Ben biyolojik olarak anne olamadım, kısmet dedim, şikayet etmedim ama Allah beni doğurmadığım bir sürü çocuğa anne olma fırsatıyla ödüllendirdi, beni en çok mutlu eden, iyi ki dediğim bir mesleğim var. İyi ki öğretmenim diyorum ve hep bunu söyleyebilmeyi diliyorum. Bugüne özel bir şeyler söylemek gerekirse,
Annem ve ben çok şanslıyız,
Şükürler olsun ki bu gün de ellerini, pamuk yanaklarını doyasıya öptüm, kokladım (bu güne özel değil, neredeyse her gün yaparım). O da çocuklarıyla olmanın mutluluğunu bir kez daha yaşadı.
Yine de kalbimiz biraz buruk, gözlerimiz biraz nemliydi, bir daha hiç gelemeyecek evlatlarının anıları ve hafızalarından silinmeyen kokularıyla avunmaya çalışan anneler, ancak kabri başında anneleriyle sohbet edebilen evlatlar varken çok da sevinemiyor insan.
Annelikle ödüllendirilmiş tüm şanslı kadınların, bedeninde olmasa bile yüreğinde evlat büyüten, doğurmadan anne olmayı başaran kocaman yürekli kadınların, annelik heyecanı yaşayan adayların, kısacası “ana” olma yüreğine sahip tüm kadınların anneler gününü kutluyorum.