Bıktım bu sokak satıcılarından!!!


canm ya bende küçükken eski mahallemizde gece 12lere kadar oynardık...ne güzeldi gerçekten..kimsede ses etmezdi..çocuk olmak dışarda oyun oynamak bence park falan hikaye..heyecanla nasıl oynardık...kavgada ederdik..güzeldi güzeldi..
 

Her şeyin başı saygı işte.Verdiğin örnekler ne güzel.Yolda yürüyorsun,düt düt düt ,minübüs!Binecek olsak el kaldırırız ,öyle değil mi ? Herkes istediğimi yaparım,rahatsız olan olsun mantığında yanlış olan bu .
 

Bende dikmende oturuyorum :)
Gecenlerde bizim komsumuzun biri şikayet etmiş belediyeye ama hala bi değişim yok hala hurdacıdır meyvecisidir bağıra cağıra ....
 
onu bunu bilmem eskidende vardi bu saticilar disarda oynayan cocuklar yasli teyzelerden baska kizan olmazdi simdi genc yasli kimsenin tahammulu kalmamis herkes bi modern olmus...
 

bir çocuk oyun esnasında heyecanlanınca , mutlu olunca, üzülünce ya da sinişrlenince nasıl tepki verebilir size göre 'ciyaklamadan'...

'oh aman allahım ne de güzel sobeledim.. şimdi bu mutluluğu sessizce kendi içimde kutlayayım'

'kahretsin yakalandım, neyse artık bu oyun bitti artık önümüzdeki oyunlara...'








anne baba tabiki de der bağırmayın çağırmayın diye de çocuk yahu bunlar iki dakika sessiz dursalar 3. dakika patlarlar yani.. tutamazlarki kendilerini.. tüm çocuklar oturup kum havuzunda oynamıyorki..bunun saklanbaçı var bilmemnesi var... yani biraz gerçekçi olalım lütfen... konu ailenin sus pus demesi ya da dememesi değilki.. çocuğun bu duruma uyabilirliği ya da uyamazlığı.. ki afedersiniz embesil olmayan her çocuk buna uymaz, uyamaz yani doğası gereği...
 


Ailenizin kariyerini neden anlattınız pek anlayamadım.
Ne güzel eğitimci anne babanız varmış şanslı bir çocukmuşsunuz bence.
Sonuç olarak bağırarak mı konuşuyorsunuz ,cidden ne demek istediğinizi anlamadım ?
Çocuklar sokakta tıp oynamaz ama bağırmak zorunda da değiller.
Normal insan sesi dediğimiz birşey var buna da gecenin bir saatine kadar tahammül edebilirsiniz.
Yani istisnai bir durum değil bu,çocuğunu parka götürsün istediğini kadar kudursun.
Hastası var,yaşlısı var,gece çalışıp gündüz uyuyanı var hayat zaten yeterince zor ve insanın tek dinlenebileceği yer evi,böyle düşünüyorum.
 
Çocuğunu bilinçli yetiştirmeyi bilip ortalığa salmadıktan sonra birşeycik olmaz Hem damlaya damlaya göl olur, ayağını yorganına göre uzat falan... ))

Büyük konuşmakta ısrarcıyım diyorsunuz... Çocuğunuz olup dediğinizi yapamazsanız sözümü hatırlarsınız umarım...
 
Çocuğunu bilinçli yetiştirmeyi bilip ortalığa salmadıktan sonra birşeycik olmaz Hem damlaya damlaya göl olur, ayağını yorganına göre uzat falan... ))

Büyük konuşmakta ısrarcıyım diyorsunuz... Çocuğunuz olup dediğinizi yapamazsanız sözümü hatırlarsınız umarım...
 
Çocuğunu bilinçli yetiştirmeyi bilip ortalığa salmadıktan sonra birşeycik olmaz Hem damlaya damlaya göl olur, ayağını yorganına göre uzat falan... ))

Büyük konuşmakta ısrarcıyım diyorsunuz... Çocuğunuz olup dediğinizi yapamazsanız sözümü hatırlarsınız umarım...
 
