Bir garip evlilik meselesi

violetblue

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
4 Temmuz 2020
78
127
35
Merhabalar, 3 senelik sevgililiğin üstüne 1 senelik evliyim. 4 senedir beraberiz yani.

Nasıl anlatayım bilmiyorum. Sorunlarımız oluyor ama düşününce sanki elle tutulur gibi de gelmiyor. Tartışmalarımız saçmasapan şeylerden. Benim bazen sert çıkışlarım, onun sevgime güvenmemesi ve sorgulaması, bunun gereksizce uzaması etkiliyor. Aslında bunu ona itiraf edemesem de sevgim onun birkaç öfke patlaması ve ettiği çok kırıcı sözlerden sonra evlilik içinde azaldı. Eskisi gibi değilim. Bir de modumu düşürüyor. Ona sorsan hiçbir şey dememiştir, yapmamıştır ama, mesela bu ara iş görüşmelerim olacak ve o hep bir memnuniyetsiz. Görüşmeye gideceğim diyorum, sen bilirsin diyor. Okulumun son senesi ve Kpss ye gireceğim, beni düşündüğünü söylüyor ama, tam bir müdahale etmese de hissettirdiği şey müdahale gibi geliyor. Kurs gibi yeni bir ortama gireceğim zaman da böyle. Diken üstünde. Yani neyine karıştım diyor ama kendimi rahat hissettirmiyor.

Söylediğim şeyleri yanlış anlamaya müsait, alıngan. Benden kaç yaş büyük ama, sürekli pışpışlanmayı bekleyen çocuk sanki. Tamam benim de hatalarım var, üslubum bazen serttir. O da eskiden daha nazik olduğumu, ona karşı değiştiğimi söylüyor.

Evlenmeden önce sonuçta dışarda yiyip içtik, sinemaya tiyatroya gittik, yürüyüşler yaptık, yemek yaptık vs. Yani daha farklıydı, belki de kısıtlı zamanda daha özel geliyordu her şey. Şimdi anca evde dizi izliyoruz. Zaten aklına bir plan yapmak, bir yerlere gitmek falan gelmiyor.

Yanına otururum, yüzüme bakar öyle. Bazen bi konu açar ama, öylece yüzüme baktığı zaman ben sinir oluyorum. Doğru düzgün muhabbeti yok. Söylesen ben konuşmuyor oluyorum. Bu yüzden kaç kere sinirlenip yanından kalkıp gittim. Bazen de ben bir konu açıyorum, öyle ters bir yerden anlıyor ki pişman oluyorum. Toplumsal analizler içeren bir yazı gönderdim, bunu saçmasapan anlayıp tartışmaya çevirdi. Mesela katılmadığı şeyleri söylesin, tartışalım karşılıklı, doğru düzgün argümanı da yok. Kendini ifade edemeyince de sinirleniyor. Ortak ilgi alanımız çok sınırlı. Söylediğim bazı şeyleri anlamıyor ya da yanlış anlıyor. Veya tepki vermiyor. Hayatı paylaşamıyoruz sanki. Bazen uzun uzun bir şeyler anlatırım, karşımda tepkisiz durur ve ben sürekli bir şey söylemeyecek misin diye cevap koparmaya çalışmaktan sıkıldım. Veya standart cümlesini söyler :"anladım." Bazen beni iyi hissettiren bir şeyden bahsederim, ama o tepkisizliğiyle ve enerjisizliğiyle beni aşağı çeker, ruh halimi değiştirir bir anda. Böyle olunca demek ki hem bir şeyleri paylaşamıyoruz hem de bana iyi gelmiyor diyorum. Ve karar veremiyorum bunlar boşanma sebebi midir? Bazen konuşamayacak, ortak bir şeyler yapamayacak, bana mutluluk vermeyen biriyle beraberim, ne anlamı var, yol yakınken bitse mi diyorum. Aynı zamanda da ne gerek var bitirmeye, ilişkide sevgi, güven, huzur olsun bunlar yeter diyorum. Ama bitirme düşüncesinin aklıma düşmesi bile iyi değil, değil mi? Terapist derseniz başlamıştık ama annemin rahatsızlığından ve benim ilgilenmemden dolayı yarıda bıraktık. Sonrasında da pek elle tutulur bir sorun olmadığından devam edelim demeye cesaret edemedim.
 
