Merhaba sevgili kadınlar
38 yaşımının son günlerinde anne olma duygusunu tattım ve bunun için gerçekten çok uğraş verdik. Uzun yıllar boyunca tedavi gördüm ve tedavilerim süresince hep bu platformda benim yaşadıklarımı yaşayan var mı, bir umut var mı diye formları dolaştım. Şu an kızım 4 buçuk aylık ve ben de belki benim gibi olan birileri vardır onlara da umut olurum diye yazmak istedim.
2016 yılında eşimle artık çocuğumuz olmadığını görünce doktora başvurduk. Devlet hastanesine gittik öncelikle bana ve eşime bir takım testler yapıldı ve bir problem olmadığını öğrendik. Aradan bir kaç ay geçti ve hala çocuk olmayınca bu sefer özel hastaneye başladık. Burda yine bir problem bulunamadı ve yumurta geliştirici iğne ve çatlatma iğnesi kullanarak yine doğal bir şekilde hamile kalmam beklendi fakat bu tedavi şekli ile de bir sonuç alamadık. Doktorumuz aşılama ile vakit kaybetmeyelim direk tüp bebek yapalım dedi ve biz de kabul ettik. Doktorumuz tüp bebeği tedavisini Yeditepe Üniversitesi Hastanesi ile ortak bir şekilde yapıyordu. Doktorumuzda tüp bebek öncesi ilaç kullanım sürecini takip ettik yumurta toplama ve transfer ise Yeditepe’de oldu. Burda benden (umarım sayıları karıştırmam ama hatırladığımı yazacağım) 8 yumurta toplandı 4’ü döllendi. 5. güne ise yalnızca bir embriyo kaldı. Ona da orta kalite dediler. Sonradan öğrendim 3cb imiş kalitesi. Doktorumuz kesin gözüyle bakıyordu bu durum ona da sürpriz oldu bizim de çok umudumuz kırıldı. Transferi yapan doktor ümidimizi kaybetmememizi ve kaliteye takılmamamızı söyledi. Transferden 10 gün sonra kan testi verdik ve değerim 49 gibi bir değer çıktı. Tabi biz çok mutluyduk fakat doktorumuz değeri düşük buldu takip edeceğiz dedi. 2 gün sonra tekrar test verdim ve değerim 70lerdeydi. Yani 2 kat artmamıştı. Ve bu süreç kimyasal gebelikle sonuçlandı.
Biz de biraz araştırma yaparak bir tüp bebek merkezi ile devam etme kararı aldık. Ve yolumuza sevgili doktorumuz Prof. Dr. Sabri Cavkaytar ile devam ettik.
Sabri Hoca ile ilk denememizde yine elimizde 1 embriyo kaldı onun kalitesi 5bb idi. (Toplanan yumurta sayısı ve döllenme oranı yine iyiydi fakat sayılarını hatırlayamadım) Doktorumuz da biz de çok ümitliydik fakat sonuç yine hüsran. Bir sonraki denemede 9 yumurta toplandı ve 8i döllendi. Bunlardan 3 ü 5. Güne gitti ve kaliteleri 3bc idi. Biz yine bir yıkıldık tabi. Sabri Hoca ümidinizi kaybetmeyin dedi ve 2 embriyo transfer etti. Ama tabi yine sonuç aynı. 1 embriyo kaldı onu transfer etmek istemedik. Süreç çok yıpratmıştı.
Sonra tekrar yumurta toplatmaya karar verdik eşimle. Sabri Hoca hastanesini değiştirdiği için biz de hastanemizi değiştirdik. Tekrar yumurta toplandı ve yine iyi sayıda yumurta oluşmuştu. Döllenme oranı neredeyse %100 dü 3. Güne hepsi gelmişti hem de a kalitede. Ama 5. Güne hiç embriyo kalmamıştı.
(Bizim tüp bebek sürecinde yumurta sayısı döllenme oranı ve 3. Gün kaliteleri hep çok iyiydi fakat 5. Güne gelemiyordu.)
Biz tabi psikolojik ve maddi olarak çok zorlandık. Sabri Hoca diğer merkezde kalan embriyoyu taşımayı teklif etti. Aslında çok gönülsüzdük ama kabul ettik. Embriyoyu genetiğe gönderelim dedi Sabri Hoca ve genetikten embriyo temiz geldi. Bu bize bir umut oldu tabi. Sonra Sabri Hoca tanısal histeroskopi yapalım dedi ve onu da olduk.
Yine bir problem çıkmadı fakat bu işlemde rahmime çizik atıldı tutunma kolaylaşsın diye. Ve ben 2024 yılı Nisan ayının son günlerinde 3bc embriyo transferi oldum.
Sanırım 9. Günün akşamıydı dayanamayıp kan testine gittik ve sonuç sanırım 52 idi. Sonucu görünce sevinemedik. Yine kimyasal olmasından korktum. 2 gün sonra tekrar test verdik ve 2 katı artma olmuştu. Sonra tekrar verdik ve yine 2 katı artmıştı. Yani benim 3bc embriyom bana tutunmuştu. Ve biz 15 ocakta kızımızı kucağımıza aldık.
Ben sürekli 3bc yazıp arama yaptırıyordum bu platformda. Belki ben de birine umut olurum diye yazmak istedim. Rabbim isteyen herkese bu duyguyu tattırsın inşallah.
Göreceğini sanmıyorum ama eğer görürse sevgili Sabri Hocam gördüğüm en iyi doktor ve insan. İyi ki var. Biz ne kadar olumsuzluk yaşasak da Sabri Hocaya hep güvendik, iyi ki de öyle yapmışız.
