Yalnızca şizofreni değil, daha pek çok zihinsel rahatsızlık bu tip sanrılara neden olabilir. Muhakkak ama muhakkak çok çok iyi bir doktora götürün. Ama annenizi gördüklerinin gerçek olmadığına inandırmaya çalışmayın. Tartışmaya ise hiç girmeyin.
Kontrol amaçlı deyin. İyi bir doktorsa, zaten onunla yaşadıklarının gerçekliğini tartışmaz. Onu hasta hissettirmez.
Önce durumunu inceleyip ilaç verecektir. İlaçlara olan tepkisine göre teşhisini koyacaktır.
Benim doktorumun çok sevdiğim bir sözü var eşime ve aileme: unutmayın, siz onunla değil, hastalığıyla konuşuyorsunuz. Önümüzden dediklerine alınmayın ve kırılmayın.
Ben bipolar nedeniyle takip ediliyorum psikozuna girmiştim. Sonrasında tedavi başladığı İçin benim bir ay filan sürmüştü bu hezeyanlar. İlaçlar normal seviyeye getirince bir daha tekrarlanmadı zaten.
Bipolar ve şizofreni en çok bilinen isimler. O yüzden insanlar hep ikisini söylüyor ama daha bir çok hastalık var bunlara sebep olan. Doktor bende de başka bir çok şeyden de şüphelendi ve ilaçlara olan tepkime göre ayrıştı ve belirli bir süre sonra kondu teşhisim.
Babanız ve ablanız belli ki hiç bilinçli değiller bu konuda. Siz artık akıllı olan taraf olun ve süreci yönetin. Bu sanrıların nereye varacağı belli olmaz. Sonu kötü de olabilir. O yüzden elinizi çabuk tutun.
Şüphesini Evden birilerine yöneltmemesi güzel. En azından sizden korkmayacaktır ve yanınızda olacaktır.
İlaçlar bir müddet uyutur, Leyla yapar. O dönemde de desteğinize ihtiyacı olacak. Ama babanız ve ablanızın eline bırakmayın annenizi.
Bizde şansımız kardeşim olmuştu. Benim hezeyanlarımı eşim duyunca şok geçirdi. Tartıştı filan. Kardeşim işi gereği daha önce böyle mental rahatsızlıklar gördüğü İçin hemen çok iyi bir doktor bulup beni oraya götürdü. Ve iyileşme süreci başladı. Ama mesela bana okunmuş zemzem filan getirmişlerdi. Dökmüştüm onu beni zehirlemeye çalışıyorlar diye. Dedikleri saçma sapan kopuk olmayabilir. Hatta kendisini tanımayan birini kendine inandırabilir bile. Çünkü normal hayatta olabilecek şeyleri farklı değerlendiriyor şu anda. Gerçeklikten tamamen kopmamış.
Parlayan bir ışık olabilir. O sırada biri fotoğraf çekiyor olabilir. Aynı arabayı bir kaç defa görmüş olabilir. Biz normalde bunlara dikkat bile etmezken, o şimdi kendi üzerine alınıyor bunları.
Bu esnada normal hayatına tamamen devam ediyor olabilir. Bu sizi aldatmasın. Hatta o istemezse, hiç bilmeyebilirsiniz bile. Ben 3-4 ay hiç kimse bilmeden içimde yaşadım hezeyanlarımı. Bu esnada misafirliklere gittim. Kardeşimin düğün sürecini yönettim vs. Dışarıdan gören anlayamazdı. En sonunda çok şiddetlendi ve 15 gün uykusuz, arada bir gözümü kapatıp dalıp gitmelerle, kontrol edemediğim bir noktaya geldiği için kardeşimle beni öldürmek istediklerini filan paylaştım. Kardeşimin beni ikna etmeye çalışmadan doktora götürmesi ve eşimi sakinleştirmesiyle işler yoluna girdi. Şimdi normal anlatıyorum tabi ama o zaman çok sancılı süreçlerdi bunlar.
Mümkünse devlete değil, araştırdığınız çok iyi bir psikiyatriste gidin. İşin parasında olmayın. Annenizin sağlığı mevzu bahis olan.
O yüzden basit bir yol yok. Zaman içinde çözülecektir inşallah. Siz tedavi yoluna başlayın. Allah acil şifalar versin.