Boşanıyorum kocam beni hiç sevmedi mi

Evli olduğum günden beri sürekli evde dayılanan, efelenen adam gitmiş yerine kedi yavrusu gibi başını tek saniye yukarı kaldırmayan bir adam gelmişti. davaya giderken sadece şundan tedirgindim, her şeyde ‘en büyük benim benden büyük yok’ deme tarzında el kol hareketleri bacaklar 1 metre açık kabadayı gibi artistlik yapan kişi, ‘seni istemiyorum, senden soğudum bitti uzatmayalım( evdeyken de sürekli arsız, yüzsüz git babanın evine ben seni istemiyorum niye gitmiyorsun yüzsüz tarzında sürekli konuşurdu ama gidemezdim hep etrafında dolanırdım küçük kedi yavrusu gibi) ‘ diyen adam, kim bilir davada ne tavırda böbürlene böbürlene davranır da o iğrenç hareketlerini tekrardan görürüm diye çok korkmuyordum. Tabi ki orada bana laf söz söylemeye cesareti olamazdı ama yine de ben onu tanıyorum kimseye saygısı olmayan boşanmayı bile o isteyip o yaptığı için efelenecek bir adam ve ben o iğrençliği bu kadar ay görmeye razı gelmişken bir kere daha kaldıracak gücü kendimde bulamıyordum.


Asla kafasını yerden kaldırmadı boynu bükük gitti uzak noktada oturdu ne ses ne Seda ne el kol hareketleri ne de o yürüyüşteki en büyük benim havaları, asla hiç biri yoktu. Ama ben boşanmaktan o kadar korkan kişi ilk başlarda tabi. Davaya girmeden ve davada dimdiktim sürekli gülesim geliyordu ve içim kıpır kıpırda. Dava 10 dk kadar sürdü. Hakimin sorduklarına net ve gür bi şekilde cevaplarımı verdim.

Kendisinin avukatı abisiydi, benim avukatım yoktu. Abisiyle aram çok iyiydi hiç bir zaman saygımı yitirmedim abi abi diye sürekli sohbet ederdik bir ihtiyacı olursa yardım ederdim o da o şekilde . Bu süreçte ne kadar o da doğru ve haklı davranmasa da evliliğim süresince en mantıklı ve doğruyu konuşan o evdeki dedikoducu kadınlarla asla işi olmayan ve hatta kardeşleri dahi olsa onlardan nefret eden ve onları ciddiye almayan biriydi. Aynı zamanda saygılı ve efendi biri, o ailede sadece bu kişi böyleydi. Davaya o girdi. Dava salonuna girer girmez ben oturdum onlar da karşıya oturdular. Hakim yanlış oturdunuz davalı ve davacı olarak yer değiştirmeniz gerekiyor dedi. Davacı onlar oldukları ve ben davalı olduğum için bu şekilde hakim yer değiştirin dedi ama avukat bey moral sıfır yere doğru bakıyo ve ‘bi şey olmaz otursun o’ benim için böyle dedi hakime. Hakim hayır değiştirin diyince yer değiştirdik. Hakim davada avukat bey bir talebiniz ve söyleyecek bir şeyiniz yok mu dedi iki kere. İkisinde de oflaya puflaya eliyle alnını tutup yüzünü kapatıyor ve yere doğru bakarak hayır dedi kısık sesle. Ve ben biliyorum iyi bir avukat ve özgüvenli sesi gür çıkan biri. Neden bu kadar bu ortamda durmaktan rahatsızdı anlamadım. Davadan da neredeyse koşarak çıkacaktı öylesine bir hışımla ayrıldı gitti. Eski Eşimin üzgün veya sinirli olup olmadığını ya da ne düşündüğünü hiç bi şey anlamadım. Yüzüne dahi bakmadım. Böyle insanın 3. Gözü gibi vi şey vardır ya düz bakarken sağı solu da görür aslında ya da hisseder diyelim. O şekilde farkettiğim kadarı ile ve kız kardeşimin söylemesine göre saç sakal birbirine karışmış zayıflamış baya ve her yere bakımlı şık şık giden traşsız çıkmayan adam bu halde davaya gelmişti.


Bilemiyorum artık dava benim için çok iyi geçti. İnanın nikahımı hatırlamak istemiyorum. Çok kötü bir gündü ağlamalı bağırışlı çağırışlı bir gündü. Boşanma davam bu kadar huzurlu geçti ve içim kıpır kıpırda bilmiyorum nedenini. Ondan nefret bile etmiyorum artık, neden öyle biriyle evlenmişim kafam neredeymiş hiç bilmiyorum ama insanlar bazen hayatta hatalar yapabilir önemli olan o hatalar için pişman olmak değil de o hatalardan doğru dersleri çıkarabilmektir. Umarım ben de doğru dersleri çıkarırım.


Son olarak diyeceğim şu ki Allah’ın adaletine bir kez daha şahit oldum. 9 aydır bana neredeyse zulmeden, benden ayrılmakla tehdit eden, beni aşağılayan ve kibirden burnunun ucunu görmeyen adam, beni tehdit ettiği şeyi bana yaşatırken 9 aydır beni soktuğu hale bütünle ve bir kedi yavrusuna döndü( tıpkı benim evlilikte olduğum gibi). Bense kendinden emin, mutlu ve gönül rahatlığıyla o mahkemede bulundum ve bunu özellikle yapmadım, içimden geldiği gibi ve olduğum gibi.