Okulunuzun son senesi, hala okurken evlenmişsiniz. Ne aceleniz vardı? Daha ayaklarınız üzerinde durmadan neden evlendiniz ki? Yaşınız daha gençtir, daha ne istediğinizi bilemeden 3 sene çıktık hadi evlenelim mi dediniz?

Biraz bekleyin, şu an herkesin psikolojisi bozuk, baktınız mutsuzluk sürüyor, ayrılırsınız... Yalnız bu süreçte dikkatli olun, korunun...
 
Sevgili suresi 3yil olmus aslinda
O zaman diliminde sohbeti nasildi ki
Size ozaman cekici gelmiş
Evde olunca tam olarak ne değişti
Genelde sessiz, sakin bir adamdı zaten. Ama dediğim gibi sevgililikte hep bir aktivite yapıyorsunuz. Acaba birbirimize uygun değildik de ben mi anlayamadım bilmiyorum. 3 senenin yarısı uzak mesafede geçti, telefonla çok uzun konuşurduk. E öyle bakınca da sohbetimiz varmış demek ki, evlendikten sonra mı değişti o zaman bunu da çözemiyorum.
Okulunuzun son senesi, hala okurken evlenmişsiniz. Ne aceleniz vardı? Daha ayaklarınız üzerinde durmadan neden evlendiniz ki? Yaşınız daha gençtir, daha ne istediğinizi bilemeden 3 sene çıktık hadi evlenelim mi dediniz?

Biraz bekleyin, şu an herkesin psikolojisi bozuk, baktınız mutsuzluk sürüyor, ayrılırsınız... Yalnız bu süreçte dikkatli olun, korunun...
Yaşım 32, bu 2. üniversitem. Yani aslında mesleğim de dilim de var, onun verdiği bir güven vardı. Daha uzatmayalım diye düşündüm. Geçen sene hem okuyup hem çalıştım, şu anda da iş başvurusu yapıyorum, bulursam yine çalışacağım.

Psikolojinin bozuk olması konusunda haklı olabilirsiniz, zaten annem hastalığının son evresinde, haliyle ben de iyi değilim. Ama bir yandan annemin durumundan önce bu sorunlarımız vardı.
 
Ruh halimiz pek bi benzermiş
Merhabalar, 3 senelik sevgililiğin üstüne 1 senelik evliyim. 4 senedir beraberiz yani.

Nasıl anlatayım bilmiyorum. Sorunlarımız oluyor ama düşününce sanki elle tutulur gibi de gelmiyor. Tartışmalarımız saçmasapan şeylerden. Benim bazen sert çıkışlarım, onun sevgime güvenmemesi ve sorgulaması, bunun gereksizce uzaması etkiliyor. Aslında bunu ona itiraf edemesem de sevgim onun birkaç öfke patlaması ve ettiği çok kırıcı sözlerden sonra evlilik içinde azaldı. Eskisi gibi değilim. Bir de modumu düşürüyor. Ona sorsan hiçbir şey dememiştir, yapmamıştır ama, mesela bu ara iş görüşmelerim olacak ve o hep bir memnuniyetsiz. Görüşmeye gideceğim diyorum, sen bilirsin diyor. Okulumun son senesi ve Kpss ye gireceğim, beni düşündüğünü söylüyor ama, tam bir müdahale etmese de hissettirdiği şey müdahale gibi geliyor. Kurs gibi yeni bir ortama gireceğim zaman da böyle. Diken üstünde. Yani neyine karıştım diyor ama kendimi rahat hissettirmiyor.

