• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

2011 Şubat Anneleri

valla canım bende tam olarak bilmiyorum ama ben hem şu avonda satılan temizliyicilrden kullanıyodum hem de günlük ped bi arkadaşımda aynı şekilde ona kadın doğumcusu kullanma ööle kimyasallar demişti bi konuşma sırasında o da bana söölemişti o zamandan beeri bende kullanmıyorum çok rahatsız edici ama sürekli iç çamaşırı değiştiriyorum bend

ben pedlerle ilgili bişi duymadımda o kozmatik ürünlerle ilgili duymuştum.cinsel organın temizliğinde o tür şeyler kullanmayın diye okumuştum.orası kendini koruyacak bir sıvı salgılıyormuş.kendi kimyası varmış o kozmetik ürünler o kimyayı bozuyormuş oyüzden otür şeyler kullanmayın yazıyordu.yıkanırken falanda sabunu artık temizliyiciyi dışarıdan sürün çok kurcalamayın yazıyodu :1:
 
Canım sağollasınn kız bişi de yemedimm valla.5 kaşık kadar bezelye 2.5 dilim tam buğday ekmek ve ayran (1 brd. O da tansiyonum düştü gibi diye biraz tuzluydu ).acaba tuz mu arttırdıı

bezelyenin glisemik indeksi yüksek canım ondan olabilir iyi karbonhidratların içinde ama en kötüsü glisemik indeksi 69 drun verdiği listede yazıyo bu
 
Seda çeker 156 çıktı dii üzüldümm kimsecikler ağlama demedi bana yaaa işte bölee.sonradan imdadıma melocum yetişti de susturduu :85:

ahh kıyamamm.ağla sende kız :27: için açılır.ama üzülme amaann bu şeker hepimizin derdi.düzelicek azimliyiz valla.hep birlikte burdan öğrendiklerimizle düşüreceğiz Allah ın izniylee
 
ya bende araya bi sıkışayım hazır bilgi veriliyoken.

şu hazır sahleplerden içebilirmiyiz kızlar.şeker topiinde sormuştum ama görülmedi galiba.tarçınlı süt içiyoruz nasılsa sahlepte ona benzer bişi ya aklıma takıldı.daha hiç içmedim ama evde var.eğer içebiliyorsak arada içeyim diyorum? bilgisi olan arkadaşlar beni bi aydınlatsanız:28:
 
ya siz şubat anneleri ne kadar şekersiniz böylee :)))))
fazlasıyla neslimmmm
ya bende araya bi sıkışayım hazır bilgi veriliyoken.

şu hazır sahleplerden içebilirmiyiz kızlar.şeker topiinde sormuştum ama görülmedi galiba.tarçınlı süt içiyoruz nasılsa sahlepte ona benzer bişi ya aklıma takıldı.daha hiç içmedim ama evde var.eğer içebiliyorsak arada içeyim diyorum? bilgisi olan arkadaşlar beni bi aydınlatsanız:28:

şekersiz içilir tabiki
 
ben pedlerle ilgili bişi duymadımda o kozmatik ürünlerle ilgili duymuştum.cinsel organın temizliğinde o tür şeyler kullanmayın diye okumuştum.orası kendini koruyacak bir sıvı salgılıyormuş.kendi kimyası varmış o kozmetik ürünler o kimyayı bozuyormuş oyüzden otür şeyler kullanmayın yazıyordu.yıkanırken falanda sabunu artık temizliyiciyi dışarıdan sürün çok kurcalamayın yazıyodu :1:

ayy güleceğim yoktu fazla kurcalamayın mı yazıyordu :1::1:
 
soğanla sote yap azıcık havuç rendele içine baharat

ya da grill gibi yapabilirsin
en kötü ihtimalle tavuksuyu çorba hepsi de hafif yanına da salata tama

teşekkürler canım havuçlu gzel olabilir bi deneyeyim bakalım....salata manyağı olarakk mutlka yapıcam yeşil salata:56:
 
LİMON SUYU ŞEKERİ DÜŞÜRÜRMÜ? DİYABETLİ PATATES YİYEBİLİRMİ?


Türk Diyabet Cemiyeti Başkanı Prof. Dr. Temel Yılmaz, diyabet hastaları ve yakınlarından gelen soruları yanıtladı…

* İki yıldır Tip 2 diyabetliyim, şekerim düzenli gitmiyor. Arkadaşlarım limon suyu içersem şekerimin düşeceğini söylüyorlar. Doğru mu?
Limon meyve grubundan bir besindir. Şeker içeriği diğer meyvelerle eşdeğerdedir. Bir meyve yediğinizde kan şekeriniz ne kadar yükselirse, limon da aynı etkiyi yaratır. Meyve suyu, şekeri hızla yükselteceği için limon suyu da, şekerinizi düşürmek bir yana, tam tersine yükseltecektir.

