ki, bağırıyorum. Geçen hatta kavga esnasında sandalyeyi yere nasıl çırptıysam sandalye kırıldı arkadaşlar.... :KK43: Hevessizim, mutsuzum, umutsuzum... Eşime sevgimin bazen kaybolduğunu bile hissediyorum ara-sıra. Acaba bu evlilikte hata mı yaptım diye düşünmeden edemiyorum.

Şuan kredi borçlarım yüzünden terapiye gidemiyorum maalesef. Ama bir şekilde bu durumu şimdilik çözmem lazım. Lütfen söyleyin arkadaşlar, Türk aileleri hep mi böyle oluyor, normal bir şey mi? Ya da ben nasıl bir bakış açısına sahip olayım? Ne yapayım?

Ailenin varoş olduğu siz ilgilendirmiyor. Kendi aralarında istediklerini konuşsunlar siz rahatsız oluyorsanız gitmezsiniz. Adamların bakışına kadar aşağılıyorsunuz. Madem bu kadar mükemmelsiniz neden böyle bir adamı seçtiniz demek ki size çok uzak değil davranışları.
 
Duş kullanmayı bilmez, ben geldikten sonra benim evimde yeni öğrendi, önceden kovayla banyo yapardı.
Bu konuya takıldım.Şimdi o kova olayını ben de sevmem.Ama yazlıkta güneş enerjisi olduğu için uzun süre sıcak suyla duş alamadık.Kaynar su.Kaç yanık tehlikesinden sonra kova olayını keşfettik.Bu beni varoş yapacaksa yapsın.Yanmaktan iyidir.
Konu sahibi zaten evlenmeden farkındaymışsınız.Bile bile de evlenmişsiniz.Benim anlamadığım siz niye küfüre,hakarete başlayıp bozdunuz kendinizi.Kendinize nasıl yakıştırıyorsunuz böyle konuşmayı?Kötü söz sahibine aittir.Boşarsınız biter.Armut genelde dibine düşer.
 
Keşke evlenmeden önce biraz daha içlerine karışma şansınız olsaydı, o sıra belki en başından vazgeçerdiniz. Yani eşinizin ailesini şu saatten sonra değiştiremezsiniz, eşiniz de ailesini ve geldiği yeri değiştiremez.
Ha ne olur, sizle bir araya geldiklerinde ağızlarından çıkana hal ve hareketlerine dikkat ederler ama maksimum 3 gün 5 gün, insan bir şekilde yine özüne döner. Zaten genelde “Biz çoğunluğuz, gelin gelen o, o bize uyum sağlasın” kafasına giriyorlar kendi kayınvalidemden biliyorum. Oturup enine boyuna iyice düşünün, bu evliliğin artılarını eksilerini ölçüp biçin kafanızda.
 
Hayır bütün Türk aileler böyle değil. Kesinlikle çok şaşırdım okurken. Eşim ve ailesi argo bile konuşmaz. Örnek vermek gerekirse eşimle iş telefonundan gorusuyorken komutanlar arkadan küfürlü konuşuyordu ve sesi geliyordu eşim hemen telefonda konuşuyorum dedi ve telefonu kapatti daha fazla küfür duymayayim diye. Erkek ortamlarında Türk erkekleri küfür eder kendi aralarında bu olabilir belki ama kadinlar ve çocuklar varken çok dikkat edilir. Üstelik bahsettiğiniz durum basit argo kelimeler değil çok çok irite edici küfürler kullaniyorlarmis. Maalesef ilerde çocuğunuz da öyle konuşabilir. Çok üzüldüm ciddi şekilde konuşmalisiniz belki de rahatsız olduğunuzu aileye de söylemeniz mümkün mü? Keşke ilk şahit olunca direkt tepki verseydiniz. Çok haklısınız rahatsız olmakla.
 
Bu konuya takıldım.Şimdi o kova olayını ben de sevmem.Ama yazlıkta güneş enerjisi olduğu için uzun süre sıcak suyla duş alamadık.Kaynar su.Kaç yanık tehlikesinden sonra kova olayını keşfettik.Bu beni varoş yapacaksa yapsın.Yanmaktan iyidir.
Konu sahibi zaten evlenmeden farkındaymışsınız.Bile bile de evlenmişsiniz.Benim anlamadığım siz niye küfüre,hakarete başlayıp bozdunuz kendinizi.Kendinize nasıl yakıştırıyorsunuz böyle konuşmayı?Kötü söz sahibine aittir.Boşarsınız biter.Armut genelde dibine düşer.

Bekarken bizim duşun su ayarı gıcıktı. ya çok sıcak olurdu ya çok soğuk ben de kovaya doldururdum. açıkçası bana garip gelmedi. Sanırım ben de varoşum :KK43:
 
Merhabalar.