Söylediğim şeyleri yanlış anlamaya müsait, alıngan. Benden kaç yaş büyük ama, sürekli pışpışlanmayı bekleyen çocuk sanki. Tamam benim de hatalarım var, üslubum bazen serttir. O da eskiden daha nazik olduğumu, ona karşı değiştiğimi söylüyor.

Evlenmeden önce sonuçta dışarda yiyip içtik, sinemaya tiyatroya gittik, yürüyüşler yaptık, yemek yaptık vs. Yani daha farklıydı, belki de kısıtlı zamanda daha özel geliyordu her şey. Şimdi anca evde dizi izliyoruz. Zaten aklına bir plan yapmak, bir yerlere gitmek falan gelmiyor.

Yanına otururum, yüzüme bakar öyle. Bazen bi konu açar ama, öylece yüzüme baktığı zaman ben sinir oluyorum. Doğru düzgün muhabbeti yok. Söylesen ben konuşmuyor oluyorum. Bu yüzden kaç kere sinirlenip yanından kalkıp gittim. Bazen de ben bir konu açıyorum, öyle ters bir yerden anlıyor ki pişman oluyorum. Toplumsal analizler içeren bir yazı gönderdim, bunu saçmasapan anlayıp tartışmaya çevirdi. Mesela katılmadığı şeyleri söylesin, tartışalım karşılıklı, doğru düzgün argümanı da yok. Kendini ifade edemeyince de sinirleniyor. Ortak ilgi alanımız çok sınırlı. Söylediğim bazı şeyleri anlamıyor ya da yanlış anlıyor. Veya tepki vermiyor. Hayatı paylaşamıyoruz sanki. Bazen uzun uzun bir şeyler anlatırım, karşımda tepkisiz durur ve ben sürekli bir şey söylemeyecek misin diye cevap koparmaya çalışmaktan sıkıldım. Veya standart cümlesini söyler :"anladım." Bazen beni iyi hissettiren bir şeyden bahsederim, ama o tepkisizliğiyle ve enerjisizliğiyle beni aşağı çeker, ruh halimi değiştirir bir anda. Böyle olunca demek ki hem bir şeyleri paylaşamıyoruz hem de bana iyi gelmiyor diyorum. Ve karar veremiyorum bunlar boşanma sebebi midir? Bazen konuşamayacak, ortak bir şeyler yapamayacak, bana mutluluk vermeyen biriyle beraberim, ne anlamı var, yol yakınken bitse mi diyorum. Aynı zamanda da ne gerek var bitirmeye, ilişkide sevgi, güven, huzur olsun bunlar yeter diyorum. Ama bitirme düşüncesinin aklıma düşmesi bile iyi değil, değil mi? Terapist derseniz başlamıştık ama annemin rahatsızlığından ve benim ilgilenmemden dolayı yarıda bıraktık. Sonrasında da pek elle tutulur bir sorun olmadığından devam edelim demeye cesaret edemedim.
 
Merhabalar, 3 senelik sevgililiğin üstüne 1 senelik evliyim. 4 senedir beraberiz yani.

Nasıl anlatayım bilmiyorum. Sorunlarımız oluyor ama düşününce sanki elle tutulur gibi de gelmiyor. Tartışmalarımız saçmasapan şeylerden. Benim bazen sert çıkışlarım, onun sevgime güvenmemesi ve sorgulaması, bunun gereksizce uzaması etkiliyor. Aslında bunu ona itiraf edemesem de sevgim onun birkaç öfke patlaması ve ettiği çok kırıcı sözlerden sonra evlilik içinde azaldı. Eskisi gibi değilim. Bir de modumu düşürüyor. Ona sorsan hiçbir şey dememiştir, yapmamıştır ama, mesela bu ara iş görüşmelerim olacak ve o hep bir memnuniyetsiz. Görüşmeye gideceğim diyorum, sen bilirsin diyor. Okulumun son senesi ve Kpss ye gireceğim, beni düşündüğünü söylüyor ama, tam bir müdahale etmese de hissettirdiği şey müdahale gibi geliyor. Kurs gibi yeni bir ortama gireceğim zaman da böyle. Diken üstünde. Yani neyine karıştım diyor ama kendimi rahat hissettirmiyor.

