Mikrodalga İle Yapabileceğiniz Şeyler Nelerdir? Ve Mikrodalga Fırınların Zararları

petek118

Guru
Kayıtlı Üye
13 Ağustos 2010
2.319
218
51
Genelde ısıtmak ve dondurulmuş besinleri çözdürmek amaçlı kullanılan mikrodalga bakın daha ne gibi işlere yarıyor.

Soğanın sadece baş ve uç kısmını temizledikten sonra 30 sn mikrodalgaya atarsanız gözleriniz yaşarmadan doğrayabilirsiniz.

Posta pulunu hasar vermeden çıkarmak için mektuptaki pulun üzerine 1-2 damla su damlatın ve 20 sn mikrodalgaya atın.

Kurumuş ekmekleri ıslak havluya sarıp 10-15 saniye mikrodalgaya atarsanız yumuşayacaktır.

Limonları 10-20 saniye yüksek güçte mikrodalgaya atarsanız daha sulu ve sıkması kolay hale gelir.

Mikrodalganın içi kirlendiğinde bir kasenin içerisine su doldurun ve birkaç damla sirke damlatın. 5 dakika mikrodalgaya attığınızda kirlerin kolayca temizlendiğini göreceksiniz.

Şekerlenmiş balı mikrodalgada yarı güçte 2 dakika ısıtın. Eski haline geri dönecektir.

Sarımsağı 15 saniye mikrodalgaya koyarsanız kabukları kolayca soyulur.

Mikrodalga Fırın Nasıl Kullanılmalıdır?

Az zaman harcayarak mükemmel lezzetler yapmanızı sağlayan ürünlerden biri de mikrodalga fırınlardır. Farklı bir pişirme tekniğine sahip bu fırınlar ile ilgili bilmek istedikleriniz


Mikrodalga fırının kullanımı teknolojinin sunduğu yenilikler sayesinde mutfakta işler daha kolay ve zevkli hale gelir. Az zaman harcayarak mükemmel lezzetler yapmamızı sağlayan ürünlerden biri de mikrodalga fırınlardır.


Farklı bir pişirme tekniğine sahip bu fırınlar ile ilgili bilmek istedikleriniz:


Fırının nem oranını artırmak için, içine su dolu bir bardak koyun.


Nasıl pişirir? Mikrodalga fırın, su moleküllerinin yer değiştirmesi yöntemiyle pişirme sağlar. Yani yiyecekleri ne kızartır, ne de haşlar. Lezzeti yoğun olarak korumak için yiyecekler ağızları kapalı olarak pişirilmelidir.


Tarifler nasıl uygulanır? Geleneksel bir tarifi mikrodalga fırında pişirmek istediğinizde, tarifte verilen pişme süresini 1/2 oranında azaltın ve pişerken sürekli kontrol edin.


Yemekler nasıl renklendirilir? Mikrodalga fırında pişen yemeğe renk ve tat katmak için üzerine biraz kırmızı biber veya kavrulmuş toz ceviz serpin. Tatlılar için kavrulmuş toz badem, esmer şeker veya tarçın da kullanabilirsiniz.

Ne tür kaplar kullanılır? Seramik ve porselen yerine cam veya plastik kaplar tercih edilmelidir.


Yiyecekler nasıl konur? Mikrodalgada pişireceğiniz yiyecekleri önce dilimleyin ve ince kısımları ortaya gelecek şekilde kaba dizin. Böylece yiyeceklerin her tarafının eşit pişmesini sağlamış olursunuz.


Uygun kabı seçmek Mikrodalga fırında kullanacağınız kabın uygun olup olmadığını test etmek için, kabın ortasına soğuk su dolu bir bardak yerleştirip, fırını da en yüksek devrine getirin. 2 dakika ısıtıp bekleyin. Su kaynarken bardak ılık olmalı, fakat kap soğuk kalmalıdır. Eğer kap ısınmış ise mikrodalga fırın için uygun değil demektir. Hiçbir zaman metalik veya metal dekorlu kap ve alüminyum folyo kullanmayın.


