Evlilik Öncesi Sendromu mu Yaşıyorum?...

Devamını okudum başka şeylerde yazmışsın cimrilik büyük problem bir kez daha altını çiziyorum. Ve bu sizi inanılmaz zorlayacak kesinlikle iyi düşünün kendine 300 liralık ayakkabıdan çifter çifter almak isteyip senin 100 liralık ayakkabına laf eden adam bencildir net.
 
Bazı şeylere cok takildiginizi dusunuyorum. Sorunlarinizin ya da dusuncelerinizin olacagini olmayacagini ancak yasayarak bilebilirsiniz ha elle tutulur bir soru isareti olarak esinizin cimriligini goruyorum sadece. Bennim esimde hic heycanli degildi umrunda degilmis gibiydi. Ta ki dugun salonu yoluna girdigimizde titredigini gordum bu bana yetti. Zaten hep oyle degilmi biz cok takiyoruz bu isleri ama erkekler oyle degil. Benim kaynanam uye olsa buraya ve bizim yapamadiklarimizi yazsa roman olur. Yapamadik bunun aciklamasi sadece bu nisan bohcasina namazlaga ve basortusu koyabildik sadece. Belki kaynananin da gerekcesi boyle bunun istememekle alakasi yok. Ayrica senin bulundugn sehire tasinmasina bozulmalari cok normal cunku genel olarak yapi geregi kiz erkegn oldugu yere gider bu boyledir. Sahsen benim kardesim boyle birsey yapsa ben cok bozulurdm annem karismazdi ama o da uzulurdu bunlar cok normal seyler yanina gidip ya da arayip annecigim oglunla ayda 1 yanina gelecegiz yada yakinsa haftada 1 diyip icini rahatlatabilirsn bunu senden duymak hosuna gider. Benimde kaynanamla nisanliyken sorunlarim oldu ayni bunlardan oturu ve ben kaynanamla nisanliyken limoni olup evlendikten sonra iyi gecinenlerdenim beni kaynanam nisanliyken hic sevmemis gibiydi. Sorun oldugunda esimi hic karistirmadim ne yapacakti gidip dovecekmiydi annesini ?
Benim annem bile sorun cikarsa kiyamam ki ben ona bisey diyemem.
Yani sen bu kuruntulari birak ve sunu sor kendine cimri bir adamla bir hayat gecirebilirmiyim ?
 
Adam cimri degil de is yeri değiştirecegi için stresli kemer sıkma politikasinda gibi geldi bana. Ayrica konunun yüzde 90i da para mevzu resmen buda ilginç. . Sizde hem adama is degistirtip hemde yok kirayı niye ben veriyorum diyosunuz yani buda tuaf..

Bide niye kına ayakkabisi parası istediğiniz anlamadım valla.

Bohça konusunda haksizsiniz insanlar yasli biraz anlayışli olun. Nasil yapsın bohca susunu allah askina. Birkimlerinden de sizene. obur kardrse mi gidecek demiisniz istediğine harcarlar bu ne sahiplenmislik

Birde sürekli ailem süper onunkiler yaşlı ölümü bekliyor tavriniz cokk yanlış burda genelde erkeklere cok annecil derler ama bu sefer siz cokk ailecilsiniz.

Sonuç 1-bence is değiştirmenin sonuclari size patlayacak. stres sıkıntı yeni düzen maddiyat vs..

2- sizin bu aşırı benim ailem süper seninkiler söyle böyle tavriniz kesinlikle sorun olacak ki kim olsa rahatsız olur.
 
Bana pek uygunmussunuz gibi gelnedi niyeyse hepsini okudum da. Aslinda olumsuz yorum da yapmak istemiyorum ama cimriligi kotu. He ailesi de kendince hakli uzulmekte. Yasli insanlar ve ogullari gidiyor. Ama ilgilenmemeleri tavirlari filan pek dogru degil tabi. Siz de baya bicir bicirsiniz yazdklarinzdan anlasildigi uzere. Bana pek birbrnze uyumlu gelmednz aile olarak da es olarak da. Yine de tabi siz taniyorsunuz benimki sadece tahmin
 
Sevgili konu sahibi üsenmedim okudum hepsini, fakat belirtmek isterimki, bu senin nisanlim acaip kurnaz geldi bana.

Simdi bu ev kirasini ilk baslarda sen güzelce ödeyedururken, sonradan bu alisilagelmis bir durum olacak, ve kurulu düzeni bozmak istemeyecek adam. Ödemeye devam edeceksin yani söyleyim.

Ha bide bildigin cimri bu adam.

Ama bu maddiyata dayali meseleleri görmezden gelelim hele, daha önemli faktörler var.

Siz birlikteyken beraber gülebiliyormusunuz? Bak bu cok önemli bir evlilikte.
Kisilikleriniz uyusuyormu?
Birlikte hos sohbetler edebilecekmisiniz aksamlari?
Kisacasi hayati huzurlu bicimde yasayabilecekmisiniz? Yoksa hayati birbirinize zehir mi edeceksiniz?

Lütfen bu sorulari kafanda detaylica düsün. Nisanlin ilk sevgilin, tecrübe sahibi degilsin anladigim kadariyla.
Bende ilk sevgilimle evlendim
(ama bosandim ve yeniden bekar oldum :halay:), mantikli, eli yüzü düzgün beyefendi biri dedim, demez olaydim. Insan ilk iliskisinde bütün bunlarin önemini düsünemiyor bazen.
Sus pus otururduk ayni evde, okadar farkliydik ki kisilik olarak. Ben canli ve hayat doluydum, o ise resmi, cimri ve suskundu. Nalet bir adamdi !

Cok cok iyi ölc tart derim.
Arkadasimiz lafi agzimdan almis resmem. Aynen katiliyorum. Kisiliklerin uymasi cok önemli, beraber gülebilmek, yeri geldiginde dertlesebilip rahatlamak.hic kaygi olmadan yaninda rahat etmek. Aslinda suan senin kafanda soru isaretleri degil, mutlu tatli stresler olmali, ev düzme , dügün planlamasi gibi vs.ama senin kafanda maalesef böyle seyler var. Cok üzüldüm acikcasi...
Para ayrimi yapmasi anlasilir gibi degil, ev arkadasimi bu yahu...
Ve nisanlinizin önemsemez tavirlari benim bile sinirimi bozdu acikcasi...okudukca agresif oldum. sanki sizin dertlerinizi ciddiye almayip gecistiriyor gibi geldi.eger onunla, gelecekteki hayat arkadasinizla, derlerinizi paylasamayacaksaniz, baska kiminle paylascaksiniz- öyle degilmi...

Amaaaaaa söylede birsey var, nisanlin senin sehrine tasinacagini ailesine gec söylemekle cokkk büyük bir hata etmis. Ailesinin bazi tuhaf tavirlari ve davranislari olsa bile, bir anne baba bunu haketmiyor bence. Bilincalti seni sorumlu tutabilirler. En bastan denseydi bu, belki böyle olmazdi.gizlenmesi cok yanlis olmus.70-75 yasinda insalar sonucta, güclerine gitmistir. Birde en son onlar duymus gibi birsey olmus.böyle olmamaliydi.

Sadede gelirsek, kendini kosulsuz rahat hissettiginden eminsen nisanlinin yaninda, mutluluklar dilerim.

Ama madem konu actin ve fikir istiyorsun, söyleyeyim, bir kez daha düsün derim. Cünkü senin ailen-benim ailem simdiden basladiysa evlilikte daha da cok karsina cikabilir ve bu evliöiginizi yipratabilir...

Eminseniz evlilik yoluna girin, acabalar varsa, ki sadece bir konuda degil birkac konuda var, biraz zaman taniyin kendinize.

Herseyin hayirlisini dilerim sizin icin.
 
İyi de esim diyosaniz nikah kiymissiniz, nikahlı adamla dugunde gelinlik giyip gobek atmanin stresi mi olur, o imza atildiysa artik cok gec.. Ayrica ilk erkek arkadasla evlenmek cogu zaman iyi bi fikir degil

Seks ayip bi kelime ya da kufur degildir, s.es yazmanizdan bile esinizi cok ugrastiracaginiz belli. Sevdigine kavusacak kadin seks icin habire dus mu alacagim demez.. Yeni evlisin, tak sac bonesini al dus ne var?

Kina ayakkabisini, cerezini de damattan istemeye benim yuzum tutmazdi, konusunu bile acabiliyosaniz helal olsun.. Esiniz cimri olabilir ama kv kp maasi, maddi durumlarina kadar bilmek, yatip olmeyi bekliyolar demek falan, siz de az degilsiniz...
 
Son düzenleme:
Merhaba hanımlar,

Bir aya düğünüm var. Eşim benim ilk erkek arkadaşım. Onu sevmeme rağmen, düğüne yaklaştıkça içimde bazı huzursuzluklar hissediyorum. Bu hisler evlilik öncesinde normal mi, yoksa bunları hissetmem eşimin ve ailesinin davranışları ile mi alakalı? Biraz uzun oldu ama hepsini okuyup yorum yapabilirseniz çok memnun olurum.

