Ablanın evlenince eskisi kadar aramaması

Evlenince kendi ailemiz var diye kök ailemizle konuşmamız haftada 1'e düşecek diye bir şart yok. Siz 3 günde 1 arayınca şükür ediyorlarmış demek ki ailenize çok bağlı değildiniz, ama herkesin aile yapıları da sizinki gibi değil. Kız kardeşim evlendi ve hâlâ her gün konuşuruz. Evlenince başka bir boyutta 5. Boyuta geçiliyormuş gibi anlatmanız da komik, yeni evliler sevişiyorlar yazmışsınız sağolun ya bilmiyorduk sizin demenizle öğrendik bunu. Ama konuyla hiçbir alâkası yok. Kız kardeşin sevişirken yarıda bırakıp beni arasın diye bir talebi yok çünkü.

Aile bağları kuvvetli olan biri şu cümleyi kurmaz zaten:
"Yani düşününce ben de evlenmeden önce her gün ailemle konuşurdum şimdi 3 günde bir ararsam şükrediyorlar. Arayamam kimse kusura bakmasın. Önceliklerim var."

Ben evlensem de kız kardeşim ve annem her zaman önceliklerim arasında kalacak. Bu eşimi ve kurduğum ailemi ihmal ediyorum anlamına gelmez ama.

Günde 1 kez konuşmak da gayet yeterli konu sahibesi, ne istiyorsun anlamadım L lal38
Yorumun için teşekkür ederim . Hislerimi anlayabilmişsin. Ben zaten özel zamanları olduğu için zırt pırt arama yapmıyorum . Eskisi gibi kolay ulaşılabilr olmaması sanki aramıza mesafe girmiş gibi hissine yol açıyor. Zamanla buna alışırım diye düşünüyorum.
 
Ailemi 3 günde bir arayınca ihmal etmiş olmuyorum ve hatta bu durum kök aileme bağlı olmadığımı da göstermiyor. Evlenince beşinci boyuta geçmek gibi bir durum da söz konusu değil.

Ailemi geride bırakmış değilim nereden çıkardınız? Evli misiniz onu bile bilmiyorum. Hele bir çocuk olsun ondan sonra elinize telefon bile alamıyorsunuz. Öncelikler elbette değişmeli zaten bu yüzden burda çok kadın kocam ailesinden kopamıyor diye konu açıyor.

Önceliğim eşim ve çocuğum. Beni herkes arayabilir, müsaitsen açarım değilsem açmam lakin ben her gün ablamı, abimi, annemleri arayamam. Bu onları sevmediğim anlamına gelmez. Sağlıklı olan da budur. Her gün konuşmak zorunda değiliz. Zira her gün hayatımızda olup biteni kök aileye anlatmak da doğru değil. Naber nasılsın diye sormak için ya da boş boş dedikodu yapmak için de her gün konuşmaya gerek yok.

Çocuk olunca zaten kocaya bile vakit kalmıyor. Burada bahsedilen şey küçük çocuğu veya bebeği olan kadınlar değil.

"Sağlıklı olan da budur. Her gün konuşmak zorunda değiliz. Zira her gün hayatımızda olup biteni kök aileye anlatmak da doğru değil. Naber nasılsın diye sormak için ya da boş boş dedikodu yapmak için de her gün konuşmaya gerek yok."

Bu ailenizle sağlıksız bir ilişkinizin olduğunu gösteriyor bana göre de, sizin sağlıklı bulduğunuz şey başkasına sağlıksız gelebiliyor gördüğünüz gibi. Kök aileyle her konuşulduğunda dedikodu yapılan bir ortamda büyümüşsünüz, o yüzden sevgiyi ve muhabbeti bununla sınırlı sanıyorsunuz. Biz her daim birbiriyle geyik yapabilen bir aileyiz mesela. O muhabbetin lezzetini bilmeyen kişilerin hayatının merkezine sadece kocayı ve kocanın ailesini koyması çok normal
 
Bu ailenizle sağlıksız bir ilişkinizin olduğunu gösteriyor bana göre de, sizin sağlıklı bulduğunuz şey başkasına sağlıksız gelebiliyor gördüğünüz gibi. Kök aileyle her konuşulduğunda dedikodu yapılan bir ortamda büyümüşsünüz, o yüzden sevgiyi ve muhabbeti bununla sınırlı sanıyorsunuz. Biz her daim birbiriyle geyik yapabilen bir aileyiz mesela. O muhabbetin lezzetini bilmeyen kişilerin hayatının merkezine sadece kocayı ve kocanın ailesini koyması çok normal
Ooo gerçekten mükemmel tespitler 👌 teşekkür ederim farkındalığım arttı sayenizde. Biz hiç geyik yapmayız o ne demek?
 
