- 23 Eylül 2010
- 6.359
- 1.917
- 248
valla ben de anlamıyorum mesela araştırıp birşey söylüyosun
çok saçma böyle birşey olmaz abartı diye cevaplar oluyo
sanki biz kafamızdan uyduruyoruz bunları
-
-
Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.
Beyin yikama ve yönlendirme..
- Konu Sahibi weiss
- Başlangıç Tarihi
valla ben de anlamıyorum mesela araştırıp birşey söylüyosun
çok saçma böyle birşey olmaz abartı diye cevaplar oluyo
sanki biz kafamızdan uyduruyoruz bunları
- 17 Aralık 2011
- 2.568
- 140
- 373
- 23 Eylül 2010
- 6.359
- 1.917
- 248
- 29 Ağustos 2008
- 4.086
- 613
- 448
Benim de bu olayın abartıldığını düşündüğümü yazdığım mesaj nedeniyle cevap verme hakkım var ki, "reddedenlerin araştırma yapmadan cahilce yorum yaptığını" nereden çıkardınız? Ben bir sene öncesine kadar bu olayı çok araştırmıştım, yabancı belgeseller de dahil olmak üzere izledim, çok etkileyici bir dil kullanıyorlar anlatırken lakin ben yine de bu durumun abartıldığını düşünüyorum. Yukarda da bir arkadaşımızın dediği ve benim de dediğim gibi, bu olayın algı ile çok ilgisi var, herkes orda gizlenmiş bir takım şekilleri algılayamaz, özellikle küçük çocuk orda gördüğü görüntülere nasıl anlam versin (cinsellik vb.), o konuyla ilgili birşey bile bilmez ki çocuk, onun için sıradan bir görüntü... Tabi o fotoğrafların orijinal olduğunu, üzerinde oynama yapılmadığını varsayarak diyorum bunu....
Son düzenleme:
- 17 Aralık 2011
- 2.568
- 140
- 373
işte tam da bu noktada asıl mesele zaten..Asıl hedef o yaştaki çocuğun gören algılayan bilinci değil. sayfalarca bu anlatılmaya çalışılıyor. bilinçli olarak algılamadığı bilinçaltı. bilinç altı, bilinç ten çok farklıdır.Bilinç altı sadece yaşadığımız iyi ve kötü olayları unutturmayan hafızadan çok çok çok daha fazlasıdır.
yapmayın Allah aşkına çocuk onu görmez,algılamaz nasıl diyebilirsiniz
çocuk anlamaz,algılayamaz demek konun hiç anlaşılmadığını gösterir. Çocuk o yaşta ne olduğunun farkında bile değil,büyüdüğünde o şekiller anlamlanıyor zaten. öteki gündem prog. konuşmacılar bunu çok güzel açıkladılar,izlemenizi tavsiye ederim. çok küçük yaşta (3yaşlarında gibi) tacize uğrayan bir çocuk o sırada bir şey anlamaz ama büyüdüğünde onun taciz olduğunun farkına varır..bunun gibi ama tam olarak böyle değil.. daha da belirsiz ve daha uzun süre etkili....
Gören,algılayan bilincimize hiç uğramadan direk bilinç altına giden mesajlar bunlar.
- 13 Ekim 2011
- 4.213
- 507
- 163
- 35
Ya kızlar elbet doğruluk payı vardır da ben ilk bakışda çoğunda bişey algılayamadım :26:
Bu kadar cincik cincik inceleyince tabi bir sürü şey bulunur.
Ben abartıldığını düşünüyorum.
Yani elbet vardır ama o kadar izlediğim şeylerde bunları aramıyor benim gözüm bilemiyorum yani :26:
Bende incelerken gördüm biri kimse sex yazısını görüpde azmaz demiş dalgaya alarak valla ne yaalan söylim doğru
Yani ne bilim heryerde bunları ararsak tabi buluruz.
Kendi çekildiğimiz bir kaç resmi incelesek orda bile vardır.
Bazı resimler çok saçma :26:
Bu kadar cincik cincik inceleyince tabi bir sürü şey bulunur.
Ben abartıldığını düşünüyorum.
Yani elbet vardır ama o kadar izlediğim şeylerde bunları aramıyor benim gözüm bilemiyorum yani :26:
Bende incelerken gördüm biri kimse sex yazısını görüpde azmaz demiş dalgaya alarak valla ne yaalan söylim doğru
Yani ne bilim heryerde bunları ararsak tabi buluruz.Kendi çekildiğimiz bir kaç resmi incelesek orda bile vardır.
Bazı resimler çok saçma :26:
Son düzenleyen: Moderatör:
- 22 Eylül 2010
- 2.510
- 57
- 363
Arkadaşlar artık her şeyden pimpiriklenir oldum, pepe ve kayu'da da var mıdır böyle şeyler diye sorgulamaya başladım, bir de şu izlesene.comun ablemi var ya o da bana illimünatinin ablemini anımsatıyor acaba bu da mı subliminal diye düşünür oldum. Bazı resimlerde insanın algılamasına bağlı şeyler var. Psikolojideki algıda seçicilik konusunu hatırlattı bana.