İçimdeki huzursuzlukları aşağıda sırasıyla maddeler halinde aktarıyorum size:

1-Eşim başka bir şehirden benim yaşadığım şehre taşınacak (bu ailemin ve benim en baştaki şartımızdı çünkü ve o da kabul etti) ve bu şehirde yapmakta olduğu işle ilgili yeni bir yer açacak. Aslında bu şehirde işleri yolunda giderse, uzun vadede işlerini büyütmüş olacağız.

Eşimin ailesi beni seviyor diye düşünüyordum ama bu şehir durumunu uzun bir süre bilmiyorlardı, eşim bunu düğün yaklaştıkça onlara yavaş yavaş söylemeyi düşünmüş. Yaklaşık 2 aydan beri ise durumdan haberdarlar. Ancak sorun şu ki: bu durumu bilmezden önce de -ve bu durumu bildiklerinden sonra da- eşime nişan ve düğün süreciyle ilgili hiçbir maddi destek sağlamadılar/sağlamıyorlar. Ayrıca, annesi de babası da 70-75 yaş civarındalar ve evde sürekli yatıyorlar. Nişan döneminde şehir mevzuundan habersizlerdi, ama buna rağmen eşime nişanla alakalı ihtiyacınız var mı, destek olalım mı gibi birşey sormadılar. Eşim de ailesinin yaşlılığı ve evden çıkmaması sebebiyle bugüne kadar nişan, düğün gibi etkinliklere pek katılmamış ve ne yapılması gerektiğini bilmiyordu. Annesine bahsettiğinde annesi "bizde böyle adet yok, benim zamanımda var mıydı, bunlar boş şeyler" diyordu ve bunları bana karşı ileri sürerek masraf yapmak istemiyordu. Onca hevesim ve ısrarım üzerine nişan bohçasını kendi bütçesinden karşıladı. Kayınvalidenin yapması gereken bohça süslemelerini dahi, benim annem bizim evde eşimle birlikte yaptı. Nişan günü eşime ve kendilerine düzdüğümüz bohçayı bile kayınvalideme gösterdiğimizde "iyi, teşekkür ederiz, bunlar boş şeyler" demeye devam ediyordu. Bir kere bile "benim oğlum kızınıza nasıl bohça düzdü, onu da görelim" demedi, ben de kv ye bohçamı hiç göstermemeyi tercih ettim. Neticede "hepsi boş"... Nitekim, tam tahmin edeceğiniz üzere, nişanda da kvnin gençken kullandığı bir kolye dışında birşey takmadılar. Ailem de bu durumu çok garipsiyor haklı olarak ve karşılarında hiçbir konuda konuşacak muhatap bulamadıkları için çok sıkılıyorlar. Eşin muhatap olmuyor mu diyorsanız, hayır: o da olmuyor, ailemle o konulara hiç girmiyor, ailem girerse de bu tür mevzuların kendisini sıktığını, bunaldığını söyleyip, oda değiştiriyor.

Burada ufak bir dipnot aktarıcam: eşim bu yaşa kadar kendi birikimini çalışarak yapmış biri ama biraz da cimri. Nişan bohçasını bile "ona ne gerek var, buna ne gerek var" diye diye yaptı.

Ev alacaktık ama ailesi para vermedi. Benim ailem yardım edecekti, eşimin birikimi dışında biraz da onlardan yardım görebilseydik ev sahibi olacaktık ama olmadı. Şimdi ev kiraladık, ancak ailesinden eşya için de yardım istediğinde "bizi ve burda kurulu işini bırakıp farklı bir şehre gitmeyi sen tercih ettin, sonuçlarına da sen katlanırsın" diyorlarmış. Eşim ailesiyle ilgili hiçbir konudan bana ve aileme de bahsetmiyor bu arada. Onların tutumlarını hoş karşılamasa da, ailesini bizim yanımızda kötülemek istemiyor. Bunu bile bir tartışmamız sırasında ağzından kaçırdı. Resmen eşimi sürekli benim şehrime taşınacağı için içten içe dolduruyor ama annesi ve babası. Yani bütün gün evde yatıp resmen ölümü bekliyorlar. Annesi ve babasının emekli maaşları da iyi, iyi bir birikim yaptıklarını tahmin ediyorum. Eşim dışında bir çocukları daha var. Onca birikimi ona mı aharcayacaklar ne yapacaklar bilmiyorum? Henüz nişanlı değilken, ailesiyle ilk tanıştığımız bayramda kv bana eskilerinden bir yüzük takmıştı. Şimdi nerdeyse düğün arefesindeyiz ama geçen bayramda hiçbir şey takmadılar. KV bana bir parça kumaş verdi, "sana aldım, elbise diktir" diye. Ailem gelenekleri bildikleri için, seslerini çıkarmıyorlar ama onun ailesinin bu pasifliğine çok şaşırıyorlar.

Eşimse onların kendisine destek olmamalarına zaman zaman çok kızıyor ama bir süre kızsa bile sonra yapılanları unutuyor, kendilerince haklılar diyor ve benim yanıma geldiğinde her gün ailesini arıyor, anasını babasını soruyor, ellerinden öpüyor. Anasının en ufak bir sitemi, onu bütün gün suskunluğa itiyor, kafasına takıyor ve içine atıyor.

Ben, ailesinin bana oğullarının yanında belli etmeyip normal davransalar da aslında oğullarının benimle evlenip şehir değiştirmesini istemediklerini, kendi yanlarından ayrılmasını istemediklerini, bu nedenlerle de benimle evlenmesini desteklemediklerini ve maddi yönden destek olmadıklarını düşünüyorum artık. Geçen bayram, onları ziyarete gittiğimde evlerine misafir gelen akrabaları "gelininiz çok güzel" dediğinde bile, kv "güzellik gelip geçici, huyu güzel olsun" diyor, eşim aksini iddia etse de ben asla "evet gelinim çok güzeldir" dediğini duymadım.

Evlenince de ailesinin aramızda sorun yaratabileceğini düşünüyorum açıkçası. Şimdi eşim ben şehir değiştirmeye çok kararlıyım, onların ne dediği önemli değil diyor ama Allah korusun onlara birşey olsa veya bu şehirde iş yapamasa, "ben senin yüzünden şehir değiştirdim, o yüzden oldu bunlar" derse bu evlilik beni üzer.

2- Eşimin maddi yönden çok net ayrımları var. Yani, bir örnek olarak, ben onunlayken alışverişe çıktığımda kendime giysi alırsam, "dur hayatım, ben ödeyim, sen benim eşimsin aramızda paranın lafı mı olur" demiyor asla. Bense ondan daha düşük maaş almama rağmen, ona bişey alırsam o mutlu olacak diye mutlu oluyorum. Bunu onunla daha önce kaç kere konuştum ama sonuç çok fazla değişmedi, eşimde "senin harcaman-benim harcamam" ayrımı çok net. Bunun aile yapılarından kaynaklanabileceğini de düşünüyorum. Evlerinde de sanırım öyle bir ayrım var, zaten onca maaşa rağmen çok cimri yaşıyorlar, resmen varyemezler. Eşim yine ailesinin yanında, onlara oranla daha eli açık olarak bile değerlendirilebilir. Siz düşünün artık...

Bu arada, eşimin burada aldığı işyeriyle ilgili düzenli ödeme yapması gerekiyor bir süre. Ama buna rağmen elinde nakit parası mevcut, sıfırı tüketmiş durumda değiliz çok şükür. Ama tuttuğumuz evin ilk kirasının bir kısmını bile benden ödememi rica etti toplu ödemelerini bahane ederek. Bundan sonraki ay kira bedellerini de ben maaşımla karşılayacağım, o da evi geçindirecek. O şekilde bir ricası oldu ve bende "hayat müşterek, ailesinden de destek görmüyor, burda yeni iş kuracak, ona yüklenmeyim" diye kabul ettim.Şimdi ailesinden destek görmediği ve benim için şehir değiştirdiğini düşünerek bana ona maddi yönden yardımcı olmak çok mantıksız gelmiyor ama ailem de onun bir erkek olarak evini geçindirmek zorunda olduğunu, bu isteklerinin mantıksız olduğunu ve maaşımı yemeyi düşündüğünü düşünüyorlar. Mevcutta parası olduğu halde, maaşımın büyük bölümünü kiraya vermek benim de hoşuma gitmiyor açıkçası, çünkü ailemle yaşasam çok daha rahatım ve bu şekilde maddi kaygılarım da yok.

Ayrıca, eşim onlarda nişanda onlarda böyle bohça vs gibi nişan düğün geleneği olmadığını söylemişti ama yatak odasını nasıl döşeyeceğimizle ilgili konuştuğumuzda hemen yatak odası gelinin çeyizi diyiverince şaşırdım açıkçası. Bu gibi tutumlarından ötürü bazen beni kullanmaya çalıştığından da şüpheleniyorum ailem gibi. Ya evlenince maaşımla ilgili harcamama karışırsa, ev masraflarını bile benim üzerime atmak isterse diye korkuyorum. Yanlış mı düşünüyorum, bilmiyorum... Evlilik bütçesi nasıl olmalı? Siz nasıl yapıyorsunuz? Lütfen yardımcı olun.

