Cuma Zayıflama Yarışması 13. Takım

Yukarda yazdım ama geç oldu canım. Mecburen yemek zorunda kaldım. Dışarda o an için yiyebileceğim en masum yiyecekti. Hatta sabah düşündüm acaba yanıma bişeyler alabilir miyim diye ama taşıyabileceğim bişeyler yoktu elimin altında. Bundan sonra her şey düzelecek zaten. :17:


Tamam Ebru^cum eminim cumaya kadar telafi edersinn ..
 
Menümü yazayımm ..

Sabah :

- 1 peynirli dukan gözleme
- 1 bardak ayran

Ara :

- Limonlu maden suyu

Akşam :

- 4 dukan kadınbudu köfte
- Kakao soslu pankek ( son anda yapıverdim :17:)

Sıvı :

- 2 litre su

Spor :

- Leslie ile 3 mil

 
Menümü yazayımm ..

Sabah :

- 1 peynirli dukan gözleme
- 1 bardak ayran

Ara :

- Limonlu maden suyu

Akşam :

- 4 dukan kadınbudu köfte
- Kakao soslu pankek ( son anda yapıverdim :17:)

Sıvı :

- 2 litre su

Spor :

- Leslie ile 3 mil


Afiyet olsun canım. Sen iyi alıştın bu dukan kaçamaklarına :60: (Dukan kaçamağı demek geldi içimden) Bağımlılık yapmasın sonra :9:
 
Menümü yazayımm ..

Sabah :

- 1 peynirli dukan gözleme
- 1 bardak ayran

Ara :

- Limonlu maden suyu

Akşam :

- 4 dukan kadınbudu köfte
- Kakao soslu pankek ( son anda yapıverdim :17:)

Sıvı :

- 2 litre su

Spor :

- Leslie ile 3 mil


KIZ seni dukancı seni. son anda yaptım falan diyerek götürmüşsün pankekleri .Dukan olunca sorun olmadığını söylediğinizden menün gayet güzel.Afiyet şeker olsun.
 
Afiyet olsun canım. Sen iyi alıştın bu dukan kaçamaklarına :60: (Dukan kaçamağı demek geldi içimden) Bağımlılık yapmasın sonra :9:

Kaçamak değil bir kere onlarrr :60:
Valla yapsın hiç problem değil güzel güzel yerimm :1:


KIZ seni dukancı seni. son anda yaptım falan diyerek götürmüşsün pankekleri .Dukan olunca sorun olmadığını söylediğinizden menün gayet güzel.Afiyet şeker olsun.


Teşekkür ederimm ..
Ne yapsam diye düşünürken dukan sayfasındaki arkadaşlar hemen bunu önerdi ben de anında yaptım :1:
 
Hilal sen bana çok kızmadın dimi? Hala beni seviyosun dimi? :26::17:

(Suçumu örf pas etmek için bu:9:)
 
Hadi bakalım inşallah böyle iyi olur Melek ..


Tabiki ataktada yiyebilirsin Reyhan Abla..
Ben genel bir liste yazayım o zaman sana ..

Sabah :

- Yumurta
- Peynir
- Süt
- ekmek veya krep

Öğle :

- Et tavuk balık
- yoğurt

Akşam :

- Öğle ile aynı şekilde ..

İstersen yulaf kepeği hakkınla kek poğaça ne istersen de yapabilirsin atağa uygun tariflerle ..





tatlım saol..öğle ve akşam yemeklerinde ekmeği unutuyor muyuz yani.bu diyetin her devresi böyle mi?
ısrarla sormamın nedeni şu;psikolojik heralde ama ben bi parçada olsa yemekte ekmek yemeliyim yoksa hiç bişey yememiş gibi hissediyorum kendimi.ama bir hafta on gün kadarsa ekmeksiz öğünler sıkarım o zaman dişimi.yapabileceksem başlayım diyorum yoksa hiç başlayıpta gene hayalkırıklığı yaşamayım dimi ablacım..
 
Hilal sen bana çok kızmadın dimi? Hala beni seviyosun dimi? :26::17:

(Suçumu örf pas etmek için bu:9:)

Kızar mıyım Ebru'mm hiç hala çok seviyorum senii :16:



tatlım saol..öğle ve akşam yemeklerinde ekmeği unutuyor muyuz yani.bu diyetin her devresi böyle mi?
ısrarla sormamın nedeni şu;psikolojik heralde ama ben bi parçada olsa yemekte ekmek yemeliyim yoksa hiç bişey yememiş gibi hissediyorum kendimi.ama bir hafta on gün kadarsa ekmeksiz öğünler sıkarım o zaman dişimi.yapabileceksem başlayım diyorum yoksa hiç başlayıpta gene hayalkırıklığı yaşamayım dimi ablacım..