Çok şükür kurtuldum. Darısı bu eziyeti gören tüm kadınlara… inanın bu olayın içine girerken insan ne kadar eziyet görse de bazen bu yaşadığımız travmatik olaylar duygusal manipülasyonlar belki de sağlıklı düşünmemizi engelliyo. Ama siz siz olun değerinizin bilinmediği, sevilmediğiniz ve hor görüldüğünüz yerde durmayın. Hayat kısa ve bizler yaşatmayı hakediyoruz.


biliyorum çok uzun yazdım bana kızacaksınız🤣 ama ileride hem geri dönüp okuyabilmek için, hem daha önceden beni takip eden ve belki de benim gibi olan ya da daha kötü olan kadınlara umut ışığı olabilmek için yaşadıklarımı en ince ayrıntısına kadar yazdım. İlerleyen süreçlerde daha güzel şeyler yaşayacağıma eminim ve onları da burada paylaşacağım 🥰


Sizleri seviyorum, bu süreçte yeri geldi bana kızdınız yeri geldi yol gösterdiniz bakış açımın değişmesinde sizlerin de büyük emekleri var. Güzel haberlerle görüşmek üzereee🤍
 
Evli olduğum günden beri sürekli evde dayılanan, efelenen adam gitmiş yerine kedi yavrusu gibi başını tek saniye yukarı kaldırmayan bir adam gelmişti. davaya giderken sadece şundan tedirgindim, her şeyde ‘en büyük benim benden büyük yok’ deme tarzında el kol hareketleri bacaklar 1 metre açık kabadayı gibi artistlik yapan kişi, ‘seni istemiyorum, senden soğudum bitti uzatmayalım( evdeyken de sürekli arsız, yüzsüz git babanın evine ben seni istemiyorum niye gitmiyorsun yüzsüz tarzında sürekli konuşurdu ama gidemezdim hep etrafında dolanırdım küçük kedi yavrusu gibi) ‘ diyen adam, kim bilir davada ne tavırda böbürlene böbürlene davranır da o iğrenç hareketlerini tekrardan görürüm diye çok korkmuyordum. Tabi ki orada bana laf söz söylemeye cesareti olamazdı ama yine de ben onu tanıyorum kimseye saygısı olmayan boşanmayı bile o isteyip o yaptığı için efelenecek bir adam ve ben o iğrençliği bu kadar ay görmeye razı gelmişken bir kere daha kaldıracak gücü kendimde bulamıyordum.


Asla kafasını yerden kaldırmadı boynu bükük gitti uzak noktada oturdu ne ses ne Seda ne el kol hareketleri ne de o yürüyüşteki en büyük benim havaları, asla hiç biri yoktu. Ama ben boşanmaktan o kadar korkan kişi ilk başlarda tabi. Davaya girmeden ve davada dimdiktim sürekli gülesim geliyordu ve içim kıpır kıpırda. Dava 10 dk kadar sürdü. Hakimin sorduklarına net ve gür bi şekilde cevaplarımı verdim.

Kendisinin avukatı abisiydi, benim avukatım yoktu. Abisiyle aram çok iyiydi hiç bir zaman saygımı yitirmedim abi abi diye sürekli sohbet ederdik bir ihtiyacı olursa yardım ederdim o da o şekilde . Bu süreçte ne kadar o da doğru ve haklı davranmasa da evliliğim süresince en mantıklı ve doğruyu konuşan o evdeki dedikoducu kadınlarla asla işi olmayan ve hatta kardeşleri dahi olsa onlardan nefret eden ve onları ciddiye almayan biriydi. Aynı zamanda saygılı ve efendi biri, o ailede sadece bu kişi böyleydi. Davaya o girdi. Dava salonuna girer girmez ben oturdum onlar da karşıya oturdular. Hakim yanlış oturdunuz davalı ve davacı olarak yer değiştirmeniz gerekiyor dedi. Davacı onlar oldukları ve ben davalı olduğum için bu şekilde hakim yer değiştirin dedi ama avukat bey moral sıfır yere doğru bakıyo ve ‘bi şey olmaz otursun o’ benim için böyle dedi hakime. Hakim hayır değiştirin diyince yer değiştirdik. Hakim davada avukat bey bir talebiniz ve söyleyecek bir şeyiniz yok mu dedi iki kere. İkisinde de oflaya puflaya eliyle alnını tutup yüzünü kapatıyor ve yere doğru bakarak hayır dedi kısık sesle. Ve ben biliyorum iyi bir avukat ve özgüvenli sesi gür çıkan biri. Neden bu kadar bu ortamda durmaktan rahatsızdı anlamadım. Davadan da neredeyse koşarak çıkacaktı öylesine bir hışımla ayrıldı gitti. Eski Eşimin üzgün veya sinirli olup olmadığını ya da ne düşündüğünü hiç bi şey anlamadım. Yüzüne dahi bakmadım. Böyle insanın 3. Gözü gibi vi şey vardır ya düz bakarken sağı solu da görür aslında ya da hisseder diyelim. O şekilde farkettiğim kadarı ile ve kız kardeşimin söylemesine göre saç sakal birbirine karışmış zayıflamış baya ve her yere bakımlı şık şık giden traşsız çıkmayan adam bu halde davaya gelmişti.