Çocuklarımızın zihnine bir şeylerin yerleştirilmeye çalışılması bir gerçek ne yazık ki, dikkatli olalım derken kafayı üşütmesek iyi. Maalesef öyle bir dünyada yaşıyoruz ki elimizi hangi taşa koysak altından yılan çıkıyor .
Çocuklarımızın zihnine bir şeylerin yerleştirilmeye çalışılması bir gerçek ne yazık ki, dikkatli olalım derken kafayı üşütmesek iyi. Maalesef öyle bir dünyada yaşıyoruz ki elimizi hangi taşa koysak altından yılan çıkıyor .
BU BİLGİLERİN ÇOK AZINA 2 YIL ÖNCE ULAŞTIM OLAYIN VEHAMETİNİ YAKINLARIMA ANLATTIM ÇOĞU KÜLTÜR SEVİYESİ YÜKSEK İNSANLAR EŞİM DAHİL KİMSE UMURSAMADI HATTA EŞİME SALONDA KAPIYI KAPATTA İZLE ÇOCUK İZLEMESİN DEDİĞİMDE YARIŞMA DİZİ SEN ARAŞTIRMA YAPA YAPA KAFAYI YEDİN DEDİ BENDE BAKTIM OLMUYOR KENDİ HALLERİNE BIRAKTIM söylediklerimi ya anlamak istemiyorlar yada beyinleri uyuşmuş. ALLAH razı olsun konunuzu okuduktan sonra tekrar silkelendim bugün oğluma hiç tv izletmedim öğlende uyutmadım cünkü uyusaydı babasıyla 12 ye kadar tv izleyecekti çocuklarımızın terini boğazını koruduğumuz kadar keşke tüm hayatlarına yön verecek bilinçlerinide korumaya çalışsaydık. bizim ayağımıza takılmasınlarda ne olursa olsun son yıllarda cocuklar neden ailelerini katlediyorlar bununla ilgili hiç pedagog araştırması dinledinizmi çocukların ve bizlerin beyni ruhu uyuşturuldu telkinler hipnozdanda tehlikeli çağın en büyük hastalığı duyarsızlaşma sizce bunu kim yaptı hangi vazgeçilmezimiz.
internetin yabancısıyım kaliteli araştırmalarım yok insanlara ulaşmasını istediğiniz bilgiler varsa mesaj gönderebilirseniz veli bilgilendirme formlarıyla çok aileye ulaşabilirim duyarrlılığınız için çok teşekkür ederim özel mesaj gönderdim ama dolu galiba.
konuyu abartılı bulanlara neden kızıyorsunuz, anlam vermek zor. herkes aynı şekilde düşünmek zorunda değil.
ilk konuyu okuduğumda sadece ilk sf ya göz atabilmiştim, bana da mantıklı gelen şeyler olduğunu yazdım. bu konu her yönüyle önemli ve seviyeli bir tartışmayı hak eden bir konu.
konu ilerledikçe o kadar farklı yerlere de değinildi ki, subliminal mesajları mı başka şeyleri mi tartışıyoruz, kafam karıştı.
netten alınan bilgilerden içlerinde bana çok anlamsız gelen mesajlar da oldu. kendi bilgilerim üstüne; nette biraz da kendim araştırdım, bazı linklerde fotolarda, videolarda, son derece zorlama bilgilerle karşılaştım. o da konunun farklı boyutlarını daha iyi anlamama yardımcı oldu. bu yüzden konuyu daha yetkin kişilerle ve kaynaklarla incelemeye karar vererek en son veda etmiştim bu başlığa.
aynı zamanda akademisyen olan, tanıdığım çocuk psikiyatristi ile denk geldiğimde, müsaitse bu konuyu detaylıca konuşmak istiyorum. çünkü çocuk ve yetişkinde beynin ve algının nasıl işlediğini, yeni bilgileri kaydettiğini ve geri çağırdığını, bilinçaltını-bilinci, subliminal mesajların detaylarını öğrenebileceğim en iyi kaynaklardan biri olduğunu düşünüyorum.
gizli amaçlarını işleyişe sokmak isteyenler hakkında bu konunun öncesine dayanan, uzuuuun yıllara dayanan bir geçmişim var. pembe gözlükle bakmıyorum herşeye, emin olabilirsiniz.
sadece bilgim ve mantığım çerçevesinde, bilimsel alandaki verilerle konuları değerlendirmeyi daha doğru buluyorum.
sanaldaki her çarpıtılan bilgi için bir cezai yaptırım uygulanmıyor olabilir, bu yüzden teknolojinin imkanları da kullanılarak oldukça güzel çarpıtmalar ve yalan yanlış bilgiler paylaşılabiliyor. ama bilimsel alanda yayınlanan, kabul gören her kaynaktaki bilgiler bu gerçeği göz önünde bulundurarak, çok daha doğru aktarımlarda bulunuyor diye düşünüyorum.
