9 yıllık ilişkim 2 ayda nasıl bitti !

benim pek inancım umudum falan da yok artık sadece ne yapacağımı nasıl yapacağımı bilmiyorum şu an.

dedesi hastanede bak. 10 gün yattı, eve çıktı, 2 gün sonra tekrar yattı. 7 gündür hastanede.

adam alzheimer. adam zaten hastaydı ama evde bakılıyordu. bilinci yerinde değil. yani hastanede olmasının şu an ona eziyeti yok.

kaynanam hep başında. eziyet ona yani şu an. evine gitmiyor, babasının başından ayrılmıyor.

acaba hiç düşünüyor mudur diye merak ediyorum. "kızın ahı tuttu" diye aklına gelir mi?
gelmez annem aklına böyle bir şey gelecek insan o kadar fesat olmaz zaten. o hala "sebep olanların gözü çıksın" kısmındadır, eminim benim de bir yengem var çünkü böyle. lanet katnem kadının teki
 
esas oğlan ne diyo bitecek diyince
yani bitti diyip her ne olursa olsun evlerine gitmek bence tezat birbirine, bitti desende inandırıcı olmaz yüzük sende hala mesela

esas oğlan bi şey demiyor, kaçıyor genelde. eve mecbur kaldığım için gittiğimi biliyor. yüzük bohçayla gider diye ben de çok umursamadım açıkçası.
 
ne biliyim ben çok sertim heralde, inşallah düzelir ailesi sözlün akrabaları...

ben de pek yumuşak değilimdir, hatta en çok eleştirildiğim kısım budur tanıyanlar tarafından. "fevrisin" derler.

ama burda ne oldu bilmiyorum. bunlar benim vereceğim tepkiler değil. basiret bağlanması böyle bi şey herhalde. ya da ben neye uğradığımı şaşırdım kafa gitti benim.

şimdiye çoktan ortalığı yıkmıştım normalde.
 
haber var mı pofuduk :110:

var.
çarşamba buluşup konuştuk. özetle bana "ben senin hakkını asla ödeyemem, bu saatten sonra senin günahınla vebalinle mutlu da olamam biliyorum ama benim ailem de bu, ben ne yapayım, kahroluyorum ama elimden hiçbir şey gelmiyor, çok kötüyüm, hiçbir şey yapamıyorum, ben zaten mutsuzum, seni de mutlu edemedim" dedi. yüzüğünü aldım.

o kadar çok ağladık ki, defalarca sarılıp vedalaştık ama ayrılamadık. onu hiç öyle görmedim. eve gidince yine konuştuk, bütün gece telefonda ağladık. perşembe de öyle geçti. iki gün uyuyamadım.

cuma sabah kalktım işten önce konuşalım en azından bi göreyim içime sinsin de uyuyabileyim diye evin oraya beklemeye gittim. ben evden çıkarken uyuyordu, "uyanınca ara" diye mesaj attım ama o ara şarjı bitmiş. dolmuştan indiğimde kapalıydı. gittim evden çıkmasını beklemeye başladım. büyük teyzeleri camdan görmüş eve çağırdı. çıktım mecburen. geçmiş olsun falan da dedim. durum pek iyi değil çünkü hala bekliyorlar.

çıkmışlar haber vermişler bana "yukarı çık bekliyorlar" dediler. "beni kovdular ben o eve gitmem" dedim, "babası gitti, bi şey derlerse de gelsinler bize söylesinler" dediler.

çıktım, annesiyle kahvaltı yapıyorlarmış. allah biliyor, ben düzelsin diye falan gitmemiştim. sadece uykusuzluk canıma yetti, en azından belki biraz huzur bulurum diye gittim. eve çıkmayı bile düşünmemiştim.

sevgilimle ayaküstü konuştuk, "sen kal annemle konuş" dedi, annesi de konuşacak belli zaten, "seni seviyorum" dedi, sarıldı, öptü, gitti.

annesi kahve yaptı konuştuk sonra biraz.

babasının "benim öyle bi gelinim yok, bi daha gelmesin" deme sebebi arayıp gitmem değilmiş. yemek yiyip gitmemmiş. "benim gelinim benim evime gelirken karnını doyurup geliyorsa hiç gelmesin daha iyi" demiş. bi de beyaz eşyayı almama sebebi "annen baban da gelsin" dediklerinde "annemler gelmezler, "siz kullanacaksınız, siz gidin alın biz neden gelelim" derler" demiştim, "eşyası alınırken anasını babasını yanında istemiyor, bizim karışmamızı hiç istemez" olarak algılamışlar. hepsinin cevabını verdim. annesi çok ağladı zaten. kırıcı şeyler söylemediler değil ama pek kendilerinde değiller, üstünde durmadım. sırası değil.

