- 4 Temmuz 2020
- 78
- 127
- 35
- Konu Sahibi violetblue
- #1
Merhabalar, 3 senelik sevgililiğin üstüne 1 senelik evliyim. 4 senedir beraberiz yani.
Nasıl anlatayım bilmiyorum. Sorunlarımız oluyor ama düşününce sanki elle tutulur gibi de gelmiyor. Tartışmalarımız saçmasapan şeylerden. Benim bazen sert çıkışlarım, onun sevgime güvenmemesi ve sorgulaması, bunun gereksizce uzaması etkiliyor. Aslında bunu ona itiraf edemesem de sevgim onun birkaç öfke patlaması ve ettiği çok kırıcı sözlerden sonra evlilik içinde azaldı. Eskisi gibi değilim. Bir de modumu düşürüyor. Ona sorsan hiçbir şey dememiştir, yapmamıştır ama, mesela bu ara iş görüşmelerim olacak ve o hep bir memnuniyetsiz. Görüşmeye gideceğim diyorum, sen bilirsin diyor. Okulumun son senesi ve Kpss ye gireceğim, beni düşündüğünü söylüyor ama, tam bir müdahale etmese de hissettirdiği şey müdahale gibi geliyor. Kurs gibi yeni bir ortama gireceğim zaman da böyle. Diken üstünde. Yani neyine karıştım diyor ama kendimi rahat hissettirmiyor.
Söylediğim şeyleri yanlış anlamaya müsait, alıngan. Benden kaç yaş büyük ama, sürekli pışpışlanmayı bekleyen çocuk sanki. Tamam benim de hatalarım var, üslubum bazen serttir. O da eskiden daha nazik olduğumu, ona karşı değiştiğimi söylüyor.
Evlenmeden önce sonuçta dışarda yiyip içtik, sinemaya tiyatroya gittik, yürüyüşler yaptık, yemek yaptık vs. Yani daha farklıydı, belki de kısıtlı zamanda daha özel geliyordu her şey. Şimdi anca evde dizi izliyoruz. Zaten aklına bir plan yapmak, bir yerlere gitmek falan gelmiyor.
Yanına otururum, yüzüme bakar öyle. Bazen bi konu açar ama, öylece yüzüme baktığı zaman ben sinir oluyorum. Doğru düzgün muhabbeti yok. Söylesen ben konuşmuyor oluyorum. Bu yüzden kaç kere sinirlenip yanından kalkıp gittim. Bazen de ben bir konu açıyorum, öyle ters bir yerden anlıyor ki pişman oluyorum. Toplumsal analizler içeren bir yazı gönderdim, bunu saçmasapan anlayıp tartışmaya çevirdi. Mesela katılmadığı şeyleri söylesin, tartışalım karşılıklı, doğru düzgün argümanı da yok. Kendini ifade edemeyince de sinirleniyor. Ortak ilgi alanımız çok sınırlı. Söylediğim bazı şeyleri anlamıyor ya da yanlış anlıyor. Veya tepki vermiyor. Hayatı paylaşamıyoruz sanki. Bazen uzun uzun bir şeyler anlatırım, karşımda tepkisiz durur ve ben sürekli bir şey söylemeyecek misin diye cevap koparmaya çalışmaktan sıkıldım. Veya standart cümlesini söyler :"anladım." Bazen beni iyi hissettiren bir şeyden bahsederim, ama o tepkisizliğiyle ve enerjisizliğiyle beni aşağı çeker, ruh halimi değiştirir bir anda. Böyle olunca demek ki hem bir şeyleri paylaşamıyoruz hem de bana iyi gelmiyor diyorum. Ve karar veremiyorum bunlar boşanma sebebi midir? Bazen konuşamayacak, ortak bir şeyler yapamayacak, bana mutluluk vermeyen biriyle beraberim, ne anlamı var, yol yakınken bitse mi diyorum. Aynı zamanda da ne gerek var bitirmeye, ilişkide sevgi, güven, huzur olsun bunlar yeter diyorum. Ama bitirme düşüncesinin aklıma düşmesi bile iyi değil, değil mi? Terapist derseniz başlamıştık ama annemin rahatsızlığından ve benim ilgilenmemden dolayı yarıda bıraktık. Sonrasında da pek elle tutulur bir sorun olmadığından devam edelim demeye cesaret edemedim.