beynini cinsellikle bozan birçok erkeğin, günlük hayatta ve herhangi bir espride, nesnede,resimde, masum konuşmalarda bile kolaylıkla herşeyi cinsel bir objeye veya espriye çevirme becerisini(?) de düşününce; her gördüğüm görseli, kaynağı belli olmadıkça dikkate almamaya karar verdim.
sigara içmem, cola yılda 2 litre yoktur içtiğim, alışveriş ve sex düşkünü değilim, sürekli cinsellikle bağdaştırılan magnum dondurmasının sadece çikolata kaplamasını severim(subliminal mesajdan çok hormonal dönemde ortaya çıkan etkisi), inancımı koruduğumu, gündemdeki Türkiye ve dünya gerçeklerinin de oldukça farkında olduğumu düşünüyorum. bu subliminal mesajlar beni en azından fazla etkileyememiş, diye düşündüm artık. içim rahat...
konuda öyle şiddetli bir tepki mesajıyla ben karşılaşmadım, karşıt düşünceleri paylaşanlardan biri de bendim. bunu cahilliğimden
37:) değil de, aksine bildiklerimden dolayı yazdım. doğru ve yanlış bulduğum yerleri belirttim.
benim mesajlarımla ilgili açık veya gizli bir yorum yapacak kişi varsa, lütfen önce ne yazdığımı anlasın, ona göre yorum yapsın. benim mesajıma atıfta bulunulduğunu düşündüğüm için cevap verme gereği duydum.
ilk konuyu okuduğumda sadece ilk sf ya göz atabilmiştim, bana da mantıklı gelen şeyler olduğunu yazdım. bu konu her yönüyle önemli ve seviyeli bir tartışmayı hak eden bir konu.
konu ilerledikçe o kadar farklı yerlere de değinildi ki, subliminal mesajları mı başka şeyleri mi tartışıyoruz, kafam karıştı.
netten alınan bilgilerden içlerinde bana çok anlamsız gelen mesajlar da oldu. kendi bilgilerim üstüne; nette biraz da kendim araştırdım, bazı linklerde fotolarda, videolarda, son derece zorlama bilgilerle karşılaştım. o da konunun farklı boyutlarını daha iyi anlamama yardımcı oldu. bu yüzden konuyu daha yetkin kişilerle ve kaynaklarla incelemeye karar vererek en son veda etmiştim bu başlığa.
aynı zamanda akademisyen olan, tanıdığım çocuk psikiyatristi ile denk geldiğimde, müsaitse bu konuyu detaylıca konuşmak istiyorum. çünkü çocuk ve yetişkinde beynin ve algının nasıl işlediğini, yeni bilgileri kaydettiğini ve geri çağırdığını, bilinçaltını-bilinci, subliminal mesajların detaylarını öğrenebileceğim en iyi kaynaklardan biri olduğunu düşünüyorum.
gizli amaçlarını işleyişe sokmak isteyenler hakkında bu konunun öncesine dayanan, uzuuuun yıllara dayanan bir geçmişim var. pembe gözlükle bakmıyorum herşeye, emin olabilirsiniz.
sadece bilgim ve mantığım çerçevesinde, bilimsel alandaki verilerle konuları değerlendirmeyi daha doğru buluyorum.
sanaldaki her çarpıtılan bilgi için bir cezai yaptırım uygulanmıyor olabilir, bu yüzden teknolojinin imkanları da kullanılarak oldukça güzel çarpıtmalar ve yalan yanlış bilgiler paylaşılabiliyor. ama bilimsel alanda yayınlanan, kabul gören her kaynaktaki bilgiler bu gerçeği göz önünde bulundurarak, çok daha doğru aktarımlarda bulunuyor diye düşünüyorum.
beynini cinsellikle bozan birçok erkeğin, günlük hayatta ve herhangi bir espride, nesnede,resimde, masum konuşmalarda bile kolaylıkla herşeyi cinsel bir objeye veya espriye çevirme becerisini(?) de düşününce; her gördüğüm görseli, kaynağı belli olmadıkça dikkate almamaya karar verdim.
sigara içmem, cola yılda 2 litre yoktur içtiğim, alışveriş ve sex düşkünü değilim, sürekli cinsellikle bağdaştırılan magnum dondurmasının sadece çikolata kaplamasını severim(subliminal mesajdan çok hormonal dönemde ortaya çıkan etkisi), inancımı koruduğumu, gündemdeki Türkiye ve dünya gerçeklerinin de oldukça farkında olduğumu düşünüyorum. bu subliminal mesajlar beni en azından fazla etkileyememiş, diye düşündüm artık. içim rahat...
