Hpv 16+ CIN 3 ve LEEP sonrası Tertemizim

Muktedir

Aktif Üye
Anneler Kulübü
Kayıtlı Üye
26 Eylül 2021
117
115
33
Öncelikle hpv ile yeni tanışıp deliye dönmüş bir şekilde internette hastalığa ve sürece dair bilgi edinmeye çalışan güzel insan, çok paniksin aklında deli sorular biliyorum. Bu yazıyı birçok halk efsanesine sahip olan hastalığın kendi hpv serüvenimi paylaşmak ve doğru bilgilendirme için yazdım.
Süreç benim için hala çok taze sayılır.
Bundan 11 ay önce ilişki sırasında ağrı, vajinal koku, akıntı gibi sebeplerle kadın doğuma başvurdum. Doktor vajinal muayene sonrası "enfeksiyonun var, en son ne zaman smear verdin? Bir de smear alalım" dedi. Smearin ne olduğunu duymuştum fakat bana göre smear vermek için daha gençtim. Oysaki aktif cinsel ilişkisi olan herkes -özellikle 25 yaş sonrası herkes- smear vermeliymiş. Ülkemizde 30 yaşından itibaren rutin bir işlem fakat tam 30 yaşında son çıkışta fark edilen biri olarak lütfen yaşınızın genç olduğunu düşünüp ertelemeyin. Ayrıca aktif bir cinselliğe bile gerek yok. Kan ter havlu banyo WC gibi yerlerden geçme ihtimali çok çok düşük. Fakat genital bölge teması ile doğrudan geçiyor. Yani tam bir ilişkiye gerek yok. Elinizle başkasının cinsel bölgesine temasınız ya da oral seks de hpv'nin size geçmesi için yeterli olabiliyor.
Hpv'nin pek çok çeşiti var. Bunlardan hpv 16 en çok kansere davetiye çıkaranı ve hpv 11 de siğil yapanı.
Yüksek riskli grupta yer alan hpv tipleri sessiz sakin ve derinden ilerliyor. Hiçbir belirti vermiyor. Ancak bende olduğu gibi vajinal koku ve ilişki sırasında ağrı en büyük belirtilerinden. O yüzden düzenli smear vermek çok önemli.
Bunların hepsi bir ay sonra smear sonucum hpv 16 ve 3 tane daha yüksek riskli hpv grubu pozitif çıkınca deli gibi araştırma yaparken öğrendim. Sitoloji (sıvı bazlı) sorunucum da HSIL gelmişti. Hem de forumda yapılan yorumların aksine yoğun mantar ve enfeksiyona karşı bunlar doğru bir şekilde tespit edilmişti.
Hpv ilk defa duymuş ve bunların ne olduğunu bilmiyordum ama doktor ailende var mı diye sormuştu. Daha sonra jinekoloji onkoloji doktoruna yönlendirildim. Kolposkopi için gün verildi. Birkaç günde ömrümden ömür gitti. Kolposkopide doktor hücre değişikliğinin çok yaygın olduğunu söyledi. Patoloji için parça aldı. Yanımda ped götürmüştüm ama çok az lekelenme oldu ama tamamen iyileşmesi iki haftadan fazla aldı. Sigarayı bırakmam için azarladı doktor. Önereceği hiçbir şey yoktu. Çünkü ne bir ilacı ne bir tedavisi vardı. Kırmızı renkli sebze meyve tüket dedi. Hpv aşısı da artık çok geç diyerek önermedi. Dünya başıma yıkılmıştı. Patoloji sonucum on gün sonra çıktı ve ta ta tammm en kötü senaryo gerçekleşmişti. CIN 3'tü. Tek tesellim kanser hücresine rastlanmamış olmasıydı. Patoloji sonucunu doktora göstermek için bir hafta vardı ama gözümün yaşı dizime inmiş bekleyemiyordum.
Özelde bir kadın doğumcuya gittim. Sonuçları baktıktan sonra yüzüme çocuk yapmak istiyorsan hemen yap çünkü muhtemelen konizasyon olursun sonucun temiz gelmezse "rahmini" alırlar dedi. Bütün dünya yıkılmış altında kalmıştım. Günlerce internetten hayatıma ilk defa giren terminolojileri, bundan sonra ne olacağını araştırdım. Ağlamaktan kafa göz şişirdim. 30 yaşında bir çocuk annesiydim ve rahmimi aldırmak için çok gençtim. Kendime acıyıp daha çok ağladım. Hatta öyle bir hale geldim ki düşünmekten başıma öyle ağrı girdi ki 2-3 gün hiçbir şey düşünüp hareket dahi edemedim. Bir daha çocuk düşünememe rağmen çocuk düşünmeye başlamış bir de buna içerliyordum. Jinekoloji onkoloji uzmanı doktorum izindeydi ve o izin hiç bitmiyordu. Ama doktorun yaklaşımı o kadar katı ve sert gelmişti ki ona tekrar gitmek de içimden gelmedi. Türkiye geneli en iyi jinekoloji onkoloji doktorlarını araştırırken karşıma Hacettepe üniversitesinde Murat Gültekin denk geldi. Çok uzaktaydı bana ama pozitifliği uzaktan bile sarmıştı beni. Bir hafta sonra randevu alıp Hacettepe kadın doğum servisine yanına gittim. Sonuçlarımı görünce hemen kolposkopi odasına aldı ve sonuçtan emin olduktan sonra hemen rahim ağzının temizlenmesi gerektiğini söyledi. Lezyonlar büyüktü ve ben tekrar anne olmak istiyordum. Güler yüzüyle pozitifliğiyle hiç merak etme nelerini gördüm ben, anne de olursun dedi. Leep yaptı, kendi tabiriyle kaymağın üstünden alırcasına rahim ağzının boyuna da fazla dokunmadı hamile kalırsam servikal yetersizlik olmasın diye. Operasyon sonrası eşimle beni karşısına aldı uzun uzun bizi hpv nedir ne değildir bilgilendirdi. Olumsuz tek kelime etmedi. Multivitaminler takviyeler ne diyorsunuz hocam dedim. Hiç gerek yok dedi. Yalnızca hpv aşısı olmamı önerdi, virüs yükünü hafifletmesi için. Sigarayı çok seviyorum dedim. Ben de seviyorum fakat bilmen gereken bu hastalığın da en sevdiği şey sigara dedi. Ne azarlama ne olumsuz bir kelime ne kötü senaryo hiçbir şey yoktu. Ankara'dan dönünce sigarayı tamamen bıraktım. On gün sonra Patoloji sonucum sınırlar temiz geldi. Hamile kalmam için engel yoktu. Fakat 1-2 aylık bu süreçte üzüntüden hipotiroidi olmuştum üstüne bir de. Bir sürpriz oldu ve iki ay sonra hamile olduğumu öğrendim. Takviye hiçbir şey kullanmadım, moralimi yüksek tuttum, hayat tarzımı değiştim, doktoraya başladım. Sevdiklerimle zaman geçirip sevmediklerimi yük etmedim kendime. Meşgul olacak bir şeyler buldum. Hastalıkla ilgili araştırma yapmayı kestim.Üç aya bir gidip smear vermeye devam ettim ve bir hafta önce tertemiz olduğumu öğrendim.

Erken teşhis gerçekten hayat kurtarır. Eğer tespit edilmişse korkmayın güvenilir ellerdesiniz.
 