 

hani çocuğunu iyi eğitememiş ailelerin çocukları 'çığıra çığıra ' oynuyorya o yüzden belirtme gereği duydum.. tersine örnekleme yaptım yani.. sanırım daha önce alıntıladığımı okumadınız...

bağırarak konuşmak? ne alaka?

tabiki de çocukken avazım çıktığı kadar 'çığıra çığıra' oyun oynuyordum.. çünkü 'çocuk'tum. çocukların hepsi her oyunda her zaman aynı fikirde olup mükemmel oyunlar mı oynuyorlar? sürekli birbirlerinin sözünü kesmeden sırayla mı konuşuyorlar normal konuşma tonuyla?

sokaktaki oyundan bahsediyoruz ingiliz çay takımlarıyla evde oynanan evcilikten değil.. (ki ben çocukken evde evcilik oynarken bile arkadaşlarımla bağıra bağıra oynardım arada Tarkan benim sevgilim yaaa,, burak kut senin olsun diye )

demekki bende anrmallik varmış..iyi yetişememişim ya da benim jenerasyonum hepten arızalıymış..
 
iste bende diyorum sizin insafinizi gectik onu size ilk soyledigimde soyliyecektiniz bana...
sende car car bagiranlarla bi empati kurmayi dene ?
Saygılı olan,kurallara uyan herkese karşı empati yeteneğim vardır.Ben onlardan alışveriş yaparak zaten empati kurmuş oluyorum. Bağırmaları dışındaki hallerinden anlıyorum.Tek sorun car car bağırmaları işte.

 
evet cnm bu tavrı bekliyorlar aman boşver beklesinler yormayalım artık gece gece kendimizi

yoook yorucam... benim de çocuğum olacak kısmetse.. dışarıda oyun oynarken arkadaşlarıyla biri kalkıp da bağıracak edecek çocuğuma, ya da kalkacak yetiştirmeden bahsedecek onun alnını karışlarım.. heralde bu yorumları yapan kişiler ya hiç çocuk olmadı ya da çocukluğu ingiliz kraliyet ailesinde geçti(onlar bile 'ciyak'lamışlardır eminim çocukluklarındaya neyse...)

çocuğuma derim çok gürültü yapmayın diye de alarm gibi dakika başı alarm gibi sus kes yeter demem.. kimsenin de çocuğunu yargılamam, anneliğini babalığını yargılamam.. çocuğun doğası gereği yaptığı yapamadığı şeyler vardır.. heyecanını bastıramamak gibi bazı durumlarda sessiz olamamak gibi..
 
Son düzenleme:

Rahatsızlık veriyorsa sorgulamak tabii ki düşer. Olayı abartmaya meyillisiniz, oynamasınlar eve kapansınlar sus pus otursunlar demiyorum. Yok çocuk olmamışız falan... Çocukça savunmalar bunlar. Benim çocukluğum yazları 12ye kadar kapı önünde evcilik, top oynayarak, paten sürerek geçti. Lise dönemimde bile her akşam kapı önünde voleybol oynardık. Bakın ben iftardan önce cam açamıyorum. Ve 4. katta oturuyorum. Evdeki tv, müzik sesi dışarıyı bastırmıyor. Daha da beteri burası öğrenci muhiti. Ben de öğrenciyim. Yaz okulu var, bütünlemeler var... Yapılan şey saygısızlık, görgüsüzlük ve düşüncesizlik. Çocuklar tabii ki diledikleri gibi davranmak ister. Onlara gereken terbiyeyi de annelerinin vermesi gerekir. Döngü böyledir. Çocuklara çevreye saygı, görgü vs gökten zembille inmez. Aile bir terbiye verir, çocuk o sınırlar içinde davranır. Aile gerekeni vermezse benim gibi rahatsız olanlar tarafından anneleri de kendileri de terbiyesiz görgüsüz olarak nitelendirilirler. Kendimden büyük birine çevreye saygının ne demek olduğunu daha fazla anlatmak istemiyorum. Gamsız ve gevşek annelerin popolarını kaldırıp çocuklarına sahip çıkması gerek. Yine lafımı çarpıtıp evde mi otursunlar zihniyetiyle bir cevap vermeyin. Çünkü anlamsız kalıyor. Ve size son lafım; ben sizin kadar gamsız değilim. Çocuklarını saygısız, çevreye rahatsızlık veren tipler gördüğümde ve ucu bana dokunuyorsa sessiz kalamam. Rahatsız olduğum için sorgulamak bana düşüyor şuan. Daha fazla doğru düzgün ilgilenilmeyip çevreye rahatsızlık veren çocukları savunmayın. Savunursanız da o sizin yapınız...
 
