-eslem, eslem gitmiş!!!! inanamıyorum!
nasıl olur! küçücük bir çocukla bir başına gidecek biryeri tanıdığı olmadan nereye gider bu kadın!!!!
murat beyin sesi tüm evde yankılanmaktaydı,
-ayşa hatun hiç birşey demedimi eslem,herşeyini anlatırdı sana
-yok oğlum
-peki ya arif usta sen görmedinmi çıktıklarını?
-yok görmedim atı tımar ediyorum ahırda sabahtan beri
-aykut ya sen!
sen bu eve geldikten sonra eslem huzursuzlandı söyle, ne yaptın ne dedinde kaçırdın onu bu evden
ne biliyorsan anlat hemen, diye gürledi murat
aykut olduğu yer yarılsa içine saklansa bile muratın elinden kurtulamayacağını biliyordu
-şey... şey....
sanırım eşimin yanına döneceğimi duyunca üzüldü ve gitti murat bey
bana beni sevdiğini itiraf etmişti geçengün
ayşe hanım irkilerek tiskintiyle baktı evladını tanıyamıyordu, ne biçim bir adamdı bu!
hiç sesini çıkarmadan yüreği acı içinde sustu
murat bey
-pılını pırtını topla ve git bu evden yalançı seni! ananı babanda daha fazla üzme çek git
aykut zaten bu evde daha fazla kalmasına gerek olmadığını düşünüyordu hırsla çekip giden muratın peşinden umursamaz bir tavırla bakıyordu....
eslem otobüsten inmiş büyük adaya giden vapurlara binmiş kucağında ömerle.
yolculuğu seven ömerin hiç sesi çıkmamış yol boyunca.
eslemin aklı hep ardında bıraktıklarında, bir bilinmeze doğru gidiyordu
hayat ona başka ne gibi oyunlar oynayacaktı acaba....
iskeleye yaklaşan vapurdan inerken uzun boylu yakışıklı bir adam esleme doğru yaklaştı
-selam hanımefendi, sanırım siz eslem hanımsınız, sizi ben almaya geldim buyurun diyerek bir faytonu işaret etti
eslem
-evet benim derdemez genç yakışıklı size yardım edeyim deyip elindeki bavulu aldı ve faytona taşıdı. peşinden müsaade isteyip ömeri aldı eslemin binmesine yardım edip ömeri tekrer kucağına verdi
-allah bağışlasın çok güzel bir bebeğiniz var, adı ömerdi sanırım. ayşe hanım bahsetmişti
eslemin çok çekindiği tanışma karşılanma anını bu rahat ve kibar bey sayesinde kolay atlattığını düşündü şaşkınlıkla
-ayşe teyzem herşeyi size anlatmış sanırım ama bana kimlerle karşılaşacağımdan bahsetmedi
siz kimsiniz, kudret beyin yakınımısınız?
-şey, öyle sayılır
beni sizi almakla görevlendiren büyük hanım yani nermin hanım
-kudret beyin annesi yani
-aynen öyle diyerek son derece çekici bir gülümsemeyle baktı esleme
kibar olduğunu düşündüğü bu bey belkide usta bir çapkın olduğunu düşünerek gülümsemeyi bıraktı eslem. ömerle ilgilenmeye başlayıp sohbeti kesti bu nedenle
-hayırdır eslem hanım, sustunuz
beğenmedinizmi buraları yoksa
-yoo, çok güzelmiş aksine çok beğendim
yanlızca konuşmamayı tercih ederim
genç yakışıklı eslemin düşüncelerini sezmişcesine gülümseyip baktı esleme
-küçük hanım nasıl isterlerse
eslem daha bir rahatsız olup oturduğu yerde kıpırdandı sadece cevap vermek yerine
kahkahayı bastı yakışıklı bey
-neden gülüyorsunuz ki, ortada gülecek birşey olduğunu düşünmüyorum
-bence var dedi gülerken yine
-nermin hanım nasıl dayanıyor varlığınıza? 5 dakikada beni çileden çıkardınız
-cidden öyle dayanamaz hanımlar bana derken yine gülüyordu
sizi etkilediğimede çok sevindim
-yeter kesin şu laubaliliği,
tanımadığınız bir hanımla bu şekilde konuşulmamasını anneniz öğretmedimi size
-annemi karıştırmayın, son derece iyi eğitmiştir bizi
-nedense ben pek anlayamadım sizin bu eğitim düzeyinizi.....