Son düzenleme:
Öncelikle böyle bir paylaşım yaptığınız için teşekkürler, eminim benim gibi birçok kişiye moral olmuştur. Yaklaşık 4 ay önce hpv 16'ya sahip olduğumu öğrendim. Daha önce duyduğum ama tam olarak ne olduğunu bile bilmediğim asla başıma gelmez sandığım bir şeydi. Dediğiniz tüm şeyleri yaşadım. Dünya başıma yıkıldı, psikolojim alt üst oldu. Herkes gibi benim de en büyük hatam internetteki her şeyi sayfalarca okumak oldu. Kendime kızdım, nefret ettim her şey için kendimi suçladım. Kafamda senaryolar kurdum. Neler neler. Kolposkopi sonucumun temiz çıkmasıyla rahatladım, ayrıca doktorum çok pozitif bir insandı. Siğil yapan bir türe sahip olmadığım için herhangi bir semptomum yok. Bu sayede zaman geçtikte yavaş yavaş hpvnin orada olduğunu unutmaya başladım. Artık o kadar kafaya takmıyorum. Arada gelip gidiyorlar sadece :)
Benim de en büyük problemim sigara. İradesizim belki, bırakamıyorum. Evde olduğum zamanlar aramıyorum aslında. Ama işteyken sigara içmemek imkansız benim için. Stresli ve yoğun bir işim var. Molaya çıktığım zaman aklıma ilk gelen şey sigara oluyor, duramıyorum içmeden. Yoksa daha fazla stresli ve gergin oluyorum çalışamıyorum. Karakter olarak içe kapanık biriyim ancak işim sürekli insanlarla birebir uğraşmak zorunda olduğum bir iş. Sigarayı nasıl bıraktınız?
 
Öncelikle böyle bir paylaşım yaptığınız için teşekkürler, eminim benim gibi birçok kişiye moral olmuştur. Yaklaşık 4 ay önce hpv 16'ya sahip olduğumu öğrendim. Daha önce duyduğum ama tam olarak ne olduğunu bile bilmediğim asla başıma gelmez sandığım bir şeydi. Dediğiniz tüm şeyleri yaşadım. Dünya başıma yıkıldı, psikolojim alt üst oldu. Herkes gibi benim de en büyük hatam internetteki her şeyi sayfalarca okumak oldu. Kendime kızdım, nefret ettim her şey için kendimi suçladım. Kafamda senaryolar kurdum. Neler neler. Kolposkopi sonucumun temiz çıkmasıyla rahatladım, ayrıca doktorum çok pozitif bir insandı. Siğil yapan bir türe sahip olmadığım için herhangi bir semptomum yok. Bu sayede zaman geçtikte yavaş yavaş hpvnin orada olduğunu unutmaya başladım. Artık o kadar kafaya takmıyorum. Arada gelip gidiyorlar sadece :)
Benim de en büyük problemim sigara. İradesizim belki, bırakamıyorum. Evde olduğum zamanlar aramıyorum aslında. Ama işteyken sigara içmemek imkansız benim için. Stresli ve yoğun bir işim var. Molaya çıktığım zaman aklıma ilk gelen şey sigara oluyor, duramıyorum içmeden. Yoksa daha fazla stresli ve gergin oluyorum çalışamıyorum. Karakter olarak içe kapanık biriyim ancak işim sürekli insanlarla birebir uğraşmak zorunda olduğum bir iş. Sigarayı nasıl bıraktınız?
Çok geçmiş olsun 🙏🏻 Aslında en başta bilinmesi gereken şey bu hastalığın bir bağışıklık sorunu olması.
İmmün hastalıklarının birkaçını (zona, saçkıran, haşimato) biri olarak dışa dönük de olsam kafama pek çok şeyi takan stresli biriyim.
Hemen hemen herkes hpv ile bir geçmişi oluyor (99%) ama çoğu kişi farkında bile olmadan bir iki sene içerisinde bağışıklığı bu hastalığı vücudundan atıyor.
Ama asıl soru neden benim bağışıklığım buna izin vermiş ve hastalık kanserden önceki son aşamaya kadar ilerlemişti?
Sigara olayın sadece tuzu biberi bence. Sigarayı hemen bırakamadım. İlk doktor beni azarlayıp git sigarayı bırak dediğinde ben sigarayı içmek değil yemek istedim. Sonra aile hekimime gittim o kadar paniktim ki... Doktorum kolon kanserini yenmişti. Bana sadece bunların hepsi vücudumun bana bir sinyali olduğu, hayatımda yolunda gitmeyen bana ağır gelen ne varsa kenara bırakmamı ve hayata bakış açımı değiştirmem gerektiğini söyledi.
Eşim sigara için üzerimde müthiş baskı kuruyordu ve o bir şey dedikçe bir sigara daha yakıp kendime sövüyordum.
Sağlıklı ve stressiz bir hayat yaşamak istediğimi fark ettim. Leep oldum geri dönerken bırakmaya karar verdim. Evime gelince balkonumda son sigaramı içip vedalaştım. Aslında sigara benim için bir tabuydu. Ben kanser olacaktım az kalsın ve beni hasta eden her şeyi hayatımdan çıkardım. Sigarayı bıraktımsa her şeyi bırakırabilirim bu hayatta, o kadar da çok seviyordum :)
Bırakamıyorsanız da minimum için ve stres yapmayın hiçbir şeyi kendinize (Bu bir Doktor tavsiyesi idi). Stres sigaradan daha çok sağlığa zararlı bana göre.
 
Çok geçmiş olsun 🙏🏻 Aslında en başta bilinmesi gereken şey bu hastalığın bir bağışıklık sorunu olması.
İmmün hastalıklarının birkaçını (zona, saçkıran, haşimato) biri olarak dışa dönük de olsam kafama pek çok şeyi takan stresli biriyim.
Hemen hemen herkes hpv ile bir geçmişi oluyor (99%) ama çoğu kişi farkında bile olmadan bir iki sene içerisinde bağışıklığı bu hastalığı vücudundan atıyor.
Ama asıl soru neden benim bağışıklığım buna izin vermiş ve hastalık kanserden önceki son aşamaya kadar ilerlemişti?
Sigara olayın sadece tuzu biberi bence. Sigarayı hemen bırakamadım. İlk doktor beni azarlayıp git sigarayı bırak dediğinde ben sigarayı içmek değil yemek istedim. Sonra aile hekimime gittim o kadar paniktim ki... Doktorum kolon kanserini yenmişti. Bana sadece bunların hepsi vücudumun bana bir sinyali olduğu, hayatımda yolunda gitmeyen bana ağır gelen ne varsa kenara bırakmamı ve hayata bakış açımı değiştirmem gerektiğini söyledi.
Eşim sigara için üzerimde müthiş baskı kuruyordu ve o bir şey dedikçe bir sigara daha yakıp kendime sövüyordum.
Sağlıklı ve stressiz bir hayat yaşamak istediğimi fark ettim. Leep oldum geri dönerken bırakmaya karar verdim. Evime gelince balkonumda son sigaramı içip vedalaştım. Aslında sigara benim için bir tabuydu. Ben kanser olacaktım az kalsın ve beni hasta eden her şeyi hayatımdan çıkardım. Sigarayı bıraktımsa her şeyi bırakırabilirim bu hayatta, o kadar da çok seviyordum :)
Bırakamıyorsanız da minimum için ve stres yapmayın hiçbir şeyi kendinize (Bu bir Doktor tavsiyesi idi). Stres sigaradan daha çok sağlığa zararlı bana göre.
Çok haklısınız böyle durumlarda zaten insan kendisinin değerini anlıyor, teşekkür ederim tavsiyeleriniz için. Siz çok daha zorunu atlatmışsınız, ben de umarım buraya negatifim diye yazacağım bir gün :)
 