Bilemiyorum artık dava benim için çok iyi geçti. İnanın nikahımı hatırlamak istemiyorum. Çok kötü bir gündü ağlamalı bağırışlı çağırışlı bir gündü. Boşanma davam bu kadar huzurlu geçti ve içim kıpır kıpırda bilmiyorum nedenini. Ondan nefret bile etmiyorum artık, neden öyle biriyle evlenmişim kafam neredeymiş hiç bilmiyorum ama insanlar bazen hayatta hatalar yapabilir önemli olan o hatalar için pişman olmak değil de o hatalardan doğru dersleri çıkarabilmektir. Umarım ben de doğru dersleri çıkarırım.


Son olarak diyeceğim şu ki Allah’ın adaletine bir kez daha şahit oldum. 9 aydır bana neredeyse zulmeden, benden ayrılmakla tehdit eden, beni aşağılayan ve kibirden burnunun ucunu görmeyen adam, beni tehdit ettiği şeyi bana yaşatırken 9 aydır beni soktuğu hale bütünle ve bir kedi yavrusuna döndü( tıpkı benim evlilikte olduğum gibi). Bense kendinden emin, mutlu ve gönül rahatlığıyla o mahkemede bulundum ve bunu özellikle yapmadım, içimden geldiği gibi ve olduğum gibi.


Çok şükür kurtuldum. Darısı bu eziyeti gören tüm kadınlara… inanın bu olayın içine girerken insan ne kadar eziyet görse de bazen bu yaşadığımız travmatik olaylar duygusal manipülasyonlar belki de sağlıklı düşünmemizi engelliyo. Ama siz siz olun değerinizin bilinmediği, sevilmediğiniz ve hor görüldüğünüz yerde durmayın. Hayat kısa ve bizler yaşatmayı hakediyoruz.


biliyorum çok uzun yazdım bana kızacaksınız🤣 ama ileride hem geri dönüp okuyabilmek için, hem daha önceden beni takip eden ve belki de benim gibi olan ya da daha kötü olan kadınlara umut ışığı olabilmek için yaşadıklarımı en ince ayrıntısına kadar yazdım. İlerleyen süreçlerde daha güzel şeyler yaşayacağıma eminim ve onları da burada paylaşacağım 🥰


Sizleri seviyorum, bu süreçte yeri geldi bana kızdınız yeri geldi yol gösterdiniz bakış açımın değişmesinde sizlerin de büyük emekleri var. Güzel haberlerle görüşmek üzereee🤍
cevap için çoook teşekkür ederim Allah sizi hep mutlu etsinnnn inşallah 💕💕💕💕
 
Hayırlı uğurlu olsun. Huzurlu hayatınız başlamış bile. Üstünüzden nasıl bir yük kalkmıştır kim bilir. Bundan sonraki hayatınızda mutluluk diliyorum. ❤️❤️❤️
 
Evli olduğum günden beri sürekli evde dayılanan, efelenen adam gitmiş yerine kedi yavrusu gibi başını tek saniye yukarı kaldırmayan bir adam gelmişti. davaya giderken sadece şundan tedirgindim, her şeyde ‘en büyük benim benden büyük yok’ deme tarzında el kol hareketleri bacaklar 1 metre açık kabadayı gibi artistlik yapan kişi, ‘seni istemiyorum, senden soğudum bitti uzatmayalım( evdeyken de sürekli arsız, yüzsüz git babanın evine ben seni istemiyorum niye gitmiyorsun yüzsüz tarzında sürekli konuşurdu ama gidemezdim hep etrafında dolanırdım küçük kedi yavrusu gibi) ‘ diyen adam, kim bilir davada ne tavırda böbürlene böbürlene davranır da o iğrenç hareketlerini tekrardan görürüm diye çok korkmuyordum. Tabi ki orada bana laf söz söylemeye cesareti olamazdı ama yine de ben onu tanıyorum kimseye saygısı olmayan boşanmayı bile o isteyip o yaptığı için efelenecek bir adam ve ben o iğrençliği bu kadar ay görmeye razı gelmişken bir kere daha kaldıracak gücü kendimde bulamıyordum.


Asla kafasını yerden kaldırmadı boynu bükük gitti uzak noktada oturdu ne ses ne Seda ne el kol hareketleri ne de o yürüyüşteki en büyük benim havaları, asla hiç biri yoktu. Ama ben boşanmaktan o kadar korkan kişi ilk başlarda tabi. Davaya girmeden ve davada dimdiktim sürekli gülesim geliyordu ve içim kıpır kıpırda. Dava 10 dk kadar sürdü. Hakimin sorduklarına net ve gür bi şekilde cevaplarımı verdim.

