Bir kaç akrep bayanının iftiraya maruz kaldıklarını arkalarından kuyu kazıldıklarına şahit oldum.bence akrepler şeytan değil bilakis melektirler kendilerine verirler zararı kimseye değil.neden sevilmiyoruz istenmiyoruz etrafımız da sahtelikler var? Yoksa biz mi sahteyiz.bir akrebi ancak akrep anlar diyorum mesajlarınızı bekliyorum
Şahsen kuyularının kazılması bölümüne ben de dahilim.
Hem de 'kardeşim' dediğim, haftanın 3-4 günü aynı evde yaşadığımız, ailelerimizin bizi bir gördüğü, birbirimizin evinde yataklarımızın, kıyafetlerimizin hazır olduğu maalesef dostum tarafından...
Ve işin ilginç yanı, hiçbir şekilde karşıklık vermiyorum.
Bütün arkadaşlarımızın onun doldurmasıyla sırt çevirmesine, ailesinin artık ailemle görüşmeyi kesmesine, en özel günlerimde beni yalnız bırakmalarına, canımı acıtmak için her türlü gerek sosyal ağlar gerekse arkadaş görüşmelerinde tabiri caizse 'hakkımda yardırmalarına', hakaretvari konuşmalarına rağmen halen cevap ya da tepki vermiyorum.
Arayıp da ne oldu, niye bana böyle davranıyorsunuz diye bile sormuyorum.
Nerede kaldı akrebin şeytanlığı acaba?
Çıkmış adımız 9'a inmez 8'e.
Canımız acıtıldığında şeytana döndüğümüz doğdurur ancak bu yüzümüzün çıkması için sadece sevdiklerimize zarar gelmesi gerekir.
Kalbimizdeki kıymetlerin tırnağının kopmasına sebep olanların fitil fitil burnundan getiririz doğrudur.
Yoksa kendimiz için kılımızı oynatmaz, her şeye tamam der ve sadece içimize atar, ağlar da ağlarız bir başımıza.
Böyle şeytanlık herkesin başına...