Kına hazırlıklarında bile kına çerezi erkek tarafına ait olmasına rağmen 100 liralık şeyi ondan istemeyelim diye biz söylemiyoruz ama o da böyle bişey teklif etmiyor. Kına için ayakkabı istediğimde bile "evden giysen olmaz mı? düğün ayakkabısını giysen olmaz mı?" falan diyip beni cimriliğiyle sinir ediyor. İşin sonunda onunla kavgam neticesinde kına ayakkabısı da alacak ama yapılması gereken minimum şeylere bile "ne gerek var" diyip herşeyde onunla tartışmak zorunda kalmam beni yoruyor.

3-Ben ve ailem, ev, düğün, evin döşenmesi konusunda çok heyecanlıyız ve asla ondan boyunu aşan bir beklenti içinde değiliz gerek düğün hazırlıkları gerek ev döşenmesi konusunda. Annem de bütün iyi niyetiyle eşim evimize geldiğinde "düğün için şunu yapalım, şöyle olsa, böyle olsa..." diye güzel güzel bizim üstümüze düşen yapacaklarımızı anlatıyor. Eşim annem ve babamla bu konulara hiç girmiyor, neşemize katılmıyor, telefonda oyun oynuyor o sırada. Annem bişey sorsa, sadece soruya cevap verip susuyor. Ev konusunda da"Aman, ne var bunda, ev değil mi döşenir" diyor ama düğüne sayılı günler kaldı ve geri kalan sürede onun benim şehrime gelmesi lazım ki evi döşeyebilelim. Eşim kendisine ters gelen bir durum olursa, kendi olumsuz fikrini aileme de rahat rahat söylüyor. Kendi annesi ve babası ile evlerinde soğuk bir ilişkisi var ama benim ailemle olan ilişkim öyle değil. Eşim ailemi fazla benimsemişçesine onlara karşı çok rahat ve suskun. Bu durum da bana ve aileme çok garip ve yabani geliyor.bana ailemi sevmediğini, yarın evlenince ailem evimize ziyarete gelse onları istemeyebileceğini ya da benim ailemin evine çok fazla gitmemizi istemeyebileceğini bile düşündürüyor açıkçası. Ben onun ailesine karşı kendi ailem gibi sıcak davranırken, onun aileme yabani davrandığını kendisine söylediğimde saçmalama, sürekli düğün konuşuluyor ve bundan sıkılıyorum ben diyor. Benim kadar heyecanlı olmamasını sorduğumda ise ancak, belki Düğün saatinde heyecanlanacağını söylüyor, onun bu heyecansızlığı, evi döşerken 100 yere bakıp en ucuzunu ve en makul olanını bulmaya çalışması benim heveslerimi kırıyor açıkçası. Beni gerçekten sevmiyor mu acaba diye bile düşünüyorum. Boşa mı kuruntu ediyoruz? Ben ailemin tek çocuğuyum, onlar benim bugüne kadarki en büyük arkadaşımdı ve onlarla yaptığım şeylerden çok zevk alıyorum.Bensiz yalnız kalacaklar ve haklı olarak ben de onlar da üzgün. Bir de evlenince onları daha az görecek olma ve eşimin bunu kısıtlamak istemesi fikri beni çok korkutuyor... Ayrıca ailem de dünyanın en sempatik ailesidir- kendi ailem diye demiyorum. İkisi de oğlum diye gözlerinin içine bakıyor ve soğukluğuna rağmen kötü düşünmeyip kötüye yormamaya çalışıyor. Kendi annesi oğluyla zerre ilgilenmiyor, tüm gün tv izleyip yatıyor ama benim annem onun ütülerini bile yapıyor bize geldiğinde, buna rağmen onlara soğuk davranması beni ve onları çok üzüyor.

4-Eşim se.se aşırı düşkün. Sürekli evlenince günde en az 2 kere se.s yapalım" deyip duruyor. Onun bu kadar se.se düşkün olması da beni korkutuyor, sürekli duş mu alacağım. Ne ara işime çalşacağım falan filan. Belki saçma bir kaygı ama sizce? Her gün/günde sabah ve akşam se.s mümkün mü evli hanımlar?

5-Son olarak, keşke tek derdim bu olsa, çok büyük bir problem değil ama yemek yapmayı ve ev işlerini bilmiyorum. Eşim evlenince öğrenirsin diyor ama bu yaşa kadar ev işi yapmayan biri için bundan sonra ev işi, yemek yapmak, işe gitmeki evde çalışmak ve cinsel hayat için ekstra zaman ayırmak gerekecek. Bütün bunların arasında ben ne ara aileme vakit ayıracağım?

6-Ailem çok konuşkan, sürekli bıcır bıcırız evde. Ama eşim yapısı gereği de suskun, gerekli olursa konuşuyor, bazen uzun süre arabada sessiz kalıyor, ona ters gelen birşey konuşulmuşsa içine atıyor ve ketum olduğu için söylemiyor. Sonra en olmadık anda o konuyu gündeme getirebiliyor.

O sessiz kalınca benim de tüm neşem kaçıyor, hevesim sönüyor, acaba yine neyi kafasına taktı diye düşünüyorum içimden. Ayrıca çok şüpheci ve kendisiyle ilgili birşey ortada yokken bile konuşulanların kendisini ve ailesini eleştirmek için konuşulduğunu sanıp kompleks yapabiliyor. Kompleksli olduğunu da kabul etmiyor. Ailemle birlikte ağzımızdan çıkanlara bile çok dikkat etmeye çalışıyoruz, yanlış anlar da üzerine çeker diye...

Onun bu tür davranması da beni üzüyor. En olmadık ufak şeylere takılıyor ve herşey iyi giderken bir anda sinirlenip kavga çıkarabiliyor, huzursuzluk yaratıyor. Çok sakin bir insandım ama onunla yaşadığım tartışmalar neticesinde artık tartışırken sakin kalamıyorum ve çok bağırıyorum ben de.Acaba evlenince ondan sıkılır mıyım, komşular sesimizi duyar mı saçma sapan bir konudan çıkan kavgadan ve birbirimizi çok mu yıpratırız diye düşünüyorum. Ne dersiniz, ne yapmalı? Sürekli susan, canı isterse konuşan bir insanı nasıl konuşturabilirim? Ya ailemin de gelmesinden rahatsızlık duyarsa veya benim gitmemden, ben ne yapacağım?

Çok uzun oldu, farkındayım ama düğüne günler kala çok duygusal ve doluyum. Endişelerim boşa mı? Lütfen fikir verin.

Okudum hepsini. Madde madde cevaplamak istedgim icin alinti yapiyorum. Bi yerde nisanlim bi yerde esim diyosun, nikah oldu dugun olmadi sanirim, ben Nisanlim hitabinden devam ediyorum yazimda.

1. bohca yapmak istemeyen bi kv yzunden zorla ogluna bohca dizdirmek sacma olmus. ´Canim bohca yapmiyalim, ama bazi eksiklerim var onlari alalimmi´ deseydin keske. Annenle damat evde senin bohcani paketledi mevzusunu pek anlamadim. Aklima desense ´dogum gunu pastam su renk olsun, tadi soyle olsun, hediye olark sunu sunu alin, ama adi surprizz dogum gunu partisi haa, ben bilmiyorum´ der gibi olmus yok paketlemek, yok bohca dizdirmek felan( dogru anlayabildiysem eger mevzuyu).

Bi insanin yapisi soguksa degistiremezsin, ´Senin annen baban boyle boyle yapti´ diyip basinin etini yemek bi fayda getirmez. Bu dahada yokusa surer herseyi cunku yapmayan yine yapmaz, burda yiprananda nisanlin olur. Ha bu yasananlar sana ne eksi arti saglar? Nisanlinin anacligni gorursun, ayrilirsin yol yakinken yada nisanlin senin arkanda durur ve rahat bi hisle devam edersiniz.
Ayrica 70-75 yaslardaki insanlarimiz jumping mi yapiyorda sen nisanlinin ailesinin yasina gore cok gereksiz bos yasadiklarni soyluyorsun?

2. Para keselerinin ayri olmasi. Eger nisanlin ´ Ben kinadaki ve dugundeki ayakkabilarin ayri oldugunu bilmiyorum´ diyorsa buna inana bilirsin. Cunku bende bi kac sene oncesine kadar ayri oldugunu bilmiyorum. Hos zaten yeterince para uctgunu var sayarsak bana sorarsan olurmu 2 gun ayni ayakkabi?? Olur. Gumus rengi bi ayakkabi alirsin, iki kiyafetin altinada giyersin.
Nisanlinin ´ Onu kiz tarafi yapar´ sozu bence kvnin diretmesiydi.Nisanlin icin hersey sarpa sarmis durumda. Dugun masrafli istir, belki bos anina geldi ve masraftan kacinmak istedi. Ben sorun goremedim, tabi egerki bu anasinin dayatlariyla gelip durmaya devam ederse evet sorun bu. Anac deriz biz buna.
´Ne gerek var´'sozunu cok kullaniyor diyorsun. Bu duruma bagli. Mesela ben olsam bende bohcaya ne gerek var derdim. Belkide haklisindir pintidir, ama bu ne gerek varlar herkes icin farklidir, onu ayri degerlendirmeliyiz.

3. Ailene karsi tutumu benide korkuttu. Ailen cok yuz veriyor gibi. Uzerine titriyorlar gibi. Riskli. Besle kargayi oysun gozunu olmasin.. senin ilerde ailene gitmene karisirmi su an bunu bilemeyiz, ama ´ hadi anneme gidelim´ diycek oldugunda ´ne gerek var, ben gelmesemde olur´ sozu olasi.