Kendisinin avukatı abisiydi, benim avukatım yoktu. Abisiyle aram çok iyiydi hiç bir zaman saygımı yitirmedim abi abi diye sürekli sohbet ederdik bir ihtiyacı olursa yardım ederdim o da o şekilde . Bu süreçte ne kadar o da doğru ve haklı davranmasa da evliliğim süresince en mantıklı ve doğruyu konuşan o evdeki dedikoducu kadınlarla asla işi olmayan ve hatta kardeşleri dahi olsa onlardan nefret eden ve onları ciddiye almayan biriydi. Aynı zamanda saygılı ve efendi biri, o ailede sadece bu kişi böyleydi. Davaya o girdi. Dava salonuna girer girmez ben oturdum onlar da karşıya oturdular. Hakim yanlış oturdunuz davalı ve davacı olarak yer değiştirmeniz gerekiyor dedi. Davacı onlar oldukları ve ben davalı olduğum için bu şekilde hakim yer değiştirin dedi ama avukat bey moral sıfır yere doğru bakıyo ve ‘bi şey olmaz otursun o’ benim için böyle dedi hakime. Hakim hayır değiştirin diyince yer değiştirdik. Hakim davada avukat bey bir talebiniz ve söyleyecek bir şeyiniz yok mu dedi iki kere. İkisinde de oflaya puflaya eliyle alnını tutup yüzünü kapatıyor ve yere doğru bakarak hayır dedi kısık sesle. Ve ben biliyorum iyi bir avukat ve özgüvenli sesi gür çıkan biri. Neden bu kadar bu ortamda durmaktan rahatsızdı anlamadım. Davadan da neredeyse koşarak çıkacaktı öylesine bir hışımla ayrıldı gitti. Eski Eşimin üzgün veya sinirli olup olmadığını ya da ne düşündüğünü hiç bi şey anlamadım. Yüzüne dahi bakmadım. Böyle insanın 3. Gözü gibi vi şey vardır ya düz bakarken sağı solu da görür aslında ya da hisseder diyelim. O şekilde farkettiğim kadarı ile ve kız kardeşimin söylemesine göre saç sakal birbirine karışmış zayıflamış baya ve her yere bakımlı şık şık giden traşsız çıkmayan adam bu halde davaya gelmişti.


Bilemiyorum artık dava benim için çok iyi geçti. İnanın nikahımı hatırlamak istemiyorum. Çok kötü bir gündü ağlamalı bağırışlı çağırışlı bir gündü. Boşanma davam bu kadar huzurlu geçti ve içim kıpır kıpırda bilmiyorum nedenini. Ondan nefret bile etmiyorum artık, neden öyle biriyle evlenmişim kafam neredeymiş hiç bilmiyorum ama insanlar bazen hayatta hatalar yapabilir önemli olan o hatalar için pişman olmak değil de o hatalardan doğru dersleri çıkarabilmektir. Umarım ben de doğru dersleri çıkarırım.


Son olarak diyeceğim şu ki Allah’ın adaletine bir kez daha şahit oldum. 9 aydır bana neredeyse zulmeden, benden ayrılmakla tehdit eden, beni aşağılayan ve kibirden burnunun ucunu görmeyen adam, beni tehdit ettiği şeyi bana yaşatırken 9 aydır beni soktuğu hale bütünle ve bir kedi yavrusuna döndü( tıpkı benim evlilikte olduğum gibi). Bense kendinden emin, mutlu ve gönül rahatlığıyla o mahkemede bulundum ve bunu özellikle yapmadım, içimden geldiği gibi ve olduğum gibi.


Çok şükür kurtuldum. Darısı bu eziyeti gören tüm kadınlara… inanın bu olayın içine girerken insan ne kadar eziyet görse de bazen bu yaşadığımız travmatik olaylar duygusal manipülasyonlar belki de sağlıklı düşünmemizi engelliyo. Ama siz siz olun değerinizin bilinmediği, sevilmediğiniz ve hor görüldüğünüz yerde durmayın. Hayat kısa ve bizler yaşatmayı hakediyoruz.


biliyorum çok uzun yazdım bana kızacaksınız🤣 ama ileride hem geri dönüp okuyabilmek için, hem daha önceden beni takip eden ve belki de benim gibi olan ya da daha kötü olan kadınlara umut ışığı olabilmek için yaşadıklarımı en ince ayrıntısına kadar yazdım. İlerleyen süreçlerde daha güzel şeyler yaşayacağıma eminim ve onları da burada paylaşacağım 🥰


Sizleri seviyorum, bu süreçte yeri geldi bana kızdınız yeri geldi yol gösterdiniz bakış açımın değişmesinde sizlerin de büyük emekleri var. Güzel haberlerle görüşmek üzereee🤍
Umarım bundan sonra daha nice güzellikler , mutluluklar yaşarsınız sizin adınıza çok sevindim 💐✨
 
