• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Asistanı olduğum hocadan hakaret duymak?

1,5 ay olmuş konuyu açalı, ve hiçbir şey değişmedi aslında en başından beri değişen hiçbir şey yokmuş meğer. Hocamla aslında konuşmaya çalıştım, 'Ben bunu düşünemeyecek insan mıyım?' dedi. Ne denir ki?
Haftada en az bir kere eve ağlaya ağlaya geliyorum, sürekli stres altında çalışıyorum, ne yaparsam yapayım azar yiyorum ve sağlığımdan olacağım diye korkuyorum. Benimle beraber aynı konumda olan arkadaşlarım da aynı durumda, nasıl bir olayın içine düştüm bilmiyorum.
Okulu bile bırakmayı düşünüyorum.

Ne yazık ki; doçentler ve özellikle profesörlerin genel huyu bu. Ya öğrencilik hayatlarında çektiklerini çektirmek istediklerinden ya da daha disiplinli ve sağlam bir kişi olmasını istediği için asistanlarını ezerler. İki durumda da olan asistana olur. Çok nadirdir hocasından memnun asistan.

Şimdi ben doktora yapıyorum. Bu güne gelene kadar neler çektiğimi ben biliyorum. Ben hiçbir öğrencime çektirmeyi şahsen düşünmüyorum. Ama bana çok çektirmiş bir hocam, "öğrencilik hayatımda çok çektim, o yüzden sana melek gibi davranıyorum" demişti. :37: Şok olmuştum, melek hali bu mu, bu adamın diye. Ben de, eğer akademik yolda ilerlersen sende böyle olacağız sanırım. Şuan kendimden soğudum. :37:

Umursamamaya çalış. Bir yerden sonra yaptığının yanlış olduğunu düşünmeyecek çünkü hocan. Ona sorsan, dünyanın en iyi ve kibar hocasıdır. Azarlama ve küçümsemeleri de, senin daha iyi gelişmen içindir. :36: Ama madem bu kadar etkileniyorsun ve henüz yalnızca lisans öğrencisisin, bırak gitsin. Malum eğer yaparsan, yüksek lisansını o okulda yapmayacak bir şekilde ona muhtaç olmayacaksın eğer bundan çekiniyorsan.

Birde, mesaj hakkım olmayışından, adminlere mesaj atamıyorum. Profilimizde yer alan, meslek bölümünde ne akademisyen ne de öğretim üyesi seçenekleri var. Öğretim görevlisi var, ancak öğretim görevlisi en yüksek eğitimi yüksek lisans olan ve uzmanlıkları alanında ders vermekle yükümlü kişilerdir. Bu sebeple oraya bir de öğretim üyesi seçeneği koyulsa, süper olur. Ya da rica etsem biri bu mesajı adminlerden birine bildirse. :40:

Sevgiler..
 
Devlet üniversitesinde misin? Eski, temeli oldukça gerilere giden okullarda daha çok oluyor bu tür durumlar. Çünkü bu saçma gelenek iyice oturmuş kalıplaşmış oluyor çoktan. Ben iş değiştirmeyi değil ama okul değiştirmeyi düşünüyorum sık sık. Bilmiyorum bir çare olur mu...
Sözlün sanırım bu işe daha uygun olan kişilerden. Ama açıkçası ben buraya gelene kadar hiç böyle bir muamele görmedim kimseden. Ki böyle bir muameleyi gerektirecek bir duruma da hiç düşmedim. Ama bu meslekte işte dediğim gibi ne yapıp yapmadığının bir önemi yok.
Mesela iş yerindeki odamın bir çok yerinde telefonum çekmiyor benim. (Malum köklü üniversite ya, rutubet ve köhnelik şart) Çekmediği bir anda bir hoca aramış. O anda kapalı zannetmiş tabi. Bir sürü lisans öğrencisinin ve başka hocanın içinde neredeyse yarım saat bağıra bağıra azarladı beni. Herkes dönüp bakıyordu. Başka bir örnek de; sınıfta herkes gibi ben de bir ödev sunduğumda olmuştu. Hoca o kadar kötü şeyler söyledi ve kötüledi ki ödevimi. Ağlamaktan perişan oldum bütün gün. O kadar emek verdiği ödevime kör gözlerle bakıp durdum. Daha sonra odasındayken ne dedi biliyor musun? Aslında iyiydi ödevin, ama sınıfın en iyisi değildi. Sen asistansın en iyisi olmak zorundasın.
İnan ki hiç bir zaman iyi bir şey yapmış olmayacaksın onların gözünde sen ne başarırsan başar. Çünkü rakipsin sen... Daha güzel ve kolay şartlardaki bir dünyada yaşamakta olan bir jenerasyona aitsin ve onlar bunu haketmiyor. Hiç kimse de onların çektiği kadar çekmeden onların konumuna gelmemeli.
 
