-
Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.
Cuma Zayıflama Yarışması 13. Takım
- Konu Sahibi LAydLiNe
- Başlangıç Tarihi
Çok güldüm Su ya ..
leylakler getirmeyecek miydiiideseydin
dimi :)))Bunu okudunmu daha önce çok güzel bu da...
Bükçe
Oğlum bir hafta sonra evleniyor. Sorumluluk sahibi bir baba olarak ona öğüt vermem gerekiyor. Fakat bunu evde yapamam çünkü annesi ağız tadıyla öğüt vermeme izin vermez, sözü ağzımdan kapıp kendi devam eder. İş yerimden oğluma telefon açtım, "Akşam yemeğini dışarıda birlikte yiyelim." dedim. Deniz kenarındaki şirin lokantada şimdi onu bekliyorum.
Geliyor aslan parçası, yakışıklılığı da aynı ben. Yan masadaki kızlar gözleriyle oğlumu süzüyorlar. Bakmayın kızlar, onu kapan çoktan kaptı.
Hoş beşten sonra konuya giriyorum.
-Oğlum haftaya düğünün var, bir baba olarak sana bazı konularda yol yordam göstermem gerekiyor.
Çocukluğunda suç işlediği zamanlardaki gibi birden bire kızardı. Kerata ne anlatacağımı zannettiyse!
-Baba ben yirmi altı yaşındayım, bazı şeyleri biliyorum artık.
-Ah senin o biliyorum zannettiğin konularda da çok bilmediğin çıkacak ama ben o konulardan bahsetmeyeceğim. Keşke konuşabilseydik ama henüz o kadar modern olamadım.
Rahat bir nefes aldı. Bu arada yemeklerimiz de geldi. Oğlumla şöyle keyif yaparak muhabbet edelim bakalım.
-Kaç dil biliyorsun oğlum sen?
-İngilizce, Fransızca, bir de Türkçe'yle üç dil oluyor.
-Bugün ben sana dördüncü dili öğreteceğim. Dilin adı Bükçe. Kadınlar tarafından kullanılır. Sen buna "kadın dili" de diyebilirsin.
Güldü. Güldüğü zaman benim yanağımdaki gibi küçük bir gamzesi var, o ortaya cıkıyor.
-Kadınların ayrı bir dili mi var?
-Tabii ki. Eğer kadın dilini bilirsen bir kadınla yaşamak dünyanın en büyük zevkidir, ama bu dili bilmezsen hayatın kararabilir. O yüzden bir kadınla mutlu olmak isteyen her erkek Bükçe'yi öğrenmeli.
İyi de niye Bükçe?
-Çünkü kadınlar konuşurken, genellikle söyleyecekleri sözü net söylemezler. Eğip bükerler; onun için dilin adını; "Bükçe" koydum.
-"Bükçe zor bir dil mi baba?" diye sordu gülerek.
-Bana bak, çok önemli bir konu ama eğleniyor gibisin, biraz ciddiye al. Bir kadınla mutlu olmak istiyorsan bu dili bilmen çok önemli. Çünkü kadınlar sözü bükerek bükçe konuşurlar sonra da senin sözün doğrusunu anlamanı beklerler. Felsefesini anlarsan kolay, anlamazsan zor. Mesela Çinli bir karın var, sen karına sürekli Fransızca "seni seviyorum" diyorsun ama karın hiç Fransızca anlamıyor. Fransızca "seni seviyorum"un onun için bir anlamı yoktur. Ona Çince "seni seviyorum" dediğinde seni anlayabilir.
-Tamam baba, haklısın ciddiyetle dinliyorum. Peki, sence kadınlar neden bizimle aynı dili konuşmuyorlar, söyleyeceklerini direkt söylemiyorlar?
-Bence bir kaç sebebi var. Birincisi, duygusal oldukları için, hayır cevabı alıp kırılmaktan korktuklarından sözlerini de dolaylı söylüyorlar. İkincisi, kadınlar dünyaya annelikle donanımlı olarak gönderildikleri için onların iletişim yetenekleri çok güçlü.
-Bu konuda biz erkeklerden bir sıfır öndeler yani.
-Ne bir sıfırı oğlum, en az on sıfır öndeler. Düşünsene, henüz konuşmayan, küçük bir çocuğun bile yüz ifadesinden ne demek istediğini hemen anlıyorlar. İşin kötüsü kendileri leb demeden leblebiyi anladıkları için biz erkekleri de kendileri gibi zannediyorlar. Onun için leb deyip bekliyorlar. Hatta bazen, leb demek zorunda kaldıkları için bile kızarlar. "Niye leb demek zorunda kalıyorum da o düşünmüyor?" diye canları sıkılır.
-Biz de bazen Canan'la böyle sorunlar yaşıyoruz. "Niye düşünmedin?" diye kızıyor bana.
-Kızarlar oğlum, kızarlar. Kadınlar ince düşüncelidirler, detaycıdırlar, küçük şeyler gözlerinden hiç kaçmaz. Bizim de kendileri gibi düşünceli olmamızı beklerler, fakat erkekler onlar gibi değil. Biz bütüne odaklıyız, onlar detaya. Beyinlerimiz böyle çalışıyor.
-Ne olacak baba o zaman, yok mu bu işin çaresi?
-Var dedik ya oğlum, Bükçe'yi öğreneceksin, bunun için buradayız. Hazır mısın?
-Hazırım baba.
-Bükçe bol kelime kullanılan bir dildir. Biz erkeklerin on kelime ile anlattığı bir konu, Bükçe'de en az yüz kelime ile anlatılır. Dinlerken sabırlı olacaksın. Mesela karın o gün kendine elbise aldı, diyelim. Bunu sana "Bugün bir elbise aldım." diye söylemez. Elbise almak için dışarı çıktığından başlar, kaç mağazaya gittiğinden, almak için kaç elbise denediğinden, indirimlerden, yolda gördüğü tanıdıklarından, alırken yaptığı pazarlıktan devam eder ve sana kocaman bir hikaye anlatır.
-Hikaye dili yani.
-Aynen öyle. Sen akıllı bir erkek olarak ona asla, "Hikaye anlatma, ana fikre gel, kısa kes." demeyeceksin. Böyle bir şey dediğinde bittin demektir. İster öyle de, istersen "seni sevmiyorum." de. İki durumda da "seni sevmiyorum" demiş olacaksın.
-Ne alakası var baba "seni sevmiyorum" demekle "kısa anlat" demenin?
-Çok alakası var. Kadınlar dinlenmedikleri zaman sevilmediklerini düşünürler.
-Bu önemli. Bükçe'de dinlemek sevmektir diyorsun.
-Aynen öyle. Devam edelim. Bükçe ima dolu bir dildir. Kadınlar konuşurken bir şeyler ima etmeyi severler. Biz erkekler de imalı konuşuyoruz diye düşünürler ve gözlerimizle onlara ne demek istediğimizi çözmeye çalışırlar. Oysa erkeklerin ima yeteneği pek gelişmemiştir. Bizim kastımız söylediğimiz şeydir.
-Geçen hafta Canan bana "Bir kaç kilo daha versem gelinliğin içinde daha iyi duracağım." dedi. Ben de "Böyle de iyisin." dedim. Canı sıkıldı, bir kaç saat surat astı. "Neyin var?" diye sordum. "Hiçbir şeyim yok." dedi. Sence nerede hata yaptım?
-"Böyle de iyisin" derken o "de" ekini orda kullanmamalıydın. Canan bunu şöyle anlamıştır. "Böyle de fena sayılmazsın, eh işte, idare edersin ama tabi daha da iyi, daha da güzel olabilirsin."
