Moral bozmak istemem. Ama bir de hayatın gerçekleri var.Ben 47 yaşındayım. 16 yıldır 2. eşimle evliyim.
Bu hayat bana bir gerçeği başıma kaka kaka öğretti. Bir aile de istenmeyen gelinsen 10 yıl geçse de istenmeyen
olarak kalıyorsun.Bir de eşin hep alttan alıyor hep senin fedakarlık etmen gerekiyorsa o iş yü-rü-mü-yorrrr.(istisnalar kaidey, bozmaz)
Ben çocuklu bir kadın olarak pes ettim yıllar evel. Şimdiki eşimden tek şey istedim.Beni ezdirecek ve üzdüreceksen hiç başlamayalım.
Sana söz veriyorum bu olmayacak dedi.Onun ailesi de bir çocuğum var diye beni istemedi.
Ama bunca yıl bir gün olsun beni üzmelerine izin vermedi.Belki hakkımda ona atıp tutuyorlardır.Onu bilemem. Ama beni onları üzmemek için hiç üzmedi.Bu nedenle yineliyorum: Bu durumda herşey eşiniz olacak kişinin sağlam durmasında biter. Bazı erkekler ailelerini üzmektense eşlerini üzmeyi tercih edebiliyorlar ne yazı ki.Bu da zayıf bir kişilik göstergesi bence.
Ben ilişki gurusu değilim.Sizin kararınızı etkilemek için değil. Daha iyi düşünmeniz ve nişanlınızla kavga etmeden,kırıp dökmeden hislerinizi tartışmanızı ve onun sizin arkanızda sağlam durup durmayacağından emin olmanızı tevsiye ederim.
Evlenince samanlık seyran olmuyor. Sadece oğulları ile evlenmiş olmuyorsunuz ailesi ile de evlenmiş oluyorsunuz.
Hayat görüşleriniz de farklıysa iş i,yice içinden çıkılmaz bir hal alıyor ne yazık ki.Farklı şehirler de bile yaşasanız huzursuzluk gelir sizi bulur. Sonuçta akraba oluyorsunuz.
Herşey gönlünüzce olsun.
Daha hayatınızın baharındasınız dikkatli olun derim .