Söylediğim şeyleri yanlış anlamaya müsait, alıngan. Benden kaç yaş büyük ama, sürekli pışpışlanmayı bekleyen çocuk sanki. Tamam benim de hatalarım var, üslubum bazen serttir. O da eskiden daha nazik olduğumu, ona karşı değiştiğimi söylüyor.

Evlenmeden önce sonuçta dışarda yiyip içtik, sinemaya tiyatroya gittik, yürüyüşler yaptık, yemek yaptık vs. Yani daha farklıydı, belki de kısıtlı zamanda daha özel geliyordu her şey. Şimdi anca evde dizi izliyoruz. Zaten aklına bir plan yapmak, bir yerlere gitmek falan gelmiyor.

Yanına otururum, yüzüme bakar öyle. Bazen bi konu açar ama, öylece yüzüme baktığı zaman ben sinir oluyorum. Doğru düzgün muhabbeti yok. Söylesen ben konuşmuyor oluyorum. Bu yüzden kaç kere sinirlenip yanından kalkıp gittim. Bazen de ben bir konu açıyorum, öyle ters bir yerden anlıyor ki pişman oluyorum. Toplumsal analizler içeren bir yazı gönderdim, bunu saçmasapan anlayıp tartışmaya çevirdi. Mesela katılmadığı şeyleri söylesin, tartışalım karşılıklı, doğru düzgün argümanı da yok. Kendini ifade edemeyince de sinirleniyor. Ortak ilgi alanımız çok sınırlı. Söylediğim bazı şeyleri anlamıyor ya da yanlış anlıyor. Veya tepki vermiyor. Hayatı paylaşamıyoruz sanki. Bazen uzun uzun bir şeyler anlatırım, karşımda tepkisiz durur ve ben sürekli bir şey söylemeyecek misin diye cevap koparmaya çalışmaktan sıkıldım. Veya standart cümlesini söyler :"anladım." Bazen beni iyi hissettiren bir şeyden bahsederim, ama o tepkisizliğiyle ve enerjisizliğiyle beni aşağı çeker, ruh halimi değiştirir bir anda. Böyle olunca demek ki hem bir şeyleri paylaşamıyoruz hem de bana iyi gelmiyor diyorum. Ve karar veremiyorum bunlar boşanma sebebi midir? Bazen konuşamayacak, ortak bir şeyler yapamayacak, bana mutluluk vermeyen biriyle beraberim, ne anlamı var, yol yakınken bitse mi diyorum. Aynı zamanda da ne gerek var bitirmeye, ilişkide sevgi, güven, huzur olsun bunlar yeter diyorum. Ama bitirme düşüncesinin aklıma düşmesi bile iyi değil, değil mi? Terapist derseniz başlamıştık ama annemin rahatsızlığından ve benim ilgilenmemden dolayı yarıda bıraktık. Sonrasında da pek elle tutulur bir sorun olmadığından devam edelim demeye cesaret edemedim.
Aranızda yaş farkı yanında kültür farkında var sanki.
 
Beklentileniz farkli sanki. Bir de iletisim kopuklugu var. Evlilik ile sevgililik ayni degildir. Ayni evin icine girince insan karsisindakini daha iyi taniyor. O akıl edemese de disariya cikmayi siz teklif ettiniz mi? Bu bosanma sebebi mi demissiniz. Bosanmak icin ille de aldatilmak gerekmiyor. Ortak paylasim yoksa, sadece ayni evi paylasan iki ev arkadasi gibiyseniz ve bu problemi asamiyorsaniz hayat boyle de gecmez ki. Bosanin diyemem o sizin karariniz. Arkadas grubunuz yok mu? Hic mi biryerlere gitmiyorsunuz? Evde hep televizyon mu izliyorsunuz? Simdiden 40 yillik evliler gibi misiniz?
 
