- 17 Temmuz 2013
- 10.974
- 17.798
- 298
Haklısın.
Haklısın.Uğraşmayın. Kimi erkeklerin kalbi otobüs gibi, kimi kadınların da olayı şoför koltuğunu kapmak.
Çivi çiviyi söker derler, ideal olurdu aynısını yaşatmak günü gün etmek ben açıkçası yapana bravo derdim. Maalesef ben yapamazdım, yapım uygun değil. Acaba böyle kadınlar ilginç gelmiyorlar mı bazı erkeklere, heyecan peşinde olduklarına bakınca.Kadınlar içinde aynı senaryoyu kabul ediyorsanız ataerkil demem.
Mesela konu sahibi eğer eşini affederse adamda diğer kadınla devam edip ikili bir hayat yaşarken konu sahibi de başkasıyla gününü gün etmeli mi?
Nihayetinde konu sahibi mevcut kocası tarafından beğenilmiş ki evlenmiş.
Beğenilmek kıstassa eğer...
Ben cevabımı aldım, teşekkür ederim. Çocukluğunuz değil mesele, insan her zaman anne babasını rol model alacak değil, zıt modellere de yönelebiliyorlar. Realist bakıyorum deyip ihanete uğradığınız ilişkiyi bitiren taraf olamamak da, bilemedim. Şu savunma psikolojisini de bir çekiniz lütfen, derdim sizi ikna etmek değil, yargılamak da değil.Neden bu kadar merak ettiniz anlamadım
Konu benim aşk hayatıma dönmesin
Çok kez terk ettim aldatıldığum için yada red ettim beğenmediğim için
Bir çok kez oldu
Hayatımda tek bir erkek olmadı
Erkekleri çok iyi tanıdığımı düşünüyorum o yüzden bir tecrübem var.
Türk-yabancı erkek arkadaşlarım oldu.Hayatı gördüm tanıdım.Ve erkekler hakkında bu kanıya vardım.
Söylediğim çoğu şey bilimsel destekli .
İnsan doğası tek eşliliğe uygun değil.Erkeklerin aldatma potansiyeli çok yüksek.Dıygusal değil realist bakıyorum ben hayata.
Babam annemi hiç aldatmadı mesela mutlu bir ailede büyüdüm.Karşımda iyi bir rol model var.Hiç öyle çocukluğuna inmelik bir durumda yok.
Dediğim gibi tecrübeler ve başkalarının tecrübeleri .
İhanete uğradığım ilişkileri bitiren taraf bendim hanımefendiBen cevabımı aldım, teşekkür ederim. Çocukluğunuz değil mesele, insan her zaman anne babasını rol model alacak değil, zıt modellere de yönelebiliyorlar. Realist bakıyorum deyip ihanete uğradığınız ilişkiyi bitiren taraf olamamak da, bilemedim. Şu savunma psikolojisini de bir çekiniz lütfen, derdim sizi ikna etmek değil, yargılamak da değil.
Evet olabilir tabiKadınlar içinde aynı senaryoyu kabul ediyorsanız ataerkil demem.
Mesela konu sahibi eğer eşini affederse adamda diğer kadınla devam edip ikili bir hayat yaşarken konu sahibi de başkasıyla gününü gün etmeli mi?
Nihayetinde konu sahibi mevcut kocası tarafından beğenilmiş ki evlenmiş.
Beğenilmek kıstassa eğer...
Yoo aslında gayet sakinim, kimseye saldırmıyorum. Bitirebiliyorsanız ne mutlu, aldatılmak çok yönlüdür, sadece cinsellik değil. Gözünüzün içine baka baka yalan söyleyen, sizi aptal yerine koyan biri var karşınızda herşeyden önce. Bakın yukarda da demiştim, erkekler aldattı diye terkedilen taraf olmayı kendine yediremez, ben de defalarca affeden kadınların sonunun affettikleri adamlar tarafından terkedilmek olduğunu gördüm. Sanırım olaya ataerkil kafa ile de bakmıyorsunuz, neyse hiç yoktan adaletiniz var. Yaşadığımız coğrafya belli, muhatap olduğumuz insan modeli de.İhanete uğradığım ilişkileri bitiren taraf bendim hanımefendi
Bakın sürekli dediklerimi yanlış anlıyorsunuz
Saldırı piskolojisiyle yazdığınız için savunma piskolojisine giriyorum ister istemez.
Ben bitirdim ama savaşsamıydım acaba diye düşünüyorum demek istiyorum orda.
Yoksa başkasına aşık olmuş adama ben yalvarmadım kal diye.