Ne yazık ki; doçentler ve özellikle profesörlerin genel huyu bu. Ya öğrencilik hayatlarında çektiklerini çektirmek istediklerinden ya da daha disiplinli ve sağlam bir kişi olmasını istediği için asistanlarını ezerler. İki durumda da olan asistana olur. Çok nadirdir hocasından memnun asistan.

Şimdi ben doktora yapıyorum. Bu güne gelene kadar neler çektiğimi ben biliyorum. Ben hiçbir öğrencime çektirmeyi şahsen düşünmüyorum. Ama bana çok çektirmiş bir hocam, "öğrencilik hayatımda çok çektim, o yüzden sana melek gibi davranıyorum" demişti. :37: Şok olmuştum, melek hali bu mu, bu adamın diye. Ben de, eğer akademik yolda ilerlersen sende böyle olacağız sanırım. Şuan kendimden soğudum. :37:

Umursamamaya çalış. Bir yerden sonra yaptığının yanlış olduğunu düşünmeyecek çünkü hocan. Ona sorsan, dünyanın en iyi ve kibar hocasıdır. Azarlama ve küçümsemeleri de, senin daha iyi gelişmen içindir. :36: Ama madem bu kadar etkileniyorsun ve henüz yalnızca lisans öğrencisisin, bırak gitsin. Malum eğer yaparsan, yüksek lisansını o okulda yapmayacak bir şekilde ona muhtaç olmayacaksın eğer bundan çekiniyorsan.

Birde, mesaj hakkım olmayışından, adminlere mesaj atamıyorum. Profilimizde yer alan, meslek bölümünde ne akademisyen ne de öğretim üyesi seçenekleri var. Öğretim görevlisi var, ancak öğretim görevlisi en yüksek eğitimi yüksek lisans olan ve uzmanlıkları alanında ders vermekle yükümlü kişilerdir. Bu sebeple oraya bir de öğretim üyesi seçeneği koyulsa, süper olur. Ya da rica etsem biri bu mesajı adminlerden birine bildirse. :40:

Sevgiler..

En çok korktuğum şeydir ileride böyle olmak. Aynen dediğiniz gibi, hepsi anlatır ne çektiklerini ama kendileri asla çektirmiyorlardır :37:
Bırakmayı çok istiyorum ama ya takar da mezun etmezse beni?
Sözlüyüm şu an ve düğün tarihimizi benim mezuniyetime göre ayarladık, bu riski göze alamıyorum.
Ayrıca emeğim de o kadar çok ki, arkamda bırakmayı kendime yediremiyorum. Bu yolda ilerlemeyi çok istiyorum ve ileride yaşayacaklarımın da şu ankinden iyi olacağının garantisi yok, ki muhtemelen daha kötü olacak. Böyle de devam edemiyorum. Kafam çok karışık. :50:

En azından benim yaşadıklarımı yaşayan insanlar olması beni rahatlattı. Bazen sadece benmişim gibi hissediyordum.
 
Devlet üniversitesinde misin? Eski, temeli oldukça gerilere giden okullarda daha çok oluyor bu tür durumlar. Çünkü bu saçma gelenek iyice oturmuş kalıplaşmış oluyor çoktan. Ben iş değiştirmeyi değil ama okul değiştirmeyi düşünüyorum sık sık. Bilmiyorum bir çare olur mu...
Sözlün sanırım bu işe daha uygun olan kişilerden. Ama açıkçası ben buraya gelene kadar hiç böyle bir muamele görmedim kimseden. Ki böyle bir muameleyi gerektirecek bir duruma da hiç düşmedim. Ama bu meslekte işte dediğim gibi ne yapıp yapmadığının bir önemi yok.
Mesela iş yerindeki odamın bir çok yerinde telefonum çekmiyor benim. (Malum köklü üniversite ya, rutubet ve köhnelik şart) Çekmediği bir anda bir hoca aramış. O anda kapalı zannetmiş tabi. Bir sürü lisans öğrencisinin ve başka hocanın içinde neredeyse yarım saat bağıra bağıra azarladı beni. Herkes dönüp bakıyordu. Başka bir örnek de; sınıfta herkes gibi ben de bir ödev sunduğumda olmuştu. Hoca o kadar kötü şeyler söyledi ve kötüledi ki ödevimi. Ağlamaktan perişan oldum bütün gün. O kadar emek verdiği ödevime kör gözlerle bakıp durdum. Daha sonra odasındayken ne dedi biliyor musun? Aslında iyiydi ödevin, ama sınıfın en iyisi değildi. Sen asistansın en iyisi olmak zorundasın.
İnan ki hiç bir zaman iyi bir şey yapmış olmayacaksın onların gözünde sen ne başarırsan başar. Çünkü rakipsin sen... Daha güzel ve kolay şartlardaki bir dünyada yaşamakta olan bir jenerasyona aitsin ve onlar bunu haketmiyor. Hiç kimse de onların çektiği kadar çekmeden onların konumuna gelmemeli.