bazı önemli noktalar var onları belirteyim.

saat 10 gibi aşağı inmesi gerekiyormuş, "sen oturadur ben gelicem" dedi, gitti. benim babaannem bile daha beni kendi evinde yalnız bırakmış değil. kahvaltı bulaşıklarını falan topladım. oturdum bekledim. yarım saat sonra falan geldi biraz daha konuştuk.

aradan yirmi dakika geçti geçmedi durumu kötü diye çağırdılar. panikledi, ağlamaya başladı. "ben geleyim mi kalayım mı" dedim, anahtarı elime tutuşturdu, "sen bilirsin" dedi gitti. bana ilk defa biri evinin anahtarını verdi. ben ilk defa başka birinin evinin kapısını kilitledim.

ben o gün birinin ölümüne nasıl hazırlanılır onu gördüm. uzaktakilere haber verdiler, küçük gelinleri temizlik yaptı "gelen hastaya değil eve bakmaya gelir, akraba ama akrep gibi sokar, sen de öyle her şeyi duyma, görme, bilme" dedi. bana çok dua etti azıcık işinin ucundan tuttum diye. "sen olmasan ben bugün napardım, allah razı olsun" dedi. onun durumdan haberi yokmuş. yüzüğüm olmayınca anladı. "gelip gidiyorsun ama ben görmüyorum sanıyordum" dedi.

çantam yukarda ve evin anahtarı bendeydi, kayınvalideme "ben yukarı lavaboya çıksam sorun olur mu" dedim, "yok annem olmaz nolcak git" dedi. mecburen yüzüğü taktım. çünkü akrabaları falan gelmeye başladı dikkat çekiyordu. ilk defa başka birinin evinde kimse yokken anahtarla girdim.

bi ara "ben gideyim mi" dedim, "sen bilirsin" dedi. "ben bilmiyorum, sen söyle, gitmemi istiyorsan gideyim" dedim, "gitme" dedi.

bi ara tekrar eve çıktık, camları açıp ortalığı toparladık, biraz daha konuştuk, bana "ben ineyim sen de camları kapat kilitle gel istediğinde" dedi gitti. camları kapattım. sevgilimi aradım konuştuk biraz, çok midem yanıyordu, "dolapta süt var mı alabilir miyim" dedim, aldım içtim. ben ilk defa başka birinin dolabını açıp bi şeyler aldım. inince kayınvalideme söyledim, "git yumurta falan kır canın ne istiyorsa ye, sen sabah da bi şey yemedin" dedi. benim babaannem, annem yemek pişireceğinde tenceresine yağına kadar "bunları kullanacaksın" diye önüne koyan kadın. başıma ilk defa böyle bi şey geldi. anneme anlatınca o da dedi zaten "bazı şeylerinin kıymetini bilmek lazım" diye.

o ara dede toparladı. solunumu falan düzene girdi. kurtardı yani.

sonra o dayısının karısıyla kızları geldi. onlar bırakmadı zaten. "halam gerçekten bu aralar kendinde değil, sen haklısın ama kusuruna bakma, dedem yerleşsin her şey düzelir" dediler.

bu arada bi şey fark ettim, kayınvalidem herkese bana davrandığı gibi davranıyor. azarlaması, "olmaz öyle, bilmiyorsun" demesi falan herkese öyle. bana özel değil. ben çekip gideyim diye değilmiş onlar. kadının huyu o.

kayınvalidemin kuzeni geldi bi ara, ilk defa tanışıyoruz, "ay senin gelinin ne güzelmiş, ne tatlıymış, ne çıtı pıtıymış, allah tamamına erdirsin" dedi. giderken bana sarıldı, "görüşürüz" dedi. ben orda koptum. öyle böyle bi ağlamak değil. görüşmeyeceğiz ki.

dayısının kızı beni tuttuğu gibi başka bi odaya götürdü. orda ne kadar ağladım ne kadar söylendim bilmiyorum. belki iki saat. kayınpederim gelince toparladılar beni. sonra sofra kuruldu yemek yendi o arada sevgilim geldi yemekten sonra da yukarı çıkıp konuştuk.

