Evlilik ve öncesi erkekler

sisypos

Yeni Üye
Kayıtlı Üye
26 Şubat 2024
31
24
24
Herkese selamlar
Umarım gününüz ve haftanız çok güzel geçiyordur.
Çevremde karşılaşmış olduğum insanlar üzerinden gözlemlediğim kadarıyla sizlere evlilikle ilgili bir soru sormak istiyorum. Bu sorum evli veya boşanmış olan hanımlar için. Evlendikten sonra eşinizde ne gibi davranış değişiklikleri yaşandı? Ya da sevgilik/nişanlılık evresinde asla böyle değildi, çok şaşkınım diyebileceğiniz ne gibi olaylar yaşadınız? Bir de evlendikten sonra kendinize şu soruyu sordunuz mu hiç “ aslında evlenmeden önce şöyle bir sinyal vermiş ama ben fark edememişim, şu huyu varmış ama görmemişim, şimdi anlıyorum” gibi. Yorumlarınızı çook merak ediyorum. Bu arada olumlu veya olumsuz her türlü yorum olabilir.
 
Maalesef bazılarımızın ekonomik durumu ve sosyal çevresi buna uygun olmuyor

Gerçekten insanların birbirini daha iyi tanıması için en güzel yöntem bir süre birlikte yaşamak. Yani karpuzu açıp içine bakmak lazım ömür boyu o karpuzu yemeye niyet etmeden önce. Ama sizin dediğinizi de anlıyorum. Pek çok insan için, farklı farklı sebeplerden, evlenmeden önce aynı eve girmek mümkün olmayabilir. Bu durumda da bence nişanlılığı biraz uzun tutmak ve çok iyi gözlemlemek lazım. Ayrıca aynı ev mümkün değilse en azından birlikte bir tatile çıkmak lazım. İki insan birlikte tatil yapmayı başarabiliyorsa evliliği de başarabilir.
 
Boşanmış bir kadın olarak yazıyorum.

Ben suçluyum. Hakim benim lehime karar verip karşı tarafa tazminat ödettirse dahi ben suçluyum.

Ailem beni uyarmıştı. Sinyaller vardı. Yaşım geldi diye evlendim. Annesi ile ensestliğe varacak şekilde yakın bağlıydı.

Eski eşimin tüm akrabaları kayınvalidemin yanında sen haklısın kızım az bile dayandın dediler.

Anneci erkekten, çalışmayan erkekten, flörtöz erkekten, iddia bitcoin at yarışı oynayan erkekten KOCA OLMAZ.
 
Ben bu konuda biraz talihsizim. Eşim 15ten fazla senedir yalnız yaşayan bir adamdı. Evine gittiğimde tertemizdi, bir şeyler pişirmeye falan da çalışırdı. Bunun dışında sevgililiğimiz boyunca biz gezgin bir çifttik, yılda birkaç yeri gezmeden seneyi bitirmiyorduk. Evlendik ve eşim birkaç ay sonra çok uyumaya başladı dışarı çıkmaz oldu. Temizlik yapmadığı gibi kirletmesi ve dağıtması sinirlerimi bozacak seviyeye geldi. Yemek yapmasını beklemek zaten hayal oldu. Terapiye falan başladı işte ama ben bu süreçte cidden yıprandım. Depresyon olabilir dedi doktoru, tedaviye devam ediyor şu anda. Ama ben artık gerçeklik algısını yitirdim sanırım, gerçekten depresyondan mı böyle oldu yoksa aslında hep böyleydi de benden mi sakladı diyorum sonra sorguluyorum neden evliliğin bu kadar taze ve keyifliyken depresyona girersin falan.. kısacası ben pişman oldum evlendiğime sevgili kalsaymışız keşke çok mutluyduk çünkü. Neyse umarım geçici bir rahatsızlıktır diyorum. Herkes bu kadar uç bir örnek vermez diye düşünüyorum ama benim de tecrübem bu oldu. Bol şans diliyorum.
 