38 yaşımının son günlerinde anne olma duygusunu tattım ve bunun için gerçekten çok uğraş verdik. Uzun yıllar boyunca tedavi gördüm ve tedavilerim süresince hep bu platformda benim yaşadıklarımı yaşayan var mı, bir umut var mı diye formları dolaştım. Şu an kızım 4 buçuk aylık ve ben de belki benim gibi olan birileri vardır onlara da umut olurum diye yazmak istedim.
2016 yılında eşimle artık çocuğumuz olmadığını görünce doktora başvurduk. Devlet hastanesine gittik öncelikle bana ve eşime bir takım testler yapıldı ve bir problem olmadığını öğrendik. Aradan bir kaç ay geçti ve hala çocuk olmayınca bu sefer özel hastaneye başladık. Burda yine bir problem bulunamadı ve yumurta geliştirici iğne ve çatlatma iğnesi kullanarak yine doğal bir şekilde hamile kalmam beklendi fakat bu tedavi şekli ile de bir sonuç alamadık. Doktorumuz aşılama ile vakit kaybetmeyelim direk tüp bebek yapalım dedi ve biz de kabul ettik. Doktorumuz tüp bebeği tedavisini Yeditepe Üniversitesi Hastanesi ile ortak bir şekilde yapıyordu. Doktorumuzda tüp bebek öncesi ilaç kullanım sürecini takip ettik yumurta toplama ve transfer ise Yeditepe’de oldu. Burda benden (umarım sayıları karıştırmam ama hatırladığımı yazacağım) 8 yumurta toplandı 4’ü döllendi. 5. güne ise yalnızca bir embriyo kaldı. Ona da orta kalite dediler. Sonradan öğrendim 3cb imiş kalitesi. Doktorumuz kesin gözüyle bakıyordu bu durum ona da sürpriz oldu bizim de çok umudumuz kırıldı. Transferi yapan doktor ümidimizi kaybetmememizi ve kaliteye takılmamamızı söyledi. Transferden 10 gün sonra kan testi verdik ve değerim 49 gibi bir değer çıktı. Tabi biz çok mutluyduk fakat doktorumuz değeri düşük buldu takip edeceğiz dedi. 2 gün sonra tekrar test verdim ve değerim 70lerdeydi. Yani 2 kat artmamıştı. Ve bu süreç kimyasal gebelikle sonuçlandı.
Biz de biraz araştırma yaparak bir tüp bebek merkezi ile devam etme kararı aldık. Ve yolumuza sevgili doktorumuz Prof. Dr. Sabri Cavkaytar ile devam ettik.
Sabri Hoca ile ilk denememizde yine elimizde 1 embriyo kaldı onun kalitesi 5bb idi. (Toplanan yumurta sayısı ve döllenme oranı yine iyiydi fakat sayılarını hatırlayamadım) Doktorumuz da biz de çok ümitliydik fakat sonuç yine hüsran. Bir sonraki denemede 9 yumurta toplandı ve 8i döllendi. Bunlardan 3 ü 5. Güne gitti ve kaliteleri 3bc idi. Biz yine bir yıkıldık tabi. Sabri Hoca ümidinizi kaybetmeyin dedi ve 2 embriyo transfer etti. Ama tabi yine sonuç aynı. 1 embriyo kaldı onu transfer etmek istemedik. Süreç çok yıpratmıştı.
Sonra tekrar yumurta toplatmaya karar verdik eşimle. Sabri Hoca hastanesini değiştirdiği için biz de hastanemizi değiştirdik. Tekrar yumurta toplandı ve yine iyi sayıda yumurta oluşmuştu. Döllenme oranı neredeyse %100 dü 3. Güne hepsi gelmişti hem de a kalitede. Ama 5. Güne hiç embriyo kalmamıştı.
(Bizim tüp bebek sürecinde yumurta sayısı döllenme oranı ve 3. Gün kaliteleri hep çok iyiydi fakat 5. Güne gelemiyordu.)
Biz tabi psikolojik ve maddi olarak çok zorlandık. Sabri Hoca diğer merkezde kalan embriyoyu taşımayı teklif etti. Aslında çok gönülsüzdük ama kabul ettik. Embriyoyu genetiğe gönderelim dedi Sabri Hoca ve genetikten embriyo temiz geldi. Bu bize bir umut oldu tabi. Sonra Sabri Hoca tanısal histeroskopi yapalım dedi ve onu da olduk.
Yine bir problem çıkmadı fakat bu işlemde rahmime çizik atıldı tutunma kolaylaşsın diye. Ve ben 2024 yılı Nisan ayının son günlerinde 3bc embriyo transferi oldum.
Sanırım 9. Günün akşamıydı dayanamayıp kan testine gittik ve sonuç sanırım 52 idi. Sonucu görünce sevinemedik. Yine kimyasal olmasından korktum. 2 gün sonra tekrar test verdik ve 2 katı artma olmuştu. Sonra tekrar verdik ve yine 2 katı artmıştı. Yani benim 3bc embriyom bana tutunmuştu. Ve biz 15 ocakta kızımızı kucağımıza aldık.
Ben sürekli 3bc yazıp arama yaptırıyordum bu platformda. Belki ben de birine umut olurum diye yazmak istedim. Rabbim isteyen herkese bu duyguyu tattırsın inşallah.
Göreceğini sanmıyorum ama eğer görürse sevgili Sabri Hocam gördüğüm en iyi doktor ve insan. İyi ki var. Biz ne kadar olumsuzluk yaşasak da Sabri Hocaya hep güvendik, iyi ki de öyle yapmışız.
6. Gün, belirtim hiç yok ama brn inanıyorum ki yavrum benimle. Her sabah onunla konuşuyorum, anlatıyorum. İnşallah biz de yavrumuzu kucağıma aldığımız anları yaşarız da ben de buraya yazar anlatırım 