4. Bu konuda korkma. Erkeklerin kadinlardan daha cabuk pili biter, sarj illa lazim.

5. Yemek ve ev isi demissin. Calisicakmisin evlenince? Nerde calisiyosun? kac gun kas saatligine. Benee istedikce ogrenirsin herseyi. Ben eskiden annemin dayatmasiyla yemek yapmaya calisirdim guya ilerde zorluk cekmiyim dye. Su an hala bekarim ve hicte umrumda degil yok ogreniyim felan. Mutfagi severim ama mecburi olara ogrenmeyi sevmem. Hic mutfaga girmeyen ablam bile su an guzel yemekler yapiyorsa ben her turlu yaparim zamani gelince. Eger isten sonra vaktinde kaliyorsa alirsin eline bi kitap baslarsin tarifi yapmaya. Ogrenirsin zmanla uzulme.

6. Ketum birisi zordur. Bu huyunu kirmalisin. Baska sansin yok. Oturup konusmak ilk secenek.
 
Merhaba hanımlar,

Bir aya düğünüm var. Eşim benim ilk erkek arkadaşım. Onu sevmeme rağmen, düğüne yaklaştıkça içimde bazı huzursuzluklar hissediyorum. Bu hisler evlilik öncesinde normal mi, yoksa bunları hissetmem eşimin ve ailesinin davranışları ile mi alakalı? Biraz uzun oldu ama hepsini okuyup yorum yapabilirseniz çok memnun olurum.

İçimdeki huzursuzlukları aşağıda sırasıyla maddeler halinde aktarıyorum size:

1-Eşim başka bir şehirden benim yaşadığım şehre taşınacak (bu ailemin ve benim en baştaki şartımızdı çünkü ve o da kabul etti) ve bu şehirde yapmakta olduğu işle ilgili yeni bir yer açacak. Aslında bu şehirde işleri yolunda giderse, uzun vadede işlerini büyütmüş olacağız.

Eşimin ailesi beni seviyor diye düşünüyordum ama bu şehir durumunu uzun bir süre bilmiyorlardı, eşim bunu düğün yaklaştıkça onlara yavaş yavaş söylemeyi düşünmüş. Yaklaşık 2 aydan beri ise durumdan haberdarlar. Ancak sorun şu ki: bu durumu bilmezden önce de -ve bu durumu bildiklerinden sonra da- eşime nişan ve düğün süreciyle ilgili hiçbir maddi destek sağlamadılar/sağlamıyorlar. Ayrıca, annesi de babası da 70-75 yaş civarındalar ve evde sürekli yatıyorlar. Nişan döneminde şehir mevzuundan habersizlerdi, ama buna rağmen eşime nişanla alakalı ihtiyacınız var mı, destek olalım mı gibi birşey sormadılar. Eşim de ailesinin yaşlılığı ve evden çıkmaması sebebiyle bugüne kadar nişan, düğün gibi etkinliklere pek katılmamış ve ne yapılması gerektiğini bilmiyordu. Annesine bahsettiğinde annesi "bizde böyle adet yok, benim zamanımda var mıydı, bunlar boş şeyler" diyordu ve bunları bana karşı ileri sürerek masraf yapmak istemiyordu. Onca hevesim ve ısrarım üzerine nişan bohçasını kendi bütçesinden karşıladı. Kayınvalidenin yapması gereken bohça süslemelerini dahi, benim annem bizim evde eşimle birlikte yaptı. Nişan günü eşime ve kendilerine düzdüğümüz bohçayı bile kayınvalideme gösterdiğimizde "iyi, teşekkür ederiz, bunlar boş şeyler" demeye devam ediyordu. Bir kere bile "benim oğlum kızınıza nasıl bohça düzdü, onu da görelim" demedi, ben de kv ye bohçamı hiç göstermemeyi tercih ettim. Neticede "hepsi boş"... Nitekim, tam tahmin edeceğiniz üzere, nişanda da kvnin gençken kullandığı bir kolye dışında birşey takmadılar. Ailem de bu durumu çok garipsiyor haklı olarak ve karşılarında hiçbir konuda konuşacak muhatap bulamadıkları için çok sıkılıyorlar. Eşin muhatap olmuyor mu diyorsanız, hayır: o da olmuyor, ailemle o konulara hiç girmiyor, ailem girerse de bu tür mevzuların kendisini sıktığını, bunaldığını söyleyip, oda değiştiriyor.

Burada ufak bir dipnot aktarıcam: eşim bu yaşa kadar kendi birikimini çalışarak yapmış biri ama biraz da cimri. Nişan bohçasını bile "ona ne gerek var, buna ne gerek var" diye diye yaptı.

Ev alacaktık ama ailesi para vermedi. Benim ailem yardım edecekti, eşimin birikimi dışında biraz da onlardan yardım görebilseydik ev sahibi olacaktık ama olmadı. Şimdi ev kiraladık, ancak ailesinden eşya için de yardım istediğinde "bizi ve burda kurulu işini bırakıp farklı bir şehre gitmeyi sen tercih ettin, sonuçlarına da sen katlanırsın" diyorlarmış. Eşim ailesiyle ilgili hiçbir konudan bana ve aileme de bahsetmiyor bu arada. Onların tutumlarını hoş karşılamasa da, ailesini bizim yanımızda kötülemek istemiyor. Bunu bile bir tartışmamız sırasında ağzından kaçırdı. Resmen eşimi sürekli benim şehrime taşınacağı için içten içe dolduruyor ama annesi ve babası. Yani bütün gün evde yatıp resmen ölümü bekliyorlar. Annesi ve babasının emekli maaşları da iyi, iyi bir birikim yaptıklarını tahmin ediyorum. Eşim dışında bir çocukları daha var. Onca birikimi ona mı aharcayacaklar ne yapacaklar bilmiyorum? Henüz nişanlı değilken, ailesiyle ilk tanıştığımız bayramda kv bana eskilerinden bir yüzük takmıştı. Şimdi nerdeyse düğün arefesindeyiz ama geçen bayramda hiçbir şey takmadılar. KV bana bir parça kumaş verdi, "sana aldım, elbise diktir" diye. Ailem gelenekleri bildikleri için, seslerini çıkarmıyorlar ama onun ailesinin bu pasifliğine çok şaşırıyorlar.

Eşimse onların kendisine destek olmamalarına zaman zaman çok kızıyor ama bir süre kızsa bile sonra yapılanları unutuyor, kendilerince haklılar diyor ve benim yanıma geldiğinde her gün ailesini arıyor, anasını babasını soruyor, ellerinden öpüyor. Anasının en ufak bir sitemi, onu bütün gün suskunluğa itiyor, kafasına takıyor ve içine atıyor.

Ben, ailesinin bana oğullarının yanında belli etmeyip normal davransalar da aslında oğullarının benimle evlenip şehir değiştirmesini istemediklerini, kendi yanlarından ayrılmasını istemediklerini, bu nedenlerle de benimle evlenmesini desteklemediklerini ve maddi yönden destek olmadıklarını düşünüyorum artık. Geçen bayram, onları ziyarete gittiğimde evlerine misafir gelen akrabaları "gelininiz çok güzel" dediğinde bile, kv "güzellik gelip geçici, huyu güzel olsun" diyor, eşim aksini iddia etse de ben asla "evet gelinim çok güzeldir" dediğini duymadım.

Evlenince de ailesinin aramızda sorun yaratabileceğini düşünüyorum açıkçası. Şimdi eşim ben şehir değiştirmeye çok kararlıyım, onların ne dediği önemli değil diyor ama Allah korusun onlara birşey olsa veya bu şehirde iş yapamasa, "ben senin yüzünden şehir değiştirdim, o yüzden oldu bunlar" derse bu evlilik beni üzer.

2- Eşimin maddi yönden çok net ayrımları var. Yani, bir örnek olarak, ben onunlayken alışverişe çıktığımda kendime giysi alırsam, "dur hayatım, ben ödeyim, sen benim eşimsin aramızda paranın lafı mı olur" demiyor asla. Bense ondan daha düşük maaş almama rağmen, ona bişey alırsam o mutlu olacak diye mutlu oluyorum. Bunu onunla daha önce kaç kere konuştum ama sonuç çok fazla değişmedi, eşimde "senin harcaman-benim harcamam" ayrımı çok net. Bunun aile yapılarından kaynaklanabileceğini de düşünüyorum. Evlerinde de sanırım öyle bir ayrım var, zaten onca maaşa rağmen çok cimri yaşıyorlar, resmen varyemezler. Eşim yine ailesinin yanında, onlara oranla daha eli açık olarak bile değerlendirilebilir. Siz düşünün artık...