yani burda bir derdimi anlatmışım. Gayet mantıklı yorumlar varken sizin yaptığınız yorum şekli gereksiz.
Hayatta her zaman sizi poh pohlayanlar olacaktır,bazen en iyi dost gerçekleri yüzünüze tokat gibi çarpanlardır.Sizi uyandırır gerçekleri süslemeden önünüze serer ...
 
Çocuk olunca zaten kocaya bile vakit kalmıyor. Burada bahsedilen şey küçük çocuğu veya bebeği olan kadınlar değil.
Şu cümlelerinize özellikle cevap vermek istedim. Aile olmak için çocuk şart değil. Eş olmak yeterlidir. Haliyle vakit kalmama kıstası çocukla sınırlı değildir. Sağlıklı olan, bireylerin özel alanlarına saygı duymaktır. Sizin her gün ablanızla konuşuyor olmanız da bana ve başkalarına sağlıklı gelmeyebilir fakat bunu dile getirip eleştirmem zira evli olan ablanız böyle tercih ediyorsa saygı duyarım. Siz böyle karar verdiğiniz için değil, ablanız böyle karar verdiği için saygı duyarım zira evli olan ablanızmış.

Fakat yazdığım yorumdan yola çıkarak ailemle olan ilişkimi yorumlamak sizin haddinize değil. Zira ben bireysel alana saygı mantığı ile büyütüldüm. Ailem emekli, bütün gün boş vakit yaratabilirler kendilerine. Ancak ben çalışan bir insanım, ilgilenmem gereken bir evim, bir ailem var. Hal böyleyken elbette her gün ailemi arayamam. Muhabbetin lezzetini bilmemek gibi yorumlar çok anlamsız benim için. Her ailenin dinamiği farklı haliyle kardeşler arasındaki dinamik de farklı. Doğu kültüründeki kardeş bağlarıyla Avrupa kültüründeki kardeş bağlarını da karşılaştıralım sizin mantığınıza göre.


Burda her gün ailesini her gün arayan adamlardan şikayet eden kadınlar konu açıyor. Az çok denk gelmişsinizdir. Bu mantıkla ilerlerseniz o adamları da eleştirmemeniz gerekir ya da başınıza gelirse saygı duyarsınız.

Aileyle konuşmanın dedikodudan ibaret olduğu gibi bir kanıya varmışsınız yazdıklarımdan. Eğer bir sosyal hayatınız yoksa, çalışma hayatınız yoksa, aileniz veya siz her gün yeni bir aktivite yapmıyorsanız, yeni bir yer görmüyor ya da yeni bir deneyim edinmiyorsanız üzgünüm ama konuşmalar dedikodudan öteye gitmez diye düşünüyorum. Zira ben ailem ve arkadaşlarımla yaptığım görüşmelerde yeni deneyimlerimi anlatmaktan keyif alırım. Aynı şekilde farklı deneyimler dinlemeyi de severim.
 
Burda her gün ailesini her gün arayan adamlardan şikayet eden kadınlar konu açıyor. Az çok denk gelmişsinizdir. Bu mantıkla ilerlerseniz o adamları da eleştirmemeniz gerekir ya da başınıza gelirse saygı duyarsınız.

Aileyle konuşmanın dedikodudan ibaret olduğu gibi bir kanıya varmışsınız yazdıklarımdan. Eğer bir sosyal hayatınız yoksa, çalışma hayatınız yoksa, aileniz veya siz her gün yeni bir aktivite yapmıyorsanız, yeni bir yer görmüyor ya da yeni bir deneyim edinmiyorsanız üzgünüm ama konuşmalar dedikodudan öteye gitmez diye düşünüyorum. Zira ben ailem ve arkadaşlarımla yaptığım görüşmelerde yeni deneyimlerimi anlatmaktan keyif alırım. Aynı şekilde farklı deneyimler dinlemeyi de severim.