söylemek istediğim çoğu şeyi söyledim sanırım. çok tartıştık. "sizin beklentileriniz çok fazlaydı, elimden geleni yaptım ama yetemedim, bana bi kere bile ne istediğimi sormadınız, her şeyi doğru yapmaya çalıştım yine de memnun olmadınız, her şeyi istediğiniz gibi yaptınız hiçbir şeye ağzımı açıp bi şey demedim ama yine de beni istemediniz, biz 1.5 ay bile sözlü kalmadık siz kesip attınız, hem cahil dediniz hem yanlış anladığınız şeyi sormadınız," falan filan içimde kalan pek çok şeyi döktüm. onlar da döktü. çoğuna cevap verdim, çok sinirlendiklerime vermedim, bazen sevgilime baktım o cevap verdi, "ben size söyledim ama anlamadınız" dedi.

beni eve getirdi sonra. annemlerle konuştu. "ben bi daha böyle bi olay yaşanmaması için elimden geleni yapacağıma söz veriyorum" dedi. "bi daha böyle bi şey olursa ben hiçbir şey yapmam" dedim. annem demediğini bırakmadı. "benim evladım kız çocuğuyken senin arkanda durdu sen erkek halinle ağzını açıp anana babana tek kelime edemedin" falan dedi.

yüzüğünü verdim. hani bilmiyorum düzeldi diye değil de şimdi sormasınlar diye daha çok.

annem "anca cenazeye giderim" diyor. onlarda durum ne bilmiyorum, çünkü konuşamadık. tekrar ağırlaşmış. bekliyorlar.

durum bu. bundan sonra ne olur bilmiyorum ama bu ara hiçbir şey olmaz. hani düzelmiş olsak bile nişan yine de olmayabilir bilmiyorum. düzelmeyecekse de bitirilecek zaman değil.
 
Son düzenleme:
Barıştınız mı yani? Hayırlısı olsun hakkında. Ama bu seferde aynı şeyleri yaparsa daha fazla şans verip yıllarını heba etme bence.
 
Canım bence gerçekten dua etmelisin. Evlendiğinde şimdiki gibi hop diyip ayrılamıyorsun. Kalbin temizmiş ki rabbım sana bugün gösterdi. Böyle erkeklerin yuva kurmaaıda zor. Eğwe böyleyse evlendiğinde katlanacağın şeyler daha büyük olacaktı. Bence şu an bunun bu zamanda anladığın için dua etmelisin... 9 yada 20 zararın neres
Nden dönersen kardır canım...
 
Allah aşkına kesinlikle 9 yılına uzulucegine kurtulduguna Sevin. Zaten o sevgilinde belli ki fikir var akıl yok, olmicagini bile bile ne diye 9 yıl sevgili olmuş? Bırak sana annesinin bile hayran olduğu çok Sevildigin bi aile nasip etsin Allah. Çünkü itilip kakilirken bununla evlendiginde neden Allahım deme hakkın olmicak tercihler kaderi belirler. hiç üzülme, cidden kolay kolay bunu söylemem uzulucek nasılsa diye ama sen hiç üzülme yani. Düşün ki annen baban nasıl gözünün içine bakmistir seni buyuturken, seni istemeyen bi ailenin gelini ol diye değildir mutlakaki. Hayatına devam et eminim çok daha iyileri denk gelicekTır.
 
Pofuduk bu cocugu cok seviyorsun belli.
Bende evlen bosver ailesini vs demek istiyorum..insanin karsisina hayatta hep zorluklar cikiyor zaten.
Önemli olan senin o zorluklarla basa cikma yöntemin.
Ama sevdiginin dengesizligi sinirlerimi bozdu..yine yok mutlu edemem benim ailem böyle deyip vazgecebiliyor bu cocuk..sonra yeminler ediyor yine tekrarlanmayacak diye..??
En kritik nokta bu.. cok kolay pes ediyor..
 
Konuyu başından beri takip ettim ben. Birbirinize olan sevginiz, yaşadığınız her şeye, tüm olumsuzluklara rağmen çok büyük ki hala tamamen 'bitti' diyemiyorsunuz. Bu kadar acının bir mükafatı olmalı ve bir araya gelmelisiniz diye düşünüyorum. Bu hikayenin mutlu sonla bitmesini istiyorum nedense. Her şeye rağmen...
 
Konuyu başından beri takip ettim ben. Birbirinize olan sevginiz, yaşadığınız her şeye, tüm olumsuzluklara rağmen çok büyük ki hala tamamen 'bitti' diyemiyorsunuz. Bu kadar acının bir mükafatı olmalı ve bir araya gelmelisiniz diye düşünüyorum. Bu hikayenin mutlu sonla bitmesini istiyorum nedense. Her şeye rağmen...

