Atanma /Formasyon / KPSS

Hayır öfkeli değilim.Neden öfkeli olayım?Benim de bölümüm zamanında açıktan açıldı.Hem de köklü bir üniversiteyi bir tarafımı yırtıp kazandığım yıl.Evet açıktan hiçbir bölüm olmamalı bana göre.Çocuk Gelişimini kazanan nasıl hakkıyla kazanıp çabalayıp örgüne girdiyse işletmesi iktisatı edebiyatı tarihi de öyle çabayla girdi.Bazı bölüm değil hiçbir bölüm olmamalı.Zaten herkes kendi bölümüm odaklı hareket ettiği sürece açıktan tıp da açılır yakında.
 
Hocam hangi üniversitedesiniz? Acaba benim dersime giren bir hoca mısınız çok merak ettim
 

Haklısınız. Eğitime verdiğimiz önem ortada.
Ama ben olaya ben örgün kazandım, onlar da kazansaymış diye bakamıyorum. ODTÜ mezunu ama sefil halde, MYO mezunu ama harika işler çıkaran öğretmenler tanıyorum. Benim savım akademiyle iç içe girmeden, teorileri bilmeden, çocuklarla birebir kaynaşmadan çocuk gelişimci olamazsın.

Ama haklısınız hiçbir bölüm olmamalı. Keşke olmasa
 
O zaman o lisans tamamlama değildir adı başka bir şeydir. Çünkü bizzat tanıdığım arkadaşım lisans tamamlama ve aynı fakültedeyiz.
İstanbul üniversitesi auzefe gir programlar kısmında açıköğretime gel aşağı in lisans tamamlamada hemşireliği göreceksin
 
Eğitim fakültesi mezunuyum. Atanamadım.

Burası türkiye. Her an her şey olabilir.

Siz elinizden geleni yapın,olursa çok güzel .

Olmazsa dersiniz ki "ben elimden geleni yaptım "
 
Acik orgun farketmiyor iyi bir egitim almamis birine insan sagligi emanet edilmez. Sadece saglik degil hukuk egitim guvenlik her sey..
Merak ettim siz hangi ogretim tekniklerini kullaniyorsunuz? Ben su an acikla orgun arasinda fark goremiyorum cogu hoca slayttan okuyor dersi. Egitimin adı yok bence.
 

Slayttan okumayı kendime yakıştıramıyorum. Drama, tartışma, rol oynama, soru cevap vb yöntemlerle tartışarak örneklendirerek, video vs izleterek, insan deneyleri röportajları izleyerek öğretiyorum
 
Çok tartışmaya açık bir konu. Çocuk Gelişimi gibi Edebiyat, Tarih gibi bölümlerde olmamalı bu mantık ile bakarsak. Gönül ister ki herkes örgün okuyabilme şartına sahip olsa ve okusa. Buna hazır bir sistem olsa. Ama mesela ben şuan örgün okuyabilme durumuna sahip değilim. Bu anlamda bir fırsat benim için. Daha önce Anadolu Üniversitesinden mezun olup anaokulu öğretmeni olan arkadaşlarım var, pratikte gayet iyiler mesleki anlamda. Ama tabi ki örgün okuyanlara kısmen haksızlık belki de. Ama üniversite okumanın ve bunu örgün olarak yapmanın bence diploma kazanmaktan çok daha başka güzel yönleri var , kattığı çok şey var o nedenle dediğim gibi doğruluğu yanlışlığı tartışılır tabi ki.
 
Okula sormuşlar ,açılacak demiş. Ben de merak ediyorum bu konuyu. Bencillik gibi algılanmasın ama kapanması örgünler açısından da bizler açısından da daha iyi olabilir. Ama okumak isteyip geç haberdar olan bir sürü insan da var. Onlar için kötü olur tabi kapanması
 
Eğitim fakültesi mezunuyum. Atanamadım.

Burası türkiye. Her an her şey olabilir.