* Doktorum karaciğerimde yağlanma olduğunu ve bunun diyabete bağlı olarak oluştuğunu söyledi. Diyabet karaciğere böyle bir etki yapabilir mi?
Karaciğerde yağlanma diyabetli kişilerde, diyabetli olmayanlara kıyasla daha sık görülen bir durumdur. Diyabetlilerde aynı zamanda kan yağlarında yükselme, şişmanlık ve insülin direnci ile ilgili diğer faktörler de, karaciğer yağlanmasında artışa neden olur. Yağlı karaciğer nadir de olsa, siroz ve karaciğer yetersizliğine neden olabilen bir durumdur. Kilo fazlanız varsa kilo vermeniz, egzersiz yapmanız ve kan şekerinizin iyi bir düzeye inmesi için gerekli tedaviyi sürdürmeniz faydalı olacaktır.

EGZERSİZ YAPIN
* Egzersiz yapıldığında kan şekerinin düştüğü biliniyor. Eğer egzersiz yapacaksak tedavimizde nasıl bir değişiklik olmalı? İlaçlarımızı azaltmalı mıyız?
Egzersiz yaptığınızda kan şekerinizin düşebileceği doğrudur. Ancak, egzersizin yoğunluğu, süresi, birkaç gün üst üste tekrarlanması, egzersizden önceki kan şekeri düzeyiniz, almakta olduğunuz diyabet tedavisinin türü gibi birçok faktör egzersiz-kan şekeri ilişkisini etkileyebilir. Üstelik, kan şekeri düşmeleri egzersiz esnasında hemen sonrasında, hatta bir iki gün sonra dahi görülebilir. Bu nedenlerden ötürü size, “ilacınızı azaltmanız gerektiği” şeklinde bir yönlendirme yapmak doğru olmayacaktır. En doğru yaklaşım; şekerinizi egzersiz öncesi ve sonrasında ölçerek egzersizin sizin şartlarınızdaki etkilerini değerlendirmektir. Böylece hem o anki durumunuz için gerekli müdahaleyi yapmanız, hem de daha sonra yapacağınız egzersizlerde önceden alacağınız tedbirler hakkında fikir edinmeniz sağlanabilir.

STRES ŞEKERİ YÜKSELTİR
* Aşağı yukarı aynı yemeği yediğim halde bazı günler şekerim daha yüksek oluyor. Stres bunu yapar mı?
Kan şekerini belirleyen tek faktör beslenme değildir. Beslenme dışında; o sıralar geçirmekte olduğunuz iltihabi bir durum, egzersiz, ilaç tedavinizi düzenli uygulamamanız, -sizin de bahsettiğiniz gibi stres- ve benzeri birçok faktör kan şekeri düzeyinizi olumsuz etkiler. Bunun yanında sürekli olarak aynı yemeği yeseniz dahi yemeğin pişirme koşulları az ya da çok pişmiş olması-, hazım durumunuz, bağırsak hareketleriniz gibi ayrıntılar da kan şekeriniz üzerine az da olsa etki yapar. Önemli olan; şekerinizin genel olarak hedeflenen değerler arasında seyredip etmediğidir. Stres, hastalarımız tarafından birçok kez yüksek kan şekeri değerlerinin ana nedeni olarak gösterilmektedir. Stresin kan şekeri üzerine olumsuz etkisi olduğu doğrudur. Ancak, biliyoruz ki; birçok kişi stresli dönemlerinde daha fazla yemek yer. Dolayısı ile bu durumda kan şekerini yükselten ana neden beslenmenin bozulmasıdır.

* Oğlum yaklaşık dört yıldır tip 1 diyabetli. Sık sık patates kızartması istiyor. Patateste çok şeker varmış. Bu yüzden pişirmek istemiyorum. Bu konuda görüşlerinizi rica ediyorum.
Orta büyüklükteki bir patatesin karbonhidrat miktarı bir dilim ekmeğin karbonhidrat miktarıyla aynıdır. Üstelik patates potasyumdan zengin bir besindir. Potasyum, sinir uyarısı ve kas dokusunun çalışmasında önemli bir mineraldir. Bu nedenle, oğlunuzun patatesi o öğünde ekmek yemeden tüketmesinde sakınca yoktur. Ancak kilo alma riski açısından kızartmayı önermiyoruz.