Herkese merhaba öncelikle. Özet geçmeye çalışacağım kimsenin başını ağrıtmak istemiyorum. Geçen yıl Mayıs ayında tanıştığım biriyle 2 ay içinde evlilik kararı alıp 4 ay nişanlı kalıp evlendim. Tam 6 ay yani anlayacağınız. Neden bunu kendine yaptın o kadar kısa sürede tanışıp evlenirsen başına gelenleri de hakediyosun diyebilirsiniz, çünkü her defasında ben de kendimi bu sebeple çok suçluyorum. Boşanıyor olmaktan çok kendime bunu neden ve nasıl yaptığımı kaldıramıyorum hep kendimi suçluyorum.
Ben üniversite mezunu gayet iyi bir işi olan ve statü sahibi biriyim. Kendi ayaklarımın üstünde duruyorum. Eşim ticaretle uğraşıyo maddi durumu iyi. Aslında bizde olaylar nişanlılık döneminden itibaren başladı. Argo konuşmalar, ağızda sürekli küfürler… seni alıcam beni bekle diyip saatlerce bir yerde mahsur bırakmalar ( ve sonunda tıpış tıpış eve dönen ben olurdum)… inanılmaz cimri, kendine dünyaları alır yer içer ama bana gelince asla yapmazdı.. bazen hastayım gelip beni alır mısın derdim evine 15 dk uzaklıkta iş yerim. Beni kullanamazsın derdi. Bir ortama girmekten aciz aileme arkadaşlarıma hep saygısızca konuşur herkesin yanında yayılarak konuşur durduk yere insanları aşağılar küfür eder sonra neden böyle yapıyosun lütfen yapma dediğimde de banane sanki millet bana ekmeğimi suyumu mu veriyo neden saygı duyayım iyi davranıyım derdi. Artık insan içine gitmekten utanır hale gelmiştim. Ne yapacak beni utandıracak mı ne konuşacak vs diye deli olmuştum. Özel günlerde vs hiç bi zaman hediye almadı. Ben her defasında ona hediyeler alıp gününü kutlardım. O da bana gelip sen daha haketmiyorsun her şeyin zamanı var sen çocuksun böyle beklentilere girmemeyi 5 yıl sonra öğreneceksin derdi. Kendiyle inanılmaz barışık. O kadar beğeniyo ki kendini, parasıyla tipiyle o kadar çok övünüyor ki. Yanlış anlaşılmasın asla yakışıklı ve dikkat çeken biri değil. Benden kısa boylu serseri gibi savruk savruk ortada gezen elinde tespihli biri. Ama hep o en yakışıklı harika kızlar ona bakıyor herkes onun peşimden koşuyor. 4 tane çocukluk arkadaşım var yendiğimiz içtiğimiz ayrı gitmez. Eşim de o kızları bir kaç kere mahallede görmüş önceden simayen tanıyor tabi. Sürekli evlendiğinizden beri o kızların hepsi bana aşıktı e sen beni seviyorlar vs diyodu. Ama ben onların her şeylerini bilirim asla öyle bi şey olmadığını söylesem de bana kızardı inanmadığım için. Gözünün üstünde neden kaş var diye olay çıkartır, haksız bile olsa sonuna kadar haklı bile olsam beni suçlar ve buna beni bile inandırır hep özür dileyen peşinde koşan taraf ben olurdum. Ailesi deseniz onlar da öyle. İnanılmaz kendilerini beğenmişler. Her şeyde laf söz kendilerini üstten görme ailemi ezmeler. Ablaları o kadar patavatsızca konuştular ki defalarca. Hele bir ablası var sanki karısı o. Günde 20 kez konulur ablasının yanındaysa asla benim yanıma gelmez. Ablam da ablam. Defalarca benimle telefonda konuşurken ablasını konferansa almış arkadan dinliyormuş. Kaç kere babasının yanında telefonu hopörlöre verip sesimi dinletmiş. Hep beni delirtecek noktalara getirip ailesine mesajlarlar, ses kayıtlarıyla beni kötülemeye çalıştı. Bi insan ablasıyla neden bu kadar samimi olur. Nişanlılıkta da evlilikte de hep ablasının sözü geçti. Ablası ne derse odur. Bi şeye karar vericek olsak hemen ablasını arar fikrini sorar o ne derse o olurdu. Benim dediğimi fikirlerimi ciddiye almazdı. O kadar uyanık bir kadın ki . İkili oynardı hem bana hem ona farklıydı . İyiliğimizi düşünür gibi yapardı ama aramızı bozmaktan başka hiç bi şey yapmazdı. Hep onu doldurur doldurur üstüme salardı. Eşimle ben doğru düzgün sohbet edemezken o saatlerce ederdi ablası benimle ilgili olan konuları bile anlatırdı tabi benim öyle sohbet ettiğim ortamım olamıyordu ki ben anlatayım eşime. Gerçekten çok yorulmuştum nişanlıyken 2 kere atmaya kalktım nişanı. Çok kararlıydım. Ama bir seferinde abisi geldi yapmasınlar etmesinler vs. Diğerinde de kendisi ben arabadan inmeye çalışırken kapıları üstüme kitleyip babasının yanına götürdü babası ben 2 saat pışpışladı yapma kızım etme kızım ben senin arkandayım kızım ben senin teminatının kızım. O kadar etkiledi ki beni. Ama düşünemiyorum ki vliliği babasıyla mı yapıcam oğlu adam olsun önce. Oğlu tabi hiç demedi yapma nişanı atma falan hiç bir çabası olmadı. Her kavgadan sonra