Merhabalar, 3 senelik sevgililiğin üstüne 1 senelik evliyim. 4 senedir beraberiz yani.

Nasıl anlatayım bilmiyorum. Sorunlarımız oluyor ama düşününce sanki elle tutulur gibi de gelmiyor. Tartışmalarımız saçmasapan şeylerden. Benim bazen sert çıkışlarım, onun sevgime güvenmemesi ve sorgulaması, bunun gereksizce uzaması etkiliyor. Aslında bunu ona itiraf edemesem de sevgim onun birkaç öfke patlaması ve ettiği çok kırıcı sözlerden sonra evlilik içinde azaldı. Eskisi gibi değilim. Bir de modumu düşürüyor. Ona sorsan hiçbir şey dememiştir, yapmamıştır ama, mesela bu ara iş görüşmelerim olacak ve o hep bir memnuniyetsiz. Görüşmeye gideceğim diyorum, sen bilirsin diyor. Okulumun son senesi ve Kpss ye gireceğim, beni düşündüğünü söylüyor ama, tam bir müdahale etmese de hissettirdiği şey müdahale gibi geliyor. Kurs gibi yeni bir ortama gireceğim zaman da böyle. Diken üstünde. Yani neyine karıştım diyor ama kendimi rahat hissettirmiyor.

Söylediğim şeyleri yanlış anlamaya müsait, alıngan. Benden kaç yaş büyük ama, sürekli pışpışlanmayı bekleyen çocuk sanki. Tamam benim de hatalarım var, üslubum bazen serttir. O da eskiden daha nazik olduğumu, ona karşı değiştiğimi söylüyor.

Evlenmeden önce sonuçta dışarda yiyip içtik, sinemaya tiyatroya gittik, yürüyüşler yaptık, yemek yaptık vs. Yani daha farklıydı, belki de kısıtlı zamanda daha özel geliyordu her şey. Şimdi anca evde dizi izliyoruz. Zaten aklına bir plan yapmak, bir yerlere gitmek falan gelmiyor.

Yanına otururum, yüzüme bakar öyle. Bazen bi konu açar ama, öylece yüzüme baktığı zaman ben sinir oluyorum. Doğru düzgün muhabbeti yok. Söylesen ben konuşmuyor oluyorum. Bu yüzden kaç kere sinirlenip yanından kalkıp gittim. Bazen de ben bir konu açıyorum, öyle ters bir yerden anlıyor ki pişman oluyorum. Toplumsal analizler içeren bir yazı gönderdim, bunu saçmasapan anlayıp tartışmaya çevirdi. Mesela katılmadığı şeyleri söylesin, tartışalım karşılıklı, doğru düzgün argümanı da yok. Kendini ifade edemeyince de sinirleniyor. Ortak ilgi alanımız çok sınırlı. Söylediğim bazı şeyleri anlamıyor ya da yanlış anlıyor. Veya tepki vermiyor. Hayatı paylaşamıyoruz sanki. Bazen uzun uzun bir şeyler anlatırım, karşımda tepkisiz durur ve ben sürekli bir şey söylemeyecek misin diye cevap koparmaya çalışmaktan sıkıldım. Veya standart cümlesini söyler :"anladım." Bazen beni iyi hissettiren bir şeyden bahsederim, ama o tepkisizliğiyle ve enerjisizliğiyle beni aşağı çeker, ruh halimi değiştirir bir anda. Böyle olunca demek ki hem bir şeyleri paylaşamıyoruz hem de bana iyi gelmiyor diyorum. Ve karar veremiyorum bunlar boşanma sebebi midir? Bazen konuşamayacak, ortak bir şeyler yapamayacak, bana mutluluk vermeyen biriyle beraberim, ne anlamı var, yol yakınken bitse mi diyorum. Aynı zamanda da ne gerek var bitirmeye, ilişkide sevgi, güven, huzur olsun bunlar yeter diyorum. Ama bitirme düşüncesinin aklıma düşmesi bile iyi değil, değil mi? Terapist derseniz başlamıştık ama annemin rahatsızlığından ve benim ilgilenmemden dolayı yarıda bıraktık. Sonrasında da pek elle tutulur bir sorun olmadığından devam edelim demeye cesaret edemedim.
😂😂 guluyorum istemesizce sanki benm esimi anlattiniz aynisi benimkide az once daha sohbetinede doyum olmuyo dedim agzindan tek laf cikmadi saatlerce sonra bana dondu dediki aksam uyudum sabh kalkdim depoya gittim ordan malzeme aldim sonra ise gittim asansörle onlari yulari tasidim sonra kumu serdim yere sonra şab cekdim sonra fayanslari koydum sonra sildim sonra toplandim eve geldim bitti konusu 😂😂 daha ne konusim dedi baska bise yapmadimki gun boyunca ne dememi bekliyosun benden hic dedim daha ne dicen anlattin herseyi masallah ben alisdim 1 yil olcak ayni sizin gibi ama alisdim konusmamasina veyada konussanda biseler anlatsanda donupde allah akil vere demesine veyada cene yine dusdu demesine daha takmiyorum fazla ben
 