Öncelikle hpv ile yeni tanışıp deliye dönmüş bir şekilde internette hastalığa ve sürece dair bilgi edinmeye çalışan güzel insan, çok paniksin aklında deli sorular biliyorum. Bu yazıyı birçok halk efsanesine sahip olan hastalığın kendi hpv serüvenimi paylaşmak ve doğru bilgilendirme için yazdım.
Süreç benim için hala çok taze sayılır.
Bundan 11 ay önce ilişki sırasında ağrı, vajinal koku, akıntı gibi sebeplerle kadın doğuma başvurdum. Doktor vajinal muayene sonrası "enfeksiyonun var, en son ne zaman smear verdin? Bir de smear alalım" dedi. Smearin ne olduğunu duymuştum fakat bana göre smear vermek için daha gençtim. Oysaki aktif cinsel ilişkisi olan herkes -özellikle 25 yaş sonrası herkes- smear vermeliymiş. Ülkemizde 30 yaşından itibaren rutin bir işlem fakat tam 30 yaşında son çıkışta fark edilen biri olarak lütfen yaşınızın genç olduğunu düşünüp ertelemeyin. Ayrıca aktif bir cinselliğe bile gerek yok. Kan ter havlu banyo WC gibi yerlerden geçme ihtimali çok çok düşük. Fakat genital bölge teması ile doğrudan geçiyor. Yani tam bir ilişkiye gerek yok. Elinizle başkasının cinsel bölgesine temasınız ya da oral seks de hpv'nin size geçmesi için yeterli olabiliyor.
Hpv'nin pek çok çeşiti var. Bunlardan hpv 16 en çok kansere davetiye çıkaranı ve hpv 11 de siğil yapanı.
Yüksek riskli grupta yer alan hpv tipleri sessiz sakin ve derinden ilerliyor. Hiçbir belirti vermiyor. Ancak bende olduğu gibi vajinal koku ve ilişki sırasında ağrı en büyük belirtilerinden. O yüzden düzenli smear vermek çok önemli.
Bunların hepsi bir ay sonra smear sonucum hpv 16 ve 3 tane daha yüksek riskli hpv grubu pozitif çıkınca deli gibi araştırma yaparken öğrendim. Sitoloji (sıvı bazlı) sorunucum da HSIL gelmişti. Hem de forumda yapılan yorumların aksine yoğun mantar ve enfeksiyona karşı bunlar doğru bir şekilde tespit edilmişti.
Hpv ilk defa duymuş ve bunların ne olduğunu bilmiyordum ama doktor ailende var mı diye sormuştu. Daha sonra jinekoloji onkoloji doktoruna yönlendirildim. Kolposkopi için gün verildi. Birkaç günde ömrümden ömür gitti. Kolposkopide doktor hücre değişikliğinin çok yaygın olduğunu söyledi. Patoloji için parça aldı. Yanımda ped götürmüştüm ama çok az lekelenme oldu ama tamamen iyileşmesi iki haftadan fazla aldı. Sigarayı bırakmam için azarladı doktor. Önereceği hiçbir şey yoktu. Çünkü ne bir ilacı ne bir tedavisi vardı. Kırmızı renkli sebze meyve tüket dedi. Hpv aşısı da artık çok geç diyerek önermedi. Dünya başıma yıkılmıştı. Patoloji sonucum on gün sonra çıktı ve ta ta tammm en kötü senaryo gerçekleşmişti. CIN 3'tü. Tek tesellim kanser hücresine rastlanmamış olmasıydı. Patoloji sonucunu doktora göstermek için bir hafta vardı ama gözümün yaşı dizime inmiş bekleyemiyordum.
Özelde bir kadın doğumcuya gittim. Sonuçları baktıktan sonra yüzüme çocuk yapmak istiyorsan hemen yap çünkü muhtemelen konizasyon olursun sonucun temiz gelmezse "rahmini" alırlar dedi. Bütün dünya yıkılmış altında kalmıştım. Günlerce internetten hayatıma ilk defa giren terminolojileri, bundan sonra ne olacağını araştırdım. Ağlamaktan kafa göz şişirdim. 30 yaşında bir çocuk annesiydim ve rahmimi aldırmak için çok gençtim. Kendime acıyıp daha çok ağladım. Hatta öyle bir hale geldim ki düşünmekten başıma öyle ağrı girdi ki 2-3 gün hiçbir şey düşünüp hareket dahi edemedim. Bir daha çocuk düşünememe rağmen çocuk düşünmeye başlamış bir de buna içerliyordum. Jinekoloji onkoloji uzmanı doktorum izindeydi ve o izin hiç bitmiyordu. Ama doktorun yaklaşımı o kadar katı ve sert gelmişti ki ona tekrar gitmek de içimden gelmedi. Türkiye geneli en iyi jinekoloji onkoloji doktorlarını araştırırken karşıma Hacettepe üniversitesinde Murat Gültekin denk geldi. Çok uzaktaydı bana ama pozitifliği uzaktan bile sarmıştı beni. Bir hafta sonra randevu alıp Hacettepe kadın doğum servisine yanına gittim. Sonuçlarımı görünce hemen kolposkopi odasına aldı ve sonuçtan emin olduktan sonra hemen rahim ağzının temizlenmesi gerektiğini söyledi. Lezyonlar büyüktü ve ben tekrar anne olmak istiyordum. Güler yüzüyle pozitifliğiyle hiç merak etme nelerini gördüm ben, anne de olursun dedi. Leep yaptı, kendi tabiriyle kaymağın üstünden alırcasına rahim ağzının boyuna da fazla dokunmadı hamile kalırsam servikal yetersizlik olmasın diye. Operasyon sonrası eşimle beni karşısına aldı uzun uzun bizi hpv nedir ne değildir bilgilendirdi. Olumsuz tek kelime etmedi. Multivitaminler takviyeler ne diyorsunuz hocam dedim. Hiç gerek yok dedi. Yalnızca hpv aşısı olmamı önerdi, virüs yükünü hafifletmesi için. Sigarayı çok seviyorum dedim. Ben de seviyorum fakat bilmen gereken bu hastalığın da en sevdiği şey sigara dedi. Ne azarlama ne olumsuz bir kelime ne kötü senaryo hiçbir şey yoktu. Ankara'dan dönünce sigarayı tamamen bıraktım. On gün sonra Patoloji sonucum sınırlar temiz geldi. Hamile kalmam için engel yoktu. Fakat 1-2 aylık bu süreçte üzüntüden hipotiroidi olmuştum üstüne bir de. Bir sürpriz oldu ve iki ay sonra hamile olduğumu öğrendim. Takviye hiçbir şey kullanmadım, moralimi yüksek tuttum, hayat tarzımı değiştim, doktoraya başladım. Sevdiklerimle zaman geçirip sevmediklerimi yük etmedim kendime. Meşgul olacak bir şeyler buldum. Hastalıkla ilgili araştırma yapmayı kestim.Üç aya bir gidip smear vermeye devam ettim ve bir hafta önce tertemiz olduğumu öğrendim.

Erken teşhis gerçekten hayat kurtarır. Eğer tespit edilmişse korkmayın güvenilir ellerdesiniz.
Aynı süreçlerden geçmişiz ama ben 2 ameliyt geçirdim canım.Leep arada bir bebeğim var.Şimdi test verdim bekliyorum sonucumu.Vajen duvarında görüyorum lezyonlar dedi.Doktorum çok iyi bir doktor ama tavrından tarzından memnun değilim.Sürekli kaygı korku gerilim veriyor bana film gibi.Murat beye bende gitmek istiyorum senin yazından sonra.Nasıl randevu alabilirim.
 