Sanırım derdimi en iyi burada anlatabilirim ve bana akıl verirsiniz ne yapacağım ile ilgili. Uzun olursa nolur kusuruma bakmayın, okuyarak beni anlamanız benim için çok önemli :KK43:

Ben 5-6 aydır evliyim, başka ülke vatandaşıyım. Eşimle sanal olarak tanıştık, kendisi çok medeni, aydın birisi gibi gözüküyordu (öyledir de aslında) ve kendisine aşık olarak evlendim. O da bir kaç yıldır ailesinden ayrı yaşamak için başka ilçeye taşınmış. Ailesi ile ilk olarak sanal tanıştırdı, normal sıcakkanlı ve "köylü" tarzları vardı, sevdim aslında, iyiydiler. Sonra bizim ülkeye geldiler isteme, düğün ves. için. İlk olarak, annesi tarafından şoku orada yaşadım. Zaten genel olarak ailesi çok varoş, medeniyetsiz, nerede nasıl konuşacağını bilmeyen, düşük seviyeli insanlar. Annesi ise aşırı derecede tahammül sınırlarını zorlayacak şekilde görgüsüz ve düşüncesiz birisi. Cahilin cahili ve sanki 3 yaşındaki çocuk gibi insanı tahammülden çıkaran davranışları var. Üstelik aşırı derecede egoist birisi. Evlatlarını düşünmez, sadece kendini düşünür, sofrada diyelim 5 hurma varsa 5ni de yer (fırsat bu fırsat diyerek) başkalarını hiç düşünmez. Midesine, parasına düşkün, her şeyde çıkar güden... mesela, çocuğuna birşey yapacaksa illa ki karşılığında birşey olursa yapar. Aksi halde yapmaz, kötü-kötü konuşur hatta, "ne yapacağım ya!" gibi. Duş kullanmayı bilmez, ben geldikten sonra benim evimde yeni öğrendi, önceden kovayla banyo yapardı. Yaklaşık 20 yıldır da İstanbul'da yaşıyor kendisi.

Neyse, biz buna tahammül ettik yine de, iyi insandır ves. dedik. Sonra evlendim geldim, başka ülkeye taşındım ve adapte olmaya çalıştım, çalışıyorum. Eşim ailesinin bu varoş halini bildiğinden zaten uzak duruyor, biz de ayrı yaşıyoruz zaten. Ama gelenek görenek ve s. haftada 1 kere veya 2 haftada bir eşimin ailesiyle yüzleşmek durumu oluyor veya birlikte bir şeyler konuşmamız, yapmamız icab ediyor. Burada önemli bir nokta: eşimin ikinci bir kimliğini ailesiyle birlikteyken farkettim ve şokunu yaşadım. O da ailesinin yanında varoş birisine dönüşüyor.

Öncelikle; çok çok küfürlü konuşuyorlar. Ağıza alınmayacak küfürlerle. Mesela sofrada oturmuşuz, konuşuyoruz (bağırmadan da konuşamıyorlar bu arada), birden bire "g**nü eşşek s***in" derler mesela. Normal birşeymiş gibi. Ben 30 yıldır ailemde 1 kere bile küfür duymamış insanım.
Bir-birlerine çıkar güdenlik yapmak bir yana, kötü laflar söylüyorlar, eşim ailesine sürekli kızıyor bağırıyor - o da ona bağırıyor - annesi mesela "o köpeğe muhtaç olmam" diyor, eşim de "inşallah geberirsin de mezarına bile gelmem" gibi laflar söylüyorlar ve s.

Anlattıkça sinirlerim bozuluyor diye uzun uzun anlatmayayın, siz kendiniz anladınız artık...

Eşime sorduğumda neden böyle yapıyorsunuz diye, "biz bu lafları derken aslında gerçek anlamını ifade etmiyoruz, sadece köyde böyle alışmışız, annemler de değişemiyor falan..." yani, kasıtlı niyetli şekilde söylemiyorlarMIŞ.

Buna artı olarak, sevgisizlik görüyorum kendi aralarında. Guya seviyorlarmış da, sadece sevgini gösterme yolları buymuş, konuşma şekilleri buymuş.

Kendimden ve kendi ailemden bahsedeyim. Sevgi dolu ve saygılıyız bir-birimize. Çıkar güdmeden severiz, yardım ederiz. Annem zaten çok fedakar ve sevgi dolu birisi. Ailemin tüm bireyleri öyle. Mümkün olduğu kadar ufkumuzu açmaya, okumaya ve öğrenmeye meyilliyiz. Küfür falan zaten asla dilimize gelmez. Ve ailemiz her zaman en güvenli ve sevgi, huzur dolu bir yer oldu hepimiz için.

ŞİMDİ; ilk zamanlarda ben eşimin ailesini olduğu gibi kabullenmeye çalıştım, onun 2.ci kişiliğini de. Ama sanırım bu huzursuzluk ve öfke içimde biriktiği için, artık çok sinirli ve tahammülsüz birisine dönüşmüş durumdayım. Ve bende eşim gibi küfürlü ve bağırışlarla konuşmaya, kavga etmeye başladım maalesef. Kendimi çok yalnız hissettiğim için hırçınlığım ve küskünlüğüm daha da arttı. Depresyona girdim. Kültür çatışması, aile uyuşmazlığı benim için artık dayanılmaz bir hale geliyor. Kavga etmek istemiyorum, hep diyorum kendini topla, sen böyle birisi değilsin, lütfen daha anlayışlı ol ves. ama bir bakıyorum ki, bağırıyorum. Geçen hatta kavga esnasında sandalyeyi yere nasıl çırptıysam sandalye kırıldı arkadaşlar.... :KK43: Hevessizim, mutsuzum, umutsuzum... Eşime sevgimin bazen kaybolduğunu bile hissediyorum ara-sıra. Acaba bu evlilikte hata mı yaptım diye düşünmeden edemiyorum.

Şuan kredi borçlarım yüzünden terapiye gidemiyorum maalesef. Ama bir şekilde bu durumu şimdilik çözmem lazım. Lütfen söyleyin arkadaşlar, Türk aileleri hep mi böyle oluyor, normal bir şey mi? Ya da ben nasıl bir bakış açısına sahip olayım? Ne yapayım?
Kültür çatışması değil bu, Türk kültürü = bu insanlar değil. Bunlar barzo.
 
X