konuda öyle şiddetli bir tepki mesajıyla ben karşılaşmadım, karşıt düşünceleri paylaşanlardan biri de bendim. bunu cahilliğimden
37:) değil de, aksine bildiklerimden dolayı yazdım. doğru ve yanlış bulduğum yerleri belirttim. benim mesajlarımla ilgili açık veya gizli bir yorum yapacak kişi varsa, lütfen önce ne yazdığımı anlasın, ona göre yorum yapsın. benim mesajıma atıfta bulunulduğunu düşündüğüm için cevap verme gereği duydum.
sayın weiss, siz bu kitabı okumuş muydunuz acaba? konu hakkında başka araştırmalarınız oldu mu? mesajların çocuğu okumuştum burada ama şu an aklıma gelmedi bu soruların cevabı, belki vermişsinizdir(hatırlatırsanız sevinirim).
tahminimce konuyu açma amacınız; konu hakkında farkındalık sağlamak, endişenizi paylaşmak ve başkalarının düşüncelerini öğrenmek, mümkünse çözüm bulmaya çalışmak.
bu yüzden tekrar cevap yazıyorum konunuza.
bana göre çözüm nedir, nelere dikkat edilmeli onları yazayım...
-öncelikle çocukların kontrolsuz TV izleme alışkanlıklarını önleyelim. çocukları oyalamak adına, onlara yarar yerine, birçok zararı dokunacak kontrolsüz TV alışkanlıklarını bir kenara koyalım. yemek yemesi, uslu durması, ayağımızın altında olmaması için TV den medet ummayalım. TV yerine, mümkün oldukça ailesiyle ve arkadaşlarıyla kaliteli zaman geçirmesine önem verelim.
uzmanların ortak fikri, 2 yaşına kadar çocuğa TV izlettirmeyin, sonrasında günde max 15-20 dk, eğitici yönü olan, yaşına ve gelişimine uygun programlar seyrettirelim.
çocuğu TV karşısında bırakınca, çocuklar her türlü uyaranla ve mesajla karşı karşıya kalıyor.
-bebeklerin anne-babanın cinsel yaşamından etkilenmemesi için 6 aydan itibaren odasının ayrılması tavsiye edilir. çocuğun istemeden şahit olduğu görüntü ve sesler, subliminal mesaj olarak ifade edilen bilinç altı mesajlardan daha çok çocuğun bilinç altına işler. çocuk büyüdüğü halde hala anne babasıyla yatması, aynı odada bulunmasını bu yüzden de uzmanlar tavsiye etmez(anne baba çocuğun uyuduğundan emin olsa bile aynı odada cinsellik yaşamamalı, deniliyor)
- çocuklarıyla banyo yapan, çocuğunun yanında wc ihtiyacını gideren anne babalar, görsellerde saklanan görüntülerin daha açığını çocuklara istemeden de olsa göstermiş olur. yine aynı şekilde, farklı cinsiyetteki kardeşini gördüğünde, o görüntüyü de çocuk bilinçli şekilde algılıyor. çocukları tüm cinsel organlardan ve görüntülerinden tamamen izole etmek ne mümkündür ne de gereklidir, çocuklar büyüdükçe bunları gereken şekilde beynine kodlar, ayırt eder zaten. bunu bilinçle ve bilinçaltına iterek yapması çok önemli değil. gelişimiyle birlikte bu doğal bir süreç içinde gerçekleşir. doğduğu andan beri annesini emerken 'meme' gerçeğiyle ve onu haz ve ihtiyaç gideren bir obje olarak bilinç altına alması daha kolay olur, anneyi o şekilde görmez elbette ama hissettiklerini o şekilde kodlar.
- küçük yaştaki çocuklar, izledikleri görüntülerden daha çok, gerçek hayatta birebir gördükleri kadar çocukları etkilemez. küçük çocuklarda somut zekâ vardır, soyut zekâları çok daha ileri yaşlarda gelişir.
- bahsedilen çizgi filmlerde, çocuklara verilen subliminal mesajlar dışında, çocukları yanlış yönlendiren çok daha açık mesajlar vardır. en basiti; tom ve jerry, road runner gibi karakterlerin yükseklerden düşmesi, ağırlıklar altında ezilmesi çocukları oldukça yanıltıyor. çok istisnai durumlar dışında uçabileceğini düşünen, yüksekten atlayınca sağlam kalacağını düşünen çocuk yine pek yoktur.
bu çizgi filmlerin eğitici yönü çok zayıf olduğu için, okul öncesi dönemde değil ama, ilkokul ve sonrasında çocukların eğlence amaçlı, sınırlı sürelerde izlemelerinde bir sakınca yok bence. şimdi ekranlarda yayınlanan birçok çizgi filmden sadece pepe çocuğuma izleteceğim programdır. büyüdükçe kontrol etmesi zor olacak elbette ama bir sapık olarak yetişeceği endişesini taşımıyorum.