Şimdi şöyle ki yaptığım ekmeğin boyutuna bağlı kepeğini başka yere kullanmazsan 2 dilim falan çıkabilir ama sanırım tava ekmeğinde daha az yulaf gidiyordu yani uygun tarif bulup her öğün az miktarda yiyeceğin şekilde ayarlayabilirsin.

Bu arada Reyhan abla dün söyledim mi hatırlayamadım her gün mesaj sayımızı o gün mesajları kim sayıyorsa ona atıyoruz saat 00.00'dan 00.00'a kadar sayıyoruz liste şu an şu şekilde ..

23 - 24 Nisan : File 76 ( Bugün yarın bana atarsınız )
25 - 26 Nisan : Laydline
27 - 28 Nisan : Mutedeyyin
30 Nisan - 1 Mayıs : Tadli
2 - 3 Mayıs : Ucukmavi
4- 5 Mayıs : Uzayım
 
Canlarım ben kızımı parka götürüyorum. Söz vermiştim. Bende biraz spor yapmış olurum. Gelince uğrarım yine . Öpüyorum hepinizi :16:
 
Zayıflamanın kuralı değişti! 17 Ekim 2011 posta gazetesinden alıntıdır...

Gün geçtikçe dünya nüfusu yaşlanıyor ve şişmanlıyor. Her gün bu konu ile ilgili yeni araştırmalar yapılıyor... Peki ne doğru; ne yanlış?

17 Ekim 2011 - 21:11
Yazı Boyutu: Şişmanlık neden bu kadar sık görülmeye başlandı? Neden her geçen gün insanoğlu daha fazla genişliyor? Şişmanladıkça bir çok metabolik ve yapısal hastalık; başta şeker, tansiyon, kalp, kanserler, eklem hastalıkları, damar hastalıkları ortaya çıkıyor. Şu anda bilim dünyası acaba nerede hatalar yapılıyor diye araştırmalar yapıyor.

Habertürk'ün haberine göre; İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayça Kaya değişen diyet kurallarını şu şekilde anlattı:

ESKİ DİYET KURALI: KALORİLERİ SAY


YENİ DİYET KURALI: PROTEİN, YAĞ VE KARBONHİDRATI SAY


Eskiden yiyeceklerin enerji değeri bilinirse ve ona göre kişi günlük alması gereken kaloriyi hesaplayarak yerse, zayıflamak çok kolay diye düşünülüyordu. Bu konu insanları önce çok mutlu etti. Çünkü şöyle düşünüldü, örneğin, günde 1200 kalori alırsam zayıflarım ve ben fındığı çok seviyorum, o zaman insanlar 1200 kaloriye tekabul edecek fındığı hesapladılar ve başka hiçbir şey yemeden sadece fındık yiyerek kilo verdiler. Bir başkası baklavayı çok seviyordu sadece baklavanın kalorisini hesaplayarak baklava yedi ve kilo verdi. Ancak bu tür beslenme her ne kadar kilo verdiyordu ise de bir müddet sonra tek yönlü beslenmeye bağlı beslenme yetersizlikleri ortaya çıkmaya başladı. İnsanlar saçlarının döküldüğünden, tırnaklarının kırıldığından, kalp çarpıntılarından yakınmaya başladılar.

Günümüzde tek yönlü beslenme asla önerilmiyor. İnsan vücudunun bütün besin gruplarına ihtiyacı olduğu biliniyor. Bu nedenle karbonhidrat, protein ve yağ besin gurupları hastaya öğretilerek günlük metabolizmasına göre ne kadar yiyeceği planlanıyor. Hasta bütün besin guruplarını yediği için vücutta herhangi bir hastalığa neden olmuyor.