da ben seni istemiyodum sen arsızın yüzsüssün gibi kelimeler sarfederdi. Neyse ite kaka evlendik. Ailem de ben de çok yıprandık bu süreçte. Ama atlattık her şey daha da düzene girecek diye bekliyordum. Aile apartmanına gelin gittim… evlenmeden önce kayınpederim nişan bozulmasın diye sözler verdi çok güzel tatile göndericem 1-2 ay gidin kafanızı dinleyin vs diye vaatlerde bulunmuştu. Tabi evlendik hiç bi şey öyle olmadı. Balayına gitmemize izin vermediler. Yazlıkları vardı oraya bari gidelim dedim ona da araba yok vs dediler. Babamdan araba alırım dedim babandan alırsan arabayı gidebilirsin dediler ancak öyle dediler . Evlendiğim ilk günden itibaren eve paşadır kültür girip çıkmalar yemeği 3-4 aile birlikte yemeler sürekli birlikte oturmalar kocamla asla baş başa vakit geçiremedim. Hep onlarlaydık ki ben evlenmeden önce her şeyim ayrı olacak ben öyle bi hayatı yapabilecek biri değilim diye defalarca söyledim. Birlik içinde yaşayamam arada bir gider gelirim ama kendi evimi de bilmek isterim dedim. Onlar da tabi öyle olacak sen okumuş kızsın biz senden hiç bi şey beklemeyiz aynı pencereden bakamayız seninle gibi söylemlerde bulundular. Ama evlendik kendi evimde otursam bile evliliğimin ertesi günü eltim çocukları gönderip ödevlerini yapmamı isterdi. Bir yarım saat 1 saat yalnız kalıcak desem onda da eltim çocukları alıp koşarak gelirdi. Eşim onun yanında benimle bir ilgilense sinirlenip kapıları çarpıp evine giderdi. Yatak odama izinsiz pata küte girerler yatağımın içine otururlar dolaplarımı açar içini kontrol ederlerdi. Kayınpederim ertesi günden itibaren sabah 9buçukta bizi aradı daha yukarı çıkmıyo musunuz bu saate kadar nasıl yatıyorsunuz Yukarı çıkın derdi. 2 hafta yolluk iznim evin içinde bu şekilde geçti. Tabi o süre zarfımda eşimle inanılmaz kavgalar ettik. Şiddet dahi oldu iki sefer . Asla ailesiyle ilgili ona bi şey söylemezdim böyle yapıyorlar şöyle yapıyorlar demezdim. Çünkü ailesi onun için önemli ben dış kapının dış mandalıyım. İşe başladım daha sonra. Tabi işe gitmeyi zor kabul ettiler ben mesleğimi yapıcam dedim ve eşim evlendikten somra yalnızca bir ay benim yanımda kalıp başka şehirlere gidecekti işi dolayısıyla. Bu sebeple o beni yanına alana kadar ben işime devam edicem dedim,1-2 aylığına kabul ettiler. Ben bu sürede çalışırken eşim şehir dışına Çıktı o da çok sitiypdu ben gidiyim yanına bende . Sonrasında her ay aldığım maaşla 5-6 çeyrek yapıyodum ailesinin kasasına kendi birikimim diye koyuyodum. Çalışmaya inanılmaz karşı olan muhafazakar doğulu aile bi anda çalışmaya devam etmem için mesleğimi bırakmamam için bana yalvardılar. Tabi devam ettim. Eşime bu süre zarfında daha önceki senelerde bile yapmadıkları gibi lüks daireler tuttular bir şehirde 3 ay başka bir şehirde 2 ay gibi sürelerle kalmaya devam ediyordu. Arada bir geliyordu 1-2 gün kalıp gidiyordu. Ben sürekli işten gelir Yukarı onların yanına çıkardım. Kayınpederim yanında saatlerce oturmamızı isterdi asla gençler olarak başka bir yerde oturtmazdık sinirlenirdi. Gençler dediğim de ablaları 24 saat ordaydı çoluk çocuk. Ama ben annemler kalmaya bile gidemezsin bana ailenden vazgeçeceksin derlerdi. Onların yanındayken sürekli onların istedikleri gibi davranırken bana karşı güleryüzlülerdi ve beni gerçekten sevdiklerini hissederdim. Ama ben sürekli onların istediği gibi yaşamaktan kendi evimde rahatlığımın olmaması SAN ailemden arkadaşlarımdan vazgeçmiş olmaktan o kadar kötü oluyordum ki resmen psikolojim bozulmuştu. Her akşam aynı döngü kaynana kayınpederle oturup dizi izlemek gece 12-1 evime inmek erken insem yorgun olsam surat asarlardı sebebi de beni sevdikleri için yanlarımda oturmamı istemeleri. Kayınpederim hep benim oğlum çakışır para kazanır her şeyi yapabilir ben sana bakıyorum karnını aç bırakmıyorum derdi. Bunu demesinin sebebi de her geldiğinde bir gece benim yanımda olsa diğer gün sabah 6-7lere kadar dılarda olması bana nerde olduğunu söylememesi ve eve içmiş leş gibi kokar vaziyette gelmesiydi. Çok şey yaşadım her şeyi anlatamicam bir çok şey var yaşanan.