fayton evin önünde durunca ikiside birden sustular,eslem ömeri bir koluna bavulunuda eline alıp hırsla indi faytondan
harika bir yalıya gelmişlerdi ama sinirden etrafını bile görmüyordu
genç adam yaklaşarak
-hadi verin bavulunuzu
-gerek yok ben taşırım
-hadi dedim, verin. hem bebek hem bavul zor olur
-gerek yok dedim diyerek yalının kapısından içeri girdi
hizmetliler sıralanmışlar eslemi karşılıyorlardı hoşgeldin diyen 4 hizmetliye hoşbulduk dedi
genç adam gel odanı göstereyim bavulunu bırakalım büyük hanımın odasına götüreceğim seni sonra
eslem hiç birşey demeden burnunu havaya dikmeye çalışıp bir yandanda kucağında ömerle bavulu sürüklemeye çalışıyordu. eh bunları aynı anda yapmak bir hayli zordu:)
en sonunda eslemin itirazına aldırış etmeden bavulu kaptığı gibi eslemi odasına taşıdı yakışıklı
-sen, sen ne hakla ....
-şşşşt hadi ömeride al bekliyo büyük hanım
ömeri alıp saçını savurup geçti önünden yakışıklının, yakışıklı güldü odadan çıktığında eslem bekliyordu
-odayı göster
yakışıklı daha çok gülmeye başlayarak koridorun karşısındaki odanın kapısını vurarak açtı
-buyurun küçük hanımmmm
eslem ters bir bakış atarak yakışıklıya içeri girdi
kocaman yatağın içinde incecik ve yaşlı olmasına rağmen güzel bakımlı bir kadın oturuyordu
-hoşgeldin kızım, gel, gel hadi yakınımada göreyim seni
eslem yanaştı yatağın kenarına
-hoşbuldum efendim
-getir kucağındakini bana bir bakayım
eslem ömeri nermin hanımın kucağına bıraktı.nermin hanım ömere sarılıp sevmeye başladı. ömerde hiç yapmadığı şekilde gülücüklerle karşılık verdi yaşlı kadına, eslem şaşırarak ikisinin birbirini çok sevdiğini gördü
-kudretime benziyor bu aynı, çok sevimli bu kerata
çok iyi anlaşacağız biz bunla belli
-aşkolsun anne kıskanırın ama
eslem şok olmuş bir şekilde yakışıklıya döndü
herşey, annesi hakkında söyledikleride dahil herşey film şeridi gibi hızla geçti gözünün önünden ve birden rengi sarardı eslemin
-noldu eslem hanım iyi görünmüyorsunuz, yol yorgunusunuz herhalde, annem müsaade edecektir dinlenmeniz için
-tabi, tabi kızım hadi gidin ömerle dinlenin hafta sonuda dinlenin pazartesi başlarsınız işinize
ama ömeri getirin sevmem için emi
-tabi efendim, deyip ömeri aldı ve çıktı odasına girecekken kudret bey yanaştı yanına
-şimdi utanıyorsun dimi annem için söylediklerinden
-ben, ben eğer istiyorsanız hemen ayrılırım burdan
-tabiki hayır, seni sınamak için kim olduğumu gizleyerek yanlış yaptığım için gitmene izin vermeyeceğim
-ama size kötü davrandım
-hakettim
arkadan bir ses yükseldi
-hayta oğlum muzur oğlum bırak kızla uğraşmayııııı
-tamam anneeee.....
bir kez daha şok olarak odasına girdi eslem.......