ESKİ DİYET KURALI: TATLANDIRICILAR KİLO VERMEYE YARDIMCIDIR


YENİ DİYET KURALI: TATLANDIRICI İÇEREN YİYECEK VE İÇECEKLER KİLO ALMAYA NEDEN OLABİLİYOR


Soframızda kullandığımız şekerin ne kadar yüksek kalorisi olduğunu öğrendiğimizde, gözlerimiz fal taşı gibi açıldı ve günümüzde şişmanlığın bu kadar yaygınlaşmasının en büyük nedeni olarak bu şekeri gördük. Ama şeker hayatımızda o kadar büyük bir yer açmıştı ki kendine, ondan vazgeçebilmek mümkün değildi. O zaman denildi ki, biz bu şekerden vazgeçelim ama şeker yerine tadı şeker gibi olan ama kalorisi yani enerji değeri hiç olmayan bir yiyecek olsun, böyle bir yiyecek bulalım dendi ve bu konuda yapılan araştırmalarla birlikte tatlandırıcılar geliştirildi. Evet tadı şekere benziyordu ve enerji değeri nerede ise sıfırdı. Böylelikle tatlandırıcılar yaşamımıza girdi. Çocuk şuruplarından tutunda, keklerin, kurabiyelerin, birçok içeceğin içine girdi. Tatlandırıcı ile yapılmış bu tür yiyecek ve içecekler yıllarca rejim listelerinin baş tacı oldu.

Ancak son yıllarda yapılan bazı araştırmalarda bu tatlandırıcıları çok fazla kullanmanın başta mesane tümörü olmak üzere birçok kanser şeklini artırdığı gösterildi. Yıllardır kilo vermeye katkısının çok fazla olduğu söylenilen bu tatlandırıcıların tam aksine kilo almaya neden olabileceği ile ilgili de bazı araştırma sonuçları yakınlarda yayınlandı. Tatlandırıcıların bağırsaklardaki glikoz sensörlerini uyardığı ve vücuda giren şekerin daha fazla depo edilmesine neden olduğu düşünülüyor. Ayrıca tatlandırıcılar daha çabuk acıkmaya ve bir sonraki öğünde daha fazla yeme ihtiyacına neden olabiliyor.

ESKİ DİYET KURALI: DİYETTE EKMEK YEMEYİN


YENİ DİYET KURALI: EKMEK EN İYİ TEMEL BESİN MADDELERİNDEN BİRİDİR


Yıllardan beri birçok insan rejime başladığında, ilk yaptıkları şey ekmeği kesmek oluyordu. Yemeğin yanında ekmek yenmediğinde, vücut enerji kaynağı olarak daha çok ekmeğin içindeki glikozu kullandığı için ve bu eksik alındığı için karbonhidrat eksikliğini kişi, aşerme tarzında diğer karbonhidrat oranı yüksek yiyeceklere karşı, karşı koyulamaz bir yeme atağı geçirebiliyordu. Öreğin diyete başlıyordu hiç ekmek yemiyordu. Diyetin 5. gün kendisini 1 tencere makarna veya 1 kilo baklava yerken bulabiliyordu. Bir kez böyle bir yeme atağı geçirdiği zaman işin ucunu bırakıyordu ve iki kat geri kilo alıyordu.

Artık en temel besin maddemiz olan ekmekten korkmuyoruz. Özellikle pilav, makarna, börek, tatlılar gibi yiyecekler yerine ana yemeğin yanına alınan bir-iki dilim ekmek hem kişiyi daha çok doyuruyor hem de vücudun temel yakıtından mahrum kalınmadığı için sonrasında yaşanılan yeme atakları daha az görülüyor. Ekmek pilav ve makarna ile kıyasladığında yağ içermediği için daha düşük bir kaloriye sahip. Ekmek yerken porsiyon kontrolü yapmak daha kolay ve ekmek kişiyi daha uzun süre tok tutuyor.

ESKİ DİYET KURALI: 6 ÖĞÜN yemek


YENİ DİYET KURALI: ACIKTIĞINDA yemek, MÜMKÜNSE GÜNDE 2 ÖĞÜN yemek


Az az sık sık yendiğinde, vücuda sürekli şeker girişi olduğu için bu durum pankreastan sürekli insülin salınımına neden oluyor. İnsülin anabolizan yani yağ depolayıcı bir hormondur. İnsülinin bu şekilde yüksek olması kişinin daha çabuk acıkmasına neden oluyor. Yenilen yiyeceğin içindeki şeker daha çabuk yağ dokusuna depolanıyor. Aynı zamanda kişi metabolizmam çalışsın diye sık sık yemem gerekiyor düşüncesinde olduğundan daha o öğünü yerken bir sonraki öğünün hayalini kuruyor ve ister istemez daha çok yemek düşünmeye başlıyor. Bu durumda kişinin iştahı açılıyor ve bir sonraki öğünü daha çok yemeye başlıyor.