En son 1 haftalığına geldi ve tatil yapmak istiyodum. O da benim İstanbul’da planlarım var diye diye hiç bi şey yapmak istemedi. Ben 1 hafta işten izin almıştım. O 1 haftada 3 gün aslen çıkıp gece 3lerde alkolik geliyordu. Ailesi beni o kadar manipüle etmişti bi evi dişi kuş kurar o ne yapsa sen alttan al sesini çıkarma diye diye yok o düzelir falanlar filanlar. Bir ses çıkarsam zaten o sesi neden çıkardığım değil de o sesi çıkarmış olduğumdan benden suçlusu benden günah keçisi olmazdı. O yüzden hep alttan alan susan taraf ben oldum. 3 gün üst üste böyle geldi ilk iki gün hiç bi şey demedim kahve yapıyodum hatta her geldiğinde. 3. Gün dayanamadım kavga çıkardım ama sabah kalkınca hiç bi şey yokmuş gibi devam ettim. 4. Gün tekrar gideceğini bir yere davetli olduğunu ona karışaamayacağımı söyledi. Babası bu sefer gitmesine bırakmayınca evden çıkamadı. Ama inanılmaz sinirli bir şekilde diğer odada uydu. Sabah kalktım kahvaltıya kaldırdım kalktı kahvaltıya oturmadı ve çıktı gitti. Benim de doğum günümdü o gün. Bir şey bekledim yapar diye günler öncesinden söylüyordum. Ya da bi iyi ki doğdun der yanağımdan öper diye bekledim. Demedi dışarda gezdi. Benim tabi moral sıfır ailesinin yanına gidip geliyorum ama hiç keyfim yok yemek yemiyorum içmiyorum. Eve indim erkenden yatağıma girdim uyuyup unutabilmek için. Eşim eve geldi öbür odaya geçti annesini çağırdı. Başladılar ikisi de o odadan saydırmaya ben onları sevmiyormuşum diğer eltim ne yapsalar o onların her zaman yanındaymış. Moralim neden bozuluyormuş. Keyfim neden kaçıyormuş. Her şey… annesi dedi ki merak etme babasını aricaz gelicek diyin eşim direkt babamı aramaya başladı 4 kez. Ben ağlamaya başladım babamı korkutma gece saat 12. Ben ne yaptım babamı arıyorsunuz sen geziyorsun sabahlara kadar dışarda sesimi çıkarmayan benim dedimse de dinlemedi. Babamla annem geldi kayınpederim kaynanam eşim ben. Babam bana çok düşkündür tırnağıma zarar gelsin istemez her zaman da arkamdadır . Babam sordu sorununuz ne diye eşim babama saldırdı ben sizin kızınızı mutlu edemiyorum alın götürün kızınızı diye. Sonra çıktı gitti. Babam bu saygızılığı kaldıramadı delirdi cinnet getirdi resmen. Kayınpederime diyo ki bu çocuk bana bunu yapıyorsa benim kızıma neler yapmıyordur diye benim kızımın ayıbı ne söyleyin beni bu saatte çağırdınız diyo. Kayınpederim de senin kızın 5 gündür bizim yanımıza gelip bize çay koymuyo hizmet etmiyo. Oğlunuz sabahlara kadar dılarda diyorum napalım tasma mı takalım diyo.kızınızın arkasında durmayacaksınız diyo. Ben gelinlerimi aç bırakmıyorum diyo. Ben gelinimi gezmeye de götürüyorum daha ne istiyo diyo. Resmen eşime eş değil kendilerine gelin almışlar. Neyse ben o gün yine bakanları dinleyip onlarla gitmedim. Ertesi gün sadecebiraz kafa dinlemeye gidicem diyip gittim. Küsmüyorum da dedim bir de . Eve geldikten 1 hafta sonra beni aramaya başladılar bu eve bir şartla gelirsin işten çıkacaksın kendi evini artık kullanmayacaksın anneme babama hizmet edeceksin temizlik yapacaksın ailenden de vazgeçeceksindiyolar. Ben kabul etmedim işten çıkarım ama eşimin yanına şehir dışına git ek istiyorum dedim. Kayınpederim olmaz benim namusum benim yanımda kalacak hiç bir yere göndermiyorum dedi. Ve boşanma davası açmışlar tabi bu sürede türlü türlü iftiralar suçlamalar psikolojik şiddet inanılmaz yoruldum. Diğer forumlarda okuyorum çevremden duyuyorum insanlar ne yaşarlarsa yaşasınlar eşleri pişman olup geri eşlerini istiyorlarmış özür dikiyorlarmış. Benimki neden böyle. 40 gündür babamlardayım 3 kere aradı 3ünde de seni istemiyorum boşanma davası aç diye . Kendileri zaten açtılar boşanma davası. Sebebi de babam beni evine getirirken kayınpederimden izin almamış diye. En büyük oymuş biz padişahız senin baban kim ki diyorlar. Kendi ağızlarıyla bunu söylüyorlar. Ben ne olursa olsun çok iyiymişim ne yapsalar da ben özür dileyip zaten gidermişim ama ailem bana engel oluyomuş yapmıyım diye. Her şeyi geçtim nasıl benden ayrıldığına boşanacağına hiç üzülmez. Gitmiş davayı bile açmış. Biliyorum ne deseniz haklısınız her şey benim salaklılığım ama bi daha mutlu olamamaktan hiç sevilmemekte o kadar korkuyorum ki psikolojim çok bozuldu
Merhaba, en başından okudum.. Öncelikle bi söz söylemek istiyorum, “Ailesinden boşanamayan erkekler evlenmemeli.” Sevilmemek diye bir şey yok, illa bir erkeğe bağlı kalmak zorunda değilsin. Ayrıca sen eş değil eve yatılı yardımcı gitmişsin çok özür diliyorum, umarım boşanmışsın ve dengin birini hayatına almışsındır. (Kültür çok önemli canım hemcinsim.) Güzelliklet seninle olsun. 🙏🏻
 