Her gün ailesini arayan erkekleri ben eleştirmiyorum ki. Benim erkek arkadaşım da her gün annesiyle uzun uzun konuşuyor, bunu eleştirenlere söyleyin lütfen.

Benim annem 60 yaşında, artık genç değil ve üstüne panik atağı var, bunun da üstüne İstanbul gibi bir deprem bölgesinde yaşıyor, bugün var yarın yok hayatımızdaki çoğu insan. Ve bu kişi benim annemse ben onu her gün aramak için sizin söylediğiniz gibi "Arayamam kimse kusura bakmasın. Önceliklerim var. Haftada 1 yeter" diyemem. Beni bu yaşa getirmek için hep yanımdaydı ve hayatımın ilk 28 senesi onunla da kız kardeşimle de hiç ayrılmadık biz. Evlenince bu bağ neden ve nasıl haftada 1 konuşmaya kadar düşmeli? Erkeklere de güven olmaz bu arada, onlardan bir tekme yeyince gene o anneye kız kardeşe koşuyor bu tipler yine.

Ben sizin bu yorumunuza yazdım cevabını yoksa konu sahibinin ablasıyla görüşme sıklığı çok iyi, yeni evli olmasına rağmen günde 1 kere arıyormuş daha ne yapsın kız. Konu sahibi zamanla alışır ablasının bu durumuna, veya evlenir o da anlar
 
Her gün ailesini arayan erkekleri ben eleştirmiyorum ki. Benim erkek arkadaşım da her gün annesiyle uzun uzun konuşuyor, bunu eleştirenlere söyleyin lütfen.

Benim annem 60 yaşında, artık genç değil ve üstüne panik atağı var, bunun da üstüne İstanbul gibi bir deprem bölgesinde yaşıyor, bugün var yarın yok hayatımızdaki çoğu insan. Ve bu kişi benim annemse ben onu her gün aramak için sizin söylediğiniz gibi "hiç uğraşamam valla, haftada 1 yeter" diyemem. Beni bu yaşa getirmek için hep yanımdaydı ve hayatımın ilk 28 senesi onunla da kız kardeşimle de hiç ayrılmadık biz. Evlenince bu bağ neden ve nasıl haftada 1 konuşmaya kadar düşmeli? Erkeklere de güven olmaz bu arada, onlardan bir tekme yeyince gene o anneye kız kardeşe koşuyor bu tipler de
Evlenince aradaki bağın haftada bire düşmesi tamamen sizin yorumunuz. Siz aradaki bağ diyorsunuz biz telefonla konuşmaktan bahsediyoruz. Herhalde siz 3 günde bir yapılan telefon konuşması dışında görüşmüyoruz ya da konuşmuyoruz şeklinde yorumluyorsunuz aramızdaki ilişkiyi.

Konu sadece erkeklerle ya da evlilikle de sınırlı değil. Bağlılık ve bağımlılık farklı şeyler, aynı frekansta değiliz sizinle. Ailem sayesinde çok güzel bir eğitim alıp iyi bir meslek sahibi oldum. 18 yaşına gelince bütün kardeşlerim evden ayrıldık. Üniversiteye gittik, çalıştık, evlendik. Ailemiz bizi büyütme ve yetiştirme sorumluluğunu yerine getirdi ve hiçbir zaman hiçbirimizden karşılık beklemedi. Sağlıklı olan onlara borçlu hissetmek mi? Yani kusura bakmayın ama 28 yıl aile evinden çıkmamış bir insan olmayı da ben anlayamam.

Bu mantıkla büyüyen insanlar evlilik hayatlarında çok zorluk yaşıyor. Sürekli beklentilere cevap vermek zorunda hissediyorlar kendilerini. Ayrıca kimse bir gün boşanırım diye evlenmiyor, tekme yiyince aileye koşmak falan çok saçma yorumlar. Maddi özgürlüğü olan bir kadın olarak boşanmak konusunda böyle bir korkum yok.

Evli misiniz bilmiyorum ama lütfen yorumlarınızı kendinize saklayın. Kimse kimseye ailene sırtını dön, artık onları yok say, zor zamanlarında yanında olma demedi. İnsanlar her gün ailelerini aramak zorunda değil. Bazen her gün olur bazen bir hafta olur. Belli bir sınırı ya da kuralı yok. Benim aile dinamiğim 3 günde bir telefonlaşmaya yetiyor. Acil bir durum olursa farklı. Geri kalan zamanda herkesin rutini var. Evet her gün arayamam. Gün gelecek ölecekler diye de diken üstünde yaşayamam. Onların da yaşamasını istemem. Zira onlar 10 sene daha yaşayabilir, belki ben bugün ölürüm. Yani böyle saçma bir mantık olur mu?