Hacettepe online randevu sistemine girip Murat Gültekin diye aratıp randevu alabilirsiniz. Genelde önümüzdeki haftaya randevu oluyor
 
Öncelikle hpv ile yeni tanışıp deliye dönmüş bir şekilde internette hastalığa ve sürece dair bilgi edinmeye çalışan güzel insan, çok paniksin aklında deli sorular biliyorum. Bu yazıyı birçok halk efsanesine sahip olan hastalığın kendi hpv serüvenimi paylaşmak ve doğru bilgilendirme için yazdım.
Süreç benim için hala çok taze sayılır.
Bundan 11 ay önce ilişki sırasında ağrı, vajinal koku, akıntı gibi sebeplerle kadın doğuma başvurdum. Doktor vajinal muayene sonrası "enfeksiyonun var, en son ne zaman smear verdin? Bir de smear alalım" dedi. Smearin ne olduğunu duymuştum fakat bana göre smear vermek için daha gençtim. Oysaki aktif cinsel ilişkisi olan herkes -özellikle 25 yaş sonrası herkes- smear vermeliymiş. Ülkemizde 30 yaşından itibaren rutin bir işlem fakat tam 30 yaşında son çıkışta fark edilen biri olarak lütfen yaşınızın genç olduğunu düşünüp ertelemeyin. Ayrıca aktif bir cinselliğe bile gerek yok. Kan ter havlu banyo WC gibi yerlerden geçme ihtimali çok çok düşük. Fakat genital bölge teması ile doğrudan geçiyor. Yani tam bir ilişkiye gerek yok. Elinizle başkasının cinsel bölgesine temasınız ya da oral seks de hpv'nin size geçmesi için yeterli olabiliyor.
Hpv'nin pek çok çeşiti var. Bunlardan hpv 16 en çok kansere davetiye çıkaranı ve hpv 11 de siğil yapanı.
Yüksek riskli grupta yer alan hpv tipleri sessiz sakin ve derinden ilerliyor. Hiçbir belirti vermiyor. Ancak bende olduğu gibi vajinal koku ve ilişki sırasında ağrı en büyük belirtilerinden. O yüzden düzenli smear vermek çok önemli.
Bunların hepsi bir ay sonra smear sonucum hpv 16 ve 3 tane daha yüksek riskli hpv grubu pozitif çıkınca deli gibi araştırma yaparken öğrendim. Sitoloji (sıvı bazlı) sorunucum da HSIL gelmişti. Hem de forumda yapılan yorumların aksine yoğun mantar ve enfeksiyona karşı bunlar doğru bir şekilde tespit edilmişti.
Hpv ilk defa duymuş ve bunların ne olduğunu bilmiyordum ama doktor ailende var mı diye sormuştu. Daha sonra jinekoloji onkoloji doktoruna yönlendirildim. Kolposkopi için gün verildi. Birkaç günde ömrümden ömür gitti. Kolposkopide doktor hücre değişikliğinin çok yaygın olduğunu söyledi. Patoloji için parça aldı. Yanımda ped götürmüştüm ama çok az lekelenme oldu ama tamamen iyileşmesi iki haftadan fazla aldı. Sigarayı bırakmam için azarladı doktor. Önereceği hiçbir şey yoktu. Çünkü ne bir ilacı ne bir tedavisi vardı. Kırmızı renkli sebze meyve tüket dedi. Hpv aşısı da artık çok geç diyerek önermedi. Dünya başıma yıkılmıştı. Patoloji sonucum on gün sonra çıktı ve ta ta tammm en kötü senaryo gerçekleşmişti. CIN 3'tü. Tek tesellim kanser hücresine rastlanmamış olmasıydı. Patoloji sonucunu doktora göstermek için bir hafta vardı ama gözümün yaşı dizime inmiş bekleyemiyordum.
Özelde bir kadın doğumcuya gittim. Sonuçları baktıktan sonra yüzüme çocuk yapmak istiyorsan hemen yap çünkü muhtemelen konizasyon olursun sonucun temiz gelmezse "rahmini" alırlar dedi. Bütün dünya yıkılmış altında kalmıştım. Günlerce internetten hayatıma ilk defa giren terminolojileri, bundan sonra ne olacağını araştırdım. Ağlamaktan kafa göz şişirdim. 30 yaşında bir çocuk annesiydim ve rahmimi aldırmak için çok gençtim. Kendime acıyıp daha çok ağladım. Hatta öyle bir hale geldim ki düşünmekten başıma öyle ağrı girdi ki 2-3 gün hiçbir şey düşünüp hareket dahi edemedim. Bir daha çocuk düşünememe rağmen çocuk düşünmeye başlamış bir de buna içerliyordum. Jinekoloji onkoloji uzmanı doktorum izindeydi ve o izin hiç bitmiyordu. Ama doktorun yaklaşımı o kadar katı ve sert gelmişti ki ona tekrar gitmek de içimden gelmedi. Türkiye geneli en iyi jinekoloji onkoloji doktorlarını araştırırken karşıma Hacettepe üniversitesinde Murat Gültekin denk geldi. Çok uzaktaydı bana ama pozitifliği uzaktan bile sarmıştı beni. Bir hafta sonra randevu alıp Hacettepe kadın doğum servisine yanına gittim. Sonuçlarımı görünce hemen kolposkopi odasına aldı ve sonuçtan emin olduktan sonra hemen rahim ağzının temizlenmesi gerektiğini söyledi. Lezyonlar büyüktü ve ben tekrar anne olmak istiyordum. Güler yüzüyle pozitifliğiyle hiç merak etme nelerini gördüm ben, anne de olursun dedi. Leep yaptı, kendi tabiriyle kaymağın üstünden alırcasına rahim ağzının boyuna da fazla dokunmadı hamile kalırsam servikal yetersizlik olmasın diye. Operasyon sonrası eşimle beni karşısına aldı uzun uzun bizi hpv nedir ne değildir bilgilendirdi. Olumsuz tek kelime etmedi. Multivitaminler takviyeler ne diyorsunuz hocam dedim. Hiç gerek yok dedi. Yalnızca hpv aşısı olmamı önerdi, virüs yükünü hafifletmesi için. Sigarayı çok seviyorum dedim. Ben de seviyorum fakat bilmen gereken bu hastalığın da en sevdiği şey sigara dedi. Ne azarlama ne olumsuz bir kelime ne kötü senaryo hiçbir şey yoktu. Ankara'dan dönünce sigarayı tamamen bıraktım. On gün sonra Patoloji sonucum sınırlar temiz geldi. Hamile kalmam için engel yoktu. Fakat 1-2 aylık bu süreçte üzüntüden hipotiroidi olmuştum üstüne bir de. Bir sürpriz oldu ve iki ay sonra hamile olduğumu öğrendim. Takviye hiçbir şey kullanmadım, moralimi yüksek tuttum, hayat tarzımı değiştim, doktoraya başladım. Sevdiklerimle zaman geçirip sevmediklerimi yük etmedim kendime. Meşgul olacak bir şeyler buldum. Hastalıkla ilgili araştırma yapmayı kestim.Üç aya bir gidip smear vermeye devam ettim ve bir hafta önce tertemiz olduğumu öğrendim.

Erken teşhis gerçekten hayat kurtarır. Eğer tespit edilmişse korkmayın güvenilir ellerdesiniz.
 