-Peki ne demem gerekiyordu?
-Şunu hiç unutma. Kadınlar kendileri ile ilgili, giysileri ile ilgili ya da aileleri ile ilgili bir soru soruyorlarsa, kesinlikle iltifat bekliyorlardır. Es kaza eleştirmeye kalkarsan yandın. Bunu hiç unutmazlar. O gün "Hayatım sen zaten çok güzelsin, kilo vermeye falan bence ihtiyacın yok." deseydin, günün zehir olmazdı. Mesela bir gün kucağına oturup "Ağır mıyım?" derse sakın; "Evet, biraz" falan deme "Hayır" de.
-Yani diyorsun ki bir kadın her daim güzeldir, her giydiği yakışır ve her kadının annesi bir hanımefendi, babası da beyefendidir. Bana ne yaparlarsa yapsınlar.
-Aferin oğlum, çok hızlı anlıyorsun bana çekmişsin. Kadının, kendi anne babasıyla sorunu olsa, kendi eleştirir ama asla senin eleştirmeni kabul etmez. Bunu kendine hakaret olarak alır.
-Ve asla unutmazlar, değil mi?
-Aynen öyle. Yıllar once annene, annesi için "Biraz cimri." demiştim. Hala "Sen benim annemi sevmezsin." der ve annesi bize bir şey aldığında gözüme sokar, en çok göreceğim yere koyar.
-Hadi o konularda dilimi tutarım da, şu ima işini çözmek zor geldi.
-Zor gibi ama biraz gayret edersen çözersin. En önemlisi imaları anlayacaksın ama "Sen şunu mu demek istiyorsun?" diye asla yüzüne vurmayacaksın.
-Anladım. Anlayacaksın ama anladığını belli etmeyeceksin. Buna şöyle de diyebiliriz. O beni iğnelediğinde "Niye bana iğne batırıyorsun?" diye sormayacağım, o iğneyi ben kendi kendime batırmışım gibi yapacağım.
-Güzel ifade ettin oğlum. Mesela dün öğlen annen beni aradı. "Akşama tok mu geleceksin?" diye sordu. Beni biliyorsun akşam yemeklerinde hep evdeyimdir. Kırk yılda bir dışarıda yerim onu da haber veririm. Tabi ben hemen anladım annenin ne demek istediğini. "Tok gel, yemekle uğraşmak istemiyorum" demek istiyor. Anladım ama tabi "Ne demek istiyorsun?" demedim.
-Dün çok yorulmuştu baba, düğün alışverişine çıkmıştık.
-Bunun pek çok sebebi olabilir. Yorulmuş olabilir, bir kabul gününden tok gelmiş olabilir, bin beş yüzüncü diyetine başlamış ve o gün yemekle uğraşmak istemiyor olabilir. Ama bunu biz erkekler gibi kısa yoldan "Canım benim karnım tok, sen de dışarıda bir şeyler ye, ya da yorgunum, gelirken bir seyler getir yiyelim." demez. Sanki böyle derse, iyi ev kadını rütbesi tozlanacak, mevki kaybedecek. İlla Bükçe anlatacak, asık bir yüzle karşılaşmamak için senin de anlaman gerekiyor. "Hayır, evde yiyeceğim ama istersen hazır bir şeyler alıp geleyim, ne dersin?"dedim. "Tamam." dedi. Döneri sever biliyorsun, dün eve giderken, ekmek arası döner yaptırdım. Onun dönerini de porsiyon yaptırdım. Bunu düşündüğüm için ayrıca sevindi. O da diyette, düğünde daha zayıf görünme derdinde bu sıralar.
-Bu Bükçe'de kısa konuşma yok mu baba?
-Var ama yerinde olsam hiç tercih etmezdim. Kadın konuşmuyorsa ya da kısa konuşuyorsa kesin ciddi bir sorun var demektir. Mesela baktın canı sıkkın, soruyorsun, "Neyin var?" diye. "Hiçbir şeyim yok." diyorsa, aman bir şeyi yokmuş diye bırakma. Yoksa az sonra, çok ilgisiz olduğundan yakınarak, ağlamaya başlar.
-Bükçe'de "Hiçbir şey yok." demek; "Çok şey var, benimle ilgilen." demek oluyor, o zaman.
-Evet. Biz erkekler "Bir şey yok." diyorsak, ya gerçekten bir şey yoktur, sadece başımızı dinlemek istiyoruzdur ya da bir sey vardır ama; "Şu anda konuşacak bir şey yok." diyoruzdur. Her ikisinde de konuşmak istemiyoruzdur. Ama kadınlar ilgiyi sevgi olarak gördükleri için "Bana değer veriyorsan, ilgilen ki anlatayım." demek istiyordur. Çok nadiren gerçekten anlatmak istemiyor olabilir, o zaman da fazla üstüne varıp bunaltmayacaksın tabi.
-Bir arkadaşım da "Kadınların 'Peki.' demesi tehlikelidir" demişti.
-Doğru. Bir kadının ağzından çıkan kuru bir 'peki', 'olur', 'tamam' her zaman tehlikelidir. Bu Bükçe'de "Şimdi tamam diyorum ama acısını daha sonra çıkaracağım." demektir. Sana en kısa zamanda kesin bir ceza keser. Fakat pekinin yanında "Peki canım, olur hayatım" gibi bir hoşluk ekliyorsa korkmaya gerek yok.
-Zor bir dil baba.
-Yok yok gözün korkmasın, her yabancı dil gibi. İlk başlarda biraz çalışacaksın, pratik yapacaksın, bazen hatalar yapacaksın, dikkat edeceksin sonra otomatiğe bağlanırsın. Kolay yanı şu; senin Bükçe konuşman gerekmiyor. Dili anlaman yeterli.
-Anlamak da pek kolay değil ama.
-Korkma, o kadar zor değil. En önemli kuralları ben sana öğretiyorum zaten. Devam edelim. Kadınlar istediklerini söylemek zorunda kalınca, düşünemediğimiz için biz erkeklere kızarlar ve konuşurken suçlayarak konuşurlar; fakat suçladıklarının farkında olmazlar. Sitem ediyoruz zannederler.
-Nasıl yani?
-Mesela, karın sana "Ne zamandır dışarı çıkmadık." derse bunu suçlama olarak üstüne alma, canı seninle gezmek istiyordur, bunu sen düşünüp teklif etmediğin için kalbi kırılmıştır. Maksadı seni suçlamak değildir. "Daha geçenlerde gezmeye gittik." gibi bir savunmaya girme. "Tamam canım haklısın, ben de istiyorum, en kısa zamanda gideriz." de, konu kapanır. Tabi ilk fırsatta da sözünü yerine getirirsen iyi olur.
-Küçük ama önemli detaylar.
-Aynen öyle. Mesela karın "Üşüdüm." diyorsa, "Üstünü kalın giy." demeni ya da kombiyi açmanı değil, ona sarılmanı istiyordur.
-Keşke okullarda öğretselerdi biz erkeklere Bükçe'yi. Ne kadar erken başlasak o kadar çabuk kavrayabilirdik belki.
-Haklısın, aslında ben de sana öğretmek için geç kaldım. Neyse zararın neresinden dönülse kardır.
-Not mu alsaydım... Epeyce detayı varmış dilin.