Fırının kapasitesini artırmak Fırın kapasitesini artırmak için özel yükselticiler kullanabilirsiniz. Böylece aynı anda 2 ayrı yemeği pişirmeniz mümkündür. Ancak ısıyı daha yüksek tutmak ve pişme sırasında tabakların yerini değiştirmek şarttır. Yemeğin pişip pişmediğinden emin olun Servis yapmadan önce bir bıçağın ucu ile yemeğin iyi ve eşit pişip pişmediğini kon-trol edin. Meyva, sebze, et veya balık da olsa, dilimlerin en ince kısımlarının kabınızın ortasına gelmesine dikkat edin.

MİKRODALGA FIRIN KULLANIMI VE MİKRODALGA FIRIN ZARARLARI

Mikrodalga fırınların da bilinçsiz kullanılmaktadır. Mikrodalga fırını mutfakların görselliğini tamamlaması açısından herkesin çok rahat görebileceği yere koyuyorlar. Mikrodalga fırın çalıştığı zaman çocuğun baş hizasında olmamalı. 1,40 metrenin mutlaka üstünde olmalı, insanların en az geçtiği yere konulmalı. Mikrodalga fırının bulunduğu duvarın arkasındaki odada çocuk beşiğinin bulunmamalı. Arka tarafına da sızıntı oluyor. Ön tarafına çok ciddi oranda mikrodalga yayıyor. Çalışırken hiçbir zaman yanında durmayacaksınız. En az bir metre uzağında olacaksınız. Çalışırken 20 santimetre önünden bir çocuk sürekli geçiyorsa çocuğu mikrodalgayla ışınlıyorsunuz demektir. Mikro dalga fırın çalıştığı zaman evinizde baz istasyonu var demektir. Mikrodalga fırının çok yakınındaysanız baz istasyonuyla karşı karşıyasınız demektir.

ABD'de bir öğrencinin yaptığı çalışmada birbirine eş iki bitki almış. Yine aynı kaynaktan gelen suyun yarısını mikrodalgada, diğer yarısınıda tencerede kaynatmış.

Sonra bitkilerin birini mikrodalgada kaynatılmış su ile, diğerini tencerede kaynatılmış su ile bir süre sulamış.

Bakın sonucu ne olmuş. Yoruma gerek yok . Tıklayınız.

Microwaved Water and Plants

1992 yılında Raum ve Zelt tarafından yayınlanan ‘’Geleneksel şekilde hazırlanan yiyecekler ve Mikro dalgada hazırlanmış yiyeceklerin kıyaslanması’’ başlıklı çalışmada şu noktalar vurgulanmıştır:-

‘’Doğal tıbbın en temel hipotezi insan vücudu alışık olmadığı moleküller ve enerjiler ile karşılaştığı zaman bu molekül ve enerjiler bedene fayda yerine zarar verirler.

Mikrodalgada hazırlanmış yiyeceklerin içinde insanların ateşin keşfinden beri pişirdikleri yiyeceklerinde bulunmayan moleküller ve enerjiler bulunmaktadır. Hâlbuki güneşten ve diğer yıldızlardan gelen mikrodalga enerjinin esası DC/direkt akımdır.

Buna karşılık yapay olarak üretilen mikrodalgalar (ki buna fırınlarda üretilenlerde dâhildir) AC (değişken akımdan) meydana gelir ve dokundukları her yiyecek molekülünde saniyede bir milyarın üstünde polarite değişmelerine neden olurlar.

Böyle bir işlemde doğal olmayan moleküllerin ortaya çıkması kaçınılmazdır. Fırınlarda üretilen mikrodalgadan dolayı doğal olarak ortaya çıkan amino asitlerde bile isomerik değişiklikler (şekil değişimleri) olduğu ve toksik formlara dönüştükleri tespit edilmiştir.

Kısa bir sürede tamamlanmış bir çalışmada mikrodalgada hazırlanmış süt ve sebzeleri tüketen kişilerin kanlarında belirgin ve rahatsız edici değişimler olduğu gözlenmiştir. Bu araştırmada sekiz gönüllü değişik şekillerde pişirilmiş aynı besin türlerini tüketmişlerdir.

Mikrodalga fırınlarda işlem görmüş yiyecekler gönüllülerin kanlarında değişimler yapmıştır. Hemoglobin seviyeleri düşmüş ve toplam beyaz hücreler ile kolesterol seviyeleri yükselmiştir. Buna karşılık lenfositler düşmüştür.