Öncelikle hpv ile yeni tanışıp deliye dönmüş bir şekilde internette hastalığa ve sürece dair bilgi edinmeye çalışan güzel insan, çok paniksin aklında deli sorular biliyorum. Bu yazıyı birçok halk efsanesine sahip olan hastalığın kendi hpv serüvenimi paylaşmak ve doğru bilgilendirme için yazdım.
Süreç benim için hala çok taze sayılır.
Bundan 11 ay önce ilişki sırasında ağrı, vajinal koku, akıntı gibi sebeplerle kadın doğuma başvurdum. Doktor vajinal muayene sonrası "enfeksiyonun var, en son ne zaman smear verdin? Bir de smear alalım" dedi. Smearin ne olduğunu duymuştum fakat bana göre smear vermek için daha gençtim. Oysaki aktif cinsel ilişkisi olan herkes -özellikle 25 yaş sonrası herkes- smear vermeliymiş. Ülkemizde 30 yaşından itibaren rutin bir işlem fakat tam 30 yaşında son çıkışta fark edilen biri olarak lütfen yaşınızın genç olduğunu düşünüp ertelemeyin. Ayrıca aktif bir cinselliğe bile gerek yok. Kan ter havlu banyo WC gibi yerlerden geçme ihtimali çok çok düşük. Fakat genital bölge teması ile doğrudan geçiyor. Yani tam bir ilişkiye gerek yok. Elinizle başkasının cinsel bölgesine temasınız ya da oral seks de hpv'nin size geçmesi için yeterli olabiliyor.
Hpv'nin pek çok çeşiti var. Bunlardan hpv 16 en çok kansere davetiye çıkaranı ve hpv 11 de siğil yapanı.
Yüksek riskli grupta yer alan hpv tipleri sessiz sakin ve derinden ilerliyor. Hiçbir belirti vermiyor. Ancak bende olduğu gibi vajinal koku ve ilişki sırasında ağrı en büyük belirtilerinden. O yüzden düzenli smear vermek çok önemli.
Bunların hepsi bir ay sonra smear sonucum hpv 16 ve 3 tane daha yüksek riskli hpv grubu pozitif çıkınca deli gibi araştırma yaparken öğrendim. Sitoloji (sıvı bazlı) sorunucum da HSIL gelmişti. Hem de forumda yapılan yorumların aksine yoğun mantar ve enfeksiyona karşı bunlar doğru bir şekilde tespit edilmişti.
Hpv ilk defa duymuş ve bunların ne olduğunu bilmiyordum ama doktor ailende var mı diye sormuştu. Daha sonra jinekoloji onkoloji doktoruna yönlendirildim. Kolposkopi için gün verildi. Birkaç günde ömrümden ömür gitti. Kolposkopide doktor hücre değişikliğinin çok yaygın olduğunu söyledi. Patoloji için parça aldı. Yanımda ped götürmüştüm ama çok az lekelenme oldu ama tamamen iyileşmesi iki haftadan fazla aldı. Sigarayı bırakmam için azarladı doktor. Önereceği hiçbir şey yoktu. Çünkü ne bir ilacı ne bir tedavisi vardı. Kırmızı renkli sebze meyve tüket dedi. Hpv aşısı da artık çok geç diyerek önermedi. Dünya başıma yıkılmıştı. Patoloji sonucum on gün sonra çıktı ve ta ta tammm en kötü senaryo gerçekleşmişti. CIN 3'tü. Tek tesellim kanser hücresine rastlanmamış olmasıydı. Patoloji sonucunu doktora göstermek için bir hafta vardı ama gözümün yaşı dizime inmiş bekleyemiyordum.
Özelde bir kadın doğumcuya gittim. Sonuçları baktıktan sonra yüzüme çocuk yapmak istiyorsan hemen yap çünkü muhtemelen konizasyon olursun sonucun temiz gelmezse "rahmini" alırlar dedi. Bütün dünya yıkılmış altında kalmıştım. Günlerce internetten hayatıma ilk defa giren terminolojileri, bundan sonra ne olacağını araştırdım. Ağlamaktan kafa göz şişirdim. 30 yaşında bir çocuk annesiydim ve rahmimi aldırmak için çok gençtim. Kendime acıyıp daha çok ağladım. Hatta öyle bir hale geldim ki düşünmekten başıma öyle ağrı girdi ki 2-3 gün hiçbir şey düşünüp hareket dahi edemedim. Bir daha çocuk düşünememe rağmen çocuk düşünmeye başlamış bir de buna içerliyordum. Jinekoloji onkoloji uzmanı doktorum izindeydi ve o izin hiç bitmiyordu. Ama doktorun yaklaşımı o kadar katı ve sert gelmişti ki ona tekrar gitmek de içimden gelmedi. Türkiye geneli en iyi jinekoloji onkoloji doktorlarını araştırırken karşıma Hacettepe üniversitesinde Murat Gültekin denk geldi. Çok uzaktaydı bana ama pozitifliği uzaktan bile sarmıştı beni. Bir hafta sonra randevu alıp Hacettepe kadın doğum servisine yanına gittim. Sonuçlarımı görünce hemen kolposkopi odasına aldı ve sonuçtan emin olduktan sonra hemen rahim ağzının temizlenmesi gerektiğini söyledi. Lezyonlar büyüktü ve ben tekrar anne olmak istiyordum. Güler yüzüyle pozitifliğiyle hiç merak etme nelerini gördüm ben, anne de olursun dedi. Leep yaptı, kendi tabiriyle kaymağın üstünden alırcasına rahim ağzının boyuna da fazla dokunmadı hamile kalırsam servikal yetersizlik olmasın diye. Operasyon sonrası eşimle beni karşısına aldı uzun uzun bizi hpv nedir ne değildir bilgilendirdi. Olumsuz tek kelime etmedi. Multivitaminler takviyeler ne diyorsunuz hocam dedim. Hiç gerek yok dedi. Yalnızca hpv aşısı olmamı önerdi, virüs yükünü hafifletmesi için. Sigarayı çok seviyorum dedim. Ben de seviyorum fakat bilmen gereken bu hastalığın da en sevdiği şey sigara dedi. Ne azarlama ne olumsuz bir kelime ne kötü senaryo hiçbir şey yoktu. Ankara'dan dönünce sigarayı tamamen bıraktım. On gün sonra Patoloji sonucum sınırlar temiz geldi. Hamile kalmam için engel yoktu. Fakat 1-2 aylık bu süreçte üzüntüden hipotiroidi olmuştum üstüne bir de. Bir sürpriz oldu ve iki ay sonra hamile olduğumu öğrendim. Takviye hiçbir şey kullanmadım, moralimi yüksek tuttum, hayat tarzımı değiştim, doktoraya başladım. Sevdiklerimle zaman geçirip sevmediklerimi yük etmedim kendime. Meşgul olacak bir şeyler buldum. Hastalıkla ilgili araştırma yapmayı kestim.Üç aya bir gidip smear vermeye devam ettim ve bir hafta önce tertemiz olduğumu öğrendim.