Ben yolun çok başındayım ama yazdıklarınızı çok iyi anlıyorum. Özellikle, en iyisi olmak zorundasın konusunda. Ben de sınıf arkadaşlarımın yapmadıklarının cezasını çekiyorum. Benimle çok alakasız bir konu olsa da ben yapacakmışım, bilecekmişim, ayarlayacakmışım, onu uğraştırmayacakmışım, yoksa ne diye tutuyormuş beni yanında? Bugün duyduğum laflar daha. :43:
Bazen diyorum keşke atsa beni, belki daha rahat ederim.
Üniversite değiştireceğim yüksek lisans ve sonrası için. Ama lisansı burada tamamlamak zorundayım.
 
En çok korktuğum şeydir ileride böyle olmak. Aynen dediğiniz gibi, hepsi anlatır ne çektiklerini ama kendileri asla çektirmiyorlardır :37:
Bırakmayı çok istiyorum ama ya takar da mezun etmezse beni?
Sözlüyüm şu an ve düğün tarihimizi benim mezuniyetime göre ayarladık, bu riski göze alamıyorum.
Ayrıca emeğim de o kadar çok ki, arkamda bırakmayı kendime yediremiyorum. Bu yolda ilerlemeyi çok istiyorum ve ileride yaşayacaklarımın da şu ankinden iyi olacağının garantisi yok, ki muhtemelen daha kötü olacak. Böyle de devam edemiyorum. Kafam çok karışık. :50:

En azından benim yaşadıklarımı yaşayan insanlar olması beni rahatlattı. Bazen sadece benmişim gibi hissediyordum.

Fazla önemsiyorsun diyeceğim ama, bir yerde haklısın. Bir hastalık ya da onunla alakasız bir sorunu bahane ederek ayrılabilirsin.

Ama madem bu kadar emek boşuna mıydı diyorsun, ileride hocam hocam diye peşinde dolanacak bugünün ergenleri düşün ve hocanın yaptıklarına gözlerini yum. Yum ki, gözünü yeniden açtığında hem mezun hem de nişanlanmış olasın. :15:

İyi geceler..
 
Fazla önemsiyorsun diyeceğim ama, bir yerde haklısın. Bir hastalık ya da onunla alakasız bir sorunu bahane ederek ayrılabilirsin.

Ama madem bu kadar emek boşuna mıydı diyorsun, ileride hocam hocam diye peşinde dolanacak bugünün ergenleri düşün ve hocanın yaptıklarına gözlerini yum. Yum ki, gözünü yeniden açtığında hem mezun hem de nişanlanmış olasın. :15:

İyi geceler..

Bu cümleniz çok iyi geldi. Çok zor bir süreç ama adım adım işliyor, inşallah üstesinden gelebilirim.
Teşekkür ederim yazdıklarınız için,
İyi geceler.
 
Ben de ayni seyleri kismen yasadim. Ozur dilemedim ayrildim. Pisman miyim evet ama yine de ozur dilemezdim cunku ozur dileyecek bir sey yapmamistim. Bazi hocalar kucuk dunyayi kendilerinin yarattigini saniyorlar.
 
Hiçbir yalakalık yapmadım çünkü eleme süreci sonrası seçildim. Bu konuma da aşama aşama emek sarf ederek geldim.

O kadar çok emeğim var ki onları silip atmak çok zor benim için. Ama bu tutumu da kaldıramıyorum.