Siz alıştığınız şekilde devam edersiniz. Sizin normaliniz o. Bizim normalimiz bu.

Konu sahibinin normali farklıymış, ablası evlenince telefonları azaltmış. Demek ki farklı bir dinamik var artık. Saygı duymaktan başka çaresi yok.
 
Evlenince aradaki bağın haftada bire düşmesi tamamen sizin yorumunuz. Siz aradaki bağ diyorsunuz biz telefonla konuşmaktan bahsediyoruz. Herhalde siz 3 günde bir yapılan telefon konuşması dışında görüşmüyoruz ya da konuşmuyoruz şeklinde yorumluyorsunuz aramızdaki ilişkiyi.

Konu sadece erkeklerle ya da evlilikle de sınırlı değil. Bağlılık ve bağımlılık farklı şeyler, aynı frekansta değiliz sizinle. Ailem sayesinde çok güzel bir eğitim alıp iyi bir meslek sahibi oldum. 18 yaşına gelince bütün kardeşlerim evden ayrıldık. Üniversiteye gittik, çalıştık, evlendik. Ailemiz bizi büyütme ve yetiştirme sorumluluğunu yerine getirdi ve hiçbir zaman hiçbirimizden karşılık beklemedi. Sağlıklı olan onlara borçlu hissetmek mi? Yani kusura bakmayın ama 28 yıl aile evinden çıkmamış bir insan olmayı da ben anlayamam.

Bu mantıkla büyüyen insanlar evlilik hayatlarında çok zorluk yaşıyor. Sürekli beklentilere cevap vermek zorunda hissediyorlar kendilerini. Ayrıca kimse bir gün boşanırım diye evlenmiyor, tekme yiyince aileye koşmak falan çok saçma yorumlar. Maddi özgürlüğü olan bir kadın olarak boşanmak konusunda böyle bir korkum yok.

Evli misiniz bilmiyorum ama lütfen yorumlarınızı kendinize saklayın. Kimse kimseye ailene sırtını dön, artık onları yok say, zor zamanlarında yanında olma demedi. İnsanlar her gün ailelerini aramak zorunda değil. Bazen her gün olur bazen bir hafta olur. Belli bir sınırı ya da kuralı yok. Benim aile dinamiğim 3 günde bir telefonlaşmaya yetiyor. Acil bir durum olursa farklı. Geri kalan zamanda herkesin rutini var. Evet her gün arayamam. Gün gelecek ölecekler diye de diken üstünde yaşayamam. Onların da yaşamasını istemem. Zira onlar 10 sene daha yaşayabilir, belki ben bugün ölürüm. Yani böyle saçma bir mantık olur mu?

Siz alıştığınız şekilde devam edersiniz. Sizin normaliniz o. Bizim normalimiz bu.

Konu sahibinin normali farklıymış, ablası evlenince telefonları azaltmış. Demek ki farklı bir dinamik var artık. Saygı duymaktan başka çaresi yok.

Ailesiyle her gün telefonda konuşuyor diye evlilik hayatında neden zorluk yaşasın bir insan? Kezban ve kıskanç bir eşi varsa eşini annesi ve kardeşlerinden kıskanıyorsa sorun olur evet. Misal Türk kadınları, İranlı kadınlar..

"Benim aile dinamiğim 3 günde bir telefonlaşmaya yetiyor. " Onu anladık zaten, aile dinamiğiniz bu kadar. Eee? Neyi tartışıyoruz burda. Bana göre evlenince kök ailesine kasıtlı mesafe koyan insandan bir cacık olmaz. Zorunluluk hali olur çocuk vs o ayrı
 
M Mehlika68
Okuduğunu anlamayan insanlarla iletişim kurmak ne kadar zormuş bir kez daha anladım. Beni alıntılayıp cevap yazmayın lütfen.
M Mehlika68
2 kardeşim var keşke tek çocuk olsaydım 😊söyleyeceklerim bu kadar. Kardeş çoğu zaman destek değil maddi ve manevi payına düşenin bölünmesi anlamına geliyor. Kız olan canım ciğerim ama erkek olan keşke olmasaydı
Aile bağları güçlü olana da bakın hele.
 