bazen değişmesi evlilikten olmayabilir

mesela türkiyede çok saçma sapan üniversitelerde, bi sürü gereksiz bölümde, baba parasıyla, yata yata geze geze okuyan bi dolu genç var
sevgilisiyle o sırada tanışıp birlikte de yaşıyorlar, okul bitiyor koşa koşa evleniyorlar. aileler de şaşkın aman kaç senedir birlikteler yarın kız hamile filan kalır bari evlensinler diye evlendiren biliyorum. yoksa kızın da oğlanın da ev geçindirecek evlilik yürütecek bir yapısı olmamasına rağmen...

sonra "ama eskiden böyle değildi"
e anacım haftada 6 gün, günde 3 saat yol yapıp işe gitmiyordu, her ay faturayı kirayı ödeyecem diye göbeği çatlamıyordu, sen de evlenirken hiç bişeyden kısmadın, e tabi böyle değildi

bu sadece basit bir örnek.

polemik olsun diye söylemiyorum da mesela bir gördüğümüzde tesettürlü olup bir gördüğümüzde epey frapan tarzda olan kadınlar da var mesela, değişmekse bu da değişim.

bizim toplumumuzda -genelde- karakteri oturmuş, kendini bulmuş, aile-çevre-hoca vs. dediği için değil sindirdiği için belli bir hayatı yaşayan, din-ideoloji vs. gibi mevzuların hayatına etkisini/katkısını bilinçli şekilde benimsemiş vs vs adam az. En olmadı parayı bulunca cozutur. Bu adamların hepsi bir şekilde evleniyor, sonra evlenince değişti oluyor.

Ha tabi eşini tavlamak için rol yapıp sonra değişeni (yani aslına döneni diyelim) de vardır ama bence asıl mesele daha derin.
 
Ben bekarım ama iyi bir gozlemciyimdir ve evlenebilirim.dedigim insanlarla neden olmadigina dair yorum yapabilirim
Mesela adamla iyi anlaştık ama aile binasinda yaşıyordu ben ilk konusmadan itibaren kesinlikle aile apartmanında oturmam dedim basta yumusatmaya calisti olmadi sonra o razi olur gibi oldu sonra anası olmaz o kizi istemiyorum demiş tabii devami gelmedi
Bir digeriyle de ciddi düşünüyorduk adam annesiyle yasiyordu yasli anasi vardi ama evlendikten sonra oturacagi evi bile almış insaat halindeydi bir yandan kredisini öduyordu baya ideal erkekti benim acimdan ama bir anda iletisimi kesti neye küstü bilmiyorum sonra ben kızdım arayacagim dedi sonra aramadi falan
Yani cogu erkek evlenmeden belli ediyor bence.
Bir arkadas var memur o da is yerinden tanistik ben onu arkadas olarak gorsem de o baya yürüyordu :) bakti umut yok bana seni kardesim.gibi goruyorum demisti :) Neyse bu kisi calismayi sevmiyor is yerinde de sorumluluk almıyordu sonra sohbet esnasinda da benim evlenecegim kadinin ailesi zengin olsun isterim falan demisti tembel ve asalak maalesef evlense de degismez
Hemcinslerimiz gormezden gelmeyi seciyor ya da evlenince duzelir diye umut ediyor ama cevremden gozlemledigim de bu falsolu adamlar hic değişmiyor evlenince daha beter oluyor
 
Eşimi 15 senedir tanıyorum. 6 sene sevgililik, yaklaşık 9 senelik evlilik. Beraber yaşamadık ama üniversite hayatımız beraber geçti diyebilirim. Eşim beni asla şaşırtmadı diyebilirim. 15 yıldır beklemediğim bir hareketi olmadı. Mükemmel anlaşıyoruz diyemem, ama hangi konuda anlaşıp hangisinde anlaşamayacağımızı en baştan beri biliyoruz ikimiz de. Sadece eşim değil, evlenme aşamasına geçmeden tanışmamış olsam da eşimin ailesi de beni şaşırtmadı. Çünkü eşimde yansımaları çok belliydi.
Elbette ki yaş aldık, değiştik, on beş yıl dile kolay. Fakat temelimiz, hamurumuz çok benzer. Anlaşamıyoruz yaa diyip ayrılacak olsak yarın bir gün, onu da kırıp dökmeden yapabileceğimizi biliyorum.
 
