BOŞ.....

talin

Guru
Kayıtlı Üye
20 Haziran 2007
4.250
27
45
HALE bak! Ne çok kelime var sözlüğümde... Ne çok anlamını aşan, kendinden taşan kelimeyle dolu zihnim. Girdikleri cümleleri değiştiren, son olan, baş olan, eğreti duran, tek başına var olan ne kadar farklı kelime kullanıyor sesim, kalemim, bedenim!

Onlarla var edip onlarla yok ediyorum, kendimi, onu, sizi, dünyayı, sevgimi ve herşeyi... İtirafsa itiraf diyelim; Bu ara "boş" geliyor kelimeler bana. Hangi kelimenin içini doldurmaya çabalasam kendi içimi boşaltıyorum. Öyle bir kelime bulmalıyım ki benim içimi doldursun. Zorlu bir arayış bu. Çünkü hiçbir kelime benden içine bir şey almazsa var olamıyor.

Sözlüklere bakıp kelimelerin anlamlarının her dilde herkesçe aynı olduğu günleri çok geride bıraktık. Artık yeryüzünde ne kadar insan varsa o kadar da sözlük var.

Herkesin sözlüğünde her kelimenin anlamı farklı.

Karamsarlıksa karamsarlık diyelim; iletişim araçlarını aynı kelimelerin farklı sözlüklerdeki anlamlarıyla kullandığımız sürece "boş" geliyor bana her kelime. Ortak bir sözlük var mı bildiğiniz? O, "boş" denince yanında iki nokta üstüste konduktan sonra "içinde kimse ya da bir şey bulunmayan" diye cevaplayan sözlükleri biliyorum.

Asla onlardan biri değil peşinde olduğum sözlük. Ben hayatla, sevgiyle, aşkla, dünyayla, birbirimizle konuşurken, yazarken, düşünürken kullandığımız ortak bir sözlükten söz ediyorum. Sahi biliyor musunuz böyle bir sözlük? Kelimelerin anlamlarını herkes için aynı anlamla açıklayan bir sözlük... Yok mu? Neden? Ortak bir dil, benzer düşünceler, aynı duruş, yakınlıklar, iyiye kötüyü paylaşmak kelimelerimize aynı anlamı vermeye yetmiyor mu? Yetmiyor! Kendimizle, iki başımıza, üç kişi, çok kişi yüzlerce aynı kelimeye, farklı anlamlar yükleyerek "neler diyoruz, neler diyemiyoruz birbirimize?" diye düşünmeden kullanıyoruz kelimeleri...

mesela "Benim sözlüğümde arkadaşlık böyle değil!" diyorum ona. Onun sözlüğünde arkadaşlığın anlamı nedir bilmiyorum. O benim sözlüğümdeki arkadaşlık kelimesinin karşılığını biliyor muydu? Ne önemi var artık. Ne desem boş! Ne yapsam boş! Konuşmak "boş"muş, yazışmak "boş"muş, paylaşmak bunca şeyi "boş"muş... İçim "boş", sağım solum "boşluk" ve ben kocaman bir "boşlukta"yım. Bu ara "boş" geliyor kelimeler bana. Sanki sadece "boş' kelimesinin içi dolu. Sözlüklerin "içinde kimse ya da bir şey bulunmayan" diye manalandıran "boş" kelimesinin içini, bende 'kimsesiz, sessiz, tarifsiz" olarak dolduruyorum...

sonra içimdeki ses "Bırak kelimelere anlamlar yüklemeyi" diyor. "Ortak bir sözlüğü ancak tam da bu içini kara kara, acı acı, derin derin doldurduğun boş kelimesinin içini boş bırakarak bulabilirsin. Boş bırak ki yeniden dolsun kelimelerin içi.

Boş olsun hepsinin içi ki, hiç bir yargı, hiçbir deneyim koymadan birlikte anlamlandıralım birlikte dolduralım kelimelerimizin içini... Ortak bir sözlük ancak böyle yazılır. Bak ne kadar kirletmişiz kelimeleri... Boş, boşluk, boşlukta kelimeleri seni üzüyor! Beni sevindiriyor. "Boş" dediğinde "dolar" diyorum, zenginlik bolluk geliyor aklıma.

Kelimelerin hepsinin içini boşaltıyorum. Tek tek temizliyorum onları.

Yargılardan, genellemelerden, sözlüklerde yazılı anlamlarından, örümceklerden, tozlardan arındırıyorum hepsini birer birer.onu, sizi, dünyayı, kendimi içi temiz kelimelerle anlamlandırmak ve sevmek için..
Boş bırakıyorum ki yeniden dolsun kelimelerin içi........

sevgiyle kalına.s.
 
gerçekten de,

Sözlüklere bakıp kelimelerin anlamlarının her dilde herkesçe aynı olduğu günleri çok geride bıraktık....

Artık yeryüzünde ne kadar insan varsa o kadar da sözlük var.

Herkesin sözlüğünde her kelimenin anlamı da farklı.

ben bayıldım bu cümlelere yaaa
 
X