Beklentileniz farkli sanki. Bir de iletisim kopuklugu var. Evlilik ile sevgililik ayni degildir. Ayni evin icine girince insan karsisindakini daha iyi taniyor. O akıl edemese de disariya cikmayi siz teklif ettiniz mi? Bu bosanma sebebi mi demissiniz. Bosanmak icin ille de aldatilmak gerekmiyor. Ortak paylasim yoksa, sadece ayni evi paylasan iki ev arkadasi gibiyseniz ve bu problemi asamiyorsaniz hayat boyle de gecmez ki. Bosanin diyemem o sizin karariniz. Arkadas grubunuz yok mu? Hic mi biryerlere gitmiyorsunuz? Evde hep televizyon mu izliyorsunuz? Simdiden 40 yillik evliler gibi misiniz?
Evliliğimizden karantina dönemine kadar benim hayatım çok çok yoğun geçti aslında. Okul, iş, formasyon derken hiçbir plan yapacak halim kalmadı. Ondan bekledim, olmadı. Ama buna yoruluyorum, kızıyorum. Çünkü bir yere gidilecekse bu benim öncülüğümle olur. Her türlü planı ben yapmak zorundayım. Ne yenilecek, nereye gidilecek, hatta evde hangi film veya diziyi izleyeceğimiz bile. Onun hiçbir önerisi yok. O yüzden bazen bilerek gidip yanına oturup hiçbir şey söylemiyorum. Bakalım neyi önerecek diye. Ama bana ne düşünüyorsun ya da konuşmuyorsun diyor. Sonra ben bu tepkisizliğe, hiç harekete geçmemesine soğuyorum. Sonra uzak kalıyor. Neymiş ben ona soğuk davranıyormuşum. Ama ortak bir şeyler yapmak için bir öneri sunabilir ya da kendisi konuşabilir istiyorsa.
 