Konuyu yazan bayanda yalvarmıyor kimseye adam gitmiyor diyor.Adam evliliği bitirmek istemiyor .
eşinizin amacı sizden ayrılmak değil, ikinci bir beraberlikmiş. bunu yaşamış ve siz sadece bunu biliyorsunuz. ama sizin kitaplardan okudugunuz, filmlerde izlediğiniz gibi temiz bir sevgi , dürüst bir evlilik yok. bunun tek sebebide eşiniz. bir erkek ne yaşarsa yaşasın yada bir bayan eşini aldatmamalı. siz bu yanlış için kılıf ararsanız çok bulursunuz. eşiniz sizi çantada keklik görüyor diyemez kimse size. size sadece şunu sormak istiyorum sizsiz yaşayamayan bir insan siz hasta iken neden iş çevresinden biriyle beraber oluyor.siz hasta iken nasıl onunla mutlu vakit geçiriyor. eşinizin sevgisi, sadakati kadar noksan bir huyu da merhametsizliği. siz bunları yaşadıktan sonra af dilese ne dilemese ne . adam birde pişman değilim diyor. yaptı yapacak . siz evde onu bekleyen ,hiç bir durumda onu yalnız bırakmayan sıfatına sahip eşsiniz. beraber oldugu kadın sizin kadar iyi değil, sizin kadar sevmiyor onu. o bu nedenle siz ondan vazgeçmedikçe sizden vazgeçmeyecek.Epey zor günler yaşıyorum. 12 yıllık evliyim. Evlendiğim kişi ile (artık eşim diyemiyorum) üniversitede tanıştık. Kayınvalidem ve kayınpederim çok iyi insanlardı, fakat uzun süren zorlu hastalıkları vardı. O yıllarda zor günler yaşandı. Eşim sandığım kişi hastaneden, acillerden, doktordan bıkmıştı ama içine atardı. Ben de mümkün olduğunca ortamı yumuşattım. Neredeyse hiç kavgasızdık, mutluyduk, birbirimizi çok da severdik, hep yanyana olalım isterdik.
Bu arada sağlığından hep korkar öksürse kötü bir şey olduğunu düşünür. Büyük ihtimalle ailesiyle olan yaşadıklarından dolayı.
Sonra ben bir sağlık problemi yaşadım, şu anda iyiyim. Fakat o esnada kendisi acayip değişti, yanımda zaman geçirmek istemiyordu. Sürekli alkol. Tahmin ettiğiniz gibi aldatıyormuş beni, iş yerinden bir x kişisiyle. Aylarca hem de. Evli olduğunu da saklamamış. Düzgün, kültürlü, iyi bir işi olan, sürekli beni ne kadar çok sevdiğini anlatan, bu adamdan hiç beklemezdim, çok yıkıldım. Pişmanım, ben naptım falan yok yani, bu kadar pişkinlik inanılmaz. Sonra da ben bunları niye yaptım bilmiyorum demeye başladı. Ama olayı bitirmek yok, af dilemek yok.
Tabii ki boşanmak istiyorum. Karakterim de sakindir olay yaratma derdinde değilim. Çok ağladım, resmen yaşlandım, ama onu rezil edicek bi insan değilim maalesef. Uzatacağını da biliyorum, çünkü istemiyormuş ayrılmak benden. Fark etmez, başka yolu var mı? ilk etapta ev ayıralım dedim, herkes nerede yaşayacaksa yaşasın. Çünkü aynı evde olmak istemiyorum tek gün bile. Ben yoluma devam edeceğimi gösterince korkmaya başladı. İstediğin kadar özgürlük, al napıcaksan yap. Ama bana gelip gelip seni çok seviyorum, senden ayrı yaşayamam, sen en yakın dostumsun, niye bunları yaptım ve hala devam ediyorum bilmiyorum gibi konuşup duruyor ya çok sinirim bozuluyor. Kesinlikle duymuyor cevap vermiyorum.
Bir insana özgürlük vermişsin sevinip mutlu olması gerekmez mi, madem bunları yapıcaktı? Niye gitmiyor?
Aynı evde oda arkadaşıyız, o gelince ben odama gidiyorum görmek istemiyorum. Yemeğimi bile kendime kadar yapıp yiyorum. Ailesinin dairesi var boş, rahatlıkla çıkabilir oraya. Niye uzatırsın ki? Çık git rahat rahat devam et.
Güçlü durmaya çalışıyorum ama kalbim çok feci ağrıyor ve yalnızken gözlerim hep dolu dolu. Ailem dediğim, güvendiğim, en yakın arkadaşım beni böyle yaraladı. Çok sevmiş çok destek olmuştum ona yıllarca, o da bana. Sırtımdan bu şekilde bıçaklanmayı affedemiyorum, çok çok üzgünüm. Aşka sevgiye hiç inancım yok artık, kimseye de güvenim yok.
bu ölüm korkusu değil, bencillik. herkes bir gün ölecek ,Yaşadıklarınız için çok üzgünüm, şu anda umarım mutlusunuzdur. Sanırım benim eşimde de ölüm korkusu belirdi. Teşhis etmeye çalışmıyorum sebep aramıyorum ama hastalıklardan sonra olması tesadüf olamaz. Her şeyim ötesinde karakter sorunu bu. Zor anlarda patlamaz sağlam bir karakter.
