Ablamın doğum sonrası depresyonu

kuppuru

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
22 Ekim 2014
87
69
27
Merhaba herkese. İlk defa burada konu açıyorum. Yanlış bir yere yazmıyorum umarım. Uzun oldu, ama lütfen hepsini okumadan yorum yapmayın.

Ablam 3 sene önce evlenip eşinin memleketine taşındı. Bize çok uzak bir yer. Hiç tanıdığımız falan yok orada. Ben öğretmen olarak ablamın yaşadığı ile atandım. Pandemi olduğu için okullar arada bir açılıp kapanıyordu, o nedenle çalıştığım ilçeye taşınmak yerine ablamlarda kaldım. Ben onlarda kalmaya başladığımda ablam hamileydi. Neyse, doğum zamanı geldi, ablam sezaryen ile doğum yaptı. Doğumdan bir süre önce annem de geldi. Doğumdan hemen sonra ablamın kayınvalidesi ve eniştenin tarafından genç bir kız daha geldi yardım etmek için. Sezaryen dolayısı ile ablamın ağrıları vardı, meme uçları yara olmuştu vs, iki ay boyunca annem ve kayınvalide ablama yardım etti. Ev işlerini genç kız ile ben yaptık. Ablam sadece süt veriyordu o kadar başka bir şey yapmadı. Ben o süre zarfında uzaktan eğitim yapıyordum bir de.

Kayınvalide ile genç kız gittikten hemen sonra (doğumdan iki ay sonra) annem de gitti. Ablam ben enişte ve bebek dördümüz kaldık. Onlar gittikten sonra ablam bir boşluğa düştü. 2 ay boyunca onlar bebek konusunda çok yardımcı olmuştu, o nedenle onlar gidince ne yapacağını bilmiyor gibi bir durumda idi. Bebek bakmaktan ben de hiç anlamam, o yüzden ben ev işlerini hallederek yardımcı olmaya çalışıyordum. Enişte zaten hiçbir şey yapmıyordu yardım anlamında.

Ablam bebek bakımı konusunda çok zorlanınca eniştenin tarafından başka bir genç kız geldi yardım için. Bu sefer bebeğin işlerini o yapmaya başladı. Ben ev işleri + uzaktan eğitim devam yine. Ablam ne kadar bunu kabul etmese de ben dürüstçe gördüğümü söylüyorum; bebek bakımının çoğunluğunu o genç kız yaptı. Ben zaten ev işleri. Ama ablam yine çok mutsuzdu. Depresyonda olduğu aşikardı. O sıralar okullar açılmıştı, işten ne zaman dönsem eve geldiğimde ablam ağlıyordu. Bebek büyütmek çok zor, şunu nasıl yapsam bunu ne etsem vs bana sürekli anlatıp ağlıyordu. Genç kız zaten bebekle çok ilgileniyor, ben ev işlerini yapıyorum. Daha ne yapacağımızı bilemedik. Aylar geçmişti ablam bir türlü düzelmiyordu. Ben elimden geleni yapmıyormuşum gibi hissetmeye başladım. Bebek bakmaktan gerçekten hiç anlamam çok çocuk seven biri de değilimdir sıcakkanlı bir insan değilimdir, ama ablama yardım etmek için ucundan ucundan yapmaya başladım. Uyutmak, bebişi oyalamak vs. Zamanla öğrendim.

Biz bu kadar yardım ediyoruz, ama ablam hala aynı durumda idi. O sırada bebeğe bakan genç kız bizde çok bunalmıştı evine dönmek istedi. "Sanki bir şey yaptırdık sürekli yüzü asık aman gitsin evine" gibi şeyler söyledi ablam kızın arkasından. Kız lise çağında bu arada. Oranın kültüründe kızların böyle hizmet etmesi normalmiş ama kız gerçekten küçük. Bunalması, ailesini özlemesi normal. Ablam bunu asla anlamıyordu ve sanki bunca zaman kimse ona yardım etmemiş gibi davranıyordu.