Son düzenleme:
Çok normal canım ya, insan evlenince bir feleği şaşıyor, yoğundur yani, adapte olması zaman alır.
 
Elbette ablanın öncelikleri değişti artık. Bir aylık evliymiş daha. Her gün konuşup ne yapacaksınız? Müsade edin insanlara biraz alan açın. Onun artık önceliği eşi ve kendi evi. Eşiyle sevişiyordur. Film izliyorlardır. Yemek yapıyordur, temizlik yapıyordur. Geziyorlardır. Kahve içiyorlardır. Rahat bırakın yahu insanları 🤦🏻‍♀️

Yani düşününce ben de evlenmeden önce her gün ailemle konuşurdum şimdi 3 günde bir ararsam şükrediyorlar. Arayamam kimse kusura bakmasın. Önceliklerim var.
Ben bekarım. Evde tek yaşadığım zamanlarda bile ailemi her gün aramadım. Çünkü konuşmayı seven biri değilim. Hem her gün her gün ne anlatayım ki?
 
Ablacğın yepyenı bı hayata başladı . Düzenine alışacak. Oturtacak. Günde 1 kez araması bence ideal. Artık onun kendi ailesi evi var. Ayrıca eşi iyi bi insandır mesafeyi seven bi insan olabılır. Benim eşimde öyle. Bunu siz detaylıca bilemezsiniz, bilmeniz de gerekmez. İleride kendi yuvanıza uçtuğunuzda anlayacaksınız🌺
 
M Mehlika68
Okuduğunu anlamayan insanlarla iletişim kurmak ne kadar zormuş bir kez daha anladım. Beni alıntılayıp cevap yazmayın lütfen.

Aile bağları güçlü olana da bakın hele.

Tüm ailenin başına bela olan hayırsız erkek kardeşimin konuyla zerre alakası yok zira kendisi evlat olsa sevilmez. Burada aramızın iyi olduğu ve vefa duygumuzun kaybolmadığı aile fertlerinden bahsediyoruz. Bu ayrımı idrak edememeniz bence benim problemim değil
 
Tüm ailenin başına bela olan hayırsız erkek kardeşimin konuyla zerre alakası yok zira kendisi evlat olsa sevilmez. Burada aramızın iyi olduğu ve vefa duygumuzun kaybolmadığı aile fertlerinden bahsediyoruz. Bu ayrımı idrak edememeniz bence benim problemim değil
Mal mülk bölünecek diye keşke tek çocuk olsaydım diyen ve kardeşlik ile ilgili, evli olmadığı halde evlilik hayatıyla ilgili ahkam kesen birini daha fazla ciddiye alamayacağım. Erkek kardeşinizin hayırsız olması da ebeveynlerinizin sorunu.

İdrak konusunda sıkıntı yaşayan sizsiniz. Alıntılamayın diyorum yine devam ediyorsunuz.
 
Mal mülk bölünecek diye keşke tek çocuk olsaydım diyen ve kardeşlik ile ilgili, evli olmadığı halde evlilik hayatıyla ilgili ahkam kesen birini daha fazla ciddiye alamayacağım. Erkek kardeşinizin hayırsız olması da ebeveynlerinizin sorunu.

İdrak konusunda sıkıntı yaşayan sizsiniz. Alıntılamayın diyorum yine devam ediyorsunuz.

Benim eski mesajlarımı bulup da alıntılayan sizsiniz yalnız. Muhabbet son bulmuş, 2-3 saat sonra tekrardan bir şeyler yazarak hortlatıyorsunuz. Kız kardeşim canım ciğerimdir ve onunla bağım kopmaz diye kaç mesajımda yazmışım, görmemeniz, veya yanlış çıkarımda bulunmak için görüp de umursamamanız benim problemim mi? Kendinizle ilgili sorunlarınızı bana saldırarak çözemezsiniz
 