-Sen bilirsin oğlum, unutacaksan al. Keşke ben de not alıp gelseydim. Umarım sana eksik öğretmem. Şimdi aklıma geldi. Kadınların en nefret ettiği sözcük "Fark etmez."dir. "Fark etmez"i kadınlar "Hiç umurumda değil, ne yaparsan yap." diye anlarlar.
-En değerli sözcük nedir?
-Sen bil bakalım.
-"Seni seviyorum." herhalde.
-Evet, kadınlar "Seni seviyorum." sözünü sık sık duymak isterler. Biz erkekler; "Söylemiştim, zaten biliyor." diye bu konuda gaflete düşmemeliyiz.
-Bükçe sadece konuşma dili midir baba? Bunun bir de davranış dili var gibi geliyor bana.
-Zekan kesinlikle bana çekmiş. Ben de tam ona geliyordum. Davranışlar da çok önemli tabii. kadınlar küçük şeylere önem verirler. Akşam ona sarıl, televizyon seyrediyorsan sarılarak seyret. Gündüz onu düşündüğünü ifade etmek için kısacık da olsa bir mesaj gönder, küçük sürprizler yap. O yemek hazırlarken ona yardım et, salata yap, çay demle.
-Akşam gelip sırt üstü yatmak yok yani.
-Gözünde büyütme. Sayınca çok şey gibi görünüyor ama aslında bunlar zaman alacak, zor ve masraflı şeyler değil. Sen bu küçük şeylere dikkat et, zaten karın sana paşa gibi davranır, seni yormaz. Bir erkek bu küçük şeylere dikkat etmezse zamanını karısıyla büyük kavgalar yaparak geçirir. Sevgiyle geçirmek varken niye kavgayla geçiresin ki? Kadınlar çok vericidir ama, eğer sen hep alıp hiç vermezsen, bir gün birden patlarlar. Küçük küçük alırlarsa, büyük büyük verirler.
-Tamam baba, bunlara dikkat edeceğim.
Garson yemek tabaklarını kaldırırken oğlumun telefonu çalmaya başladı. Belli ki nişanlısı arıyor, konuşmak için deniz kenarına doğru adımlamaya başladı. Az sonra geldi.
-Baba çok teşekkür ederim. Bükçe'yi anlamaya başladım. Canan aradı. "Salonun perdeleri ne renk olsun karar veremedim, yarın birlikte mi baksak?" dedi. Tam "Fark etmez, sen seç." diyecektim ki bunu senin söylediğin gibi "Ev de perde de umurumda değil." gibi anlayacağı aklıma geldi. "Tabii canım, istersen birlikte bakabiliriz ama ben senin zevkine güveniyorum, sen seç istersen." dedim, çok mutlu oldu. Kendi seçecek.
-O zaten perdeyi çoktan seçmiştir de kadınlar illa yaptıklarını onaylatmak isterler. Birlikte de gitsen o seçtiği perdeyi almak isteyecektir. Biz erkekler onların ne demek istediklerini anlarsak, işlerden kolay sıyırırız.
-Baba tekrar teşekkür ederim. Bu iyiliğini hiç unutmayacağım. Bana Bükçe'yi öğretmeseydin hali mi düşünmek bile istemiyorum.
Şanslısın oğlum. Benim seninki gibi bir babam yoktu. Bunları deneye yanıla öğrenmem yıllarımı aldı. Sen yine iyisin, hazıra kondun. Güle güle kullan, isteyene de öğret, herkes de güle güle kullansın. Kullansınlar ki yüzleri gülsün.
- Katılım
- 9 Ocak 2011
- Mesajlar
- 3.714
- Emoji Skoru
- 1.564
- Puanlar
- 133
21 gün kullanıp 7 gün bırakıyorsun.Şu bitti hap, çöpe attım kabı.
Hafta içi gidicem almaya o zaman bakarım...
evet ya, "borçlar bitsin, bi düğün daha yapmak farz oldu" deyip duruyor
Kizlar koptum ya, sandalyeden dusecektim nerdeyse
Cok tatli eslerinizin yorumlari
Melek ben artidayim bu sabah tartildigim kilodan haftaya pazara kadar 1.5 kilo eksi olmasi lazim yoksa obur haftaya cok kalir veremem iddiayi kaybederim
Basliyoruz o yuzden
Erken yatalim bak gercekten normalde ben de 1 den 2 den asagi yatmiyorum ama biraz sikalim disimizi
Bunu okudunmu daha önce çok güzel bu da...
Bükçe
Oğlum bir hafta sonra evleniyor. Sorumluluk sahibi bir baba olarak ona öğüt vermem gerekiyor. Fakat bunu evde yapamam çünkü annesi ağız tadıyla öğüt vermeme izin vermez, sözü ağzımdan kapıp kendi devam eder. İş yerimden oğluma telefon açtım, "Akşam yemeğini dışarıda birlikte yiyelim." dedim. Deniz kenarındaki şirin lokantada şimdi onu bekliyorum.
Geliyor aslan parçası, yakışıklılığı da aynı ben. Yan masadaki kızlar gözleriyle oğlumu süzüyorlar. Bakmayın kızlar, onu kapan çoktan kaptı.
Hoş beşten sonra konuya giriyorum.
-Oğlum haftaya düğünün var, bir baba olarak sana bazı konularda yol yordam göstermem gerekiyor.
Çocukluğunda suç işlediği zamanlardaki gibi birden bire kızardı. Kerata ne anlatacağımı zannettiyse!
-Baba ben yirmi altı yaşındayım, bazı şeyleri biliyorum artık.
-Ah senin o biliyorum zannettiğin konularda da çok bilmediğin çıkacak ama ben o konulardan bahsetmeyeceğim. Keşke konuşabilseydik ama henüz o kadar modern olamadım.
Rahat bir nefes aldı. Bu arada yemeklerimiz de geldi. Oğlumla şöyle keyif yaparak muhabbet edelim bakalım.
-Kaç dil biliyorsun oğlum sen?
-İngilizce, Fransızca, bir de Türkçe'yle üç dil oluyor.
-Bugün ben sana dördüncü dili öğreteceğim. Dilin adı Bükçe. Kadınlar tarafından kullanılır. Sen buna "kadın dili" de diyebilirsin.
Güldü. Güldüğü zaman benim yanağımdaki gibi küçük bir gamzesi var, o ortaya cıkıyor.
-Kadınların ayrı bir dili mi var?
-Tabii ki. Eğer kadın dilini bilirsen bir kadınla yaşamak dünyanın en büyük zevkidir, ama bu dili bilmezsen hayatın kararabilir. O yüzden bir kadınla mutlu olmak isteyen her erkek Bükçe'yi öğrenmeli.
İyi de niye Bükçe?
-Çünkü kadınlar konuşurken, genellikle söyleyecekleri sözü net söylemezler. Eğip bükerler; onun için dilin adını; "Bükçe" koydum.
-"Bükçe zor bir dil mi baba?" diye sordu gülerek.
-Bana bak, çok önemli bir konu ama eğleniyor gibisin, biraz ciddiye al. Bir kadınla mutlu olmak istiyorsan bu dili bilmen çok önemli. Çünkü kadınlar sözü bükerek bükçe konuşurlar sonra da senin sözün doğrusunu anlamanı beklerler. Felsefesini anlarsan kolay, anlamazsan zor. Mesela Çinli bir karın var, sen karına sürekli Fransızca "seni seviyorum" diyorsun ama karın hiç Fransızca anlamıyor. Fransızca "seni seviyorum"un onun için bir anlamı yoktur. Ona Çince "seni seviyorum" dediğinde seni anlayabilir.