Bu arada, eşimin burada aldığı işyeriyle ilgili düzenli ödeme yapması gerekiyor bir süre. Ama buna rağmen elinde nakit parası mevcut, sıfırı tüketmiş durumda değiliz çok şükür. Ama tuttuğumuz evin ilk kirasının bir kısmını bile benden ödememi rica etti toplu ödemelerini bahane ederek. Bundan sonraki ay kira bedellerini de ben maaşımla karşılayacağım, o da evi geçindirecek. O şekilde bir ricası oldu ve bende "hayat müşterek, ailesinden de destek görmüyor, burda yeni iş kuracak, ona yüklenmeyim" diye kabul ettim.Şimdi ailesinden destek görmediği ve benim için şehir değiştirdiğini düşünerek bana ona maddi yönden yardımcı olmak çok mantıksız gelmiyor ama ailem de onun bir erkek olarak evini geçindirmek zorunda olduğunu, bu isteklerinin mantıksız olduğunu ve maaşımı yemeyi düşündüğünü düşünüyorlar. Mevcutta parası olduğu halde, maaşımın büyük bölümünü kiraya vermek benim de hoşuma gitmiyor açıkçası, çünkü ailemle yaşasam çok daha rahatım ve bu şekilde maddi kaygılarım da yok.

Ayrıca, eşim onlarda nişanda onlarda böyle bohça vs gibi nişan düğün geleneği olmadığını söylemişti ama yatak odasını nasıl döşeyeceğimizle ilgili konuştuğumuzda hemen yatak odası gelinin çeyizi diyiverince şaşırdım açıkçası. Bu gibi tutumlarından ötürü bazen beni kullanmaya çalıştığından da şüpheleniyorum ailem gibi. Ya evlenince maaşımla ilgili harcamama karışırsa, ev masraflarını bile benim üzerime atmak isterse diye korkuyorum. Yanlış mı düşünüyorum, bilmiyorum... Evlilik bütçesi nasıl olmalı? Siz nasıl yapıyorsunuz? Lütfen yardımcı olun.

Kına hazırlıklarında bile kına çerezi erkek tarafına ait olmasına rağmen 100 liralık şeyi ondan istemeyelim diye biz söylemiyoruz ama o da böyle bişey teklif etmiyor. Kına için ayakkabı istediğimde bile "evden giysen olmaz mı? düğün ayakkabısını giysen olmaz mı?" falan diyip beni cimriliğiyle sinir ediyor. İşin sonunda onunla kavgam neticesinde kına ayakkabısı da alacak ama yapılması gereken minimum şeylere bile "ne gerek var" diyip herşeyde onunla tartışmak zorunda kalmam beni yoruyor.

3-Ben ve ailem, ev, düğün, evin döşenmesi konusunda çok heyecanlıyız ve asla ondan boyunu aşan bir beklenti içinde değiliz gerek düğün hazırlıkları gerek ev döşenmesi konusunda. Annem de bütün iyi niyetiyle eşim evimize geldiğinde "düğün için şunu yapalım, şöyle olsa, böyle olsa..." diye güzel güzel bizim üstümüze düşen yapacaklarımızı anlatıyor. Eşim annem ve babamla bu konulara hiç girmiyor, neşemize katılmıyor, telefonda oyun oynuyor o sırada. Annem bişey sorsa, sadece soruya cevap verip susuyor. Ev konusunda da"Aman, ne var bunda, ev değil mi döşenir" diyor ama düğüne sayılı günler kaldı ve geri kalan sürede onun benim şehrime gelmesi lazım ki evi döşeyebilelim. Eşim kendisine ters gelen bir durum olursa, kendi olumsuz fikrini aileme de rahat rahat söylüyor. Kendi annesi ve babası ile evlerinde soğuk bir ilişkisi var ama benim ailemle olan ilişkim öyle değil. Eşim ailemi fazla benimsemişçesine onlara karşı çok rahat ve suskun. Bu durum da bana ve aileme çok garip ve yabani geliyor.bana ailemi sevmediğini, yarın evlenince ailem evimize ziyarete gelse onları istemeyebileceğini ya da benim ailemin evine çok fazla gitmemizi istemeyebileceğini bile düşündürüyor açıkçası. Ben onun ailesine karşı kendi ailem gibi sıcak davranırken, onun aileme yabani davrandığını kendisine söylediğimde saçmalama, sürekli düğün konuşuluyor ve bundan sıkılıyorum ben diyor. Benim kadar heyecanlı olmamasını sorduğumda ise ancak, belki Düğün saatinde heyecanlanacağını söylüyor, onun bu heyecansızlığı, evi döşerken 100 yere bakıp en ucuzunu ve en makul olanını bulmaya çalışması benim heveslerimi kırıyor açıkçası. Beni gerçekten sevmiyor mu acaba diye bile düşünüyorum. Boşa mı kuruntu ediyoruz? Ben ailemin tek çocuğuyum, onlar benim bugüne kadarki en büyük arkadaşımdı ve onlarla yaptığım şeylerden çok zevk alıyorum.Bensiz yalnız kalacaklar ve haklı olarak ben de onlar da üzgün. Bir de evlenince onları daha az görecek olma ve eşimin bunu kısıtlamak istemesi fikri beni çok korkutuyor... Ayrıca ailem de dünyanın en sempatik ailesidir- kendi ailem diye demiyorum. İkisi de oğlum diye gözlerinin içine bakıyor ve soğukluğuna rağmen kötü düşünmeyip kötüye yormamaya çalışıyor. Kendi annesi oğluyla zerre ilgilenmiyor, tüm gün tv izleyip yatıyor ama benim annem onun ütülerini bile yapıyor bize geldiğinde, buna rağmen onlara soğuk davranması beni ve onları çok üzüyor.

4-Eşim se.se aşırı düşkün. Sürekli evlenince günde en az 2 kere se.s yapalım" deyip duruyor. Onun bu kadar se.se düşkün olması da beni korkutuyor, sürekli duş mu alacağım. Ne ara işime çalşacağım falan filan. Belki saçma bir kaygı ama sizce? Her gün/günde sabah ve akşam se.s mümkün mü evli hanımlar?

5-Son olarak, keşke tek derdim bu olsa, çok büyük bir problem değil ama yemek yapmayı ve ev işlerini bilmiyorum. Eşim evlenince öğrenirsin diyor ama bu yaşa kadar ev işi yapmayan biri için bundan sonra ev işi, yemek yapmak, işe gitmeki evde çalışmak ve cinsel hayat için ekstra zaman ayırmak gerekecek. Bütün bunların arasında ben ne ara aileme vakit ayıracağım?

6-Ailem çok konuşkan, sürekli bıcır bıcırız evde. Ama eşim yapısı gereği de suskun, gerekli olursa konuşuyor, bazen uzun süre arabada sessiz kalıyor, ona ters gelen birşey konuşulmuşsa içine atıyor ve ketum olduğu için söylemiyor. Sonra en olmadık anda o konuyu gündeme getirebiliyor.

O sessiz kalınca benim de tüm neşem kaçıyor, hevesim sönüyor, acaba yine neyi kafasına taktı diye düşünüyorum içimden. Ayrıca çok şüpheci ve kendisiyle ilgili birşey ortada yokken bile konuşulanların kendisini ve ailesini eleştirmek için konuşulduğunu sanıp kompleks yapabiliyor. Kompleksli olduğunu da kabul etmiyor. Ailemle birlikte ağzımızdan çıkanlara bile çok dikkat etmeye çalışıyoruz, yanlış anlar da üzerine çeker diye...

Onun bu tür davranması da beni üzüyor. En olmadık ufak şeylere takılıyor ve herşey iyi giderken bir anda sinirlenip kavga çıkarabiliyor, huzursuzluk yaratıyor. Çok sakin bir insandım ama onunla yaşadığım tartışmalar neticesinde artık tartışırken sakin kalamıyorum ve çok bağırıyorum ben de.Acaba evlenince ondan sıkılır mıyım, komşular sesimizi duyar mı saçma sapan bir konudan çıkan kavgadan ve birbirimizi çok mu yıpratırız diye düşünüyorum. Ne dersiniz, ne yapmalı? Sürekli susan, canı isterse konuşan bir insanı nasıl konuşturabilirim? Ya ailemin de gelmesinden rahatsızlık duyarsa veya benim gitmemden, ben ne yapacağım?

Çok uzun oldu, farkındayım ama düğüne günler kala çok duygusal ve doluyum. Endişelerim boşa mı? Lütfen fikir verin.

Kelime kelime okuduğum yazdıklarınızı.nereden başlıyayım bilmiyorum.birkere se. İçin erkek milleti abazalığından böyle bi beklenti içine giriyor.iş güç gelen giden vs derken okadar sıklığa vaktiniz olmaz zaten.sadece bunu bukadar çok dile getirip seni korkutmamasını söyle.Ailesi konusundada şu saatten sonra yapılcak birsey yok zorla olmuyor malesef böyle şeyler.eğer konuşmaktan çekinmiyorsan onlarada söyle bu maddi konuyu rahatla.keza ben hep içime atarım beceremiyorum onlara karsı birsey demeyi iyi olsakta olmasakta. Taşınma konusundaki kaygılarını onada söyle.böyle bir endişen olduğunu sorumlu tutup tutmayacağını bu durumun evliliğe nasıl yansır acaba kısmını.maaş konusuna gelince mağdem elinde parası var kesinlikle verme beş kuruş para. Sizin için alınan eşyaya ve çeyizine harcadığını hatta yetmediğini söyle.mağdem onun ailesinin hiçbirşey yapmayısını anlayısla karşılıyor seninkileride karsılasın. Bende yük olmak istemiyorum kendimde bizim için olanlara harcıycam de.Kim ne derse desin maddi konu çok çok önemli.ileride yarom maastan tümüne gecerse bunu mecburiyete cevırırse alış verişine karısırsa sorunların önüne gecemezsin.zaten böyle düşündüğüne göre destek olması gereken yerde olursun ama parası olduğu halde bunu yapıyorsa ipleri sıkı tut şimdiden.son olarak bu saydığın şeyleri suyuna gide gide onada anlat.cevaplandır.bu kaygılarını gecıstırmesıne müsade etme.cevaplamasını sağla.cevaplara görede tavır alırsın yolunu çizersin
 
Oncelikle tamamini bitiremedik ancak okudugum kısımlar ile ilgili fiktlrimi beyan edeyim..

siz oncelikler severek ve taniyarak evlilik karari aldiniz değil mi?
hen kendi adima kadinin yada erkegin surada yasamazsak evlenmeyiz sartini anlayabilmis değilim.iki gönül bir olduktan sonra fizanda olsa yerlesilir. Sizin oraya kurduğu is allah korusun tutmaz ise ne yapacaksiniz mesela.. tani bunlari jonusup anlasmissinizdir ama gercekten garipsedigim bir durum.

aile de kendisi de bunu cok büyükfedakarlik gorerek ileride sorun oisturabilecekleri bir durum.