Şişmanlık; vücut ağırlığının istenilenden fazla olmasıdır.Vücut ağırlığını, gıdalarla alınan enerji ile harcanan enerjinin birbirine eşit olmasıyla dengede tutabiliriz. Eğer alınan enerji harcanan enerjiden fazla ise vücutta fazla miktarda yağ depolanır ve bu da şişmanlığa neden olur.

Şişmanlığa; çok yemek yeme, fiziksel aktivitenin az olması, psikolojik bozukluklar, metabolik ve hormonel bozukluklar sebep olabilir. Bunlar arasındaki en büyük etmen de çok fazla yemek yemektir. Zayıflamak için kişinin harcadığı enerjinin, aldığı enerjiden daha çok olmasına dikkat etmeli ve fiziksel aktivitesini artırmalıdır.

Bireyin zayıflamaya karar verdikten sonra bazı kurallara dikkat etmesi gerekmektedir;

· İlk etapta birey, diyette başarılı olmak istiyorsa beyin olarak diyete hazır olup olmadığını düşünmesi gerekir. Eğer kişi buna hazır değilse diyeti tam olarak uygulayamayacak, kaçamaklar yapacak ve başarısızlığa uğrayacaktır. Başarısız oldukça da umutsuzluğa düşecektir.

· Bireyin hedeflerini, yani kaç kilo vereceğini ve bu kiloyu ne kadar sürede verebileceğinin belirlenmesi gerekir. Kişi hiçbir zaman kısa sürede kilo kaybetmeyi planlamamalı, bu şekilde uygulanan diyetlerle belki hedeflere ulaşabilir. Fakat daha sonra koruma safhasına geçildiğinde başarılı olunamaz. Hatta birey diyet yapmaya başladığı kilonun da üzerine çıkabilir.

· Standart diyet yoktur, her diyet kişiye özel olmalıdır. Bir diyet uzmanı tarafından, o kişinin beslenme alışkanlıklarına, yaşına,cinsiyetine, iş koşullarına, bazal metabolizma hızına ve sağlık problemlerine (yüksek kolesterol, tansiyon, diyabet ) uygun diyet programı belirlenmelidir. Herkesin aynı diyeti yapması söz konusu olamaz. Her bireyin kişisel özellikleri farklı olacağından diyete vereceği cevap da farklı olacaktır. Kimi sağlıklı bir şekilde kilo verirken diğer bir kişi hiç kilo veremediği gibi metabolizmasına uygun olmadığı için birçok, geri dönüşü zor sağlık problemleri ile karşılaşabilir.

· Diyette öğünler, azar azar ve sık tüketilecek şekilde düzenlenmeli, öğün atlanılmamalıdır. Genelde diyet yapan bireyler tüm gün boyunca aç kalıp, metabolizmalarını zayıflatırlar ve metabolizmanın en zor çalıştığı akşam saatlerinde çok daha fazla yemek tüketirler, buna paralel olarak hızlı bir şekilde kilo alırlar. Akşam yemekleri en geç 19.00-19.30 saatleri arasında yenilmelidir.

· Diyetler genelde 3 ana ve 3 ara öğün olacak şekilde düzenlenir. Fakat ana öğünler kadar önemli olan ara öğünler her zaman ihmal edilir ve atlanılır. Kan şekeri, kişi öğününü tükettikten 2-2,5 saat sonra yavaş yavaş düşmeye başlar ve böylece açlık hissi doğar. Buradaki ara öğünlerin amacı da kan şekerinin düşmesini ve açlık duyulmasını engellemektir. Bu nedenle de ara öğünlere gereken önem verilmeli.

· Diyet içersinde, her besin grubunda bulunan besinler dengeli bir şekilde dağıtılmak koşulu ile bulunmalıdır. Tek tip besinlerle yapılan diyetlerin çoğu en başta kilo kaybetmeyi sağlamakta fakat başlangıçtaki hızlı kilo kaybından sonra eskisinden daha çok kilo alınmasına neden olmaktadır.

· Diyet sırasında en az 2 � 2,5 litre su içilmelidir. Herhangi bir sağlık problemi yok ise, bu miktarın üzerinde içilen su böbrekleri gereksiz yere çalıştıracaktır. Sular yemeklerden önce içilmeli yemek arası veya yemekten hemen sonra içilmemelidir.

