Amnios Sıvısı, Bebeğin Suyu, Bebeğin Su Kesesi

Caddy

Guru
Pro Üye
28 Mart 2012
8.170
2.001
Amniyotik keseyi dolduran amniyon sıvısının sağlıklı bir gebelik ve fetus gelişimi için büyük önemi vardır. Normalde fetus bir zar tabakası tarafından kaplanan kese içinde bulunur. Bu keseye amniyon kesesi, çevreleyen zara amniyon zarı, içindeki sıvıya ise amniyon sıvısı adı verilir ve embriyonel gelişimin ilk evrelerinden itibaren amniyon epitelinden salınır. Bu sıvı amniyon ve koryon adı verilen zarlarla çevrilidir ve gebelikte oldukça önemli işlevleri olan dinamik bir sıvıdır. .

Amnios sıvısının görevi nedir?

Amniyon kesesi, gelişen fetusu dış tesirlere karşı korur ve içerdiği sıvı fetusun rahat hareket etmesine olanak sağladığından kas-iskelet sisteminin gelişmesine yardımcı olur. Fetus, amniyon sıvısı içinde yüzer. Bu haliyle güvenli bir şekilde anne rahminde hareket etme olanağı bulur. Sıvıya herhangi bir yönden gelen basınç, küresel olarak her tarafa eşit olarak yayılır, böylece fetus olumsuz etkilerden bir şekilde korunmuş olur. Örneğin anne koşsa da, fetus bu koşuyla oluşan sarsıntıdan hiç etkilenmez.

Amiyon sıvısı, fetusun orantılı büyümesini sağlar ve amniyon zarının fetusa ve fetus üzerine yapışmasını önler. Doğumda miyometriyum kasılmaları ile hidrolik basınç farkı oluşturarak doğum mekanizmasına yardım eder. Travmalara karşı koruyucu olarak yumuşak bir yastık görevi görür. Fetusun normal fonksiyonları, büyüme ve gelişimi ve rahat hareket etmesi için amniyon sıvısı gereklidir. Amniyon sıvısı aynı zamanda fetus ve anne arasında su ve madde alışverişine sahne olan bir yol kavşağına da benzetilmektedir .

Amniyos sıvısının bebeğe sağladığı imkanlar neledir?

Fetus, amniyon sıvısı ile, bir anlamda dış dünyaya alışmak için egzersiz yapar ve düzenli olarak bu sıvıyı içer. Bu sayede dili acı, tatlı , tuzlu ve ekşiyi algılamaya başlar. Bir süre sonra tükürük bezleri de harekete geçer. Ayrıca fetusun içtiği amniyon sıvısı; hem bağırsakları emilim işine hazırlamakta, hem de aynı sıvının devamlı olarak kandan süzülmesine olanak sağlayıp böbrekleri çalıştırmaktadır. Böbreklerden emilen sıvı da tekrar amniyon sıvısına geri verilmektedir. Ancak bu işlem amniyon sıvısını kirletmez. Çünkü böbrekler, doğumdan sonraki işleyişlerinden farklı olarak fetusun içtiği sıvıyı süzerken steril hale getirecek bir yapıya da sahiptirler. Bu dönemde ayrıca sindirim sisteminin tam olarak hazır olması için, midede sindirim suları salgılanmaya başlar. Yeni oluşan fetusun bağırsaklarında yer alan hücreler, şekerleri ve tuzları birbirinden ayırt edebilme yeteneği kazanır ve bir süre sonra seçilen bu atıklar annenin kanına geri verilir. Böylece hem bağırsaklar hem de böbrekler aktif olarak faaliyete geçmiş olurlar .Amniyon sıvısının fetusa sağladığı bir diğer hayati imkan ise sabit ısının korunmasıdır. Devamlı değişen amniyon sıvısı da belirli bir sıcaklıkta olup fetusun gelişimi açısından ihtiyacı olan ısıyı her tarafa eşit olarak dağıtır .
Anne karnında gelişimini sürdürmekte olan fetus, amniyon sıvısı tarafından korunur. Bu sıvının içinde uzun süre kalması fetusa zarar vermez. Çünkü sıvının olası tahribatına karşı fetusun bedeninde mükemmel bir koruma sistemi oluşturulmuştur. 5. ayda fetusun tüm vücudu renksiz tüycüklerle kaplanır. Bu tüycükler 3-4 ay süresince fetusun vücudunda kalır. Doğumdan önce de hemen hemen fetusun tüm vücudu tüylerle kaplanmış vaziyettedir. Tüycükler sayesinde amniyon sıvısı, fetusun tenine zarar vermemiş olur

Amnios sıvısının anne için ne gibi önemi vardır?