Oysa yemek fizyolojik bir ihtiyaçtır. Nasıl ki, uykumuz geldiğinde uyuyoruz, tuvalet ihtiyacımız geldiğinde tuvalete gidiyoruz, üşüdüğümüzde daha kalın giyiniyoruz, yemeyi de acıktığımızda yememiz gerekiyor. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, açlığı çok ertelememek. Eğer açlığımızı çok ertelersek bir sonraki öğünü çok fazla yeriz. Son yapılan araştırmalarda günde iki öğün yemenin insan vücudu için daha uygun olduğu düşünülüyor.

Eski çağlarda elektrik olmadığı için insanın da kendini gün ışığına göre programladığını biliyoruz, sabahın ilk ışıkları ile güne başlanıyordu ve güneş battığında gün bitiyordu. Durum böyle olunca akşam yemeği saatleri uzamıyordu. Vücudun gece ve gündüz hormonları dengeli bir şekilde çalışıyordu. Aynı zamanda hareketlilik de olduğu için o dönemlerde kilo problemi ile karşılaşmıyorduk. O dönemlerde sabah yemekleri saat 9-10 gibi akşam yemekleri de 16-18 arasında yeniyordu. Günümüzde ise uzun çalışma saatleri nedeni ile bu yeme düzenini oturtamaz isek, günde en fazla dört öğünle kendimizi sınırlamamız gerekiyor. Özellikle de ikindi ve akşam yemeğinin yeri de değişebilir. Yani ikindiyi ana öğün gibi yapıp akşam yemeğini ara öğün kıvamında tutabilmek en iyi beslenme biçimi olabilecektir.

ESKİ DİYET KURALI: HAVUÇ, PATATES, MISIR YENMEZ


YENİ DİYET KURALI; ŞEKER ORANI DÜŞÜRÜLEREK HAVUÇ, PATATES, MISIR YENEBİLİR


Eskiden şeker oranı yüksek yiyecekler diyetlerde asla önerilmezdi. Yıllarca insanlar havuca, patatese düşman oldular. Günlük yaşamlarından bu yiyecekleri tamamen çıkardılar. Oysaki vitamin, mineral deposu olan bu yiyeceklerden çok korkmamak gerekiyor. Bir havuç nerede ise bir insanın bir günlük A vitamini ihtiyacını karşılıyor.

Son yıllarda yapılan birçok çalışmada şeker oranı yüksek olan bazı besin gurupları proteinle birlikte tüketildiğinde kişiyi daha tok tutabileceği gösterildi. Patates, havuç, mısır gibi yiyecekler yoğurt veya ayranla birlikte tüketildiğinde kan şekerini çok hızlı yükseltip kişiyi daha çabuk acıktırmıyorlar. O nedenle glisemik indeksi yüksek olan yiyecekler artık yoğurtla birlikte öneriliyor.

ESKİ DİYET KURALI: AZ YAĞLI YOĞURT, AZ YAĞLI SÜT, AZ YAĞLI PEYNİR YİYİN


YENİ DİYET KURALI: DOĞAL YAĞLARDAN DEĞİL, YAĞ EKLENEREK YAPILMIŞ YİYECEKLERDEN UZAK DURUN


diyet denince eskiden insanların aklına hemen markete gidilerek her türlü ürünün az yağlı alınması düşünülürdü. İnsanlar özellikle sütü, yoğurdu ve peyniri az yağlı satın alırdı. Kendi hayatlarında bilmeden yedikleri gizli yağı yüksek yiyecekleri farkında olmadan yemeye devam ederlerdi. Örneğin bir alışveriş merkezinde ızgara köfte ile light ayran içen insanlar görürdük. Köfte ızgara olduğu için az yağlı sanılır, halbuki kıymadan yapılan etler köfte, döner gibi her ne kadar ızgara da yapılmış olsalar, içine genelde kuyruk yağı katılarak yapıldığı için yağ oranı çok yüksektir. Pastane poğaçası satın aldığınızda ununa yağ katıldığı için kalorisi çok yüksektir. O nedenle doğal olarak içeriğinde yağ olan süt, yoğurt gibi yiyecekleri light olarak değil, günlük olarak tüketilmesi tavsiye ediliyor. Bununla birlikte insanların kendi elleri ile içine yağ ekledikleri yiyeceklere karşı dikkatli olmaları gerekiyor.