· Diyet sırasında koşullar el verdiği sürece spor yapmalıyız. Ne yazık ki günümüz şartlarında spora pek vaktimiz kalmıyor. Bu nedenle günlük hayatta mümkün olduğunca hareketli olalım. Mesela yürüyen merdivenler ve asansörler yerine merdivenleri, çok yakın mesafelerde yürümeyi tercih edelim. Genelde beyaz ekmek tüketenler diyet sırasında kalorisi azalacağı düşüncesi ile ekmeği kızartırlar. Fakat bu şekilde sadece ekmekte su kaybı olurken, kalorisinde hiç bir değişiklik olmamaktadır. Aynı zamanda bu uygulamayla protein kaybı da söz konusudur.

· Yine aynı şekilde sabahları aç karnına içilen sıcak su veya limonlu su gibi içeceklerinde vücuttaki yağları erittiği düşülür. Bunların vücuttaki yağları eritmek gibi fonksiyonları yoktur ama aç karnına içilen bu içecekler bağırsakları harekete geçirir ve kabızlığı ortadan kaldırır.

· Meyve ve sebzelere diyette çok daha fazla önem verilmelidir. Bu besinler vitamin ve mineral açısından oldukça zenginlerdir. Aynı zamanda posa içeriği yüksektir. Posa içeriğinin yüksek oluşu kişide kabızlık problemi varsa onun tedavisine yardımcı olurken bir çok sağlık probleminin de tedavisine yardımcı olacaktır.

· Kepekli ekmek, meyve ve sebzeler gibi posa oranı yüksek bir besindir. Beyaz ekmek yerine tercih edilmesi birçok avantaj doğurur. Bağırsak hareketlerinin düzenlenmesinde, kan şekerinin ve kan yağlarının dengelenmesinde, midede şişerek tokluk hissinin artmasında etkilidir. Aynı zamanda kalori değeri daha düşüktür.

· Kalorisi düşük olduğu için içeriğinde tatlandırıcı bulunan ürünler diyet süresince fazlasıyla tercih edilir. Fakat bunlar zayıflama diyetlerine yönelik ürünler değillerdir. Bu ürünler (reçeller, çikolatalar, baklavalar… vb. ) diyabet (şeker) hastalığı olan insanlara yönelik geliştirilmiş ürünlerdir.

· Yapılan en büyük hatalardan biri de zayıflama dönemi bittikten sonraki dönemdir. Genelde kilonun korunması gereken bu dönemde, diyete başlamadan önceki, şişmanlamaya neden olan kötü beslenme alışkanlıklarına geri dönüş yapılır. Burada yapılması gereken, sağlıklı beslenme alışkanlığının bir yaşam tarzı haline getirilmesi ve diyet süresince belirlenen ilkelerin bu dönemde de benimsenmesidir. Bu beslenme alışkanlıklarını benimsenmesinin yanında bazı davranış değişiklikleri de yapmak gerekir. Örneğin;
Alışverişe giderken liste yapıp onun dışına çıkmamak, her zaman tok karnına alış veriş yapmak,

· Tabağı çok doldurmamak,

· Yemek yerken yiyecekleri çok çiğnemek ve gereksiz yere masa başında vakit geçirmemek,

· Fast-food türü besinlere, hamur işlerine ve tatlılara ağırlık verilmemek,
gibi örnekleri geniş tutmak mümkündür.

Beslenme ve Diyet Uzmanı
Şengül Sangu
 
parça tavuk var canım... en hafif en kalorisiz nasıl olabilr acaba

göğüsmü canım.ben geçenlerde göğüsleri kuşbaşı doğradım biraz soğanı kavurdum bi kaç da yeşil biber sonra balzemik sirke ve soya ssosu koydum (bu arada soğanı suyla kavuruyorum teflonda) sonrada göğüsleri attım iki çevirdim biraz da baharat özellikle kekik ve köri ama benim kociş köri sevmiyo sadece kekik kırmızı biber falan attım hem hafif hem lezetli oldu hemde nerdeyse 0 kalori :)
 
ya bende araya bi sıkışayım hazır bilgi veriliyoken.

şu hazır sahleplerden içebilirmiyiz kızlar.şeker topiinde sormuştum ama görülmedi galiba.tarçınlı süt içiyoruz nasılsa sahlepte ona benzer bişi ya aklıma takıldı.daha hiç içmedim ama evde var.eğer içebiliyorsak arada içeyim diyorum? bilgisi olan arkadaşlar beni bi aydınlatsanız:28:

canım bilgim yok ama benimde kaçgündür canım istiyodu marketten aldımm akşama yapıcam inş gelince şöyle sıcacıkkk mis gibi:68:
 
Back
X