Benim eski mesajlarımı bulup da alıntılayan sizsiniz yalnız. Muhabbet son bulmuş, 2-3 saat sonra tekrardan bir şeyler yazarak hortlatıyorsunuz. Kız kardeşim canım ciğerimdir ve onunla bağım kopmaz diye kaç mesajımda yazmışım, görmemeniz, veya yanlış çıkarımda bulunmak için görüp de umursamamanız benim problemim mi? Kendinizle ilgili sorunlarınızı bana saldırarak çözemezsiniz
Yahu konu sahibine yazdığım yorumu alıntıladınız, bana saldırdınız, benim kendimle ve kendi hayatımla ilgili yazdığım şeyi kişiselleştirip abuk sabuk konuştunuz. Hala konuşuyorsunuz, bir dediğiniz bir dediğinizi tutmuyor. Evli bile değilken evlilikle ilgili yorum yapıyorsunuz, düzgünce insan gibi yazıyorum hala kişisel algılayıp saldırmaya devam ediyorsunuz. Her yorumun sonunda bana ya da aileme haddiniz olmadan hakaret ediyorsunuz.

Bu ne saygısızlık?

Düzgün konuşmayı bilmiyorsanız hiç konuşmayın. Okuduğunuzu anlamıyorsanız o da sizin sorununuz. Yeter yani. Vaktimi almayın daha fazla.
 
Elbette ablanın öncelikleri değişti artık. Bir aylık evliymiş daha. Her gün konuşup ne yapacaksınız? Müsade edin insanlara biraz alan açın. Onun artık önceliği eşi ve kendi evi. Eşiyle sevişiyordur. Film izliyorlardır. Yemek yapıyordur, temizlik yapıyordur. Geziyorlardır. Kahve içiyorlardır. Rahat bırakın yahu insanları 🤦🏻‍♀️

Yani düşününce ben de evlenmeden önce her gün ailemle konuşurdum şimdi 3 günde bir ararsam şükrediyorlar. Arayamam kimse kusura bakmasın. Önceliklerim var.

Evlenince kendi ailemiz var diye kök ailemizle konuşmamız haftada 1'e düşecek diye bir şart yok. Siz 3 günde 1 arayınca şükür ediyorlarmış demek ki ailenize çok bağlı değildiniz, ama herkesin aile yapıları da sizinki gibi değil. Kız kardeşim evlendi ve hâlâ her gün konuşuruz. Evlenince başka bir boyutta 5. Boyuta geçiliyormuş gibi anlatmanız da komik, yeni evliler sevişiyorlar yazmışsınız sağolun ya bilmiyorduk sizin demenizle öğrendik bunu. Ama konuyla hiçbir alâkası yok. Kız kardeşin sevişirken yarıda bırakıp beni arasın diye bir talebi yok çünkü.

Aile bağları kuvvetli olan biri şu cümleyi kurmaz zaten:
"Yani düşününce ben de evlenmeden önce her gün ailemle konuşurdum şimdi 3 günde bir ararsam şükrediyorlar. Arayamam kimse kusura bakmasın. Önceliklerim var."

Ben evlensem de kız kardeşim ve annem her zaman önceliklerim arasında kalacak. Bu eşimi ve kurduğum ailemi ihmal ediyorum anlamına gelmez ama.

Günde 1 kez konuşmak da gayet yeterli konu sahibesi, ne istiyorsun anlamadım L lal38

Ailemi 3 günde bir arayınca ihmal etmiş olmuyorum ve hatta bu durum kök aileme bağlı olmadığımı da göstermiyor. Evlenince beşinci boyuta geçmek gibi bir durum da söz konusu değil.

Ailemi geride bırakmış değilim nereden çıkardınız? Evli misiniz onu bile bilmiyorum. Hele bir çocuk olsun ondan sonra elinize telefon bile alamıyorsunuz. Öncelikler elbette değişmeli zaten bu yüzden burda çok kadın kocam ailesinden kopamıyor diye konu açıyor.

Önceliğim eşim ve çocuğum. Beni herkes arayabilir, müsaitsen açarım değilsem açmam lakin ben her gün ablamı, abimi, annemleri arayamam. Bu onları sevmediğim anlamına gelmez. Sağlıklı olan da budur. Her gün konuşmak zorunda değiliz. Zira her gün hayatımızda olup biteni kök aileye anlatmak da doğru değil. Naber nasılsın diye sormak için ya da boş boş dedikodu yapmak için de her gün konuşmaya gerek yok.

Ayrıca sadece sevişmek konusuna dikkat çekmeniz de enteresan. Çünkü evlilik birliği içerisinde yapılan diğer şeylerden de bahsetmiştim. Zira bunlar zaman alan şeyler.