Kandaki enerji ile ilgili değişimleri tespit edebilmek için ışık yayan bakteriler kullanılmıştır. Mikrodalgada işlem görmüş yiyecek tüketiminden sonra kişilerden elde edilen kan serumuyla karşılaşan bakterilerin yaydıkları ışınlarda belirgin bir artış gözlenmiştir.
Türkiye´´de yüksek gerilim hatları ve trafolardan kaynaklanan elektromanyetik radyasyon konusunda herhangi bir yasal düzenleme olmadığının altı çizilen Sakarya Üniversitesi raporunda, kirlilikten korunma önerileri de sıralandı.

Kişilerin söz konusu tehdit karşısında bilinçli olması ve riski ciddiye alması gerektiği bildirilen raporda, korunma yöntemleri şöyle sıralandı:

-Cep telefonu kullanımını azaltın. (Elektromagnetik kirlilik kaynakları arasında en fazla risk cep telefonu kullanımı kaynaklıdır.)

-Mikrodalga fırın çalışırken yakınında bulunmayın.

-Çocukların televizyona yakın oturmasını engelleyin.

-Başınız yatak odasında kablo ve prizlere yakın olacak şekilde uyumayın.

-Elektromanyetik dalga yayan herhangi bir cihazın mümkün mertebe uzağında bulunun.

-Radyasyondan korunmada beslenme önemlidir. Yüksek kalorili, özellikle kızartılmış gıdalar tüketmekten kaçınılmalı. Toksinleri bağlayarak vücudun korunmasında önemli rol oynayan elmadaki "pektin" maddesinin alınması, brokoli, lahana, tere gibi yeşil sebze tüketimi, laktobalit içeren yoğurt çökelek gibi süt ürünleri, korunmaya etki eden faktörlerdendir.

-A, C ve E gibi vitaminlerin kullanımı kalsiyum ve magnezyum, bunun yanı sıra selenyum, germanyum, vanadyum gibi eser elementler serbest radikal oluşumunu engellemesi açısından gıdaya ilave olarak alınması uzmanlarca tavsiye edilmektedir.

-Konutların yüksek gerilim hatlarından en az 100 m uzakta yapılması için gerekli yasal düzenlemenin yapılmalı.

-Bazı yerel yönetimlerin yüksek gerilim hatlarının altına önceden yapmış oldukları yürüme, koşu yolları ve çocuk oyun parkları gibi tesisler iptal edilmeli. Uyarı işaretleri bulunan panolarla halk ikaz edilmeli.

-Yerleşim bölgelerinden geçen hatların yer altlarına alınması için proje geliştirilmeli veya güzergah değişiklikleri yapılmalı.
 
DSC00368.JPG
 
Mikrodalga fırınlar genellikle yemekleri ısıtmak ve donmuş gıdaları çözmek için kullanılır. Oysa mikrodalga fırınların gündelik yaşamda işinizi çok kolaylaştıracakkullanım şekilleri vardır. Mesela soğan soyarken ve doğrarken gözünüzü yaşartmaması için kullanabilirsiniz. Nasıl mı?

