ben de varım ve ben de aynı soruyu sorardım, "gerçekten unutuluyor mu? bir gün unutabilecek miyim?" diye.
uzun süre kovaladım, kovalarken de aşık olduğumu biliyordum. sonra beraber olduk bir süre; o dönemde de kanım kaynıyordu, dünyanın en mutlu insanıydım, hiçbir şey beni üzemezdi o varken. her hareketini takip ederdim, yaptığı her şey bana güzel gelirdi, hatta taklit ederdim kimi zaman. sanki onsuz yaşayamam gibi geliyordu ve tahmin edeceğin gibi, bitti.
o bitirdi, dost kalalım, dedi.
kabul ettim ama enkazım resmen.
durmadan fal baktırıyorum, durmadan ona gönderilmemiş mektuplar yazıyorum, antidepresanlar kullanıyorum, alkol alıyorum. bitmiş haldeyim.
başkasıyla çıkmaya başladı sonra. bir süre daha konuştum dostça. sonra görüşmek istemedi, birdaha hiç görüşmedik.
ve ben bir sene boyunca ona yazdım. gönderilmemiş yazılar. bir sene boyunca her gün.
bitecek diyenlere hiç inanmıyordum ben.
eğer o anda ayaklansam, hayata dönmeye çalışsam, "etkilenmeyeceğim" diye kendimi telkin etsem bu kadar zorlanmazmışım.
sonra çok çok mutlu olduğum sevgilim oldu, sonra yine aşık oldum bir başkasına. onunla mutlu oldum bu kez.
inan bana, zaman geçince göreceksin; "boşa üzmüşüm kendimi" diyeceksin. ne kadar klişe geliyordur bu söz tahmin ediyorum ama öyle oluyor hep.
belki bir gün bu sevgilin döner, belki başkasıyla mutlu olursun. ama çabalamayı bıraksan da, ölüp dirilsen de sonunda aynı noktada buluyorsun kendini. o yüzden şimdiden azalt acıyı. yeniden mutlu olacağına emin olarak yaşa.