- ebeveyn, eğer çocuğuna faydalı olmak istiyorsa, onu belli tehditlerden korumak istiyorsa, ilk yapması gereken çocuğu ve eğitimi hakkında detaylı bilgi sahibi olmaya çalışmalıdır. çocuğun direkt davranışlarını ve karşılacağı uyaranları takip ve kontrol etmesi çok zor olur ama, yine de kontrolünü fazla belli etmeden, çocuğunu izlemeli, sakıncalı olduğunu düşündüğü uyaranlarla karşılaştığında çocuğa fazla hissettirmeden çocuğun dikkatini başka yöne çekmelidir.
örneğin; tv açık bırakılmıştır, çocuk yaşına uygun olmayan bir görüntüye kilitlenmişse, hemen aaayyy! eyvahhh! deyip tv yi veya çocuğun gözlerini acelece kapatmak yerine, ilgisini çekebilecek bir nesne veya ses ile, çocuğun karşısına geçip çocuğu çaktırmadan ortamdan uzaklaştırabilir...
Son düzenleme:
Konu o kadar derin ki.
Ne benim herseyi bir bir sabirla anlatmaya yetecek sabrim, ne de güzelce fikir alisverisi yerine, olayin - konunun altinda baska baska seyler arayanlarla ugrasacak mecalim var.
Herkes anne yada anne adayi.
Dünyaya bir cocuk getirebiliyorsa, bunun ne kadar agir bir mesuliyet oldugununda bilincedir diye tahmin ediyorum.
Konu kendi icinde baska yönlere tasindi, belki ben anlatamadim bilemiyorum.
Inanmayanlar olabilir, kimse kimseyi zorla birseye inandirmak mecburiyetinde degil.
Kimse inanmak zorunda da degil.
Sadece cok önemli oldugunu düsündügüm bir konuyu ele aldim.
Bazen o kadar sacma yorumlar - düsünceler dile getirildi ki inanamadim.
Insanlarin hayata bakis acisina ACIDIM! Gercek manasi ile acidim.
Böyle bir konu acilmasinda ki amacin, cok yorum yazilsin oldugunu dile getiren bile oldu.
Bu insanlarin hayata bakisina acidim.
Nasil bir eziklik icindeler ki sanal bir ortamda hic taninmayan! insanlarin yorumu ile sevinilebilir düsüncesine sahipler:)
Yazi yazdigim platformun nasil biryer oldugunun bilincindeyim.
Bu site hakinda hep "karsilasacagim hicbir düsünce beni sasirtmaz" diye düsünüyordum.
Ama bu kadarini ben bile tahmin edemedim:)
Tekrar yazayim.
Bu kullanilan cinsel icerikli mesajlar, sadece cocugunuzu cinsellige düskün bir birey yapmak amaci ile yapilmiyor!
Bu mesajlar, insanlarin tercihlerine hükmetmek amaci ile yapiliyor. Yani istedigini tercih ettirmek amac.
Maddi cikar saglanmaktadir bu mesajlarla.
Bu mesajlar beni yada cocugumu nasil etkiler? diyenler, bu mesaj sizin bilinc altinizi etkiliyor, farkinda olmadan.
Bu mesajlar gercek degil! diyenler, bu mesajlarin kullanilmasi bir cok ülkede kanunen yasak, olmayan birseyin kanun koyucularca yasaklanmasi mümkünmü?
Konunun bazi tarikat - topluluga mal edilmesi konusuna gelirsek, bu konu ile alakali kitaplar var okuyup kendiniz karar verin, alakalari var mi yok mu.
Efla nickli arkadasa cevaben;
Evet kitabi okudum.
Bu mesajlarin nerelerde kullanildigi, amaci, nasil korunulabilecegi, cocuklar ve insanlar üzerinde etkileri gibi konulari genis olarak ele aliyor.
Bu mesajlar zaten somut olarak gösteriliyor. Izledikleri cizgi filmlerin icine yerlestiriliyor. Ayrica cocuklarin birebir zekalarina degil bilinc altina gönderiliyor, bilinc alti ise dogdugu andan, hatta anne karninda iken olusan birsey.
Buna kücük bir örnek vereyim;
Avrupa ülkeleri, Afrika yi sömürmeye gittikleri zaman orada ki halki tam anlami ile kölelestiremediklerini farkediyorlar.
Ne kadar baski, katliam, zulüm yaparlarsa yapsinlar, halkin bir noktadan sonra kendilerini ve ülkelerini korumak icin harekete gectigini görüyorlar.
Bilinc alti uzmanlari, kölelestirmenin anne karnindayken baslayacagini, eger anne karninda ki cocuga yeterli etkiyi yaparlarsa, yeni gelen neslin tam anlami ile köle olacagini söylüyorlar.
Bunu nasil yapacaklarini soran yetkililere, hamile kadinlari biryerde toplayin, iclerinden birini mancinik denen alete yerlestirip firlatin ve bu islemi her ay tekrarlayin diyorlar.
Oraya sömürü icin giden yetkili kisiler, hamile kadinlari her ay biryerde topluyor, söylenindigi gibi her ay birini mancinikla firlatiyorlar.