ESKİ DİYET KURALI: ZAYIFLAMAK İÇİN DİYET YAPIN


YENİ zayiflama KURALI: ASLA DİYET YAPMAYIN


Eskiden zayıflama denince insanlar mucize diyetlerin peşine düşerlerdi. Özel olarak hazırlanmış diyet listelerine göre yerlerdi. Bu durumda hayatlarını hep ikiye ayırırlardı ya diyet yaparlardı ya da yapmazlardı. diyet yaptıkları dönemde herkesle birlikte sofraya oturmazlardı. Kendileri için özel yemek yaparlardı. Durum böyle olunca da kısa vadede kilo da verseler normal yeme yapılarına döndüklerinde iki kat geri kilo alırlardı.

Yeni zayıflama yöntemlerine baktığımızda ise artık diyetler önerilmiyor. Öncelikle kişinin kilo almasının nedenleri araştırılıyor ve kişiye ömür boyu sürdürebileceği sağlıklı yeme alışkanlıkları kazandırılıyor. Böylelikle kişinin kalıcı zayıflaması sağlanıyor.
 
İyi eğlenceler canım.Bende öğrencilerime materyal hazırlayayım :16:


Kolay gelsin hatice ..


Zayıflamanın kuralı değişti! 17 Ekim 2011 posta gazetesinden alıntıdır...

Gün geçtikçe dünya nüfusu yaşlanıyor ve şişmanlıyor. Her gün bu konu ile ilgili yeni araştırmalar yapılıyor... Peki ne doğru; ne yanlış?

17 Ekim 2011 - 21:11
Yazı Boyutu: Şişmanlık neden bu kadar sık görülmeye başlandı? Neden her geçen gün insanoğlu daha fazla genişliyor? Şişmanladıkça bir çok metabolik ve yapısal hastalık; başta şeker, tansiyon, kalp, kanserler, eklem hastalıkları, damar hastalıkları ortaya çıkıyor. Şu anda bilim dünyası acaba nerede hatalar yapılıyor diye araştırmalar yapıyor.

Habertürk'ün haberine göre; İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayça Kaya değişen diyet kurallarını şu şekilde anlattı:

ESKİ DİYET KURALI: KALORİLERİ SAY


YENİ DİYET KURALI: PROTEİN, YAĞ VE KARBONHİDRATI SAY


Eskiden yiyeceklerin enerji değeri bilinirse ve ona göre kişi günlük alması gereken kaloriyi hesaplayarak yerse, zayıflamak çok kolay diye düşünülüyordu. Bu konu insanları önce çok mutlu etti. Çünkü şöyle düşünüldü, örneğin, günde 1200 kalori alırsam zayıflarım ve ben fındığı çok seviyorum, o zaman insanlar 1200 kaloriye tekabul edecek fındığı hesapladılar ve başka hiçbir şey yemeden sadece fındık yiyerek kilo verdiler. Bir başkası baklavayı çok seviyordu sadece baklavanın kalorisini hesaplayarak baklava yedi ve kilo verdi. Ancak bu tür beslenme her ne kadar kilo verdiyordu ise de bir müddet sonra tek yönlü beslenmeye bağlı beslenme yetersizlikleri ortaya çıkmaya başladı. İnsanlar saçlarının döküldüğünden, tırnaklarının kırıldığından, kalp çarpıntılarından yakınmaya başladılar.

Günümüzde tek yönlü beslenme asla önerilmiyor. İnsan vücudunun bütün besin gruplarına ihtiyacı olduğu biliniyor. Bu nedenle karbonhidrat, protein ve yağ besin gurupları hastaya öğretilerek günlük metabolizmasına göre ne kadar yiyeceği planlanıyor. Hasta bütün besin guruplarını yediği için vücutta herhangi bir hastalığa neden olmuyor.

ESKİ DİYET KURALI: TATLANDIRICILAR KİLO VERMEYE YARDIMCIDIR


YENİ DİYET KURALI: TATLANDIRICI İÇEREN YİYECEK VE İÇECEKLER KİLO ALMAYA NEDEN OLABİLİYOR


Soframızda kullandığımız şekerin ne kadar yüksek kalorisi olduğunu öğrendiğimizde, gözlerimiz fal taşı gibi açıldı ve günümüzde şişmanlığın bu kadar yaygınlaşmasının en büyük nedeni olarak bu şekeri gördük. Ama şeker hayatımızda o kadar büyük bir yer açmıştı ki kendine, ondan vazgeçebilmek mümkün değildi. O zaman denildi ki, biz bu şekerden vazgeçelim ama şeker yerine tadı şeker gibi olan ama kalorisi yani enerji değeri hiç olmayan bir yiyecek olsun, böyle bir yiyecek bulalım dendi ve bu konuda yapılan araştırmalarla birlikte tatlandırıcılar geliştirildi. Evet tadı şekere benziyordu ve enerji değeri nerede ise sıfırdı. Böylelikle tatlandırıcılar yaşamımıza girdi. Çocuk şuruplarından tutunda, keklerin, kurabiyelerin, birçok içeceğin içine girdi. Tatlandırıcı ile yapılmış bu tür yiyecek ve içecekler yıllarca rejim listelerinin baş tacı oldu.