Çocuk olunca zaten kocaya bile vakit kalmıyor. Burada bahsedilen şey küçük çocuğu veya bebeği olan kadınlar değil.

"Sağlıklı olan da budur. Her gün konuşmak zorunda değiliz. Zira her gün hayatımızda olup biteni kök aileye anlatmak da doğru değil. Naber nasılsın diye sormak için ya da boş boş dedikodu yapmak için de her gün konuşmaya gerek yok."

Bu ailenizle sağlıksız bir ilişkinizin olduğunu gösteriyor bana göre de, sizin sağlıklı bulduğunuz şey başkasına sağlıksız gelebiliyor gördüğünüz gibi. Kök aileyle her konuşulduğunda dedikodu yapılan bir ortamda büyümüşsünüz, o yüzden sevgiyi ve muhabbeti bununla sınırlı sanıyorsunuz. Biz her daim birbiriyle geyik yapabilen bir aileyiz mesela. O muhabbetin lezzetini bilmeyen kişilerin hayatının merkezine sadece kocayı ve kocanın ailesini koyması çok normal

Ooo gerçekten mükemmel tespitler 👌 teşekkür ederim farkındalığım arttı sayenizde. Biz hiç geyik yapmayız o ne demek?

Şu cümlelerinize özellikle cevap vermek istedim. Aile olmak için çocuk şart değil. Eş olmak yeterlidir. Haliyle vakit kalmama kıstası çocukla sınırlı değildir. Sağlıklı olan, bireylerin özel alanlarına saygı duymaktır. Sizin her gün ablanızla konuşuyor olmanız da bana ve başkalarına sağlıklı gelmeyebilir fakat bunu dile getirip eleştirmem zira evli olan ablanız böyle tercih ediyorsa saygı duyarım. Siz böyle karar verdiğiniz için değil, ablanız böyle karar verdiği için saygı duyarım zira evli olan ablanızmış.

Fakat yazdığım yorumdan yola çıkarak ailemle olan ilişkimi yorumlamak sizin haddinize değil. Zira ben bireysel alana saygı mantığı ile büyütüldüm. Ailem emekli, bütün gün boş vakit yaratabilirler kendilerine. Ancak ben çalışan bir insanım, ilgilenmem gereken bir evim, bir ailem var. Hal böyleyken elbette her gün ailemi arayamam. Muhabbetin lezzetini bilmemek gibi yorumlar çok anlamsız benim için. Her ailenin dinamiği farklı haliyle kardeşler arasındaki dinamik de farklı. Doğu kültüründeki kardeş bağlarıyla Avrupa kültüründeki kardeş bağlarını da karşılaştıralım sizin mantığınıza göre.


Burda her gün ailesini her gün arayan adamlardan şikayet eden kadınlar konu açıyor. Az çok denk gelmişsinizdir. Bu mantıkla ilerlerseniz o adamları da eleştirmemeniz gerekir ya da başınıza gelirse saygı duyarsınız.

Aileyle konuşmanın dedikodudan ibaret olduğu gibi bir kanıya varmışsınız yazdıklarımdan. Eğer bir sosyal hayatınız yoksa, çalışma hayatınız yoksa, aileniz veya siz her gün yeni bir aktivite yapmıyorsanız, yeni bir yer görmüyor ya da yeni bir deneyim edinmiyorsanız üzgünüm ama konuşmalar dedikodudan öteye gitmez diye düşünüyorum. Zira ben ailem ve arkadaşlarımla yaptığım görüşmelerde yeni deneyimlerimi anlatmaktan keyif alırım. Aynı şekilde farklı deneyimler dinlemeyi de severim.

Her gün ailesini arayan erkekleri ben eleştirmiyorum ki. Benim erkek arkadaşım da her gün annesiyle uzun uzun konuşuyor, bunu eleştirenlere söyleyin lütfen.

Benim annem 60 yaşında, artık genç değil ve üstüne panik atağı var, bunun da üstüne İstanbul gibi bir deprem bölgesinde yaşıyor, bugün var yarın yok hayatımızdaki çoğu insan. Ve bu kişi benim annemse ben onu her gün aramak için sizin söylediğiniz gibi "Arayamam kimse kusura bakmasın. Önceliklerim var. Haftada 1 yeter" diyemem. Beni bu yaşa getirmek için hep yanımdaydı ve hayatımın ilk 28 senesi onunla da kız kardeşimle de hiç ayrılmadık biz. Evlenince bu bağ neden ve nasıl haftada 1 konuşmaya kadar düşmeli? Erkeklere de güven olmaz bu arada, onlardan bir tekme yeyince gene o anneye kız kardeşe koşuyor bu tipler yine.