O kız gidince başka bir genç kız geldi. 20 yaşında falandı bu seferki. Yine aynı şeyler oldu. Bebeğe çoğunlukla o baktı. Bu sefer bebek bakımına ben de yardımcı oldum. (Ev işler + uzaktan eğitim devam zaten). O sıralar okullar açılmıştı yine. Benim okulum ilçede, bir saat sürüyor yol. Sabah 6'da kalkacağım 4'e kadar uyumadığımı biliyorum bebeği uyutmaya çalışırken. Enişte zaten hiç yardım etmiyor. Ablam depresyonda, kimse yardım etmiyormuş gibi davranıyor. Ne yapsak yaranamıyoruz asla. Hiç unutmuyorum bir kere tatil sonrası memleketten geldim. 17 saat otobüs yolculuğu yapmışım. Yolculuk iğrenç geçmiş (tutuyor beni) sabahın 6'sında gelmişim ablamlara. Geldim yarım saat sonra ablam "bebişi uyutur musun ben çok yoruldum" dedi. İlk defa ablama karşı çıktım orada. "Ciddi misin şuan? 17 saatlik otobüs yolculuğundan geldim bana ilk söylediğin şey bu mu?" dedim. Ablam herkesin onun etrafında dört dönmesini bekliyordu. O genç kızı gecenin bir saati kaç kere uyandırdığını biliyorum bebişi uyutsun diye. Ben utanıyordum gördükçe. Kız bakıcı değil sonuçta eniştenin tarafından biri. Akraba... Şunu da ekleyeyim kız hiç yadırgamadı bu durumu. Onların kültüründe normal çünkü (diğer kız küçük olduğu için yapamamıştı). Hizmet etmeye çok alışıklar. Mesela kız yemek sofrasında erkeklerin tabağıydı peçetesiydi çayıydı şekeri idi her şeyini o yapıyordu. Ama ben öyle bir kültürde büyümedim. "O bile yadırgamıyor, benim teyze olarak çok daha fazla yardım etmem lazım" diye hep kıyaslama yaptım kendimi çok suçlu hissettim o kadar yardım etmeme rağmen.


Belki sizlere çok ayıp gelecek ama ben gerçekten çok bunalmaya başlamıştım. Oradan kaçacak yer arıyordum. Çünkü ablam asla ne kadar yardım ettiğimizi görmüyordu. Beni diğer sinir eden şey eniştenin hiçbir şey yapmaması idi. O yardımcı olsa ablam tek başına kalmış gibi hissetmezdi diye düşünüyorum..... O kadar bunalmıştım ki. Kocaman 4+1 ev temizliği (üstünkörü yapmam detaylı yaparım haftada iki kere, diğer günler günlük temizlik, toparlama) bebeği uyutma oyalama + uzak bir ilçede okula git gel... Yemekten anlamam, ama ona bile giriştim. Daha ne yapayım ben Allah aşkına? Ama ablam sürekli ağladığı için kendimi çok suçlu hissediyordum. Memlekete gidip nefes almak için tatilleri dört gözle bekliyordum. Ben memlekete giderken ablam arkamdan ağlıyordu bildiğiniz gitme diye. Kendimi o kadar suçlu hissediyordum ki ama çok bunalmıştım. Ablama göre hep en yorulan en bunalmış oydu. Halbuki çok az şey yapıyordu! Evde ona yardım eden iki tane genç kadın vardı ya. Kimin iki tane yardımcısı var evde? Varsa söyleyin.


Gel zaman git zaman yaz tatili geldi. Ablamlar bizim memlekete geldiler. Bir ay kalacaklardı. Yardım etsin diye o genç kızı da peşinde getirdi. Evet, tatil değil yine aynı şeyler olacak diye düşündüm ve düşündüğüm gibi oldu... Ablam bu sefer gerçekten hiçbir şey yapmıyordu. Bakın gördüğümü söylüyorum. Hiçbir şey. Evin temizliğini tamamen ben yapıyordum (evde 6 tane yetişkin insan vardı çıkan pisliği siz düşünün), yemek tamamen annemde, bebek bakımı tamamen genç kızda. Ablam hiçbir şey yapmamasına rağmen sürekli yorulduğunu söylüyordu.


20 gün falan geçti. Annem bunalmaya başladı bu durumdan. Hepimiz ablamın etrafında pervane olmuştuk çünkü. Ben bir şey desem kötü ben olacağım. Çünkü ablam hemen suçlama moduna geçiyor. Sen nasıl teyzesin diye... Sonunda annem patladı ve çok büyük bir kavga oldu. "O kadar yardım ediyoruz yeter artık gidin buradan" gibisinden şeyler söyledi annem sinirle. Ablam çok sinirlendi. "Ne yaptık size çok mu yük olduk yazıklar olsun" gibisinden şeyler söyledi. Ben ikisinin de söylediklerini hafifletip yazdım... İkisi de fazla ağır konuştu. Bunun üzerine ablamlar hemen geri döndüler evlerine.


Ne kadar bunalsam da ben hiçbir zaman taraf tutmadım. Ablam ile annem o olaydan sonra küstüler. Ben hep ikisini barıştırmaya çalıştım. ikisi arasında kalmaktan o kadar bunalmıştım ki.


Okullar açılınca ablamlara dönmeden önce dedim ki "yok ben bir sene daha burada kalamam. Okullar tamamen açıldı, hem tam zamanlı okula gidip hem de o kadar işi yapamam mümkün değil" diye düşündüm. Öğretmen olmak kolay bir meslek değil. Onun üzerine ablamın durumları... Orada kalmak istemememi anlayışla karşılayın lütfen... Neyse ben ilçeye taşındım böylelikle ablamdan uzaklaştım.