Sonuc hayret verici oluyor, gercekten o cocuklarin dogup belli bir yasa geldiklerinde, her emri itirazsiz yerine getirdigi görülüyor.
Yani bilinc alti tahmin edemeyeceginiz kadar güclüdür.
Cocuklarimizi korumamiz gereken tek tehlike bu mesajlar degildir.
Cocuk yetistirmek cok önemli birseydir.
Cocuklar dünyaya geldiklerinde tamamen bos ( anne karnindayken edindikleri bilinc alti haric) bir bilinc alti ile dogarlar, siz o cocugu nasil isterseniz öyle egitirsiniz.
Alim yapabilirsiniz, zalim yapabilirsiniz, insanliga faydali bir birey yada insanligin düsmani bir fert yapabilirsiniz.
Tamamen cocugu büyütürken izlediginiz yol ile alakalidir bu.
Iyi bir cocuk yetistirmek evebeynleri egitmekle olur.
Anne babalar ne kadar bilincli olursa o kadar saglam bir cocuk yetisir.
Anne babalar cocugun o piril piril beynini dogru seylerle doldurmazsa, baskalari onun beynini kendi istedikleri seylerle doldurur!!
Not: Inanamadigini belirten kisilere asla ters cevap vermedim vermem. Yanliz bu konuda degil, hicbir konuda kisilere benimle ayni fikirde olmadigi icin tepki vermem.
Ne benim herseyi bir bir sabirla anlatmaya yetecek sabrim, ne de güzelce fikir alisverisi yerine, olayin - konunun altinda baska baska seyler arayanlarla ugrasacak mecalim var.
Herkes anne yada anne adayi.
Dünyaya bir cocuk getirebiliyorsa, bunun ne kadar agir bir mesuliyet oldugununda bilincedir diye tahmin ediyorum.
Konu kendi icinde baska yönlere tasindi, belki ben anlatamadim bilemiyorum.
Inanmayanlar olabilir, kimse kimseyi zorla birseye inandirmak mecburiyetinde degil.
Kimse inanmak zorunda da degil.
Sadece cok önemli oldugunu düsündügüm bir konuyu ele aldim.
Bazen o kadar sacma yorumlar - düsünceler dile getirildi ki inanamadim.
Insanlarin hayata bakis acisina ACIDIM! Gercek manasi ile acidim.
Böyle bir konu acilmasinda ki amacin, cok yorum yazilsin oldugunu dile getiren bile oldu.
Bu insanlarin hayata bakisina acidim.
Nasil bir eziklik icindeler ki sanal bir ortamda hic taninmayan! insanlarin yorumu ile sevinilebilir düsüncesine sahipler:)
Yazi yazdigim platformun nasil biryer oldugunun bilincindeyim.
Bu site hakinda hep "karsilasacagim hicbir düsünce beni sasirtmaz" diye düsünüyordum.
Ama bu kadarini ben bile tahmin edemedim:)
Tekrar yazayim.
Bu kullanilan cinsel icerikli mesajlar, sadece cocugunuzu cinsellige düskün bir birey yapmak amaci ile yapilmiyor!
Bu mesajlar, insanlarin tercihlerine hükmetmek amaci ile yapiliyor. Yani istedigini tercih ettirmek amac.
Maddi cikar saglanmaktadir bu mesajlarla.
Bu mesajlar beni yada cocugumu nasil etkiler? diyenler, bu mesaj sizin bilinc altinizi etkiliyor, farkinda olmadan.
Bu mesajlar gercek degil! diyenler, bu mesajlarin kullanilmasi bir cok ülkede kanunen yasak, olmayan birseyin kanun koyucularca yasaklanmasi mümkünmü?
Konunun bazi tarikat - topluluga mal edilmesi konusuna gelirsek, bu konu ile alakali kitaplar var okuyup kendiniz karar verin, alakalari var mi yok mu.
Efla nickli arkadasa cevaben;
Evet kitabi okudum.
Bu mesajlarin nerelerde kullanildigi, amaci, nasil korunulabilecegi, cocuklar ve insanlar üzerinde etkileri gibi konulari genis olarak ele aliyor.
Bu mesajlar zaten somut olarak gösteriliyor. Izledikleri cizgi filmlerin icine yerlestiriliyor. Ayrica cocuklarin birebir zekalarina degil bilinc altina gönderiliyor, bilinc alti ise dogdugu andan, hatta anne karninda iken olusan birsey.
Buna kücük bir örnek vereyim;
Avrupa ülkeleri, Afrika yi sömürmeye gittikleri zaman orada ki halki tam anlami ile kölelestiremediklerini farkediyorlar.
Ne kadar baski, katliam, zulüm yaparlarsa yapsinlar, halkin bir noktadan sonra kendilerini ve ülkelerini korumak icin harekete gectigini görüyorlar.