-Tamam baba, haklısın ciddiyetle dinliyorum. Peki, sence kadınlar neden bizimle aynı dili konuşmuyorlar, söyleyeceklerini direkt söylemiyorlar?
-Bence bir kaç sebebi var. Birincisi, duygusal oldukları için, hayır cevabı alıp kırılmaktan korktuklarından sözlerini de dolaylı söylüyorlar. İkincisi, kadınlar dünyaya annelikle donanımlı olarak gönderildikleri için onların iletişim yetenekleri çok güçlü.
-Bu konuda biz erkeklerden bir sıfır öndeler yani.
-Ne bir sıfırı oğlum, en az on sıfır öndeler. Düşünsene, henüz konuşmayan, küçük bir çocuğun bile yüz ifadesinden ne demek istediğini hemen anlıyorlar. İşin kötüsü kendileri leb demeden leblebiyi anladıkları için biz erkekleri de kendileri gibi zannediyorlar. Onun için leb deyip bekliyorlar. Hatta bazen, leb demek zorunda kaldıkları için bile kızarlar. "Niye leb demek zorunda kalıyorum da o düşünmüyor?" diye canları sıkılır.
-Biz de bazen Canan'la böyle sorunlar yaşıyoruz. "Niye düşünmedin?" diye kızıyor bana.
-Kızarlar oğlum, kızarlar. Kadınlar ince düşüncelidirler, detaycıdırlar, küçük şeyler gözlerinden hiç kaçmaz. Bizim de kendileri gibi düşünceli olmamızı beklerler, fakat erkekler onlar gibi değil. Biz bütüne odaklıyız, onlar detaya. Beyinlerimiz böyle çalışıyor.
-Ne olacak baba o zaman, yok mu bu işin çaresi?
-Var dedik ya oğlum, Bükçe'yi öğreneceksin, bunun için buradayız. Hazır mısın?
-Hazırım baba.
-Bükçe bol kelime kullanılan bir dildir. Biz erkeklerin on kelime ile anlattığı bir konu, Bükçe'de en az yüz kelime ile anlatılır. Dinlerken sabırlı olacaksın. Mesela karın o gün kendine elbise aldı, diyelim. Bunu sana "Bugün bir elbise aldım." diye söylemez. Elbise almak için dışarı çıktığından başlar, kaç mağazaya gittiğinden, almak için kaç elbise denediğinden, indirimlerden, yolda gördüğü tanıdıklarından, alırken yaptığı pazarlıktan devam eder ve sana kocaman bir hikaye anlatır.
-Hikaye dili yani.
-Aynen öyle. Sen akıllı bir erkek olarak ona asla, "Hikaye anlatma, ana fikre gel, kısa kes." demeyeceksin. Böyle bir şey dediğinde bittin demektir. İster öyle de, istersen "seni sevmiyorum." de. İki durumda da "seni sevmiyorum" demiş olacaksın.
-Ne alakası var baba "seni sevmiyorum" demekle "kısa anlat" demenin?
-Çok alakası var. Kadınlar dinlenmedikleri zaman sevilmediklerini düşünürler.
-Bu önemli. Bükçe'de dinlemek sevmektir diyorsun.
-Aynen öyle. Devam edelim. Bükçe ima dolu bir dildir. Kadınlar konuşurken bir şeyler ima etmeyi severler. Biz erkekler de imalı konuşuyoruz diye düşünürler ve gözlerimizle onlara ne demek istediğimizi çözmeye çalışırlar. Oysa erkeklerin ima yeteneği pek gelişmemiştir. Bizim kastımız söylediğimiz şeydir.
-Geçen hafta Canan bana "Bir kaç kilo daha versem gelinliğin içinde daha iyi duracağım." dedi. Ben de "Böyle de iyisin." dedim. Canı sıkıldı, bir kaç saat surat astı. "Neyin var?" diye sordum. "Hiçbir şeyim yok." dedi. Sence nerede hata yaptım?
-"Böyle de iyisin" derken o "de" ekini orda kullanmamalıydın. Canan bunu şöyle anlamıştır. "Böyle de fena sayılmazsın, eh işte, idare edersin ama tabi daha da iyi, daha da güzel olabilirsin."
-Peki ne demem gerekiyordu?
-Şunu hiç unutma. Kadınlar kendileri ile ilgili, giysileri ile ilgili ya da aileleri ile ilgili bir soru soruyorlarsa, kesinlikle iltifat bekliyorlardır. Es kaza eleştirmeye kalkarsan yandın. Bunu hiç unutmazlar. O gün "Hayatım sen zaten çok güzelsin, kilo vermeye falan bence ihtiyacın yok." deseydin, günün zehir olmazdı. Mesela bir gün kucağına oturup "Ağır mıyım?" derse sakın; "Evet, biraz" falan deme "Hayır" de.
-Yani diyorsun ki bir kadın her daim güzeldir, her giydiği yakışır ve her kadının annesi bir hanımefendi, babası da beyefendidir. Bana ne yaparlarsa yapsınlar.
-Aferin oğlum, çok hızlı anlıyorsun bana çekmişsin. Kadının, kendi anne babasıyla sorunu olsa, kendi eleştirir ama asla senin eleştirmeni kabul etmez. Bunu kendine hakaret olarak alır.
-Ve asla unutmazlar, değil mi?
-Aynen öyle. Yıllar once annene, annesi için "Biraz cimri." demiştim. Hala "Sen benim annemi sevmezsin." der ve annesi bize bir şey aldığında gözüme sokar, en çok göreceğim yere koyar.
-Hadi o konularda dilimi tutarım da, şu ima işini çözmek zor geldi.
-Zor gibi ama biraz gayret edersen çözersin. En önemlisi imaları anlayacaksın ama "Sen şunu mu demek istiyorsun?" diye asla yüzüne vurmayacaksın.
-Anladım. Anlayacaksın ama anladığını belli etmeyeceksin. Buna şöyle de diyebiliriz. O beni iğnelediğinde "Niye bana iğne batırıyorsun?" diye sormayacağım, o iğneyi ben kendi kendime batırmışım gibi yapacağım.
-Güzel ifade ettin oğlum. Mesela dün öğlen annen beni aradı. "Akşama tok mu geleceksin?" diye sordu. Beni biliyorsun akşam yemeklerinde hep evdeyimdir. Kırk yılda bir dışarıda yerim onu da haber veririm. Tabi ben hemen anladım annenin ne demek istediğini. "Tok gel, yemekle uğraşmak istemiyorum" demek istiyor. Anladım ama tabi "Ne demek istiyorsun?" demedim.
-Dün çok yorulmuştu baba, düğün alışverişine çıkmıştık.
-Bunun pek çok sebebi olabilir. Yorulmuş olabilir, bir kabul gününden tok gelmiş olabilir, bin beş yüzüncü diyetine başlamış ve o gün yemekle uğraşmak istemiyor olabilir. Ama bunu biz erkekler gibi kısa yoldan "Canım benim karnım tok, sen de dışarıda bir şeyler ye, ya da yorgunum, gelirken bir seyler getir yiyelim." demez. Sanki böyle derse, iyi ev kadını rütbesi tozlanacak, mevki kaybedecek. İlla Bükçe anlatacak, asık bir yüzle karşılaşmamak için senin de anlaman gerekiyor. "Hayır, evde yiyeceğim ama istersen hazır bir şeyler alıp geleyim, ne dersin?"dedim. "Tamam." dedi. Döneri sever biliyorsun, dün eve giderken, ekmek arası döner yaptırdım. Onun dönerini de porsiyon yaptırdım. Bunu düşündüğüm için ayrıca sevindi. O da diyette, düğünde daha zayıf görünme derdinde bu sıralar.