Öte taraftan kimse ev almak zorunda degil.
ancak evlilik sürecinde ki beklentiler ister istemez oluyorm kucuk bir hediye cok kiymetli geliyor biz gelinlerin gözünde..

esiniz gercekten cimri. Keske tanisma sürecinde farketmis olsaydiniz. umarim zorlanmadan cozebilirsiniz.
Evlilikte sevgililikte senin paran benim param olmamali.
ayrica bence de nisan bohcasina ne gerek var :)
Nisan kiyafetini birlikte alirsaniz bence tamamdir.
Biz yapmadik ama cimrilikle ilgisi yok. Kayinvalidem kredi kartini verdi ne istiyorsaniz alin dedi mesela sonrasinda. Dahabiyi oldu benc3
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Hepsini üşenmeden okudum cidden. Nişanlınızın cimriliği hoş birşey değil tabi ki ama kirayı ödemek neden bu kadar zor geldi onu anlayamadım. Sonuçta yeni br iş açmak istiyor anladığım kadarıyla onu tamamen bütün herşeyin pençesine atınca herşey ondan sorumlu olunca içiniz nasıl rahat edecek zaten. Ayrıca ailesi konusunda bence birşey söyleyemezsiniz. İster para verirler ister vermezler. Bu onların seçimi ki bir de oğlunun kızın tarafına gideceğini öğrenen bir aile nasıl içerlemesin bu konuya. 70-75 yaşında diyorsunuz ve onlardan bohça peşinde koşmasını bekliyorsunuz bu da bir garip. Ve de sizin ev almanıza neden para vermeleri gerekiyor o da bir muallak. Tamam nişanlınızın tutumu hoş değil cimrilik konusunda ama ona da hak verin belki elinde olan parayı ne olur ne olmaz diye bir köşede tutmak istiyor veya işi için harcaması gerekiyor. Senin paran benim param olayını da ailesinden öyle gördüğü için o şekilde düşünüyordur. Ama siz bunu evlilik aşamasına gelene kadar nasıl farketmediniz şimdi mi sorun oldu onu da anlamadim. Bana kalırsa sizin değil de nişanlınızın evlilik öncesi sendromuna girmesi gerekiyor çünkü sizin ve aileniz tarafından belli etmemeye çalışsanız bile dışlanmış. Kim bilir kendisi nasıl hissediyordur..
 
Yorumlarınız için çok teşekkürler. Ben de tutumlu bir aileden geliyorum, fazla ayakkabıya elbet karşıyım ama beni sinirlendiren şöyle bir tutum: kendisine 300 tl lik ayakkabı alıyor onca ayakkabısı olmasına rağmen ve indirimde olduğu için birkaç tane daha alsam mı diye düşünüyor ama bana 100 liralık ayakkabıya gelince ne gerek var diyor. İnsan tutumluysa her yerde öyle davranmalıdır, bu gibi davranışları bana doğru gelmiyor...


Şimdi olay daha farklı oldu. Ben genel anlamda bir tutumluluğu olduğunu düşünmüştüm ama bu şekilde olması çok çirkin. Sanki sizden sakınıyormuş gibi bir durum olmuş. Hiç peki bu şekilde ifade ettiniz mi kendisine? Daha yumuşak bir ifadeyle, kendisi için yaptığı harcamalarda gösterdiği özeni size göstermediği hususunda falan?
 
Buraya kadar okudum; bir tek ayıp derim, yazıklar olsun derim onu da sana derim. Bahsettiğin insanlar '75, yaşında..

'Eşim dışında bir çocukları daha var. Onca birikimi ona mı aharcayacaklar ne yapacaklar bilmiyorum? Henüz nişanlı değilken, ailesiyle ilk tanıştığımız bayramda kv bana eskilerinden bir yüzük takmıştı. Şimdi nerdeyse düğün arefesindeyiz ama geçen bayramda hiçbir şey takmadılar.'
 
Ya ben hic aramam demiyorum, ama böyle söz nisan asamasinda bana yapmacik geliyor. Daha tanimiyorsun etmiyorsun. Ne bilim, o tür telefon sohbetler "eee nasilsin, iyimisin" cinsinden öteye gitmez. Mesela evlendikten ve benim evime bir kac defa geldikten sonra daha ararim gibime geliyor.

Yas 30 küsür diyelim :)
iletişim kurdukça yakınlaşma olur. elbette hal hatır sormaktan öte geçmiyor. yeni tanıştığın biriyle ne konuşuyorsan, o kadar. ama canım kızım, yavrucum, ahhh annecim gibi konuşmalar bana da yapmacık geliyor. :KK48: öyle konuşmalar yapanların ilişkileri genel olarak evlenince bozuluyor. ben k.validem ve k.pederimle "siz" diye hitap ederek konuşurum. o da ismimi söyler, en fazla nasılsın kızım der. hazırlıklar nasıl gidiyor, bize ihtiyaç duyduğunda burda olduğumuzu biliyorsun değil mi? diye devam eder. kendine iyi bak, allaha emanet diyerek de biter. hiç aramasa nasıl ısınayım? ben hiç aramasam o nasıl ısınsın? nihayetinde hiç görüşmesek iki haftada bir görüşeceğiz. her ilişkinin dinamiği farklıdır gerçi.:anneadayı:
 
Merhaba hanımlar,

Bir aya düğünüm var. Eşim benim ilk erkek arkadaşım. Onu sevmeme rağmen, düğüne yaklaştıkça içimde bazı huzursuzluklar hissediyorum. Bu hisler evlilik öncesinde normal mi, yoksa bunları hissetmem eşimin ve ailesinin davranışları ile mi alakalı? Biraz uzun oldu ama hepsini okuyup yorum yapabilirseniz çok memnun olurum.

İçimdeki huzursuzlukları aşağıda sırasıyla maddeler halinde aktarıyorum size:

1-Eşim başka bir şehirden benim yaşadığım şehre taşınacak (bu ailemin ve benim en baştaki şartımızdı çünkü ve o da kabul etti) ve bu şehirde yapmakta olduğu işle ilgili yeni bir yer açacak. Aslında bu şehirde işleri yolunda giderse, uzun vadede işlerini büyütmüş olacağız.

Eşimin ailesi beni seviyor diye düşünüyordum ama bu şehir durumunu uzun bir süre bilmiyorlardı, eşim bunu düğün yaklaştıkça onlara yavaş yavaş söylemeyi düşünmüş. Yaklaşık 2 aydan beri ise durumdan haberdarlar. Ancak sorun şu ki: bu durumu bilmezden önce de -ve bu durumu bildiklerinden sonra da- eşime nişan ve düğün süreciyle ilgili hiçbir maddi destek sağlamadılar/sağlamıyorlar. Ayrıca, annesi de babası da 70-75 yaş civarındalar ve evde sürekli yatıyorlar. Nişan döneminde şehir mevzuundan habersizlerdi, ama buna rağmen eşime nişanla alakalı ihtiyacınız var mı, destek olalım mı gibi birşey sormadılar. Eşim de ailesinin yaşlılığı ve evden çıkmaması sebebiyle bugüne kadar nişan, düğün gibi etkinliklere pek katılmamış ve ne yapılması gerektiğini bilmiyordu. Annesine bahsettiğinde annesi "bizde böyle adet yok, benim zamanımda var mıydı, bunlar boş şeyler" diyordu ve bunları bana karşı ileri sürerek masraf yapmak istemiyordu. Onca hevesim ve ısrarım üzerine nişan bohçasını kendi bütçesinden karşıladı. Kayınvalidenin yapması gereken bohça süslemelerini dahi, benim annem bizim evde eşimle birlikte yaptı. Nişan günü eşime ve kendilerine düzdüğümüz bohçayı bile kayınvalideme gösterdiğimizde "iyi, teşekkür ederiz, bunlar boş şeyler" demeye devam ediyordu. Bir kere bile "benim oğlum kızınıza nasıl bohça düzdü, onu da görelim" demedi, ben de kv ye bohçamı hiç göstermemeyi tercih ettim. Neticede "hepsi boş"... Nitekim, tam tahmin edeceğiniz üzere, nişanda da kvnin gençken kullandığı bir kolye dışında birşey takmadılar. Ailem de bu durumu çok garipsiyor haklı olarak ve karşılarında hiçbir konuda konuşacak muhatap bulamadıkları için çok sıkılıyorlar. Eşin muhatap olmuyor mu diyorsanız, hayır: o da olmuyor, ailemle o konulara hiç girmiyor, ailem girerse de bu tür mevzuların kendisini sıktığını, bunaldığını söyleyip, oda değiştiriyor.