İnsanın aklıyla oynuyorlar sanki bu kişiler. Evlendiğim adam, örneğin eve giren karıncayı, örümceği öldüremez. Ben de öldürmem ama örümcekten korkarım. Alır hepsini bardakla dışarı atar. Ne kadar merhametli değil mi? Ama çok zor anında eşini yalnız bırakıp eğlencenin dibine vurmuş biri aynı zamanda. Ben ona bunları yapsam her halde yaşamak istemezdim. Müthiş bencil tarafları olduğunu bu şekilde öğrendim. Dediğiniz çok doğru, eve sarhoş gelip ben senin gibisini hiç bulamıycam, senin gibi seven bulamıycam diye naralar atmayı biliyor. Benim vazgeçmem gerekiyor farkındayım.size sadece şunu sormak istiyorum sizsiz yaşayamayan bir insan siz hasta iken neden iş çevresinden biriyle beraber oluyor.siz hasta iken nasıl onunla mutlu vakit geçiriyor. eşinizin sevgisi, sadakati kadar noksan bir huyu da merhametsizliği. siz bunları yaşadıktan sonra af dilese ne dilemese ne . adam birde pişman değilim diyor. yaptı yapacak . siz evde onu bekleyen ,hiç bir durumda onu yalnız bırakmayan sıfatına sahip eşsiniz. beraber oldugu kadın sizin kadar iyi değil, sizin kadar sevmiyor onu. o bu nedenle siz ondan vazgeçmedikçe sizden vazgeçmeyecek.
aldatmaya dair kanıt olduktan sonra boşanmıyacagım ne demek, bende sakin bir insanım ama durumunda göre . lütfen tırnaklarınızı çıkarın ki bu şahıs sizi daha az yaralasın.Sessiz sedasız bitsin istiyorum, boşanmayacağını söylüyor çünkü. Ev ikimizin üzerine. Evde bu tarz tartışmalara girmek istemiyorum ve aynı evde olmaktan huzursuzum. Şu anda öncelikle yalnız kalmak derdindeyim. Bir arkadaşımın evinde bir kaç hafta kaldım, eşya toplaması ve gitmesi için zaman verdim. Maalesef gitmedi ama artık daha fazla zaman tanıyamayacağım. Psikolojik olarak çok yıpratıcı ama uzaktan görseniz ne uyumlu sakin bir çift dersiniz. Harakete geçmemek değil, doğru bildiğim şekilde yapmak istiyorum yapmak istediklerimi.
Herkes korkar ama erkeğin doğası böyle. Şu an kitabın adını ve yazarını hatırlayamıyorum ama bilimsel yönü var gerçekten. Erkekler menfaat, kadınlar duygusal temelli yaşıyor. Baksana konu sahibi hala beni seviyor mu diye soruyor?Kadınlar da korkar.
Hayır yüzsüz bi de devam ediyormuş şaka gibi ya bırakamıyormuş ablacım senin basiretin mi bağlandı paran mı yok neden çekip gitmiyorsun ?İnsanın aklıyla oynuyorlar sanki bu kişiler. Evlendiğim adam, örneğin eve giren karıncayı, örümceği öldüremez. Ben de öldürmem ama örümcekten korkarım. Alır hepsini bardakla dışarı atar. Ne kadar merhametli değil mi? Ama çok zor anında eşini yalnız bırakıp eğlencenin dibine vurmuş biri aynı zamanda. Ben ona bunları yapsam her halde yaşamak istemezdim. Müthiş bencil tarafları olduğunu bu şekilde öğrendim. Dediğiniz çok doğru, eve sarhoş gelip ben senin gibisini hiç bulamıycam, senin gibi seven bulamıycam diye naralar atmayı biliyor. Benim vazgeçmem gerekiyor farkındayım.
Demirleblebi gibi birşeydi nerdeyse aynı bence de...Bi üyenin konusu vardı o da 12 yıllık evlilikte diye başlıyordu, siz 2.üyelik mi aldınız? Gökçen miydi neydi
Demirleblebi gibi birşeydi nerdeyse aynı bence de...
İlahi adalet gerçekleşti mi yoksa o kadınla mutlu muHikayelerimiz benzer. Benimde 15 senelik evliliğim ihanet yüzünden bitti. 14. Senemizde kayınpederim akciğer kanseri sebebiyle vefat etti. Eşim ağır depresyona girdi. “Hayatta en sevdiğim insan öldü. Bundan sonrası umrumda değil” diye bir psikolojiye girdi. Ben hep geçici bir durum, düzelecek diye bekledim. Ama o kendine genç, İşviçreli bir kadın buldu. Bizim evliliğimiz 15 seneden sonra rutine binmişti. Yeni kadın onun için gençlik, heyecandı. Ben düzelmeyeceğine kanaat ettikten sonra boşandık. Eşimde o İsviçreli kadınla evlendi. Allah herkesin yolunu açık etsin. Bende tekrar evlendim. Bana değer veren, huzur bulduğum biriyle yuva kurdum. Allah’ın ilahi adaleti asla gecikmez.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?