Siz elinizden geleni yapın,olursa çok güzel .

Olmazsa dersiniz ki "ben elimden geleni yaptım "
Haklısınız tabi ki. Umarım en kısa zaman da atanırsınız ama belli bir yaştan sonra artık alınan kararların bir çok kez düşünülmesi gerekiyor. O nedenle bu can sıkıntım
 
Bu arada bilgi sahibi olabilirsiniz , işin içinde olan biri olarak. Özelde çalışmaktan ziyade , devlete atanmak isterim. Formasyon düzenlemeye gidiyor ve Çocuk Gelişimi mezunlarının Okul Öncesine atanma durumları muallakta gibi görünüyor. Bu konu hakkında bilginiz var mı ?
 
Konu sahibi olduğum için söylediğinizi üzerime alındım ve cevap verme gereğinde bulundum. İş kaygısından ziyade konuda da belirttiğim gibi "yıllardır hayalini kurduğum meslek". Eğer böyle olmasaydı açıktan başka bir öğretmenlik bölümünü çok daha önceki yıllarda tercih etmiş ve şimdiye kadar bitirmiş olurdum. Bu işi istediğim için hevesle kayıt oldum. Ayrıca AÖF iki yıllık mezunu değilim. Zaten bu bölüm iki yıllık AÖF mezuniyetini sizin tabirinizle "yama yapar gibi "almıyor. Ya sınava girip kazanarak ya da ikinci üniversite kapsamında kayıt yaparak okunabiliniyor. Örgün 4 yıllık farklı bir bölüm mezuniyetim var, bu ikinci üniversite kapsamında okuduğum bir bölüm. Eğer yorumunuz bana ise tabi, cevap vermiş oldum.
 
İkinci üniversite olması veya sınavı kazanarak yerleşmiş olmak da bir yeterlilik göstergesi değil zaten. Hiçbir şey bilmeden bile mezun olunabilen bir sistem sonuçta. Buradaki eleştiriler de sisteme dair.
 

Bu alandaki duayenlere göre aşırı hatalı bir uygulama. Sizin pratikte iyilerden ne anladığınıza göre değişir bu durum.
 

Eskiden atanma şansları vardı. Ama dediğiniz gibi şu anda muallakta. Son karar hakkında bir fikrim yok
 
İkinci üniversite olması veya sınavı kazanarak yerleşmiş olmak da bir yeterlilik göstergesi değil zaten. Hiçbir şey bilmeden bile mezun olunabilen bir sistem sonuçta. Buradaki eleştiriler de sisteme dair.
Sistemin tartışılır olması gerektiğini belirttim zaten. Anlatmak istediğim şu ; bu yalnızca Çocuk Gelişimine özgü olmamalı. Tarih, coğrafya, edebiyat gibi bölümlerin mezunları da öğretmen oluyor ve insanların hayatına dokunuyor. Bu açıdan baktığımızda aslında tüm bölümlerin açık öğretiminin olmasını eleştirmeliyiz.
 
Bu alandaki duayenlere göre aşırı hatalı bir uygulama. Sizin pratikte iyilerden ne anladığınıza göre değişir bu durum.
Ben bazı şeylerin eğitim ile bazı şeylerin de insan ile alakalı olduğunu düşünüyorum. Örgün eğitim teorik olarak çok şey öğretir ama pratikte yine her şey insan da bitiyor. Ama açık öğretim sisteminin tartışılması gerektiğini en başta da söyledim. Bunun yalnızca Çocuk Gelişimi bölümü için değil tüm bölümler için tartışılması gerekiyor. Mesela Tarih, Edebiyat, Coğrafya gibi bölümlerin mezunları da öğretmen oluyor ve insanların hayatına dokunuyor. Bu anlamda aslında Çocuk Gelişimi değil tüm açık öğretim programları tartışmaya açık.
 
Konu çocuk gelişimi üzerine olduğu için o konuşuldu. Yoksa tabii ki her bölüm için geçerli haklısınız.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…