Bilinc alti uzmanlari, kölelestirmenin anne karnindayken baslayacagini, eger anne karninda ki cocuga yeterli etkiyi yaparlarsa, yeni gelen neslin tam anlami ile köle olacagini söylüyorlar.
Bunu nasil yapacaklarini soran yetkililere, hamile kadinlari biryerde toplayin, iclerinden birini mancinik denen alete yerlestirip firlatin ve bu islemi her ay tekrarlayin diyorlar.
Oraya sömürü icin giden yetkili kisiler, hamile kadinlari her ay biryerde topluyor, söylenindigi gibi her ay birini mancinikla firlatiyorlar.
Sonuc hayret verici oluyor, gercekten o cocuklarin dogup belli bir yasa geldiklerinde, her emri itirazsiz yerine getirdigi görülüyor.
Yani bilinc alti tahmin edemeyeceginiz kadar güclüdür.
Cocuklarimizi korumamiz gereken tek tehlike bu mesajlar degildir.
Cocuk yetistirmek cok önemli birseydir.
Cocuklar dünyaya geldiklerinde tamamen bos ( anne karnindayken edindikleri bilinc alti haric) bir bilinc alti ile dogarlar, siz o cocugu nasil isterseniz öyle egitirsiniz.
Alim yapabilirsiniz, zalim yapabilirsiniz, insanliga faydali bir birey yada insanligin düsmani bir fert yapabilirsiniz.
Tamamen cocugu büyütürken izlediginiz yol ile alakalidir bu.
Iyi bir cocuk yetistirmek evebeynleri egitmekle olur.
Anne babalar ne kadar bilincli olursa o kadar saglam bir cocuk yetisir.
Anne babalar cocugun o piril piril beynini dogru seylerle doldurmazsa, baskalari onun beynini kendi istedikleri seylerle doldurur!!
Not: Inanamadigini belirten kisilere asla ters cevap vermedim vermem. Yanliz bu konuda degil, hicbir konuda kisilere benimle ayni fikirde olmadigi icin tepki vermem.
Son düzenleme:
- 13 Ekim 2011
- 4.213
- 507
- 163
- 35
Doğrudur muhakkak benim hiç bilgim olmayan bir konu bu ben konuyla ilgili bişey demedim. Beni yanlış anlamayın.
Ama sizde bazı resimlerin abartılı olduğunu düşünmüyor musunuz ?
Mesela dün resimlerime bakıyordum bir gözüm saçımdan tamamen kapanmış bu bilinçli değil mesela.
Böyle olan pek çok şey olabilir. Yani ben herşeyin algılandığını düşünmüyorum. Anlık karelerden pek çok şey çıkartılır ki bu gerçektende abartılmış bir durum.
Ama bu konunun gerçek olmadığını göstermez.
Doğru ama abartılmış bir konu bu bana göre
Ama sizde bazı resimlerin abartılı olduğunu düşünmüyor musunuz ?
Mesela dün resimlerime bakıyordum bir gözüm saçımdan tamamen kapanmış bu bilinçli değil mesela.
Böyle olan pek çok şey olabilir. Yani ben herşeyin algılandığını düşünmüyorum. Anlık karelerden pek çok şey çıkartılır ki bu gerçektende abartılmış bir durum.
Ama bu konunun gerçek olmadığını göstermez.
Doğru ama abartılmış bir konu bu bana göre
Lütfen sahsa yazilmis bir yazi olarak algilanmasin yazim.
Yani kim ne yazdi aklimda tutamiyorum, yorumlari okuyup genel bir yorum yapiyorum.
Elbette ki her konuda oldugu gibi bu konudada yalan yanlis bilgiler var.
Konunun basinda defalarca belirttim " internetten arastirma yapmayin, konu ile alakali kitap okuyun, internette cok fazla bilgi kirliligi var"diye.
Bu konuda da cok sacma seyler var elbet.
Ama bu abartili ve sacma seyler konunun gercek disi oldugunun kaniti olamaz.
Eger ki tam manasi ile konu arastirilmis ve bilgi sahibi olunmus olsa, gercekten cok vahim bir durum oldugu anlasilir bence.
Tekrar belirteyim, internetten arastirma yapilmamasi, konu hakkindaki kitaplardan faydalanilmasi daha saglikli olacaktir.
mancırık örneğinizi sanırım Adem Güneş' in bir kitabında idi, çok daha önce okumuştum. özellikle 3.dünya ülkelerinde bu ve benzeri çok fazla deneyler yapılmıştır geçmişte. şimdi bile sağlık alanında, yeni ilaçların sonuçlarını görmek için, hayvanlardan sonra insanlarda bu tür deneylerin yine devam etmekte olduğu söyleniyor.