Burada ufak bir dipnot aktarıcam: eşim bu yaşa kadar kendi birikimini çalışarak yapmış biri ama biraz da cimri. Nişan bohçasını bile "ona ne gerek var, buna ne gerek var" diye diye yaptı.

Ev alacaktık ama ailesi para vermedi. Benim ailem yardım edecekti, eşimin birikimi dışında biraz da onlardan yardım görebilseydik ev sahibi olacaktık ama olmadı. Şimdi ev kiraladık, ancak ailesinden eşya için de yardım istediğinde "bizi ve burda kurulu işini bırakıp farklı bir şehre gitmeyi sen tercih ettin, sonuçlarına da sen katlanırsın" diyorlarmış. Eşim ailesiyle ilgili hiçbir konudan bana ve aileme de bahsetmiyor bu arada. Onların tutumlarını hoş karşılamasa da, ailesini bizim yanımızda kötülemek istemiyor. Bunu bile bir tartışmamız sırasında ağzından kaçırdı. Resmen eşimi sürekli benim şehrime taşınacağı için içten içe dolduruyor ama annesi ve babası. Yani bütün gün evde yatıp resmen ölümü bekliyorlar. Annesi ve babasının emekli maaşları da iyi, iyi bir birikim yaptıklarını tahmin ediyorum. Eşim dışında bir çocukları daha var. Onca birikimi ona mı aharcayacaklar ne yapacaklar bilmiyorum? Henüz nişanlı değilken, ailesiyle ilk tanıştığımız bayramda kv bana eskilerinden bir yüzük takmıştı. Şimdi nerdeyse düğün arefesindeyiz ama geçen bayramda hiçbir şey takmadılar. KV bana bir parça kumaş verdi, "sana aldım, elbise diktir" diye. Ailem gelenekleri bildikleri için, seslerini çıkarmıyorlar ama onun ailesinin bu pasifliğine çok şaşırıyorlar.

Eşimse onların kendisine destek olmamalarına zaman zaman çok kızıyor ama bir süre kızsa bile sonra yapılanları unutuyor, kendilerince haklılar diyor ve benim yanıma geldiğinde her gün ailesini arıyor, anasını babasını soruyor, ellerinden öpüyor. Anasının en ufak bir sitemi, onu bütün gün suskunluğa itiyor, kafasına takıyor ve içine atıyor.

Ben, ailesinin bana oğullarının yanında belli etmeyip normal davransalar da aslında oğullarının benimle evlenip şehir değiştirmesini istemediklerini, kendi yanlarından ayrılmasını istemediklerini, bu nedenlerle de benimle evlenmesini desteklemediklerini ve maddi yönden destek olmadıklarını düşünüyorum artık. Geçen bayram, onları ziyarete gittiğimde evlerine misafir gelen akrabaları "gelininiz çok güzel" dediğinde bile, kv "güzellik gelip geçici, huyu güzel olsun" diyor, eşim aksini iddia etse de ben asla "evet gelinim çok güzeldir" dediğini duymadım.

Evlenince de ailesinin aramızda sorun yaratabileceğini düşünüyorum açıkçası. Şimdi eşim ben şehir değiştirmeye çok kararlıyım, onların ne dediği önemli değil diyor ama Allah korusun onlara birşey olsa veya bu şehirde iş yapamasa, "ben senin yüzünden şehir değiştirdim, o yüzden oldu bunlar" derse bu evlilik beni üzer.

2- Eşimin maddi yönden çok net ayrımları var. Yani, bir örnek olarak, ben onunlayken alışverişe çıktığımda kendime giysi alırsam, "dur hayatım, ben ödeyim, sen benim eşimsin aramızda paranın lafı mı olur" demiyor asla. Bense ondan daha düşük maaş almama rağmen, ona bişey alırsam o mutlu olacak diye mutlu oluyorum. Bunu onunla daha önce kaç kere konuştum ama sonuç çok fazla değişmedi, eşimde "senin harcaman-benim harcamam" ayrımı çok net. Bunun aile yapılarından kaynaklanabileceğini de düşünüyorum. Evlerinde de sanırım öyle bir ayrım var, zaten onca maaşa rağmen çok cimri yaşıyorlar, resmen varyemezler. Eşim yine ailesinin yanında, onlara oranla daha eli açık olarak bile değerlendirilebilir. Siz düşünün artık...

Bu arada, eşimin burada aldığı işyeriyle ilgili düzenli ödeme yapması gerekiyor bir süre. Ama buna rağmen elinde nakit parası mevcut, sıfırı tüketmiş durumda değiliz çok şükür. Ama tuttuğumuz evin ilk kirasının bir kısmını bile benden ödememi rica etti toplu ödemelerini bahane ederek. Bundan sonraki ay kira bedellerini de ben maaşımla karşılayacağım, o da evi geçindirecek. O şekilde bir ricası oldu ve bende "hayat müşterek, ailesinden de destek görmüyor, burda yeni iş kuracak, ona yüklenmeyim" diye kabul ettim.Şimdi ailesinden destek görmediği ve benim için şehir değiştirdiğini düşünerek bana ona maddi yönden yardımcı olmak çok mantıksız gelmiyor ama ailem de onun bir erkek olarak evini geçindirmek zorunda olduğunu, bu isteklerinin mantıksız olduğunu ve maaşımı yemeyi düşündüğünü düşünüyorlar. Mevcutta parası olduğu halde, maaşımın büyük bölümünü kiraya vermek benim de hoşuma gitmiyor açıkçası, çünkü ailemle yaşasam çok daha rahatım ve bu şekilde maddi kaygılarım da yok.

Ayrıca, eşim onlarda nişanda onlarda böyle bohça vs gibi nişan düğün geleneği olmadığını söylemişti ama yatak odasını nasıl döşeyeceğimizle ilgili konuştuğumuzda hemen yatak odası gelinin çeyizi diyiverince şaşırdım açıkçası. Bu gibi tutumlarından ötürü bazen beni kullanmaya çalıştığından da şüpheleniyorum ailem gibi. Ya evlenince maaşımla ilgili harcamama karışırsa, ev masraflarını bile benim üzerime atmak isterse diye korkuyorum. Yanlış mı düşünüyorum, bilmiyorum... Evlilik bütçesi nasıl olmalı? Siz nasıl yapıyorsunuz? Lütfen yardımcı olun.

Kına hazırlıklarında bile kına çerezi erkek tarafına ait olmasına rağmen 100 liralık şeyi ondan istemeyelim diye biz söylemiyoruz ama o da böyle bişey teklif etmiyor. Kına için ayakkabı istediğimde bile "evden giysen olmaz mı? düğün ayakkabısını giysen olmaz mı?" falan diyip beni cimriliğiyle sinir ediyor. İşin sonunda onunla kavgam neticesinde kına ayakkabısı da alacak ama yapılması gereken minimum şeylere bile "ne gerek var" diyip herşeyde onunla tartışmak zorunda kalmam beni yoruyor.

3-Ben ve ailem, ev, düğün, evin döşenmesi konusunda çok heyecanlıyız ve asla ondan boyunu aşan bir beklenti içinde değiliz gerek düğün hazırlıkları gerek ev döşenmesi konusunda. Annem de bütün iyi niyetiyle eşim evimize geldiğinde "düğün için şunu yapalım, şöyle olsa, böyle olsa..." diye güzel güzel bizim üstümüze düşen yapacaklarımızı anlatıyor. Eşim annem ve babamla bu konulara hiç girmiyor, neşemize katılmıyor, telefonda oyun oynuyor o sırada. Annem bişey sorsa, sadece soruya cevap verip susuyor. Ev konusunda da"Aman, ne var bunda, ev değil mi döşenir" diyor ama düğüne sayılı günler kaldı ve geri kalan sürede onun benim şehrime gelmesi lazım ki evi döşeyebilelim. Eşim kendisine ters gelen bir durum olursa, kendi olumsuz fikrini aileme de rahat rahat söylüyor. Kendi annesi ve babası ile evlerinde soğuk bir ilişkisi var ama benim ailemle olan ilişkim öyle değil. Eşim ailemi fazla benimsemişçesine onlara karşı çok rahat ve suskun. Bu durum da bana ve aileme çok garip ve yabani geliyor.bana ailemi sevmediğini, yarın evlenince ailem evimize ziyarete gelse onları istemeyebileceğini ya da benim ailemin evine çok fazla gitmemizi istemeyebileceğini bile düşündürüyor açıkçası. Ben onun ailesine karşı kendi ailem gibi sıcak davranırken, onun aileme yabani davrandığını kendisine söylediğimde saçmalama, sürekli düğün konuşuluyor ve bundan sıkılıyorum ben diyor. Benim kadar heyecanlı olmamasını sorduğumda ise ancak, belki Düğün saatinde heyecanlanacağını söylüyor, onun bu heyecansızlığı, evi döşerken 100 yere bakıp en ucuzunu ve en makul olanını bulmaya çalışması benim heveslerimi kırıyor açıkçası. Beni gerçekten sevmiyor mu acaba diye bile düşünüyorum. Boşa mı kuruntu ediyoruz? Ben ailemin tek çocuğuyum, onlar benim bugüne kadarki en büyük arkadaşımdı ve onlarla yaptığım şeylerden çok zevk alıyorum.Bensiz yalnız kalacaklar ve haklı olarak ben de onlar da üzgün. Bir de evlenince onları daha az görecek olma ve eşimin bunu kısıtlamak istemesi fikri beni çok korkutuyor... Ayrıca ailem de dünyanın en sempatik ailesidir- kendi ailem diye demiyorum. İkisi de oğlum diye gözlerinin içine bakıyor ve soğukluğuna rağmen kötü düşünmeyip kötüye yormamaya çalışıyor. Kendi annesi oğluyla zerre ilgilenmiyor, tüm gün tv izleyip yatıyor ama benim annem onun ütülerini bile yapıyor bize geldiğinde, buna rağmen onlara soğuk davranması beni ve onları çok üzüyor.