Ben ablamdan uzaklaşınca + o olaydan sonra ablamda sonunda bir şeyler dank etti. Yavaş yavaş düzeldi. Şuan kimsenin yardımına ihtiyaç duymadan hayatını sürdürebiliyor. Bebişe de çok güzel bakıyor.


Bunları yazmamın nedeni içimde kalmış olmasıydı.. sizce ben haksız mıyım? Ablam mı haklı? Özellikle annelerin fikirlerini çok merak ediyorum. Bu olaylardan sonra postpartum depression (doğum sonrası depresyon)'u çok araştırdım. Ablamın kesinlikle bunu geçirdiğinden eminim. Bunu yaşamış olan annelerin fikirlerini de çok merak ediyorum.
 
Postpartum depresyon bu değil canım. Ablan gördüğüm en bencil, vicdansız inanlardan biri diğeri de eşi. Doğruca psikolojik destek aldıracaktınız geri kalanı da kocası ile bir süre destekleyecektiniz.

Oranın kültüründe kızların böyle hizmet etmesi normalmiş ama kız gerçekten küçük
Nerenin kültürü bu? Demek ki kadının kızın adı yok. Hizmetçilik. Ablan da ileride o kızın bebeği olduğunda yatılı gitsin bakalım. Resmen hiyerarşi konulmuş zavallı çocuklara bunların okulu falan yok muydu? Niye okula gitmiyorlar bu kızlar?
 
İlk başta ablanda kalmadan önce, ablamda kalsam mı diye konu açsaydın. Kalma derdim ben. Depresyon falan değil onun ki şımarıklık.
Keşke kalmasaydım direkt ilçeye taşınsaydım. Bu konuyu açmamın sebebi sizlerden "sen elinden geleni yaptın kötü bir teyze değilsin" demenizi duymak
 
Ablanız depresyondamıymış. Depresyon böyle bişey değil. Ağır depresyon nasıl onu bilemem tabi. Ama depresyonda olan insan farkındadır iyi olmadığının bence. Ablanıza kul köle olduğunuz için şımarmış bence. Yoksa bebeğine yetemediğini anlardı. O bebeğe bakmak onların sorumluluğu zaten sizin değil.
 
Merhaba herkese. İlk defa burada konu açıyorum. Yanlış bir yere yazmıyorum umarım. Uzun oldu, ama lütfen hepsini okumadan yorum yapmayın.

Ablam 3 sene önce evlenip eşinin memleketine taşındı. Bize çok uzak bir yer. Hiç tanıdığımız falan yok orada. Ben öğretmen olarak ablamın yaşadığı ile atandım. Pandemi olduğu için okullar arada bir açılıp kapanıyordu, o nedenle çalıştığım ilçeye taşınmak yerine ablamlarda kaldım. Ben onlarda kalmaya başladığımda ablam hamileydi. Neyse, doğum zamanı geldi, ablam sezaryen ile doğum yaptı. Doğumdan bir süre önce annem de geldi. Doğumdan hemen sonra ablamın kayınvalidesi ve eniştenin tarafından genç bir kız daha geldi yardım etmek için. Sezaryen dolayısı ile ablamın ağrıları vardı, meme uçları yara olmuştu vs, iki ay boyunca annem ve kayınvalide ablama yardım etti. Ev işlerini genç kız ile ben yaptık. Ablam sadece süt veriyordu o kadar başka bir şey yapmadı. Ben o süre zarfında uzaktan eğitim yapıyordum bir de.

Kayınvalide ile genç kız gittikten hemen sonra (doğumdan iki ay sonra) annem de gitti. Ablam ben enişte ve bebek dördümüz kaldık. Onlar gittikten sonra ablam bir boşluğa düştü. 2 ay boyunca onlar bebek konusunda çok yardımcı olmuştu, o nedenle onlar gidince ne yapacağını bilmiyor gibi bir durumda idi. Bebek bakmaktan ben de hiç anlamam, o yüzden ben ev işlerini hallederek yardımcı olmaya çalışıyordum. Enişte zaten hiçbir şey yapmıyordu yardım anlamında.

Ablam bebek bakımı konusunda çok zorlanınca eniştenin tarafından başka bir genç kız geldi yardım için. Bu sefer bebeğin işlerini o yapmaya başladı. Ben ev işleri + uzaktan eğitim devam yine. Ablam ne kadar bunu kabul etmese de ben dürüstçe gördüğümü söylüyorum; bebek bakımının çoğunluğunu o genç kız yaptı. Ben zaten ev işleri. Ama ablam yine çok mutsuzdu. Depresyonda olduğu aşikardı. O sıralar okullar açılmıştı, işten ne zaman dönsem eve geldiğimde ablam ağlıyordu. Bebek büyütmek çok zor, şunu nasıl yapsam bunu ne etsem vs bana sürekli anlatıp ağlıyordu. Genç kız zaten bebekle çok ilgileniyor, ben ev işlerini yapıyorum. Daha ne yapacağımızı bilemedik. Aylar geçmişti ablam bir türlü düzelmiyordu. Ben elimden geleni yapmıyormuşum gibi hissetmeye başladım. Bebek bakmaktan gerçekten hiç anlamam çok çocuk seven biri de değilimdir sıcakkanlı bir insan değilimdir, ama ablama yardım etmek için ucundan ucundan yapmaya başladım. Uyutmak, bebişi oyalamak vs. Zamanla öğrendim.