Bence erkekler evlendikten sonra değişmiyor, kadınlar sevgiliyken görmezden geliyor ama evlendikten sonra rahatsız oluyorlar..

Iki senedir evliyim, nişanlılık döneminde olabildiğince gözlemledim eşimi. Bana ters düşen ufak tefek şeyler vardı, konuşup halledebildik. Evlendikten sonrada hiç değişmedi, aksine daha iyi olduk.

Şuan çevremde sevgili olan bikaç çift var. Birinde erkeğin gözü dışarıda, kızın yanında bile yapıyor bunu. Kız sevgili olmaya devam ediyor.
Diğerinde erkek küfürbaz, kötü davranıyor, kötü alışkanlıkları var. Evlilik yolunda ilerliyorlar.
Bir diğerinde sevgililik döneminde doğru düzgün çalışmıyordu. Evlendiler. Meteliğe kurşun atıyorlar. Sevgiliyken rahatsız olmayan kız şimdi çok rahatsız ve pişman.

Yani kızlar kendine değer versin ve kendilerine iyi gelmeyen erkeklerden uzak dursunlar.
 
Herkese selamlar
Umarım gününüz ve haftanız çok güzel geçiyordur.
Çevremde karşılaşmış olduğum insanlar üzerinden gözlemlediğim kadarıyla sizlere evlilikle ilgili bir soru sormak istiyorum. Bu sorum evli veya boşanmış olan hanımlar için. Evlendikten sonra eşinizde ne gibi davranış değişiklikleri yaşandı? Ya da sevgilik/nişanlılık evresinde asla böyle değildi, çok şaşkınım diyebileceğiniz ne gibi olaylar yaşadınız? Bir de evlendikten sonra kendinize şu soruyu sordunuz mu hiç “ aslında evlenmeden önce şöyle bir sinyal vermiş ama ben fark edememişim, şu huyu varmış ama görmemişim, şimdi anlıyorum” gibi. Yorumlarınızı çook merak ediyorum. Bu arada olumlu veya olumsuz her türlü yorum olabilir.
Evlenmeden önce ailesinden bihaberdi, evlendikten sonra aile düşkünü oldu , ilk 2 yıl baya zorlandık sonraları benim ikazlarımla düzeldi biraz ,benim en zorlandığım bu konu olmuştu, sonra ben çekemem sizi deyip boşanmaya kalkınca baya baya düzeldi , ilk 2 yıl baya sabrımı sınadılar bu konuda ...
 
Öncelikle evlendikten sonra değişmeyen erkeklere helal olsun demekle başlıyorum. Çünkü önceleri erkeklerin evlenene kadar rol yaptıklarını bir nevi köprüyü geçene kadar ayıya dayı dediklerini düşünen ben şimdi ise aslında değişeceklerini kendilerinin bile bilmediği düşüncesindeyim.


Şahsen benim eşim beyazken siyah oldu, sıcakken soğuk oldu, uzunken kısa oldu birbirinin tamamen zıttı hangi ifade varsa o oldu diyebilirim.

Biz evlenmeden önce aynı evin içerisinde bile kaldık. Bekarken, sevgililer gününde çiçek hediye alan insan evlendikten sonra "ben sevgililer gününe sinir oluyorum benim eşime ne zaman çiçek hediye alacağımı bir gün belirleyemez. Alan kişilerde sırf mecburiyetten alıyor." Der oldu.

Evlenmeden önce "kadın yemek yapmak, temizlik yapmak zorunda değil, dinimizde bile bunun bir zorunluluğu yok, her şey paylaşılmalı, bir erkek neden yemek yapmadın diye kadına kızmaya hakkı yok" derken , temizlik, yemek her iş ortaklaşa yapılırken, evlendikten sonra ben çalışırken onun çalışmadığı zamanlarda yorgunluktan yemek yapamadığımda, "hiç bir şeye elini sürmüyorsun, yemek temizlik ben yapıyorum, ev arkadaşı gibiyiz, kendimi kadın gibi hissediyorum" der oldu.


Evlenmeden önce haftada bir gün izin günümüzde sürekli yeni yerlere gidip, birlikte her hafta başka bir etkinlik yaparken, evlendikten sonra "evde dinlenmek istiyorum" oldu.