En çok korktuğum şeydir ileride böyle olmak. Aynen dediğiniz gibi, hepsi anlatır ne çektiklerini ama kendileri asla çektirmiyorlardır :37:
Bırakmayı çok istiyorum ama ya takar da mezun etmezse beni?
Sözlüyüm şu an ve düğün tarihimizi benim mezuniyetime göre ayarladık, bu riski göze alamıyorum.
Ayrıca emeğim de o kadar çok ki, arkamda bırakmayı kendime yediremiyorum. Bu yolda ilerlemeyi çok istiyorum ve ileride yaşayacaklarımın da şu ankinden iyi olacağının garantisi yok, ki muhtemelen daha kötü olacak. Böyle de devam edemiyorum. Kafam çok karışık. :50:

En azından benim yaşadıklarımı yaşayan insanlar olması beni rahatlattı. Bazen sadece benmişim gibi hissediyordum.

Canım seni cok iyi anlıyorum ama sabır dan baska care yok , emeklerin var , biliyorum dayanmak cok zor ama belli bir süre sabredeceğiz diye düşünmeye calis , ben bırakma derim, Allah sabrını arttırsın
Hepimiz aynı seyleri yasıyoruz heralde , bende cok gayretle çalışır çalışırdım, Prof . Um takdir etmek söyle Dursun , en ufak hatada yerin dibine sokardi , sevkim kırılmıştı , cok sevdiğim bölümümden hayattan soğumustum ,emeklerim yanmasın diye dayanmaya çalıştım tabi ailemin destegi de olmasa yapamazdim ,
bitirmeme yakın tezimi okumuyo sallıyor , okuduğunu beğenmiyor , kızım esim tatile gitmiş evde yalnızım bi yandan , dibe vurdum resmen, gözüm dondü ağzıma geleni söyledim ki ben cok sakin bir ınsanımdir normalde, ne dedim hic hatırlamıyorum , endişeli gözlerle bana bakışını hatırlıyorum sadece :) sonra bana 4 gün kafa izni verdi :1: :1:
cok sukur bitirdik bi sekilde ..ne yaptıklarının cokta farkında değiller
Allah yardımcın olsun , hakkında hayırlısı olsun
 
Ben de ayni seyleri kismen yasadim. Ozur dilemedim ayrildim. Pisman miyim evet ama yine de ozur dilemezdim cunku ozur dileyecek bir sey yapmamistim. Bazi hocalar kucuk dunyayi kendilerinin yarattigini saniyorlar.

Özür dileyecek bir durumum olmadı benim ama ayrılma konusunda sizin kadar dik duramıyorum.
 
Canım seni cok iyi anlıyorum ama sabır dan baska care yok , emeklerin var , biliyorum dayanmak cok zor ama belli bir süre sabredeceğiz diye düşünmeye calis , ben bırakma derim, Allah sabrını arttırsın
Hepimiz aynı seyleri yasıyoruz heralde , bende cok gayretle çalışır çalışırdım, Prof . Um takdir etmek söyle Dursun , en ufak hatada yerin dibine sokardi , sevkim kırılmıştı , cok sevdiğim bölümümden hayattan soğumustum ,emeklerim yanmasın diye dayanmaya çalıştım tabi ailemin destegi de olmasa yapamazdim ,
bitirmeme yakın tezimi okumuyo sallıyor , okuduğunu beğenmiyor , kızım esim tatile gitmiş evde yalnızım bi yandan , dibe vurdum resmen, gözüm dondü ağzıma geleni söyledim ki ben cok sakin bir ınsanımdir normalde, ne dedim hic hatırlamıyorum , endişeli gözlerle bana bakışını hatırlıyorum sadece :) sonra bana 4 gün kafa izni verdi :1: :1:
cok sukur bitirdik bi sekilde ..ne yaptıklarının cokta farkında değiller
Allah yardımcın olsun , hakkında hayırlısı olsun

Benim gözüm dönerse hocamın daha çok döner diye düşünüyorum. :52: Ama ben de öyle bir noktaya geleceğim, yakındır. Psikolojim bozuldu gerçekten, sinirden ağlarken gülmeye falan başladım :27:
Dediğiniz gibi hepimiz aynı şeyleri yaşıyoruz. Ben çevremde de bir kişi duymadım aynı durumda olup aksini söyleyen.
 
bende ingiliz dili ve edb. prf. ün asistanlığını yapmıştım adam kuzu gibiydi yani çok sakindi :1::1:

hiç bi zaman sesinin oktavının yükseldiğini hatırlamam :44:

senin hocan seni yanında asisitan olarak çalıştırıyo köle değil. hakaratlerini işitmek zorunda değilsin ki! adamın bi gün sıkkın olur canı iki gün olur üçüncüde sen de patlarsın daha kötü olur.

en azından kibarca uyarabileceğini söyle hakaret etmek ne demek :53:
 
Back
X