Biz bu kadar yardım ediyoruz, ama ablam hala aynı durumda idi. O sırada bebeğe bakan genç kız bizde çok bunalmıştı evine dönmek istedi. "Sanki bir şey yaptırdık sürekli yüzü asık aman gitsin evine" gibi şeyler söyledi ablam kızın arkasından. Kız lise çağında bu arada. Oranın kültüründe kızların böyle hizmet etmesi normalmiş ama kız gerçekten küçük. Bunalması, ailesini özlemesi normal. Ablam bunu asla anlamıyordu ve sanki bunca zaman kimse ona yardım etmemiş gibi davranıyordu.

O kız gidince başka bir genç kız geldi. 20 yaşında falandı bu seferki. Yine aynı şeyler oldu. Bebeğe çoğunlukla o baktı. Bu sefer bebek bakımına ben de yardımcı oldum. (Ev işler + uzaktan eğitim devam zaten). O sıralar okullar açılmıştı yine. Benim okulum ilçede, bir saat sürüyor yol. Sabah 6'da kalkacağım 4'e kadar uyumadığımı biliyorum bebeği uyutmaya çalışırken. Enişte zaten hiç yardım etmiyor. Ablam depresyonda, kimse yardım etmiyormuş gibi davranıyor. Ne yapsak yaranamıyoruz asla. Hiç unutmuyorum bir kere tatil sonrası memleketten geldim. 17 saat otobüs yolculuğu yapmışım. Yolculuk iğrenç geçmiş (tutuyor beni) sabahın 6'sında gelmişim ablamlara. Geldim yarım saat sonra ablam "bebişi uyutur musun ben çok yoruldum" dedi. İlk defa ablama karşı çıktım orada. "Ciddi misin şuan? 17 saatlik otobüs yolculuğundan geldim bana ilk söylediğin şey bu mu?" dedim. Ablam herkesin onun etrafında dört dönmesini bekliyordu. O genç kızı gecenin bir saati kaç kere uyandırdığını biliyorum bebişi uyutsun diye. Ben utanıyordum gördükçe. Kız bakıcı değil sonuçta eniştenin tarafından biri. Akraba... Şunu da ekleyeyim kız hiç yadırgamadı bu durumu. Onların kültüründe normal çünkü (diğer kız küçük olduğu için yapamamıştı). Hizmet etmeye çok alışıklar. Mesela kız yemek sofrasında erkeklerin tabağıydı peçetesiydi çayıydı şekeri idi her şeyini o yapıyordu. Ama ben öyle bir kültürde büyümedim. "O bile yadırgamıyor, benim teyze olarak çok daha fazla yardım etmem lazım" diye hep kıyaslama yaptım kendimi çok suçlu hissettim o kadar yardım etmeme rağmen.


Belki sizlere çok ayıp gelecek ama ben gerçekten çok bunalmaya başlamıştım. Oradan kaçacak yer arıyordum. Çünkü ablam asla ne kadar yardım ettiğimizi görmüyordu. Beni diğer sinir eden şey eniştenin hiçbir şey yapmaması idi. O yardımcı olsa ablam tek başına kalmış gibi hissetmezdi diye düşünüyorum..... O kadar bunalmıştım ki. Kocaman 4+1 ev temizliği (üstünkörü yapmam detaylı yaparım haftada iki kere, diğer günler günlük temizlik, toparlama) bebeği uyutma oyalama + uzak bir ilçede okula git gel... Yemekten anlamam, ama ona bile giriştim. Daha ne yapayım ben Allah aşkına? Ama ablam sürekli ağladığı için kendimi çok suçlu hissediyordum. Memlekete gidip nefes almak için tatilleri dört gözle bekliyordum. Ben memlekete giderken ablam arkamdan ağlıyordu bildiğiniz gitme diye. Kendimi o kadar suçlu hissediyordum ki ama çok bunalmıştım. Ablama göre hep en yorulan en bunalmış oydu. Halbuki çok az şey yapıyordu! Evde ona yardım eden iki tane genç kadın vardı ya. Kimin iki tane yardımcısı var evde? Varsa söyleyin.