4-Eşim se.se aşırı düşkün. Sürekli evlenince günde en az 2 kere se.s yapalım" deyip duruyor. Onun bu kadar se.se düşkün olması da beni korkutuyor, sürekli duş mu alacağım. Ne ara işime çalşacağım falan filan. Belki saçma bir kaygı ama sizce? Her gün/günde sabah ve akşam se.s mümkün mü evli hanımlar?

5-Son olarak, keşke tek derdim bu olsa, çok büyük bir problem değil ama yemek yapmayı ve ev işlerini bilmiyorum. Eşim evlenince öğrenirsin diyor ama bu yaşa kadar ev işi yapmayan biri için bundan sonra ev işi, yemek yapmak, işe gitmeki evde çalışmak ve cinsel hayat için ekstra zaman ayırmak gerekecek. Bütün bunların arasında ben ne ara aileme vakit ayıracağım?

6-Ailem çok konuşkan, sürekli bıcır bıcırız evde. Ama eşim yapısı gereği de suskun, gerekli olursa konuşuyor, bazen uzun süre arabada sessiz kalıyor, ona ters gelen birşey konuşulmuşsa içine atıyor ve ketum olduğu için söylemiyor. Sonra en olmadık anda o konuyu gündeme getirebiliyor.

O sessiz kalınca benim de tüm neşem kaçıyor, hevesim sönüyor, acaba yine neyi kafasına taktı diye düşünüyorum içimden. Ayrıca çok şüpheci ve kendisiyle ilgili birşey ortada yokken bile konuşulanların kendisini ve ailesini eleştirmek için konuşulduğunu sanıp kompleks yapabiliyor. Kompleksli olduğunu da kabul etmiyor. Ailemle birlikte ağzımızdan çıkanlara bile çok dikkat etmeye çalışıyoruz, yanlış anlar da üzerine çeker diye...

Onun bu tür davranması da beni üzüyor. En olmadık ufak şeylere takılıyor ve herşey iyi giderken bir anda sinirlenip kavga çıkarabiliyor, huzursuzluk yaratıyor. Çok sakin bir insandım ama onunla yaşadığım tartışmalar neticesinde artık tartışırken sakin kalamıyorum ve çok bağırıyorum ben de.Acaba evlenince ondan sıkılır mıyım, komşular sesimizi duyar mı saçma sapan bir konudan çıkan kavgadan ve birbirimizi çok mu yıpratırız diye düşünüyorum. Ne dersiniz, ne yapmalı? Sürekli susan, canı isterse konuşan bir insanı nasıl konuşturabilirim? Ya ailemin de gelmesinden rahatsızlık duyarsa veya benim gitmemden, ben ne yapacağım?

Çok uzun oldu, farkındayım ama düğüne günler kala çok duygusal ve doluyum. Endişelerim boşa mı? Lütfen fikir verin.
Bence eşin senin için kurulu düzenini bırakıp senin yaşadığın şehre geliyor, bu başlı başına çok büyük bir olay ve ona çok saygı duymalısın.
Eşinin ailesnin sana ve eşine cephe alması çok normal çünkü evlatları yanından gidiyor, normalde gelin gider ama bırda damat gidiyor kendilerince tepki gösteriyorlar, onlarda anne baba ve bir çok endişeleri vardır, 70 yasına gelmişler büyütmüşler beslemişler oğulları bubyaştan snr gurbete gidiyor bu sebeple kaldırılması zor bir durum onlar için.
Nişan bohçası falan gibi şeylere gelince her aile çok örf adet bişmez , sende tani yeni evleniyosun heveslisin etrafta görüp sana yapılmayınca garipsiyosun ama inan bana o kadar boş şeylere takılıyosun ki, boşver adam seni seviyo senin için herşeyi bırakıp yaşadığın şehre geliyo sende biraz töröşans göster.zaten suan eş adayının üzerinde yeni bir şehirde yaşama ve yeni iş kırmanın stresi var birde bu gereksiz şeyleri ona yükleme , ayrıca sana bohça bile yapmış helal olsun.
Eğer adamı seviyodan sakin ol ve şartlarına uy, istekletini törpüle ve etrafının ne dediğini önemseme.
Ayrıca eşinin ailesi yardım etmeyebilir, cocugun birikimi dogrultusunda yasarsiniz, kim evlenir evlenmex ev almiski ? Bir sure kirada oturursun sonra Allah buyuk o zaten seni memnun etmek isteyen biri gibi evinizide alir
Hayatta hersey senin istedigin gibi olmayabilir , biraz senin de karsindaki insanlara uyman gerekir yoksa mutsuz olursun
 
merhabalar,
Yazdıklarını baştan sona dikkatlice okudum.Nişanlı biri olarak istedikleriniz gayet normal geldi bana.Şöyleki bohça vs işleri ailelere göre değişir.Benim ve onun ailesi de içinde önemlidir. Sanırım sizin aileniz içinde önemliyse yapılması gerekti diye düşünüyorum.(Maddi açıdan daha uygun şeylerle)En azından kız tarafının gönlünü almak için. Ki kayınvalideniz ve eşi 70 75 yaşlarında diypsunuz ama o yaşlarda insanlar bunların en iyisini bilirler.Eğer yapılamayacaksa da kızım biz hasta insanlarız çıkıp gezemeyiz bakamayız ama yanlış anlamayın tarzında yaklaşılanilirdi.N e gerek var cümlesi bana bu nişanlılık arifesinde çok sert geliyor.Dediğim gibi durum müsait olmayabilir ama yaklaşım bana göre çok önemli.Size gelip bizim durumumuz yok diye açıklasalardı eşinde dahil eminim senin ve ailenin aklında bu kadar soru işareti olmazdı.
Benim en çok takıldığım nokta ev kirası ve giderleri kısmı oldu.Tabiki aileye giren para ortaktır.Ama sen kirayı tüm giderleri karşıla demek bana çok sert.Benim size sorum eşyalar vs için borç var mı?yani eşiniz evlendikten sonra ödemeye devam edecek mi? bu yüzden mi sizle bu kadar ince ayrıntıları konuşuyor.?
Aklınızda çok soru işareti var.Size şunu yapın bunu yapın diyemem.Diyebileceğim tek şey imkanınız varsa evliliği bir kaç ay ertelemeniz..
 
ilk defa bir k.k üyesine sinir oluyorum ne boş insansın yahu
 
Okudum.
Bu kadar soru işareti varken evlenmemelisin.
Pek mutlu olamıyorsun.
En azından ailene ertelemek istediğini ve kaygılarını anlat.
Nişanlın mı eşin mi bilemedim ona da tüm kaygılarını tek tek anlat böyle devam ederse vazgeçeceğini söyle.Hayır her şey güzel olacak diyorsa da biraz daha düşünmek istiyorum deyin.
Seviyorsa çabalar soru işaretlerini siler.
Sevmiyorsa gider.
Bu kadar
 
Valla sadece 1. Yi okudum ve kadın haklı hem öyle görmüş hem de zaten şehir değiştirirken kendi hesabını yapmış olmalı nişanlınız/eşiniz
 
Üşenmedim okudum.. Ama uzun yazamayacağım :)

1. Karşı taraftan beklentileriniz fazla ve gereksiz..
2. Damat bey sizinle evlenecek aileniz ile değil, sürekli ailem demeyin ileride sıkıntı yaşarsınız.
3. Ev işi öğrenilir, maddi durumunuz iyi ise haftada 3 yarım gün kadın alırsınız eve..
4. Sabah akşam seks olabilir, fazlası da olabilir ama hayaller ile gerçekler her zaman evlilikte olmaz..
5. Son olarak siz ayrı dünyaların insanlarısınız..

Sevgiler..
 
bence nişanlın size karsı mahcup olmamak icin kendisini bu tür konuların sıktıgını belirtmis
ikinci olarak da geleneklerin ne kadar anlamsız oldugunu goruyoruz. bohca falan cok bos seyler bence de. sırf masraf gereksiz. ise yarıyor mu, hyr, evlendikten sonra da evde gereksiz yer kaplayacak:deli: anlamsız seyler uzerinden anlasmazlık cıkmıs. türkiyede herkes bunu yasıyor maalesef, cunku her seyi metalastırdıgımız icin.
 
X