Erken teşhis gerçekten hayat kurtarır. Eğer tespit edilmişse korkmayın güvenilir ellerdesiniz.
Merhaba bende leep oldum geçen sene ama tekrar smear vermeye korkuyorum psikolojim bozuldu çok korkuyorum o günleri tekrar yaşamaktan
 
Öncelikle böyle bir paylaşım yaptığınız için teşekkürler, eminim benim gibi birçok kişiye moral olmuştur. Yaklaşık 4 ay önce hpv 16'ya sahip olduğumu öğrendim. Daha önce duyduğum ama tam olarak ne olduğunu bile bilmediğim asla başıma gelmez sandığım bir şeydi. Dediğiniz tüm şeyleri yaşadım. Dünya başıma yıkıldı, psikolojim alt üst oldu. Herkes gibi benim de en büyük hatam internetteki her şeyi sayfalarca okumak oldu. Kendime kızdım, nefret ettim her şey için kendimi suçladım. Kafamda senaryolar kurdum. Neler neler. Kolposkopi sonucumun temiz çıkmasıyla rahatladım, ayrıca doktorum çok pozitif bir insandı. Siğil yapan bir türe sahip olmadığım için herhangi bir semptomum yok. Bu sayede zaman geçtikte yavaş yavaş hpvnin orada olduğunu unutmaya başladım. Artık o kadar kafaya takmıyorum. Arada gelip gidiyorlar sadece :)
Benim de en büyük problemim sigara. İradesizim belki, bırakamıyorum. Evde olduğum zamanlar aramıyorum aslında. Ama işteyken sigara içmemek imkansız benim için. Stresli ve yoğun bir işim var. Molaya çıktığım zaman aklıma ilk gelen şey sigara oluyor, duramıyorum içmeden. Yoksa daha fazla stresli ve gergin oluyorum çalışamıyorum. Karakter olarak içe kapanık biriyim ancak işim sürekli insanlarla birebir uğraşmak zorunda olduğum bir iş. Sigarayı nasıl bıraktınız?
Muktedir senin hpv 16 dan sonra kolposkopi yapıldı ve bir şey göremediler mi yoksa biyopsi yaptılar sonuç temiz mi çıktı ? Çok merak ettim çünkü bende de hpv 16 çıktı malesef
 
Merhaba bende leep oldum geçen sene ama tekrar smear vermeye korkuyorum psikolojim bozuldu çok korkuyorum o günleri tekrar yaşamaktan
Çok haklısınız, çok zor bir süreç ama ihmal etmemek gerek. Gözlem altında olduğumuz sürece güvendeyiz. Yoksa herkesten bir adım daha yakınız kansere maalesef.
 
Muktedir senin hpv 16 dan sonra kolposkopi yapıldı ve bir şey göremediler mi yoksa biyopsi yaptılar sonuç temiz mi çıktı ? Çok merak ettim çünkü bende de hpv 16 çıktı malesef
Smear ve sitoloji sonucumda yüksek riskli grubunda ve hpv 16+ çıktım hemen jinekoloji onkolojiye sevkedildim. Jinekoloji onkolojide kolposkopi yapıldı ve yapılırken doktorum çok yaygın görünüyor dedi, biyopsi yaptı. Nerdeyse CIN 3 çıkacağından emindim. Kolposkopide doktorunuzun dediğinin çıkma ihtimali %98 ama çok küçük ihtimal de olsa kanser hücresine rastlanabilirdi. Şükür ki rastlanmadı🙏🏻 Biyopsi sonucum da yaygın bir şekilde Cın3 çıktı. Daha sonra da sürecime Hacettepede devam ettim.
 
Öncelikle hpv ile yeni tanışıp deliye dönmüş bir şekilde internette hastalığa ve sürece dair bilgi edinmeye çalışan güzel insan, çok paniksin aklında deli sorular biliyorum. Bu yazıyı birçok halk efsanesine sahip olan hastalığın kendi hpv serüvenimi paylaşmak ve doğru bilgilendirme için yazdım.
Süreç benim için hala çok taze sayılır.
Bundan 11 ay önce ilişki sırasında ağrı, vajinal koku, akıntı gibi sebeplerle kadın doğuma başvurdum. Doktor vajinal muayene sonrası "enfeksiyonun var, en son ne zaman smear verdin? Bir de smear alalım" dedi. Smearin ne olduğunu duymuştum fakat bana göre smear vermek için daha gençtim. Oysaki aktif cinsel ilişkisi olan herkes -özellikle 25 yaş sonrası herkes- smear vermeliymiş. Ülkemizde 30 yaşından itibaren rutin bir işlem fakat tam 30 yaşında son çıkışta fark edilen biri olarak lütfen yaşınızın genç olduğunu düşünüp ertelemeyin. Ayrıca aktif bir cinselliğe bile gerek yok. Kan ter havlu banyo WC gibi yerlerden geçme ihtimali çok çok düşük. Fakat genital bölge teması ile doğrudan geçiyor. Yani tam bir ilişkiye gerek yok. Elinizle başkasının cinsel bölgesine temasınız ya da oral seks de hpv'nin size geçmesi için yeterli olabiliyor.
Hpv'nin pek çok çeşiti var. Bunlardan hpv 16 en çok kansere davetiye çıkaranı ve hpv 11 de siğil yapanı.
Yüksek riskli grupta yer alan hpv tipleri sessiz sakin ve derinden ilerliyor. Hiçbir belirti vermiyor. Ancak bende olduğu gibi vajinal koku ve ilişki sırasında ağrı en büyük belirtilerinden. O yüzden düzenli smear vermek çok önemli.
Bunların hepsi bir ay sonra smear sonucum hpv 16 ve 3 tane daha yüksek riskli hpv grubu pozitif çıkınca deli gibi araştırma yaparken öğrendim. Sitoloji (sıvı bazlı) sorunucum da HSIL gelmişti. Hem de forumda yapılan yorumların aksine yoğun mantar ve enfeksiyona karşı bunlar doğru bir şekilde tespit edilmişti.
Hpv ilk defa duymuş ve bunların ne olduğunu bilmiyordum ama doktor ailende var mı diye sormuştu. Daha sonra jinekoloji onkoloji doktoruna yönlendirildim. Kolposkopi için gün verildi. Birkaç günde ömrümden ömür gitti. Kolposkopide doktor hücre değişikliğinin çok yaygın olduğunu söyledi. Patoloji için parça aldı. Yanımda ped götürmüştüm ama çok az lekelenme oldu ama tamamen iyileşmesi iki haftadan fazla aldı. Sigarayı bırakmam için azarladı doktor. Önereceği hiçbir şey yoktu. Çünkü ne bir ilacı ne bir tedavisi vardı. Kırmızı renkli sebze meyve tüket dedi. Hpv aşısı da artık çok geç diyerek önermedi. Dünya başıma yıkılmıştı. Patoloji sonucum on gün sonra çıktı ve ta ta tammm en kötü senaryo gerçekleşmişti. CIN 3'tü. Tek tesellim kanser hücresine rastlanmamış olmasıydı. Patoloji sonucunu doktora göstermek için bir hafta vardı ama gözümün yaşı dizime inmiş bekleyemiyordum.
Özelde bir kadın doğumcuya gittim. Sonuçları baktıktan sonra yüzüme çocuk yapmak istiyorsan hemen yap çünkü muhtemelen konizasyon olursun sonucun temiz gelmezse "rahmini" alırlar dedi. Bütün dünya yıkılmış altında kalmıştım. Günlerce internetten hayatıma ilk defa giren terminolojileri, bundan sonra ne olacağını araştırdım. Ağlamaktan kafa göz şişirdim. 30 yaşında bir çocuk annesiydim ve rahmimi aldırmak için çok gençtim. Kendime acıyıp daha çok ağladım. Hatta öyle bir hale geldim ki düşünmekten başıma öyle ağrı girdi ki 2-3 gün hiçbir şey düşünüp hareket dahi edemedim. Bir daha çocuk düşünememe rağmen çocuk düşünmeye başlamış bir de buna içerliyordum. Jinekoloji onkoloji uzmanı doktorum izindeydi ve o izin hiç bitmiyordu. Ama doktorun yaklaşımı o kadar katı ve sert gelmişti ki ona tekrar gitmek de içimden gelmedi. Türkiye geneli en iyi jinekoloji onkoloji doktorlarını araştırırken karşıma Hacettepe üniversitesinde Murat Gültekin denk geldi. Çok uzaktaydı bana ama pozitifliği uzaktan bile sarmıştı beni. Bir hafta sonra randevu alıp Hacettepe kadın doğum servisine yanına gittim. Sonuçlarımı görünce hemen kolposkopi odasına aldı ve sonuçtan emin olduktan sonra hemen rahim ağzının temizlenmesi gerektiğini söyledi. Lezyonlar büyüktü ve ben tekrar anne olmak istiyordum. Güler yüzüyle pozitifliğiyle hiç merak etme nelerini gördüm ben, anne de olursun dedi. Leep yaptı, kendi tabiriyle kaymağın üstünden alırcasına rahim ağzının boyuna da fazla dokunmadı hamile kalırsam servikal yetersizlik olmasın diye. Operasyon sonrası eşimle beni karşısına aldı uzun uzun bizi hpv nedir ne değildir bilgilendirdi. Olumsuz tek kelime etmedi. Multivitaminler takviyeler ne diyorsunuz hocam dedim. Hiç gerek yok dedi. Yalnızca hpv aşısı olmamı önerdi, virüs yükünü hafifletmesi için. Sigarayı çok seviyorum dedim. Ben de seviyorum fakat bilmen gereken bu hastalığın da en sevdiği şey sigara dedi. Ne azarlama ne olumsuz bir kelime ne kötü senaryo hiçbir şey yoktu. Ankara'dan dönünce sigarayı tamamen bıraktım. On gün sonra Patoloji sonucum sınırlar temiz geldi. Hamile kalmam için engel yoktu. Fakat 1-2 aylık bu süreçte üzüntüden hipotiroidi olmuştum üstüne bir de. Bir sürpriz oldu ve iki ay sonra hamile olduğumu öğrendim. Takviye hiçbir şey kullanmadım, moralimi yüksek tuttum, hayat tarzımı değiştim, doktoraya başladım. Sevdiklerimle zaman geçirip sevmediklerimi yük etmedim kendime. Meşgul olacak bir şeyler buldum. Hastalıkla ilgili araştırma yapmayı kestim.Üç aya bir gidip smear vermeye devam ettim ve bir hafta önce tertemiz olduğumu öğrendim.