Nasıl anlatayım bilmiyorum. Sorunlarımız oluyor ama düşününce sanki elle tutulur gibi de gelmiyor. Tartışmalarımız saçmasapan şeylerden. Benim bazen sert çıkışlarım, onun sevgime güvenmemesi ve sorgulaması, bunun gereksizce uzaması etkiliyor. Aslında bunu ona itiraf edemesem de sevgim onun birkaç öfke patlaması ve ettiği çok kırıcı sözlerden sonra evlilik içinde azaldı. Eskisi gibi değilim. Bir de modumu düşürüyor. Ona sorsan hiçbir şey dememiştir, yapmamıştır ama, mesela bu ara iş görüşmelerim olacak ve o hep bir memnuniyetsiz. Görüşmeye gideceğim diyorum, sen bilirsin diyor. Okulumun son senesi ve Kpss ye gireceğim, beni düşündüğünü söylüyor ama, tam bir müdahale etmese de hissettirdiği şey müdahale gibi geliyor. Kurs gibi yeni bir ortama gireceğim zaman da böyle. Diken üstünde. Yani neyine karıştım diyor ama kendimi rahat hissettirmiyor.
Söylediğim şeyleri yanlış anlamaya müsait, alıngan. Benden kaç yaş büyük ama, sürekli pışpışlanmayı bekleyen çocuk sanki. Tamam benim de hatalarım var, üslubum bazen serttir. O da eskiden daha nazik olduğumu, ona karşı değiştiğimi söylüyor.
Evlenmeden önce sonuçta dışarda yiyip içtik, sinemaya tiyatroya gittik, yürüyüşler yaptık, yemek yaptık vs. Yani daha farklıydı, belki de kısıtlı zamanda daha özel geliyordu her şey. Şimdi anca evde dizi izliyoruz. Zaten aklına bir plan yapmak, bir yerlere gitmek falan gelmiyor.
Yanına otururum, yüzüme bakar öyle. Bazen bi konu açar ama, öylece yüzüme baktığı zaman ben sinir oluyorum. Doğru düzgün muhabbeti yok. Söylesen ben konuşmuyor oluyorum. Bu yüzden kaç kere sinirlenip yanından kalkıp gittim. Bazen de ben bir konu açıyorum, öyle ters bir yerden anlıyor ki pişman oluyorum. Toplumsal analizler içeren bir yazı gönderdim, bunu saçmasapan anlayıp tartışmaya çevirdi. Mesela katılmadığı şeyleri söylesin, tartışalım karşılıklı, doğru düzgün argümanı da yok. Kendini ifade edemeyince de sinirleniyor. Ortak ilgi alanımız çok sınırlı. Söylediğim bazı şeyleri anlamıyor ya da yanlış anlıyor. Veya tepki vermiyor. Hayatı paylaşamıyoruz sanki. Bazen uzun uzun bir şeyler anlatırım, karşımda tepkisiz durur ve ben sürekli bir şey söylemeyecek misin diye cevap koparmaya çalışmaktan sıkıldım. Veya standart cümlesini söyler :"anladım." Bazen beni iyi hissettiren bir şeyden bahsederim, ama o tepkisizliğiyle ve enerjisizliğiyle beni aşağı çeker, ruh halimi değiştirir bir anda. Böyle olunca demek ki hem bir şeyleri paylaşamıyoruz hem de bana iyi gelmiyor diyorum. Ve karar veremiyorum bunlar boşanma sebebi midir? Bazen konuşamayacak, ortak bir şeyler yapamayacak, bana mutluluk vermeyen biriyle beraberim, ne anlamı var, yol yakınken bitse mi diyorum. Aynı zamanda da ne gerek var bitirmeye, ilişkide sevgi, güven, huzur olsun bunlar yeter diyorum. Ama bitirme düşüncesinin aklıma düşmesi bile iyi değil, değil mi? Terapist derseniz başlamıştık ama annemin rahatsızlığından ve benim ilgilenmemden dolayı yarıda bıraktık. Sonrasında da pek elle tutulur bir sorun olmadığından devam edelim demeye cesaret edemedim.