db32563f-606a-4a26-be2b-12021b2f6d2b.jpg


  • Mikrodalga fırın sayesinde soğan soyarken ve doğrarken artık eskisi gözyaşı dökmeyeceksiniz. Bunun için soğanı soymadan mikrodalgaya koyup 30 saniyeye ayarlayın. Sonra da soğanı çıkarıp kullanın, artık ne soyarken ne de doğrarken gözleriniz yaşarmayacaktır.
  • Sarımsak kabuklarını kolayca soymak için dişlere ayırdığınız sarımsağı mikrodalga fırına koyup düşük devirde 15 saniye çalıştırın.
  • Balkabağı gibi sert kabuklu kesilmesi çok zor olan kök sebzeleri mikrodalga fırına koyun. Büyüklüğüne göre 2-3 dakika çalıştırın. Kabuk kısmını kolayca kesip dilimleyebilirsiniz.
  • Nohut, fasulye gibi kuru bakliyatı ıslatmaya zamanınız yoksa mikrodalga fırın siziyarım gün suda bekletme sürecinden kurtarır. Bunun için bakliyatı mikrodalga fırına uygun geniş bir kaba koyun ve her bir bardak bakliyat için 3 bardak su ekleyin. Kabın ağzını kapatıp yüksek devirde kaynayana kadar yaklaşık 15 dakika pişirin. Kabı mikrodalgadan çıkarıp 1 saat bekletin. Suyunu süzüp iyice yıkayın. Artık pişirmeye hazırdır.
  • Hamur işlerinin mayalanması için oda sıcaklığında en az 1 saat beklemesi gerekir. Mikrodalga fırın bu süreyi 15 dakikaya indirir. 250 ml.lik bir bardak suyu mikrodalganın arka tarafına yerleştirin. Hamuru üzeri plastik kapaklı bir kabın içine koyun. Suyun ön tarafına mikrodalganın ortasındaki tablaya yerleştirip en düşük ayarda 3 dakika çalıştırın. Sonra 3 dakika dinlenmesi için bekletin. Tekrar 3 dakika çalıştırın, 6 dakika dinlenmesi için bekletin. Hamur kabarıp iki katına çıkacaktır.
  • Kahverengi şeker sertleşip topaklandıysa mikrodalga fırına uygun bir kaba boşaltın. Üzerini nemli kağıt havlu ile kapatıp 20 saniye çalıştırın. Kontrol edin, gerekiyorsa işlemi tekrarlayın.
  • Kurutmak istediginiz nane, fesleğen, maydanoz gibi yeşillikleri tek kat olarak mikrodalga fırına uygun bir tabağa yayın. Üzerini kağıt havlu ile kapatıp mikrodalgayı yüksek devirde 1 dakika çalıştırın. Sonra her seferinde süreyi 20 saniye daha arttırarak nemi gidip, kuruyuncaya kadar birkaç defa çalıştırın.
  • Bal zaman içinde şekerlenebilir, kristalleşebilir. Bu normal bir durumdur. Kavanozun kapağını açıp mikrodalgaya yerleştirin. 30-40 saniye çalıştırın. Bal eski haline dönene kadar bu işlemi, her seferinde süreyi kademeli olarak biraz arttırarak tekrarlayın.
  • Bayat ekmekleri nemli bir havluya sarıp mikrodalgayı çalıştırır ve süreyi her seferinde 10 saniye arttırarak yenilebilir hale getirebilirsiniz.
 
  • 1 çay bardağı mısır
  • 2 yemek kaşığı sıvı yağ
  • 1 tatlı kaşığı tuz
  • 1 adet fırın poşeti veya mikrodalgada kullanmaya uygun bir kase
Borcama veya fırın poşedine bunları koyun, birkaçyerden poşetten küçük delik açın.
fırın poşedi için en yüksek ayarda 3 dakika, borcamda 5 dakika
yağ ve tuz oranları size kalmış

mısır sanırım bu mikrodalgada patlatıldığını duymuştum ama nasıl patlatıcaz ? ısı ve süre ayarı nasıl olcak? bi de yağ ve tuz koyabilir miyiz arkadaşım yapıyorsan ve anlatırsan çok sevinirim
 
  • 1 çay bardağı mısır
  • 2 yemek kaşığı sıvı yağ
  • 1 tatlı kaşığı tuz
  • 1 adet fırın poşeti veya mikrodalgada kullanmaya uygun bir kase
Borcama veya fırın poşedine bunları koyun, birkaçyerden poşetten küçük delik açın.
fırın poşedi için en yüksek ayarda 3 dakika, borcamda 5 dakika
yağ ve tuz oranları size kalmış
çok teşekkürler :) akşama deniycem bakalım :)
 
Kısırlığa neden olan faktörler
Çocuğunuzun olmama sebebi günlük olarak yaptığınız alışkanlıklarınız olabilir. Bu durumun önüne geçmek için önce bu alışkanlıklarınızı belirleyin.


Yapılan araştırmalar, günlük alışkanlıklarınızın aslında üreme sağlığınızı olumsuz etkileyebileceğini gösteriyor. Üreme sağlığına zarar verebilecek maddeler ve alışkanlıkların belirlenmesi kısırlıktan korunabilmenin önemli basamaklarından biri

Kadın Hastalıkarı, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Seval Taşdemir: “Günlük hayatınızın parçası olan pek çok şey aslında kısırlığınızın sebebi olabilir. Bunlardan uzak durarak sperm ve yumurta kalitenizi artırabilirsiniz” diyerek çocuk sahibi olamayan çiftleri uyarıyor.