Evlenmeden önce yaptığım, başardığım iyi şeylerden konuşulurken, iltifat alırken, evlendikten sonra başarısızlıklarım, eksi yönlerim, zayıf olduğum konular yüzüme vurulmaya başlandı.


Evlenmeden önce çocuk istiyorum diyen eşim, evlendikten sonra hamile kaldıktan sonra "sen beni kandırdın ben 2 sene istemiyordum" der oldu.

En çok zoruma giden lafı da, ben onun hayatıma girmesiyle bazı şeyleri yoluna soktum, alkol çok fazla kullanıyordum, psikolojim bozuktu depresyondaydım, borçlarım vardı, onun desteği ile bu kötü alışkanlıklardan ve olaylardan kurtuldum ve bana 2 sene sonra " ben sana merhamet ettim, acıdım" demesi oldu.


Daha anlatsam roman olur da bu kadarı yeterli olur diye düşünüyorum. Bir yorumda birisinin annesinin damat kesilmemiş karpuza benzer dediğini okudum, benimki KELEK çıktı maalesef...
 
Ben kendi adıma konuşayım biz evlenmeden önce bir süre birlikte yaşadık sonrası bana hiç sürpriz olmadı. Gerekli bir eylem olduğunu düşünüyorum birlikte yaşamanın
Kesinlikle katılıyorum. Biz de çoğu zaman birlikteydik yani ay 30 günse 20 gün bir aradaydık ve bana da hiçbir şey sürpriz olmadı.

Ancak ilk sevgili olduğumuzda, belki yaşı benden biraz küçük diye, çok disiplinli ve idare edici olabileceğini düşünmüyordum aynı evde olduğumuz süre zarfında inanılmaz sorumluluk sahibi olduğunu anlamış oldum. Benim için olumlu bir süreç oldu.
 
Eşimden değil de ben ailesinden çok sinyal almıştım
Hep iyiye yordum hep pozitif gördüm
O sinyallerin üstünü kapattım
Evlendikten sonra ailesi yüzünden 16272662 kere kavga etmişizdir. 6 senelik evliyim. Hala da eşimin ailesi ile normal bi iletişimim yok. Çabalamama rağmen olmadı. Ve bu beni çok yıprattı evliliğimi de öyle.
Ben ailesinden gelen bu sinyalleri ilk başta çok doğru analiz etseydim, eşim ne kadar iyi biri olursa olsun, evlenmezdim. Açık net yani. Çünkü aile bir şekilde ilişkinize sızıyor kara bulut gibi hep tepemizde o negatiflik.
 
Evlenmeden önce rahatsız eden şeylere takılmak gerekiyor , ne kadar aynı evde vakit gecirsen de evlendikten sonra o rahatsız eden şeyler çok daha fazla gözüne batıyor oluyor . Eşim olumlu anlamda değişti , çaba harciyor ama bu değişimde benim de etkim var . Onu tanıyorum ve ona göre hareket ediyorum . Eşime bir şeyi inatlasarak, yaptırım uygulamaya çalışarak yaptiramazsin daha da ters teper , ben sakince konuşup anlattigimda anlıyor ve çabalıyor . Burda sizin de tepkileriniz önemli bazı insanlara sert sınırlar gerekebilir vs vs
 
eşimle 3.5 yıllık sevgilik sonrasi evlendik yaklaşık 11 yıldır da evliyiz. evlilik öncesi nasılsa hala aynı. o zaman da parayı çok severdi simdi de çok seviyor 🤣çok birikim odaklidir kendisi. fakat bende çalıştığım için cok benim parama karışmaz ben istediğim gibi harcarım. artı yanları tek başımıza evlendiğimiz halde herseyi borcsuz yapabildik, sıfır borçla evlendik. birikim yapıp 2.senemiz bitmek üzereyken evi 3.sene bitmeye yakın da arabamızı aldik. evet har vurup harman savurmadik çok lüks gezmedik ama sonucunda 30 yaşımızda hiç desteksiz evimiz ve arabamız vardı. evlendiğime hiç pişman olmadım. başka sinyaller alsam evlenmezdim
 
iki evlilik yaşamış biri olarak söylüyorum evlilik öncesi dert ettiğiniz sorun ettiğiniz ne varsa evlilikte carpı 2 oluyor.
Evlilik öncesi çözmeyip evliliğe sakın bırakmayın.
İlk evliliğimde evlilik öncesi göz ardı ettiğim her şey sonradan daha da büyüdü asla cözülmedi.
İkincide pürüzsüz her şey çözülmüş şekilde evlendim hiç sorun yaşamadık şükürler olsun
 