-Bu Bükçe'de kısa konuşma yok mu baba?
-Var ama yerinde olsam hiç tercih etmezdim. Kadın konuşmuyorsa ya da kısa konuşuyorsa kesin ciddi bir sorun var demektir. Mesela baktın canı sıkkın, soruyorsun, "Neyin var?" diye. "Hiçbir şeyim yok." diyorsa, aman bir şeyi yokmuş diye bırakma. Yoksa az sonra, çok ilgisiz olduğundan yakınarak, ağlamaya başlar.
-Bükçe'de "Hiçbir şey yok." demek; "Çok şey var, benimle ilgilen." demek oluyor, o zaman.
-Evet. Biz erkekler "Bir şey yok." diyorsak, ya gerçekten bir şey yoktur, sadece başımızı dinlemek istiyoruzdur ya da bir sey vardır ama; "Şu anda konuşacak bir şey yok." diyoruzdur. Her ikisinde de konuşmak istemiyoruzdur. Ama kadınlar ilgiyi sevgi olarak gördükleri için "Bana değer veriyorsan, ilgilen ki anlatayım." demek istiyordur. Çok nadiren gerçekten anlatmak istemiyor olabilir, o zaman da fazla üstüne varıp bunaltmayacaksın tabi.
-Bir arkadaşım da "Kadınların 'Peki.' demesi tehlikelidir" demişti.
-Doğru. Bir kadının ağzından çıkan kuru bir 'peki', 'olur', 'tamam' her zaman tehlikelidir. Bu Bükçe'de "Şimdi tamam diyorum ama acısını daha sonra çıkaracağım." demektir. Sana en kısa zamanda kesin bir ceza keser. Fakat pekinin yanında "Peki canım, olur hayatım" gibi bir hoşluk ekliyorsa korkmaya gerek yok.
-Zor bir dil baba.
-Yok yok gözün korkmasın, her yabancı dil gibi. İlk başlarda biraz çalışacaksın, pratik yapacaksın, bazen hatalar yapacaksın, dikkat edeceksin sonra otomatiğe bağlanırsın. Kolay yanı şu; senin Bükçe konuşman gerekmiyor. Dili anlaman yeterli.
-Anlamak da pek kolay değil ama.
-Korkma, o kadar zor değil. En önemli kuralları ben sana öğretiyorum zaten. Devam edelim. Kadınlar istediklerini söylemek zorunda kalınca, düşünemediğimiz için biz erkeklere kızarlar ve konuşurken suçlayarak konuşurlar; fakat suçladıklarının farkında olmazlar. Sitem ediyoruz zannederler.
-Nasıl yani?
-Mesela, karın sana "Ne zamandır dışarı çıkmadık." derse bunu suçlama olarak üstüne alma, canı seninle gezmek istiyordur, bunu sen düşünüp teklif etmediğin için kalbi kırılmıştır. Maksadı seni suçlamak değildir. "Daha geçenlerde gezmeye gittik." gibi bir savunmaya girme. "Tamam canım haklısın, ben de istiyorum, en kısa zamanda gideriz." de, konu kapanır. Tabi ilk fırsatta da sözünü yerine getirirsen iyi olur.
-Küçük ama önemli detaylar.
-Aynen öyle. Mesela karın "Üşüdüm." diyorsa, "Üstünü kalın giy." demeni ya da kombiyi açmanı değil, ona sarılmanı istiyordur.
-Keşke okullarda öğretselerdi biz erkeklere Bükçe'yi. Ne kadar erken başlasak o kadar çabuk kavrayabilirdik belki.
-Haklısın, aslında ben de sana öğretmek için geç kaldım. Neyse zararın neresinden dönülse kardır.
-Not mu alsaydım... Epeyce detayı varmış dilin.
-Sen bilirsin oğlum, unutacaksan al. Keşke ben de not alıp gelseydim. Umarım sana eksik öğretmem. Şimdi aklıma geldi. Kadınların en nefret ettiği sözcük "Fark etmez."dir. "Fark etmez"i kadınlar "Hiç umurumda değil, ne yaparsan yap." diye anlarlar.
-En değerli sözcük nedir?
-Sen bil bakalım.
-"Seni seviyorum." herhalde.
-Evet, kadınlar "Seni seviyorum." sözünü sık sık duymak isterler. Biz erkekler; "Söylemiştim, zaten biliyor." diye bu konuda gaflete düşmemeliyiz.
-Bükçe sadece konuşma dili midir baba? Bunun bir de davranış dili var gibi geliyor bana.
-Zekan kesinlikle bana çekmiş. Ben de tam ona geliyordum. Davranışlar da çok önemli tabii. kadınlar küçük şeylere önem verirler. Akşam ona sarıl, televizyon seyrediyorsan sarılarak seyret. Gündüz onu düşündüğünü ifade etmek için kısacık da olsa bir mesaj gönder, küçük sürprizler yap. O yemek hazırlarken ona yardım et, salata yap, çay demle.
-Akşam gelip sırt üstü yatmak yok yani.
-Gözünde büyütme. Sayınca çok şey gibi görünüyor ama aslında bunlar zaman alacak, zor ve masraflı şeyler değil. Sen bu küçük şeylere dikkat et, zaten karın sana paşa gibi davranır, seni yormaz. Bir erkek bu küçük şeylere dikkat etmezse zamanını karısıyla büyük kavgalar yaparak geçirir. Sevgiyle geçirmek varken niye kavgayla geçiresin ki? Kadınlar çok vericidir ama, eğer sen hep alıp hiç vermezsen, bir gün birden patlarlar. Küçük küçük alırlarsa, büyük büyük verirler.
-Tamam baba, bunlara dikkat edeceğim.
Garson yemek tabaklarını kaldırırken oğlumun telefonu çalmaya başladı. Belli ki nişanlısı arıyor, konuşmak için deniz kenarına doğru adımlamaya başladı. Az sonra geldi.
-Baba çok teşekkür ederim. Bükçe'yi anlamaya başladım. Canan aradı. "Salonun perdeleri ne renk olsun karar veremedim, yarın birlikte mi baksak?" dedi. Tam "Fark etmez, sen seç." diyecektim ki bunu senin söylediğin gibi "Ev de perde de umurumda değil." gibi anlayacağı aklıma geldi. "Tabii canım, istersen birlikte bakabiliriz ama ben senin zevkine güveniyorum, sen seç istersen." dedim, çok mutlu oldu. Kendi seçecek.
-O zaten perdeyi çoktan seçmiştir de kadınlar illa yaptıklarını onaylatmak isterler. Birlikte de gitsen o seçtiği perdeyi almak isteyecektir. Biz erkekler onların ne demek istediklerini anlarsak, işlerden kolay sıyırırız.
-Baba tekrar teşekkür ederim. Bu iyiliğini hiç unutmayacağım. Bana Bükçe'yi öğretmeseydin hali mi düşünmek bile istemiyorum.
Şanslısın oğlum. Benim seninki gibi bir babam yoktu. Bunları deneye yanıla öğrenmem yıllarımı aldı. Sen yine iyisin, hazıra kondun. Güle güle kullan, isteyene de öğret, herkes de güle güle kullansın. Kullansınlar ki yüzleri gülsün.
Çok güzel gerçekten, biz kadınlar o kadar ufak ayrıntılara takılıyoruz ki aynı şeyi farklı şekillerde söylediğiklerinde ne kadar farklı oluyor.