Ancak son yıllarda yapılan bazı araştırmalarda bu tatlandırıcıları çok fazla kullanmanın başta mesane tümörü olmak üzere birçok kanser şeklini artırdığı gösterildi. Yıllardır kilo vermeye katkısının çok fazla olduğu söylenilen bu tatlandırıcıların tam aksine kilo almaya neden olabileceği ile ilgili de bazı araştırma sonuçları yakınlarda yayınlandı. Tatlandırıcıların bağırsaklardaki glikoz sensörlerini uyardığı ve vücuda giren şekerin daha fazla depo edilmesine neden olduğu düşünülüyor. Ayrıca tatlandırıcılar daha çabuk acıkmaya ve bir sonraki öğünde daha fazla yeme ihtiyacına neden olabiliyor.

ESKİ DİYET KURALI: DİYETTE EKMEK YEMEYİN


YENİ DİYET KURALI: EKMEK EN İYİ TEMEL BESİN MADDELERİNDEN BİRİDİR


Yıllardan beri birçok insan rejime başladığında, ilk yaptıkları şey ekmeği kesmek oluyordu. Yemeğin yanında ekmek yenmediğinde, vücut enerji kaynağı olarak daha çok ekmeğin içindeki glikozu kullandığı için ve bu eksik alındığı için karbonhidrat eksikliğini kişi, aşerme tarzında diğer karbonhidrat oranı yüksek yiyeceklere karşı, karşı koyulamaz bir yeme atağı geçirebiliyordu. Öreğin diyete başlıyordu hiç ekmek yemiyordu. Diyetin 5. gün kendisini 1 tencere makarna veya 1 kilo baklava yerken bulabiliyordu. Bir kez böyle bir yeme atağı geçirdiği zaman işin ucunu bırakıyordu ve iki kat geri kilo alıyordu.

Artık en temel besin maddemiz olan ekmekten korkmuyoruz. Özellikle pilav, makarna, börek, tatlılar gibi yiyecekler yerine ana yemeğin yanına alınan bir-iki dilim ekmek hem kişiyi daha çok doyuruyor hem de vücudun temel yakıtından mahrum kalınmadığı için sonrasında yaşanılan yeme atakları daha az görülüyor. Ekmek pilav ve makarna ile kıyasladığında yağ içermediği için daha düşük bir kaloriye sahip. Ekmek yerken porsiyon kontrolü yapmak daha kolay ve ekmek kişiyi daha uzun süre tok tutuyor.

ESKİ DİYET KURALI: 6 ÖĞÜN yemek


YENİ DİYET KURALI: ACIKTIĞINDA yemek, MÜMKÜNSE GÜNDE 2 ÖĞÜN yemek


Az az sık sık yendiğinde, vücuda sürekli şeker girişi olduğu için bu durum pankreastan sürekli insülin salınımına neden oluyor. İnsülin anabolizan yani yağ depolayıcı bir hormondur. İnsülinin bu şekilde yüksek olması kişinin daha çabuk acıkmasına neden oluyor. Yenilen yiyeceğin içindeki şeker daha çabuk yağ dokusuna depolanıyor. Aynı zamanda kişi metabolizmam çalışsın diye sık sık yemem gerekiyor düşüncesinde olduğundan daha o öğünü yerken bir sonraki öğünün hayalini kuruyor ve ister istemez daha çok yemek düşünmeye başlıyor. Bu durumda kişinin iştahı açılıyor ve bir sonraki öğünü daha çok yemeye başlıyor.

Oysa yemek fizyolojik bir ihtiyaçtır. Nasıl ki, uykumuz geldiğinde uyuyoruz, tuvalet ihtiyacımız geldiğinde tuvalete gidiyoruz, üşüdüğümüzde daha kalın giyiniyoruz, yemeyi de acıktığımızda yememiz gerekiyor. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, açlığı çok ertelememek. Eğer açlığımızı çok ertelersek bir sonraki öğünü çok fazla yeriz. Son yapılan araştırmalarda günde iki öğün yemenin insan vücudu için daha uygun olduğu düşünülüyor.