ben bilinçaltına güçsüzdür demiyorum, irademizi güçlendirip onun kontrolünde olmaya çalışmamız önemlidir. freud' a göre, bilinçaltındaki iki temel öğe cinsellik ve saldırganlık. ama herkes birbirine hem cinsi yönden hem de şiddet yönünden saldırıp durmuyor. hem eğitimi, hem de bireysel özellikleri bunu önlüyor. bizim en önemli amacımız, iradesiyle düşünerek hareket edebilecek, nesiller yetiştirmeye çalışmaktır.
bu kitap bulunduğum yerdeki kitabevlerinde yoktu, d&r a bakacağım en son.
konuyu Sefer Darıcı' nın kitabını okuyana kadar kendi adıma rafa kaldırıyorum,şu anda en hızlı ulaşabileceğim kaynak o. kitabı okuduğumda fikirlerim çok daha netleşecektir. özellikle çözüm önerilerini ve tıbbi yönden ve pedagojik açıdan konuya nasıl yaklaştığı beni daha çok ilgilendiriyor. ticari amaçlar ve toplumların kaderiyle oynama çalışmaları bildiğim ve kabul ettiğim bir gerçek nasılsa.
ben bilinçaltına güçsüzdür demiyorum, irademizi güçlendirip onun kontrolünde olmaya çalışmamız önemlidir. freud' a göre, bilinçaltındaki iki temel öğe cinsellik ve saldırganlık. ama herkes birbirine hem cinsi yönden hem de şiddet yönünden saldırıp durmuyor. hem eğitimi, hem de bireysel özellikleri bunu önlüyor. bizim en önemli amacımız, iradesiyle düşünerek hareket edebilecek, nesiller yetiştirmeye çalışmaktır.
bu kitap bulunduğum yerdeki kitabevlerinde yoktu, d&r a bakacağım en son.
konuyu Sefer Darıcı' nın kitabını okuyana kadar kendi adıma rafa kaldırıyorum,şu anda en hızlı ulaşabileceğim kaynak o. kitabı okuduğumda fikirlerim çok daha netleşecektir. özellikle çözüm önerilerini ve tıbbi yönden ve pedagojik açıdan konuya nasıl yaklaştığı beni daha çok ilgilendiriyor. ticari amaçlar ve toplumların kaderiyle oynama çalışmaları bildiğim ve kabul ettiğim bir gerçek nasılsa.
Sizin bahsettiginiz seyleri ben zaten ön sayfalarda söyledim.
Sizin nezdinizde konuyu okuyan herkese seslenmis olayim, konuya ilgi duyuyorsaniz en azindan öndeki sayfalari okuyun.
Evet bazen konu disina cikildi ama ben herkese tekrar tekrar ayni seyleri yazarsam konu uzayacak ve okumak zorlasacak.
Insanlar birbirine cinsellik yada saldirganlikla yaklasmiyor demek konu ile cok alakasiz oldu cünkü zaten bu mesajlarla amaclanan o degil.
Neyse okuyup arastirdikca anlasilacaktir daha iyi anlasilacaktir.
Mesela ben sizin yukarda bahsettiginiz seyleri daha önce yazmistim bakin alintiladim asagiya.
Arkadaslar kitap tavsiyesi istiyor.
Birkac kitap ve belgesel tavsiye edecegim eger site yetkilileri icin mahsuru varsa mesaji kaldirabilirler.
Kitaplar
Naomi Klein - No Logo kitabi
Noam Chomsky - Medya okuryazarligi kitabi
Sefer Darici - Subliminal isgal kitabi
Belgeseller
Adam Curtis - Ben cagi ( The Century of the self)
Birkac kitap ve belgesel tavsiye edecegim eger site yetkilileri icin mahsuru varsa mesaji kaldirabilirler.
Kitaplar
Naomi Klein - No Logo kitabi
Noam Chomsky - Medya okuryazarligi kitabi
Sefer Darici - Subliminal isgal kitabi
Belgeseller
Adam Curtis - Ben cagi ( The Century of the self)
birşey yazmanızı bekleyerek mesajımı yazmamıştım. önceki sayfalarda paylaştıklarınızı tekrar yazmanıza gerek yok tabii...
bazı ortak düşünceleri paylaştığımız için aynı şeyleri yazmış olmamız doğal.
konu hakkında araştırmalarımı ilgili kaynaklardan yapacağım. ilgimi çeken bir konu oldu çünkü.
size iyi paylaşımlar...
bazı ortak düşünceleri paylaştığımız için aynı şeyleri yazmış olmamız doğal.
konu hakkında araştırmalarımı ilgili kaynaklardan yapacağım. ilgimi çeken bir konu oldu çünkü.
size iyi paylaşımlar...
- 9 Kasım 2012
- 828
- 3
- 68
hanimciklar ben burayi okuduktan sonra hep daha dikkatli izlemeye baslamistim herseyi o gun 20 dakika dizisini izlerken bisey farkettim subliminal mesaj olabilir mi bu cunku gangnam style ve benzeri subliminal resimlerinde bu malum sayi uzerinde durulmustu ve dizi bariz belli etmis bunu:26: iste resimleri simdi internetten acip buldum