Gel zaman git zaman yaz tatili geldi. Ablamlar bizim memlekete geldiler. Bir ay kalacaklardı. Yardım etsin diye o genç kızı da peşinde getirdi. Evet, tatil değil yine aynı şeyler olacak diye düşündüm ve düşündüğüm gibi oldu... Ablam bu sefer gerçekten hiçbir şey yapmıyordu. Bakın gördüğümü söylüyorum. Hiçbir şey. Evin temizliğini tamamen ben yapıyordum (evde 6 tane yetişkin insan vardı çıkan pisliği siz düşünün), yemek tamamen annemde, bebek bakımı tamamen genç kızda. Ablam hiçbir şey yapmamasına rağmen sürekli yorulduğunu söylüyordu.


20 gün falan geçti. Annem bunalmaya başladı bu durumdan. Hepimiz ablamın etrafında pervane olmuştuk çünkü. Ben bir şey desem kötü ben olacağım. Çünkü ablam hemen suçlama moduna geçiyor. Sen nasıl teyzesin diye... Sonunda annem patladı ve çok büyük bir kavga oldu. "O kadar yardım ediyoruz yeter artık gidin buradan" gibisinden şeyler söyledi annem sinirle. Ablam çok sinirlendi. "Ne yaptık size çok mu yük olduk yazıklar olsun" gibisinden şeyler söyledi. Ben ikisinin de söylediklerini hafifletip yazdım... İkisi de fazla ağır konuştu. Bunun üzerine ablamlar hemen geri döndüler evlerine.


Ne kadar bunalsam da ben hiçbir zaman taraf tutmadım. Ablam ile annem o olaydan sonra küstüler. Ben hep ikisini barıştırmaya çalıştım. ikisi arasında kalmaktan o kadar bunalmıştım ki.


Okullar açılınca ablamlara dönmeden önce dedim ki "yok ben bir sene daha burada kalamam. Okullar tamamen açıldı, hem tam zamanlı okula gidip hem de o kadar işi yapamam mümkün değil" diye düşündüm. Öğretmen olmak kolay bir meslek değil. Onun üzerine ablamın durumları... Orada kalmak istemememi anlayışla karşılayın lütfen... Neyse ben ilçeye taşındım böylelikle ablamdan uzaklaştım.


Ben ablamdan uzaklaşınca + o olaydan sonra ablamda sonunda bir şeyler dank etti. Yavaş yavaş düzeldi. Şuan kimsenin yardımına ihtiyaç duymadan hayatını sürdürebiliyor. Bebişe de çok güzel bakıyor.


Bunları yazmamın nedeni içimde kalmış olmasıydı.. sizce ben haksız mıyım? Ablam mı haklı? Özellikle annelerin fikirlerini çok merak ediyorum. Bu olaylardan sonra postpartum depression (doğum sonrası depresyon)'u çok araştırdım. Ablamın kesinlikle bunu geçirdiğinden eminim. Bunu yaşamış olan annelerin fikirlerini de çok merak ediyorum.

Gerçek olamayacak kadar tuhaf bir hikaye. Konu gerçekse, okulunuz biter bitmez 23 yaşında ablanızın evlendiği ilçeye atanmanız inanılmaz bir başarı.

Neden yeni evli insanlarla yaşadınız ? Neden kendinize bir ev/apart vb tutmadınız ? Enişte nerenin prensi ? ; habire yeni evli çiftin evine gencecik kızları köle olarak gönderiyorlar ?

Olay örgüsü zayıf, daha vurucu bir final bekliyordum.
 
Haksız olabileceğinizi düşündüğünüz yer tam olarak neresi? Siz en büyük haksızlığı kendinize yapıyorsunuz sevgili konu sahibi. Elinizden geleni, fazlasıyla bir ordu halinde yapmışsınız zaten ablanız için. Belki karakteri, belki hormonları, belki de her ikisi birden ablanız olması gerekenden farklı davranmış. Konu mankeni eniştenizden hiç bahsetmiyorum bile...
 
Ablanız depresyonda falan değil. Sadece rahatını bozmak istememiş. Etrafında da bedavadan çocuk baktırabileceği insanlar olunca bu fırsatı kaçırmamış.
Hala bir de oradan ayrılmak istediğim için beni ayıplamayın vs. demişsiniz. Niye ayıplayalım? Kardeşler birbirlerinin bebeklerine bakmak zorunda değiller. Herkes kendi doğurduğuna bakacak. Yemiyorsa hiç doğurmayacak.
Enişte tarafında da ne çok bekar kız varmış. Aileler de iyi güvenip göndermişler çocuklarını hizmetçilik etsin diye. :olamaz: İnşallah hepsi geri dönmüştür.
 
Ablanız depresyondamıymış. Depresyon böyle bişey değil. Ağır depresyon nasıl onu bilemem tabi. Ama depresyonda olan insan farkındadır iyi olmadığının bence. Ablanıza kul köle olduğunuz için şımarmış bence. Yoksa bebeğine yetemediğini anlardı. O bebeğe bakmak onların sorumluluğu zaten sizin değil.
Depresyonda olduğunu düşünüyorum çünkü çok detaya girmek istemiyorum ama bebeği olmasının ona mental olarak çok ağır geldiğini, iyi bir anne olmadığını falan söylüyordu sürekli.
 