Eski çağlarda elektrik olmadığı için insanın da kendini gün ışığına göre programladığını biliyoruz, sabahın ilk ışıkları ile güne başlanıyordu ve güneş battığında gün bitiyordu. Durum böyle olunca akşam yemeği saatleri uzamıyordu. Vücudun gece ve gündüz hormonları dengeli bir şekilde çalışıyordu. Aynı zamanda hareketlilik de olduğu için o dönemlerde kilo problemi ile karşılaşmıyorduk. O dönemlerde sabah yemekleri saat 9-10 gibi akşam yemekleri de 16-18 arasında yeniyordu. Günümüzde ise uzun çalışma saatleri nedeni ile bu yeme düzenini oturtamaz isek, günde en fazla dört öğünle kendimizi sınırlamamız gerekiyor. Özellikle de ikindi ve akşam yemeğinin yeri de değişebilir. Yani ikindiyi ana öğün gibi yapıp akşam yemeğini ara öğün kıvamında tutabilmek en iyi beslenme biçimi olabilecektir.

ESKİ DİYET KURALI: HAVUÇ, PATATES, MISIR YENMEZ


YENİ DİYET KURALI; ŞEKER ORANI DÜŞÜRÜLEREK HAVUÇ, PATATES, MISIR YENEBİLİR


Eskiden şeker oranı yüksek yiyecekler diyetlerde asla önerilmezdi. Yıllarca insanlar havuca, patatese düşman oldular. Günlük yaşamlarından bu yiyecekleri tamamen çıkardılar. Oysaki vitamin, mineral deposu olan bu yiyeceklerden çok korkmamak gerekiyor. Bir havuç nerede ise bir insanın bir günlük A vitamini ihtiyacını karşılıyor.

Son yıllarda yapılan birçok çalışmada şeker oranı yüksek olan bazı besin gurupları proteinle birlikte tüketildiğinde kişiyi daha tok tutabileceği gösterildi. Patates, havuç, mısır gibi yiyecekler yoğurt veya ayranla birlikte tüketildiğinde kan şekerini çok hızlı yükseltip kişiyi daha çabuk acıktırmıyorlar. O nedenle glisemik indeksi yüksek olan yiyecekler artık yoğurtla birlikte öneriliyor.

ESKİ DİYET KURALI: AZ YAĞLI YOĞURT, AZ YAĞLI SÜT, AZ YAĞLI PEYNİR YİYİN


YENİ DİYET KURALI: DOĞAL YAĞLARDAN DEĞİL, YAĞ EKLENEREK YAPILMIŞ YİYECEKLERDEN UZAK DURUN


diyet denince eskiden insanların aklına hemen markete gidilerek her türlü ürünün az yağlı alınması düşünülürdü. İnsanlar özellikle sütü, yoğurdu ve peyniri az yağlı satın alırdı. Kendi hayatlarında bilmeden yedikleri gizli yağı yüksek yiyecekleri farkında olmadan yemeye devam ederlerdi. Örneğin bir alışveriş merkezinde ızgara köfte ile light ayran içen insanlar görürdük. Köfte ızgara olduğu için az yağlı sanılır, halbuki kıymadan yapılan etler köfte, döner gibi her ne kadar ızgara da yapılmış olsalar, içine genelde kuyruk yağı katılarak yapıldığı için yağ oranı çok yüksektir. Pastane poğaçası satın aldığınızda ununa yağ katıldığı için kalorisi çok yüksektir. O nedenle doğal olarak içeriğinde yağ olan süt, yoğurt gibi yiyecekleri light olarak değil, günlük olarak tüketilmesi tavsiye ediliyor. Bununla birlikte insanların kendi elleri ile içine yağ ekledikleri yiyeceklere karşı dikkatli olmaları gerekiyor.

ESKİ DİYET KURALI: ZAYIFLAMAK İÇİN DİYET YAPIN


YENİ zayiflama KURALI: ASLA DİYET YAPMAYIN


Eskiden zayıflama denince insanlar mucize diyetlerin peşine düşerlerdi. Özel olarak hazırlanmış diyet listelerine göre yerlerdi. Bu durumda hayatlarını hep ikiye ayırırlardı ya diyet yaparlardı ya da yapmazlardı. diyet yaptıkları dönemde herkesle birlikte sofraya oturmazlardı. Kendileri için özel yemek yaparlardı. Durum böyle olunca da kısa vadede kilo da verseler normal yeme yapılarına döndüklerinde iki kat geri kilo alırlardı.