İstenilmeyen bir gelinin hikayesi ne zaman mutlu bitmiş ki :( keşke bitse ama evlendikten sonra da devam edicek sorunlar,eş ailesini görmek istediğinde ya da onlar eve misafirliğe gelmek istediğinde ne olacak gelmeyin eşim istemiyor mu diyecek
Çok zor ya Allah yardımcıları olsun
 
Pofuduk bu cocugu cok seviyorsun belli.
Bende evlen bosver ailesini vs demek istiyorum..insanin karsisina hayatta hep zorluklar cikiyor zaten.
Önemli olan senin o zorluklarla basa cikma yöntemin.
Ama sevdiginin dengesizligi sinirlerimi bozdu..yine yok mutlu edemem benim ailem böyle deyip vazgecebiliyor bu cocuk..sonra yeminler ediyor yine tekrarlanmayacak diye..??
En kritik nokta bu.. cok kolay pes ediyor..

onun pes etmesi daha çok "sen mutsuzsun, seni üzdüler, ben seni koruyamadım" diye. iki aydır söylediği de "bunu atlatırsak her şey çok güzel olur", o yüzden "tekrarlanmaz" diyebiliyor. çünkü ben açık açık söyledim, "keşke böyle anladığınızda arkamdan "benim öyle bi gelinim yok" demek yerine o anda bana sorsaydınız da bunlar olmasaydı, bi daha böyle bi yanlış anlaşılma olursa anında sorun ben de açıklamasını yapayım" dedim. orda babasına söylediğim her şeye "al işte ben de demiştim o da aynısını diyor" dedi. demek ki pes etmemiş. ve yengesi bile parmağımda yüzük olmadığını görünce ayrıldığımızı anladığına göre demek ki onların da "gelmesin bitti" demesi ciddi değilmiş, sevgilim direnmiş.

İstenilmeyen bir gelinin hikayesi ne zaman mutlu bitmiş ki :KK43: keşke bitse ama evlendikten sonra da devam edicek sorunlar,eş ailesini görmek istediğinde ya da onlar eve misafirliğe gelmek istediğinde ne olacak gelmeyin eşim istemiyor mu diyecek
Çok zor ya Allah yardımcıları olsun

istenmeme durumu yokmuş. kayınvalidem "ben seni istemesem neden her şeyin en iyisi en güzeli olsun diye uğraşayım, neden aile olalım diye çabalayayım, ben senin annen babanla tanıştığımda 40 yıldır tanışıyormuşuz gibi hissettim, hep gelip gidelim aile olalım istedim" dedi.
 
Bazı huyları bi değişik, beyaz eşya almaya senin ailen de onunki de gelmesin tabiki, bide biçok yerde yazmışsın ya ilk defa birinin evine anahtarla girdim vs diye bunu senden de beklicekler biliyosun dimi, gecelikle bile olsan kp den çekinmicekmişsin baksana
 
  • Beğen
Reactions: anu
Bazı huyları bi değişik, beyaz eşya almaya senin ailen de onunki de gelmesin tabiki, bide biçok yerde yazmışsın ya ilk defa birinin evine anahtarla girdim vs diye bunu senden de beklicekler biliyosun dimi, gecelikle bile olsan kp den çekinmicekmişsin baksana

ben onlara "benim kendi çeyizim alınırken bile annem babam gelmedi, kredi kartını verdiler hepsini ben kendim aldım. bizde anneler babalar gitmezler. evlenecek insanların eşyasını seçebilmesi, pazarlığını yapabilmesi, başbaşa halledilebilmesi beklenir." dedim. çok şaşırdılar. çünkü onlarda gidiliyor. gidilmediğini ilk defa benden duyuyorlar.

kayınvalidem "sen evine evliliğine müdahale ederiz sandın ama öyle değil. kendi eviniz kendi düzeniniz tabi ki olacak, ama dost var düşman var. o yüzden laf vermemek lazım, o yüzden en iyisi olsun istedim, yolunu yordamını göstermek istedim. çevre çok geniş. benim seni alışana kadar koruyup kollamam lazım." dedi.

kayınpederim de "ben sizden anahtar falan istemem, benim kendi evimin bile anahtarı yok bende sizinkini napiyim" dedi.

bilmiyorum ya, hani onu da söyledim, "insanın üstü uygun olur olmaz, hoş olmaz" dedim. onu da hiç düşünmemişler sanırım. böyle bi durakladılar çünkü.

kafam iyice karıştı benim.
 
Allah dedeye 2 iyilikten birini tez zamanda versin, acıları var diyip duygusal davranıp isteklerinden vazgeçme bence, mesela hayır kır düğünü istemiyorum diyebil
 
Back
X