Ben de çevremden çok kazık yedim.Yediğim kazıklardan sonra kimseye hak ettiğinden fazla değer vermemem gerektiğini, kimse için fedakarlık yapmamayı, insanları nasıl hayatıma kolay sokabiliyorsam öyle kolay da çıkarmayı öğrendim, bir de en önemlisi kendi kendime yetebilmeyi öğrendim... Hayat bana her gün yeni birşeyler öğretiyor yaşamaya dair, insanlara dair zor olansa kimi zaman uygulamak oluyor öğrendiklerini ama uygulayabildiğinde de görüyorsun ki yaşamak daha kolay kimi zaman. Ben de bazen bu dünyaya ait olmadığımı, yaşadığım dünyada adalet, eşitlik, saygı ve güven gibi kavramların bulunmadığı için bu dünyadan nefret ettiğimi düşünürdüm. Şimdi objektif olmayı, insanlara bir iyilik yapacaksam bile ilerde bana onun kötülük yapacağını aklımın bir köşesinde bulundurarak yapmayı öğrendim ki ilerde hayal kırıklığına uğramayayım.Artık herşeye, herkese şüpheyle yaklaşmam gerktiğini öğrendim ki kör olup göremediğim noktaları görebileyim ve buna benzer daha birçok şey... Yine de dört dörtlük mutlumuyum? Hayır ama insanların bana verdiği mutsuzluklar değil bunlar.
Ama sen yine de şanslısın biliyor musun? Çünkü yanında çok iyi bir dostun var.Seni karşılıksız seven, senin için canını fede edebilecek olan ve seni ölene kadar terk etmeyecek olan bir dostun var.Hiç dostum yok derken yanılıyordun, çünkü köpeğin var.O senin bu hayatta bulup bulabilecein en iyi dostundur.Kimse seni onun kadar sevemez ve onun kadar sana sadık kalamaz.Bende o bile yok, çünkü oturduğum yerde köpek beslemek yasak.O yüzden çok istememe rağmen köpek edinemiyorum. Sıkma canını bu kadar, hiç birisi beş para etmez, bu hayatta senden daha değerli ve önemlisi yok unutma bunu ve değerli vaktini de onların yaptıklarına üzülerek parcama.
Sevgiler... opuyorumnanaktan