İşte üreme sağlığını etkileyen o alışkanlıklar:

Alkol: Kadının içtiği Alkol miktarı arttıkça çocuk sahibi olması zorlaşır. Alkol yumurtlamayı, yumurtanın fallop tüplerinde taşınmasını ve embriyonun rahme tutunmasını engelleyerek gebeliği önler. Erkeklerde alkol sperm sayısı ve normal yapıdaki sperm oranı azalır. Hem anne hem de baba adayının gebelik elde edilmesi planlanan dönemden birkaç ay önce alkol almamaları gerekir.

Sigara içen kadınlarda dış gebelik daha sık görülür

Sigara: Sigara dumanı birçok zararlı madde içerir. Sigaranın üreme sağlığına verdiği zarar içilen sigara miktarı ve süresine bağlıdır. Günde 15 adetten fazla sigara içenler ve erken yaşta sigara içmeye başlayan kadınlarda üreme sağlığı daha çok etkilenir. Sigara içen kadınların gebe kalabilmesi için geçen sürenin 1 yıldan fazla olma ihtimali içmeyenlere göre 4 kat daha fazladır. Gebe kalabilme olasılığı içilen sigara miktarına bağlı olarak yüzde 25-50 oranında azalır. Sigara içilmesi tüp bebek uygulamalarının başarısını da olumsuz etkiler. Sigara içen kadınlarda dış gebelik daha sık görülür.

Fazla miktarda sigara içen erkeklerde sperm kalitesi bozulur. Anormal yapıdaki spermlerin sayısı artar, sperm hareketliliği azalır, eşlerde düşük ve anomalili doğum yapma riski artar. Sigara kullanmayı bıraktıktan sonra 4 ay içinde sigaranın üreme sağlığında yol açtığı zararlı etkilerin birçoğu kaybolur.

Vücut geliştirici ilaçlar: Kadınlarda bu ilaçlar adet düzensizliklerine, yumurtlama düzensizlikleri, adet kanamalarının kesilmesi ve kısırlığa neden olur. Erkeklerde testislerde atrofi (testislerin küçülmesi), sperm sayısının azalması, azospermi ve kısırlığa neden olur. Erkek ve kadınların bu ilaçları kullanmaktan kaçınmaları gerekir.

İlaçlar: Anne adaylarının sağlık sorunlarının tedavisi için önerilen ilaçları jinekologlarına danışarak kullanmaları gerekir. Alerji, soğuk algınlığı, öksürük, mide hastalıkları, hipertansiyon, diyabet, böbrek hastalıkları ve tiroit bezi hastalıklarının tedavisinde kullanılan ilaçlar, Ağrı kesiciler ve antibiyotikler üreme sağlığını etkileyebilir. Kullandığınız reçeteli ve reçetesiz satılan tüm ilaçları jinekoloğunuza bildirmeniz ve gerektiğinde tedavinin tekrar düzenlenmesi gerekir.

Erkeklerinde çocuk sahibi olmaya karar verdikleri dönemde kullandıkları ilaçlara dikkat etmeleri gerekir. Hipertansiyon tedavisinde kullanılan ilaçlar cinsel isteksizlik ve impotansa neden olur. Kanser tedavisinde kullanılan ilaçlar testisleri etkileyerek sperm üretimini bozar ve infertiliteye neden olur. Sedef hastalığının tedavisinde kullanılan metotraksat testislere zarar vererek sperm üretimine zarar verir. Mide ülseri tedavisinde kullanılan simetidin, epilepsi tedavisinde kullanılan fenitoin, gut hastalığının tedavisinde kullanılan kolşisin sperm sayısının azalmasına neden olur.

Cep telefonu: Bu cihazlar özellikle radyasyon yayan diğer cihazlar ile beraber kullanıldıklarında üreme sağlığını olumsuz etkiler. Cep telefonlarını vücudunuza temas ettirmemeniz ve üreme organlarınıza yakın yerde taşımamanız gerekir.

Elektrikli battaniye sperm hareketliliğini azaltıyor Elektrikli battaniye: Elektrikli battaniyeler hem ısı, hem de elektromanyetik alan yaparak üreme sağlığına zarar verir. Elektrikli battaniyeler kadınlarda yumurtlama düzensizlikleri ve adet düzensizliklerine yol açar. Erkeklerde sperm sayısı ve hareketliliğinde azalmaya neden olur. Özellikle gebelik elde edilmeye çalışılan dönemlerde elektrikli battaniye kullanmaktan kaçınılmalıdır.