Ayyy roman yazmışsın sanki.
Aptalliginin cezası diyelim, çünkü açık ve net bi şekilde belliymiş karekteri, bile görede evlenmişsin..
İnsallah bundan sonra yolun açık olsun.
 
Kendin edip kendin bulmuşsun, gül gibi sararip solmussun.

Hep soylerim, herkes mutlu olacak diye bir sey yok bu dunyada, bazilari da mutsuz olacak, siz mutsuz olan kisimda olmayi secmissiniz, bile bile.. Bol şans!
 
Adım gibi eminim. Bir gün buraya eski kocam çok perişan, yalvarıp duruyor diye konu da açacaksınız. Biz de zevkten dört köşe olacağız. Böyle dayılana dayılana giden adamlar ağlaya ağlaya geliyor.
 
Konunuzu okuyunca sıkıntı çökmüştü içime şükür ayrılmışsınız inanın bir yakınım olsanız bu kadar sevinirim, bundan sonra çok mutlu olursunuz umarım 🙏🤍
 
Adım gibi eminim. Bir gün buraya eski kocam çok perişan, yalvarıp duruyor diye konu da açacaksınız. Biz de zevkten dört köşe olacağız. Böyle dayılana dayılana giden adamlar ağlaya ağlaya geliyor.
İlk zamanlar inşallah o hallerini görürüm diye dua ediyordum ama şuan bu bile umrumda değil. Cansız bir varlıktan farkı yok benim için. İstediği duygudurumu yaşasın istediği ısdırapı çeksin ne hali varsa görsün hayatında ne yaşıyorsa yaşasın ama benden uzak olsun. Ki her şeyi geçtim o şerefsizi tek tanıyan benim azaptan kahrolsa pişmanım diyemeyecek kadar da haysiyetsizdir. Allah herkesi bu tür insanlardan uzak tutsun inşallah
 
Konunuzu okuyunca sıkıntı çökmüştü içime şükür ayrılmışsınız inanın bir yakınım olsanız bu kadar sevinirim, bundan sonra çok mutlu olursunuz umarım 🙏🤍
Ya çok teşekkür ederim, konuyu açtığımda neden bu kadar acımasız insanlar, neden ne durumda olduğumu anlayamıyorlar diye üzülüyordum. Ama insanlar o kadar haklıymış ki bana söylenenler azmış bile😂 nasıl bu kadar salak olabilmişim diye düşünüyorum cidden. Ama iyi ki varsınız iyi ki beni bir kere de siz tokatladınız da gerçek dünyaya ve kendime dönebilmişim, kendimi seçebilmişim🙏 Güzel dilekleriniz için tekrardan çok teşekkür ederim 🙏
 
Merhaba, en başından okudum.. Öncelikle bi söz söylemek istiyorum, “Ailesinden boşanamayan erkekler evlenmemeli.” Sevilmemek diye bir şey yok, illa bir erkeğe bağlı kalmak zorunda değilsin. Ayrıca sen eş değil eve yatılı yardımcı gitmişsin çok özür diliyorum, umarım boşanmışsın ve dengin birini hayatına almışsındır. (Kültür çok önemli canım hemcinsim.) Güzelliklet seninle olsun. 🙏🏻
Boşandım ama hayatıma yeni birini almadım 🫠 almayı da düşünmüyorum açıkçası. Herhangi bir erkeğe güvenebileceğimi de düşünmüyorum güvenmek de istemiyorum biz kadınlar her zaman kendi kendimize yeter de artarız bile. Bir erkeğin varlığına ihtiyacımız yok 😍
 
Boşandım ama hayatıma yeni birini almadım 🫠 almayı da düşünmüyorum açıkçası. Herhangi bir erkeğe güvenebileceğimi de düşünmüyorum güvenmek de istemiyorum biz kadınlar her zaman kendi kendimize yeter de artarız bile. Bir erkeğin varlığına ihtiyacımız yok 😍
hayat bu belli olmaz inşallah çok mutlu olursun canım
 
X