Seyran hemşirenin dedikleri+ kabak çekirdeği,yaban mersini,ahududu gibi orman meyveleri yedim ölçülü. Günde bi avakado iki haşlanmış yumurta ki normalde de çok severrim. 3 beyazdan uzak durdum.şimdi deliyorum tabi yasakları ama

tam buğday ekmeği yiyebilirsin demişti seyran hemşire.Çok yatmadım çok yorulmadım çok gezmedim.herşeyi ölçülü yaptım. Ama bana sorarsanız tutunmaya sebep nedir diye.En büyük sebep kısmet derim. Gerisi bizim çabamız.Çabalamadan da olmuyor.Ama ben olacaksa her türlü olacağına inandım.Olmazsa kendimi üzmicem diye moralimi yüksek tuttum.Embriyolarıma şarkılar söyledim,dinledim olumlu pozitif şarkılar.Yani güzel bir zaman dilimi geçirdim kendimce.beni motive eden iki şey vardı en başından beri.
Birincisi: transferdeyken bismillah diyip başladılar işleme ve embriyoyu saldıklarında maşallah maşallah dediler.Güzel yere denk gelmiş oturmuş diye öyle söylemişler.
İkincisi:Arkada embriyolarım vardı ve dünyanın sonu değil demiştim kendimce.çünkü hiç embriyosu oluşmayan insanlarda var hayatta.
Aaa ve şu da var.Embriyolog transfer sonrası yatarken embriyomun fotoğrafını getirdi karakalemle çizilmiş gibi renksiz falan fotokopi gibi bişey de olsa çiçeğe benziyordu


beni bu da çok motive etti.Masada geçirdiğim o bir saat boyunca ona bakıp güldüm hep


Yani ben pozitif düşündüm, ama kendimi kötü şeylere de hazırladım.Halen o durumdayım.Maç 90 dakika diyorum hep.Her an herşey olabilir ve elden bişey gelmez.Dua,dilek, gerisi Allaha kalmış