Önceden çok odundu ama şimdi bunlara dikkat etmesi o kadar mutlu ediyor ki beni.
Kesinlikle 3 seneki önce o değil ve çabalarını görmek bile çok farklı.
Ben bugün iyice duygusala bağladım
Çok güzel gerçekten, biz kadınlar o kadar ufak ayrıntılara takılıyoruz ki aynı şeyi farklı şekillerde söylediğiklerinde ne kadar farklı oluyor.
Önceden çok odundu ama şimdi bunlara dikkat etmesi o kadar mutlu ediyor ki beni.
Kesinlikle 3 seneki önce o değil ve çabalarını görmek bile çok farklı.
Ben bugün iyice duygusala bağladım
Canım daha da değişecek bak ben ilk evlendiğimde aşırı kıskanç bencil bir adamla evliyim şimdi eşim büyüdü 26 yaşındaydık evlendiğimizde şimdi o kadar değişti ki zamanla büyüyorlar ve hayatlarındaki manalar olduğumuzu anladıkları içinde daha bir anlıyorlar kıymetimizi
not:10 . mesaj bu gün kendimi aştım
- Katılım
- 20 Ocak 2012
- Mesajlar
- 25.928
- Emoji Skoru
- 34.600
- Puanlar
- 798
- Yaş
- 44
Uzun olmasın diye arayı çıkarttım canım. Gerçekten anlamlı ve güzel bir hikaye olmuş.
Biz boyleiz iste
Soylemeden yapsin istiyoruzz
Gerci ben artik cogu seyi soyluyorum
Soyle soyle sev beni sunu de diyorum hatta bazen
Cunku baktim bazen unutuyo bir sey yapmati ya da benm istedigim gibi olmuyo en iyisi ben soyliyim o da rahat etsin ben de:))
Simdi sevgililer gununde bir sey yapacak biliyorum, ama ben istiyorum ki okula cicek yollasin yeter
Ama bunu soylemeden yapsin istiyorumm
Ama yapmazsa sitem edicem, o yuzdenn soyliyim bari diyorum
Soyleyince ne anlami kalacak diuo insan ama yapmayinca daha az uzuluyorsun soyleyerek yapilmasindan:44:
Betül canım senin burcun ne? Aynı şeyleri düşünüyormuşuz şaşırdım doğrusu
Bende bayılıyorum iş yerine çiçek göndermesine. İki yıl önce hafta sonuna gelmişti sevgililer günü eve gelmişti çiçek. Acayip mutlu olmuştum. Ben dayanamadım dün akşam verdim hediyemi. Ben dayansam kızım söyleyecekti baba sana sürpriz yapcaz diye. Öğrenemedi daha benim ufaklık sürprizin söylenmeden yapılacağını. Ama sanırım başka bişey daha alacağım.
Evet hapa gectim Hilal..
Saglık ocagından veriyorlar hapı, adına bakmadım valla, ne meraksızım
Kuruluk falan var..
İnş. gecer bu durum, hiç memnun değilim acıkcası
Hapın yan etkileri fazla oluyor Hilal'cim. Madem sen korunacaksın RİA taktır derim. İlacı almayı felan unutursan yani ilaç daha zor. Hem kilo vermende zorlaşır diye biliyorum.
En azından sen doğum kontrol hapından böyle olmuşssun ben evlendim evleneli bu durumdayım(((
Canım yaaa nasıl anlatsam sana billmiyorum ama evlilikte cinsellik hem kadın hem erkek için gerçekten önemli konular. Bu konu hakkında araştırma yap biraz kızlarında dediği gibi bir doktora görün derim. Çünkü bi süre sonra şimdi olmasa bile sorun olabilir.
Benle alakalı yaa ne bileyim büyürken yaşanan tabular vs herhalde birde annem erken öldü benim kendimi koruma adına erkek gibi gezdim hep sonrada toparlayamadım herhalde kendimi yavrum kocamda çok anlayışlı ama nereye kadar bilemem
Bence vakit geç olmadan bi çaresin bul Su'cum. Bak bu sitedede var cinsellikle ilgili bir sürü yer.
Yok canım gitmedim
Canım daha da değişecek bak ben ilk evlendiğimde aşırı kıskanç bencil bir adamla evliyim şimdi eşim büyüdü 26 yaşındaydık evlendiğimizde şimdi o kadar değişti ki zamanla büyüyorlar ve hayatlarındaki manalar olduğumuzu anladıkları içinde daha bir anlıyorlar kıymetimizi
not:10 . mesaj bu gün kendimi aştım
Özellikle senin evliliğinle ilgili şeyleri dikkatil bir şekilde dinliyorum Sucum çünkü benim sevdiceğim de çok kıskanç.
Evlenmeden önce de bu şekilde miydi ?
Hiç bir değişiklik oldu mu evlenince bu konuda ..
Betül canım senin burcun ne? Aynı şeyleri düşünüyormuşuz şaşırdım doğrusu
Bende bayılıyorum iş yerine çiçek göndermesine. İki yıl önce hafta sonuna gelmişti sevgililer günü eve gelmişti çiçek. Acayip mutlu olmuştum. Ben dayanamadım dün akşam verdim hediyemi. Ben dayansam kızım söyleyecekti baba sana sürpriz yapcaz diye. Öğrenemedi daha benim ufaklık sürprizin söylenmeden yapılacağını. Ama sanırım başka bişey daha alacağım.
Hapın yan etkileri fazla oluyor Hilal'cim. Madem sen korunacaksın RİA taktır derim. İlacı almayı felan unutursan yani ilaç daha zor. Hem kilo vermende zorlaşır diye biliyorum.
Ne almıştın Ebruu ?
Melek Ebru Melekk
Hepinize geçirdim isim karıştırmayı
Uzun olmasın diye arayı çıkarttım canım. Gerçekten anlamlı ve güzel bir hikaye olmuş.
Betül canım senin burcun ne? Aynı şeyleri düşünüyormuşuz şaşırdım doğrusu
Bende bayılıyorum iş yerine çiçek göndermesine. İki yıl önce hafta sonuna gelmişti sevgililer günü eve gelmişti çiçek. Acayip mutlu olmuştum. Ben dayanamadım dün akşam verdim hediyemi. Ben dayansam kızım söyleyecekti baba sana sürpriz yapcaz diye. Öğrenemedi daha benim ufaklık sürprizin söylenmeden yapılacağını. Ama sanırım başka bişey daha alacağım.
Hapın yan etkileri fazla oluyor Hilal'cim. Madem sen korunacaksın RİA taktır derim. İlacı almayı felan unutursan yani ilaç daha zor. Hem kilo vermende zorlaşır diye biliyorum.
Canım yaaa nasıl anlatsam sana billmiyorum ama evlilikte cinsellik hem kadın hem erkek için gerçekten önemli konular. Bu konu hakkında araştırma yap biraz kızlarında dediği gibi bir doktora görün derim. Çünkü bi süre sonra şimdi olmasa bile sorun olabilir.
Haklısın
gideceğim hipodan da oluyormuş bu aslında bu ara bazen bir kıpırdıyor içim ilaçlar iyi mi geliyor nedir :)
Özellikle senin evliliğinle ilgili şeyleri dikkatil bir şekilde dinliyorum Sucum çünkü benim sevdiceğim de çok kıskanç.
Evlenmeden önce de bu şekilde miydi ?
Hiç bir değişiklik oldu mu evlenince bu konuda ..
Ne almıştın Ebruu ?