Son düzenleme:
hepimiz çocukken sokakta oynadık elbette.ammaaa biz akşam ezanı okunmadan mutlaka eve girerdik.asla kimseleri rahatsız etmeden,bağırmadan böğürmeden saklambaç da orta da sıçan da her bir haltı da oynadık.ne küfür bilirdik ne hakaret.üstelik metropol istanbulda kadıköyde.terbiyemiz bozulmadan büyüdük.anamız babamız bir bakışıyla bitirirdi meseleyi
şimdi dışardaki çocuklar hiç duymadığım küfürleri bağıra bağıra söylüyor.sürekli birbirleriyle kavga ediyor.üstleri başları leşşş gibi.
5 yaşında kızım var daha bir gün bile kapı önüne çıkarmadım.kendi de istemiyor zaten çünkü o canavarlaşmış çocuklardan korkuyor.ben de parka ya da avm ye götürüyorum.orada bir nebze de olsa kendi gibilerle arkadaşlık kuruyor.
sokaktaki çocuklara camdan bile bakmıyor.onlar annelerini hep bağırttırıyorlar üzüyorlar diyor.evde azıcık gürültülü bişey yapsam bana:aşaşğıdaki teyzeler rahatsız olacak yavaş diyor.bunu söyleyen 5 yaşındaki çocuk.bizler evlatlarımızı iyi yetiştirmeliyiz ki buraya böyle konular açılmasın.
satıcılar için diyeceğim de tamam ekmek parası ama bizdeki de kafa yani.zır zır nereye kadar.bayıyorlar artık.ama ona bir çözüm bulunacağını hiç sanmıyorum
 
herşeyi siyah beyaz düşünmemek gerekir biraz öyledir biraz böyledir....biz evde üç kardeş iki kuzen büyüdük beş çocuktuk yani......evde bir hopla biraz sesin çıksın bakalım babamın surat ifadesi bile yüksek sesle konuşmamamız gerektiğini hatırlatırdı.......lojmanda büyüdük gece yarılarına kadar sokaktaydık her oyunu oynadık işte ben çocuk olduğum için hatırlamıyorum dışarda başkalarını rahatsız edermiydik bilmiyorum
 
Daha önce oturduğumuz evde komşunun 3 çocuğu vardı abartısız sabahtan yatana kadar 2 ye 3 e kadar dışarıdalardı. Küfürleri de evin içinde yankılanırdı. Annelerinin ise giyim kuşam yerinde bütün gün gezerdi. O kadar söylendi, yeri geldi annesinle kavga edildi en son polis gelip uyardı. Sonra uzun bir zaman sesleri çıkmadı ve çok şükür taşındık. Şimdi sitede yine çocuk var ama rahatsız olmuyoruz çünkü ne bağrış gürültü var, ne küfür. En önemlisi saygılılar, yanlarından geçince top atmazlar, argo konuşmazlar.
Eski komşunun çocuklarını nasıl çocuk yerine koyup sevebiliriz? Hayatımda duymadığım küfürleri onlardan duydum. Aile gram eğitim vermesin, doğurup salsın sokağa sonra bizden de küfürlerine saygı beklesin. Çok bekler ne diyeyim..
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…