Biraz atlayarak okudum ama eve doluşmuş bir suru kişi hic geregi yokken, dogum yapan bir suru kişi var cevremde kimsenin evinde bebek bakmaya 3-4 kişi kaldigini gormedim.
Siz zaten aylarca kalmişsiniz ablanizda. O evde aile hayati diye bir şey kalmamiş. İlla gelme denmesi gerekmiyor evli insanlarin evinde aylarca kalinmaz.

Kadin cocuk sahibi oldugunun bile farkina varmamiştir, başkasinin cocugu gibi geliyordur. Bakmaya ilgilenmeye alişmamiş ki.
Enişte desen evde 5 kadin dört dönmüş, siz zaten devamli ordasiniz biri gelir oteki gider ne sorumluluğu almasini bekliyorsunuz adamin bu durumda?

Bu insanlar anne, baba olduklarini hissedemiyorlardir. Bağ kurmaya firsat kalmamiş ki.
 
Merhaba herkese. İlk defa burada konu açıyorum. Yanlış bir yere yazmıyorum umarım. Uzun oldu, ama lütfen hepsini okumadan yorum yapmayın.

Ablam 3 sene önce evlenip eşinin memleketine taşındı. Bize çok uzak bir yer. Hiç tanıdığımız falan yok orada. Ben öğretmen olarak ablamın yaşadığı ile atandım. Pandemi olduğu için okullar arada bir açılıp kapanıyordu, o nedenle çalıştığım ilçeye taşınmak yerine ablamlarda kaldım. Ben onlarda kalmaya başladığımda ablam hamileydi. Neyse, doğum zamanı geldi, ablam sezaryen ile doğum yaptı. Doğumdan bir süre önce annem de geldi. Doğumdan hemen sonra ablamın kayınvalidesi ve eniştenin tarafından genç bir kız daha geldi yardım etmek için. Sezaryen dolayısı ile ablamın ağrıları vardı, meme uçları yara olmuştu vs, iki ay boyunca annem ve kayınvalide ablama yardım etti. Ev işlerini genç kız ile ben yaptık. Ablam sadece süt veriyordu o kadar başka bir şey yapmadı. Ben o süre zarfında uzaktan eğitim yapıyordum bir de.

Kayınvalide ile genç kız gittikten hemen sonra (doğumdan iki ay sonra) annem de gitti. Ablam ben enişte ve bebek dördümüz kaldık. Onlar gittikten sonra ablam bir boşluğa düştü. 2 ay boyunca onlar bebek konusunda çok yardımcı olmuştu, o nedenle onlar gidince ne yapacağını bilmiyor gibi bir durumda idi. Bebek bakmaktan ben de hiç anlamam, o yüzden ben ev işlerini hallederek yardımcı olmaya çalışıyordum. Enişte zaten hiçbir şey yapmıyordu yardım anlamında.

Ablam bebek bakımı konusunda çok zorlanınca eniştenin tarafından başka bir genç kız geldi yardım için. Bu sefer bebeğin işlerini o yapmaya başladı. Ben ev işleri + uzaktan eğitim devam yine. Ablam ne kadar bunu kabul etmese de ben dürüstçe gördüğümü söylüyorum; bebek bakımının çoğunluğunu o genç kız yaptı. Ben zaten ev işleri. Ama ablam yine çok mutsuzdu. Depresyonda olduğu aşikardı. O sıralar okullar açılmıştı, işten ne zaman dönsem eve geldiğimde ablam ağlıyordu. Bebek büyütmek çok zor, şunu nasıl yapsam bunu ne etsem vs bana sürekli anlatıp ağlıyordu. Genç kız zaten bebekle çok ilgileniyor, ben ev işlerini yapıyorum. Daha ne yapacağımızı bilemedik. Aylar geçmişti ablam bir türlü düzelmiyordu. Ben elimden geleni yapmıyormuşum gibi hissetmeye başladım. Bebek bakmaktan gerçekten hiç anlamam çok çocuk seven biri de değilimdir sıcakkanlı bir insan değilimdir, ama ablama yardım etmek için ucundan ucundan yapmaya başladım. Uyutmak, bebişi oyalamak vs. Zamanla öğrendim.

Biz bu kadar yardım ediyoruz, ama ablam hala aynı durumda idi. O sırada bebeğe bakan genç kız bizde çok bunalmıştı evine dönmek istedi. "Sanki bir şey yaptırdık sürekli yüzü asık aman gitsin evine" gibi şeyler söyledi ablam kızın arkasından. Kız lise çağında bu arada. Oranın kültüründe kızların böyle hizmet etmesi normalmiş ama kız gerçekten küçük. Bunalması, ailesini özlemesi normal. Ablam bunu asla anlamıyordu ve sanki bunca zaman kimse ona yardım etmemiş gibi davranıyordu.