😂😂 guluyorum istemesizce sanki benm esimi anlattiniz aynisi benimkide az once daha sohbetinede doyum olmuyo dedim agzindan tek laf cikmadi saatlerce sonra bana dondu dediki aksam uyudum sabh kalkdim depoya gittim ordan malzeme aldim sonra ise gittim asansörle onlari yulari tasidim sonra kumu serdim yere sonra şab cekdim sonra fayanslari koydum sonra sildim sonra toplandim eve geldim bitti konusu 😂😂 daha ne konusim dedi baska bise yapmadimki gun boyunca ne dememi bekliyosun benden hic dedim daha ne dicen anlattin herseyi masallah ben alisdim 1 yil olcak ayni sizin gibi ama alisdim konusmamasina veyada konussanda biseler anlatsanda donupde allah akil vere demesine veyada cene yine dusdu demesine daha takmiyorum fazla ben
Yani belki de problem benim hala kabullenememem. Hani isterdim ki sohbetine doyum olmasın, konu konuyu açsın, bana yeni ufuklar açsın, güldürsün, düşündürsün falan hiçbiri yok. Evet sevgi, güven var. Bunlara takmasam belki huzurlu da olabiliriz. Ama sıkılıyorum bazen, ruhum sıkılıyor. Ne yapayım bilmiyorum.
 
Eleştirmek veya akıl vermek bizlerin haddine degil, sonuçta bu sizin hayatınız ve sizin tercihiniz. Bazen 40 yıldır evli olan kadınlar bile eşlerini yeterince tanımadıklarını söylerler. Bence evliliğinize biraz zaman verin, ne kendinizi yıpratın nede eşinizi. Eşiniz belli ki duygularını ve düşüncelerini sizin gibi açıkça ifade edemiyor. Ben bunu bir eksiklik olarak gormuyorum. Eger baska bir sıkıntısı yoksa kisilikle alakali bir durumdur. Sonucta görücü usulü evlenmemissiniz. Oncesinde 3 yillik bir iliskiniz varmis. Diyaloglariniz nasil bilmiyorum ancak zaman zaman ofkeyle yanindan uzaklastiginizi yazmissiniz. Evde bu tarz tartismalar sık sık yasaniyorsa, bu durum sadece sizin degil esinizin de sizden sogumasina neden olabilir. Mutsuz bir evliligi de kimse yurutmek istemez. Henuz yeni evlisiniz. Umarim toparlarsiniz. Herhangi bir karar almadan once bir cift terapisini düşünün derim.
 
😂😂 guluyorum istemesizce sanki benm esimi anlattiniz aynisi benimkide az once daha sohbetinede doyum olmuyo dedim agzindan tek laf cikmadi saatlerce sonra bana dondu dediki aksam uyudum sabh kalkdim depoya gittim ordan malzeme aldim sonra ise gittim asansörle onlari yulari tasidim sonra kumu serdim yere sonra şab cekdim sonra fayanslari koydum sonra sildim sonra toplandim eve geldim bitti konusu 😂😂 daha ne konusim dedi baska bise yapmadimki gun boyunca ne dememi bekliyosun benden hic dedim daha ne dicen anlattin herseyi masallah ben alisdim 1 yil olcak ayni sizin gibi ama alisdim konusmamasina veyada konussanda biseler anlatsanda donupde allah akil vere demesine veyada cene yine dusdu demesine daha takmiyorum fazla ben
Hiç gülecegim yoktu ya ayni ben . Eşim de bana sorar
- Ne yaptin canim bugun ?
- Hiiiiiççç yemek bulasik falan işte .
- Başka ?
- Başka bir şey yok .

Bilemedim şimdi bir de adama giydiriyorum sorumsuz ilgisiz diye ben daha betermişim.
 
Yani belki de problem benim hala kabullenememem. Hani isterdim ki sohbetine doyum olmasın, konu konuyu açsın, bana yeni ufuklar açsın, güldürsün, düşündürsün falan hiçbiri yok. Evet sevgi, güven var. Bunlara takmasam belki huzurlu da olabiliriz. Ama sıkılıyorum bazen, ruhum sıkılıyor. Ne yapayım bilmiyorum.
Her zaman mi böyle sohbet etmez . Huyu mu böyle yoksa gerek mi duymuyor . Ben de eşiniz gibiyim sohbetim yok , konu konuyu acmaz , gülmem güldürmem vb. Ruh halime göre degisir ama bazen çok konusurum çenem düser .
 
X