Ne yaşadığını çok iyi anlıyorum. Ben de senin gibiydim, üniversiteyi kazanıp evi terk edene kadar. Bir de benim babam polisti. Yani üvey annem babamdan kaçmak için yola çıktığında daha şehir dışına çıkamadan bulunduğumuz ile geri getirildi polisler tarafından. Hepsi birbirini korurdu. Kimse kapalı kapının ardını görmek istemedi yıllarca. Ben de senin gibi bazı durumlarda annemide sütten çıkmış ak kaşık bulmazdım. Ama sonra anladım ki aslında dayak olayını haklı bir nedene bağlamak için bu bahanelere sarılmışım.
Babam hiç değişmedi. Ama ben değiştim. Güçlendim.
Bazı arkadaşlar polise git demiş. Polis iki tarafı barıştırıp evine yolluyor küçük yerlerde. Acı gerçek bu. Ben annemi işe sokturmuştum. Günlerce onunla konuşup ikna etmiştim. Sen de anneni bir işe girmeye ikna etmelisin. Süreç böyle başlıyor. Ayaklarının üzerinde durunca özgüveni gelecek ve babanın karşısına dikilebilecek. Ama sen muhakkak oku, ayaklarının üzerinde dur. Sakın yenilme. Ben yenilmedim. Ondan çok daha güçlüyüm.
Ama tabi şiddetli unutmalar başladı başıma aldığım şiddetli darbelerden. Erken demans olacağa benziyorum. Sen sakın kendini dövdürme.
Babam hiç değişmedi. Ama ben değiştim. Güçlendim.
Bazı arkadaşlar polise git demiş. Polis iki tarafı barıştırıp evine yolluyor küçük yerlerde. Acı gerçek bu. Ben annemi işe sokturmuştum. Günlerce onunla konuşup ikna etmiştim. Sen de anneni bir işe girmeye ikna etmelisin. Süreç böyle başlıyor. Ayaklarının üzerinde durunca özgüveni gelecek ve babanın karşısına dikilebilecek. Ama sen muhakkak oku, ayaklarının üzerinde dur. Sakın yenilme. Ben yenilmedim. Ondan çok daha güçlüyüm.
Ama tabi şiddetli unutmalar başladı başıma aldığım şiddetli darbelerden. Erken demans olacağa benziyorum. Sen sakın kendini dövdürme.