Cerebrum şu an şaşkınım biliyor musun?

Şarkı benim özlemimi çok güzel dile getiriyor. Ama beni asıl etkileyen şey daha başka.
Şöyle ki; zarif bey'in buraya geldiğini öğrendiğimde dışarıdaydım ve bir kafe'ye uğadım. Sevdiğim bir yer, ortada kocaman bir kuzine durur ve üzerinde eski mavi çaydınlıkla her zaman çay hazır bulunur. O sırada bir tek ben vardım içeride, hafif loş bir ortam, sobanın kenarındaki masaya ilişmiştim. Neden geleceğini söylemedi diye düşünürken, hayale dalmıştım. Gelse, ben ona mavi çaydanlıktan sıcacık çay döksem, yazıştıklarımızı yüz yüze, göz göze konuşsak, susunca birlikte dışarıyı izlesek ve tahmin edeceğin gibi neredeyse ağlayacaktım.
Bu hayalim benim o kadar hoşuma gitmişti ki onu ne zaman düşünsem bu ortamı hayal ediyorum ve elbette en belirgin nesne mavi çaydanlık. Sanırım yaza kadar bu hayalle idare ederim. Kuzine kaldırılınca artık ben de düş dünyamı güncellemeliyim.:)
Sen bunu nasıl hissetmiş olabilirsin? Yani tamamen tesadüf diyeceğim ama belki de neredeyse her gün yazıştığımız için içine doğdu fark etmeden. Çünkü sen de altıncı hissinin kuvvetli olduğunu söylemiştin ki maşallah diyelim aman nazar değmesin. Hatta bence herkese de söyleme.
Hala şaşkınım inan. Benim bu hayallerimin bir sonucu olur mu içine ne doğuyor demeye inan korkuyorum. Yüce Rabbim hepimiz için hakkımızda hayırlısını nasip etsin inşallah.