O kız gidince başka bir genç kız geldi. 20 yaşında falandı bu seferki. Yine aynı şeyler oldu. Bebeğe çoğunlukla o baktı. Bu sefer bebek bakımına ben de yardımcı oldum. (Ev işler + uzaktan eğitim devam zaten). O sıralar okullar açılmıştı yine. Benim okulum ilçede, bir saat sürüyor yol. Sabah 6'da kalkacağım 4'e kadar uyumadığımı biliyorum bebeği uyutmaya çalışırken. Enişte zaten hiç yardım etmiyor. Ablam depresyonda, kimse yardım etmiyormuş gibi davranıyor. Ne yapsak yaranamıyoruz asla. Hiç unutmuyorum bir kere tatil sonrası memleketten geldim. 17 saat otobüs yolculuğu yapmışım. Yolculuk iğrenç geçmiş (tutuyor beni) sabahın 6'sında gelmişim ablamlara. Geldim yarım saat sonra ablam "bebişi uyutur musun ben çok yoruldum" dedi. İlk defa ablama karşı çıktım orada. "Ciddi misin şuan? 17 saatlik otobüs yolculuğundan geldim bana ilk söylediğin şey bu mu?" dedim. Ablam herkesin onun etrafında dört dönmesini bekliyordu. O genç kızı gecenin bir saati kaç kere uyandırdığını biliyorum bebişi uyutsun diye. Ben utanıyordum gördükçe. Kız bakıcı değil sonuçta eniştenin tarafından biri. Akraba... Şunu da ekleyeyim kız hiç yadırgamadı bu durumu. Onların kültüründe normal çünkü (diğer kız küçük olduğu için yapamamıştı). Hizmet etmeye çok alışıklar. Mesela kız yemek sofrasında erkeklerin tabağıydı peçetesiydi çayıydı şekeri idi her şeyini o yapıyordu. Ama ben öyle bir kültürde büyümedim. "O bile yadırgamıyor, benim teyze olarak çok daha fazla yardım etmem lazım" diye hep kıyaslama yaptım kendimi çok suçlu hissettim o kadar yardım etmeme rağmen.


Belki sizlere çok ayıp gelecek ama ben gerçekten çok bunalmaya başlamıştım. Oradan kaçacak yer arıyordum. Çünkü ablam asla ne kadar yardım ettiğimizi görmüyordu. Beni diğer sinir eden şey eniştenin hiçbir şey yapmaması idi. O yardımcı olsa ablam tek başına kalmış gibi hissetmezdi diye düşünüyorum..... O kadar bunalmıştım ki. Kocaman 4+1 ev temizliği (üstünkörü yapmam detaylı yaparım haftada iki kere, diğer günler günlük temizlik, toparlama) bebeği uyutma oyalama + uzak bir ilçede okula git gel... Yemekten anlamam, ama ona bile giriştim. Daha ne yapayım ben Allah aşkına? Ama ablam sürekli ağladığı için kendimi çok suçlu hissediyordum. Memlekete gidip nefes almak için tatilleri dört gözle bekliyordum. Ben memlekete giderken ablam arkamdan ağlıyordu bildiğiniz gitme diye. Kendimi o kadar suçlu hissediyordum ki ama çok bunalmıştım. Ablama göre hep en yorulan en bunalmış oydu. Halbuki çok az şey yapıyordu! Evde ona yardım eden iki tane genç kadın vardı ya. Kimin iki tane yardımcısı var evde? Varsa söyleyin.


Gel zaman git zaman yaz tatili geldi. Ablamlar bizim memlekete geldiler. Bir ay kalacaklardı. Yardım etsin diye o genç kızı da peşinde getirdi. Evet, tatil değil yine aynı şeyler olacak diye düşündüm ve düşündüğüm gibi oldu... Ablam bu sefer gerçekten hiçbir şey yapmıyordu. Bakın gördüğümü söylüyorum. Hiçbir şey. Evin temizliğini tamamen ben yapıyordum (evde 6 tane yetişkin insan vardı çıkan pisliği siz düşünün), yemek tamamen annemde, bebek bakımı tamamen genç kızda. Ablam hiçbir şey yapmamasına rağmen sürekli yorulduğunu söylüyordu.


20 gün falan geçti. Annem bunalmaya başladı bu durumdan. Hepimiz ablamın etrafında pervane olmuştuk çünkü. Ben bir şey desem kötü ben olacağım. Çünkü ablam hemen suçlama moduna geçiyor. Sen nasıl teyzesin diye... Sonunda annem patladı ve çok büyük bir kavga oldu. "O kadar yardım ediyoruz yeter artık gidin buradan" gibisinden şeyler söyledi annem sinirle. Ablam çok sinirlendi. "Ne yaptık size çok mu yük olduk yazıklar olsun" gibisinden şeyler söyledi. Ben ikisinin de söylediklerini hafifletip yazdım... İkisi de fazla ağır konuştu. Bunun üzerine ablamlar hemen geri döndüler evlerine.