Melek Ebru Melekk
Hepinize geçirdim isim karıştırmayı
Off ne diyorsun balkona çıksam olay olurdu dışarı hiç çıkamazdım o alırdı evden o bırakırdı eve arabası da yoktu taksi ile gider gelirdik heryere... Bir gece ona yatıyorum dedim arkadaşımın kınasına gittim evi bastı resmen babamla falan baya olay yaşamıştık
- Katılım
- 20 Ocak 2012
- Mesajlar
- 25.928
- Emoji Skoru
- 34.600
- Puanlar
- 798
- Yaş
- 44
Evet yaaaaaaa Melek
Valla banada bulaştı senden
Hilal sana diyorum kızım Melek sen anla gibi oldu buuuuuuuuuuuu60:
Ben model araba aldım. 1/18 lerde 1957 ford eşim bayılıyor model arabalara. Benim hediyelerim sayesinde koleksiyonu olacak. Çok mutlu oldu yine. Ama ben bunu kendimce erken verdiğim için saymadım. Başka ne alsam diye düşünüyorum.
Valla banada bulaştı senden
Hilal sana diyorum kızım Melek sen anla gibi oldu buuuuuuuuuuuu
60:Ben model araba aldım. 1/18 lerde 1957 ford eşim bayılıyor model arabalara. Benim hediyelerim sayesinde koleksiyonu olacak. Çok mutlu oldu yine. Ama ben bunu kendimce erken verdiğim için saymadım. Başka ne alsam diye düşünüyorum.
Evet yaaaaaaa Melek
Valla banada bulaştı senden
Hilal sana diyorum kızım Melek sen anla gibi oldu buuuuuuuuuuuu
Ben model araba aldım. 1/18 lerde 1957 ford eşim bayılıyor model arabalara. Benim hediyelerim sayesinde koleksiyonu olacak. Çok mutlu oldu yine. Ama ben bunu kendimce erken verdiğim için saymadım. Başka ne alsam diye düşünüyorum.
Bizimkiside motorcu bende ona çok istediği bir motor parçası aldım ama içime sinmedi parfüm hastası kokoriko çıkmış yeni dün gittim onuda aldım bakalım beğenecekmi :)
Haklısın
Off ne diyorsun balkona çıksam olay olurdu dışarı hiç çıkamazdım o alırdı evden o bırakırdı eve arabası da yoktu taksi ile gider gelirdik heryere... Bir gece ona yatıyorum dedim arkadaşımın kınasına gittim evi bastı resmen babamla falan baya olay yaşamıştık
Peki şimdi Su ?
Önceden aynı şehirde miydiniz ?
Biz çok sık görüşemiyoruz malum.
Uzakken çok kıskanç.
İlk geldiğinde de o şekilde sonra beraber zaman geçirince gün ve gün azalıyor.
Mesela ilk geldiğinde Yemek yerken bile garsona ben veririm siparişi diyordu.
Sonraki günler ben bekliyorum garson bir şey sorunca cevap verir diye, sonra cevap verdim falan o gidince sordum sen söyle ne olacak aşkım diyor.
Veya normalde alışverişe çıktığımda aşkım bol al şöyle böyle al derken.
Geçen beraber alacağız giydim bir pantalon çok dar mı oldu dedim ki cidden dardı ama ben zayıflarım diye düşündüm içimden.
Yoo gayet güzel oldu aşkım falan dedi ki kremdi normalde ben alıp gelsem ortalığı yıkardı heralde.
Acaba diyorum sürekli beraber olduğumuzda bu durum azalacak mı ?
Evet yaaaaaaa Melek
Valla banada bulaştı senden
Hilal sana diyorum kızım Melek sen anla gibi oldu buuuuuuuuuuuu
Ben model araba aldım. 1/18 lerde 1957 ford eşim bayılıyor model arabalara. Benim hediyelerim sayesinde koleksiyonu olacak. Çok mutlu oldu yine. Ama ben bunu kendimce erken verdiğim için saymadım. Başka ne alsam diye düşünüyorum.
Aa ne güzel ne şanslı eşin ama cidden çok güzel oluyor model arabalar da, Ayy erken diye tekrar da alacakmış valla çok şanslı eşin ..
- Katılım
- 15 Şubat 2011
- Mesajlar
- 7.011
- Emoji Skoru
- 20
- Puanlar
- 158
Benle alakalı yaa ne bileyim büyürken yaşanan tabular vs herhalde birde annem erken öldü benim kendimi koruma adına erkek gibi gezdim hep sonrada toparlayamadım herhalde kendimi yavrum kocamda çok anlayışlı ama nereye kadar bilemem
Yok canım gitmedim
ya bi doktora falan görünsen :44:
neyse Melek ya ev işleriyle çok uğraşamana gerek kalmaz yardım eder
Aynen eşimde öyle diyor
ev işlerinde yardımcı olur fenamı demişti gecen gün
Kizlar koptum ya, sandalyeden dusecektim nerdeyse
Cok tatli eslerinizin yorumlari
Melek ben artidayim bu sabah tartildigim kilodan haftaya pazara kadar 1.5 kilo eksi olmasi lazim yoksa obur haftaya cok kalir veremem iddiayi kaybederim
Basliyoruz o yuzden
Erken yatalim bak gercekten normalde ben de 1 den 2 den asagi yatmiyorum ama biraz sikalim disimizi
tamam madem uff işimiz cok zor ama istersek basarırız inş.
ben netten arastırdım, genlde dengeli beslenmyele cogu vermiş kilo ama bakalım..
spral mi dediğin?
taktıramam öyle şeyler ben
Melek Ebru Melekk
Hepinize geçirdim isim karıştırmayı
anladım ben onu
- Katılım
- 20 Ocak 2012
- Mesajlar
- 25.928
- Emoji Skoru
- 34.600
- Puanlar
- 798
- Yaş
- 44
Hilal'cim hiç bir zaman sevdiceğin hakkında evlendiğimiz zaman değişir düzelir diye düşünme. Hata edersin. Onu olduğu gibi sev, olduğu gibi kabul et. Onunda aynen seni olduğun gibi kabul etmesini sağla. Evlendikten sonra hiçkimse değişmez bunu asla unutmayın. Bi zamanlar bende öyle düşünmüştüm. Ayrıca bu evliliğim benim ikinci evliliğim. Kıskançlığın ne kadar kötü sonuçlar doğurduğunu ordan biliyorum. Su canım sen evlenmeden önce daha kıskançtı demişsin. Şimdide aynıdırda sen alıştığın için farketmiyorsundur. Emin olun ne siz ne de karşınızdaki insan hiç bi zaman değişmez. Sadece siz alışırsınız. Severken aşıkken gözünüze hiç bişey görünmez ama azıcık çatırdamaya başladığı zaman herşey bambaşka olur. O yüzden olanı olduğu gibi kabul edin, kendinizide olduğunuz gibi kabul ettirin.
Peki şimdi Su ?
Önceden aynı şehirde miydiniz ?
Biz çok sık görüşemiyoruz malum.
Uzakken çok kıskanç.
İlk geldiğinde de o şekilde sonra beraber zaman geçirince gün ve gün azalıyor.
Mesela ilk geldiğinde Yemek yerken bile garsona ben veririm siparişi diyordu.
Sonraki günler ben bekliyorum garson bir şey sorunca cevap verir diye, sonra cevap verdim falan o gidince sordum sen söyle ne olacak aşkım diyor.
Veya normalde alışverişe çıktığımda aşkım bol al şöyle böyle al derken.
Geçen beraber alacağız giydim bir pantalon çok dar mı oldu dedim ki cidden dardı ama ben zayıflarım diye düşündüm içimden.