Erken teşhis gerçekten hayat kurtarır. Eğer tespit edilmişse korkmayın güvenilir ellerdesiniz.
Merhaba vajinal akıntınız var mı kronik şekilde
 
Evet ama kronik vajinal akıntı tek başına çok anlamlı değil çünkü smear testimde yoğun enfeksiyon mantar durumu da çıkmıştı
Hpv geçirmiş olanlarda kronik akıntı var anladığım kadarı ile. Mantarda yapıyor olabilir bu durum. Hpv testinizi nerede yapmıştınız. Benim negatif çıktı ama akıntının geçmemesi hpv acaba pozitif ama sağlıklı sürüntü mu alınamadı diyorum
 
Hpv geçirmiş olanlarda kronik akıntı var anladığım kadarı ile. Mantarda yapıyor olabilir bu durum. Hpv testinizi nerede yapmıştınız. Benim negatif çıktı ama akıntının geçmemesi hpv acaba pozitif ama sağlıklı sürüntü mu alınamadı diyorum
Yoğun enfeksiyon durumunda gözden kaçabiliyor sanırım ama sanmıyorum. Devlet hastanesinde jinekolog bir doktor almıştı.
 
Bendede rutin kontroller sonucu smeardan sonra kolposkopi yapilarak cin2 ve hpv 16 cikti. 2 hafta önce leep oldum. Yarin doktorum arayacak ve patoloji sonucunu söyleyecek. Cok korkuyorum:KK43:
 
En son 3 yil önce yaptirmisim smear testini. Allahtan jinekologum büyük bi paket kan tahlilide yaptirdi. Hemoglobinimin ve d vitaminiminde cok düsük oldugunu ögrendim. 1 ay sabah aksam demir hapi kullanfim ve gecen hafta tekrar kan tahlili verdim ama hemoglobin dahada düsmüs. Ic hastaliklari uzmanina sevketti. Dun gittim ve o da tahlil verdi , ilacin neden bagirsaklarda emilmedigini bulabilmek icin. Yani anlayacaginiz kanimda düsük bagisikligimda. Bakalim altindan kalkabilecekmiyiz bukadar sorunun
 