Ev Dekorasyon ve tamirinde kullanılan ürünler: Ev dekorasyonu ve tamiratında kullanılan birçok ürünün içerdiği kimyasal maddeler üreme sağlığına zarar verir. Boyalar, tiner ve incelticiler, yapıştırıcılar üreme sağlığını etkileyerek kısırlık ve düşüklere neden olabilir. Erkeklerde bu ürünler sperm sayısında azalmaya, kısırlığa ve eşlerinde düşük ve anomalili bebek doğumuna neden olur. Gebelik planlandığı dönemde ve gebelik sırasında bu maddelere maruz kalmaktan kaçınılmalıdır. Eviniz boyandığında çok iyi havalanmasını sağladıktan sonra evde yaşamaya başlayın.

Ev temizliğinde kullanılan mobilya cilası, çok amaçlı temizleyiciler, halı şampuanları, oda spreyleri, banyo ve tuvalet temizliğinde kullanılan deterjanlar üreme sağlığına zarar verebilir. Bu ürünleri kullanırken eldiven kullanılması ve temizlenen mekanların iyi havalandırılması gerekir.

Mikrodalga fırınlar: Mikrodalga fırınların kadınlarda adet düzensizliklerine, yumurtlama bozukluklarına, infertilite ve düşüklere neden olduğu gösterilmiştir. Mikrodalga fırınlardan yayılan radyasyonun erkeklerde de sperm sayısını azalttığı düşünülmektedir.

Son yıllarda üretilen mikrodalga fırınlardaki radyasyon kaçakları çok azalmıştır. Fırınınızın kapağının sıkıca kapandığından emin olmanız ve fırın çalışırken fırından mümkün olduğunca uzak durmak gerekir.

Kullanmadığınız zaman fişini çekin

Elektrikli küçük aletler: Bu cihazların birçoğu tek başına zararlı değildir. Aynı anda kullanılan birden fazla cihazın etkileri birleşerek zararlı olabilir. Çalışan cihazlardan uzak durmak ve kullanılmadıkları zaman fişten çekmek bu cihazların yol açabileceği zararlı etkilerden korunmanızda yardımcı olur.

Kişisel bakım ürünleri: Kağıt havlu, tuvalet kağıdı, tampon ve pedler gibi ürünlerin üretilmesi sırasında dioksin adı verilen kimyasal bir yan ürün oluşur. Bu madde çay poşetlerinde, kahve filtrelerinde de bulunan bu madde az miktarda toprak, su ve havaya da karışır.

Dioksin kadınlarda kanser ve endometriozis hastalığına neden olur. Bu ürünler kadınlarda genital organların mukozasına direk temas ettiği için dioksin emilir. Özellikle endometriozis hastalığı olan kadınların dioksin içeren ürünleri kullanmaktan kaçınmaları gerekir.

Dioksin erkeklerde sperm üretimini azaltır ve testis kanserine neden olabilir.

Vajinal duşlar da kadın üreme sağlığına zarar verir. 1996 yılında yapılan bir çalışmada vajinal duşların gebe kalma olasılığını yüzde 30 azalttığı gösterilmiştir. Özellikle 18-24 yaşları arasında vajinal duş kullanımı üreme sağlığına daha çok zarar verir.

X - ışını: İyonizeonize radyasyona maruz kalınması kadın ve erkek üreme sağlığını olumsuz etkiler. Kadınlarda yumurtalıklarda, erkeklerde testislerde bulunan genetik materyal taşıyan yumurta ve spermlere zarar verir. Bu durum düşük ve anomalili doğum oranını arttırır.

Yumurta ve sperm hücrelerinin döllenme yeteneği bozulur. Erkekler kadınlardan daha çabuk etkilenir.

Uçak yolculuğu: Sık uçak yolculuğu yapan kişiler ve hostesler atmosferik radyasyona maruz kalırlar, bu kadınlarda yumurtlama düzensizlikleri, gebe kalmada zorluk ve düşükler görüler. Atmosferik radyasyon erkeklerde sperm sayısının ve normal yapıdaki sperm oranının azalmasına neden olur.
54.jpg
 
X