Yoo gayet güzel oldu aşkım falan dedi ki kremdi normalde ben alıp gelsem ortalığı yıkardı heralde.
Acaba diyorum sürekli beraber olduğumuzda bu durum azalacak mı ?
Aa ne güzel ne şanslı eşin ama cidden çok güzel oluyor model arabalar da, Ayy erken diye tekrar da alacakmış valla çok şanslı eşin ..
Canım kıskanç adamın kıskançlığı bitmiyorda azalıyor bizimki hala kızar garsona ben diyemem şu bu diye dersem hemen döner yüzü, dün parlatıcı aldım ben dudak onu evde sürebilirsin yanlız dedi dışarıda parlatıcı süremezsin dedi. Kısa giydirmez ama eskiye oranla daha iyiyim zamanla daha düzeliyor eskiden markete gidemezdim yanlız tantana ederdi dışarı çıkamazdım şimdi neredeyse hergün çıkıyorum dışarı. Yürümemden çok hoşlanmaz yollarda ama arkadaşlarımla çıkmama birşey demiyor artık :) birde seni tanıdıkçada değişiriyor güveniyor aslında senin sevdiğin polis sanıyorum bizimkiside çok ilgilidir olan olaylarla gündemi takip eder dışarıları bilir olaylara müdahildir bu tip adamlar dışarıda olabilecekleri bildikleri içinde korumacılar yanlarımızda olunca daha güvenlide biz yanlızken koruyamayacağımızı sanıyorlar kendimizi...
Ebrucum zaten o şekilde kabul ediyorum bu şekilde kalsa da problem değil çünkü evet kıskanç ama ben her şeyi yaparım ama sen yapamazsın tarzında değil, benden ne istiyorsa kendisi de yapıyor.
Ayrıca yanımda değilken bile çok güzel hissettiriyor sevgisini yanımdayken bir başka oluyor.
Sadece anlatırken merak ettim de sordum yoksa o nasıl olursa olsun ben onu çok seviyorum ve her haliyle kabulumm .
Kıskançlık yüzünden olan bir ayrılık mıydı Ebrucum özel olmayacaksa ilk evliliğin ?
- Katılım
- 20 Ocak 2012
- Mesajlar
- 25.928
- Emoji Skoru
- 34.600
- Puanlar
- 798
- Yaş
- 44
spral mi dediğin?
taktıramam öyle şeyler ben
anladım ben onu
Allah korusun kız ne ikincisi. Bence şakası bile kötü. Alma böyle şeyleri ağzına
RİA spiral demek. Nasıl takıldığını gördüm Melek'cim emin ol kötü bi tarafı yok. Korkulacak bir yanıda yok. En fazla 5 dk lık bir iş. Biraz araştır etrafındaki biçok kadında vardır. Şuanki doğum kontrol yöntemlerinin içinde en yaygını. Ayrıca ilaç hormonal dengeni değiştirir.
Asker canım ve aslında evet bunun çok etkisi olduğuna inanıyorum.
Öyle şeyler anlatıyor ki orada olan adamların çoğu aldatıyormuş zaten eşimden uzağım diye hatta çoğu evli bayanlarla falan, o kadar pis düşünceleri var ki diyor. Bazen tartışıyorlarmış hatta bu konularda.
Bakışlarını biliyorum dışarıdan bunları çok iyi bildiğimden ve kılına zarar gelmesinden korktuğumdan her şey diyor.
Biz genelde telefonda konuşurken uyuruz.
Baya bir zaman oldu benim uykum kaçtı uyandım o uyumuştu, oradaki konuşmaları duydum da midem bulandı ciddi anlamda.
Geçen geldiğinde konuştuk da bu yüzden bu kadar kıskançlığım diyor ama anlamakta çok da zorlanmıyorum onu çünkü ben de çok aşırı kıskancım.
Geçen 3 yaşlarında bir kuzeni var nasıl kıskandım anlatamam ..
Allah korusun kız ne ikincisi. Bence şakası bile kötü. Alma böyle şeyleri ağzına
RİA spiral demek. Nasıl takıldığını gördüm Melek'cim emin ol kötü bi tarafı yok. Korkulacak bir yanıda yok. En fazla 5 dk lık bir iş. Biraz araştır etrafındaki biçok kadında vardır. Şuanki doğum kontrol yöntemlerinin içinde en yaygını. Ayrıca ilaç hormonal dengeni değiştirir.
Ebru onun da kayma ihtimali yok mu ?
Eğer anlaşılmazsa hamile kalınamaz mı?
- Katılım
- 15 Şubat 2011
- Mesajlar
- 7.011
- Emoji Skoru
- 20
- Puanlar
- 158
Tecrübe konuştu
Allah korusun kız ne ikincisi. Bence şakası bile kötü. Alma böyle şeyleri ağzına
RİA spiral demek. Nasıl takıldığını gördüm Melek'cim emin ol kötü bi tarafı yok. Korkulacak bir yanıda yok. En fazla 5 dk lık bir iş. Biraz araştır etrafındaki biçok kadında vardır. Şuanki doğum kontrol yöntemlerinin içinde en yaygını. Ayrıca ilaç hormonal dengeni değiştirir.
Ya bana doktorda dedi, gel spiral taktıralım diye.
annem son kardeşime spiral ile hamile kaldı, o yüzden korkuyorum olur diye , istemiyorum su an..
ialçaların etkisi var biliyorum ama işte... :44:
- Katılım
- 9 Ocak 2011
- Mesajlar
- 3.714
- Emoji Skoru
- 1.564
- Puanlar
- 133
Ebru akrep burcuyumm
Ebru ben de erken verirsem sonra gider bir sey daha alirim geneldee
Gerci bu sefer bi hafta once verdim ama cok para harcadim tekrr bir sey alamayabilirim
Ama normalde oyle olmamis gibi hissederim icime sinmez ama sevgililer gunu cok taktigim bir gun degil ilk defa bu sene hediye aldim zaten:)) dogumgunu yildonumu vs onlari kutluyoruz sadece:)
Su 10. Mesajim rekor kirdim demissin ya bugun mesajlari saymiyoruz malesef kotu gune denk gelmis
Canim bir cozum ara esinle durumuna, ben daha evli degilim ama normal olarak sadce evlilerde olmuyo o istek
Ben dusunuyorum kadin olmama ragmen bence cok zor bir durum, istemezdim yani, benim icin onemli bir konu
Burcum da akrep zaten sapik burc muamelesi yapiyor herkes ama var bir cinsel yonu, duskubkugu mu diyim ne diyim
Ebru ben de erken verirsem sonra gider bir sey daha alirim geneldee
Gerci bu sefer bi hafta once verdim ama cok para harcadim tekrr bir sey alamayabilirim
Ama normalde oyle olmamis gibi hissederim icime sinmez ama sevgililer gunu cok taktigim bir gun degil ilk defa bu sene hediye aldim zaten:)) dogumgunu yildonumu vs onlari kutluyoruz sadece:)
Su 10. Mesajim rekor kirdim demissin ya bugun mesajlari saymiyoruz malesef kotu gune denk gelmis
Canim bir cozum ara esinle durumuna, ben daha evli degilim ama normal olarak sadce evlilerde olmuyo o istek
Ben dusunuyorum kadin olmama ragmen bence cok zor bir durum, istemezdim yani, benim icin onemli bir konu
Burcum da akrep zaten sapik burc muamelesi yapiyor herkes ama var bir cinsel yonu, duskubkugu mu diyim ne diyim