Ben sizin bu yorumunuza yazdım cevabını yoksa konu sahibinin ablasıyla görüşme sıklığı çok iyi, yeni evli olmasına rağmen günde 1 kere arıyormuş daha ne yapsın kız. Konu sahibi zamanla alışır ablasının bu durumuna, veya evlenir o da anlar

Ailesiyle her gün telefonda konuşuyor diye evlilik hayatında neden zorluk yaşasın bir insan? Kezban ve kıskanç bir eşi varsa eşini annesi ve kardeşlerinden kıskanıyorsa sorun olur evet. Misal Türk kadınları, İranlı kadınlar..

"Benim aile dinamiğim 3 günde bir telefonlaşmaya yetiyor. " Onu anladık zaten, aile dinamiğiniz bu kadar. Eee? Neyi tartışıyoruz burda. Bana göre evlenince kök ailesine kasıtlı mesafe koyan insandan bir cacık olmaz. Zorunluluk hali olur çocuk vs o ayrı

Evlenince aradaki bağın haftada bire düşmesi tamamen sizin yorumunuz. Siz aradaki bağ diyorsunuz biz telefonla konuşmaktan bahsediyoruz. Herhalde siz 3 günde bir yapılan telefon konuşması dışında görüşmüyoruz ya da konuşmuyoruz şeklinde yorumluyorsunuz aramızdaki ilişkiyi.

Konu sadece erkeklerle ya da evlilikle de sınırlı değil. Bağlılık ve bağımlılık farklı şeyler, aynı frekansta değiliz sizinle. Ailem sayesinde çok güzel bir eğitim alıp iyi bir meslek sahibi oldum. 18 yaşına gelince bütün kardeşlerim evden ayrıldık. Üniversiteye gittik, çalıştık, evlendik. Ailemiz bizi büyütme ve yetiştirme sorumluluğunu yerine getirdi ve hiçbir zaman hiçbirimizden karşılık beklemedi. Sağlıklı olan onlara borçlu hissetmek mi? Yani kusura bakmayın ama 28 yıl aile evinden çıkmamış bir insan olmayı da ben anlayamam.

Bu mantıkla büyüyen insanlar evlilik hayatlarında çok zorluk yaşıyor. Sürekli beklentilere cevap vermek zorunda hissediyorlar kendilerini. Ayrıca kimse bir gün boşanırım diye evlenmiyor, tekme yiyince aileye koşmak falan çok saçma yorumlar. Maddi özgürlüğü olan bir kadın olarak boşanmak konusunda böyle bir korkum yok.

Evli misiniz bilmiyorum ama lütfen yorumlarınızı kendinize saklayın. Kimse kimseye ailene sırtını dön, artık onları yok say, zor zamanlarında yanında olma demedi. İnsanlar her gün ailelerini aramak zorunda değil. Bazen her gün olur bazen bir hafta olur. Belli bir sınırı ya da kuralı yok. Benim aile dinamiğim 3 günde bir telefonlaşmaya yetiyor. Acil bir durum olursa farklı. Geri kalan zamanda herkesin rutini var. Evet her gün arayamam. Gün gelecek ölecekler diye de diken üstünde yaşayamam. Onların da yaşamasını istemem. Zira onlar 10 sene daha yaşayabilir, belki ben bugün ölürüm. Yani böyle saçma bir mantık olur mu?

Siz alıştığınız şekilde devam edersiniz. Sizin normaliniz o. Bizim normalimiz bu.

Konu sahibinin normali farklıymış, ablası evlenince telefonları azaltmış. Demek ki farklı bir dinamik var artık. Saygı duymaktan başka çaresi yok.


Şöyle baştan sonra özellikle koyuyorum ki kendisiyle sorunu olan kimmiş anlayalım hep beraber. Ne aile ilişkimin sağlıksız olduğu kaldı, ne cacıklığım.

Ondan sonra “mesajımı alıntılıyorsun hüüü” demeyi biliyorsunuz. Sizin gibi bir insanla muhatap olmak zorunda kaldığım için gerçekten üzgünüm.
 
Back
X