Ne kadar bunalsam da ben hiçbir zaman taraf tutmadım. Ablam ile annem o olaydan sonra küstüler. Ben hep ikisini barıştırmaya çalıştım. ikisi arasında kalmaktan o kadar bunalmıştım ki.


Okullar açılınca ablamlara dönmeden önce dedim ki "yok ben bir sene daha burada kalamam. Okullar tamamen açıldı, hem tam zamanlı okula gidip hem de o kadar işi yapamam mümkün değil" diye düşündüm. Öğretmen olmak kolay bir meslek değil. Onun üzerine ablamın durumları... Orada kalmak istemememi anlayışla karşılayın lütfen... Neyse ben ilçeye taşındım böylelikle ablamdan uzaklaştım.


Ben ablamdan uzaklaşınca + o olaydan sonra ablamda sonunda bir şeyler dank etti. Yavaş yavaş düzeldi. Şuan kimsenin yardımına ihtiyaç duymadan hayatını sürdürebiliyor. Bebişe de çok güzel bakıyor.


Bunları yazmamın nedeni içimde kalmış olmasıydı.. sizce ben haksız mıyım? Ablam mı haklı? Özellikle annelerin fikirlerini çok merak ediyorum. Bu olaylardan sonra postpartum depression (doğum sonrası depresyon)'u çok araştırdım. Ablamın kesinlikle bunu geçirdiğinden eminim. Bunu yaşamış olan annelerin fikirlerini de çok merak ediyorum.
Ablan fırsatçı ve bencil

Sen kaç kurtar kendini hizmet etmek ne demek ya tamam ihtiyacı varken bakılır yardım edilir ama kaç ay geçmiş bakamıcagı çocuğu doğurmasaymış
 
Yazdiklarinizi okuyunca ablaniz ne kadar nankormus diye dusundum acikcasi.

Etrafinda bu kadar yardim eden varken boyle tavirlar sergilemesi basbayagi bencillik.

Kaldi ki kimse bu yardimlari yapmak zorunda degil, eger yapiyorsa da en azindan bir tesekkur edilmeli.

Buyuk suc zaten enistenizde, kazik mi cakmis acaba koltuguna da iki isin ucundan tutmuyor beyefendi? Ablanizin esinde baba olacak potansiyel yokmus demek ki, ablaniz da biliyordur bunu ama yine de baba yapmis o adami. Oturup aglamasin o yuzden, kendine guvenip cocuk yapsaydi kimseden beklentisi olmasaydi her seye ergen gibi aglayip burun kivirmazdi.

Gercek oldugunu dusunerek yorum yaziyorum bu kadar yardim ettiyseniz bir tesekkur bile az kalir, ablaniz ne yapti peki tesekkur ederim dedi mi size hic?

Yoksa bu sanki sizin teyzelik gorevinizmis gibi lafini mi yapti surekli?
 
Gerçek olamayacak kadar tuhaf bir hikaye. Konu gerçekse, okulunuz biter bitmez 23 yaşında ablanızın evlendiği ilçeye atanmanız inanılmaz bir başarı.

Neden yeni evli insanlarla yaşadınız ? Neden kendinize bir ev/apart vb tutmadınız ? Enişte nerenin prensi ? ; habire yeni evli çiftin evine gencecik kızları köle olarak gönderiyorlar ?

Olay örgüsü zayıf, daha vurucu bir final bekliyordum.
Evet mezun olduktan hemen sonra atandım. Ablamın yaşadığı ili yazmamın nedeni hiç bilmediğim hiç tanımadığım bir yere gitmek istemememdi. En azından tanıdık birileri olur diye düşündüm.

Neden ablamlarda kaldığımı açıkladım zaten. Okulum çok uzak, küçük, ücra bir ilçede. Pandemi var zaten, çoğunlukla uzaktan eğitim yaptık. Orada kalacağıma il merkezinde ablamın yanında kalayım dedim.

Eniştenin tarafı çok kalabalık. Bir sürü bekar kız var. Orada kızlar hizmet ediyor büyüklerine onlar için normal.

Neden böyle bir hikaye uydurayım ki neden öyle düşündünüz?
 
ay çok sinirlendim keşke bunları ablanıza da söyleseydiniz. napmış da yorulmuş bu kadar ya? kimse başkasının bebeğine bakmak zorunda da değil ayrıca. annesi bakar bası bakar başka yok hem herkese bakmak zorunda gibi davranıp hem de azarlıyor. bakmayacaksa doğurmasaydı yani bu nedir?
Çok sonradan ablama söyledim bunları. Sizde kalıyorken çok bunalmıştım dedim ama detaya inmedim. Şimdi hatasını anladı zaten şükür.
 
X