Öncelikle evlendikten sonra değişmeyen erkeklere helal olsun demekle başlıyorum. Çünkü önceleri erkeklerin evlenene kadar rol yaptıklarını bir nevi köprüyü geçene kadar ayıya dayı dediklerini düşünen ben şimdi ise aslında değişeceklerini kendilerinin bile bilmediği düşüncesindeyim.


Şahsen benim eşim beyazken siyah oldu, sıcakken soğuk oldu, uzunken kısa oldu birbirinin tamamen zıttı hangi ifade varsa o oldu diyebilirim.

Biz evlenmeden önce aynı evin içerisinde bile kaldık. Bekarken, sevgililer gününde çiçek hediye alan insan evlendikten sonra "ben sevgililer gününe sinir oluyorum benim eşime ne zaman çiçek hediye alacağımı bir gün belirleyemez. Alan kişilerde sırf mecburiyetten alıyor." Der oldu.

Evlenmeden önce "kadın yemek yapmak, temizlik yapmak zorunda değil, dinimizde bile bunun bir zorunluluğu yok, her şey paylaşılmalı, bir erkek neden yemek yapmadın diye kadına kızmaya hakkı yok" derken , temizlik, yemek her iş ortaklaşa yapılırken, evlendikten sonra ben çalışırken onun çalışmadığı zamanlarda yorgunluktan yemek yapamadığımda, "hiç bir şeye elini sürmüyorsun, yemek temizlik ben yapıyorum, ev arkadaşı gibiyiz, kendimi kadın gibi hissediyorum" der oldu.


Evlenmeden önce haftada bir gün izin günümüzde sürekli yeni yerlere gidip, birlikte her hafta başka bir etkinlik yaparken, evlendikten sonra "evde dinlenmek istiyorum" oldu.

Evlenmeden önce yaptığım, başardığım iyi şeylerden konuşulurken, iltifat alırken, evlendikten sonra başarısızlıklarım, eksi yönlerim, zayıf olduğum konular yüzüme vurulmaya başlandı.


Evlenmeden önce çocuk istiyorum diyen eşim, evlendikten sonra hamile kaldıktan sonra "sen beni kandırdın ben 2 sene istemiyordum" der oldu.

En çok zoruma giden lafı da, ben onun hayatıma girmesiyle bazı şeyleri yoluna soktum, alkol çok fazla kullanıyordum, psikolojim bozuktu depresyondaydım, borçlarım vardı, onun desteği ile bu kötü alışkanlıklardan ve olaylardan kurtuldum ve bana 2 sene sonra " ben sana merhamet ettim, acıdım" demesi oldu.


Daha anlatsam roman olur da bu kadarı yeterli olur diye düşünüyorum. Bir yorumda birisinin annesinin damat kesilmemiş karpuza benzer dediğini okudum, benimki KELEK çıktı maalesef...
Eşinizin burcu ney ya çok merak ettim
 
Zannettigimden daha iyi cikti, cünkü anne baba da olduk. Ve o sürecte asıl herkesi taniyorsun bence. Tartismayi sevmez, o yüzden bazen "görünmez moduna girmeye calisiyor" ben kudururken, ama yavas yavas onu da astık :KK70:
 
Ben evlemeden önce beraber yaşadim.
Eşim degişmedi. Taniyarak evlendim.

Sevgiliyken gözümden kacan tek birşey varmiş. Adamin icinden (ayni eve girdikten sonra anladim) resmen ev hanimi cikti.
Ütü yapmaya bayiliyor mesela. Coraplari bile ütülüyor. Asla ev dağinik olduğunda yatamaz. Sleepy bezlerle aşk yaşiyor. Elinden düşmüyor.
 
X