Öncelikle hpv ile yeni tanışıp deliye dönmüş bir şekilde internette hastalığa ve sürece dair bilgi edinmeye çalışan güzel insan, çok paniksin aklında deli sorular biliyorum. Bu yazıyı birçok halk efsanesine sahip olan hastalığın kendi hpv serüvenimi paylaşmak ve doğru bilgilendirme için yazdım.
Süreç benim için hala çok taze sayılır.
Bundan 11 ay önce ilişki sırasında ağrı, vajinal koku, akıntı gibi sebeplerle kadın doğuma başvurdum. Doktor vajinal muayene sonrası "enfeksiyonun var, en son ne zaman smear verdin? Bir de smear alalım" dedi. Smearin ne olduğunu duymuştum fakat bana göre smear vermek için daha gençtim. Oysaki aktif cinsel ilişkisi olan herkes -özellikle 25 yaş sonrası herkes- smear vermeliymiş. Ülkemizde 30 yaşından itibaren rutin bir işlem fakat tam 30 yaşında son çıkışta fark edilen biri olarak lütfen yaşınızın genç olduğunu düşünüp ertelemeyin. Ayrıca aktif bir cinselliğe bile gerek yok. Kan ter havlu banyo WC gibi yerlerden geçme ihtimali çok çok düşük. Fakat genital bölge teması ile doğrudan geçiyor. Yani tam bir ilişkiye gerek yok. Elinizle başkasının cinsel bölgesine temasınız ya da oral seks de hpv'nin size geçmesi için yeterli olabiliyor.
Hpv'nin pek çok çeşiti var. Bunlardan hpv 16 en çok kansere davetiye çıkaranı ve hpv 11 de siğil yapanı.
Yüksek riskli grupta yer alan hpv tipleri sessiz sakin ve derinden ilerliyor. Hiçbir belirti vermiyor. Ancak bende olduğu gibi vajinal koku ve ilişki sırasında ağrı en büyük belirtilerinden. O yüzden düzenli smear vermek çok önemli.
Bunların hepsi bir ay sonra smear sonucum hpv 16 ve 3 tane daha yüksek riskli hpv grubu pozitif çıkınca deli gibi araştırma yaparken öğrendim. Sitoloji (sıvı bazlı) sorunucum da HSIL gelmişti. Hem de forumda yapılan yorumların aksine yoğun mantar ve enfeksiyona karşı bunlar doğru bir şekilde tespit edilmişti.
Hpv ilk defa duymuş ve bunların ne olduğunu bilmiyordum ama doktor ailende var mı diye sormuştu. Daha sonra jinekoloji onkoloji doktoruna yönlendirildim. Kolposkopi için gün verildi. Birkaç günde ömrümden ömür gitti. Kolposkopide doktor hücre değişikliğinin çok yaygın olduğunu söyledi. Patoloji için parça aldı. Yanımda ped götürmüştüm ama çok az lekelenme oldu ama tamamen iyileşmesi iki haftadan fazla aldı. Sigarayı bırakmam için azarladı doktor. Önereceği hiçbir şey yoktu. Çünkü ne bir ilacı ne bir tedavisi vardı. Kırmızı renkli sebze meyve tüket dedi. Hpv aşısı da artık çok geç diyerek önermedi. Dünya başıma yıkılmıştı. Patoloji sonucum on gün sonra çıktı ve ta ta tammm en kötü senaryo gerçekleşmişti. CIN 3'tü. Tek tesellim kanser hücresine rastlanmamış olmasıydı. Patoloji sonucunu doktora göstermek için bir hafta vardı ama gözümün yaşı dizime inmiş bekleyemiyordum.
Özelde bir kadın doğumcuya gittim. Sonuçları baktıktan sonra yüzüme çocuk yapmak istiyorsan hemen yap çünkü muhtemelen konizasyon olursun sonucun temiz gelmezse "rahmini" alırlar dedi. Bütün dünya yıkılmış altında kalmıştım. Günlerce internetten hayatıma ilk defa giren terminolojileri, bundan sonra ne olacağını araştırdım. Ağlamaktan kafa göz şişirdim. 30 yaşında bir çocuk annesiydim ve rahmimi aldırmak için çok gençtim. Kendime acıyıp daha çok ağladım. Hatta öyle bir hale geldim ki düşünmekten başıma öyle ağrı girdi ki 2-3 gün hiçbir şey düşünüp hareket dahi edemedim. Bir daha çocuk düşünememe rağmen çocuk düşünmeye başlamış bir de buna içerliyordum. Jinekoloji onkoloji uzmanı doktorum izindeydi ve o izin hiç bitmiyordu. Ama doktorun yaklaşımı o kadar katı ve sert gelmişti ki ona tekrar gitmek de içimden gelmedi. Türkiye geneli en iyi jinekoloji onkoloji doktorlarını araştırırken karşıma Hacettepe üniversitesinde Murat Gültekin denk geldi. Çok uzaktaydı bana ama pozitifliği uzaktan bile sarmıştı beni. Bir hafta sonra randevu alıp Hacettepe kadın doğum servisine yanına gittim. Sonuçlarımı görünce hemen kolposkopi odasına aldı ve sonuçtan emin olduktan sonra hemen rahim ağzının temizlenmesi gerektiğini söyledi. Lezyonlar büyüktü ve ben tekrar anne olmak istiyordum. Güler yüzüyle pozitifliğiyle hiç merak etme nelerini gördüm ben, anne de olursun dedi. Leep yaptı, kendi tabiriyle kaymağın üstünden alırcasına rahim ağzının boyuna da fazla dokunmadı hamile kalırsam servikal yetersizlik olmasın diye. Operasyon sonrası eşimle beni karşısına aldı uzun uzun bizi hpv nedir ne değildir bilgilendirdi. Olumsuz tek kelime etmedi. Multivitaminler takviyeler ne diyorsunuz hocam dedim. Hiç gerek yok dedi. Yalnızca hpv aşısı olmamı önerdi, virüs yükünü hafifletmesi için. Sigarayı çok seviyorum dedim. Ben de seviyorum fakat bilmen gereken bu hastalığın da en sevdiği şey sigara dedi. Ne azarlama ne olumsuz bir kelime ne kötü senaryo hiçbir şey yoktu. Ankara'dan dönünce sigarayı tamamen bıraktım. On gün sonra Patoloji sonucum sınırlar temiz geldi. Hamile kalmam için engel yoktu. Fakat 1-2 aylık bu süreçte üzüntüden hipotiroidi olmuştum üstüne bir de. Bir sürpriz oldu ve iki ay sonra hamile olduğumu öğrendim. Takviye hiçbir şey kullanmadım, moralimi yüksek tuttum, hayat tarzımı değiştim, doktoraya başladım. Sevdiklerimle zaman geçirip sevmediklerimi yük etmedim kendime. Meşgul olacak bir şeyler buldum. Hastalıkla ilgili araştırma yapmayı kestim.Üç aya bir gidip smear vermeye devam ettim ve bir hafta önce tertemiz olduğumu öğrendim.

Erken teşhis gerçekten hayat kurtarır. Eğer tespit edilmişse korkmayın güvenilir ellerdesiniz.
Güncelleme yapmak istiyorum. Özellikle güncelleme yapıyorum ki hep tetikte kalın benim gibi rehavete kapılıp tekrar aynı süreci yaşamayın.
Temiz çıktıktan tam bir sene sonrası (temizim diye ve araya doğum çocuk girince bir de doktorum bin km uzakta olunca üç aylık olan kontrollerimi yaptırmadım.) Ara kanama meydana gelince apar topar bulduğum şehirdeki jinekoloji onkoloji bölümüne koştum. Hemen acil biyopsi alındı ve acil Kontrastlı mr çekildi. Mr sonucumun raporu çıkmadı ama radyoloji uzmanı abimiz dikkate değer bir şey göze çarpmıyor dedi. Anladığınız bir sene sonrasında birden kanser şüphesinin içinde buldum kendimi. Oysa üç smear testimin genotiplemesinde negatif gelmişti. En son tertemizdim. Şu an acil biyopsi sonucumu bekliyorum.
Ve Mr sonucumda göze görülen bir şey olmamasına şükrediyorum.
Kontrollerinizi ihmal etmeyin.
 
Güncelleme yapmak istiyorum. Özellikle güncelleme yapıyorum ki hep tetikte kalın benim gibi rehavete kapılıp tekrar aynı süreci yaşamayın.
Temiz çıktıktan tam bir sene sonrası (temizim diye ve araya doğum çocuk girince bir de doktorum bin km uzakta olunca üç aylık olan kontrollerimi yaptırmadım.) Ara kanama meydana gelince apar topar bulduğum şehirdeki jinekoloji onkoloji bölümüne koştum. Hemen acil biyopsi alındı ve acil Kontrastlı mr çekildi. Mr sonucumun raporu çıkmadı ama radyoloji uzmanı abimiz dikkate değer bir şey göze çarpmıyor dedi. Anladığınız bir sene sonrasında birden kanser şüphesinin içinde buldum kendimi. Oysa üç smear testimin genotiplemesinde negatif gelmişti. En son tertemizdim. Şu an acil biyopsi sonucumu bekliyorum.
Ve Mr sonucumda göze görülen bir şey olmamasına şükrediyorum.
Kontrollerinizi ihmal etmeyin.
Merhabalar siz leep islemi sonrasi mi hamile kaldiniz? Bir problem yasadiniz mi?
 
Güncelleme yapmak istiyorum. Özellikle güncelleme yapıyorum ki hep tetikte kalın benim gibi rehavete kapılıp tekrar aynı süreci yaşamayın.
Temiz çıktıktan tam bir sene sonrası (temizim diye ve araya doğum çocuk girince bir de doktorum bin km uzakta olunca üç aylık olan kontrollerimi yaptırmadım.) Ara kanama meydana gelince apar topar bulduğum şehirdeki jinekoloji onkoloji bölümüne koştum. Hemen acil biyopsi alındı ve acil Kontrastlı mr çekildi. Mr sonucumun raporu çıkmadı ama radyoloji uzmanı abimiz dikkate değer bir şey göze çarpmıyor dedi. Anladığınız bir sene sonrasında birden kanser şüphesinin içinde buldum kendimi. Oysa üç smear testimin genotiplemesinde negatif gelmişti. En son tertemizdim. Şu an acil biyopsi sonucumu bekliyorum.
Ve Mr sonucumda göze görülen bir şey olmamasına şükrediyorum.
Kontrollerinizi ihmal etmeyin.
Çok üzüldüm bu illet virüsten kurtuluş yok mudur hep böyle tetikte mi kalacağız allah yardımcınız olsun umarım ciddi bir şey değildir geçmiş olsun 🙏🏻
 
X