Evet canım var, 2 yaşında Montessori eğitimi veren bir kreşe başlayacak kızım.
Alina daha çok küçük olduğu için, çok bir şey yapamıyoruz tabii. Benim Montessori eğitmeni bir arkadaşım var onun bana en büyük tavsiyesi: Sürekli gözlem yap. Alina her ne kadar senin kızın olsan da, senden apayrı bir karakteri olan bir birey ve en iyi şekilde yönlendirmek için gözlem yapmak çok önemliymiş. Ve sürekli konuşuyoruz ben de eşim de. Yemek yedirirken besinleri anlatıyoruz mesela, arabadayken gideceğimiz yeri, sahile gittiğimizde denizi ve balıkları, aklına gelebilecek her konuda konuşuyoruz. Bir odamızı tamamen Alina' nın oyun odası yaptık, kendine zarar vermeyeceği ve yaş grubunun el verdiği ölçüde oyuncaklarla dolduruyoruz. Orası onun mabedi, istediğini yapmakta özgür, yerlerde yuvarlanıyor yeri geldiğinde, her şeyi dokunup tanımasına müsaade ediyoruz. En önemlisi: Kitaplar. Dokunabileceği ve ses çıkartabileceği bir sürü kitabımız. Sadece Alina' ya özel bir kütüphanemiz var, doluyor yavaş yavaş. O kitapları evirip çevirip, dokunmayı çok seviyor, ses çıkartınca tepkisi değişiyor. Kitaplardan bağımsız bir çocuk olmasını istemiyorum asla.
Eğitimin temel amacı çocuğu ilgi alanlarına yönelik ve özgür büyütmek ancak çocuklar sorumluluk sever, sınırları olması gerektiğini sever. Uyku saati çok önemli mesela, hep aynı saatte, kendi odasında ve kendi kendine uyuması çok önemli. Alina hastaneden çıktığımızdan beri kendi odasında yatar, bir kere bile kucakta uyumadı, ya ben ya babası ya annem uyuyana kadar odasında bekleriz ama mutlaka yatağında uyur. Mama saati, dışarıda gezme saati, oyun saati hep bellidir. Ama mesela oyun saatinde ne yapmak istediğinin seçimi kendisine aittir. Alina 9. ayında ama hiç çizgi film izlemedi, çizgi film karşısında ya da elinde tablet olarak büyüyen bir çocuk olmasını istemiyorum. Bu benim tercihim tabii ki. Dediğim gibi daha çok küçüğüz ama şimdilik elimden gelenler bu kadar canım.