Amniyon sıvısının varlığı (bebeğin su kesesi) anne sağlığı için de önem taşımaktadır. Bu sıvı rahmin boşluklarını doldurur. Bu sayede zamanla büyüyen ve ağırlık kazanan fetus annenin rahmine ağırlık yapmaz. Aksi halde fetus büyüdükçe rahme baskı yapacak, böyle bir durumda da rahim duvarlarının ters baskısı sebebiyle, fetus normal gelişimini tamamlayamayacaktır .


Amniyon sıvısının bileşimi nedir?

Amniyon sıvısı bebeğin suyu, bebeğin su kesesi olmadan bir bebeğin anne karnında gelişmesi mümkün değildir. Amniyon sıvısı; amniyon zarındaki hücreler, desidual hücreler, desidual oluşumlar ve fetusun kendisinden salgılanan sıvılar ile oluşur. Amniyon zarındaki hücreler, proteinden ve büyüme faktörlerinden oluşan zengin bir sıvı ile amniyon sıvısının devamlılığını sağlamada önemli bir yer tutmaktadır. Uterusun perfüzyonu ve decidua parietalis’in amniyon sıvısına katkısı amniyon zarı ve zar hücreleri ile kontrol altında tutulmaktadır. Bu yapılar arasında aminoasit ve oksijen geçişi vardır. Amniyotik kavite içi basınç, amniyon zarı hücrelerini aktive etmekte ve bu hücrelerin katkısını kontrol altında tutmaktadır. Zarlarda sürekli sekresyon ve emilim vardır. Amniyon sıvısı deveranı, kavite içi basıncı kontrol altında tutarak, intrauterin basıncı belirlemektedir. Uterus basıncı ve bu basıncın fetusa yansıması aşamasında amniyotik sıvı tampon görevi görmekte ve dengeyi sağlamaktadır . Amniyon sıvısı; % 99 su, inorganik tuzlar, organik maddeler ve fetustan dökülen epitel hücrelerden oluşur. Organik bileşiklerin yarısı protein diğer yarısı ise karbonhidrat, enzim, yağ, hormon ve pigmentlerden ibarettir.

Amniyon sıvısının hacmi ve bileşimi gebelik ilerledikçe değişir. Amniyotik kavitenin oluşumu gebeliğin 10. haftasına kadar tamamlanır. Başlangıçta bir miktar sıvı amniyotik hücreler tarafından salgılanırsa da erken dönemde amniyon sıvısının çoğu anne doku sıvısından, amniyotik membrandan difüzyonla amniyotik kaviteye ulaşır. Gebeliğin ilk üçayındfa fetal cilt, geçirgen olduğu için amniyon sıvısının çoğu embriyonun plazma volümünden gelir. Gebeliğin ikinci yarısından sonra cildin geçirgenliği giderek azaldığından fetal ekstraselüler sıvının amniyon sıvısına katkısı azalır ve sıvı içinde birkaç lökosit, az miktarda albümin ile diğer organik ve inorganik tuzlar bulunur .

Amnion sıvısı nasıl oluşur, nasıl yapılır?

Amniyon sıvısının, ebeğin suyu, bebeğin su kesesi önemli kaynaklarından bir tanesi de fetusun kendisidir. Fetusun perfüzyonu, umbilikal damarlar ile olur. Erişkindeki gibi belli miktarda sıvının bağırsak boşluklarına girip, tekrar emilmesi söz konusudur. Bu arada bağırsak lümenlerindeki epiteliyal hücreler amniyon sıvısına geçer. Ayrıca, fetal böbreklerin perfüzyonu ve idrar oluşumu da amniyon sıvısının oluşumunda önemlidir. Üriner sistemin boşaltım yollarının içini döşeyen hücreler de, böylece amniyon sıvısına geçmiş olur .Fetus idrarının, amniyon sıvının artmasında önemli rolü vardır.

Amnios sıvısının görünüşü, kıvamı nasıldır?

Amniyon sıvısı koyu kıvamlı değil, su gibi akışkandır. Kendine has özel bir kokusu vardır. Gebeliğin sonunda açık sarı renkli olup, içinde “vernix caseosa” parçacıkları bulunabilir. Doğum yaklaştıkça amniyon sıvısının rengi bulanıklaşır. Fetal kalın bağırsak içeriği olan mekonyumun dışkılanması, amniyotik sıvıyı sarı veya esmer - sarı, kahverengi veya yeşile boyar. Amniyotik sıvı miktarı bol ve mekonyum miktarı azsa yoğunlaşmaz ve ancak hafif boyanır. Bol miktarda mekonyum varlığında sıvı yoğunlaşır ve mekonyum partikülleri görülebilir. Amniyon sıvısının mekonyumla boyanması ve gebelik yaşı arasında çok belirgin bir ilişki olduğu belirtilmektedir .
 
X