Yeni zayıflama yöntemlerine baktığımızda ise artık diyetler önerilmiyor. Öncelikle kişinin kilo almasının nedenleri araştırılıyor ve kişiye ömür boyu sürdürebileceği sağlıklı yeme alışkanlıkları kazandırılıyor. Böylelikle kişinin kalıcı zayıflaması sağlanıyor.

ÖZellikle patates olayına bayıldımm ..
 
MENÜM

Sabah

1 kk kutusu beyaz peynir
5 tane yeşil zeytin, birazcık domates
1,5 dilim tam buğday ekmeği
1 fincan şekersiz çay

Öğle

Çiğköfte + Ayran (Kızlar mecburen yemek zorunda kaldım dışarda olduğum için. Yiyebileceğim en masum yiyecekti.)
Ara

2 tane kayısı kurusu
1 tane incir kurusu

Akşam

1 kase sütlü nesfit

Bol su + 2 fincan yeşil çay

afiyet olsun canım

Menümü yazayımm ..

Sabah :

- 1 peynirli dukan gözleme
- 1 bardak ayran

Ara :

- Limonlu maden suyu

Akşam :

- 4 dukan kadınbudu köfte
- Kakao soslu pankek ( son anda yapıverdim :17:)

Sıvı :

- 2 litre su

Spor :

- Leslie ile 3 mil


süpersin canım.afiyet olsun

MENÜM
SABAH
Kaynamış yumurta
Peynir,salça
2 dilim ekmek

ARA
Sütlü kahve

ÖĞLE
1 tabak yeşil fasulye
1 kase yoğurt çorbası
1 dilim ekmek
(İlk defa evde öğle yemeği yedim biraz abartmış olabilirim :17:)

AKŞAM
Kayısılı,birazda müsli ilave edilmiş yoğurt.

afiyet olsun güzel olmuş canım
 
benim menüm

sabah

küçük dilim dukan ekmek
peynir,salatalık

öğlen

1 yumurtadan peynirli omlet
salatalık

akşam

dukan kabak dolması şuan pişiyor
 

Kolay gelsin hatice ..




ÖZellikle patates olayına bayıldımm ..

bende aslinda basindan beri diyette veya herneyse yasam boyunca ALlahin bize bahsettigi doga yiyeceklerin yasak olmamasinin taraftariyim,tabi bu besinler insan eliyle degisince o ayri :) mesela pirince yarim kilo tereyag koyup pisirisen tabikide zararli olur :)
 
benim menüm

sabah

küçük dilim dukan ekmek
peynir,salatalık

öğlen

1 yumurtadan peynirli omlet
salatalık

akşam

dukan kabak dolması şuan pişiyor

Ne güzel bir menü olmuş Ayşe'cim böyle giderse bu hafta ciddi bir sonuç alacaksın bence.

bende aslinda basindan beri diyette veya herneyse yasam boyunca ALlahin bize bahsettigi doga yiyeceklerin yasak olmamasinin taraftariyim,tabi bu besinler insan eliyle degisince o ayri :) mesela pirince yarim kilo tereyag koyup pisirisen tabikide zararli olur :)

Bazı şeyler o kadar çok değişti ki ve yaşam şeklimiz o yüzden bazı şeylerden uzak durmak bence doğru ama hep güzel şeylerden olmaz kii ..
 

Ne güzel bir menü olmuş Ayşe'cim böyle giderse bu hafta ciddi bir sonuç alacaksın bence.



Bazı şeyler o kadar çok değişti ki ve yaşam şeklimiz o yüzden bazı şeylerden uzak durmak bence doğru ama hep güzel şeylerden olmaz kii ..

canim orasi tartisilmaz zaten,artik saglikli gida bulmak imkansiz gibi birsey köyde yasayanlar iicn belki,yoksa yedigimiz sebze meyve et süt hepsi hormanlu ilacli hurma ,bal sifadir ama nerde bulcan dogalinida sifa bulcan
 
canim orasi tartisilmaz zaten,artik saglikli gida bulmak imkansiz gibi birsey köyde yasayanlar iicn belki,yoksa yedigimiz sebze meyve et süt hepsi hormanlu ilacli hurma ,bal sifadir ama nerde bulcan dogalinida sifa bulcan


Belki dediğin gibi bir nebze köylerde ama artık orada bile çok doğal olmadığı söyleniyor gezemiyor ki hayvanlar hazır yemler hep ama yine de bize göre çok şanslılar tabi ki .
 
Back
X